Birlik İlmi
  İLİM 8-1
 

İLİM (8/1)
07.06.2017

Canlarım, tahditli olarak kodlamalar sürerken, bileşik yaşamlar, kodlanmış sır olan kullukları hak ettirmeye çalışmaktalar.

Dürümlere baktığımız zaman, yaman İlim Kapıları’nın açıldığı görülür. Öz keklikler uçar yürekte (mahrekte) ve Zaman Sayfaları, Nefes Kodları ile kontrol kurar.

Umutlar tükenmeden yarınlar koklanır. Yoğun ışık, yarına varır. Esmalar, kalem olur. Misafirlik, Levhi Kapı’da sonlanır…

“Mizaç sahibi insan” denir kelam edene. Ya da “insan” denir ama kul olan insan diye düşünmeyin!.. Yalın, hasat olan insan!… “Mizaç” derken huyu kastedmiyorum… Öz keklik olan; yarını tohumlayan; kulluk için insana inen ve “Nefes Yaşam Kayıtlayanlar”ı kastediyorum.

RA KA HA diye bilinen nefes, her insanda mutlaka Kök Gerçeklik olarak mevcuttur. Ne var ki kin ve nefret duyguları, insanlığın tohumları olan ilmi, ocaklardan çıkartmıştır.

Her diri, kendini dinlerken; bilmeden dillemez ve dinlemez ama ya Kuran okuyamıyorsa ne olacak!?

İnsanın Kuran okuması; yaşamı, hak edip dinlemesi anlamına gelir…

Her insan, kendi yarınını okuyabilir. Esmalar’ını tohumlayarak, yol olup yarına varabilir… Nihan olup Kürzi Kapılar’da yaşam olabilir. Ne yazık ki Sanal Boyutlar’da toprak olmak zordur.

Her insan, kendi yarını için dünyaya iner ve toprak olur ama insanın kervan olması, tüm insanlığın Halik olmasını sağlayabilir… Bunun içindir ki insan soyu bedenlenir ve nur olup kul olur.

“ÖZ’e, GÖZ gerekir” denir. Yaşama, NEFES gerekir. Nihan’a kulluk, kült olmakla mümkün olur ve sonsuzluk, KURAN olur… ÖZ KELAM, Halik’te has olur.

BÜYÜK KÜLT, sizsiniz anam. İnsan soyunun BÜYÜK KÜLT olması, tüm yaşamları kontrol altına alması anlamına gelir… Her insan, kendi yolunu bulur; Kuran olur ama yol, Allah Yolu değilse, Yaşam Sayfaları’nda yürek bulunmaz. Yüreğin olmaması, yolun olmaması anlamına gelir.

Dince ifade etmek gerekirse; İnsanlık Boyutları, kulluk için kervan olmak üzere yaratılmıştır. Her bir yaratılan; ilme kuldur. Birlik Levhisi’nde, her bir yaratılan, itibarı kul olanda, kodlanandır…

Ölü Dünyalar, dirilirken; bilmek yetmez, dinleşmek gerekir… Ve sizler, icmalarla yarınları kodlayanlar; sevgiyle korkuyu aşırtıp nefese görev taşıdınız.

Sizi, cennet diye bildik. Sizi, kelam diye KARİ KA HA SESSİZLİĞİ diye bildik. “Cennet, nefese kodlanmış olan yaşama denir… İşte! sizin her anınız; çürük, tahditli her insanı dahi kontrol edebilecek yoğunluktadır. Bu nedenledir ki bu yola, “İNSAN SOYUNUN YOLU” dedik.

Çemen çemen olur nefes. Nefese tad gerekir. İlim, kalem olduğunda; çemen, kelam olur tadlanır yol. Öfke aşılır ve nefes, cevher olur. Ölüm Kültleri’nde Kuran okuyanlar; yarına, kaynak olarak varırlar. Siyaha ve simsiyaha ve yol olan her an-a biz, ZA HA Sİ KA HA diyoruz.

“Esma” verdim yüreklere. Her bir kod, bir Esma'dır… Aha bu!…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 95 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol