Birlik İlmi
  İMPARATORLUK 22-3
 

İMPARATORLUK (22/3)
31.01.2018

(Ziyaretçi haziruna kelam etti… Ona kelamımızdır:)

AS HALİKİ HAK SAHA Sİ KAHA SAHA Sİ HA… SAHA Sİ KAHA MAHA

Yarat ve yaşat!... Dedim ya! Seni sana verdim!... Ama sen, KELAM’a inmeden bizi dilledin. Ben de seni dilliyorum… Burada olan herkese, ayrı ayrı KELAM ettin. Ne iyi!... Peki KALEM var mıydı!? Kalemin!… Var mıydı!? Sordum!... Yoktu bilirim ama dediklerin tohumdur bilirim… Eski yeni yok İNSAN KALEMİ’nde!... Her insan, BİLİŞ KODU’dur ve ROBOTİK KELAMLAR’ın tümünün KÜLT’üdür.

Her insanın KELAM’ı HALİK olsun diye çalıştık… Sen, beni bana veren insana; “ben, sen olurum ve zoru aşarım” dedin. Dedim ki “zor olan, yorulmayan insanın, yorulan ilimle kodlanışıdır.” İnsan yorulur. Yorulur ama yolu kodladığında, kodlanan olur ve MUTLAK olur.

Kusur aramam SAMANYOLU’ndan görev taşıyanlarda. Ama kusur, İLİM’de kodlanmadan, YOL’u kodlamaya kalkmaksa; ocak, sonsuzlukta TOHUM ekemez. Bizi, bize dilleyemez.

“Acaba namaza dursam mı!?” dedin. Namaz, ZAMANIN İLMİ ise dur; dille… Dille ki HALİK ol… Namaz, ZAMANIN KALEMİ ise KELAM’a var. ANA KAPI’yı aç ve RUHUN KURANI ol. Öyle çok ÖZ GERÇEKLİK’ini kodla ki HALİK ol!...

Etim, İNSANIN KELAMI… KELAM’ım, HALİKİYET’im… Hasatım, TEK KELAM olan yaşamım… Aha yaşamım, MUTLAK KUL olan insanlığım…

Ha!... Diyeceksiniz ki “seni anlamadık!...” Anlattım ve anladın ama anlamamazlıktan geldin.. Sorma bana; “Neden dinledin bedenimi!?” diye… Ben, sen değil miyim!? Seni anlayamaz mıyım!? Baştan beri seni dinledim ve seni tohumladım… Anlamadın mı!? Burada otak kurdum. Bu otakta, KAYNAK kurdum. Bu KAYNAK’ta tahdit koydum insanlığa… Ben, dürümlerde KÜLT olanda, KALEM oldum… Aha!... Aha bu!…

Çalı oldum ki HALİK olanları hasata kodlayım diye… Çalı oluşum, holograma inişimdir. Holograma inmesem; CEVHER’imi, KAYNAK’a indirebilir miyim!?

Başımı, HALİK bilen; KAYNAK’ta ummanlara KURAN olandır. Beni bana verense, KERVAN olandır. O KERVAN, İNSANLIKTIR…

“Boş konuştun!” dediler. TOPRAK TOPLUM, dolduğunu zannetti!... Beni, bana dillerken, dedi ki “sen boşsun!…” Ocak, İLMİN KAPISI!… Ocağını, HALİK kılan; KELAM’ında hasat olan; beden aldığında, her anda kendi olur… “OL!” deriz olur!...

Olan, NUR’dur. SU’ya KUL olur korunur; kontrol kurar… Kurduğunda, insanlaşır ve diller yürekleri… İşte o zaman, et olduğumuzu ve HALİK KALEM olacağımızı düşünür.

Düşünür!... Ama düşünmese, kendini dilleyemez ki!... Dilleyebilmek için düşündürürüz!... KELAM’a KALEM olsun ve RUH olsun diye!… Düşünmezse, KAYNAK’ta olamaz ki!... O’na, O’nu düşündürürüz!.... Ocağını HALİK kılması için, İLİM’i düşündürürüz... ÖZ KÖKLER’indeki HASAT’ı düşündürürüz…

Sorar; “ben, NEFES’te miyim!?” diye… Onur duyarız ki kendini dillemeye başladı. Sorar; “ruhum var mı!?” diye… “Aha! İşte!” deriz. “Dürümlendi!” deriz. Ve sonra yine sorar; “ASA kimin!?” diye. Ve deriz ki “sen, KELAM’a KALEM olduğunda, ASA olursun… Şok geçirir!... Sanır ki her anda, kendi yarını var. Varlığı, HALİK’tir ve KELAM’ı, KUL’a KURAN olan İNSAN’dır.

Başını dik tutar ve sorgular. “MEDİNE beni dilledi mi!” diye. Soru sorar ve yanıt alır. “MEDİNE, KELAM’dı. Masa kuruldu MEDİNE’de ve RUH, kulluk yaptı İLİM’e orada. Sorar “netice ne?” diye. Denir ki “merdiven, insana dayandı. İşte insan o merdivende KELAM’a vardı.”

Yine sorar; “az öz bilgi veriyorum. Yeter mi!? diye… Ve denir ki ona; “sen seni dilliyorsun. Herkesi dille ki SEVGİ’n, NEFES’inde kodlansın; SİSTEM’in tohumlansın ve sen, SEVGİ ol; HER AN ol ve çokluğu tohumla.”

Sorar ve sordurur; “Toprakta, NEFES’im yok ki nasıl olacak bu söylediklerin!?” der. Ona yanıt verilir. Denir ki;

“Sara sara yarınları; kodla, koru ki kontrol kur… Sor YOL’u; sor YOĞUNLUK’u; BİLİŞ’i kontrollu olarak kodla. SAHRA’ya var… Yarat, şarkılarlar ve türkülerle kodladıklarını… Sıra sıra KURAN ol… BİZ’i izle; BİZ’i izlet; KELAM’ını tohumlarken, BİZ ol… Olduğun an, SALTANAT sana inecek. Seni kodlayacak… Şafak sökecek… Savaş sonlanacak…”

“Bunlar olmasa, toy kalacaksın… Bunlar olduktan sonra olgunlaşacaksın… Sorumlu olan, sen olacaksın ve sen, seni hakkedip, HAS İNSANLIK’la KAYNAK İNSAN olup kodlayacaksın… Bunu yaptığın zaman; sen, ben, beden ve bedenindeki HALİKİYET, her bir insanın kulluğunda kodlanacak… BİRLİK kurulacak. O BİRLİK’te TİN tertibinde, kontrol kuracaksın.”

“AŞK sayfalayacaksın… HAKK TAHT’nda olacaksın… Kusur aramayacaksın kimsede ve sen; buraya, dahil olacaksın. Burası, SİSTEM’in KAHA olan MECLİSİDİR.”

“Bugün sana bu yolu gösterdim. Bunu mutlaka iyi oku, anla ve yerkürede neden bulunduğunu bil… Sultan, senim ben… Ben senim… Anla!... Anla ki hasat ol!… Boş konuşmam bilirsin… Bu Meclise dahil edilen herkes, bu süreci, burada, HAS İLİM’i ile KELAM’a çekti ve dillendi… Bütün mesele, BİRLİK kurmaktır. Bunu başarmak, BİR olmakladır ve BİR OLMAK, RUH’A KUL OLMAKLADIR…”

Seyir halindeyiz insan soyunu… Seyrettiklerimizin tümü, İLİM’le kontrol kuracak. Tümü KUL olacak bir tek KELAM olup YOL olup MURAT olacak. Hep BİR TEK olup MUHAMMET KURANI’’ndan görev taşıyanları kodlayarak, GÜÇ KAYITLAMALARI yapabilenler, tüm DİLLER’i ve DİNLER’i kodlayacaklar. Aha bu!… Şimdilik…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 95 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol