BİRLİK KURANLARI’NA

Cem olup Kaynak olmak için Birleşik Işık halinde dünyaya gelen yüreklerimize bir kez daha çağrıda bulunuyoruz. Kutsal Işık yanmaktadır. O ışık, Alimler’in bilgi tertibi ile kotladıkları, Birleşik Kaynaklar’ın tohumları olan bir sesleşmedir.

Bütünü kontrol etmek üzere, BİR’e hizmet için Birleşik Aile olarak korunma altında olan yüreklerimiz ile Diri Yücelikler’e Kuran olan kaynaklarımızı, yine dünya üstü Kürsüler olarak göreve davet ediyoruz.

Karşı karşıya kaldığımız mesele, insan olmaktan öte, “İnsan Sanal Yarınları”nda ilim olmak ve sonsuz ışık olmaktır.

Birler Kapısı Allah ilmi ile hak edilmiş ve var edilmiştir. O kapıyı var eden dürümler, bugün Birleşik Aileler’le birleşmek üzere bir kere daha “GELİN”diyorlar. Birler Kapısı, Altın Toplum’un yarınlarıdır. O kapıdan geçenler, Bütün’e Kürsü olacaklar.

İnsanlara her bilgi verilemez. Sınırları çizilen bilgiler verilmektedir. Buyurun bizler size yine sınırları çizilen bilgilerle seslenmekteyiz.

Yüreklerinizi alın ve hak edin. Birler Kapısı, Birleşik Işık Kapısı’dır. O kapıya gelen her yürek, Alim hakikiyet ile Birler Kapısı’na gelir. Birler Kapısı, İlmin Hasatı’dır.

Halkı, Hakkı bilmeyenler, BİR’e hizmetçi olmayacağından, o Kürsüler’le çalışmalar yapamazlar.

Dönüp dünyayı izleyin. Herkes her zaman insan soyuna görev taşıyamaz. Zaman Sayfalarında insan, umman olduğunda güçlenir ve yolu bulup, İlmin Kaynağı’na varır. Oraya ulaştığında, Namaz Kaynakları’ndadır. Han olur, har olur ve yol olur. Meleklerin Mektebi’nden İnsan Kaynaklarına varır Murad ettiği her bilgiyi hak eder ve harlanıp ışık ile bildirir.

Birler Kapısı tüm insanlık için hazırlanmıştır. O kapıya varıp o kapıdan geçecek olanlar, dünyanın ard arda sıraladığı tüm yarınlarından geçecek olanlardır. O yarınları artık geride bırakıp ilme varacaklar ve ilmin tohumları olacaklar. İşte bunu hak edip varlaşanlar, Birleşik Aileler’in derelerinde olup; yüreklerine ağır ağır akıp girecekler.

Bizi, Amon olarak dürümleyen ya da has insan olarak Kürsüler’inde dilleyen her Yüce, Meleklerin Merkez Sayfaları’nda dürümlenip harlanıp ilme varacaksalar da ardı ardınca tüm yaşam kayıtlarını da aşıp; “insan varlığı” hak etmeleri gerekmektedir.

Meyhane insana ışktır; aşktır ve Sultanlıktır. O meyhaneye varıp da aşkla tartısız ışıkla birlik olan bütün Kürsüler, bize zevkle geleceklerdir.

Hazlaşan, harlaşan ve yaşamlara ummanlara ulaşan; tüm yarınlarını kayıtlayıp, aşıp görevli tahtlara ulaşan nefesleri, DÜNYA ÇALIŞMASI’na bekliyoruz. O çalışmanın bilgi hakikiyeti, KÜRZİ (2) olarak çevirileri yapılacak bir kayıtlama ile tüm kaynaklara tohumlanacaktır. O bilginin, tüm dillere de çevirileri yapılacaktır.

Bunu biliyoruz ve her dürümde var olacak olanları; Din Yolcuları’nın ötesindekileri; Yarın yapılacak Birleşik Işık Çalışmasına bekliyoruz.

Kaynakları’ndaki çarıkların (Çarıklar = Bilgi kayıtlayıcıları; kayıtladıkları bilgi ile Allah’a yürüyenler) çalışanlardan çerçevesiz dilleneceği; çayın yudum yudum içileceği ve Yüceler’in dünyayı izleyeceği KÜRZİ KAYIT ÇALIŞMASI olan o çalışmaya bekleyeceğiz.

Şerri aşanla, görev taşınır. Orta yerde bir yaşam… O yaşam var ve o yaşam sonsuz ışık halinde her Yüce’ye “geri dön” diyecek. Geri dönüş, kayıtlanıp dünyaya gönderildiği o yürekten, o Yüce’den geçip geri dönüşüdür.

Ören görevli, ördüğünde örüldüğünü bilip oraya geçip gelir. Öz Ses, Allah İlmi’dir. O ilme, harlanmak; harlanıp harlanıp ağır ağır yoğunlaşmak; zamanı tohumlamak ve yasaları koymak, hepimiz için elzemdir.

Medine, Mekke, Kudüs, zürriyeti har olan ışık kaynaklarından her biri ve “İnsan Işık Kayıtlaması”nın yapıldığı İstanbul… Gel ki harlan ve gel ki kaynağını tohumla ve zamanı tahtla gel al bilgiyi. Amin…

Süper İnsanlık Realitesi Derneği