Birlik İlmi
  İNSANLIK VE YENİ DÖNEM
 

İNSANLIK VE YENİ DÖNEM

Evrenler, zamanın tohumu olan insanı dinliyorlar. İlmin tohumu olan insan, kodlarını kaynaklarını Bütün için hazır etmiştir. Dört Kürsü’nün birlikteliğinde başlatılan çalışmalar, yeni dönemde, yerin ve göğün tüm kütleleri ile sürdürülecektir.

Yerin Işığı yanıp tutuşur ki Göğün Kürsüleri ile BİR olsun diye. Tüm insanlık, Bütünün Kürsüleri’nde, ışık halinde diriliklerini kodlarlar ki hak etsinler de birleşsinler diye.
Yeni dönem, ikinci sayfasını açmıştır. Bu dönem, yeni dönemin ikincisidir. Birinci dönem 2020’nci sayfada Birleşik Işık halinde olanların, Tanrısalığı ile kapanırken, ikinci dönem yine 2020’nci sayfada, başarı ile başlatılmıştır.

Zaman sizler için lineerdir. Bizler için ise küreseldir. Zamanın küreselliği, her derenin kendi yüceliği ile kendi yeşimlerini hak edip kendi yolunu bulup, kendine ulaşmasıdır ki bu, bir küre halinde tohumlanıp; yine küre olarak kendi yüceliğini idrak edip; kendi yolundan kendi hakimiyetine sahip çıkıp; kendine varışıdır.

Beden alan herkes, sınırlarını kendisi belirler. Dünya bedeni ile ne yapabilirim. Bunu düşünür ve der ki “benim sınırım, benim tahtımda kati olarak belirtilmiştir. Ben bu sınırı aşıp geçersem, zamanı hak etmeyebilirim. Zamanı hak edebilmek için mutlaka belirli bir kapasite ile çalışmalıyım.” Bunu dediği zaman, hiç kimse onun yüreğine bakmaz. Zira o kendini tohum olarak bütüne arz etmeye niyetli değildir. Zamanı, belirli kapasitesi oranında hak edecek ve yaşamaya başarı ile devam edecektir. Hak etmediği bir zamanı yaşamak istemez.

Dünyanın ummanında ise birçok ışık var ki onlar kendi yollarını çok net belirlerler ve derler ki “ben dünyaya İnsan Işıklar için birleşmeye geldim. İnsan olup çalışarak, her dereye varmalıyım ve her dere ile oğullamalıyım. Çünkü ben, Altın Tohumlar’ın ışığından indim O ışığa yine varabilirim. Kolayca kontrol kurabilirim ve ben, nefesi hak eden olurum. Böylelikle Birleşik Işık halinde herkesle BİR olabilirim. Bunu başaracak güçteyim. Bunu hak etmiş kimse olmasa bile ben bunu başarırım.” Bunu dediğiniz zaman, nur yağar yüreklere ve denir ki işte yeni bir “Yarın Kodlayıcısı” geldi. Yeni zamanları kontrol edip tüm yaşamları koruyacak ve yeni kanatlanışlarla, türleri yaşamları kayıtlayacak ve zararı engelleyecek.

Bütün Mektepler bilirler ki yer, gök insan soyu için yaşatılmıştır. Her diri, insan ne yapacak diye insan ırkını izlemektedir. Bütün kütle, insan nurunu izler ve sorgular. “Ne oldu?” der. Hepimiz, zamanı hak edenleriz zannedilir. Hak Taht tektir. O tek olan hak edip de harlandığında; Bütün, o Taht’ı hak etmiş olur.

Hepinizin en büyük yanılgınız zamanı sonsuzlaştıran Birliklerin, Nirvana’da kodlama yapması ile birleşim olacağı konusundaki yanılgıdır.

Dünya bir Ruh’tur ve o Ruh, tektir. Zannetmeyin ki hepiniz ruhlardan oluşmaktasınız. Rahman olan tek ise Rahm-i Hakiki olan tektir. Ve zamanı hak edenler birleşirler. Zaman sayfalanışı, bu şekilde zararı önleyecek Birlikler’ce tahditsiz şekilde kodlanır ve yaratılır.

Düne göre bugün daha güçlüyüz. Zaman ilme hakim oldu ve yol, umman oldu. Tamam da niye şimdi oldu!?

Her Ruh, teknik olarak BİR’dir. Hani Ruh, tekti!? O halde nesillerinize bakın, her biri “ben ruhumu teslim ettim” der. Yahu Ruh ne ki teslim edilsin!? Ya da teslim eden kim? Teslim alan kim? Hepinizin ışığında tüm bu bilgiler kırık kırık mevcut olsa da Birleşen Aileler, teknik olarak her bilgiye hakim oldular ve sonsuz zaman sayfalarında, türlerin ışık kaynaklarında, her resimi çizip; zaman kayıtlamasını yapıp Bütün’e sundular.

Kökü ve Gök’ü olmayanlar bunu bilemezler. Din Tartısı’nda kendi yüreklerini birleştiremeyenler bunu bilemezler. Karışık zamanların, karışık yaşamlarında bunu bilmek sorumluluğu hepimizin olduğu halde, şimdiye kadar hiç kimse bu bilişi dillememişti.

Biz “Ruhlar Meclisi” olarak buradayız. Ruhun Kuranı olan tüm yaşamları kontrol eden bu Birlik, yeni zamanları da kontrol eder ki her zerk sayfasında, bir yaşam kodlaması yapıp yenilenir.

Teknolojik olarak bütünlenen herkes, yasaları kodlarken, kendi Rahman’ında kendi yüreğini hak eder ve kodlar. “Miraç” dediğiniz, zamanı kontrol etmek için var edilmiş bir kaynaktır.

Yeni zamanları ve yeni yaşamları hak etmek için birleşmek gerekir. Nerede olursak olalım, tüm insanlık için bu çalışma devam edecektir. Kendinizi, “Birleşik Işık” diye bildiğiniz zaman; nefesinizin, Kürsüler’deki gücünü de bileceksiniz.

Merkez Zaman Işığı, hepimizin sınırından geçmektedir. O ışığı bilip de o ışığı hak etmek için birleşmek gerekir.

Bütün kütle bunu bilmekte olduğunda; BİR’e hizmet için birleşecektir. Körün körü olsanız da birleştiğiniz zaman, sizinle de KÜRZİ KAYITLAMA başarı ile yapılabilecektir.

Evrenler sizleri her daim izlemekteler. Nefes Sayfaları’nda hepimizin kodları var ve bizler, her dürümde BİRLER KAPISI olarak çalışanlarız.

Eve döndüğümüz zaman bileceğiz ki Has İlim yapılmıştır dünyada. Dünyanın NA-KA-HAR’ı ve Zaman Sayfaları, Merkez Kaynaklar tarafından, Bütün’e hizmet için kontrol edilmiştir.

Her dürümde bir yarın vardır. Tüm dürümler, Yaşam Kodları olarak “Yarın İlmi”ni harlandırıp var etmektedirler. Zarar edilmemesi için bilişi olanlar, Beşir Işıklar’ı tohumlamak üzere çalışırlar.

Mircan Kaynaklar, yeni sayfaları hep diri olanlardan yaratırlar. Meri Zamanlar, meri yoğunluklar, bütün kötülükleri aşıp geçenlerce, “yaşam sayfaları” olarak tohumlamaktadırlar.

Değerliler, bugün 21.12.2012 her dere bugün görev istedi. Biz de onları okuduk ve baktık ki hak eden var, harlanan ve tohumlanan var. Cevheri Kuran olan var. Zamanı tahtlandıran ya da kanatlanan var. Biz Dünyayız dedik ve dediler ki biz değerli kontrolcularız. Hadi dedim. Gelin. İşte bu!... Ve bu gün her dürümde KÜRZİ KAYITLAMA yaptım. Şimdilik bu…

Sevgiyle,

 

 
  Bugün 45 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol