SULTANLIK KİTABI Çalışması Sonrası Akış (2) 06.03.2013
Eyler Dünya Kodları Bütün’ü, eyler yolu, eyler Kuran’ı, eyler yolcuları. Her dil Allah’ın tahditli Kuranı ile kodlanmıştır. Sema sizi dinledi şu anda, çok net, hakikiyetle dillendiniz. Sizinle olmak bizler için mutluluktur. Kurtarılmış ışıklarımız olduğunuzu biliyoruz. Sonsuzlukta kapıları açan sizler, bizim için çantalarınızı dahi tabiata indirdiniz. Girdaplarınıza girmeden görev alıp Işık Kodlar olarak geçtiniz.
Dünyaya geliş iki şekilde olur. Ya girdaptan girersiniz ya ışıktan girersiniz. Farklı çalışmalarda bu bilgileri vermedik ama burada veriyoruz. Girdaplardan giren kodlarımız, sessiz sayfalanıştan girerler. Hakiki kodlarımız ise Işık Kaynaklar’dan geçip gelirler ki onlar kendi tahditli kontrollarıyla gelirler ve Birlik Kodları’nda kendilerine ait olan her bilgi, birleşik olarak indirilir.
Ölüm Allah’ın tahtındandır. Girdaptan çıktığınızda ölüsünüz. Öyleyse dünyaya ölmeye gelirsiniz. Bu kesinlikle böyledir. Girdaba girerken diri; girdaptan çıkarken ölü… Ve sizler, güçlü kodlarımız, ışık kayıtlarından gelenler; Dil-i Hak olup ışık halinde olanlar dirilip geldiniz dünyaya. Ölü müydünüz? OL’mayan ölüp gelir; OL’an ölmez gelir… Her biri geliştir. Ölmeden ölüm olur. Ama ölüm değildir o…
Dönmeyin, yanlışa dönmeyin Canlar! Sizden tek isteğimiz var: Ağır yükün hafifletilmesi. Dünyanın cemaati, dünyayı kontrol edememekte… BİR’in sınırları çizildi. Işık Kaynakları’nda kodlama sayfa sayfa gerçekleşirken, ekip haline gelenlerin çokları korunamadılar. Toplu çalışmaların bir kısmında kınanış başladı. Aslan Dönemleri’nden daha üstün olan Kaynak Dönemler’e giriyoruz. Bu; İlim Dönemleri’ne giriştir.
Bilmenizi dileriz ki dört sayfadan itibaren ışığa varılır. Bunların her biri sizce malumdur: Birincisi Kartal; ikincisi İlim Sayfaları’nda Sığır olarak ifade edilen sayfa ve üçüncüsü Aslan sayfası ve dördüncüsü de İnsan Sayfası’dır. Bunların hepsi aşıldıktan itibaren Işık Kayıtlaması başlar. Ve bugüne kadar bu sayfaları aşıp ışığa varan tahditli, çok zaman kontrol dışı kayıtlar haricinde, örgüt olmaları neticesinde ulaşanlar haricinde, ulaşım olmamıştı.
Şimdi bugüne gelelim: Bugün, özgür ve hakim olan sizler; kendi yüreklerinizle buradasınız. Umman olarak ışığa varan türlerin çokları da bugün buradalar, Tabiat bugün burada ve Birlik Kayıtları burada. Bizler sevgiyle sizleri kucaklıyoruz. Son dönemde daha güçlü bilgilerin akışları sağlanacaktı. Nefesiniz daha güçlenecek ve yüreğinizdeki ışık daha üstün bir seviyeye varacaktı. Sınırları kaldırdığınızda gördük ki kontrol sizdeydi. Netice: Sizin kendi yüreğinizde kendinizi hak etmeniz; Bütün’ün gücüyle mümkün olsa da koruma altında olan Birlikler’in çokları, kendi yollarını kapattıklarından bu çalışmadan çıktılar.
Sevgililer! Erenlerin Görevlileri, Bütünün Kürzi Kodlaması’nı yapamadılar. Dünyadan çıktılar. Sevenlerin Görevlileri, Işık Kayıtlaması’nda kendi yollarından çıktılar ama Zaman Sayfalanışı’nda hepsinin Bir olarak göreve hasat için girmeleri gerekliydi ve bugün bunun için buradayız. Kortej halinde yol alınıyor. Bu kortejin başında Birliğiniz var. Ama kortejin arka sayfalarında yine birlikleriniz var. Hepsi, sizin yüreklerinizde hakikiyetinizde olanlar ama sizlerin yüreklerinizde olmayanlar da var. Onların kontrolları gereklidir. Arton Tohumlaması yapılacaktı. Bu da gerçekleştirilmişse de bizim bilgimiz haricinde gerçekleştirilmiştir. Bunun için sizlerle yeniden bir çalışma yapmak dilemekteyiz. Bu çalışma, Muktediriyetle kodlamayı sağlayacak bir çalışma olmalıdır. Göreviniz gereği dönem başlarında dünyaya inersiniz. Beden almasanız da Yürek Kürzi Yaşamlarınızla girersiniz. Bu kez bedenli girdiğinizi görüyoruz.
Değerliler, Sultanlar, kurtarılmış ışıklarınızla bizlerle de olun! Çünkü bütün kötülükleri aşmamız gerekiyor. Partikül partikül çalışılırsa dünyada her şeyi başaracağımızı düşünüyoruz. Buna imkan verin! Eğer sizlerle bu çalışmayı yapamazsak; koruma altında tuttuklarımızın çokları kendi yollarından ayrılacaklar. Ana, bize ses vereceksin biliyoruz ama izin ver biz seslenelim!
- Değerliler, sizi dinledim. Bugün, çok dinledim sizi. İzninizle size açıklama yapacağım ve devreyi kapatacağım. Eğer beni dinlemek istemiyorsanız gidebilirsiniz.
- Anacığım sevgiyle kucakladık seni, çıkmak istiyoruz.
- Peki, gidebilirsiniz. Ben kendi yüreğimdekilere bu bilgiyi vermek istiyorum. Güle güle…
Dağlarım, Bütün’e hizmet ilimledir. Eğer ilim yoksa hasat yoktur. Bütün kökleriyle dünyayı kendi yoğunluklarıyla dürümleyeceklerini düşünenlerin bir kısmı, Atlanta Okuması yapamadıkları için kırıcı hale geldiler. Kaftanlarını çıkardılar ve yoğunluklarından çıktılar. Onların yollarında ilim yoksa, ışıklarında kodlama yoktur. Toplu çalışmalara kaynak yapmak istediğimiz zaman, bizleri yıkmak istediler çünkü, köklerinde küçük ışıkları, kontrollarını kaybetti. Bizimle çalışma niyetleri olmadığını dile getirdiler. Ve bugüne geldik. Bugün bizden başka bir BİZ’in; bizden BİZ olup kendini hak etmesi için çaba göstermeniz bekleniyor.
Ölülerin dirilmesine imkan verdik. Ne yazık ki okuma bilmeyenler ölümlü olduklarını dahi anlayamadılar. Çok küçük ışıklarımız ocaklarına çekildiler ve yollarını kodladılar. Mete İnsan, Allahın İlmi’dir. Mete’yi dinledik. O bir akıl tahtıdır. Geldi dedi ki “Sizinle çalışamam.” “Peki” dedik. Ama kapısını kapattığı andan itibaren; kendinden kendine çıktığını fark etti. Onun özü, sözü kendine aitti. Şikayetimiz yok ama bilsin istiyoruz ki beden istiyorsa, beden; hasat istiyorsa, hasat; yaşam istiyorsa, yaşam; her ne istiyorsa; ona, Hak Taht’tan verme imkanımız var da kendisi, ne istediğini bize dinletsin!
“Ben, cana cen olmaya değil; cevher olmaya geldim” desin. Biz onu dinlemek isteriz. Sözü varsa dinliyoruz. “Bu şekilde olmak istemiyorum” diyor. Saygıyla karşılıyoruz. Gitmek istiyor. Güle güle!...
Deşifre Eden: Sevim ŞAHİN
Süper İnsanlık Realitesi Derneği
