Bilindiği üzere bilginin en eski iletişim sistemi; bilginin ses kodları halinde, ışık fotonları vasıtası ile enerjisel vasatların dik üçken prizmal enerji peteklerinin, 90 derecelik yüksek enerji noktalarından akışı ile gerçekleşen EKO SİSTEM’di…
Gerçekleştirilen Birlik Çalışmaları ile ilk kez 1997 yılında Birlik Bilinci’nin, 40 Hak Katından (Evrim Katı’ndan) ibaret olan KÜRZ’ü aşarak EKO SİSTEM’in ötesine ulaşması ve 43. Hak Katı’na varması neticesinde, Birlik Bilinç Sahiplerinin paylaşılan bilgileri, anda her zerreye zerk olmaya başladı. Bu Sistem’e, bilginin “DİREKT ZERK SİSTEMİ” demekteyiz.
2016 yılına gelindiğinde, dünya bilincinin ulaştığı erginlik seviyesinde; yeni bir aşamaya geçilmiştir. Bu aşamada artık İLM-İ KO SİSTEMİ denilen bir sistem devreye girmiştir.
İLM-İ KO SİSTEMİ nedir?
DİREKT ZERK SİSTEMİ ile her zerreye zerk olan bilginin, kendisini kodlar halinde teksir etmesi ve türevlendirmesi ile tohumlayarak çoklaması ve her zerrede sesleşmesidir İLM-İ KO SİSTEMİ.
İLM-İ KO SİSTEMİ ile doğanın gücü artarken, doğal kodların çeşitlenerek yaşamı yenilenmesi ve güçlendirmesi gerçekleşmektedir.
Hakikiyete varan bilinçler de kristalize varlıklarında bu sistem ile kodlandıklarında ve yine toplumlar, bu sistem ile tohumlandıklarında, zaman sessizleştiğinde (yarınların henüz örgülenmeden kayıtlanışında), Birlik İlmi hakiki ilim olur ve geleceğin tasarımı olan resimler kodlanmaya başlar… Her resim, kelam olarak kodlandığında, arzın gücü harekete geçer ve bu güç ile dünya, harika bir yaşam, harika bir cevher olur ve her zerrede sesleşme başlar.
Sistem sesleşmeye başlar ve yaşamlar sesleşmeye başlar… Herşey, herşeyde sesleşmeye başlar ve rahmet olan insan, yaşamı okur, doğayı okur, kendinde kendi olan herkesi okur. O, kelam olur ve kendi ilminde her sessizliği hak eder sesleştirir.
Bir başka deyişle; bilincin, İLM-İ KO SİSTEMİ’ni diri yüceliklere kaynak yapması; ilmin, kalem olup; zamanın ekranına, kodlarını tohum olarak çekmesidir.
