Birlik İlmi
  İLİM 12-2
 

İLİM (12/2)
05.07.2017

(Ziyaretçilere hitaben:)

Dağlarım, tabuları yıkın ve geçin!... Et kemik olduğunuzu bildiririm… Kendinizi bilin!…

Barış, insanın KAHA olan kelamıdır. Barışı hak etmeyen bu yoğun ışığa gelip sesleşemez… Öz köklerinizi hak edin ve sonsuzlaşın!… Sayfalarınızı hak edin ve yarınlayın!… Sonsuz zamanlara kaynak olun; akın ve geri çekilin… Size otuz gün izin!... Otuz gün sonra sizi dinleyeceğim ama hasat olmadan buraya gelmeyin. Ağır yük taşımam. Bunları iyi bilin…

“Erkek, ilim kapısıdır. Kadın ise kalemdir” dediniz. Beşer Kapılar’da, bu böyle olabilir ama yaşam, ilme vardıktan sonra, en ve boy birleşir. Bunları iyi bilin… Buraya gelirken, her insanı hasata kodladığımızı bilip gelin…

Artık işler farklılaştı… Artık kadın, kalemdir ve kadın ilimdir… Her biridir ama siz, kalemde, kadını dinlemek istemezseniz; kadın, sizi dillemez… Öz görev, hak etmektir. Bunları iyi bilin. Bilmeden insanlaşılmaz.

Zamana kelam olun; yaşama insan olup gelin. Hak edin ve hakim olun!… Öfkeyi aşın. Diri yüreğinizi kodlayın ve kontrol kurun…

Ön Gök, söz söylerken; dinleyin!... Öz Kök, geçiş yaptırırken; herkes, geçişini yapsın!… İnsan, tınıyı duymadan kulluk yapamaz. Anlayın!...

Ben, size izin verirsem, gelir dillenirsiniz. İzin vermezsem, sizi hak etmemişim demektir. Sizi hak etmeyişim, sizin sizi hak etmeyişinizdir… Bunları anlayın.

Tahditli değilim ama sizin hakim olmanızdır dileğim. Size, sizi verebilirim… Size, kelamla kervan olabilirim… Sizi, kalem yapabilirim… Nefesiniz yetmese, nefes olabilirim… Ya siz, sizi hak etmemişseniz ne olacak!?

Can Kalem, kelam olur; kul olur!... Olur ama Yol İlmi, hakim olmazsa, yaşam olmaz. Bunun içindir ki herkesin kendini bilmesini ve biliş halinde kulluk yapmasını beklerim.

Artık Ata Kapılar, tüm insanlığa açıktır. Herkes, kelamda kendine varır. İlmin Kapısı olur; yarına varır ve yolu bulur… Bunun içindir ki bu yoğun çalışma her anda sürecek.

Tabuları yıkın!... Nedir tabular!? Sizin, sizi hak etmeniz için size dillenen herşey… Ama siz, SİZ olmadıkça, Halik değilseniz; siz, BİZ değilseniz; yaşamınız yoksa; hepimiz, hepiniz olsak da siz, yarında olamazsınız!...

Mustafa Kemal Paşa tapuların yıkılması için hep çalıştı. Ot koptuktan sonra yolu açtı… Aslın kelamı oldu.. Kök Gökler’in çözümlemelerini yaptı… Yarının kalemi oldu… Ölüyü diriltti!… Sizi, size verdi. Siz ne oldunuz!? Okudunuz mu yarını!? Okundunuz mu!? Hakim oldunuz mu!? Yarında, karanlık aydınlığı kodladı da siz, yaşamaya Hakk olup; vaktin geldiğini anlayıp; hakim oldunuz mu!? Ve yaşıyor musunuz!?

“Kork dirilikten Can!...” Böyle derler!... Dirilikten kork!... Aha “kork!” derler. Dediler ya “size, sizi hak ettirmek için herşey yapıldı ama siz, Sistem olmadınız ve hakim olmadınız... Bunun için yalın kaleminiz, kelamınız olmayacak ve siz ana kelemden çıktıktan sonra yolu bulamayacaksınız. Siz cevhere varamayacaksınız ve siz, Dünya İlmi’nden kul olmadığınızda, cevherinizde cennetiniz olmayacak.” Ve dedik ki “OL” ve oldu!…

“Buyrun” dedik!... “OL” dedik!... Aha bu!… Şikayet etmeyin!... Neden yanlışlar yaptık diye!... Şikayet etmeyin!... Siz, Ata Kapı’sınız. Kendinizi dinleyin ve dilleyin!… Hepiniz, az öz değil; çok kodlamalar yapın ki Halik olan, siz olsun.

Koktu yüreğimiz!... Koktu!... Koktu!... Koktu!... Sevgililer, Dünyalılar; Arzın Gücü, arşa vardı ve siz, cennet oldunuz… Şükür ki hak ettiniz!... Şimdilik!... Şimdi!... Şimdi!… Şimdi…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 705 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol