Birlik İlmi
  İMPARATORLUK 7, 3. AKIŞ
 

18 EKİM 2017 TARİHLİ İMPARATORLUK 7
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 3. AKIŞ

Devinimi hızlandırabilmek kolay olmaz. Bugün burada bunu yaptık, devinimi hızlandırdık...

Bir'e hizmet ilimle olur... Hepimiz ilm-i kalem olup bütünün kültü olduk... Şu andan itibaren daha yüksek birlikler kodlama yapmak üzere buraya indirilecekler... Onların yaşamları bizim için önemlidir...

Biz Allah'ın ilmiyle ocaklarını tohumlar iken onlar kelamlarıyla kodlama yapacaklar... Öz gerçekliğimizi kontrollu olarak tohumlara çektik...

Kilin, kinin, kumun, ilmin, her nefesin bilişi olarak ama iş resim yapmaya gelince o farklıdır... Nefesimizle resim yaptık...

Yaptığımız resim, Allah'ın ilmiyle yapıldı. Ve yapılan her resime aşkla şarkılarla indirdik tüm zamanlardakileri... Hepsi insan sırrını anlayabilecek güçteydiler... Ve öfkelerini aşarak geldiler... Doğanın gücünün ana kalemde bütünün Kübra olan ilmi olduğunu gördüler, bildiler, öğrendiler...

Bu dünya hepimizin yoludur ama mutlaka insanlık ilmiyle bu yolun kontrollu olarak tohumlara çekilişi gerekir... "Kaçmayın dünyadan" derken; kaçanlar öz gerçeklikten kaçmıştılar..

Bugün hepsi yeniden dünyaya iniyorlar ama Barış için.... Her biri kalem için... Her biri kalem için, her biri yarın için iniyorlar...

Kontrol dışı bilgi sorguladılar. Yoktu!.. Kontrol dışı bilgimiz... Kalemin ilminde ki kervandan görev istediklerinde; sevgiyi saygıyı hak etmeleri gerektiğini bildirdik...

Orta kapıların tümüne insanlık olup inmek istediklerinde kardeşiniz kalem olsun öyle getirin onu dedik...

Ama onlar kalem olmayanları da toplayıp getirmeye kalktılar... Burada olmaları sorumluluktur...

Herkesin bu meclise dahil edilmesi mümkün değildir... Biz bunu anlattık... Çatı kurmuşuz ama o çatıya kodlama yapacak olanların, kelam etmeleri gereksiz!... Olabilir mi böyle bir şey?... Bu nedenledir ki bizler doğanın gücünü bütünün kübra olan ilmi yaparak mektep kurduk...

Her er gerçek insan, medinenin kuranı sandılar... Ama her kuran Allah ilmidir... Bunu anlamadılar... Ve Ata kalem olmaya çabaladılar... Çamura çan çaldığında indiler ve dediler ki artık yoğuralım çamuru...

Ne olacak?.. Biz bir çan çaldığında yoğuralım çamuru... "Ne olacak?.. Biz bir adem yaratacağız" dediler...

Yahu dedik Adem aklın kalemi olsun artık... "Bırakın çamuru dedik..." Ama Saltatın gücü ocaklarındayken, efratlarını tohumlayacak yoğunlukları oluşmadığında onlar çamurla uğraştılar ve çamur yoğurdular...

Dar boğazdan geçti dünya.... Her şeyin gücü bütünün gücü oldu ama devinim artmadan bütüne hizmetçi olunmaz...

Müthiş bir çalışma yaptık canlar... Müthiş bir çalışma!... Ve bu çalışmaya Mus Ta Ra Si Ka Ha dediğimiz muktedir musafları koyduk...

Her insan Aton'dur canlar... Ama Aton olduğunu bilmez... Kimse sen ana kalemde Aton'sun demez kimseye... Ama biz herkese sen Aton"sun dedik...

Amon olduk... Aton olanları tohumladık... Muktedir olduk... Her şey ama her şey ilimle oldu... Murat ederiz ki insanlık arza arş olup inebilir... Yedinci dünyanın gücü burada mutlak olur...

Medine görev taşırken, merdivendik ocağına... Ama Mekke'de kulluk yaptık... Herşeyin gücü ile dilleştik... 7. Torağın toplumu olduk...

Mesih İsa dediler... Nerededir o Mesih İsa?.. İnsanlıktır canlılar... İnsanlıktır!... Onu bekler yolculukta ümmiler... Onu bekler yoğunlukta, türleri kontrol edemeyenler...

Mesih İsa gelecek hepsiyle dilleşecek diye... "Hayırdır... Hayırdır!... Nerde Mesih?!... Nerde derler!...

Canlarım hepimizde!... Allah'ın ilmi budur.... Hepinizde!... Ve bütüne hizmetçiler mehdiyi dillerler... Mehdi biliş halidir... Bilmezler mi ki o biz olup bütünün kübrasında külttür... Ve yolun kodlanışı için hepsi hepsiyle dilleşir.

Zakar'ı Ka Ha sayarlar, Ka Ha insan sırrını dinleyebilendir... Ve muradımız şudur ki ölü dirildiğinde artık herkes kendiyle dilleşir...

Ben sana, sen bana bilgi vermeyiz artık. Artık hepimiz kendimizi dinleriz ve hak ederiz. Öyle bir dönem olacak ki dünya üzerinde; ben sana seni değil, ben bedenli merdiven olan mektep olan kelamımı dilliyeceğim yüreğimde... Ve benim yüreğimde dillediğim sen ve senin yüceliğinde anlaşmaya göre birleşecek...

Ben sana bildirmeyeceğim, sen dirilikte dillenenden bileceksin... Bu dünya bu şekilde kodlanıyor canlar... Bu şekilde... Hangimiz hangimize bilgi verdik bilinmeyecek...

Herkes herkesten kelam edecek... Öyle bir dünya, gün özgörde güçlenecek ki benden bana beni dillemek imkanı olduğu gibi benim bendeki dilde tüm zamanlardaki yürekle dillemem imkanı da olacak... Bütün köklerimde bu var...

Hey canlarım!... Artık yenileniyoruz... Hepimiz yeşilden mordan ötede ki o yoğunlukta kör sağır demeden bütünü güçlendiriyoruz.

"Kin nefret insanın yaşamıdır" derler... Kaleminde ilim varsa, o yaşamı kontrol kurarak kelam ettirebilir ve yeniliyebilir...

Bire hizmet için çabalarımız sürecek... Hepimiz hepimiz olsak da herkes herkesi dilleyebilse de başka dünyalar da bizi anlayabilecek olanları da kodlamalıyız... Onları da yoğun ışık kelam etmeliyiz..

Ha diyeceksiniz ki "ama onların kemdi yaşamları olmalı... "Nakar'ın kıranında kelam Altın ışığın kültüyse biz rahmi kalemde nakarı kodlar ocağını koklar toprak topluma tohum ektirir, bütünün kök gerçekliği ile dürümler yer küreyi yeniler ve hepsini yaşatırız...

Çalı da çalılık olur. Ama çan çaldığında çalı kaleme iner ve der ki ben "öfkeyi aştım..." Doğanın gücü budur...

"Süper İnsanlık Realitaesi Derneği" olarak bizler mutlak kullar ve muktedir insanlar ile birlik çalışması yaptık... Hiç bir dünya bunu istemedi!... Neden bilir misiniz?.. Çünkü muktedir olmayanların kaleme indirilmeleri gerekli diye düşündüler... Ama muktedir olmayanlar kaleme indiklerinde kontrol dışı bilgleri de kayda çekecekler...

Bu düzende bunu yapmaları halinde dümenin başına oturan kim olursa olsun yolu kapatır... Buna izin veremezdik...

Ve bunun içindir ki "maya tuttu" dediğimiz an mayayı kontrol etmeye kalktılar... Altın ışığın gücü nedir bilir misiniz?.. Her şeyin üstü bir güçtür... O güce hakim olmak için çok çalıştık. Kimin ilim yaptığını?... Kimin aklı ile çalıştığını ve kaleme indiğini anladık...

Dünya durumu budur. Ama dünya ötelerinde ki kodların da durumu aynıdır... Bir anlaşma yapmıştık... Tüm yaşamlarla..

Biz dünyalı olduğumuz zaman hepinizin gerçekliğini dürümleyeceğiz diye... Ama dünya ölü bir planetti o dönemde... Ve dünyanın yoğunluğunda kontrol dışı bilgiler çoktu... Bu nedenledir ki buna karşı gelenler, çok oldu...

Ruhi kapıların kodlanışına izin verilmedi... Ve bizler dirilikleri hakikiyetle dilledik... Neden ölüler diyarı denir?... Çünkü ruhsuzdu dünya... Bütüne hizmetçilik bu şekilde devreye alındı... Kendimizi yüreğe indirerek mutlak kuran olduk...

Yeni dönemde arzın gücünü dürümleyecek olan yeşil, mor bilişlilerle doğanın gücüyle dilleşmeye başlayacaklar...

Rahmana, kare, küre ilim değil insanlık ilmi indirildi... Seviyenizi yükseltmek ölüleri diriltmekten daha zordur... Bilir misiniz?... Ama daha da önemli olan bilişinizdir... Bir tek kalemin mutlak kurul kararıyla burada olması her kalemin o mutlak kurulla burada olmasıydı...

İşte bugün burada bulunan hepiniz o mutlak kurulun kararıyla buradasınız. Ve buradaki çalışmanız için çok özel çalışmalar devreye alındı....

Kardeşlerim, yeni aileniz, yeni yüceliğiniz, hepimizin yüreğindedir... Bu yeni aile maya olan bitişken, bilişken ve hakiki insanlıktır...

Sizin için önemlidir bu vakit geldiğinde herkes kendi yüreğinde kendini dilleyecek ve yer kürenin görevi olan insanlığın kendi levhi kapılarında kendi aileleriyle teknik kapı kaydı bulunduğunu anlayacak...

Çarık giyerek dünyayı izlemeye gelenlerin de kendilerini kontrol etmeleri gerekecek... Bundan sonraki dönemde buraya çarıkla gelen, kelama inmeyecek buna izin vermeyeceğiz...

Ama yaşama indiği zaman mutlaka kuran olup inecek... Savaşımız İmparatorluğun ilmidir... Ama bu savaşı bilerek yapıyoruz... İmparatorluğun ilmiyle yaptığımız savaşta misafirimiz insandır bizim. Ve İnsanın etki alanı daha yücedir... Dürümlerdeki insandan ötedir...

Şu ana kadar Amonlara görev vermiştik... Dünya üstünde çalışmalar yapmaları için... Artık Amonların doğanın gücüyle bilişi kodlayacakları güne geldik...

Amonlar doğanın gücü olmalı ve yolu bulmalılar... Daha önemli bir dünya kurulacak... Bunu anlamalılar...

Erdikleri yerdeki kübra, bizim yüreğimizin gücüdür... Bilmeliler... Nefesimizin gücünü anlamayanların yarını kodlama imkanı olmamalıdır. Ve buna iznimiz olmayacak...

Devinim arttı ve yolu kodladık. Şimdi Ata Kalemin kübra olan ilmi dünyaya çekiliyor... Suya insan olup girenler artık Süper İnsanlık Realitesi'nin görevlileri olacaklar... Özgerçeklik budur...

Süper İnsanlık Realitesi'nin görevlileri olabilecek olanların, sevgileri, saygıları ve yaşamlarında ki hasatları mutluluk verecek onlara...

Eni ölü olanın, boyu kült olamaz... Ama emin olun ki o kökte gök söz söylediğinde artık endeki kübra kalem bütünün kübrası olur... Çorbamız piştiyse artık çay demlemeye geçebiliriz... Hepinizi kucaklıyoruz...

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

https://vimeo.com/238930707?ref=fb-share

 

 
  Bugün 143 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol