Birlik İlmi
  AÇILIŞ KONUŞMASI - AV. NEZİRE SELÇUK
 

11.11.2012 BETA KÜRZİ-1 SEMPOZYUMU
AÇILIŞ KONUŞMASI

Tanrı’nın Ruhsal Kuran’ı dediğimiz “tohumlama” yapılıyor burada. Beden almış ve dünyaya Kaynak olmaya inmiş olan sizlere merhaba! Bugün bilgi Allah’ın teknolojik kontrolunda verilecek. Herkes diri olarak bugün burada bulunuyor. Din İlmi’nin gücü, teknik kotlamayla Düzen’in korunmasına alınmışsa da artık Beta’da yeni dönem başlıyor. Bu dönem, Ses Kotlamasıyla devreye girecek ve Sistem, Nizam ve Düzen Kürsüleri, Birleşik Işık halinde Bütün’e güç katmaya başlayacaklar. Çağrı üzerine burada bulunan herkesi, yücelikleriyle dürümlemek üzere, Birlik Tekniği’nde Birleşik Işık halinde bugün buraya aldık. Kanatlarınız kendi yüreğinize inmişse bizsiz değilsiniz.

Diri güç Allah’ın Kürsüsü’nden devreye girer. Diri güç, ağır yükle kayıtlara girdiğinde, Bütün’ün gücü devreden çıkabilir. Bu nedenle, buraya bugün sınırlı sayıda bilgi akışı sağlayacak Kürsü’müzü aldık. Çok özel bir çalışma değil yapılacak olan; ancak Geçiş Çalışması olacak.

Geri dönüş için “Öz Göç” başlıyor diyebiliriz. Öz Göç, “Kök” ve “Gök” olarak gerçekleşecek Birlik Çalışmaları’nın neticesinde yapılacak.

Sağı ve solu hak etmiş olan Bütünlükler, BİR’e hizmetçi oldukları takdirde Birlik Kotlaması'na girerler. Birlik Kotlaması, beşir kontrolunda değil, “Ekmek Kotlar”ın kontrolunda yapılır.

Erkek ve kadın, bütün Gökler ve söz söyleyen tüm yaşam sayfaları, "Ben varım" dediniz. Gerçek güçlerimiz bugün bütün Gökler’in sözünü söylemeye hazırlar. Varlık Boyutları, dolmuş ve doymuş Gökler’in sözüyle, Tahtın tahtında, güçlenerek geçişi yaparlar.

Sabırla bugün burada bu çalışmayı yapmak üzere birleştik. Herkesin net bilmesini istediğim bir konu var. “Merkez Gök” söz söyleyecek bugün burada. Size, yeni dönem için hak ettiğinizce hayır diliyorum. Hak ettiğinizce!... Artık doludizgin yeni döneme giriyoruz. Sınırlar kalkmış, yasalar konmuş, Allah’ın toprağında ışıklar Gök Sözü’nü söyleyecek dürüme varmış... “Biçare dünya” demiyoruz artık. Çünkü çare sizlersiniz.

Geri dönüş, Allah’ın Tekniği’yledir. Kaydını yapmayan, ilmi hak etmez. İlim Allah’ın İlmi’dir. Bulabildiğiniz her şeyi alın. Nefesiniz yetmişse geçin. Nefesiniz yetmemişse ne almış olursanız alın, bugün burada bulunamazsınız. Ve bugün burada olan sizler, hala Gök Sözü söyleyemeyen dünya çömezlerinden olmadığınızı bilin.

Niye böyle konuştum, bunu izah edeyim: Çoluk çocuk hepsi de!... Dağlarım. Kimse kimsenin gücünü artıramaz, eksiltemez. Sizler ve sizin yürekleriniz çok net “Gör ve Bil” şeklinde çalışmıyorsunuz. “Bil ve ağır yükü hafiflet” şeklinde çalışıyorsunuz. Kibri aşamayan görmediğini bilmez. Kibri aşan görmeden bilir. Bugün burada görmeden bilenlerle bu çalışmayı yapmaktayız.

Kaynak İnsan, ilmi bilen ve halen ilim hakkını veren Birlik... O Birlik, ağır yükü hafifletmek üzere "Ben buradayım" dedi. Hepinize saygılar sunuyoruz...

ARA AKIŞ (1. Oturum)

Çalı çırpı değil Dünya, bilinsin isteriz. Bugün dünyanın Ruhsal Kotları, Birleşik Aile olarak buraya göz, söz ve güç olarak toplandınız. Ayrı gayrı bitmiştir. Kaftan giyen Dünya, artık yeni bir dünya olacak. Bu Dünya, Allah’ın Tohumu’dur.

BİR’ e hizmet, ilme hizmetten ötedir. Bilmenizi isteriz ki dünyanın Ruhsal Kutsal Işıması başlayacak. Cemaatlerin hepsi bugün burada kendi yoğunluklarıyla dillenecekler. Düzeni kurma sorumluluğu bizimdir. Ve biz, Düzeni kurarken hediyeler dağıtılacak tüm sessiz, Sevgili Kaynaklara.

Allah’ın Tahtı’nda İNSAN oturmaktadır. Ve insan, ekmeğini kendi yoğuran, yüreğini kendi kotlayan, tohumlarını kendi yaşatan bir insan olarak… İşte bu insan Birliğimizdir. Sizler ve bizler, Bütünlüğümüz. Şimdiye kadar yaptığımız tüm çalışmalar, ekip dahilinde, ekip halinde yapıldı. Buraya toplanan her “yaşam kaydı” Birliğimize ait değildir ancak bitki, hayvan ve tüm sessiz sayfalar bizim zaman sayfalarımız olarak kotlanıp tohumlanmıştır.

"En el Hak" der insan. Ve der ki “Ben Allah’a Hak oldum.” Ama Allah Kaynak'tadır ve o kendini kendi dürümlerinde diller. “En el Hak” der insan ve der ki “Ben Allah.” Allah ağrı sızı duymaz, sadece aşk duyar. Ben Allah ve Allah, ilmin sanal boyutlara, Ses Kaftanını giyip inişi...

Biz, dünyanın Ruhsal Kotları olarak doğan Birlikler, bugün buraya Birleşik Işık halinde inmekteyiz. Bugün savaş yoktur dünyada. Dağlar, savaş insanın dünya sessizliğindeki diriliklerle savaşı olmalıydı. Ne var ki Dünya; kendinde, kendi yüreğinde, yüceliğinde savaştı “kervan insan”la... "İnsan, Allah'ın tahtında" demiştim ya, iş buydu...

Hepimiz Bütün’e hizmetçiyiz. "Ben Allah ve ben KA-HAR olan insan ve yaşam", bunu diyebilmek sorumluluktur. Hepimiz bunu demeliyiz, diyebilmeliyiz. Sınırları kaldırdığınız zaman, Birlik Kaftanı’nı giyecektiniz. Birlik Kaftanı, İlim Kaftanı’dır. İlim Kaftanı ağır yüktür; taşıyan giyer. Ve sizler, bu yükü taşıyacak olanlar, bu kaftanı giydirdiklerimiz olanlarsınız ki çantanızda insan doludur. Ki insan, altın bir tohumdur. Bunu anlayan var mı?

İmparatorluk Kutsal Işıkları diyorlar ki “Emin olun Allah, Levh-i Mahfuz'un Kutsal Işığı'nda kendi yoğunluğunu kontrol edebilende dillenir.

5 Dünya Kürsüsü var bugün bu Meclis’le birlikte. Her gün Dünyanın Kutsal Işığı yanar ve bu aşk, Allah’ın aşkıyla, Kaynağın ışığıyla, Bütün’ün yüceliğiyle dünyayı diller.

Biz, zaman sayfalarında Bütün'e güçlü ilimle gelenler, ekmek yaptık. Ekmek, Allah İlmi’yle yapıldı ve ağır yüktür. Biz bu ekmeği tüm insanlık için yoğurduk ve tahtladık, katladık, kotladık. Düzen’e kattık. Bildirdik ki biz Allah’ın dediğini diyenleriz.

Canlarım, Allah “Din-i Hak’tır” diyemeyiz. Allah aşktır. Kim bilebilir ki Allah, Samanyolu Galaksisi’nin, Işık kotları’yla da dillenir, Birler Kabı’nda, Işık Kaynakları’nda da dillenir. Tüm Kürsüler’de, tüm Gürziler’de dillenir. Ve bizde dillenir. O bir Allah kaydıdır.

Ben Dünya, Bütün’e hizmetçi olan Dünya. Dünya İlmi'yle burada olan Birlikler’in hepsi dünyadır burada. Muktediriyetle bu görev taşınır. Allah'ın Tanrı olduğu söylendiğinde tabiat küçüldü; Kürsi, Allah'ın Kürsisi, Gürzi Kayıtlarını dünyadan aldı.

Canlarım; insan, Kırk Kapı’nın Işığı’nda kendini hak ettiği zaman, Bütün onu hak eder ki biz, Allah'ın tahtında olan insana, “IŞIK” deriz. “Ayrılık bitsin Allah! Biz seniz.” dedik biz Allah'a. Ve o dedi ki "Ben Allah ve sen Allah, öyleyse Allah, yasa; yarınların tabiatındaki ışık; Her şey O ve biz O’yuz.” Öksüz yetim değil insan, O’nunladır. O kim? O Birlik’tir. Peker Bey'in dediği gibi Birlik, ahad. İşte Allah, hepimiz, O, Bütünlük! Bunu anlamak mümkün mü? Biz Allah olan Birlik. Her Birlik, bir kayıt tahtında Allah olur. Bunu anlayabilir miyiz?

Her tür insan çerçeveli olarak dünyada çalışmaktadır. Maya tuttuğu zaman, o insan “Birlik Kaydı” olur. O insan ekmek yaptığında “Işık Kabı” olur. “Işık Kapısı” olur. İşte o insan, sınırları kaldırdığınız zaman “yarın” olur. Cemaatinizde; Dünya, yarını kotlamaktadır.

Din İlmi’nde yarın olmaz. Aşk vardır ama yenilik yoktur. Sel alır yolu, Allah oradadır. Sevgililer, Allah seldir orada. Ama biz o Allah’tayız ve sınırız. Ayrı gayrı yok Canlarım. Emin olun ki dünya hepimizindir. Ama bütün dünyalar gibi bu dünyada da ekmeği yapanlar, yarın için yasaları koyanlardırlar. Yasa iştir. Hepimizin işidir ve biz, Allah İlmi’yle kendi yüreklerimizde yasal sayfalanışı da yaptık. Dünya, yeni döneminin kontrolünü kurdu. Yeni dönemin kaynağında insan, eşiğin eşiğidir.

Sevgililer, Beta Tabiatı’na iniş başladı. Nedir Beta? Ekranın, her anda sizleri dillediği bir sayfada; hepinizin, an sayfalanışında, teknolojik olarak ışık halinde, yaşam sayfalanışını yapabileceğiniz bir kayıttır Beta kaydı. Hepiniz, ışık halindesiniz orada ve ışığınız, Allah İlmi'yle tüm sessizlikleri dürümleyecek dürümde, ışımaya başlıyor. Ama bu ışıma, maviyi aşmış bir ışımadır artık. Siyahı kotlayan bir ışımadır. TETA KOTLAMASI yapılır orada. Ve Teta Kotlaması, ekranda sizi diriler olarak dilleyenlerin tümünün bildiği bir kaynaktır. Tanrının ışığıdır orada mevcut olan ve Teta Titreşim’de hepinizin Birleşik Işığı, yeni bir dönemin; kürsüleri olarak Bütün’ün gücünü devreye alır.

Dans eder Dünya Yücelikler’le Bütün’de ve biz o dansta, en Yüce Işıklar halinde Teta'yı dilleriz. Allah’ın tartısında o var artık. Yeni dönem için hepinizin cevhere kendi Yüceliklerinizi indirmenizi beklemekteyiz. Kendi yolunuzu bulmanızı ve tohumlarınızı korumanızı beklemekteyiz.

Altın Toplum olarak, Dünyanın Ruhsal Kuran'ı olan sizlere, hepimiz, Öz Göç’le kükreyen ilim veriyoruz ki bu ilmi hepinizin teknolojik olarak dilleyebilecek dürümde olmanız bizleri mutlu edecektir.

Arkon İnsan, Atlanta Ana Kaftanı'nı giymiştir. Atlanta Ana Kaftanı ağır yük değildir artık bu Meclis'e. Çünkü bu Meclis, ilmin kaydıdır. Havunya İnsan, Allah ve biz O'yuz. Çünkü o insan, aşk ve biz hepimiz şavk...

Hepiniz sevgiyle kucaklandınız Canlarım. Şimdilik bu...

Süper İnsanlık Realitesi Derneği

 

 
  Bugün 39 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol