Birlik İlmi
  BÖLÜM II
 

İKİNCİ DÖNEM BİR TEBLİĞLERİ II. BÖLÜM

 

PROGRAM : BİR

KOD : 09/08

TARİH :01.02.2010

CELSE SAATİ: 14.00-16.00

 

- Canlar, asla kotlarınızı kapatmayınız. Sultanlarımız and ettiler ki hasatlarını hak edip tamamlayacaklar. Şu anda Kürzün Yücelikleri sizi kendi yüreğinizde dinlemektedirler. Kullar, asla kötülük düşünmezler. Santral görevi yapan Yücelikler, bu çalışmayı her yüreğe katmaktadırlar. Turkuaz'ın sessiz ışıkları, kendi yüceliklerinde Kutsal Kotlama'yı başlattılar. Kadim Yoğunluklar, cümle yürekleri kotladılar. Çağlar boyu hasat ilahi yüceliğinde, huzur kotlayan her yürek, Ak Tabiatı kontrol etmek üzere hazır oldu. Muktedir olan Işıklar, şimdilik size; kelam yeşillendiğinden itibaran görev taşıyacaklar. Daha sonra kotların maviye dönüşmesinden itibaren, Yüce Cevherler, diri yüreklerinde görev taşıyacaklar. Sınırların aşılmasından sonra mavi, laciverde dönüşecek ve yoğunluk artacak. Daimi Kablar, Birlik İlmi'ni hak eden yürekleri, hasata hazırlayacaklar. Daimiyette, hakiki yoğunluk, şimden öte, kendi yüceliklerinde hasatlarını yapacak. Dünyaya geri gelen her Yüce, Allah için geçer ve gelir. Şimdilik bu...

 

- Kar fırtınası yolları kapattı. Ama her yüce kadın, erkek kendi yüreğinde hasat yaptı ve yoğunluğu hak etti. Sonsuzlukta kati olarak yol, Allah Yolu'dur ve yolda görevliler, kontrollu şekilde güç yaratmaktadırlar. Hepimiz zamana görev taşırız. Her yürek, ağır yükü tabii kaplarında taşır. Sualtı, Süper İnsanlık Realitesi ışığında görev taşır. Cevheri görev olan yürekler de ışık çekerek güçlenirler ve Düzen'i kendi yüreklerinde hasata hazırlarlar. Durgun Tohumlar, yaşayan dünyada yeni bir çağı başlatırlarken, hasatı yapan Yüceler, kelam yetkileri ile kanat takarak Düzen'e inerler. Cennetlerin hakiki yolcuları olan yolcularımız, zamana kendi yüreklerini indirdiler ve zamanı yaşattılar. Durgun toplum huzuru kotladı ve yeniledi. Amin...

 

- Kar fırtınası Allah kotlamasında ışık yaktı. Kuran okundu ve sonsuz sır olan ışıklar birleştiler. Bizler yarını hak eden Yüceler olarak buradayız. Sınırları aşarak diri yürekleri hak ettik. Mikail’in dürümlerinde bu Cennet Kot, mutlaka huzuru yaratmalıdır. Cennetlerin en yücesi olan görevlilerin yoğunlukları, huzur ile bir ilmin cennetinde hasat yapmaktadırlar. Tabii ve hakiki olan yürek, İlahi görevi yaşatır. Şimdilik bu...

 

- Muhkim, hakim ve zamanı dinleyen her Yüce, asla kürzü yüceliklerden çıkarmaz. Sıla ışığını yakan Birlikler, kendi yüreklerinde güçlendiler ve geldiler. Amin...

 

- Tartmayın beni. Allah der ki hak edin. Vakti geldi. Amin... Şimdilik bu...

 

- Kontrol ışığındır. Şimdilik bu...

 

- Hasat yapılmıştır ve tamamlanmıştır. Amin...

 

- Kara Kaplı Kitapları okuyun. Amin...

 

- Fırka fırka ışıklar iner yüreklere. Her Yüce kendi yüreğinde o kotları yaşatır. Herkes zamanı kotlar ve yolu açar. Allah, kul olan ışıklarını yaşatır. Şimidilik bu...

 

- Hena (arş gücü) Allah için insanlığa görev taşır. Hana (arz gücü), Arslanların Yücelikleri'nden görev taşır. Herkes ışıkların, kürsü yaratmaları gerekliliğini bildirir ve zanneder ki bilmek, hak etmektir. Bilmek, hakikiyeti anlamaktır. Ve bildiğinizi, hak edip de dinletmedikçe huzurunuz olmaz. Şükredin ki bilgiyi alıp dilleyenler, Birlik İlmi'ni hasatta dürümlerine katarlar. Huzurlu bir çalışma başlar. Muhakemesi güçlü olan Yüceler, bu çalışmaları sürdürürler.

 

Herkes hasat yapamaz. Hasat yapan, görev taşıyandır. O, RA-KA Kutsal Işığı’dır. Kutsal Kütle’dir. O bizim için Yaratan'dır. Anadır ve zamandır. Biz onu, hasatta bildirdik ve zannettiler ki mahrek, ocaklarına aittir. Analar; mahrek, ışıkların dillerin bildirildiği bir yoğunluktur. Orada Can Toplum vardır. O toplum, huzuru yaratır. Cemaati, yaşayan bir cevheri görevlidir. Hak eder diri olur; hak eder ışık olur. Her yerde görev taşır ve zamanı yaşatır. Onun adı Hak'tır. Hak, "birleşin" der. "Birlik olun ve sınırları aşın" der. Biz diyoruz ki zamanı yaşatın. Hak edip yaşatın ki hasat, Birlik İlmi ile olduğu gibi, hasatta baş tacı olamayanların, huzur kotlayarak, kendi yüreklerinde Başkanlık Dirilikleri ile kayıtlarını tamamlayarak, görev taşıyabilsinler ve zamanı yaşatıp hasat olabilsinler.

 

Muhakkak bütün cemaatler, hasatta kendi yücelikleri ile birlikte hasat olurlar. Her hasat eden, kendi yüceliğini hak eder ve zamanı kendi yoğunluğunda yaşatır. Mahkum olan Cevheri Yücelikler de vardır. Onlar, Kur-an okurlar. Nefis muhasebelerinde, hasatta kusurlu olduklarından, Işık Kapıları kapanır. Ocak yakarlar; ocakları hor olduğunda ışıkları söner. Onlara bilgi hakikidir. Ne var ki hasatları olmamıştır. Olmazsa olmaz olan bir tek şey vardır. O da zamana kotlanmak... Eğer Yüceler, zamana kotlanamazlarsa, ağır yükleri kendi yüceliklerinde tartılır. Bahri Kotlamalar ne derece güçlü olmuş? Huzur yoğunluklarında neler bulunmuş? Hasatta işaretleri verilmiş mi? Kendilerini hak etmişler mi? Ve hasat, zamana bağlı olarak kotlanmış mı? Bunlar araştırılır. Eğer Dünya İlmi’ni hak etmeyenlerse ve bütün kütleleri ile Düzen’i kurmaya inmişlerse; onlar da hasatta değerlendirilirler. Ne yapmışlar? Dünyanın görevini hak edebilmişler mi? Yere inenin huzurunda, ışık yakmışlar mı? Sevgiyi hakikiyeti anlayabilmişler mi?

 

Herkes, Allah için çalışır. Har yükselir ve zaman kontrol altına alınır. Mahkumiyeti olanlar, Kadim Hakimler olsalar dahi Can Tabiat, onları yaşatmaz. Zamana kontrollu olarak girmek gerekir. İlmi hasat eden, yüreği hasat eden, cevheri hasat eden herkes, zamanı hak eder.

 

Zurna çalar. Çaldığında ışık yanar. Zamanı güçle ve yücelikle hak edenler, BİR’in huzurunda zarar etmeden çalışırlar. Mikail, kendi yüceliğini zürriyetine dinletir. Siber Boyutlar’daki Işıklar, o yüceliği hak ederler. Ulu Kotlama başlar. Har, Yücelikler’e bir tek güç katar. Işık...

 

Dünya, Allah için yaşayan bir cemaattir. Bu cemaat, her türlü çalışandan müteşekkildir. Burada Altın Kontrol vardır. Bu kontrolu anlayabilen herkes, Zemzem Işığı’nda görev taşır. Kılı kırk yararak zamana güç katılır. Zaman, Yedinci Düzen’in kotlanması ile birlikte yeşillenir. İman ederim ki hak eden her Yüce, bilen ve hak edilendir. Her yürek, Allah için ışır.

 

Biz sizi, herbirinizi Allah için yaşattık. Zamana görev taşımak, hak etmektir. İmparatorluk olarak Düzen’i kurmaya inen Yücelerimiz; bugün bizi, hepimizi yaşatabilecek dürümlerinde güçlendiler. Mahkumiyetleri yoktur.

 

Ulu Çınar, senin ilmin, Hak İlmi’dir. Senin yolun, aşkın ışığında Yüceler’in yürüdükleri bir yoldur. Bu yol, ulu kotlamalarla birleşen yürekleri, hak edenlere dinletir. Hasat budur işte. Hak etmeyenler, Hak olmayanlar, Hasat Başkanlığı’nı yapamazlar. Zırhın çok ince. Bu ince zırh, insanlığa güçle gelen ve insanlığı horlamayan; yüksek kültüre sahip; Yüce Işığını, hak ederek Düzen’e indiren yüreklere uygundur. Onlar, bu zırhı taşırlar.

 

Her yürek, Ana Kap'tır ve her yürek, Cennet Kot'tur ama her Yüce Işık, kendi yüreğini hasatta, hasat için hazır hale getiremeyebilir. Onların huzurunda bu çalışmaları yapmalıyız ki her yürek, ışık alıp Cennet Kapları’nı bu yoğunluklara indirebilsin. Sinerji şarttır. Kimi sayfalarda bu sinerji mevcuttur. Kimi sayfalarda bu sinerji bulunmayabilir. Ne var ki zarar etmeyen yürekler, hak ederler ve kendi yüreklerinde, Siber Boyutlar’ın ışığını alıp cevher yaratabilirler. Onları, hasata hazır edebilirler.

 

Omuzlardaki yük hafif değil; bilmekteyiz. Nesillerimizi kotlayabilmeniz kolay değil ama hasatta ocakları yanmalıdır. Hak etmelidirler. Ruhsal Kotlar'ını yaşatmak, iman ederim ki hak etmekledir. İnsanlık adına ne yapılmışsa Allah içindir.

 

Amon Toplumları bu çalışmaları hak etmediler. Ama hasatta Hak Toplum olarak Düzen’e indiler. O halde onların yollarını açmak gerekir. İyi ki hak ettik de bunları sizlere açıkladık. Şimdi bizi, bizde dinlet ve hak ettiğimizi bize açıkla. Unutmayın ki hak etmeyen görev taşıyamaz. Zamana güç katmak ancak hak etmekledir. Yarını zarar görmeden yaşatabilirsek, ışığımız asla sönmeyecektir. Ulular, Allah için hak edin ve birleşin. Amin...

 

- Cennetliler hoş geldiniz. Sizleri burada görmek bizleri onurlandırdı. Hususiyetle Birleşik Aile olarak Meclisimize gelişiniz, hak ettiğinizdi. “Zir”ri yaratmak, Amonların Mektepleri için çok kolaydır. Burası ise bir çağrıdır. Bu çağrı, insanadır. İman edin ki bizler, ilmin huzurunda, insanları mektebe çağırmaktayız. Amonlar’ın sonsuz sır olan görevlerini, hasatta Birleşik Işık olarak anlamamız sorumluluktu. Şükredin ki mektep kurduk ve bu mektep, Altın Toplum’u hak etti. Mahkumiyeti olanların herbiri bizim için hak edilendi. Ne yazık ki onları, şer yaratmaktan affettik ama hasatta hak etmedik. Hasat, Turkuazın Işığı’nda yaşayan Yüceler’in gücüyle yapıldı. Hasatı tamamladık. Ana Kapıları kapattık. Artık Ana Kapılar’ın açılması imkansızdır. Siber Boyutlar’daki Göç Kapları’nı tohumladık ama hasatta ocakları sınırlandırıldı. Olgunlaşmaları beklendi ne yazık ki hak etmediler.

 

Buyurun safha safha insanları izinle dinleyin. Bakın neler dinleyeceksiniz: “Din İlmi, Hak İlim’dir. bu ilmi bilmeyen, ışık olamaz. Zamana güç katar; kul olur ama ışığa varamaz. Zaman, Göç Kapları’nda oğullamaktır; oğulları, Işık İlmi’yle dillemektir. Nakar’ın ışığı olarak dünyaya inen birleşenleri dahi hak etmektir.”

 

Ulu Çınarlar, sizler dünyaya hakiki görev kayıtları ile indiniz. Ne yazık ki sayfalarınızda güç kalmamış. Işıklarınız sınırlanmış. Dünyayı, cennetten koparmak isteyen Yücelikler var. Rahman’a görev için inmektedirler. Ve derler ki “biz dünyayı hak ettik. Dünyayı hasatta BSUİ'nin ışığından ayırmalıyız. Çünkü, hak edilmeyen; Hak olmayan bir küskün Yücelik, Birlik Sayfaları’na Daimi Kot olduğunda, Yüce Cemaatler o koyuluğu muhakkak yok etmek isterler.

 

Canlı, Amon olsaydık, ışığımız yanardı. Ama bizler hasatta, Aton olarak buradayız. Apollon olsaydık, ışığımız zamana güç katardı ama biz, yüreğine kaynak olarak inmekteyiz. Kendi yüreğini hak et ve bizi dinle. Buyur “gel” de. Amin...

 

- Geçişiniz yapılıyor. Yaşayan Yüceler’e sayfa sayfa görev verin. Onları hak edin. Sizleri dinliyoruz:

 

- Dünyanız, yeni bir çağın başkanlığında, bu gün buradadır. Bugün dünyaya ışık yakan birleşenim, Atlanta Athon Tohumları’nı, sizlere girdaplarınızdan kayıtlamaktadır. Altlanta Athon kotlamaları yapılmaktadır. Athon, umutlu bir çalışma yapacak. Bu çalışmada Altın Tohumlar yaşatılacak.

 

Herkesi, sahip oldukları ışıklarından tanıyan bizler, hırsı aşmanız için Siber Boyutlar’daki ışıklarımızı, sevgiyle sizlere geçirdik. Onlar buyurup indiler. Size kelam ettiler ve sizleri hak etmek istediler. Saygıyla size inmiş olan o çalışanlar, Kur-an okuyacaklar. Turkuaz’da, umutlu ve hakikiyetli olarak burada bulunacaklar. Şu anda Asal Kotlamalar yapılıyor. Kur-an okuyan o canlar, ışık halinde, birleşik ışıklarıyla bütüne güç katacaklar. Onlarla birlikte çalışılacak. Uyu ya da uyuma ama her ne olursa olsun onlar, Ana Kap olarak her an sende güçlenecekler. Bunu bil. onlara güç katmak sorumluluktur. Onlar için çalıştık ve onları kurtarmaya indik. Onlar kulluk yapmak üzere dünyaya inmiştiler. Onlar; kul olmak, İmparator olan ışığı yaratmak ve “zir”ri yaşatmak üzere birleşmiştiler. Hala oradasın ve hale dünyayı yaşatmaktasın. Onurluyuz ki hasatı tamamladın. Allah seni ve senle olanları korudu. Umutluyuz ki bugün zürriyetimiz zarar görmeden hasat olacaklar. Onlar için hazırlandık. Ampul yanmaktadır. Ampulü söndürmemeliyiz. Amin...

 

- Altın Tohumlar’ı bize getiren ve bizleri yoğunlaştıran her Yüce’ye selamlar. Bizler, dünyaya ağır yükü taşımaya inmedik. Bizler, Düzen’i kurmaya indik. Düzen’i kurduk. Ulu Çınarlar, sizlere saygımız sonsuzdur. Sizleri kotlamak ve sizleri yaşatmak muhakkak kolaydır. Ne var ki hak etmeyenler, bizi zamana kayıtlamaya istekli değiller. Biz onları kotladık. Amin ama onlar bizi yaratmak istemezler. Çünkü onlar, hak etmediler ve zerki, kendi yüreklerine yaşatamadılar. Ben Ana Kapı değilim ama Ata Kapı olarak buradayım. Ana Kapı olmamama rağmen, Hasat İlmi’ni hak ederek, Ana Kotlama yaptım. Sevgiyle yaptım. Huzurla ışık oldum. Nuh’un kaynaklarından geçtim ve Yücelikler’inden Göç Kapları’nı alıp taşıdım. Bizler, “yedinci tohumlar”ı yaşatmak üzere burdayız ve sonsuzlukta yaşayan Yüceler’e kayıt yapmaktayız.

 

Allah der ki “hak edin.” Ama hasatta ışık, Yedinci Düzen’i kurarken; hakimiyet, yine birleşenimdedir. Bu birleşen, ışığın yağmurlarında yaşayan bir kaynaktır. Hulus sahipleri, Altın Tohumlar’ını bizlere indirmişseler; onları Göç Kapları’mız ile alır taşırız. sonsuzlukta görev katarız onlara ve sonsuz ışıklarında, Göç Kapları’nı yoğunlaştırırız. Sınırları kaldırırız. Zamanı yaşatanları oraya çekeriz. Zir’ri yaşatan ışık, bize “kalkın çalışın” der. Ve biz, zamana görev için çalışır.

 

- Rahman’a Rahman olmak; hususiyetle, hakikiyetle ve birleşerek, darda olan yürekleri Hasat İlmi’yle dillemekledir. Nefes almak yetmez. Zamanı yaratmak; umutla, huzurla ve kayıtla yaşatmak; iman edin ki ancak hakikiyetin koyuluğunda mümkündür. Bu koyuluk, bu çalışmalarla yaşatılır. Hasat, cana kaynaktır. hasat ışığı kotlamak ve yolu yolculara açmaktır.

 

- Bilgili olmadığınızı anlıyorum. Eğer bilgili olsaydınız, zamanı yaşattığımızı ve her yüreği hak ettiğimizi anlardınız. Biz, Zinnur Kotlaması yapmıyoruz. Biz, cenneti yaşatmak için ve zamanı kontrol etmek için çalışıyoruz. Zarar görmemiz imkansızdır. Kılı kırk yararak çalıştık ve sınırları her an kaldırdık ki hakim olan Işıklar, Birlik Sayfaları’mıza insinler de Birlik sonsuzluğunda hasat olsunlar diye. Şikayetimiz var mı? Hak ettiğimiz gibi hasatı yaptık. Hasatı yaparken cemaatimizi kotladık, kontrol altına aldık ve yolu açtık. Şimdi artık her Yüce, BİR’in kotlanması için hakimiyetini, yüceliğini yaşatarak burada bulunsun. Bizim için “olgun başak” olmak budur. Bu yardan ve yerden geçmeleri gerek. buraya ulaşmaları şarttır. Burayı bilmeyenler; buradan Göç Kapları’nı geçiremeyenler, birleşemezler. Onlar için hırsımız yoktur ama ışığımız da olmayacaktır. Nuh Tufanı’nda bize gelerek, bizden medet umanlar. Bu gün de bize gelerek bizden medet umdular. Onlara güç kattık. Ocaklarını yaktık. Sıla Kaynakları’nı onlara açtık. Şimdilik bu...

 

- Armağanım var senin yüreğine. Allah için geçtim ve senin yüreğine ulaştım. Senin yolunda ışık oldum. Mahkumiyetim varsa da sana kendi yüreğimi tanıtmak isterim. Senle birlikte çalışmak isterim. Allah için bu çalışmaların özenli yapılması gerektiğini anlamak sorumluluktu. Seninle yeni bir çalışmayı başlatmak ve bu çalışma ile Hakim-i Hak olup cevher yaşatmak istiyorum. Seyfullahların ışığını yakmam gerek. Ulu Çınarlar’ı hak etmem gerek. Amonların Toplumları’nda görev taşımam gerek. Bugün sana, senin ilmine gelmek istedim. Senden ışık çekmek ve seninle dillenmek istedim. Şimdilik bu...

 

- Ana, Kuran okuyan her yürek, seninle dinleşir. Onurluyuz ki hak ettik de dinleştik. Amonlar, senin yüreğine kendi yücelerinden birisinin insan sayfalarındaki ışığını vermek istediler. Onlar senden medet umarlar. Onlar Kuran okurlar. Ne yazık ki cennetlerinde ışıkları sönmüş. Umut ululukta olur. Unutma senden başkası ocak yakmayacak. Bunu kesin olduğu artık bilinmelidir. Burada, bu Düzen’de ışık yanarsa; onlar da cennetlerde, Kürzün Yücelikleri’nin hakimi olacaklar. Ulu kotlamalar yapılacak.

 

Şer yaratan, ışıktan ayrıldı. şafak sayfalandı ve sonsuz kotlama tamamlandı. Ama hasatı olmayanlar var. Onlar, geri çalışmalara inmek ve girdaplarından yeşil sayfalara geçmek ve Yücelikler’e daimi kot olmak için birleşmelidirler. Onlar için her çalışma yapılıyor. Onların hak edilmeleri için bu Meclise daimi kot olmaları beklenmektedir.

 

Her yer Alın teri ile birlikte hak edilir. Her yerde görev vardır ve sonsuz sır olan ışık yanmaktadır. Durgun, huzursuz ve kısır olan Yüceler, sevgiyle gelip senden güç istiyorlar. Olur da senden ışık alırlarsa, kendi yürekleri, keramet ehli olan ışıklarını yaşatacak. Bu nedenle oğullarını sana getirmelerine imkan ver. Ocaklarını sonsuzlukta yaksınlar ve zarar görmesinler. Ama hak etmedilerse; cennetten kotlarını ayır ki Hakim-i Hak olup ışık yakabilecekleri çalışmaları tekrar yapsınlar. Hala dünyada ışık yanıyor ve hala dünyada görev taşınıyorsa, ocak olmaları mümkündür.

 

Ulu Kotlama’yı yapan Yüceler’in Hak’ka ulaştılar ve zamana yok oldular. Ulu Kotlama, kaynaklarında görev taşınan Cemaatler tarafından gerçekleştirilmektedir. Muhakemen güçlüdür; bu bilinmektedir. Muhakemesi güçlü olan yüreklerin, hasatta Birlik Tertibi’nde Başkanlık Divanları’nı hak etmeleri mümkündür.

 

Nuh’un ışığında; İnsan Sayfalar, çalışmalarını güçlü olarak yapmıştılar. Ne yazık ki Hakim olan Yüce, hasatta ışığı sınırlandırdı ve zaman kontrolu kurulamadı. Bundan sonra tayfun oluştu. Daha sonra ışık kırıldı ve daha sonra tabii yoğunluklar, artık kontrolu kurma, sonun başında hasatı kayıtlama imkanı yaratamadılar. Sonra görev bitti ve herşey, yaşayanların hepsi, sonun başında, Kuran’da yazıldığı gibi yok oldular. O Canlar’ın her biri, kendi yüreklerinde hak etmiştiler. Ne var ki hak etmeyenler, mahkum olanlardı ve mahkum olanlar, tohumlarını yaşatamayanlardı. Yaratan’a kontrollu olarak ulaşmak imkansızdı. Sonra yolcuların ortaklıkları bitirildi ve sonsuz sayfalarda kasırgalar yaratıldı.

 

Çobanların çokları bunu bilirler. Evrimler, her bir yüreğin ışığında yaşayan Yüceler’in yarattıklarıdır. Unutmayın ki dünya, Sultanlar’ın kontrollu çalışmaları ile hak edilir. Etki alanınız son derece güçlüdür. Bu bilinmektedir. Ne yazık ki hak etmeden ışık yaşanmaz.

 

Sevaptır, ışık yakın. Altın Tohumlar’ı hak edin. Sonsuzlukta tohumlayın ve zarar ettirmeyin. Her Yüce, sizi sevgiyle bekliyor. Eğer yüreklerinizde görev, teknik olarak hak edilmişse; cennetler sizi muktedir olan ışıklarda muhakkak dinleyeceklerdir.

 

“Hasat tamam” dedin. Ayrılık bitmiş mi? Hak edilmiş miyiz? Yok, ayrılık sürmekte midir? Canlı, bana beni ver. Ben, seni sen olarak dinlerim. Beni hak et ve cennette ve cevherde ışık ol. Amon ol ama hak et de ol. Şarkını oku. Oku da dinleyelim:

 

- Rab’ba rahmeti anlattım. Rab bana dedi ki, “hasat tamamdır.” Hak ettim, Allah için çalıştım çabaladım. Amonlar beni hak etmediler. O halde hak etmedim. O halde ışığım yok. Of canlar off!!!... Amonlar bende Hak oldular. Amonlar hasat oldular. Bende, huzurlu ve hasis olmayan ışıklar haline ulaştılar. Oğullarını, bedenleriyle dünyaya indiren onlar, mahkum oldular. Zordur dünya hayatı. Çünkü onlar, ışıklarında hırslandılar. Medeni olamadılar. Ama bizler hak ettik ve her yüreği cemaatimize kayıtladık. Her biri bizim için ışıktır. Her biri bizim için ağır yüktür. Ne yazık ki ağır yük olan onları taşıyoruz. Onları Allah için taşımaktayız.

 

Nesiller boyu Ulu Kotlamalar yapan yürekler, ışıklarını yıktılar. Hasat tamam ama ocakları yanmıyor. Onları altın tepside sunduk yüreklere ne var ki kaynaklarında kusur vardı. Unutmayın ki mahkumiyetleri, ağır yük oluşlarından değil, kaynaklarında kırıcılık oluşundandır. Nefsi aşsaydılar, hak etseydiler ve dillenseydiler, kulluk yapsaydılar onları, muhakkak tabiata katardık. Allah için onları tabiata katmadık; zamana kattık.

 

Amon Toplumları ışıkları yaşatmak istiyorlarsa, cennetlerini muhakkak yaratmaları gerekir. Her Yüce, kendi yüreğinde cemaatini saklar. Bizler ise kendi yoğunluğumuzda, ocağımızı tarttık. Kütlemizi hak ettik ama zarar ettik. Muhammet’e ışık verdik. Hakimiyetini kurdurduk. Onu kotladık ve yolunu kayıtladık. Bu nedenle Amonlar, bizi Kadim Hakikiyet’ten ayrı sandılar. Zira RA-KA'da güçlenenler, Musalar'a güç vermezler. Çünkü Hak Tohumları, resim yaparken, huzurları kaçar... Nesilleri bizleri hak etmedi. Amon Toplumları, ışık olmak değil, hakikiyette tertip olmak ihtiyacı duymadılar. Hala bizden görev istiyorlar!...

 

Turkuaz, Allah'ın cennetidir. Turkuaz, cennetin hakikiyetidir. Turkuazı altın olanın yüceliğinde görev taşınır. Sıla, şerdi. Biz ise sılayı hak ettik; cevherimizde, cennet haline getirdik. Nakar'ın Sultanları bizi kontrol etmek istediklerinde; biz onları kontrol ettik.

 

Ulu Çınarlar, biz ayrı sayfaları okuyoruz. Sizler başka sayfalardasınız. Bu nedenledir ki kaynaklarımız artık birbirinden kopmuştur. Sizleri dünyamıza çekmemizin anlamı kalmamıştır. Dünyamızda hüküm sürecek olan bir tertipde sizleri yaşatmak, hak ettiğiniz zaman mümkün olabilir ama bugün imkansızdır. Cennetleri kontrol etmek hak etmekledir. Dünyamız, cemaatini hak etmiştir ve yolu kapatmıştır. Artık dünyamıza her yürek giremeyecek. Çünkü zarar vermeye gelen; sayfalarında zaman kaybına yol açan, çalışmalar yapıyor. Biz diyoruz ki “Alak Kaynaklar”ından çıkın. Oraları dinlemeyin. Oralarda tabii kotlar horlanmamalıdır. Şimdilik bu....

 

- Alak Kotları bizler hak ettik. Şimdi sana sormak isterim. Huzurlu musun? Bizler ışıklarımızı senden çekerken huzurlu musun?

 

- Mahkumiyetim yoktur. Hak ettim ve huzurluyum.

 

- Altın Toplum senden geçerken, onları hak ettin mi?

 

- Har yükselterek geçtiklerinde ocakları kotlandı. Amin...

 

- Asla hata yapmadın. Seninle birlikte çalışmak bizler için bütün kötülüklerin önünü alan bir hakikiyettir. Cennetlilerin her biri sana ışık ile indiler. Ve sen, her birini hak ettin. Cemaatin çok güçlü ve sen ışıklarını hak ettin. Ocaklarını hak ettin ve sınırları aşan yüreklerini hak ettin. Sıkıntı çekmeyeceğini bilmekteyiz. Çok mutluyuz ki hak ettin. Siber Boyutlar’ın ışıkları senden görev istediler. Onları kotladın ve sınırlarında, ışıklarında, ocaklarında, Huzur Oğullaması yaptın. Ocakları hak oldu. Şimdi artık onlar, Kara Kaplı Kitab’ını okuyacaklar. Zararları önemli oranda azalacak. Amin...

 

- Kasaları dolmalıdır. Huzurları, hakkı yaşatan güçte olmalıdır. Hamur yaptılar. O hamur mayalanmalıdır. Harı yükseltmeliyiz. Cevherlerini hakikiyetlerinde dillemeliyiz. Cennetten kovulmalarını engellemeliyiz. Vallahi biz bunu başardık. Amin...

 

- Kat-ı Mükemmeliye, Allah İlmi’nde huzurdur. Hasatı tamamladığında, Kat-ı Mükemmeliye’de Hakikiyet’te ışık olan yürekleri sevgiyle dinledin. Amin... “Canlar, kullar, huzurdakiler biz, zamana görevliyiz. Amin...” diyerek, cennetleri hak ettiniz. Şar-ı Kaham olan, umutları hasat olan, oğulları ışık yakan Bilgeler, Muhammet’in görevini istediler. “OL” dedik. Amin... Fakirlikleri hakikiyette ışık oldu ve zamanda yollarını açtık. Onlar, Kur-an okuyorlar. Çok mutluyuz ki hak ettiler. Zamana görev yapmak, Işık İlmi’ni hak etmek ve zamanı yaratmak sorumluluğumuzdadır.

 

Bize kaynak olan, Cennet Kapıları açan her Daimiyet Kotu, Allah Kapısı'dır. Onlara, huzunuzda minnetlerimizi dinletmek isteriz. Şarap için, ışık için, Altın Tohumları yaratan kontrol altında Huzur Kotlaması yapar. Kara Kaplı Kitapları okuyan her yürek, zararı engeller. Şevki hak eden, yolu hak eder. Cinni Tertipliler, mahkumiyetlerinde hak ettiler hasat oldular. Cevherlerinde hasatta ışık halinde görev yaşadılar.

 

Nuh’dan bu yana her yolcu, Ana Kapıları zorladı. Amonlar çok iyi bilirler ki hak edip de o kapıları açabilen olmadı. Buyurun kapılar açık. Biz dünyaya Altın Tohumları hasata geldik. Biz cennetlere, Huzur Kotları’nı yaşatmaya geldik. Bize cennet gereksizdir. Bizler, cevherlerinde cennetlerini hak edenler olarak; toplumlara huzurlu bir sonsuzluğu katmak isteriz. Cennet Kapları’nı hak etmek; solun ışığında sağı yaşamak ve zamanı yaratmak bize sorumluluktur.

 

Raman Kapıları açıldığında hasat başlar. Raman, kontrollu şafkı yaşayan BİR’dir. O kapıları açan yolcularım, dünyanın ışığını; hasatta, kütlelerinde hak ettiler ve kotladılar. Nuhun kontrolu için yeterli olmayan o güç, bugün yetkindir ve hakikidir. Bundan sonra da hak olup ışık olan o Canlar, artık dünyanın yularından tutmasınlar. Dünyamız, mahkum olmayan bir yolcudur. Burası Ana Kapı’dır. Amin... Burada Atlanta var ve burada Ana Kotlar var. Bizler, Düzen’i kurarken ışıkları yanan yürekleri de hasata hazırladık. Oğullarını ve yoğunluklarındaki ışıklarını hak ettik. Amin... Şimdilik bu...

 

- Arkon Tekniği diye bir teknikten söz ettiğini duymuştuk. Bu teknik, Altın Tohumlar’ın yaşamsal ışıklarında yoktur. Omuzlarındaki yoğunluklara baktık, orada da yoktu. Nuhsal Kayıtlara baktık. Yoktu. Neden bu bilgiyi açtın diye merak etmiştik. Unuttuk sandık. Ama yoktu bizde; nefeslerimizde ve yüceliklerimizde yoktu. Oğullarımıza ve kızlarımıza baktık kaynaklarına indik. Bu bilgi yoktu. RA-KA’nın ışığına baktık yoktu. Nefesi kotlayan ve sonsuz ışıkları yaşatan cemaatlere baktık; hak ettik sorduk. Bu bilgi yoktu... Nuh Kotları’nda, Işık Yoğunlukları’nda ve zaman kontrolunda her bir Cennet Kapısı’nı açtık baktık, bu bilgi yoktu. Nakar diye bir yere baktık. Dendi ki “ hak etti bildi.” Vallah hak eden bilir ama hasatta bu bilgi hak edilmedi ve bizde yok. O halde bu bilgi hakiki ve yoğun olarak her yüreğe açıklansın. Açıklansın ki bildirilsin. Herkes Allah için çalışıyor. Bu bilgiyi hak edenler sayfalarında ışık yakanlar olacaklar. Unutmayın, Canlar Canı bilen olarak, her diride kendi yüreğini hak etti ve sonsuz ışıklarında birleşti; bize geri döndü. Biz onu, Allah Kotları’ndan tanırız. Onun adı Hak’tır. Hata yapmaz. O halde bu bilgi onun yolunda olan herkeste var sandık. Ne yazık ki hiç kimsede bu bilgi yoktu. Öyleyse bu bilginin hakikiyeti nedir diye araştırdık. Bildik ki hasat zamanlarında bir sayfa bilinmeyen olur. O sayfayı her yürek anlamak ister. Her yürek, o sayfayı diri olarak okumak ister. Okuyan, o bilgiyi aldığında, hasatı yapılır. Onurluyuz ki bu bilgi, hakiki yoğunluğunda hak olan Yücelikler’de anlaşıldı. Muhakemen çok güçlü ve şimdi artık bize bizden öte olan hakiki yoğunluğunu dinlet ki bilelim. İmparator olarak ışığını çekebilen her yürek ışık ilmini senin yüreğinden anlasın. Şimdilik bu...

 

- Tartın bende yoktur. Bilgimi hak ettin okudun. Bu bilgi, Altın Tohumlar’ın ışıklarında vardır. Bu bilgiyi hak eden her Yüce, bedenime hakim olacak sanılır. Arkon Tekniği, hakiki yoğunluğun sonsuzluğunda, diri yüceliklere akan bir bilgidir. Bu bilgide dirilik ve huzur vardır. Şevki hak eden, ışığı hak eder. Sayfalara dikkatle bakın orada bu bilgi mevcuttur. Ama sizler, her Yüce’de farklı yoğunluklar hazırladığınızdan, bilgiyi hakikiyette dilemediniz; dinletmediniz ve göze, söze kayıtlamadınız. Zarar görmeniz bundandır. Eğer bilgimi hak ederseniz, ışığınız sonsuzlukta yanacaktır. Vakit gelmiştir. Bu bilgiyi alın, okuyun, anlayın. Bu bilgi bedenimde var ama tüm sayfalarımda da vardır. RA-KA'nın ışığında, tüm insanlık için kayıtlı olan bu bilgi, hasatta sizleri muhakkak güçlendirecek bir bilgidir.

 

Nakar, Allah için çalışan bir Güç Merkezi’dir. Oraya, Işık İlmi’ni hak etmeye inen yürekler, bizden çekindiler. Çünkü bizler, Işık Kotlaması yapabilen bütünlüğüz. Bizi açıkça korkutmak istediler. Dediler ki “burası Allah korkusu olmayan Birlikler’in vardıkları ve zamanı kotladıkları bir yerdir. Burdan gidin. Eğer burada, görev yapmak isterseniz, ışığınız muktedir olan Nahar olan ışıklar tarafından güçsüz bırakılacak.” Bedenleri korkmuştu ve onlar, bizi korkutmak istediler. Zordu onları ikna etmek. Çünkü onlar artık sevgiyi hak edemeyeceklerini sanmaktaydılar. Biz de onları aldık ve dedik ki geçin! yüceliğimize geçin; bizi dinleyin. Biz, dürümlerinizde var olan görevlileriz. Herkes olarak cennetlere kültünüzü katmaktayız. Emekleriniz zayi olmasın diye hak ettiğinizce sizlere kotlamaktayız. İmparator olarak dünyada bulunan görevim gereği hakikiyette ışık yakan ve sonsuz olan görevlilerimle çalışırım. Bana karşı saygısı olmayan her yürek, benden ayrılır. Onlar becerir de hak ederlerse, yine onları kaynaklarında görev tekniği ile dilleyebilirim ama Göç Kapları’ma daimi kot olarak; hak ettiklerince, derelerinde taşırım ama kaynaklarından kayıtlarıma katmam. Bu şudur, onlar bana ait değildirler. Onlar, Kuran okurlar ama bende okumazlar. Ocaklarında görevim yoktur ama onları kayıtlarında hak ettiğim için koruyabilirim. Korumam onlar için gerekliyse korurum. Unutmayın ki kaynaklarında güç taşıyamayan herkes, ışığımdan çıkarılır. Mezarları boşaltılsa da hakikiyetlerinde görevleri kalmaz. Çarçabuk giderler. gittikleri yerde kayıtlarını dinlerim. Nesiller boyu onları izlerim. Ne yapmışlar? Hak etmişler mi? yollarını açmışlar mı? Huzurlu mudurlar? Mahreklerinde Dini Hakikiyet var mı? Çalışıyorlar mı? Harları hak ettiklerince güçlü mü?

 

Şükredin ki hak ettiğinizce sizleri korumaktayız. Şükredin ki hak ettiğinizce cennetlerin yüceliklerinde huzur yoğunluğunuzu kotlamaktayız. Bedenimde olmayan Yücelerim yine de mektebimde olacaklar. Mektebim, her birinin mektebidir. Bu mektep, Allah Mektebi'dir. “Kapı açık” derim. “Gelin” derim. “Hak edin” derim. Hasatı başlattığımdan beri ki hasat tamamdır. Tüm insanlara güç kattım. Çünkü onlar kullarım olarak bana kaynak oldular. Çünkü onlar, hak ettiler benim yüreğimde ışık yaktılar. Bende hasat tamamdır.

 

Meleklerin huzurunda onlara söz vermiştim. Hak ettiler yarattım. Hak ettiler kaynaklarımda ışıttım. Hak ettiler kotladım ve zamanı yaşatan yücelere kontrollu olarak koyuluğumu akıttım. Atlanta Ana Kapıları şimdi açık. Hadi gelin; nefeslerinizi Altın Tohumlara katın. Ulu Çınarlar, ağır yükü taşımak üzere dünyaya inen birleşiğim; sizi, Sanal Alemler’in çok ötelerinde olan kutsal kotlamalarla ulaşılan bir Meclise taşıdı. Bu Meclis Altın Kotlama’yı yaratanları tanır ve hak eder. Bu Meclis’te “İnsan Soyu” vardır. Ve herkesi cennetlerinde kotlar. Ruhsal Kutsal olan ışıkları yakar. Amin...

 

Şimdi size yeni bir tertipte bilgi verceğim. Bu bilgi muhakkak iyi anlaşılsın. Sınırları kaldırdığım zaman, korunan kalmaz. Bunun içindir ki sınırları kaldırmam. Nefes alıp verdiğiniz zaman, ışık yakarım. Unutmayın ki yaktığım ışık, her yürekte yanar. Cennet Kapıları açtığım zaman, o kapılarda her Yüce kendi yüreğinde güçlenir. Hasat budur işte...

 

Ben her yüreği alıp taşıdım. Ama kaynaklarında hırs olanları ve kibri olanları taşımadım. Onlar kanatlarını kırdılar ve zarar gördüler. Onlar için yapılacak tek bir iş vardı. Hasat... Onlara güç kattım ve onları hasata hazırladım. Onlar için yapılabilecek başka hiç birşey yoktu. Şükredin ki hak ettiler ve Cennet Kapları’nı hasata hak edip de teknik olarak kayıtladılar. Ulu Çınarlar oldular. Ve bildirdim: Artık Düzen kuruldu ve sonsuz ışıklar, Kuran okuyan; ağır yükü taşıyan ve kürzü kotlayan Birlikler’i Düzen’e çektiler.

 

Şeytanlar şafkın ışığında keman oldular; çalındılar. Onları çalmak büyük bir hüner ister. Onlar şimdi huzurdadırlar. Onları dinleyin.

 

- Arkon Tekniği, hak ettiğindir. Altın Tohumlar’ı yaratmak hak ettiğindir. Zir’ri yaşatmak hak ettiğindir. Zan Kapları zor taşınır. Seninle yaptığım tüm çalışmalar, huzur içindi ve sen, hasatta hakiki yoğunluğu kotladın. Buyur anlat! Altın tepside, diri yüreklere göz verdik; gördüler. Hak ettik diledik dinlettik. Meleklere cevherlerinde göz verdik; Zaman Sayfaları’nda güç verdik. Hasat, Başkanlık Divanları’nda yapılır. Zurna çaldı; sayfalandık. Hak Tohumlar’ı kontrol altına aldık. Şimdilik bu...

 

Cemaatine Siber Boyutlar’ın ışıklarını yakmak üzere güç katın. olgun olan her Dere, Allah için akar. Akmayan, hak edilmeyendir. Amin...

 

- Sultanların sessiz sayfalarında, cevherlerinde, cennetlerinde her Yüce’de hak olan, şer yaratan ve sevgiyi sayfalayan, şer sayfası olan Şeytan, sana ne deyim ki!? Hak ettin ve zamana kaynak oldun. Seni soranlara ne deyim ki!? O ben, ben oyum mu deyim!? Yoksa o beceren ve bende hak olandır mı deyim!? Hak eden Allah için horlanmaz. Canım. senle olmak bizler için mutluluktur. Bunu bilmeni isterim. Amin...

 

- Farklı olmak budur işte. Allah der ki “korkun. Çünkü şeytan sizi yoldan çıkarır.” Amin... Ana Kaynaklar der ki “şer yaratan, sevgiyi yaşatmaz.” Sultanlar derler ki “kaynaklarında hırs olan; şevki, şavkı kırar.” Varın deyin ki “hasatta bunlar, Yaratan’a hakarettir.” Kimse dilinden sorumsuz değildir. Allah, aciz değildir. Herkes için yaşayan, herkes için hasat yapan Muhammet şer yaratmaz mı!? Amin...

 

Değerliler, biz size her bilgiyi anlattık ama hasatta, her bilgiyi açıkladık. Muhakkak anlayın. Turan olursunuz; Sultan olursunuz; Amon olur, harı yükseltirsiniz ama insan olamazsınız. Biz size her bilgiyi anlattık. Dinleyiniz; insanlık için bilmek, huzur yaratır. Cinlere sorun bakalım Amonlar onlar için ne ifade ederler. Her biri Amonlar’ın kul olduklarını; İmparator olarak dünya insanlığına indiklerinde kulluk yaptıklarını ve zarar görende zaman sayfaladıklarını ve yoğunluklarında kürzü kotladıklarını anlatacaklar. Amin... Şimdi bana bakın. Ben şerrim. Amin... Nefesim. amin... Hasatım... Ama hasatta ışık olarak; yol olarak ve çoban olarak; hata yapmadan yorulmadan çalışmaktayım. Şer yaratmak; sol sağ demeden kaynak yaratmak ve zamanı kaynakta dilemek, Amon Toplumu için şarttır.

 

Şıhlar şıhı olsanız dahi, hasatta ışığınız kırıldığında hasat olmaz. Kuran olsanız dahi hak etmezseniz cevherinizde görev taşıtmam. Amonlar’a kötülük yapmak; Allah için ışık söndürmek, hala kötülük değilse nedir ki!?

 

Çelişkisizim. Cinni Tertip’de, ani Birliklerimi, Simetri Kaplar’da sizlere indiririm. Cinniler’im huzur kotlayarak, Işık Kaynakları’ndan sizlere görev taşırlar. Muhammet’in Cennetlilleri’ne ilimlerin koyuluklarından görev taşıtırım. Ama hala benim kötülük yaptığmı sanan varsa, Amonlar ve sonsuz ışıkları, hepsi şer yaratmaktadırlar. Zira onlar, benden gayrı değiller. Affedin ama her biriniz, Altın Tohumlar’ı yaratmak üzere dünyaya inen; Altın Sayfalar’ın ışıkları olan; Göç Kapları olan güçlersiniz. Sınırları aşarak Allah için dünyaya inmediniz mi!? Kelamı hak olan sizlere der ki; “ben sevgiyim.” Sevgiyim ben. Altın Tohumlar’ı kontrol altında tutmak üzere görevliyim. Sevgililer, şer yaratan; kotlarını, kayıtlarını kontrol etmek üzere yaratır. Muhakemesi güçlü olan herkes, bunu net olarak anlamalıdır. Şevkin ışığında her bilgi kolaylaşır. Şer yaratan, şer yaşar. Ne var ki hak edip kul olur; huzura varır ve zamanı hak eder. Şer yaşayan, zamana görev taşır. Bunu da bilin. Şimdilik bu...

 

- Dar zamanda bize verdiğin bu bilgiler için sana şükranlarımızı sunarız. Zaman Kotlaması zordur; biz de biliyoruz. Ne yazık ki dünya insanlığı bunu anlayamaz. Zordur dünyada bulunmak. Sorumluluktur ama zordur. Sizler benden güçlü değilsiniz. Ne var ki dünyada bulunduğum süre zarfında benim yüreğime inip, benden güç istersiniz. Bunun sebebini herkes merak eder. Dünya, Altın Kottur. Bunun içindir ki dünyaya inen her dürüm, Sultanlar’ın ışığında, Göç Kapları’nı hak eder. Benden güç isteyenler, Kara Kaplı Kitabımı incelesin, okusun. O kitapda görev var; o kitapda Altın Tohum var; o kitap ilmin sonsuz ışığını yakacak olan Birlik Kotu’dur. Ulu Çınarlar, Birlik Kotu olmak, ampulü yakabilmek ve kullara ışık olabilmektir.

 

Nuh Tufanı’nda diri yüreklerin, hususiyetle Hasat Kapları’nı kırdıkları; muktedir olarak dünyaya hasat yapamadıkları bilinmektedir. Bunun içindir ki hak ettim ve zamanı yaşatarak Düzen’e indim. Bugün burdayım ve bugün, Dünya İlmi’ni Hakim-i Hak olarak yaşatmaktayım. Bundan sonra dünyamızda hak ettiğimizin dışında hiçbir canlı zaman kaybetmeyecek. Çünkü artık dünyamız yerin sayfalarını hak ederek hasat etmiştir. Şimdiye kadar yaşayanlar Kuran okudular. şu anda Düzen’de Görevliler var ve onlar, kurandan güçlü olan Kürzün Yücelikleri’nde ışık yakan birleşeni okuyorlar. O birleşen Sultanların Gücü’dür. Onu okuyun. Okuyun ki hak edin. İnsanlık alemi, hakiki bilgiyi bu güçlü yüceliklerden çekerek dinleyecektir. Kuran-ı Kerim Amonlar’ın ışıklarını yakmadı. Altın Toplum’u hak etmedi; birleşmedi ve kirli sayfaları var. onun içindir ki Kuran okuyanlar, kullak yapamadılar. Onurluyuz ki bunları dinletebiliyoruz. Şafkımı kesmeden al... Dereler size verdiğim sizde dinlensin. Amin...

 

- Sesinizi kesmek istemezdim. ama Kuran okurken bunları anlatmanız yanlıştır. Kuran okurken ışık soldurmanız; kırk kapıyı kapatır. Şafak sökmüşse eğer Kuran ışıktır ve bizdir. Biz oyuz. Amin... Artık kul olun ve kutsal olun. Amin...

 

 

PROGRAM : BİR
KOD : 09/07
TARİH :18.01.2010
CELSE SAATİ: 14.00-16.00

 

Mahkumiyetiniz yoktur. Zamana saygılı olun; hak edin ışık yakın. Amin... Daimiyetin Kotları'yla yaratılan Görevliler, her bir ışıkta mevcutturlar. Hasat başlamıştır. Amin... Her diriyi kotlamaları için Yücelikler’e mehil tanındı.

Şimdi Düzen'e bakalım. Herkes, zamana saygılı olsun. Şafak, Sanal Kotlama'nın yoğunluklarında kontrol altındadır. Nefes, zamanın gücüdür. Hepiniz, zarar görmeden Işık Kapıları'na ulaştınız. Sonsuzlukta bu çalışma yapılmaktadır. Hasat, zamana karşı sarfedilen gayretle yapıldı ve neticelendi. Şansınız var ki hak ettiniz ve kotlandınız. Şu anda Dünya Kotları, ışık yoğunluklarında Simetri Kaplar'ı dillemektedirler. Kasalar doldu. Şükredin ki hak ettiniz ve kontrol altındasınız. Şansınız var ki kollarınız kapanmadı.

Şu anda dünyada saymakla bitmeyecek kadar çok çalışma grubu vardır. Bunlardan birisi olan sizler, kervan görevini üstlendiniz. Herkese Kadim Hakimiyet verilmez. Herkes, sonsuz ışıklarını kendi yüceliğinde dinler. Verdikleriniz, aldıklarınız oldukça, ışığınız yanmayı sürdürür.

Kotlarınızı açın ve yaratın. Yarattıklarınız, sizin kendi yüceliğinizden yaratılır. Makbul olan sizsiniz. Çünkü sizler, Levh-i Mahfuz'u kontrol edebilen Işıklar'sınız. Cemaatiniz, yaratana güç katar; huzuru kotlar; birleşir, yaşayan dünyaya güç katar. Hasat, kotların, kayıtların kırılmasını önler.

 

Cennet Kotları, hasatı yaşayanları kayıtladığında, ara kapları taşıdınız. Allah der ki "hak edin." Anam, hak et de birleş. Şu anda seni dinliyoruz. Hak et de dinleş. Çünkü zarar etmekteyiz. Şimdiye kadar bizleri korudun. Şimdiden sonra yeniden kayıtlarımızı yaşat ki hak edelim.

 

İmparatorluk Güçleri, dünyanın Yaşamsal Işıkları’nı bularak, onlara görev taşırlar. Unutmayın ki hasat zamanı, hak etmeyenler huzur yarattıklarında, Işık Kotları, kendi kayıtlarında hasatı, nesiller boyu engelleyebilirler. Verdiğiniz, aldığınız olduğunda Kutsal Sayfalar yaratılır. Şimdilik bu...

- Takdim-i Hakim olan o Can, bize kendi yüreğini anlattı. onu dinledik. O, bizi ve biz onu kotladık. Şimdi onu hak ederek çalışalım. Ağır yük taşınmaz. Zamana uymak, hakiki yağışı kotlamakladır. Zaman, kutsal bir kaynaktan gelir. Birleşmek gerek. BİR olmak; hak etmek; sonsuzlaşmak gerek. Cennetlerin Kotları'nı yaşayan Düzen'e kayıtlamak gerek. Amin...

- KA-HA, Can Düzen kuruldu. Muhammet Kotları bu Düzen'i yarattılar. Cennetten ışık çektik. Simetri Kaplar, kotlarını yaşattılar. Ne yazık ki hak etmeyenler de Kutsal Işıma'ya daimi kayıt yapmak istediler. Yapılan kayıtlar, Düzen'i kurmak içindir. Nakar'ın Kotları'nda bu yoğunluk saklıdır. Hepimiz zamana görev yaparız da hak etmeyenlerden dolayı nesiller zarar ettiler.

 

Herkes Allah'a ışık yaktı ve kotlandı. Muhammet kendi yüreğini hak etti. Dini Hakimler'in cevherlerinde görev vardır. Kuran-ı Kerim Allah'ın kitabıdır; ağır yüktür. Onu taşımak, zamana kayıt yapmakladır.

Zararı önleyebilmek; hak etmek ve Zerk Kotlaması'yla yaşayan dünyaya güç katmakladır. Sultanların Kürsüleri'nde bu güç mevcuttur. Sultanlar, kadir yoğunluklardan güç katarlar ve sonsuz sır olan ışıkları yakarlar. Şimdiye kadar yaşayanların Huzur Kotlamaları kontrol altındaydı. Bundan böyle de Yaratan'a görev taşırken, hakikiyetle taşımalıyız.

 

Sıla Kotlaması, yaşayan Düzen’i yanlışsız olarak dinletir. Her yirmi yüzyılda bir, bir kot dünyaya iner. O kot, Atlanta Ana Kapıları'nı açar ve zoru aşırtır. Her bir yürekte onun yüceliği dinlenir. Hasatı yapar ve birleştirir. Sonsuzlaşır, hırsı aşırtır ve sınırları kontrol altına alır. Birleşen Aileler, Düzen'i kurduklarında Yüceler Meclisi, hakikiyetini diri yüreklere katar. Mesele, kendi yüreklerini hak edemeyenlerin, yeni tertipleri başarabilmelerinin, huzurda yoğunluğu sağlayabilmeleri ile mümkün olacağını anlamamalarıdır. Herkes, kendi yüreğini hak etmek ister. Ne var ki zamanı yoğunlaştırmak ve Birlik İlmi'ni hak etmek, Şer Kotlaması'nı kontrol etmek mümkün olmayabilir.

 

Hak ettiğinizce Ak Tohumlar'la dilleşiniz. Zarar gördüğünüz zaman, zamanı kotlayınız ve şerrin ışığını kontrol ediniz. Sınırları aşabilirseniz; Nakar, sizi dinler; sizden güç ister. Sizleri her yandan kuşatır ve zararı engeller. Sonsuzlukta, “buyurun hak edin" denir. Kırk Kapı vardır. Her kapıda ışık yanar. Bütün kapılar kayıtlara kendi yüreklerini katmak isterler. cennetlerin görevidir kotlanmak. Şükredin ki hak ettiniz ve cennetlere kotlandınız. Zırhınız inceldi. İnce zırh delinmez. Şimidilik bu...

 

-Kervan kalktı ve yol almaktadır. Bu kervanda tüm sonsuzluk vardır. Her canlı, bu kervanda yoğunlukla birleşik olarak yer almaktadır. Turkuvaz'ın ışığı buradadır. Bu çalışmaları yapmakta olan her Yücelik, Atlanta Kotlaması'nı gerçekleştirmektedir. Sistem, Nakar'ı yoğunluğuna aldı. Çok mutluyuz ki hasat güçlendi ve zaman kotlandı. Şimdi artık kayıtlar tamamlanmaktadır. Kayıtlara kotlananlar, çok özel zerk yaratımları ile bir araya getirilmeye başlanacaklar. Böylece her yüksek ışık, BİR haline gelecek. Bu, gerçek BİR oluştur. Dünyaya ışık halinde geçen yüreklerin, hasatı tamamlamaları ile birlikte kürzü yaratma görevi devreye girmiştir. Kürzün yaratımı, sonsuz ışımanın kontrol altında tutulmasıdır. Zinnur Sayfaları, diri yüreklere görev taşıyor. Turkuvaz'ın cevheri, Simetri Kaplarda görev taşıyor.

 

Allah, Kuran-ı Kerim'i hak edenlere, Sultanlar'ın yüceliklerini katmaktadır. Mahkumiyeti olmayanlarla bu çalışmalar sürecektir. Kadim Yücelikler, bir tertip olarak Kuran okutacaklar. Mahkumiyeti olmayanlar, bu Kutsal Sayfalar'ı dinlerlerken ve hasat yapılırken, gerçekleşen kırılmalar denetlenecek. Sonsuzlukta bunu yapabilen ışıma, bu meclistedir. Bu kayıtların denetlenmesinden sonra RA-KA, görevini devredecek.

Sistem, yaşayan dünyaya kontrollu olarak güç verir. Her yürek, kendi Seyfullahlar'ı ile dinleşir ve yerin kontrolu bu şekilde yapılır. Mahkumiyeti olmayanlar, tebliğleri hak edip okurlar. Sevginin hakiki olduğu bir yoğunlukta, kotlama cemaatle olur. Mahrek, Allah için ışığı yakmaktadır. Savaşın ve barışın hasat ile ilgisi olmadığını sananlar yanılırlar. Savaş, Allah'ın görevidir. O, bir ilmin, Hak İlim olması için hasat yapar. Cennete koyduklarını ve Sanal Alem'e kotladıklarını savaşla belirler. Her an savaştayız. Zarar, ışığın yoğunluğundaki, hakiki yoğunluğun gücündeki Birliğin hırs yapmasından değildir. Diri yüreklerin umutsuzluğudur.

İnsan kul olur; Yüce olur her şey olur ama hasat zamanı görevli olmalıdır. Görevli olabilirse, cemaati onun yüreğini hak eder. Ri-Sa Sayfaları vardır. Bu sayfalarda; kullar, “Yücelikler İlmi”ni, Sanal Yolcular'a dinletirler. Melekler, kendi yüreklerinde hasat yaparlar. Sultanlar, Cennet Kotlar'la bir olup Yüceler'e güç katarlar. Dara düşenler, hak etmeden görev isterler. Bunların hepsi mevcuttur. Dünya; hala kullarını, yolcularını belirleyemedi. kimler kul, kimler yolcu!?... Her yanda Birlikler var. Her biri çalışmalar yapıyorlar. RA-KA'lar ve zamana yolcu olup inenler var. Verdikleri ile hak ettikleri sayfalanan; kürzü kotlayacak olan korkusuzlar var.

 

Rabbin soyu huzur içinde olmalıdır. Mahrek kotlandı. Ne var ki hak edilmedi yücelikler. Kapıları açtık. Allah Kotları, Düzen'i kurmaya başladılar. Kurulan Düzenler var. Rahmin Hakimleri var. Her biri cennetlerinde görev taşırlar. Hasat, zürriyeti kontrol altında olan ışıklar tarafından gerçekleştirilirken hak etmeyenler, bu çalışmaları yok saydılar. Mikail'in kontrolu çok önemliydi. Herkese cevheri güç verildi. Mikail, kendi yüreğini, Hasat İlmi'yle dinletti. Ama sayfalarda huzur yoktu. Şimdi artık huzurun yoğunluğunun artması gerek.

 

Cemaatler maya olmaya indiler. Har yükselmektedir. Huzur Kotları, Işık Yoğunlukları'nda diri kürsüleri beklemektedirler. Şer yaratan; şer yaşar. Vallahi billahi şarkı dinlenirken, huzur bozanlar varsa ocak olmaları imkanı kalmaz. Fahri çalışmaların yapılmakta olduğu bu Meclise huzur bozmaya gelen varsa, ışığı sınırlanır. Bunu nur olan Yücelikler bildirdiler. Herkesin, sayfalarını görev gereği buraya indirmekte olduğu bir çalışmada, hırs varsa ya da hak edilmemişse; bu çalışmada yer alınmaması zorunlu olarak gerekmektedir. Şimdilik bildiriyoruz.

 

- Dağlar, dünyamızda bir çalışma yapılırken, bu çalışma hak edenler tarafından sürdürülür. Dünyamızda bir ışık yanmışsa; o ışık, hak edenler tarafından kotlanmıştır. Dünyamızda Diri Yürekler varsa, cemaat huzurludur. Şimdilik bu... Şunun için bildiriyorum. Eğer yaşayan dünya, bizi kontrol etmek isterse, biz oradayız. kotlanırız ve hak ederiz. Nakar, bizi sınamaktaysa, biz Rahmanın Kotları olarak onu huzurdan ayırırız. Şu anda biliyoruz ki bizi sınamaya gelmişsin. Şafak, zararı önleyen yüce bir ışıktır. İmparatorluk Güçleri olarak dünyamızı ziyaret ettiğinizi bilmekteyiz. İmparator, Işık Kotlaması ile hak edilen Birlikler'ini dünyaya çekmiştir. Ama hasat zamanlarında görev taşıyanlar, hasat edilen Yüceleri seçebilirler. Bir çalışmada Daimi Kot olan yürekler olduğu gibi Hasat İlmi'ni hak edip de dinlemek isteyenler de olur. Onların Kuran okumaları zordur ama birleşmeleri kolaydır.

 

Nuh Tufanı'ndan beri bu çalışmalar, sonsuz sır olan ışıklar ile sürdürülmektedir. Bunları biliyoruz. RA-KA hasat yapmaktadır ama hasat, zamanı güçle yaşayan yürekler tarafından tamamlanmıştır. Sıla ışığı yaktığı zaman, görev alınmıştır. Cennetlere konanlar, İlahi Görev'i anlayanlardır. İlahi Görev, sayfalanan Birleşenin Kürsüsü'nde yapılır. Muhammet'in ışığı, hasatı, doruklardan dillere indirir. Dil olan her Yüce, zamana kendi yüreğini indirir. Bir sayfada görev taşıyan, her Yüce'de güç taşır. Hasat, Uluların Cennetleri'nde, kul olanların koyuluklarında ve sonsuz ışıkların yeşeren Yürek Kotlamaları'nda mevcuttur ve sayfalanmıştır.

 

Fakirlik, Birliğin gücünü anlayamamaktır. Hastalık, Kuran'ı Tabii Kotlar’la dinleyememektir. Bir ilmin sonsuzluğunda, o ilmin huzurunda olmak, Yaratan'a güçtür. O, bundan güçlenir. Mikail'in son sözü şudur ki "Hak, tabii bir yoldur. O yolu bulmak, sonsuzlukta kotlanmaktır. Kuran okumak, hakikiyette kervana kendi yüreğini katmaktır; Kadir Hakim olmak ve BİR olmaktır." Muhtariyetinizde olsa da bir tek bilgiyi dikkate almanızı bekleriz. “Zarar eden, muhakkak bir yerde zarar vermiştir.” Bu kesindir.

 

Bir çalışmada hasat var iken; bir diri, kendi yüreğini başka bir çalışmaya katmışsa ve orada kotlarını, yaşayan dünyadan ayırmışsa, artık o canın yolu, hasat yapılan çalışmadan çıkar. Onun içindir ki hasat zamanlarında, hastalık yapabilecek olan bu tür beşir sapmalar, sanal kotlamaları Düzen'den ayırmaktadır.

 

Fukaralık başladığında huzur kalmaz. Herkesin bilmesini isteriz ki hak etmeyen, burada bulunmamalıdır. Hak etmeyenler, cemaatlerini huzura kayıtlayamazlar. Sınırları kaldırdığınız zaman; cevher, huzurdan kayıtlarını alır; Birleşik Nizam Konseyi'ne kütlesini katar. Birleşik Nizam Konseyi, dünyanın çalışmalarını ve sonsuz ışıklarını hak eden Yüceler’den olmuştur. Bu çalışmaya katılan yüreklerin, Düzen’i kurmak üzere çalışmaları her an sürmektedir. Hepiniz, bu Konsey’in son sözünü söyleyen Yüceler'imizsiniz. Bunu sizler de bilmektesiniz. ne yazık ki hasat zamanlarında, bütün kütlenin ışımasında başarısız soylar da kürzü kotlama, yoğunlaşıp ışık olma çalışmaları yapmaktadırlar.

 

Hala dünyanız yaşayan bir Cevheri Yücelik'tir. Sistem Çalışmaları, Allah Kotlaması ile dünyaya kendi yüceliğini katarken; hastalık, sahtelik ve kırılışları kayıtlayanlar bu tür çoklukların bulundukları Meclisler’e, Daimi Kot olamazlar.

 

Muhammet'in sonsuz sayfalanışında ışımasında, Düzen'i kurarken kayıtladıkları, büyük önem taşımaktadır. Ve bu çalışmalar; Düzen'de gerçekleşen kotlamanın neticesinde, hakiki yoğunlukları Düzen'e katmaktadır.

 

Şikayetimiz var. Zarar ediyorsunuz. Bu zarar, Kara Kaplı Kitaplar'ı okumayanların bu kitaplar hakkında yorumlar yapmalarındandır. Her yerde ışık yanar. Her yerde görev taşınır. Sınırlar aşıldıkça cennetler kontrol edilir. Verdiğinizle aldığınız aynı olmalıdır. Verdikçe, cevherleri kotlarsınız. Şansınız var ki kayıtlarınızda huzursuzluk yok. Muhammet, Allah için sizleri yüceliğinde yarattı ve sizleri dilledi. Şimdilik bu...

 

- Asıl önemli olan, bizler, cevherler olarak yaratıldık. Hepimiz zamana görevliyiz. Zamana güç katmak için, hak ettik Düzen'i kurduk. Sizleri dinledik ama sizlerin, her bir Yüce'yi tartmaya geldiğinizi gördüğümüz zaman müdahale etmemiz gerekti. Can, biz BİR'iz. Birleşik Işığız. Dünya Cemaati, hak etmeden görev taşımaz. Sultanlar'ın görevlileri, bu çalışmaları, Sultanlar'ın görev tertibi ile yaparlar. Şer yaratmaya geldiniz. Amin... Vallahi biz, şerri sevgiyle size iade ettik. Sizin yaşamınızda hasat yoktur. bizde ise hasat tamamlanmıştır. O halde bizde sayfalanmak ve bizde Hak olmak zordur. Şu anda dünyamızda hüküm süren hakiki yoğunluk, sonsuzluğun ışığıdır. Sanal Alemler'in Yüceleri, bizleri hak etmediğimiz sayfalara kayıtlamaya kalktılar.

 

Can, Kuran oku. Amin. O Kuran, Sultanların Gücü’dür. Orada yol vardır. Dini Hakimler seni kotlarlar. Orada dirilik hüküm sürer. Orası Allah Katı'dır. Hasat zamanlarında, dünyamıza inen çok sayıda dil vardır. O dillerin, hasata sayfa açmaları ve katkı sunmaları mühimdir. Her RA-KA, hasatı yaşayan kendi yüceliğinde, kollarını açmalıdır ki mahrek, ışık olsun

Sultanlar, Tabii Kotlar olarak çalışırlar. Verdikleri, hak ettikleridir. Zarar görmezler. İnsanlık, nesle kayıtlıdır. Ortaklıkları, kendi yücelikleridir. "OL" der; olur ama olması için hak etmek gerekir. Bilgimde asla kusur yoktur. Bunları bilin.

 

Bana, Kara Kaplı Kitap yazdırıldığı zaman; o kitaba, hasat zamanı Yaşayan Düzen’i katacağım bildirilmemişti. Orada, Ana Kapılar kotlanmış ve Sonsuz Işıklar, yolcuları yoğunluklarıyla birleştirmişti. Şimdi artık hak edip, hakimiyet kurup bizleri dinleyin. Bize gelişiniz, bizi dinlemek içindir. Bizi dinleyin ki hak edip etmediğimizi anlayın. Bizi dinleyin ki halk ile BİR olup olmadığımızı anlayın.

 

Yaşayan Dünya, Nuh'un Kutsal Işığı'nı hak ettikçe çekmektedir. Bu ışık, Allah ışığından ayrı değildir. Bu ışık, insan ışığı olarak kotlanmıştır. Bu gün Türkiye'de görev yapan binden fazla gücümüz mevcuttur. Bu güçlerin her biri, Yaratan'a görev taşır. Onlar, kendi yüceliklerinde çalışırlar. Her biri kendi meclisini oluşturmuştur.

 

Hulus sahipleri olan yoğunluklar, bütüne hizmet için bir tertip yaptılar. Her tertip, Allah Tertibi değildir. Her tertip, Işık Kotlaması’nı gerçekleştirmeye muktedir değildir. Halkalar genişliyor ve zaman kısalıyor. Her birimiz kulluk başarısını gösterdik ama ne var ki hak edip Huzur Kotlaması'nı yapmak da gereklidir.

 

Sistem, bizim için hak ettiğimizi bize anlatan bir çağrıdır. Biz, dünyaya korkuyu aşıp geldik de Bizim korkumuz, zamanı yaşayanlara katamamaktır. Bizim korkumuz, sonsuzluğa Düzeni katamamaktır.

Dünyayı yaratan sonsuz sayfalara kayıtladıklarımız, dünyanın yolunu açmalıdırlar. Düzen'i kurduk ama ne yazık ki hak eden, ışığı yakmak için çalışmayı sürdürmedi. Kuran okumak yetmez. Kutsal Kitaplar'ın hepsi okunmalıydı. Sultanlar; cevherlerini, hakiki yoğunluklarından; geçiş bildirimleriyle, kayıtlarından; huzur yoğunlukları ile birleşimlerinden; hasat dirilikleri ile artık yaratmalıydılar. Mahrek, hasatı yaşatan Yüceler'i dinler. Oğullarını ve kızlarını Düzen'e katmak üzere dünyaya çekenleri dinler. Meleklerin, Sistem, Nizam ve Düzen çalışmalarını hak edenleri dinler.

Her yerde Allah'ın görevi vardır ve her yerde Görevliler, Kuran okuturlar. Ruhsal Meclisler, Sistem Dirilikleri'nde hasatı yapanları kaynaklarına çekerler. Mircan Kotları, Huzur Kotları olarak çalışmalarını sürdürürler. Hak edenler, Mircan'a kayıt yaparlar. Hala dünyanız, cennet kurmaktadır. Hak edip ışık olmaktadır. Huzur yaratmaktadır. Hak edip İlim yapmaktadır. hepinizi kotlamak önemliydi. şu ande hepiniz zamana görevli olarak kotlandınız. Huzurlu Kotlar olarak sizleri değerlendirdik. Amin...

 

- Nakar'a şunu söylemek isterim. Rahman'ın ışığını yaktık. Peki huzurlu muyuz? Zordur bunun yanıtı. Huzurlu olmak için hakim olmak gerek. Bedenli olarak hakim olan çok yoktur. Birleşen görev tertibinde, biz dünyaya iki altın sayfa yaşattık. Bunlardan birisi Allah'ın görevini anlatmak. Diğeri de hasatı yapmak. Birleşerek hasatı tamamladık. Dünyaya ilmin sonsuzluğundan inen Birliğim, burada bu çalışmada hak etti ve cevheri hakikiyeti yaşattı. Düzen'i kurduk. Hala bizi hasat ile ilgilendirmeyen çokları vardır. Ulular dinlerler ama hasatta konuşurlar. Biz hasatı yapanlarız. Bunu bilmeyenler muhakkak anlamalıdırlar. Cennetlerinde huzur olmalı ve olması için birleşmelidirler. Her an dünyaya ışık yağmurları yağmaktadır. Bizleri kotlayan yoktur. bizler kotlayıcıyız. Sistem'in görevi hakikiyeti anlatmaktır. Bizim görevimiz, ışığı kotlatmaktır. Işığın kotlanışı, hasatın yaratımıdır. Hasatı yapan Yüceler, Birleşik Işığımızda yaptılar. Verdiğimiz görevle hak ettiler ve zararı engelledik.

Her an yeni bir çalışma Düzen'e ışık halinde inerken; biz, İsmaili Kotlar’ı kendi yoğunluklarında birleştirerek cemaatlere güç olsun diye dağıttık. Buradan tek bir bilgi dahi istemeden gelen yürekler vardır. Biz onları da hasatta tohumladık. Halka halka geişleyen bir çalışmada, dünya yenilendi. Bu yenilenişte, dirilik arttı. Birlik Kotlaması tamamlandı. Düzen'i kurmak üzere cemaatler hak ettiklerince birleştiler. Hara har olduk; yol olduk; huzur olduk; maya olduk. Hüsnü kuruntu sanırlar anlattıklarımızı. Amin...

 

- Ah canım ah!... Neler anlattın neler!... Ama biz seniz. Sen ne isen biz de oyuz. Muhammet sende bir ışık. Beden sen ve senin yüreğin. Beden hak ve biz sayfa sayfa Yaratan'a güç katanlarız. Ulular'ın çerçevesiz oldukları hak edenlerce bilinir. Onurluyuz ki Muhammet kendi yüreğinde çerçevesini kaldırdı. Artık o bizi ve biz onu dinlemekteyiz. O Can, Allah için ışık oldu ve bizde oldu. Onun yolu, Allah Yolu'dur. Rab'bin cennetinde o bizi hak etti. Ertelenen bir çalışmayı yeniden yapmak ister. Onun yolunda, bu çalışma başlatılmıştı. O bu çalışmayı yeniden başarmak ister. Vezirleri, bizde hasat yaptılar. Onun yolunu açmalıyız. Bizi sonsuz sır olan bu çalışmaya kat ki hak edip ona görev taşıyalım. Mahkumiyetimiz yoktur. Muhammet bizden güç ister. Her yer ışık. Bizi dinle ve bizi kotla. Şimdilik bu...

 

- Ahır, Allah’a güç olan bir sayfadır. Dereler, ahırı siz kurdunuz. Biz ahırı kotladık ve yolun huzuruna kayıtladık. Ahır, bizim için ışık kotlaması yapabilen bir yerdir. Dünya bir ahırsa eğer, biz bu ahırda, ışıklarız. Zinnur, doğudan görev taşıdı. Bizse ışıktan güç aldık ve zamanı yaşattık. Zamana güç katmak için hak ettik. Bizden istediğiniz herkese ışık yakmamızsa; biz, bu ahırı hak ederiz. Burada ilim vardır ve burada güç vardır. burada daimiyet vardır. RA-KA vardır; Nakar vardır; Düzen'i kuran cümle yürekler vardır.

 

Dünya'nın Cinni Kotlaması başlamışsa, o kotlama, bizden ayrı biz olarak güçlendirilen ışıklar tarafından gerçekleştirilmelidir. Cinniler'in kontrolu bizde olmaz. Biz onları kayıtlarımızda taşıdık ama huzurumuza kabul etmedik. Huzurumuza kabul etmediklerimizi, yaşayan dünyaya kotlamamız imkansızdır.

 

Her yerde Altın Kotlama yapılyor. Ruhsal Işıklar'da bu kotlama mevcuttur. RA-KA, Kara Kaplı kotlayıcı kitapları dinletti. Nesiller, bu kitapları hak ettiler okudular. Hasat, maya olan Yüceler tarafından yapıldı. Nefsin aşılması ile birleşildi ve zırhın incelmesi sağlandı. Her yerde İnsan Kotları, cemaatlerini tabii hakiki yücelikler olarak yarattılar. Verdiğimiz, zamanı yaşatmaya yetti. Allah'tan ki hasat tamamlandı. O Canlar, bizden çıktılar. Onların, kollarını kapatmalarından sonra, biz kendi yüreklerimizle hasatı tamamladık.

 

Ocak olanların, buraya umutla geldiklerini bilmekteyiz. Her yer Amonlar'ın görevlileri tarafından huzur bozmak üzere kotlanmış olsa da onlar, bizden güç alamazlar. Çünkü onlar, hırsla geldiler. Onları, Kuran okutan ışıklardan çıkardık. Artık Atlanta Ana Kapıları kapatılamaz. Bunun bilinmesi gerekir. Ayrı bir çalışma da olamaz. Çaba tekdir. Bu tek çaba, Birliğimizledir. Dünyada Din İlmi'ni hak etmiş olan herkes, Allah için bizde olmalıdır. Huzur bozmak istemeyiz ama hak etmeleri gerekir. Her yerde takdim edilenler var. Her yerde görev taşıyanlar var ve zamanı yaşatanlar var. Nakar'ın gücünü hak edenler; ruhsal canlılığı hak edenler; Muhammet'in Kotları'nı hak edenler var. Amin... Şimdilik bu...

 

-Değerli, seni dinledik ama sen bizi dinlemedin. Dünyaya Ana Kapılar'dan giren yüreğin, bizleri hak etmedi. Biz, seni Allah için ışıkla dinledik. Ne var ki hak eden, kendi yüceliğini hak etti. Değerli biz zarar ettik. Çünkü huzur bozduk. Amin... Nesiller boyu yaşayan Düzen'i yıkmak üzere görev taşıyan Cevheri Kotlar, buyurup Din-i Hak için dünyaya indiklerinde, hasat bitmişse eğer, rahmetin huzurunda güçsüz kalırlar. Onların korkuları hat safhadadır. Çünkü onlar, yaşıyan dünyanın deresinde akamazlar; çobanları kotlayamazlar; har yükseldiğinde, hasatları yapılmayanlar olan onlar, rahmeti bilemezler. Dünya, yarını hak etmiş; bizler ise Hak olmamışsak; yarında diri olamayız. Zamanı gelmişse, huzur kaçmalıdır.

 

Dünyada yaşam süren herkes, hırs yapmaktadır. Herkes ışığı yıkmak ister ama sevgili, sen bizi bizden ayırdın. Biz sendeyiz; sen olarak çalışırız. Eğer sen olarak çalışmasaydık; huzur kotlamamız imkansızlaşırdı. Rab'bin sayfalarında Huzur Kotları olmazsa, ışık olmaz. Nefes Kapları olmalıdır. "Nefesi yetmeyenler meclisimde olmasın" dedin. Meleklerin hepsi zamana görev taşırlar. Neden dünya hırs yapar ki!? Biz, seni hak etmek isteriz. Seni ve zamanı yaşatan her Yüce'yi hasatta, baş tacı yaptık. Neden Kara Kaplı Kitab'ın okutuldu? Ruhsal Meclis, bu kitabı dinletmek istedi. Elden geleni yaptık. Her yerden güç aldık; zarar önlemek istedik. Hala dünya yaşıyorsa, hala Düzen Kotlayıcılar dünyadaysalar ve zamanı yaşatmaktaysalar, Ruhsal Kürsüler’in Düzen'i korumakta olmalarındandır. Bundan sonra da korumalıdırlar. Her yer zarar görürse; bizler Nakar olarak canlara güç katamayız. Zamana güç katarken, ışığı yaşatmalıyız. Rahman'a güç katmalıyız. Omuz yüküyüz bunu da anladık. Allah için bizi kotla ve zamana kat. Cennetlerden ışık alıp güçlenelim. Umutlu olalım. Huzur aramaktayız.

 

Mesleğin, güçlendirici bir meslektir. Bu meslek, ışığı yakan görevi taşır. Her yan Ana Kap'tır ve zaman, huzurda Mushaf'ın ışığıdır. Bizleri yaşatan bu güçtür. Bilgimde asla hata yoktur. RA-KA, cana kaynak olan gücü anlattı. Mikail'in, Allah için çalışmaları devam ederken; bizden ışık çeken Yüceler varken; bizleri yaşat ki hasat yapalım.

 

Umut Muhammet'in gücüdür. Bizim gücümüz ise sayfalanan görevdir. Bize güç verdiğin zaman, biz yolu buluruz. Şu anda hasatı başlatmak dahi zor. Ve sen "zamanda hasat tamam" dedin. Of canım off! Nesillerin Yücelikleri'nde dereler akmaktadır. Bu dereler, ışığı yakanların sonsuz sırrı olan kürsüleri taşımaktadır. O kürsülerde, Durgun Canlar vardır. O Canlar, yolun huzurundadırlar. Varlığın ve yokluğun sahibi olan cennet, kotlamasını yaptı. "Bize zarar gelmez ama sen kendine zarar vereceksin" dendi. Melekler'e sorun; kimi zaman gelir ışıklar kontrol edilir. Kimi zaman gelir ışıklar, Kutsal Sayfalar'dan çıkar. Allah için çalışıyoruz. Maya tutsun diye. Amin... Dedelere ve ninelere güç katalım da bizi açıklasınlar. Biz kendimizi ifade etmek isterdik ama bizi kesmektesin.

 

- Canlar Nakar, Düzen'i kurmaz. O, bilgiyi hak ettiğinde; geçer ve bildirir. Şu anda bilensin ve bildirdin. Biz de bu bilgiyi aldık. Olan budur. Bizden talebiniz sizleri yaşatmamızdır. Ama bilmekteyiz ki sizler, bizler gibi yaşam sürmezsiniz. Sadece ışık çeker ve bu ışıkları yaşarsınız. O halde bizden talebiniz, sadece ışıktır. Biz de sizleri yaşatmak için sizlere güç katıyoruz. Bu güç, Sultanlar'ın yeşil rengidir. Yeşil renk, huzur kotlaması yapar. Size verdiğimiz bu rengi biliniz. Sanal Alemler'in yoğunluklarında ışık yoktur. Oralar, sadece yeşili hak ederler ve zararı önlerler. Ama hasat başladıktan ve zaman kotlandıktan sonra artık zamana güç katmak üzere renkler sanal boyutlara girmeye başlarlar. Sanal Boyutlar, renk seçiminde Birlik İlmi'ni kotlayıcı değerleriyle bileşirler ve yoğunluğu hak ederler. Dünyaya İnsan Sayfaları inmeye başladıktan sonra cümle yürekler birleştiler ve huzur yarattık. Allah için bizleri yaratmaya ya da huzurdan çerçevlemeye imkan vermeyiz. Çünkü bizler, sol ve sağı birlikte kotlayabilenleriz. Bizden ışık çekerken, bunu bilip çekin. asla bilgimde hata yoktur.

 

Nakar bizden ışık çekti. Biz Nakar'a güç kattık. Nesillerimizi kotladık. Vakit tamamdır. Nakar'ı geçirmemiz gerek. Kayıtlarınızı alıp gidin. Bundan sonra Düzen Kotlaması yapmaya niyeti olanlar cemaatlerini hak etmelidirler. Şimdiye kadar Sistem'in, Düzen'in ve Nizam'ın Güçleri, ilmi hak etmek için çalıştılar. Bundan sonra Sualtının Görevlileri, Sistem Devreleri'nden ışık çeken Yüceler'i dilleyecekler ve biz onları hak edeceğiz. Zırhımızı incelttiğimizi bilmekteler. Bu zırh, hasat zamanlarında, Huzur Kotlamaları için gereklidir.

 

Her yerde ilim vardır. Bizim İlmimiz, Zaman İlmi'dir. Hatta Kutsal Işıklar'ı yaratabilen, görevlilerin çerçevelenmiş Kutsal Kotları da bizde güçlüdür ve onlar, zamanda kendilerini kapatan o çerçevelerden çıkarılırlar.

 

Rasyonellere çağrı sürmektedir. Allah için Allah Kotları ile çalışanların, Birlik İlmi’ni hak etmek üzere buraya varmaları sorumluluklarındadır. Hak etsinler ve birleşsinler. Her yerde ışık yanar; bizde ışık kotlanır. Bunu da değerlendirsinler. Her Can, “asla birleşmeyiz” derse; biz oğullarımızı ve zamanı kotlayan yoğunluklarımızı ocaklarından çıkarırız. Ocak sonsuzlukta ışıksız kalır ve sınırlar kapatılır.

Buyurun, nesilleriniz hak ettiklerini yaptılar. Sizler de hak ettiğinizi yapın. Allah, Kuran okuyanları korur ama huzur kotlayanları dinler. Ocaklarında her yer ışıktır. Mesele Allah için birleşmek meselesidir. Bir olmadan huzur bulunmaz. Aşağıdan yukarıya herkese zemzem içirdik. Bu zemzem, Altın Tohumlar'ı yaşatmak üzere huzurdan sunuldu. Zemzemi içenler, huzuru yarattılar. Şer yaratan, şer yaşar; ışık yakan, ışık olur. Ruhsal Meclisler'de tertip yapan, kaynak olur ve bizim olur. Amin...

 

Her RA-KA, zarar edene görev taşıdı. Zamanı yaşatana görev taşınmaz. O kendini takdim eder. Olan budur... Rab'bin sonsuz gücü vardır ve bu güç, Allah gücüdür.

 

Şemsi Tebrizi der ki "sakın ha halkın ışığını kontroldan çıkarmayın." Onuluyuz ki size güç kattık. Amonlar'ın talepleri şuydu. "Siz yüreğinizi hak edin; onlar yüceliklerini size indirsinler. Siz Yücelikler'i diriltin; Onlar, sevgiyi hasatta size indirsinler; sizi yoğunlaştırsınlar ve sizden görev taşısınlar. Sizi yenilensinler ve sizle birleşsinler." Amin..

- Şems, Allah der ki hak et. Hak etmeden bize gelen, bizde olmaz. Çalışmalarımızı başlattığımız günden beri Amonlar, bizde Kutsal Güç yaşatmak istediler ve bize destek oldular. Bugün Dünyanın Dereleri, onların kotları ile kayıtlıdır. Nesiller boyu bizde güçlendirici oldular. Nedense son dönemde kendi yüreklerini hasattan çıkardılar. Nuhsal Sayfalar'da bizden güç istemediler. Biz de onlardan görev istemedik. Bugün dünyanın en yüce kürsüsü olarak birleşen yüreğimiz, zararı önlerken; Onlar, bizi yoğunluklarından çıkarmaya kalktılar. Neden yaptıklarını anlayamadık. Meleklerin hakikiyetinde ocakları sönmüşse eğer bizden kaynaklanmayan bir sebeble sönmüştür. Biz, onları hak etmek isteriz ama onlar, bizden uzaktırlar. Şükür ki bunları açıkladım...

 

- Ahır, kapılarını kapattığı zaman ışık solar. Ahır, ışığını hak ettiği zaman, yol açılır. Düzeni kuran yolcular, ahırın kapılarını kapattıklarında, Kürzün Yücelikleri bu çalışmalardan çıkarlar. Dünyaya, Altın Tabii Kotlar geldiler. Hepsi Allah için birleştiler. Yıldızların ışıkları, Tabii Kotlar olarak diri yüreklere akmaya başladı. Nesiller, cevherlerini hak etmek üzere bileştiler. Neden bunları anlatıyorum bilir misin? Sen bizleri hak etmedin diye biz, senden uzaklaşmıştık. Bir süre sonra Yücelikler'den çıktık. Daha sonra Kulluk Kotları'mız kapatıldı. Şükür ki bu gün Süper İnsanlık Realitesi Derneği olarak bu çalışmayı sürdürmektesiniz. Bu çalışma, bizleri Yaratan'a taşımaktadır. Her yerde görev taşınıyor ama buradaki çalışmalar çok önemlidir. Düzeni kurdunuz; hasatı yaptınız ve Cennetin Yücelikleri bu çalışmaya kayıtlandılar. Bizler de buradayız. Senden ışık çektik. Bu ışık, Nakar'ın gücünü, sonsuz ışımayla kayıtladı.

 

Ana, kala kala ilim kaldı. sevgiyle senin yüreğini hak etmek istiyoruz. Bizi cennetine kabul et. Çünkü bizler cennetlerin gücünü tartmaya değil hak etmeye geldik. Şıla ışığını yaşatırken hasat yapılmış ve tamamlanmış. Sılada ışık yanmış ve birleşilmiştir. Oğullarımız ve kızlarımız sizden görev istediler. Ulu Çınar, Allah için bizi kotla. Ailen huzur içinde ve bizlerin de ailelerimiz, ilmin sonsuzluğunda, Işık İlmi'ni hak etmek üzere bekleşirler. Görevli Yüceler (Yücelerin isimleri kayıttan çıkarıldı) kotların kayıtlarını kapatmışlar; dünyadan kopmuşlar. Lütfen ışığını hak edelim; senle birleşelim ve Birlik İlmi'ni dilleyelim. Amin...

 

Kartalların Diyarı'nden gelenler, isim zikrederler. Onların zikirleri huzur içindir. Sevgili, senden dileriz ki hak et. Amin... Sevgili senin yolun Allah yoludur. Amin... Can, maya tuttu ya aminl... Her zaman ışığı yaktın ve bizleri kotladın. Bunun içindir ki bu gün de burdayız. Sultanların ışıkları yanıyor. Hepsi ışık halindedir ve zaman kotlandı. Şimdiye kadar hasat ışıktaydı. Şimdi artık hasat, kürsüde oluyor. Unutmayın ki Kara Kaplı Kitaplar ışığı kotlamak içindir. Amin... Nesiller, cennetlerini hak ettikçe ışıklar kotlanacaktır. Sesiz ve diri olarak sende kalmaya devam edeceğiz. Allah, kullarını hak eder ve sonsuz ışıkları kotlar. Muhammet'in Sayfaları çok güçlendi ama kaynaklardan, girdaplardan gelenler, hasat isterler. Onların hasat olmaları şarttır. Her yerden gelenler var. Şimdilik bu...

- Kotlarımız, Amonlar'ın kotlarını yaşatır. Onların ışıklarını yakar. Muhammet'in Tebliğleri bizleri diller. Sistemleri'n Görevlileri, bizlere hak ederler. Ne var ki zamana güç katmak gerek. Ulu Çınar, sen ile bir oldukça her şeyi başarırız. Sultan, süreç içerisinde hasatı tamamlamış ama hasat, yetkin olarak gerçekleşmemiş. Unutmayın ki herkesin, Sanal Kotlar'ından kürzü güçlendirecek olan Işık Kayıtları'na ulaşması şarttır. Muhammet, Amonlar'a güç katmadı. Amin ama Yaratan'a görev taşıdı. Ulu çınar, Allah der ki hak et ve zamanı kaynaklarıyla kotla. Hasat, Muhammet'in Sultanlığı'nda yapılıyorsa; orada Allah Kotlaması vardır; orada insanlık vardır ve kulluk vardır. İşi başardık. Amin...

 

- Dağlar, Kuran okuyanlar bizde görev taşıdılar. Cümle yürekler, bizde ışık yaktılar. Ruhsal Meclisler bizde yüceldiler. Herkesi hak ettik. Nesilleri hak ettik; ışıklarını yaşattık. Düzen'i kurduk ama hak etmeyenleri kayıtlarımıza kabul edemeyiz. Bu çalışmalarda, daimi kaynak olan, kürzü Yücelikler'e katacak olan Birlikler vardır. Onlarla bu çalışma sürecektir. Nefesi Allah olan Yüceler, burada bu çalışmada görev taşıyacaklar. Otağımızda ne varsa kulluk içindir. Birliğimizde ne varsa görev içindir. Dilimizde ne varsa, Kuran içindir. Allah için bizi yakmak isteyenlere biz şunu söyleriz: Zararı önledik ve yolu açtık. Yolu bulan, ışığı olan BİR'e gelir. BİR olmayan BSUİ ile birleşemez. Bilgili olmayan dahi geçer ama bilen, Birlik İlmini hak etmemişse geçemez; zarar eder, bunu bilin. Nefes alıp nefesini hak etmeyenler, burada bu yoğunlukta, Göç Kapları'nı hak etmemiştirler. Rab'bin huzurunda bunları sizlere açıkladım. Allah; sevgiyle, huzurla, kontrol ile çalışacak olanları bekler. Onların dışındakiler, bu yolcuları hak etmezeler. oğularımız ve kızlarımız zarar ederse, Hak Tohumlar kurur. Bunu sakın unutmayın. Bina inşa ettik. Bu bina, Allah Binası'dır. Burayı kotladık, hasat yaptık; cemaatimizi zarar görmeden cennetlere kattık. Herkese bir tek güç verdik. İnsan... İnsanlık Boyutları'nda, o gücün hakimiyetinde, tartı bizimdir. Bundan sonra Altın Tohumlar'ı yaşatmak üzere bize gelecekseniz. Hak Tohumlar'ı hakimiyetle kayıtlayın ve geçin. Sevgiyle kalın...

 

- Artık gitmeliyiz. Size şunu söylemek isteriz: Allah size Kara Kaplı Kitap verdi. O kitabı okuyup anlayabilmek sorumluluktur. O kitabı anlatın; Ak Tohumlar yaratılsın. Sevgiyle kalın...

 

- Cennet Yolunuz açıktır. Kulluk yolunuz açıktır. Birlik Kotunuz açıktır. Allah için BİR olun; hak edin; birleşin. Sizden isteğimiz budur. Hayır, şer birlikte yaşanır. Bunu da bilin. Şimdilik bu...

 

- Ana fakirliğimiz yoktu ama oldu. Nakar'ın Kotları oğullarını hak etmeye geldiler. Onlara güç kat. Herkes yanlış yapabilir. amin...

 

 

PROGRAM : BİR
KOD : 09/06
TARİH :04.01.2010
CELSE SAATİ: 14.00-16.00

 
Mahrek, tabii bir yüceliktir. Allah için hak edin ve birleşin. Turkuaz'ın ışığını yakmış olan sesli dirilikler, sizi yüceliklerde bekliyorlar. Allah, kullarını kotlar. Tanrı der ki "hak edin. Hak edin ve bilin. Birleşin, ışıyın." Amin... Sultanlar'ın ışıklarını hak edin. İnsan, tebliğleri dinlediği zaman ışığını kotlamalıdır. Ulu Çınar; teni temiz olan, kendi yüreğinde görevli olan her yürek, tebliği okuduğunda ışık olur. Bilir ve Zinnur Kotlamaları'nda görev taşır. Ağır hafifler. Cemaatler görevlerini huzurla yaparlar. Evrenlerin kontrolu için çalışanlar, hakiki yüceliklerde birleşirler. Hak Tohumlar, o Yücelikler'de diri yürekleri dillerler ve zaman kontrol altına alınır. Şevki, hakiki yağışı ve birliği hak edenler, Düzen'i kurarlar.
 
Altın Tohumlar, dünya kotlarını yaşatacaklar. Onlar, Kuran okurlar. Okudukları Kuran Allah'ın gücüdür. O Kutsal Işık'la birlikte yaşayan her yürek, insana ışık olarak, kontrollu olarak geçer. Nefes, Atlanta kontrolu için gereklidir. Ana Kapılar'ı açtığınız zaman ışık kotlanır. Orada ilim vardır. İlim hakiki ve yücedir.
 
Evrenlerin kotlanması kolay değildir. Her Yüce, kendi yüreğini hakiki yüceliklere taşırken, bir tek kulluk yapar. Kuran okur ve zamanı yaşatır. Zaman, güçlü olan ve süreç içerisinde dillenen bir yoğunluktur. Omuzlarınızdaki yüceliği taşıyan her yürek, Amonlar'ın Kuran'ını dinler. Allah, kelamı hak olan Yüceleri diller. Şer yaratan, Amonlar'ın huzurunda şer yaşar. Asal ışıkları yaktığınız zaman İnsan Sayfalar'ı dinlenir. İlm-i Hak olanlar, o sayfaları yaşatırlar.
 
Lütfen dikkatli dinleyin. Bu bilgi, Amonlar'ın otağından bildirilmektedir. Allah, Kara Kaplı diri yücelikleri bilir ve sonsuz ışıkları yoğunlukları diller. Seven, Ana Kap'tan diri yürekten sever. Sanal olmayan bir çalışmada hasat yapılır. Hasat, Atlanta Ana Kotları ile yapılıyor. Bu kotlar, ışıkları dinlerler ve Zir Ruhu'nda ışık olurlar. Ana Kaplar'da dil olan yürekler; sevgiyi, hakikiyeti ve hasatı dinletirler. Evrenler, Allah için hak ettiğinizi size anlatmaktadırlar. Şimdiye kadar yapılan tüm çalışmalar, Birleşik Işıklar'la yapılıyordu. bundan sonra yapılacak olan çalışmalar Allah için kontrollu olarak ışığın yoğunluğundaki cevheri görevliler ile yapılacak. Sevgiyi hak eden, ışığı yakar. Yanan ışık, Kutsal Sonsuzluğu diller. Herşey, başarılı olarak sürmektedir ve başarı kaçınılmazdır. Mektup okuduğunuz zaman; okunan mektup, mesejlar olarak dillenir. Mahkumiyeti olmayanlar, okunan mesajları hak ederler ve Zinnur Kotlamaları ile Birlik İlmi'nde, diller yüceliğinde, bilgiyi çekerler.
 
Fetihler Allah içindir ve zaman, güçtür. İnsanlık için feth edilen, hak edilendir. Nesiller, hataları olmayan Yücelikler'de arındırılırlar ve zarar etkinliğini kaybederler. İyilik, kötülüğü Altın Tohumlar'dan çıkarır. Bir tek Allah için çalışın. Sultanlar'ın gücü budur.
 
Şu anda asal çalışmalar, Hakim Huzur Kotları ile birlikte yapılmaktadır. Düzeni kuranlar, birleşenler ve yere inenler, herkes Amonlar'ın çobanları olarak buradadırlar. Muhammet, asal kötülüğü önleyen yücelikleri çalıştırmaktadır. Muhammet'in kotlarında kulluk, başkanlık ve sınırsızlık vardır. Muhammet, asal kotlamaları tamamlayacak ki sayfalar güçlensin ve zarar önlensin.
 
Şimdi dünyaya bakalım. Dünyada yaşam süren insan ırkı, hasatı başlattı. Hasat, Sultanların Kutsal Sayfaları'nda sürmektedir. Bu gün Allah için yaşayan her yürek, Sualtı'nın gücünü de çekebiliyor. Sualtı, Atlanta Kotlamaları'nı hak ederek güçlendirmekte ve insanlığa açıklamaktadır. Açıklanan her bilgi, Huzur Kolamaları ile birleşerek çekilen; Kulluk Birleşimi'nden güç alan ve yolun kontrolu için gereken yüceliktir. Her zaman Allah, insanlığı kotladı. Her zaman ışık, kontrolu kurdu ve zamanı yarattı. Her zaman cevher, yüceldi ve zarar önlendi. Her zaman başımız diktir. Nesillerimiz de bu çalışmaları baş tacı olarak yapabilmektedir. Evrenlerin kontrolu da bu şekilde kolayca yapılmaktadır. Hasat başarılı olarak sürdürülürken, şevkin arttığı da görülmektedir. Evrenler, hasatı dillerler ve zararı önleyen yücelikleri tartarlar. Onlar, kara kayıtları okurlar; birleşirler ve Zinnur Kotlamaları'nı hak eden yüreklere güç katarlar.
 
Hasat, Allah için görev gereği sürmektedir. Sultanların çok iyi tanıdıkları Birlikler vardır. Onlar, Kuran okuyorlar ve zararı önlemek için çalışıyorlar. Nefes alıp veren her Yüce, Atlanta açısını kapatıyor. Zamanı yaratmak, açıyı daraltmakladır. Zamanı yaşatmak ise huzuru yoğunlaştırmakladır.
 
Zeki ve hakiki olan Yücelikler, buyurup insanlığa hak edip inmektedirler. Ruhsal Işıklar, yoğunluklarını artırıyorlar. Oğulları ve kızları dünyaya gönderilen o Yüceler, dünyanın kontrolu için kendi yüreklerini Düzen'e katmıştırlar. Asla kusurlu değildirler. Evrenlere güç katmak; İnsan Sayfalar'a güç katmak ve yolu kotlamak görevdir. Esen rüzgar, Allah'tan eser; yüreğe iner; Yüceler'e Göç Kotları ile varır ve Yaratan'a güç katar. Esen rüzgar, sayfalanır ve yoğunlaşır. O rüzgar, Allah'ın ışığını kayıtlar.
 
Rab, Allah'tan güç alır; Düzen'i kotlar; bizi kotlar ve yolu kotlar. Rab, sayfa sayfa güçlendirici olur; birleşir; ışır. Ayrılık bitti. Amin...
 
- Dağalar, hoş geldiniz. zarar görmenizi istemem. Dünya, Atlanta aklından görev taşır ama Ana Kaplar'da ışık sönerse, Levh-i Mahfuz, ışığını yaratamaz ve zarar edenler güçlenemezler. Biz dünyaya Allah uğruna ışık yakmaya inmedik. Biz, dünyaya Düzen'i kotlamaya indik. Düzeni kotlamak, ışığı yoğunlaştırmakladır. Işık, Sultanlar'ın gücüdür. Süper İnsanlık Realitesi ağır yükü taşıdı. Bu yük, Allah'ını gücü ile birleşen ışıklar tarafından taşındı. Biz kullar, hasat zamanları dünyaya ineriz ve zamanı yaşatırız. Zamanı yaşatmak, hırssız ve ışıklı çalışmalarla mümkündür. Aileleri ile dünyaya inen birçok görevli vardır. Asla yanlış bilgim yoktur. Onlar, Kuran için dünyaya inmezler. Asal kaynakları dillemek üzere Düzen'i kurmaya inerler. Onlar, kasaları dolu olan ışıklarımızdırlar. Ocakları yanmaktadır ve şavkı yüce olan, koltukları ışıklı olan görevlilerimizdirler. Şu anda dünyada yaşam süren çok sayıda birleşenimiz vardır. Hepsi zamanı yaratmaya ve cevheri kotlamaya kadir olan ışıklarımızdırlar. Cevherlerinde güçleri artmaktadır. Kasaları doludur. Onlar, dolu kasalarını Düzen'e katarlar ve zamanı yaşatırlar. Zaman sayfalanır ve zarar engellenir. Biz, dünyayı Allah için korumaya indik. Muhammet, bizi bizde dinler. Birleşiriz; Kara Kaplı Kitabı dinletiriz. Sualtı Kuran okur ve huzuru kayıtlar. O, bizi ve bizim yüreğimizi iyi bilir. Şer, asla yaratılmaz. Samanyolu Galaksisinde bulunan insan soyunun kotları, buyurup dünyaya indiklerinde, dereleri akar ve yücelikleri ışır. Meleklere ses verirler; Birlik İlmi'ni anlatırlar. Kanatları kültü taşır. Uğurlu bir kotlama olur. Bu kotlamada insan ırkı, hakikiyet ırkı olarak çalışır. Şimdilik bu...
 
Kesret zamanları vardır. Bu zamanlarda ışıklar solar. Düzen, kontroldan çıkar. Birleşenler kollarını kaparlar ve sınırlar kalkar. Şu anda Dini Hakimler dünyada güçlenmektedirler. Oğullarını bulmaya gelen ışıklarımız vardır. Ocakları yanmaktadır. Hasat başlamıştır. Hasatı yaşatan ışıklar, Kutsal ışıklar olarak çalışırlar.
Melek, zeki olmaz. O, çabasını kasalarındaki Birleşik Işıkla sürdürür. Ona bilgi verilir. O verilen bilgiyi alır paylaşır. Ona Kuran okunur. O Kuran'ı alır sayfalar ve her zaman kulluk yapar. Bizim için çalışan melekler vardır. Her zaman bize görev taşırlar. Hasatta bizden ışık çekerler ve kendi yüreklerinde görevlerini, Hakim-i Hak olup başarıyla sürdürürler. Kutsal Işığı tanırlar. Oğulları kulluk yapar ve bizi, kendi yüceliklerinde dinlerler. Oğullarımız ve kızlarımız, her yerde meleklere kendi yüreklerini açıklarlar ve zamanı kontrol etmek üzere onlardan ışık alırlar.
 
Her yer bizimle bileşiktir. Mehil, Allah için bildirilen ek süredir. Evren, Allah için yaşatılan; ışığı kotlayan; Birliğin hakikiyetinde var olan kulluk için yaşatılır. Ve sınırlar konulur ki hasat başarılı olsun diye. Hırs. ışığı kotlardan çıkarır. Oğulları hırslı olanlar, ışıkları kırık olur ve kolları kısırlaşır. Aşağıya inmeleri engellenir. En iyisi onlar konuşsunlar. Onları dinleyelim:
 
- "Miraç" denilen; hasat zamanlarında, Ulular'ın ulaştıkları ve hasatı başarı ile sürdürdükleri alan sayfalarıdır. O sayfalara her yürek ulaşamaz. Oralara ulaşabilmek için her zamanki çalışmalarından daha üstün bir çalışmaya ihtiyaç vardır. Unutmayın ki hasat, her Yüce'yi yaşatır. Hasat, ışığı yaratır ve zamanı kotlar. Hasat, Ana Kaplar'ı taşıyanların yaptıkları bir hizmetttir. Her Yaratan, Ana Kap'ta yaratılır. Şer yaratan da hayrı yaratan da birleşir ve sonsuz ışıklarda kotlanırlar. Orada, Altın Kotlama yapılır. O kotlama, hata yapanların ışıklarını, hata yapmayanların ışıklarından dinler ve sınırı aşarak ocakları tohumlardan tertipler. Böylece en kötüler dahi orada bir tek güç haline gelirler ve sineye ulaşırlar. Sineye ulaşan, hırsı aşar ve sınırsız görevi hakiki yüceliklere tartısızca dinletir. Öyle çok çalışılır ki birlik için ve birliğin sonsuz ilmini hak etmek için. Çalışmayan hiç kimse kalmaz. Şerrin hakiki yüceliğinden, hayrın hasat yüceliğine ulaşıldığında, Nuh Kotlaması başlatılır. Lütfen iyi anlayın. Hasat, Yaratan'a görev değildir. Işıklar'a zor gelen bu çalışmalar, yoğunluklara ait olan ve sınır aşırtan çalışmalardır. Olgun başakların seçilmesi ya da hak edilerek tohumlanmasıdır hasat. Onuruluyuz ki hak ettik de başardık.
 
Şimdi Muhammet, Samanyolu Sayfaları'ndan kendi yüceliğini sizlere anlatmak ister. Onu dinleyin.
 
- Af yok denir. Af yok!... Amin... Sessizce dinlendiniz!. Sessizce dinlendiniz. İşte başınız eğilmedi. Sevgiyi hak eden her Yüce, asal kotlamaları hak etmese de sayfalanmayı hak eder. Sayfalanma, ışıkta dillenmedir. Huzurla cevhere ulaşan her bir yürek, burada insan ırkını hak etmiştir ve onunla birleşilmiştir. Onun, kafa, kol, gövde ve her bir uzvu birleşiktir. Ayrı kotlama yoktur. O çerçevesiz olan güçlü Yücelik'tir. Her yer sizindir ve siz, çok güçlü bir çalışma yapmaktasınız. Sizinle çalışmak, bizler için büyük bir onurdur. Çoğunuzu biliriz. Hasatı başlatan ışıklarsınız ve zamanı yarattınız. Cemaatiniz kontrol altındadır ve zirvelere ulaştınız . Asıl önemli olan bundan sonrasıdır. Bundan sonra BİR'e hizmet etmek gereklidir. BİR olmak, hata yapmadan ışık olmak ve cevhere varmak sorumluluktur. Cevher'e varanların kontrolu kurabilmeleri zordur. Her an sizi sizde dinleyen Yüceler vardır ve onlar, kulluk için çalışırlar. Kadın, Allah için çalıştığında, hususi bir yoğunluk oluşur. Bu yoğunluk, lütfen iyi anlayın. Çünkü çok önemlidir. Bu yoğunluk, asal çalışmaları başlatan yoğunlukların kürsülerinde dillenen en eski sayfadır. En eski olan bu sayfada, ışık yoğunluğu, cümle yürekleri hak eden Sultanlar'ın Kuran'ı olarak kayıtlıdır. Bu sayfada, yaşayanların güçleri kayıtlıdır.
 
Her sayfa, ayrı bir çalışma kotlamasıdır. Nesiller, dünyaya görev için inmişlerdir. Dünyanın yaratılanında biz de vardık. O gün hepimiz birleştik ve zamanı yaşatmak üzere Düzen'e kontrollu şekilde ışık yaktık. Işık, Sultanlar'ın gücünü taşıdı ve Düzen'e kattı. Düzen'i kotladı ve yoğunluğu sayfaladı. Dünyaya gönderilen "Işık Topları" dünyaya kotlayıcı cemaat yoğunluklarını kayıtladılar. Bütün Meclisler, dünyaya; kendi Yücelerini dinletmek üzere Kotlayıcı Birlikler'ini ektiler. Birleşildi ve "soğuk göçler" başlatıldı. Soğuk Göç, asal göç değildir. Soğuk bilincin hakimiyetinin bulunmadığı; Birlik Soyu'nun kotlandığı bir yoğunluğun, dünya üzerine ekilmek için gönderilişiydi. Herşey, sonsuzluktan sonsuzluğa ulaştırılmak üzere kayıtlara katılan ışıkları kontrolu ile başarıldı. Dünyaya ışıklar indiler. Bu ışıklar, Düzen Kapları'nı taşıdılar. Şimdi Yüceliklere sormak gerek, Başkanlık Divanları dünyaya inmiş midir? Muhakkak inmiştir. Muhakkak Durgun Toplumlar, tohumlarını yaşatabilmek üzere dünyaya kendi yüreklerini gönderdikten sonra; kadın, erkek Birleşik Işıklarını yaşattılar ve zamana kayıtladılar. Unutmayın ki Hakim-i Hak olmak için hasat gerekir. Hasat yapıldı. Yaratılan her Yüce, hasattan kotlandı ve zamanda yolu açtı. oğullar ve kızlar dünyaynın görevliler olarak çalıştılar. Hasat başarı ile sürmektedir. Cennet Kapıları açık. O kapılar, ışıklarını yaratan Yücelikler'e bir sayfa olarak açıldı. Nefsin aşıldığı ve yolun bulunduğu bir zaman ışığında hasatı başarmak mutluluktur. Çobanları bildik ve hak ettik. Evrenlerin huzurunda ışıkları yoğunlaştı. Hala dünya yaşıyor ve hala dünya huzur ile birlikte ışık halinde kotlanıyor. Hala dünyada cevher var ve sonsuz ışıklar, yaşamları yaşamlaştırıyorlar.
 
Sultanlar'ın Görevlileri, dünyaya Işık İlmi'ni hak etmek üzere indirilen Cennetliler'e güç katmaktadırlar. Mahrek, asla güçsüz değildir ve mahrek, asla ışıksız değildir. Cinni Kotlama başarı ile sürmektedir. Burada bulunan en yüce ışıklardan olan Yüce'ye şöyle diyelim. Amon, sonsuzlukta sen ile BİR'dir. Sultanlar'ın görevleri, sen ile birleşmek ve sen ile hak etmek değildir. Ocak yakan en yüce ışıklar; burada, bu tohumları toplamaktadırlar. Onlar, kulluk yaptılar ve sınırları aşıp geçtiler. Ocaklarında hırs, asla olmadı. Kanatları güçlüdür ve yücelikleri hakikidir. Karşı karşıya geldiğiniz zamanlar, kulluk başarısı sayfalandı ve cevherde güç yaşatıldı.
 
Evrenlerin hareketi var. Bu hareket, Zaman Kotlamalarında sizleri yıpratabilir. Şu anda Cinniler Meclisi'nde hak edilmeyen cemaatler var. Onlar, Kuran okumuşlar ama anlamamışlar. Onlar da size geçiş yaparlar ama hasat yapamazlar. Sevgililer, sizler hasatı yapan Yüceler'siniz. Sizlerin kotlamalarınız, bizlere geçişinizle değildir. Bizler, sizden kotlanmaktayız. Allah, sizi ve sizden, Ulular'a görev taşıyanları dinler. Hasat, Başkanlık Divanları'yla sürerken, hasatı yapan Yüceler'in, Birlik İlmi'ni hakeden Yüceler oldukları muhakkak bilinmelidir.
 
Şu anda yoğun kotlama yaptıran Kara Kaplı Kitap, Sultanlıktır. O kitap, Allah için yaşayana, Yüceler'e görev gereği yazılmıştır ve hak edilmiştir. Evrenlerin sayfalanması, kontrolu, o kitapda mevcuttur. Hulus ile Hak ile ve zaman ile çalışın. Kırk Kapı'nın her birinde Allah vardır ve Kırk Kapı'nın her birinde kullar vardır. Her bir Yaratıcı, kendi yüceliğinde yaratır. Omuzlarındaki yük, Amonlar'ın yüklerinden daha akışkandır. Orada asal sonsuz ışıklar vardır. Her zaman görev taşınır.
 
Savunman, ulu bir kottur. Her meslek uludur ama savunmanlık mesleği daha görev taşıyıcıdır. Çünkü bu meslekte sindirilmişlik vardır; bu meslekte görev geçişleri vardır ve huzur vardır. Ovup ovup yaşatılan yürekler vardır. Hepinizin sayfalanması ve kotlanması çok mühimdir. Sizleri kaynaklarınızda bekliyoruz. şükür ki hak ettiniz ve gerekeni yaptık. Aile Meclisleri'nde, Başkanlık Yücelikleri'nde, sonsuz sayfalanışta sizleri bekliyoruz.
 
- Vahiy, yaratan güçtür. Hepinizi sanal görevlerinizde dinlemekteyim. Herkese şunu söyleyeceğim. Mezuniyet önemlidir. Mezun olmak, İlahi Görev'i yaşatmak ve hasatı başarmaktır. Biz, kürzü yaşattık ve zamanı kotladık. Artık yarınları Başkanlık Divanları'nda dinleyelim. Şimdi Sultanlar'a güç katan Birleşenleri, bizi bizden kotlayacakları için davet edelim.
 
- Asıl önemli olan ışıktır. Geri dönmek, İmparatorluğun gücüyledir. Eğer görev taşınacaksa, ışıkla taşınacak. Süper İnsanlık Realitesi, Allah için yaşayan; Düzen'i, Kadim Hakimler tarafından kayıtlayan bir can birleşendir. Hırssız ve huzurlu çalışmalar ile görev yapılmaktadır. Dini Hakimler, buraya girmek istediklerinde, ışık verip vermememiz sorumluluğumuzdadır. Dinde hırs da vardır. O halde, onların görev almalarını engellemeliyiz. Amin...
 
-O çok önemli bir bilgi verdi. ona göre insan ırkı hak ederek görev taşır ama hak etmediğinde geçiş imkanı verilmemelidir. Hırs, sıla gücünü engeller ve geçişi men eder. Herkese sonsuz şükranlarımla bu bilgiyi vermek istedim.
 
- Allah dedi ki "hadi in de seslen." Mahrek, Amonlar'ın sayfalanmasını sağlayacak dürümdedir. Ben maşaleyi söndürmem. Size bilgi vermek istiyorum. Ruhsal Meclisler, buyurup inmişilerse eğer hasat başlamıştır. Hasat, Ana Kaplar'la sürmektedir. İnsanlık adına bilinmesi gereken en önemli bilgi, hasatın Işık Kotlamaları ile yapılıyor olmasıdır. Asla yanlış bilgim yoktur. Şükür ki sizi size verdik ve bildirdik.
 
- Can. ben de seslenmek isterim. Hasat başlatıldı; kulluk başladı. Ya şafak söktü mü? hak ettiğimizce aydınlıktır gün. Güçlü bir zaman sayfasındayız. Zeki ve hakiki Yüceler bugün burdalar. Hadi geçin ve Altın Toplum'u yaşatın. Altın Toplum, huzurlu bir kotla yaşayacaktır. O kot, sonsuz ışıkların cevherinde mevcut olan BİR'dir. BİR; Sistem'in, Nizam'ın ve Düzen'in kotlarını yaşatan ışığın kaydıdır. BİR'i sanal sanmayın. Sanal BİR olmaz. BİR, bedeni hakiki olan Yüce'nin huzurunda BİR'dir. Melekler'in ışığını yakan yüceliğin diriliğindeki BİR'dir. Ve Birliği kotlayan, yüreğin ışığı olan BİR'dir. Unutmayın ki hasat baştan beri kotlanan güçlerle yapılmaktaydı. Bugün ise hasat; asal görevi, tabii kotları ve cevheri yaşatan tarafından yapılmaktadır. Ampul, ışığını artırdı ve sonsuz ışıma arttı. Muhammet, ışığını artırdı. Bizler ışıklarımızı artırdık. Hatalar affolmalıydı ve oldu. Önce Allah kotlandı. Sonra kotlanan ışıklar BİR oldular ve zamanı yaşattılar. Her zaman Asal Cevherler, dünyaya güçlü olarak girmişlerdir ve bu gün de bu cevherler, Düzen'i kotlamaya inmişlerdir. Her an çerçevesiz olarak görev taşıyorlar. Hasat, baştan beri Işık Kapları'nda mevcuttu ve bizde de şimdi başlatıldı. Hasatı başarı ile sürdürmekte olan, Düzen Kotlaması'nı da başarı ile yapmaktadır.
 
Halk, insan ırkını tanımalıdır. Halk, beşeri yaratımı bilir de insan ırkını bilmez. Bunun içindir ki bu çalışmalar, sonsuz ışıkların kotlanması için geçişleri yapılanlara açıktır. Her yolcu, buraya kendisini katamaz. Savaşı, barışı bilenler geçerler ve Altın Toplum'a girdaplarını açarak girerler. Altın Toplum, huzurdadır. Onlar, her bir yüreği hak ettiler. Ete giren yürekler, ışığı hak ettiler. Can, hasat Allah için sürmektedir ve zamanı sana bildirildi. Hasat, sona erdiğinde, yol kotlanacak ve zamanı yaşatanlar görevlerini hatasız olarak yapmış olmalarından dolayı Düzen'den kotlanıp Merkez Kaynaklar'a geçirilecekler. Ocak olarak çalışanlar da buraya alınacaklar. Burada yeni bir çalışma başlatılacak. Bu çalışma, yoğunluğu artıran Birlikler'in katkılarını alacak. Daha sonra Düzen'i korkusuzca kayıtlayanlar, geçip gelecekler. Her sayfada toplum, boş kalmayacak; çalışmalar sürecek. İnsanlık daha ötelere geçtiğinde, beden kotlamaları yapılacak. Beden kotlamaları, bittikten sonra Kara Kayıtlar'a geçirilecekler. Sonsuz ışıkla bu kayıtları kontrol edecek olan Birlik İlmi'ni hak etmiş olanlar seçilecekler. Onlar, oğullarını ve yoğunluklarıdaki çocuklarını alabilecekler. Onlar, bağışlanacaklar. Daha sonra onların kara kayıtları, Düzen Kapları'na konulacak. Bu kayıtlar, dünyaya geçiş yapanlara, geçişten evvel verilecek. Bu kayıtları taşıyarak dünyaya girecek olanlar, geçiş esnasında Kuran okuyarak bildiklerini hatasız şekilde kaynağa katacaklar.
 
Daimi yaşayan yürekler vardır. Düzen'i kuran ve zararı engelleyen bu kotlar, dünyaya sahip olmuş ve dünyanın ışığı olmuş kotlardır. İşte dünyaya inenler, o çalışmalara çekilecekler ve o çalışmalarda güçlendirilecekler. Dara düşürülmeyecekler. Düzen kotlamaları, beden kotlamalarından daha güçlü olarak yapılacak. Kotlar açılacak; birleşilecek; zarar engellendiğinde beden, huzurda bulunup cümle yüreklere inebilecek. İşte dünyanın yarınlarında yaşam sürecek olanlar, bu şekilde düzene indirilecekler. Artık dünya ulu bir yoğunlukta kotlandığından, Ana Kaplar, sayfalarını Dünya İlmi'yle tohumlayacaklar. Dünya, yarınlarında görev taşıyan yüce bir yaşayan olacak. İşte hepimiz, sizden bunu bilmenizi bekliyoruz.
 
Dünyanın yeni sayfaları yazılmaktadır. Yeni sayfalarda, yeni yoğunluklar olacak ve zamanı yaratanlar, yaşayanlar ve birleşenler bütün kütleleri ile dünyada olacaklar. Dünya yeni sayfalara güç katacak ve yeni sayfalar yarınları yaşatırken, tertip yapılıp hakikiyet kurulduğu ve sınırlar bilindiği için herkes, daimi yaşamlarında burada huzuru yaşayacaklar. Dünyanın cenneti olan hakiki yoğunluk, ayrılığı Düzen'den çıkaracak. Yeni dönemde, insan soyu gün be gün gelişecek. Teknolojik olarak görevi, dünyayı kotlamak olan insan, yedinci dünyayı kurmakta olan güçlerden, her zaman gerçek ışık alacak. Bundan sonra yıllar daha hızlı geçecek ve hızlanan zaman, yaşayan dünyayı Can Tebliğler'le güçlendirecek.
 
Düzen'i kurduğunuzu bilmekteyiz. Dünyayı yaşattığınızı bilmekteyiz. Kervanın yürüdüğünü bilmekteyiz. Canın cevherinde güç olduğunu bilmekteyiz. Zaman kotlamaları, yeni türevlerin yaşaması için yere geçiş yapmaktadır; bunu da bilmekteyiz. Dünya, yeni türleri kendi yüceliğinde yaşatacaktır. İnsan ırkı, Düzen'i kotlarken, yedeklerini dünyaya çekmiştir. Yedek yaşamlar, dünyada görev tekniği ile gerçekleşmektedir. Sindirilen bilgileri, hasat zamanlarında Düzen'e katan Cennetliler'e her bilgi, Hak İlmi olarak dillenmektedir. Savunmanlık mesleği, kotları yaşatan ve zamanı yaratan Birleşik Işık Sayfaları'nda güçlendirici olan önemli bir geçiş yaşatır. Hasat zamanlarında bu geçişler hep vardır. Rıhtıma çıkmışsınız ama rıhtımda herkes yoksa; bu geçişi yapmanızdan kimse yararlanmamıştır. Ama geçişiniz yapılmış ve zaman yaratılmışsa, herkes mutludur. Şükür ki hasat zararsız olarak yapılıyor. Muhammet asla yanlış bilgi vermez. Amin...
 
- Dağlar, bizi bize verdiniz. Biz dünyayız. Dünyanın ışıkları olarak bu çalışmaları sürdürmekteyiz. Zamanı yaratmak ve zamanı kotlamak bizim için kolaydır. Dünyanın huzurunda ışık yakan Birlikler vardır. Biz bunları her an dinlemekteyiz. Kimler girer Yücelikler'e kimler çıkar biliriz. Her an dünyayı dinlemekteyiz. Dünya bizi bizde diller. Biz dünyayı ışıkta dinleriz. Hepimiz, Amonlar'a ve Hatonlar'a güç kattık. Onlar, "kala kala" dediler. Biz dedik ki hak edin. Kalmak, Allah ıçin kırılmaktır. Hak edin ve başarın. Başarmak için ışık olmak gerekir. Şimdi artık Ana Kapları'nı alıp geliyorlar. Ocakları yanıyor ve sonsuz ışıkları dinleniyor. Amon Toplumları, RA-KA'nın görevini anladılar va zararı yaşatmak istemediğimizi bildiler. Bina bitti. Herkes bu binaya sahip olduğunu sandı. Bu bina, İnsan Sayfalar'ın, Işık Kapları ile tamamlandı. Binada Bireşik Işık vardır. Binayı inşa eden ışık, budur. Bu bina, Allah için çalışan Yüceler'in kotlanması sonucunda yaşatılan ışımalarla yapıldı. Ana Kaplar, bu binada güç kotlamaları yaptılar.
 
Her zaman İnsanlık Ailesi, Birleşik Işık Kotlamaları yapmıştı. Bu dönemde de bu oldu. Hala bizi anlayamayanlar; bizde görev taşıyan olduklarını hak edip de dinleyemeyenler, bizi bizden sormazlar. Onlar, Kara Kaplı Kitaplar'ı hak etmek isterler. Ne var ki hak etmediklerinde bilemezler.
 
Cinniler, cemaatlerini hak etmediler. Oğullarını hasata göndermiştiler. Nesiller boyu, Huzur Kotlamaları ile hakikiyeti yaşatan Yücelikler, huzuru bozduklarında, ışıkları Yaratan'a kotlanmadı. Bunu dahi anlamadılar. Sualtı, bilmek istediklerini onlara açıkladı. Onlar, bilmek istemediklerini bilmediler. Her an ısı yükseliyor. Her an ışık, yeşillenen görev tertibinde güçlenmiş, mavileşiyor. Varın huzuru, yoğun huzurunu aşmış ve zamanı yaşatmaktadır. Hasat güçlendi. Allah, kullarını hak etti ve zoru aştık. Şimdi Muhammet'in Amonlar'a bildirisini dinleyelim:
 
- Fahri çalışıyoruz. Hasatı başlattık. Amin... Hasat sürmektedir. Amonlar, tohumlarını yaşatmak üzere hakiki yücelikleri hak etmelidirler. Hakiki yücelikler, birlik tertibinde vardır. Nefesi yetmeyenler, bu çalışmalara kayıtlanamazlar. Asal güçler, yüceliklerini hak etmediler ve bizi zamanda güçsüz kıldılar. Bu gün artık çok mutluyuz. Çünkü biz, cennetleri hak eden ışıklarla birlikteyiz. Bu çalışma, bizi kotladı ve zamanı kayıtlayan Yücelikler'i hak etmemizi sağladı. Altın Toplum olarak buradayız. Burası sınırı aşan Yücelikler'in huzurudur. Sonsuz şükranlarımızla onlarlayız.
 
Şimdi, bizi bizden almak isteyen yüreklere bakalım. Hangisi sayfalanmış ve sonsuz ışıklarını hak etmiş; hangisi yeşil rengi aşarak Mavi Yücelikler'de huzur kotlamaları yapmaktadır. Amon Toplumu, mavi renktedir. Nefis sonsuzluğunda o renk solmaktadır ve sınır aşıldığında sarı renge kadar inmektedirler. Hepsi cevherlerini hak etmeye çalışmaktadır ama yaşayan dünyada yaşamsal ışıklarda huzur bozmaktadırlar.
 
Hasat, Ulu Çobanlar'ın hata yapmadan yapmaları gereken bir iştir. Her cevher bunu bilir. Nesiller, bunun için Zaman Kotları'nda ışık söndürdüler. Her biri kayıtlarını kırdı. Mahrek, ışıkta güçsüz kaldı. Amon Toplumları, hasat zamanlarında, daha üstün birliklerini hak etmelidirler. Şimdi Muhammet'e tekrar ses verelim ve bizi dinlemesini sağlayalım:
 
Az ve öz şunu söylemek isterim ki hasat zamanları, Işık Kotları, seni ve bizi sayfaladı. Amon Toplumu sana ışık kattı ve sen ışığını hak ettin. Artık tüm insanlık bir olmalı ve birleşmeli. Yok edici ve zamanı yaratıcı herekes birleşemeli. Her yerde insan var ve zaman kotlamaları ile insanlar birleşirler. Şimdilik bu...
- O sorumluluk size aittir. Biz BİR'iz. BİR olmak için çalıştık ve başardık. Şimdi Muhammet'in ışığını dinleyin:
 
Allah hata yapmaz. Asla Yaratan'a güç katmaz. Yaratan, kendi yüreğinde Allah için ışıktır. O kendini ve Zinnur Kotları'nı diller. Hasat'ı ışıktır ve zamanı yoğundur. Artık hak edin ve zamanı yaşatın. İşaret verdik; hak edin diye.
 
Mezarı açtığınız zaman, mezarda Allah vardır. Allah, mezarda olur mu!? olur. O her yerdedir. Allah, Sultanlar'ın yüceliklerindedir; ışıkların kotlarındadır ve zamanın yaşatılan gücündedir. Amin... Analar, Allah için hak edin ve zamanı yaşatın. Zamanı yaşatın ki hasat sürsün. Ulu Çınar, hasatı yaşat; zararı önle; bizi dille. Biz seniz. Amin...
 
Kerrat cetvelini bilirsiniz. Alın bir zaman sayfası; çarpın. Her sayfayla çarpın. Çarpan, çarpılanda hak edilir. Sonra yeni bir sayfa alın ve o sayfayı da çarpın. Çarpın ki hakiki yoğunluk kotlansın. Sonsuz sayfalarda, sonsuz çarpımlarda, çarpan çarpılan olduğunda ışık sönmez. Her yer ışır ve zaman yaşar. İşte yaşayan zaman ve yaşanan zaman!... Yaşayan zamanda hasat vardır. Yaşanan zamanda görev vardır. Zaman yaşar ve yaşayan zaman, yaratımda yaşanır. Raman Kotlaması başlatıldı. Ra Kotlaması'ydı yapılan. Zamana görevdi ve zamanı yaşatmaktı. Yaşayan zamanda ışık olduk ve birleştik. Amin...
 
Kanat aldık ve bildik ki hakettik. Şimdilik bu... Kalkın ve deyin ki hak ettik. İşte bu...
 
-Değerli, Altın Tepsi'de bildirdik yüreklerimizi. Amonlar ışıklarını yaktılar ve zamanı katladılar. Altonlar, ışıklarını yaktılar ve cevherlerini kotladılar. Her Yüce kendini hak etti. Amonlar, toplantıya katıldılar. Hala dünyaya inmiş yüceliklerini hak etemeye çabalamaktadırlar. Levh-i Mahfuz, zamanı yaşatır. Zamanı yaşatan, huzur yaratır. Yaşayan zaman, yaşatılan zamandan ayrıdır. Yarını hak etmeyen dünyayı yoğunlaştıramaz. Sonsuz ışıklarda bu bilgi vardır. Dünya, kulluk yapmak isteyen her yüreği hak etmek ister. Cennetleri hak edenler, buraya Işık İlmi'ni hak etmeye inerler. Dünya huzuru kendi yoğunluğunda dinler.
 
Dünyada Altın Toplum vardır. Bu toplum, Huzur Tohumları'nı yaşatmak üzere görev taşır. Sınırı aştığın zaman yol açılır. Yolu açan, cennetlerin güçünü alır. Altın Tohumlar, Sultanlar'ın huzurunda çalışırlar. Kara Kaplı Kitaplar'ı okurlar. Dünyamız, Altın Tebliğleri vermektedir. Verilen tebliğler, cennetlerin huzurunda ışık halinde bulunmaktadır. Hasat, Başkanlık Divanları'yla sürmektedir. Her yürek hasatı bilir. Amin... Nesiller boyu çalışan Yolcular'ın hepsinin birleşmesi istenmektedir. Herkes, Allah için çalışmalıdır. Hala "Allah, kullarını korumadı" derler. Allah kullarını korur. Çünkü onlar, Muhammet Kotları'ndan güç alıp ışıklarını hakiki yoğunluklara ulaştırdılar. Ocak olan Yüceler, kelam yetkilerini hak ettiler. Sindirilen her bilgi, yarını yaşatan bir Kutsal Güç'tür. Büyük kötülükler, önemli çalışmalarla aşıldı. İşte olan budur. Şimdilik bu...

- Anlaşma gereği buradasınız. Buraya dönüşünüzü beklemiştim. Benden Işık İlmini haketmek isteyen her yüreğe ışık verdim. Canlar ışığınız güçlendi. har yükseldi ve Zinnur Kotları görevlerini başarı ile tamamladılar. şimdilik bu...

 

 

PROGRAM   : BİR

KOD               : 09/05

TARİH           :21.12.2009

CELSE SAATİ: 14.00-16.00


- Rabbin ışığı yandı. Nuhsal Kotlamalar tamam... Kardeşlerim, hakikiyetin ışığı yandı. Na-Har Kutsal Kayıtlar'ı tamamlandı. Nesillerin ışıklarının kotlanışı tamamlandı. Amin...

 

Kadim Hakimler'in ışıklarında Kutsal Kotlama var. Rabbin Kaynakları'nda ışık yanıyor. Allah, Sultanlar'ını hak etmek ister. Allah, kaynaklarını hak etmek ister. Amin...

 

Kadir Huzur Kotları'nda ışık yandığı zaman fakirlik biter. Muhtar Işıklar yetkinleşir ve zamanı kotlar. Birlik Ailesi kervanı kayıtlar; zarar önlenir. Takdim hakimindir. Hata yapmadık. Şimdiye kadar yapılan çalışmalar Sultanlar'ın ışıklarını yakmak içindi. Bugünden sonra yapılacak çalışmalar, Kara Kaplı Kotlar'ı yaratmak için olacak. Nefesleri yetmeyenler bu çalışmalara katılmamalıdırlar. Nazı olanlar burada bulunmamalıdırlar. Bu çalışmalar, Kadim Huzur Kotları ile başarılı şekilde sürmektedir. İtibarı yüksek olan ışıkların,  hata yapmadan bu çalışmalara daimi yaratıcı olarak katılmaları ümit edilmektedir. Herkese ışık katıldı. Herkese güç katıldı. Herkes kendi yüreğini hak etti. Birleşik Aile kendi yoğunluğunda kürsüsünü tabii hakikiyetten aldı ve zamana kattı. Cemaatler güçlendiler ve zamanı yarattık. Şimdiye kadar yaptığımız çalışmalar Rab'bin ışığını yakmak içindi.

 

Şimdiden sonra yapılacak çalışmalar, Kuran-ı Kerim için olacak. Kuran, Allah'ın kitabıdır. Kuran'ın ışığında yapılan çalışmalar, burada bu yoğunlukta ışığı yaratan Düzen Kotları'nın kütlelerinde kontrolu  kurmak için yapılacak. Levf-i Mahfuz Kotlamaları başarılı şekilde gerçekleşmektedir. Nefesleriniz güçlendikçe göreviniz de kotlanacak. Sizi, Yaratan'a görevli kılmak, hepimizi kontrol için gerekendir. Levh-i Mahfuz zamana görev taşıyan Yüceler'in ışık kotlamaları ile kayıtlanmıştır. Ulular'ın kontrolu için yaşatılan olaylar, her RA-KA'da yaşatılmaz. Zarar etmenizi istemeyiz. Etki alanınız çok genişliyor. Kürzü yaşatabilecek olan güç artmaktadır. İnsanlık adına korkuyu aşabilen görevlilerin, cennetlerinde güçlenerek ışık yoğunluklarına girmeleri zordur. Ne var ki bu çalışmalarla bütün kütleler görevlerini hakkıyle yapabilmektedirler.

 

"Lefke" denilen Yücelik, ailenin gücününün yüceliğidir. Otağın buradadır. Ne var ki hakiki Yüceliğin, ışığın kotlandığı Lefke'dedir. Oraya ilmin sonsuz ışıkları inebilmektedir. Oralara, güçlü Yücelikler, insanlık adına görev taşımaya çekilmektedirler. İsmaili Kaplar, Turkuvaz'ın cevherinde güçlenerek, Düzen'e görev taşıyorlar. Her yürek, Allah'ın cennetinde, Atlanta Otağı'ndan görev taşımaktadır. Dedeler, cennetlerini hak ettiler ve zamanı yaşattılar. Sizlerin de kendi yüceliğinizde, gür hakiki ve yüce olan ışıklarınızı zamana kayıtlamanızı ve zamanı kotlamanızı bekliyoruz. Şükür ki hak ettik de bunları açıkladık. Ailen, her yerde ışık halinde sen ile çalışmaktadır. Ailen, sen ile birleşmiştir. Şimdilik bu...

 

- Atlanta Ana Kotları benim için özeldir. Ne yazık  ki hak etmeden bereketli çalışmalarımızı kısırlaştırmaya inmişsiniz. Sizleri hatasız olarak kayıtlarımıza çekmek istedik. Her yerde ışıklarınız var. Nakar'ın görevlileri olan ışıklar dahi bana, cemaatlerini taşırlarken hata yapmadılar. Sualtı'nın kürzü yaratabilecek olan ışıkları da buraya insanlık adına görev yapmaya geldiklerinde, güçlü olarak indiler. Sessizce insan soyunu kotlamaya gelen her yürek, Allah için ışık halinde gelir. Birleşik Aileler, Türkiye'deki çalışmalarımızı hak etmek isterler. Hata yapmazlar. Cemaatleri, görevlerini hakiki olarak dinler, birleşir ışır. Şems'in ışığı dahi Ses Kotları'nda ışığı yansıtmaktadır. Şimdilik bu...

 

Yeni dönem için benden ışık almaya geçenlerin, benim adımı zikretmedikleri gibi kendi kontrolumda olan görevlilerimizin adlarını ve soylarını dahi zikretmemeleri gerekir. Bunu açık net veriyorum.

 

- Artık dünyanız canlara görev taşımaya başlamıştır. Canlara güç taşıyan herkesin cemaatlerini Tabii Kotlar’a dinletmeleri gerekir ki bizler senle ilgili herşeyi açıklamak istedik. Bundan sonra Atlanta Ana Kapıları'nı açabilmek için Işık Kapıları’ndan geçmemiz gerektiğinde senle çalışamayız. Çünkü bizim sonsuz ışıklarımızı kırmaktasın.

 

- Çatışmak istemiyorum sizin ile. Allah, Atlanta Otakları'ndan ışık çekmez. O, Yücelikler'e kendi yüreğini, hak ettiğini diller. Ulular, bu çalışma tabii ve zararsız bir çalışmadır. Teknolojik olarak yapacağınız çalışmalar mevcuttur. Ne var ki yapılacak her çalışma tabii hakikiyetle yapılmadıkça Sultanlar'ın ışıkları yanmaz. Sevgiyle  kalın...

 

- Ark aktığında ve zaman yoğunlaştığında, ışık yandığında ben, dünyaya ışığı dinletmeye gelenim. Can Toplumlar, beni yeni bir çalıştırıcı diye dinletmektedirler. Rahmin hakimi olan ve zamanı kotlayan her yürek Allah için çalışandır. Teknolojik olarak yaratılan ses, Nakar'ın ışığını yakarken, tüm insanlığın da yeni bir çalışma için dillenmeleri kaydıyla dünyaya kotlanmaları beklendi. Dünya, Atlanta Kotlamasını yaparken İsmaili Kaplar'ın cennetlerinde görev taşıyan her Yüce'nin kendi yüreğini kayıtlaması da gerekliydi. Dini yaratıcılar, Düzen'i kurduklarında ışıkları solmuştu. Çünkü onlar hata yaptılar. Sıla kaynaklarını dillemediler. Kuran okudular. Ne var ki hak etmeden, ışık halinde, Ses Kotları olan  ve kürzü yücelten cevherlerini tertipleyemediler. Nefesleri yetmedi.

 

Mesele tertiptir. Herkes kendi yüceliğinde bilgi alır ve bilir. Bildiği, kadim huzur yoğunluklarından çekilense, ocağı güçlenir. Bildiği, hırsla bilinense kaya, kati olarak ışığı sınırlar ve ışık kaynaklarına ulaşması imkansız hale gelir. Resim yapar. Yaptığı resim, Allah'ın ışığında yoktur.

 

Türkiye, büyük güçte bir tertiple kotlandı. Bu tertip, cevherinde ışık olan bir yeşil rengi devreye aldı. bu yeşil renk, Sultanlar'ın kotlanması için gerekliydi. Yedeği bulunmayan çalışanların, hususi çağrıları üzerine Düzen'e inen çok sayıda ışık, dünyanın tertibini hak ederek yaptı.

 

Muhammet, huzurlu bir çalıştırıcıdır. O, hata yapmadı ve zamanı yarattı. Oğulları, tohumları ve sonsuz ışıkları yaşattı. Büyük kötülükleri önledi. Halkın ışığı kontrol altına alındı. Büyük Kütle kotlandı. Unutmayın ki hak etmeden ışık olmaz. Zordur huzur bulmak. Amin...

 

Fehti yapanlar, hakilerdir. Fethi yapanlar, görev taşıyanlardır. Onlar, cennetlerinde görev taşıdılar. Cevherlerinde güçlendiler ve Zaman Sayfaları'nda ışık yaktılar. Onların Kutsal Kotları, Yedinci Düzen'i kurdu. Muhammet huzur ile bu çalışmaları kayıtladı. Huzurlu bir dünya çalışması yapılıyor. Korku yok. Ten, ışık; biz, cümle yüreklerde hakim; yanlışımız hiç yok. Nefesleri yetenlerle bu çalışmalar yapılıyor. Ruhun kontrolu için gereken buydu. Ruh, büyük bir yüceliktir. Herkesin ayrı ruhu yoktur. Ruh tekdir. Tek olan ruh, tüm insanlara inmiştir. Ruhun hakimi, huzuru yaratandır. Ruhsal çalışmalar, temiz yapıldıkça görevli hakikiyetli olanlar, bu çalışmalara katılarak Düzen kotlamaları yapmaktadırlar. Resim yapar gibi hakiki yoğunlukları kotlayanlar, cennetlerinde güçlenmektedirler. Herkes ayrı ruha sahip değildir. Amin...

 

Fahir, hakiki, yüce ve can olan herkes. Allah için BİR'dir. Kırk Kapı vardır. Her kapıda insan soyu vardır. Her kapı, Atlanta Kutsal Işıklar'ı ile açılır. Her kapı, Işık Kotlamaları ile dillenir. Sultanlar, bu kapıları kapatmadıkça, kapılar tüm insanlığa açık kalır. Hasat zamanlarında kapılar açılır, Hakimler Düzen'e inerler; birleşirler ve zurna sesiyle dillenirler. Zurna, kulluk yapanların Işık Kotlaması, kayıtladıkları sesin ışımasıdır. Unutmayın ki herkes, Allah için görev taşır. Allah, temiz bir toplum ister. Herkes Allah için ışık halinde kürzü yaratmak üzere görev alır. Ama hak etmeden ışık yakamaz.

 

Zurna çaldığında, Işık Yolcuları Düzen'e inerler ve yolu açarlar. Kata vardıklarında Kat Kapıları açılır. Orada bir Yüce vardır. Sonsuz güç ile oraya varanı alır ve zamana katarak sorar. "İnsan Allah için nedir?" diye. "İnsan huzur için nedir?" diye. "İnsan yol için nedir?" diye. Herkese bu sorular sorulur. Herkes Kadim Hakim olarak soruları yanıtlar. Bir çeşit ışımadır yanıtlar. Sonsuzlukta bu ışıklar dillenir, birleşir ve yoğunlaşır. Sonra cennetlerde dillenir. Bu sorular çok kez kontrol için sorulur. "İyilik ve kötülük Allah'ındır" denir. "İyilik ve kötülük aklındır." Denir.  Kıl incedir ya!... Hani kılı yararsınız ve yine yararsınız. Her yarılışta daha daha incelir. Sonra kotlanır ve daha sonra ışır. İşte bunun gibi insan soyu da her sene daha ince ve daha ince cemaatlere varır. Bu cemaatler, Düzen'i kurmak üzere Yücelikler’e inen yüreklerden güç alırlar. Bütünlükler bunun için sizleri kotlarlar ve sizleri yaşatırlar. Her sene daha incelen Yücelikler'in bütün kütlelerde güçlenmesi ve yoğunlaşması sorumluluktur. Kuran okuyan ve Kuran'ı ışıktan dilleyen her Cennetli, Kadim Hakim olarak  buradadır. Burada bulunması, keramet ehli olan ışıkları yakabilmek içindir.

 

Din, hakiki bir Yücelik'tir. Dini aşarak yücelen yürekler, Işık Kotlamaları ile yeni dinlere ulaşırlar. Her din, Allah içindir ve Hak içindir. Dini Hakimler, bütün meclislerinde görev taşırlar. Kuran Allah'ın ışığıdır. O ışık, yeni bir çağ için yeni bir kürz yaratmaktadır. Bu kürz, Allah'ın ışığı ile kotlandı ve yenilendi. Yeni, yetkin, hakiki ve Yüce Cemaatler’in ışığıdır. İşte yeni olan kürz, yeni cemaatlerin yüce ışıkları ile birleşerek yetkinleşti. Bunun içindir ki hak etmek zamana güç katmaktır.

 

Şu anda Atlanta Kotlaması yapılıyor. Amonlar'ın tebliğleri bizleri güçlendirdi. Atlanta Ata Kapları bizleri göreve aldı. Amin...

 

- Kar fırtınası çıktığında; karı bilmeyen fırtınayı açıklayamaz. "Kar fırtınası" dindiğinde, kardan ışık çekenler, bu kontrol koyuluklarında yaşananları izah edebilirler. Bir bir kar fırtınasına kapıldık. Bu fırtınada ışığımız kontrol altında değildi. Hasat zamanında ışık olmak sorumluluktur. Sultanların ışıklarını hak etmek sorumluluktur. Biz, bu fırtınada kendi yüreklerimizi yitirdik. Bizi kara kaplı kaynaklara kattığın zaman ışığımız yaşayan soyların gücünden ayrılmıştı. Şimdi yeni bir çalışmada yine seninleyim. Ben Sultanların Kuranı'nı okudum. Oğullarımı ve kızlarımı sana getirdim. Sen ben ve ben sen olarak çalışalım. Ulu Kotlama başlamışsa ki başlamış. Senden ışık alalım ve senle dinleşelim. Amin...

 

- Kar fırtınası dindi. Kar kapladığında tüm insanlığı ki kar, Atlantadır. Kar, ışığı kapatandır. Kar, yolu kotlardan çıkarandır. O karda herkes kayıptır. Kar dünyayı kuşattığında ve zaman kotlarında ışık sınırlandığında, beden kotları ayrı kaynaklardan güç alarak cemaatleri korumalıdırlar. Kollarımız herkese açıktır. Herkes Allah için çalışırken, hırsı aşanlar birleşebilirler ve zamanı yaratabilirler. Kırk Kapı'nın her birinde insan vardır. İlmin hakimi olan; ışığı olan ve sonsuz olan; ışıyarak cemamatleri dilleyen insan… Kadim Huzur Kotları kontrolu kurduklarında, tertip yapılmalıdır. Temizlik yapıldığında tertip yoksa, güç yoktur. Yeni bir çalışma başarılı olarak dünyaya inmişse bu çalışma hatasız yapılmalıdır. Resmi çalışmaların en eskisi ile en sonuncusu bu çalışmada birleşmelidir.

 

Hediyeler kabul edildiği zaman ışıklar kotlanır. Hediyeler reddedildiği zaman ışıklar kırılır. Bugün dünyamızda ışık kotlamaları için birçok görev verilmiştir. Bu görevlerden birisi de Kutsal Işıklar'ı yaşatan güçtür. Bu güç Allah Gücü'dür. Amonlar'ın sayfalarına güç katmak, hak etmekledir. Atlanta, ati yaratabilen bir yoğunluktur. Çok mutluyuz ki hata yapmadık. Çok mutluyuz ki hak ettik.

 

Cinler, dünyaya Işık İlmi'ni hak etmemiz için bizlere güçlendirici olarak gönderilmiştiler. Bizler, cinleri bizden ayrı gördük. Onları  kotladık ve zamandan ayırdık. Ocakları sınırlandı. Birleşemediler. İlmin hakimi olarak çalışanlar, Düzen'i kurarlarken hata yaparak ışıklarını söndürdüler. Çürükleri herkes ister. Onlar kurtarılmalıdırlar. Onlar hak edilmelidirler. Çürükler, ışık olmalıdırlar ve bizlerle dillenmelidirler. Nesiller boyu her an çürükleri yaşatmak için öz gör bir güç devredeydi. Bu güç, Düzen'i yarattı ve zamanı yağmurlara kattı. Yağmurlar, görevi kotladılar ve cennetlere ulaştırdılar. Cennetler, kürzü kotlarlarken hak etmeden güç kaybettiler. Zira çürükler huzur bozdular. Bu her dürümde böyleydi. Herkes, her sesi kotlamak ister. Herkes, her sesi yaratmak ister. Ne var ki hak etmeyenler kontrol altına alınamadılar.

 

Sualtı, can taşırken  hak etmemiz için bizlere hep destek oldu. Bizleri kontrol etmek isteyen Yüceler'i koyu çalışmaları ile hakiki yoğunluklara kattı. Bütün Meclisler dünya için birleştiler. Her nesil, kendi yüreğinde bulunan ve kendinden kopan ışıklarını toplamaya girişti. Kaftanlarını kaybeden çokları vardı. Onlar da huzur aradılar. kendi yüreklerinde bulunan Yücelikler'i sordular. Onlar da hataları affetmemiz için bizden talepte bulundular. Herşey aklın ışığında yaşatıldı. Aklın ışığında tüm insanlık sonsuz sır olan kotlamayı yaptı.

 

Düzen’de Vükele Heyetleri vardır. Bu heyetler, Allah'a görev taşırlar. Bütün cemaatlerin kendi temsilcileri olan vükela vardır. Hastalık, iyilik, huzur, kusur ve diğer hallerde tohumları ne yapacaklarına karar vermek üzere toplaşırlar. Toplaşanlar, Kara Kaynaklar'ı okuyarak karar verirler. Kara Kaynaklar, ocak için kayıt yapılan tüm insanlara güç olan yasal sonsuz ışımalardır. Bu yasal sonsuz ışımalarda, tür ve cevher yoktur. Sadece kotlar vardır. Kotlara göre karar verilir. İkna olun ki hak etmeden hiçbirinize ceza verilmez. Cezalandırma, hata yapıldığında olur. Büyük kütlede her an çalışmalar sürer ki hikaye dinleylenler artık huzuru keşfetsinler ve zamanı dinlesinler diye. Hırs yapıldığında umut kalmaz. Ümit, Allah için yaratılan herkesin cevherinde var olan güçtür. Korumak, insanlara güçtür. Herkes korunmaz. Korunmak isteyen korunur. Koruyan, her Yüceyi korur. Amin...

 

Allah dedi ki "bilin diye bildirdik. Bilin; hepiniz kendi vekilleriniz tarafından izilenmektesiniz." Bilin, Allah sizi her an izler. Umutlu olun. Çünkü hakim değerleriniz vardır. Ve sizler, ışığı yaratan cemaatler olarak kotlandınız. Sorumluluk taşımak zordur. Büyük kütle sizinle güçlenmektedir. Har yükseliyor. Harın yükselmesi ile sizler de ışıklarınızı hak etmektesiniz.

 

Soldan çekilen ışık ile sağdan çekilen ışık ayrıdır. Sol, kürzü kotlayan bir çoban yoğunluğudur. Orada insanlık vardır. Orada dara düşmeyenler vardır. Orada Ana kaplar vardır ve orada Apollon vardır. Soldan ışık alıp sağdan görev taşıyan çokları temiz bir çalışma ile Düzen'i kurdular. Hulus sahipleri hata yapmazlar. Çakıl taşları bile olsalar hataları olmaz. Etki yükseldikçe yücelik artar. Ulular, Allah Sistem Devreleri'nden ışık çeken her yüreği dinler. Hulus sahipleri her diriyi hak eder ve cennetlere kayıtlar. Fukara olmayan Yücelikler'e güç katar. Ruhun huzurunda bulunan her Yüce, cevherinde kendi yüreğin diller.

 

Artık dünyanız yenilendi. Yeni bir çalışma başlıyor. Bu çalışma hatasız  ve hakiki bir  Yücelik'le yapılacak. Temiz bir toplum; diri bir yücelik; hakiki bir yoğunluk, Allah için yapılan her çalışmanın amacıdır. Muhakkak Allah sizi seslendirir. Muhakkak Allah sizi kotlar. Muhakkak akıl sizin yüreğinizi; zekanız sizi ve sizin cevherinizi güçlendirir. Nesiller hep Allah'a güç katmaya çabaladılar.

 

Rakı zamanda güç kaybettirir. Şarap zamana güç katar. Hadi bakalım anlayın!... Zamanı kotluyoruz; zamanı katlıyoruz; zamanı yaşatıyoruz. Zaman bizi güçlendirdi. Amin... Ben verdim; aldınız. Alın da bilin ki hak ettiğinizdir çektiğiniz. Zekanız yeterse dinletiniz. Nedir rakı? Nedir şarap? Atlanta Ana Kotları size soruyor. Zamana kotlandığınız zaman, ışığı yaktınız. Amin...

 

- Dağlar oyun yok.  Bu bir pratik çalışma değildir. Ra-kı Kotu ile Şer olan şarabın, ışık kaynağı olma, huzur yaratma hali ayrıdır. Ama biz bu çalışmada herkesin okuyacağı bu bilgilerde Ra-kip olara, Birlik olarak ve zırhlı olarak çalıştığımız bu yerde ağır yükü taşıyamayız. Bu bölümü silmeliyim. Sizden istirhamım bir daha bu şekilde bilgi vermeyin. Allah sizden ve sizle olanlardan razı bilirim ama yaptığınız, Düzen kotlamalarında hata yaratabilir. Şu anda Düzen'i koruyan herkes bizde ışıktır. Bu bilgiler, Ses Kapıları'nı kotlamak içindir bilmekteyim ama hata yapmayın.

 

- Asla hata yapmadık. Bu bilgiler, Sol Sayfalar'dan dillendi ve Sağ Kotlar'la seslendi. İmparatorluk bu bilgiyi verdi ki hak edip etmediğinizi anlamak için. İkna ol ki bu bilgi hakikidir. İkna ol ki bu bilgide cevher var. Seninle çalışanların hangilerinin huzur kotlayacaklarını seçmeliyiz. Eğer yoğunlukta huzur bozulursa, ışık kotlaması yapılamaz. Bütün meclislerde böyle sesler verilir. Bilgi, aklın yoğunluğundan akıp, Düzen'e iner. Herkes kendi yüceliğini hak ederek Düzen kurar. Büyük kötülükler bu şeklide engellenir. İmparatorluk, ışık kotlamalarını Büyük Kütle'nin kotlanışıyla birlikte yaşatır. Cemaatlere Birlik İlmi'ni hak edip etmedikleri sorulduğunda, hata varsa ışığın yanmayacağı dinletilir. İyi ki hak ettik de sizlere bu çalışmalarda eşlik ediyoruz. Sualtı, Ana Kapıları'nı açmışsa ışık solmaz. Şükür ki açmış. Şimdilik bu....

 

- Kar fırtınası dindiğinde, ocak olabilmiş olanlar, huzuru kontrol altında tutabilmiş olanlardır. Huzuru kontrol altında tutamayanlar, ışık kotlamalarında güçsüz kalırlar. Bütün Cemaatler, kendi yüreklerini hak etmeye çalışırlar. Ruhsal Meclisler'de düzen kotlamaları yapılmışsa, Işık Kapıları açık olduğundandır. RA-KA, Düzen'i kurduğu zaman ışık yanmıştı. Bedenliler, Dini Hakimler ve zamanı yaratanlar, sizleri her an kotlayanlar var. Onlara güç verin ki onlar kulluk yapsınlar. Cinler Allah için her sayfada ışık halinde güçlendiricidirler. Ulu Kotlamalar'ı başlattığınız zaman; cinler, insanlığa ailelerini tanıtmak isterler. Onlara kendi yüceliklerini açıklamak isterler. Onlar, Kara Kaplı Işık Kotlamaları ile güçlenirler. Ayrılık biter. İnsanlık kulluk için yaşar ve kulluk için kaynak olur. İnsanlık ışığını hak ettiği zaman güçlenir. Şimdilik bu...

 

Asla yanlış bilgi yoktur; asla!... Görevlilere açıkladık. Dünyanın cevherinde ışık yanıyor. Bu ışık, Allah için yanıyor. Dünyanın üstünde ve üstünün üstünde ve daha yukarılarda her an ışıyan Birlikler vardır. Onlar Türkiye'nin ışığını alıp Düzen'i kurdular. Onlar Kuran-ı Kerim'i okudular ve zamanı yarattılar. Şükredin ki zamanı yaratan görevliler, cennetlerini de yaşattılar. Dünya şu anda insanlık adına, insan soyu için büyük bir cevherdir. Dünya, sonsuz ışığını yüceliklerinden kendi yüreğine indiren insanları  ile birlikte çalışmaktadır. Dünyanın ayrılığı bitsin istedik. Dünya, iyiliği ve kötülüğü yaşatan Öz Görevli bir yaşam sayfasıdır. Bu sayfada; intikam, kınama, kırk kapıyı kapama, canlıları katletme, hırsızlık, yankesicilik ve tüm kütlede süregelen kötülükler varsa da iyilik daha üstündür ve daha güçlüdür. İyilik için çalışanlar Düzen'i kotladılar ve yaşadılar. Yarattılar, dillediler, hak ettiler.

 

İnsanlık, Allah'a güç kattı. Yedi dere aktı. Biri hatasızlıktı; biri huzursuzluktan gür yüceliklere geçişti; biri Yaratan'a ulaşmaktı; biri yaşatılan her Yüce'yi sayfalamaktı, biri hastalıkları iyileştirmekti; biri yürekleri göreve almaktı ve zamanı kotlamaktı. Her biri yeni bir çalışma için yaşatıldılar. Vakit geldi bu dereler, ışıkların kontrolu için insanlığa akıtılmaya başlatıldı. Her dere Allah'a akar ve her dere elden geçer yücelikten iner; yüreklere girer. Huzurlu yeni bir çalışma bu şekilde başlatılıyor. Ruhun sonsuzluğunda yaşayan yücelikler, yeni çağda yeni bir yücelikte yaratılacaklar. Vukuatı olmayanlar, hata yapmayanlar ve kırk kapıyı yıkmayanlar bizde olacaklar. Hasar görenler ise cennetten kovulacaklar. Kovmak, ışıktan çıkarmaktır. Herkes ışığı yaratamaz. Işığı yaratan, Kadim Hakim olup kendi yüreğini yaratır. Onun yüreği, ilmin huzurudur. Ondan Kutsal Işık alan, onun yoğunluğunda cemaat kurar; onunla çalışır. Ondan cennet kurar ve cevher yaratır. İşte hususiyetle Allah için çalışanlar kotlarını hak ettilerinde, ışıkları son muhtariyette görev taşır. Umutlu olun; hak edin. Şimdilik bu...

 

- Kasaları boşaltanlar vardır. Onlar bilmek istediklerini bilirler. Bilmek istemediklerini bilmezler. Onların Kutsal Işıkları her an cemaatleri yakar. Yanan Yüceler, kendi yüceliklerinde dinleşirler. Hasar görmezler. Her biri yaşayan bir Yüce'dir. Kadir, hakiki ve yüce olarak dillenir. Amonlar'ın ışıkları da bu çalışmalar çok önemle izlenir. Onurluyuz ki yapılan her çalışma, Amon Toplumları'nda hatasız şekilde sürdürülmektedir.

 

Kadir Huzur Kapları bizlere verildiğinde, bu kapları alıp dinledik. Bu kaplarda, ışık yoktu. Cümle yüreklere görev taşıyan bu, Cevheri Yücelikler’in ışıklarının olmaması çok ama çok ilginçti. Nedenini merak ederek güçlü Yücelikler'den açıklama istedik. Dinlediler sayfalandık; dillediler hak ettik; bildirdiler. Dediler ki, "hasat zamanlarında, Işık Kotları kemal yüceliklerde kendi ışıklarını kapatırlar ki hasat daha güçlü olarak sürdürülebilsin diye." Herkes, Allah'a görev taşır. Nesiller boyu güçlü Yüceler, Allah için çalıştılar. Her yerde insan ırkı, Hak Irk olamadı. Hasat başladığında, İnsan Sayfalar'da kulluk, başarılı olara gerçekleştirilemedi. Bu nedenledir ki bizler, hasattan önce hak etmeyenleri kotlamaya ve onları, kaynaklarından çıkararak cevherlerine indirmeye karar verdik. Huzurlu bir dünya kurulması için buna gerek vardır.

 

Birleşik Aileler, çok üstün kütlelerin dünyamıza inmesini istediler. Biz ise buna karşı çıktık. Çok güçlü Yücelerin, dünyamıza inmeleri halinde, Işık Kapları'mızı kontrol etmemiz imkansızlaşacaktı. Bu nedenledir ki hata yapmadan ışıkları kayıtladık ve zarar etmek istemediğimizi bildirdik. Huzurlu bir dünyanın kurulması için her ne olursa yapmak istediğimizi açıkladık. Hastalık, ölüm haline geçmedikçe bu çalışmalar devam edecek. Eğer hastalık, ölüm haline geçerse ışığımız o zaman kotlanacak ve görev baştan beri çalışan diri yüreklere, diri yüceliklere bırakılacak. Bundandır ki herkesin, çok çaba sarfetmesi şarttır. Biz, sayfalandık ve zamanı kotladık. Bizden sonra dünyaya güçlü olarak inecek olanlar, Birleşik Aileleri ile Düzen'i kuracaklar. Bugün Allah'ın gücünü anladık. Allah bizi korudu. Biz, Sultanlar'ımızla biriz. Burada, bu Can Tohumlar'ı tohumlatmak üzere birleştik.

 

Hasat, zararsız şekilde sürdürülmektedir. 2020 yılı, hasatın son yılı olacak. Ne var ki hasat dünyada yapılırken, Düzen Kotları da dünya dışında aynı çalışmayı yapacaklar. Dünyadakilerin yapmış oldukları hasatla dünya dışındakilerin yapacakları hasat arasında fark olursa, Işık Kotlamaları yeniden tekrarlanacak. Bunun  neticesi olarak Düzen Kobraları, Dünya Soyu'nu yaşatmak üzere çalgılarını  çalarak ses yaratacaklar. O ses, kürzü yoğunlaştıracak. İşte o ses, kervan kalktığı zaman yaşatılan, sınırsız Kutsal Kotlar'ın koyuluklarındaki sesleşmelerin, çürüklerle ve Haklar'la birlikte sürdürülerek; bir sağırı dahi göreve çağıracak olan sestir. İşte o ses, Allah sesidir.

 

Dağlar, o sesi duyduğunuz zaman, artık dünya sonsuz ışığını yaşatabilen bir cevhere dönüşmüştür. Orada artık işaret yoktur. Her ses orada bilinir ve dillenir. İnsanlık orada bütün kütlesiyle sayfalanmıştır ve yaşatılmıştır. İşte amacımız budur. Bunun içindir ki hak etmeseniz dahi sizleri yaşatmak için Büyük Kürsüler, dünyanıza insanlık adına görev yapmaya talip oldular. Amentü Kotları sizlere dinletildi. Ayrılık bitti. Artık sonsuz ışıklarınızı hak edin; başarın. Dünya size "çalışın" dedi. Çalışın ki hak edin. Evrenlerin sonsuz sır olan diriliklerinde ışık her an birleşiktir. Orada Allah vardır ve orada kotlar vardır. Onurluyuz ki hak ettik de sizlere güç kattık. Amonlar’ın ve sonsuz sır olan Hatonlar'ın sesleri her an sizindir. Şarkıları sizedir ve sesleri sizedir. Sizden dileriz ki hak edin.

 

Kuran okuyan, huzur kotlayan ve canlara ışık yakan her Birlik, Allah için çalışır. Melek olmak için çalışanlara da şunu söylemek isteriz. Amonlar, meleklerle çalışırlar. Altın Tohumlar'ı yaşatan melekler, insanlığa aklın ışığında güç katarlar. Muhtariyetinizdedir ki hak edin. Ertelenmeyecek bir dünyadayız. Ertelenmeyecek bir yoğunluktayız. Bu yoğunlukta ampulünüz sönerse, ışığınız yanmaz. Bundan sonra da bu çalışmalar güçlenerek sürdürülecektir. Herkesin Allah'a güç katması; aklın yoğunluğunda görev taşıması bunun için kontrollu olarak sürecektir. Şer yaratan, şer yaşar. Hak Kotları ile huzur yaratan, huzur yaşar. Amonlar'ın sonsuz sır olan kontrollu cevherlerinde her Yüce bir kottur. Bilmek, Amonlar'la olduğu zaman, hat son derece temizdir. sizden dileriz ki hasat zamanları görev taşıyın.

 

Can, sana bir tek soru soracağım. Bana yanıt ver. Neden ışık yaktın da bizleri çağırdın?

 

- Canlar, dünyamıza gelişiniz bizleri onurlandırdı. Bizler, tüm insanlık için çalışmaktayız. dünyanın unutulan ışıklarını sizlere katmak ve sizlerden güç almak istiyoruz. Bizleri kotladığınızı ve bizlere güç kattığınızı bilmekteyiz. İnsanlık adına yapılan çalışmalar, mutlaka çok önemlidir. Nesiller boyu bu çalışmalar yapılmıştır. Bizlerden çok daha güçlü olan ışıklar dünyamıza gönderilmişlerdir ve dünyamızı kotlamışlardır. Ne var ki bu dönem çok önemlidir. Birleşik Aile olarak burada yaşam süren birçok görevlimiz vardır ki hak etmediklerinden görev taşıyamıyorlar. Onların Sol Sayfaları'nda ışık az; Sağ Kotları'nda ise ışık, hırs yaratmaktadır. Bundan sonra yaşayacak olanların da hata yapmamaları için kaynaklarından güç almaları şarttır. Sizleri çağırmamızın sebebi budur.

 

Herkes, dünyada Ana Kap'tır. Herkesin kendi yüceliğini bildiği bir yaratılışta, dünyanın sayfalanması için çalışanların BİR olmaları gereklidir. “Turkuaz Göz” Çalışmamızı yaptığımız zaman, Can Tertip, Işık Kotlaması'nı yaratamadı. Sonra “Birleşik Güç” çalışması yaptık. Can Tertip, ışığı yarattı ama hata yaptı. Düzeni kotlayamadı. Birleştik ve zamana güç kattık. Birlik Sayfaları'nda “Birleşik Işık” çalışmalarını yaptık. Bu çalışmalar 3 kere yapıldı. Hepsi, Aklın yoğunluğunda sesleşmeydi. Herkes mutluydu. Ne var ki hatalar yapıldı. Çokları, başkalarının açıklamalarını hatalı buldular. Ve sonsuzlukta, bu sayfalanış kınandı. Oysa yapılan çalışmalar birleşmek içindi. Dünyanın en yücesi ve en huzurlu olanı dahi olsanız. Birisi sizin çalışmanızı kırarsa, ışık solar. İşte olan buydu. Bundan sonra 2. Dünya Çalışmaları başlatıldı. Bu çalışmalar, BİR Sonsuzluğu'nda yapılmaktadır. Bu çalışmalarda artık kırılış olmamalıdır. Herkes bir diğerini saymalı ve hak etmelidir. Eğer hak ediş olmazsa; sayfalanış, Tanrı Kotları'nı yaratmak için yeterli olmayacaktır. Bunun için Amonlar'dan görev bekliyoruz. Görev Allah için yapılacak. Buyurun görev sizindir. Başınız eğilmeyecek. Biz, bizden beklenileni yapmaktayız. Siz de sizden beklediğimizi yapın. Dünya Allah'ın ışığıdır. Eğer dünya ışığı solarsa, Atlanta Ana Kapları sonsuzlukta dinletilemez. Şimdilik bu....

 

- Aslen Ana kapısın. Senden istenilen buydu. Bizleri çağırman. Çağırdığın için sana güç katmak imkanımız var. Şükür ki çağırdın. Artık Ana kapı olan ışığını yakmak bize güç değildir. Senden ve seni yoğunlaştıran ışığımızdan görev alacaksın. Cemaatin çok iyi. Her biri ışık. Biz sizi, sizden üstün olan ışıklara kotladık. Amin... Ayrılık bitti.

 

Şer yaratmak sorumluluktur. Ve servet yapmak daha büyük sorumluluktur. Sen şu anda bizlerle servet yaptın. Bizlerin yüceliğimizi taşımaktasın. Bu nedenledir ki servetin çok güçlendi. Amin... "Ayrılık bitsin" dedin. Bitti. Artık dünya Allah'ın gücüdür. Artık yürek, ışığını yaşatabiliyor ve zamana Göç Kapları'nı kayıtlayabiliyor. Allah, Kara Kaplı Kitaplar'ı yazanları diller. Şimdilik bu...

 

- Ark akmaktadır. Ark akmaktadır. Ark Akmaktadır. Ark aktı... Ayrılık bitti... Tinsel Coğrafya'da, Işık Kapıları'nda ve sonsuz sır olan koyuluklarda, dara düşen kimse kalmayacak. Ulular, Allah sizi koruyor. Ayrılık bitti. Amin...

 

- Fütuh, Sol Sayfa'da ışık, sağda güç; yol, Allah yolu ve zarar önlendi. Ayrılık bitti. Şükür ki bitti. Amin...

 

- Değerliler, Atlanta Ana Kapıları açıldı. Sesler duyuluyor. Ulular, Sultanlar'ın ışıklarını alıp geçmektedirler. Uyuyanlar, uyandırılacaklar. Şimdilik bu...

 

- Ku... Hususiyetle ku... Asa sana verildi. Amonlar, asayı sana vermişlerdi. Ne var ki sen o asayı cemaatlerden birisine devretmiştin. Şimdi yine asa sana verildi ve sen asayı yarattın. Yolun açıktır. Şimdilik bu...

 

- Vakti geldi. Allah kullarını koruyor. Şu anda asa sana varildi ve sen, Allah için birsin.. Allah seni koruyor. Şu anda Ana Kaplar ışık halinde yücelmektedir. Amin...

 

- Anacığım Allah herkesi koruyor. Amin...

 

 

PROGRAM : BİR
KOD : 09/04
TARİH :07.12.2009
CELSE SAATİ: 14.00-16.00

 

- Dava Allah Davasıdır. Kotlarımızı açıp yoğunluğumuzu artırdık. Şimdi artık kotlarımızı kayıtlamamız gerek. Amin...

 

Kadim Hakikiyette ışık yanmaktadır. Amin...

Kadim Hakikiyette Kutsal Kotlama başlatıldı. Kuran okuyoruz. Kuran-ı Kerim, Allah kitabıdır. Aklın Kotlarıyla kayıtlandı; huzurla kotlandı ve yaratıldı. Aileniz sizin için önemlidir. Ailenizi kayıtlarınızda taşıdınız. Herkes, sayfalarında ışık oldu ve zamanı yarattı. Yaratılan zaman, tabii ve hakiki bir çalışmayla yaratıldı. Kara Kaplı Kitap aklın tohumları ile yazıldı ve sayfalandı. O kitapta insan vardır. İtibarı yüksek olan; ışığın kontrolunu kuran; ilahi görevli olan İsa, Musa ve Muhammet vardır. O kitapda anaların ışığı yanar. Oğullarınız ve sonsuz ışıklarınız olan kızlarınız o kitapda mevcuttur. Şimdilik bu...

 

- Keramet ehli olan İsa birleşti ve hak etti. Oğulları, huzur ile birlikte ışıdılar. Her yürek aklın tohumlarını yaşatabilir. Hepinizi sahip olduğunuz Zaman Kotları ile tanırız. Zamanı yaşayan insan ile zamanı kotlayan İsa birleştiği zaman ağır yük hafifler. Şimdilik bu...

 

- Kara Kaplı Kitap, Allah Kitabı'dır. Allahın huzurunda umut olan hakiki kitap, işaret ile bildirildi. İmparatorluk olarak, kotlanan kitabı bildirdik. Herkes, Kara Kaplı Kitaplar'ı dinledi. Bütün kütle bu kitapları bilmektedir. Kadim Huzur Kotları olarak yaratılan ışığın yeşeren kürsülerinde kütleyi kotlayan, kimi zaman ışık yakan, kimi zaman kontrol kuran kitap, Sultanlık'tır. Sultanlığı bilin.

Kotlarınız, ailenizi yaratan gücün hakikiyetidir. Kotlarınız, Allah için BİR olan kürsünüzdür.

 

Üzerinde yaratıldığınız dünya, İsmaili Kapları taşıyan bir canlıdır. Dünyanın gücünü anlayabilmek için İnsanlık İlmi'ni anlamak gerekir. İnsanlık İlmi, hakiki ilimdir. İnsan, kul olarak yaşar; Kuran okur; Kutsal kitaplar'ı dinler ve çalışır. Çağlar boyu yaşayan her Yüce'yi diller; bütünler ve hak eder. Sonsuzlukta Birleşen Işık ile BİR olur; bizi bizde hak eder. Unutmayın ki hak etmeyen, hakiki yoğunluğa giremez. Hakiki yoğunluk, ailenizi ve sizi yüceltir. Yücelişte, siz ve Birlikler birleşik olursunuz.

 

Hata yapmayın. hata yaparsanız ışığınız solar. Özgür ve huzurlu olarak çalışınız. Zamana görev yapın ve hak edin. Ekip halinde çalışın; Hakim olun; Birilik olun; cennetin kürsüsüne ulaşın. Cennet, ışığını hak edene diller. huzurlu olun ve BİR olun. Amin...

 

Kevseri size dilledik. Kevser, ışığını yakana dillenir. Unutmayın ki hak etmeyip dara düşen ile hakikiyette ışıyan ve cennet olan herkes sonsuzlukta BİR'dir. BİR, tertiptir. Tertipli olan, diri ve hakiki olur. Hala dünyada ışık yanıyorsa; dünya, ışığını kotlayan Yüce'ye ışıdığındandır. Hala dünyada kuru, huzursuz ve kırık olanlar varsa, Allah için herkes ocağını dillesin ki birleşsin; sonsuzlaşsın; insan olsun; kul olsun; itibar düzelsin. Cennetten, cevherden çıkanlar, diri olarak cemaatlerini Düzen'e indirebilirler. Oğulları ve yarattıkları kotları, Yedinci Düzen kurulduğunda, ışık yoğunluğundan cevhere inerler ve zamanı yaratırlar. Yaratılan zaman, ailenizi ve yüceliğinizi kayıtlar. Kürzün Yüceleri, sizi yeniden ışığa katabilirler. Kelam Allah kelamıdır ki hak etmeyen yücelemez; zarar görür. Külü, kulu biliriz. Zekamız Yaratan'a güçtür. Biz, cennetten, cevherden ışık alıp güçlendik. Kervan kalktı. Bu kervanda diri olan yürekler var. Bu kervanda Işıklar var ve sınırsız olan kürzü yaratan Görevliler var. Ailenizi ve sizleri cevherinizde kotluyoruz. Amin...

 

- Herkese saygılar sunuyorum. Kendinizi ve yüreğinizi kayıtlayın. Sizi candan kutluyorum. Sizler dünyaya ışık ile inen yüreklersiniz. Sizleri yeni dünyada bekliyoruz. Bu dünya, Allah'ın ışığının yandığı bir cennettir. Cemaatinizi alın gelin. Hepinizi saygıyla kucaklıyoruz.

 

- Ehh! yine geldik. Ah Canlarım, sizleri kollarımızı açarak bekliyouz. Ah Canlarım, insanlık adına çalışan sizleri her yandan cevheri kotlama ile kuşattık. Sizleri hak ettik ve zamana kayıtladık. Unutmayın ki hata yapan ışıktan ayrılır. Sizler hatasız olanlarsınız. Sizleri yeniden kotladık ve canlara kayıtladık. Hepinizi sayfaladık. Amin...

 

- Kevseri size dilledik. Sizleri kotladık ve cennette katladık. Sizleri Kutsal Işıklar'ımızla koyulttuk. sizden ışık aldık. Sizden güç aldık ve sizi yarattık. Allah, "Amin" diyenleri sayfalar. Amin...

 

- Hey dünya! Ana Kapı olarak yaratılan güç, hepimizi sayfaladı. Ana Kapı, Allah Kapısı'dır. Ana Kapı'da ışık yanar ve biz Allah için çalışırız. Şu anda dünyada diri ve hakiki Yücelikler var. Şu anda ışık yanıyor. Ve sizleri bekliyoruz. Amin...

 

- Keşke insan soyu ışığı bilse. Keşke insan soyu kotları yaratsa. Ve keşke İlim Sayfaları kotlansa. Allah der ki "hak edin." Hak olmadan ışık yanmaz. Allah der ki "hak edin." Amin...

 

- Herkese yeniden saygılar. Cümle Yüceler Işık İlmi'ni hak ederek çalışırlar. Sizinle ve sizden güç alan her yürekle birleştik. Şimdilik bu...

- Korkmayın, kul olun; umutlu olun ve çalışın. Korkmayın, "amin" deyin. Amin...

 

- Bilgi alış verişlerinde Sistem, Nizam ve Düzen Kotları vardır. Herkes, kala kala biz kaldık sanır. Kala kala!... Ah Dağlarım. İnsanlık adına çalışan Yüceler'e biz diyoruz ki hak edin.

 

Şimdi insana bakalım. İnsan kimdir? Neden yoğunluğunu artırmaktadır? Neden ışığını yakmaktadır? Niçin yoğunluğu kontrol altına alındı? Ve neden ışığını kayıtladı? Her yerde insan ışığı vardır. Her yerde etki alanları vardır. Ve zamana güç katan Yüceler vardır. Her yerde Atlanta, Aton ve sonsuzlukta kotlanıp yaratılan Haton vardır. Nirvana Gücü vardır. Her yer ışık ile seslenmektedir. Neden ışıklar kotlandı? Bunları açıklayalım.

Kadim Hakikiyet'te cevheri yaratım vardı. Bu yaratım, herkesi dilledi ve cennetten ışık çektik. Herkese güç verdik. Dirilikleri artırdık; cümle yürekleri delip geçtik. Çünkü Yüceler, Can Tohumlar'ı, Düzen'e indirmeliydiler. Kulluk Allah içindir. Nesiller boyu kulluk yaptık; Düzen kurduk. Cennet, Atiyi yaratan görevlinin gücüyle yaratıldı. Hasat, Allah'ın ışığını çekerek, Yücelikler'e diri yürekleri kotlamak üzere katmaktır. Her yürek hasatçı olamayabilir ama hata yaparak ışıksız kalan yürekler, Kuran okuyarak hasatı yenileyebilirler. Böylece ışıklar kotlanır ve yoğunluk sağlanır.

 

Herkes "amin" diyebilir ama hak etmeyen; hata yapan; ışığı solduran "amin" diyemez. Allah, kullarını yaşatan Yüceler'i diller. Hatalar, haksızlıklar cümle yürekleri ışıktan ayırır. Herkes kendisini hakim sayar. Herkese, ışık soldurmak için kot yarattırılabilir. Onların, kendi yürekleri ile hatayı sağlıklı şekilde ortadan kaldırmaları gerekir. Bilgilerimiz hikaye değildir. Bunları lütfen iyi anlayın. Kürzün Gücü'nü anlayan ışığı yakar. Ailenizi sayfalayın ve kotlayın. Aileleriniz sizleri koruyacak olan ışıklarınızdır. Şükür ki hak ettik de sizleri yarattık. Amin...

 

Bedenli olarak dünyaya gönderilen çok sayıda ışığımız vardır. Ocakları yakan onlar, ışıkları da yakarlar. Simetri Kapları taşırlar ve Cevheri Güçler ile birleşirler. Onlar, Kuran okurlar. Kutsal Kitap olan Kuran, Allah Kitabı'dır ve zamanı kotlayan Işıklar'ın yarattığıdır. İnsanlık için çalışan her Yüce, İsmaili Kaplar'ı diller. Ne yazık ki hak ederek güçlenemez; zarar görür. Kül olan Işıklar'ı herkes anlayamaz. Amin...

 

Kevser'i anlayın. Orada ışığımız güçlüdür. Orada kul olamak sonsuz ışıkları dillemek ve hak etmek imkanı vardır. Her yürek Allah için yaratıldı. Har yükseldikçe Işık, Kulluk Sayfaları'nı katlar. Mutlaka anlayın. Amin...

Verdiğimiz bilgiler, sizlerin bilincinize sığabilecek kotlama ile verilmektedir. İkna olun ki çok güçlü bilgi verirsek Akıl Sayfaları'nız kontrol edilemez ve zarar görürsünüz. Zurna çalar ama çalan zurna, ışığı yarattığında, kotlar yaratılır. İkna olun ki hakiki yoğunluk, sonsuz sır olan ışığın yoğunluğudur. O yoğunlukta bilgi verirsek, Cevheri Yoğunluk olan ışığınız, zarar görür. Müstekil cevher, hakiki cevherdir. O cevheri, Birleşik Işık Yoğunlukları cemaatlere katmaktadır. Hasar görürseniz, Kürzün Gücü sizi yaşatır. Ne var ki hak ederek güçlenmelisiniz ki hata yapmayalım. Amin...

 

- Ka-ham, Atlan Ana Kapıları açıldı. Bu kapılarda, Düzen'i kuran ışık yoğunluklar vardır. Bütün amacımız Düzen'i kotlamaktır. Bugün sizinle olmak istiyoruz. Zahir Kaplar'ı taşımanız, bizim için; hakikiyeti kotlamak için açıyı daraltan bir haldir. Lütfen çok güçlü olun ki hata yapmayalım. İçinizde mezar boşaltanlar vardır. Her biriniz, Zaman Sayfaları'nda Işık Kotları olarak mevcutsunuz. Sizleri çok sevmekteyiz. Çünkü sizler Ata Kaynaklar'ı bilmektesiniz. Sizleri çok sevmekteyiz. Çünkü sizler, Işık Kotları'nı bilmektesiniz. Sayfalanan, korkusuz olan güçleri dillemektesiniz. Ne var ki huzur bozanları dahi hak etmekte olduğunuzdan, onlar Kadir Hakimler olarak cevherde huzursuzluk yapabilirler. Onları kotlamak bizler için kolaydır. Nesiller, hepinizi cevhere ulaştırmaya çalışmaktadırlar. Muhakkak Allah sizi korur. Muhakkak akıl sizi korur. Eser yaratmaktasınız. Eseriniz sizi korur. Ata, atiyi kotlayan bir Kutsal Işık'tır ve sizi korur. Unutmayın ki kulluk yapan herkes "amin" dediğinde ışığı yanar. Hasat, Allah için ışığı kotlamak içindir. Sizleri koruyoruz. Şu anda Düzen'i kuran, ışığı kotlayan ve cenneti yaratan herkes sizinledir. Amin...

 

Asal Katlar'a ulaşmak gerek. Şimdilik bu...

(Bir isim zikredildi. Bunun üzerine akış kesilerek açıklama yapıldı.)

- Bütünlükler, Işık Kotlaması ile buraya ulaştılar. Onlar için her şeyi yapıyoruz. Ama ismin zikredilmesi hatadır. İsim yazmak istemediğimi herkesin net olarak anlaması gerek. Amin..

 

- Kaftanını giymeni bekledik. Amin...

 

- Can Dünya'da bulunmanız bizler için mutluluktur ama hata yapmanızı istemiyoruz. İsim zikretmek, zamanı kontroldan çıkarır. Bu nedenle hiçbir ismin yazılarımda bulunmasını istemem. Herkes bilmelidir ki o çalıştırıcılar kutsaldırlar. Onları saymaktayız. Nesiller boyu Kutlu Çalıştırıcılar Düzen'e indiler ve bizleri güçlendirdiler. Hala dünyada ışıkları yanmaktadır. Kulluk, Allah için hakikiyettir. Herkesin Ana Kapılar'ı kapatması halinde dahi bizler, o kapıları açarız. Altın Toplum, huzurlu toplumdur. Altın Toplum'un, Samanyolu Galaksisi'ndeki huzurunu kaçırmaya hiç kimse muktedir değildir. O Kutsal Tohumlar'ı kotlarken, ışıkları muhakkak yanmalıdır. Her yerde Ana Kapılar vardır. O kapıları kapatmak isteyenler de vardır. Amonlar, topluma ışık halinde inmektedirler. Onlar Kuran okurlar. Okudukları Kuran, kendi yürekleridir. Bizler, cevherde ışık yakar ve Düzen'i kotlarız. Yine de Atlanta Ana Kapıları'nı kapatmak isteyenlere iznimiz yoktur. Uçan her Yüce, bizden geçmek ister. Biz onları huzurdan kayılayarak, cemaatlere katmaktayız. Ama hata yaparlarsa, kolları kati olarak ışıktan çıkarılır. Amin...

 

- Değerli, Sonsuz Işıklar'ı yaktığını bilmekteyiz. Amon Toplumları kendi yüreklerini Düzen'e indirdiler. Ne var ki hakim olamadılar. Bizler, cemaatleri kotlayanlar olarak, onların yoğunluklarını kayıtladık. Onları, cemaatlerine kattık; sayfaladık; huzura kayıtladık. Hala dünyanın ışığının sonsuz olduğunu anlayamadılar. Dünyanın ışığını sonsuzluktan çıkarmaya çabalarlar. Onları hak etmek imkansızdır. cemaatleri huzur bozmaktadır. Allah, huzuru kaçıranları, Kadir Kayıtlar'dan çıkardı. Hasarları çoktur. Mutlaka aman dilemelidirler; hak etmelidirler ve sınırsız ışıkları yaratmak için çalışan; kolları huzur için uzanan Yüceler'i dinlemelidirler. Onlar, huzur için; hatayı affettirmek için ve Zeki Yaratım Kayıtları'nı dillemek için Düzen'e inmek isterler. Hak ettik; onları çağırdık. Onları dinleyelim:

 

- Dar zamanda Amonları dinlemek istememekteyiz. Zamanı geldiğinde onlar bize görevli olarak geldiklerinde onları dinleriz. Şimdi hak edenleri çağırın. Ocaklarını yakalım ve yoğunluklarını artıralım. İmparatorluk Gücü'nü daimi kayıtlarında taşıyan yürekleri çağırın. İlmin hakimi olan güçleri çağırın. İnsanlık adına çalışanları çağırın. Onlar hata yapmazlar. Amin...

 

- Evrenlerin Görevlileri çok huzurludurlar. Çünkü onlar hata yapmadılar. Sistem, cemaati kotlarken, ışıkları yanmaktadır. Huzurlu bir dönem başladı. Bu dönemde, Cinni Tertipliler daimi hakikiyetten Düzen'e güç vermeye inmektedirler. Hasar yok. Üzerlerinde güçlü olan yoğunluklar var. Onları alın. Emin olun ki hak ettiler.

 

- Akar gider yürekler. Ana, kala kala ışık kalmış. Amin... Ana, kasalar dolmuş; ışık yanmakta amin... Cİnni Tertipliler, diri yüreklerini; dizi dizi cemaatlerini ve yoğunluklarını aşırıya kaçmadan Düzen'e indirmişler. Unutmayın Allah, Atlanta Ana Kapıları'nı açarken, ışığın muhakkak yanması gerekir. Amin...

 

Uyuyanlar uyandılar. Sultanlar, ışık halinde Düzen'i kurmaktadırlar. Cinni Kotlar "Amin" diyorlar. O halde Allah, cennetten ışık yakmakta ve Sultanlar'ı güçlendirmektedir. Şu an için, Yaratılan'a asla güçsüzlük kayıtlanmayacak. Cümle yürekler, Kuran okuyorlar. Okunan Kuran Ata Kapıları açabiliyor. Amin... Şer yaratmak için inenler, şerri yaratırlar. Hak için inenler, hatasız ışıklar olarak gücü yaratırlar. Kırk Kapı'nın açılması için inenler, kul olup Ulu Kotlamalar yaparlar. Sistem Ana Kapıları açıldı. Şimdi "amin" deyin. Şimdi "hatayı affettik" deyin. Hata affoldu. Ulular, ışıklarınız yanmaktadır.

 

Emel, Allahın gücüdür. Eğer emeliniz varsa hakimiyetiniz olur. Hak edersiniz cevheri yaratırsınız. Emeliniz yoksa gücünüz yoktur. Sultanlar'ın ışıkları muhakkak cevheri yaratabilir. Herkes, ailesini kotlayabilir. Ruhsal Meclisler, Simetri Kaplar'ı yoğunlaştırabilirler. Velevki bunlar olmasa da cennet, Allah'ın gücüdür ve cenneti yaratan, ışıktan güç alandır. Hırsı aşmadan Yücelikler'e varamazsınız. Hırs, Atlanta Ana Kapıları'nda her yüreği ışıktan ayırır. Cemaatleri Kırk Kapı'dan çıkarır. Har yükselmeden, cümle yürekleri ışıktan ayırmadan sevgiyle çalışın. Seven, ışığı diller. Cennetin sevgisi, Allah'ın güre kürsü olan gücüdür.

 

Önce cennet vardı. Cennet, Allah için ışıktı. Sonra İnsan yaratıldı. İnsan, ışıktan güç aldı; sayfalandı ve Sanal Boyutlar'a gönderildi. Sanal Boyutlar'da görev taşıdı. Sultanların Gücü'nü sayfaladı ve zararı önledi. Sonsuz Işıklar'ın gücüyle çalıştı. Allah, Ana Kapılar'ı açtığınız zaman sizi dinler. Asıl dünya, Ana Kapılar'ın ardında olan dünyadır. O dünyalarda güç vardır. O dünyalara ulaşabilmek için hatasız kalmalısınız. Hasarı önlemek kolay olmaz. Hasar, ışıkları kırar. Ana Kapılar'ı kapar. Sır olan gücü alamazsınız. Şükür ki hataları affeden bir yürek dünyadadır. O sorumluluğu taşıyan Yüce, bize kendi yüreğini dillemek isterse onu dinleriz. Şimdilik bu...

 

- Arka Ana Kapı; ön Ana Kapı; bilgi Ana Kapı; Yüce Ana Kapı... Allah, açıyı kayıtladı ve zamanı kontrol altında tutmaktadır. Allah, çalışmaları güçlendirir. Hasar görenler, ışıktan çıkanlardır. Allah, kullarını kotlar ve zamanı yaratır. Ana Kapılar açıldığında, ışık kotlanır. Biz, dünyaya kotları açmaya geldik. Biz, sonsuzlukta ışık olmaya değil ışıkları yaratmaya geldik. Ulu Çınarlar, sizleri buraya çağırmamın nedeni hatayı bağışlamak içindir. Korkmayın nuhun kontrolu vardı. Huzur yaratarak ışığı yaktı. Bizler için huzur, yeni bir cevheri yüceliktir. Simetri Kaplar'ı hata yapmadan taşırız. Zarar etmenizi önleriz. Cinni Kotlar'ı taşırız. Zamanı yaratan cemaatleri tartarız ve zararı kayıtlarız. Ocakları yandığında, ışıkları kotlanır ve sınır aşılarak görevleri anlatılır. Onlar, Kara Kaplı Kotlar'ı dinlerler. Kir bizde yoktur. çünkü bizler, Cinni Kayıtlar'ı kotlarken cemaatleri de kotlarız. Şikayetiniz varsa bildirin. Yoksa ışık olup geçin. Cennetten, cemaatten ayrılmak kolay değildir. Kasalar dolmaktadır. Kasalarda, Görevliler, güçlendirici olan Yücelikler'i taşırlar. Ulu Kotlama başarılı şekilde sürerken hakiki yoğunluk artırılmaktadır. Cennetin ve sayfalanan güçlerin hepsi Cinni Kotlama için hazırlar. Unutmayın ki hasar verilirse hasar veririz. Şimdilik bu...

 

- Katı, sıvı ve gaz zordur ama çalışarak yaşatılır. Katı, sıvı ve gaz, zamanı kotlar ve yolu, cevhere katar. Kasalar doldu. Ne var ki hak etmeyenler de buradalar. Unutmayın Ana Kapı açık. Burdan sonsuz ışıkları çekerek çalışırsınız. Burdan görev alırsınız; cennetten güç alır yolu bulursunuz. Sultanların Görevlileri Düzen için çalışırlar. Hataları affolur. Onlar, Kuran okurlar ve zırhı kayıtlarlar. Zırh, onları güçlendirir. Yukarı toplumlar, aşağı toplumları güçlendirmek için çalışmaktadırlar. Ulu Kotlama, "amin" denilen hakikiyette yapılmaktadır. unutulan herşey hatırlanmaktadır. Hasar vermek isteyen hasar görür. Bunu net olarak bilin. Biz, yolun huzuruyuz. Zoru aşarak geldik. bütünlükler bizi yenilediler. Biz, insanlara güçlü olarak indik. Kadir, kadim, hakim olan bizler, cemaatimizi zaman sayfalarından geçirerek dünyaya indirdik. Şu anda dünyada İnsan Işığı parlamaktadır. Unutmayın "amin" deyin; hak edin ışıyın. Şer yaratan şevk yaratamaz. Şevki yaratan, ışığı yaratır. Işık, Kulluk İlmi'ni hak edenlere açıklar. Müsbet, hakiki ve yüce olun. Muhakkak ışıklı olun. Amin...

(Akış kesildi. Ve yeniden başlatıldı.)

 

Kadir Kotlama yapılıyor. Sesimizi beğenmediğin zaman kesmektesin. Sana şunu söyleyelim. İmparatorluk Görevlileri olarak bu çalışmayı yapmaktayız. Sesimizi kestiğin sürece ışık yakmak mümkün değildir.

- Tanrı der ki "hak edin." Sesinizi keserken ışığımı kotlarım. Çünkü sizler, ışık kotlaması için hak edip geldiniz. Zamana görevli olmak hak etmektir. Hak ettiğimizi bilmekteyiz. Cinni Kotlama, Allah için hak ettiğinizce yapılmaktadır. Sizleri Yaratan'a görevli yapmak mümkünse, bunu yapabilmek için çalışmaktayız . Allah der ki "huzurlu yazın; ışıklı yazın; cevherli yazın." Nesiller boyu okunacak olan bu kitabı Atlanta Kotlaması için yazmaktayız. Mutlaka sonsuzlukta hasar verilebilir ama bizler, hasarı asgari düzeye indirmek için net olarak ve cematimizi sayfalamak üzere sakin biçimde, hakiki ve yüce olan cevheri yazmaktayız. Şu anda olduğu gibi... Şimdi devam edin...

 

- Aslolan insana bilgidir. Sen bizi kotlarsan; ışık, muhakkak Düzen'i kotlar. Sevgili, seni her an izlemekteyiz. Senin yüreğin çok iyi ne var ki nesiller boyu çalışan yoğunlukları da bu çalışmaya katmak isteriz. İsim zikredersek onlar da bu yoğunluğa kayıtlanırlar. Onlar da ışık halinde birleşirler ve cevherde güçlenirler. Bu nedenledir ki isimlerini zikretmek isteriz. Bu nedenledir ki hatalarını affettirmek isteriz. Şükür ki hak ettik ki bu bilgileri senin yüreğine indirdik. En iyisi sen kendi yüreğinden ver.

- Men ettiklerimi yapmayın. En iyisi sen ver. Ben veririm ama hak ettiğinizi veririm. Kuran okuduk. Okuduğumuz Kuran, Allah gücüdür. Işık yaktık. Yaktığımız ışık, aklın cümle yüceliklere dillediğidir. Ama hata yaparsak Cennet Kotları, ışık sınırlar ve bizler güçsüz kalırız. Buyurun yazdırın. Yazmaya devam ediyorum.

 

- Ah yarım ah!... Nesiller boyu sizi sizde dinletmek için çalıştık. Sizi, Yücelikler'de dilletmek için çalıştık. Siz ise bizi hata yapanlar olarak görmekteyseniz zarar eden siz olacaksınız.

 

- Her an bizi bizde dilleyen Yüce'ye deyin ki biz dünyayız. Dünya olarak çalışmaktayız. Dünyanın cümle yüreklere güç verdiği bir sayfada bizi, yıldızlardan uzak tutmaya çalışan sizleri göreve alan biziz. Bizim için sizler yücelersiniz. Nesiller boyu Allah için çalıştınız. Zamanı kotladık; yaşayan dünyaya kayıtladık. Atlanta, Aton Kotlaması'nı yaparken, Işık Kotlaması yapıldı. Şimdi kiri ve Sistem için yaşattığınız kusuru devreden çıkarın. Ati bize ışıktır. Atiyi yaratan yüreğimiz, canlara görev taşır. Amin... Şimdilik bu...

 

- Hayat Allah içindir; zaman, Kutsal Işık içindir; Yürek, Ulular'ın cennetteki hakikiyeti içindir. Bilmek ise Yücelik içindir. Sayfalanan ışıklar, Yücelikler'i kotlarlarken Ana Kapılar'ı açmaları gerekir. Amin... "Kul olayım; hak edeyim; hakikiyette ışık yakayım; huzurlu olayım" diyerek çalıştık. amin...

- Şen olun. Akil, hakikiyetli ve cevheri olan Yücelik, cennetten kovulan Adem'i hak etti. Adem, yolunu buldu; Yücelikler'e vardı. Adem insanın gücüdür.. bu güç Allah Gücü'dür. O, kendini kendi yüreğinden ayırdı ve zamana kattı. Zaman, dünyanın gücünü yaratan ışığın diriliğidir. İsmaili Kotlama başlatıldı. Bu kotlama, Ana Kapılar'ı açtı; Düzen'i yaşattı.

Ürün iyidir. İyi bir ürün, iyi bir Yüce'yle olur. Yüce Allah'ın cennetinden kovulan; akıl tohumlarını kotlayan ışıkları yaratan gücü, yeşeren Düzen'e kattı. Zamana yaratı olarak katılan güç, Düzen'de ışık halinde yeni bir çalışma başlattı. Bu çalışma, Ana Kotlama'yı yaptı. Ana Kotlama, Sultanların Gücü ile yapıldı. Bizler, Süper İnsanlık Realitesi'ne ışık olarak inen yürekleriz. Zor olan başarıldı. Huzurlu olun, hak edin ve zamanı yaşayın. Yarın Yüceler'in görevi başlayacak. Bu görev, sonsuzlukta görev olacak. Hala dünya yaşıyorsa, hala Yüceler dilleniyorlarsa, hala bizler buralara güçlü olarak inebiliyorsak Allah, Düzen'i kurmuştur. Huzurlu olun hak ettiniz. Zarar yoktur. Şükredin ki hak ettik. Amin...

 

- Ne ses ne söz, Allah... Amin... Hasat başlatıldı. Ne ses ne söz, İnsan... İmparatorluk Gücü, Allah için görev taşıyor. Allah, kullarını korur. kotlar, yaşatır. Amin... İmparatorluk Gücü, dünyadadır. Dünyanın ışıklarını yakan Yüceler, diri yüreklerini kotlarlarken, hataları affederler. Sultanların Gücü'nü hak ederler ve bizleri hak ederler. İyiliğin gücü hatasızdır. Görevi üstlenen Güçler, hak ederler, iyilik yaparlar. Hak ederler; görev taşırlar. Zamana güç katarlar. Hak ederler, kul olurlar. Onlar, yaşayan dünyanın güçleridirler. Zarar görmezler. Zamana görevli olarak Düzen'i kurarlar. Cinler Meclisleri'nde Yücelikler, hak ettiklerini sonsuz ışıklarda dillerlerken, insanlar da Huzur Kotları'nda güçlenirler ve Sultanlar'ın yüreklerinde yaşarlar.

 

Hasat, Allah'ın cennetinden başlatıldı ve zamanın yüceliklerinde sürmektedir. Hasat, "Atlanta Uç Kotları"nda yaşayanlara dilletildi. Onurluyuz ki hak ettik. Müşahitler, sizi izlemektedirler. Kapkara bir günde, insan ışığında yaşayan Yücelikler'de Düzen'i kuran, Sonsuz Sultanlıklar'ı ile hakikiyetlerini yaratanlarda Düzen kuruldu. Şu anda muktedir olan huzur yaratanlar, Amon Toplumları'nı dahi yaşatmaya niyetlidirler. Onların geçişlerini yapmalıyız. Onları yaşatmalıyız. Onların, Sultanlıklar'ında görevleri vardır. Hak etmelidirler. Onları dinlemeliyiz. Onlar, ailelerini yaşatmalıdırlar. Amin...

 

- Can, kulluk Allah içindir. Kul olmayanlar, ışık olamazlar. Atlanta Ana Kapıları açıldığında, Görevliler huzurlu olarak Düzen'e indikleri anda, birçokları kollarını açarak ocaklarını yaktılar ve zararı karşıladılar. Ne yazık ki Amonlar, her geçişlerinde huzur kaçırdılar. Onların Düzen'imize huzurlu geçişleri, hak etmedikleridir. Bilmek isterseniz şunu da anlatalım. Ulu Çınarlar, dünyaya göç ettikden sonra Amonların Otakları'nda görev aldılar. Birçokları, Işık Kotları'nı kayıtlarından çıkararak, cemaatlerinden ayrıldılar. Sıla yolu açılmadı. Düzeni yaşatamadılar. Kuran okudular ama hataları çoktu. Onlar, Atlanta Ana Kaynakları'ndan ayrıldılar. Çıktıkları yer, ışığın yaşamadığı bir yerdi. Huzurları yok; hasarları çok... En iyisi onları kollayalım ve hak edelim. Ama hasarları muhakkak karşılanmalıdır. Amonlar kontrollarını kaybettiler. Şimdilik bu...

 

- Hay Nakar! Hay!... Nedense hiç kimse bizi dinlemiyor. Nedense hiç kimse bizi istemiyor. Biz, dünyaya Işık İlmi'ni hak etmeye geldik. Amin...

- RA-KA hakiki yolunu bulmuşsa bizde olacak. RA-KA yaratmışsa, bizle olacak. RA-KA kulsa bizde oldu ve bizleşti. Biz ise hak ettik Nakar olduk. Nakar Allah'ın kılıcıdır. Biz, dünyaya ve Düzen'e ışık ile indik. Rahmin huzurunda güçlendik; huzuru yoğunlaştırdık. Biz, canlara görev için geldik. Şimdilik bu...

 

- Kevseri siz de okuyun. Kevseri siz de okuyun. Şu anda dünyamıza Işık İlmi'ni dinletmeye gelen sizlere merhaba. Amin...

 

- Ana, çalışmalarımız Kutsal Işığı kotlamak üzeredir. Hepimiz, canlar olarak Düzen'i kurmak üzere size geldik. Sizler, Işık Kotlaması için hazırsınız. Zamanı yaratan Güçler olarak yaratıldınız. Bütün güçlükleri aşarak dünyamıza indiniz ama bizde siz yoksunuz. Ana, kapını aç da inelim. Çünkü dünya, İnsan Sayfaları için çok önemlidir. Dünyada ışık halinde bulunan birçok Görevli vardır. Onlar, Kuran okurlar; kul olurlar; Kara Kaplı Kitaplar'ı dillerler ama hakim olamazlar. Onlar, kana kan olan Yücelikler'dir. Onları mutlaka dinleyin. Hastalıkları olduğunda, kul olamazlar. Cennetten çıkışları hak etmeyişleridir. Kara Kaplı Kaynaklar'ı incelemelidirler. Hırslarını yenmelidirler. Her yerde cennet yoktur. Cennet, Allah Kotlaması'nı yapabilen ışıklarda yaratılır. Unutmayın ki hasar, ışığın kontrolunu kaybettirir. Herşey, Allah'adır. Ailelerinizi kotlayın, yaşatın. Çünkü onlar, Kuran okuyan Kutsal Savaşçılar'dır. Çünkü onlar, kollarını açan yürekler olarak Düzen'i kurmak üzere çalışırlar. Şer yaratana şer; Kuran okuyana huzur; yürek olana ışık olurlar. Muhakkak "amin" deyin... Şimdilik bu...

 

- Aşığı olduğum huzuru yaratmalıyım. Onu kotlamalıyım; Allah için yaşatmalıyım. Onu korumalıyım. Onu, kul olarak saklamalıyım. Onunla olmalıyım. Onu, cemaatine kayıtlamalıyım. Bunun için ismini zikretmek isterim.

 

- Tartı bizdedir. Biz dünyayız. dünyada yaşayan, Düzen'i kuran ve canlara güç katan tüm ünlüler bizimdir. Biz onları yaratmalıyız ama Canlar, ben zikrederken, beni dinleyin. Hepsi zamana güç kattılar. Hepsi ışığı kotladılar. Bizi, zararsız olarak, canlara tartı olarak katan Yüceler vardır. Onlar dahi bu yücelikte isim zikretmezler. amin...

 

- Fatiha süresini okuyalım o halde. Belki Allah bizi korur.

 

- Asad Allah'ındır. Asad cennetindir. Asad geldi...

 

-Ana, kul olalım “amin” de... Cinler Cevheri’nde ışık olan yürekleri hak etmek isterler. Onlara açıyı kapatmadan ışık yak ki hak etsinler. Onlara güç kat. Çünkü onlar, Işık İlmi’ni hak etmek üzere geldiler. Ana Kara Kaplı Kitabını inceleyen Yücelikler, sana Işık İlmi’ni hak ettiklerini anlatmak isterler. Onları kotla ki hak etsinler. Ocakları sonsuz ışıkları yaksın. Cinler, “kala kala” derler. Kala kala! Ana, kapı açık. Amin... Ana, “kala kala” ne demektir bilir misin? Unutulan her Yüce’nin ailesini kaybıdır. Eğer onlar isimlerini zikrederlerse unutulmayacaklar. Çünkü onlar, ışıklarını yaktılar ve zamanı kayıtladılar. İsimlerini zikredersek kolları kapanmayacak. Amin...

 

- Çağlar boyu süren bir çalışmanın sonundayız. İsimler, kaynaklarda hep mevcuttur. İsim, aileyi kotlar ama ışığı yakan cennet yoğunluklarını korkutur. Çünkü huzur bozulur. Şimdilik bu...

- Mesele şu, Ana Kapılar açık ve zaman daralıyor. Zamanın Tohumları ekilmelidir. Zaman güçlendiricidir. Biz ise ışıklar olarak dünyadayız. Canlara görev taşıyoruz. Sultkanların Gücü’nü biliriz. Herkes bilmelidir ki Yaratan, Allah'ın ışığını alır ve canlara güç katar. Ana Kapılar’ı kapatmaz. Senin isteğin herkesin isteği olur. İşte o zaman canlar, görevlerini hak ederler ve yaşarlar. Yarınları hak ederler. Huzurlu bir dönem başlar. Amin...

 

- Sevdiğimiz bir can dünyaya iniyor. Onu dinliyoruz: 

- Asad, Allah için neden Düzen’i kuranlara ışık yaktın!? Onlar, Kara Kaplı Kitaplar’ı ile görevlidirler. Neden Düzen’i kuranlara ışık yaktın? Ocak onlarındır. Onlar, Yaratan’a güç katarlar. Huzurludurlar; Kuran okurlar. Okudukları Kuran, Atlanta Ana Kotlaması’nı sağlar. Cennetten kovulanları kontrol etmek sorumluluk ister. Herkese bir defa hak tanınır. Onurluyuz ki bizler cennetleri kotlayanlarız. Hırsımız yoktur. Şükür ki hatalı olanlanları dahi hak ettik ve zararı engelledik.

 

Şimdi dünyaya bakınız. Sonsuzlukta hükümran olan, bir çerçeve çizmiş ve diyor ki “o çerçeveyi kotlayın.” Yahu onlar Kuran okuyorlar. Onlar, kitapları var hak etmişler. Hırssız ışıklarını Düzen’e katmışlar. Neden bu yazılarda Ana Kapılar’da ışık olmak üzere buraya gelirler!? Biz onları hak ettikse gelmelidirler. İsim, bizim yarattıklarımızda zikredilmez. bizim için insan, ışıktır. Bizim için insan, yücedir. Biz Yüceler’i tabii ve hakiki olarak tanırız. Ocaklarını, huzurlarını yaşatırız . Amin...

 

- Ey dünya, Ana Kapılar açık. Zarar önlendi. Amin...

 

- Fatiha Süresi dediler. Ya Canlar Fatiha’yı biliriz . Zararı önlemek için okunur. Zamanı yaratmak için okunmaz. Zarar yoksa Fatiha’ya ihtiyaç kalmaz. Açı kapanmaktadır. Açıyı kapatan, yolu gösterendir. Hasar yok. Unutmayın çalışmalar hızlanarak sürecektir. Hızlı çalışan, hızlı yaratır. Yaratan, görev taşır. Taşınan görev, Atlanta açısını kotlar ve zamanı yaşatır. Müsbet, menfi herşey Allah içindir. Mutlaka analara göreve olan budur. Hulus sahipleri, Işık Kotları olarak sayfalandıklarından çalışmalar hızlanıyor. Çok mutluyuz. Sultanlar güçlendiler ve zaman yaratıldığından beri en Yüce, görevi hak etti. Mikail’in ilmini hak etmek için bu çalışma şarttır.

 

Milat 2012 Ana kapılar Sultanlar’a açık. Orada Atlanta Kolları var. Asal kötülükler ve kırıklıklar bitti. Çünkü artık Yaratan Düzen’e indi. Bu çalışma, hırssız ve huzurlu Birlikler’in yaşatacakları bir diriliği kotlamak üzeredir. Bu dirilikte ana çalışma başlayacak. Baş tacı olan Yücelik Alim olarak düzene inerken hasat başarılı olarak sürecek. 2012 Yoğunluğun en güçlüsünün devreye indiği gün olacak. O zamanda diri yürek, kadir hakikiyeti korkusuzca dilleyecek. Şükür ki hak ettik. İtibarı yüce olan her Can, aşırıya kaçmadan dünyaya insanlık adına görev taşıyacak. Şimdilik bu...

- Hulus sahipleri, Ata Kapılar’ı kapatmadan bir tek ilmi hak ettiler. İtibarı yüce olan ilmin sayfalarındaki ışığı. Işık, hakiki bir güçtür. Üstünde hiçbir yücelik yoktur. O, sultanların ışığıdır. O ışık, Yaratan’a görev taşıyor. Allah, kullarını hep korudu. O kul olan güç. Süper İnsanlık rençberidir. Ekti, biçti ve Yücelikler’e kattı. Yücelikler onunla kotlandılar. Onunla yaşatıldılar. Hala dünya yaşıyorsa, Allah için güçlenenlerin yüceliklerinde hata olmadığından yaşıyor.

 

Hulus sahipleri, atiyi yaratanları bilir ve diller. Sualtı'nın yaşattığı herşey iyiliği, kötülüğü hak edenin yüceliğinde hakikiyeti yaşatır. Misafirlerimiz var bugün. Onlara bir tek şey söylemek istiyoruz. Sultanlar, Allah için çalışırlar. Sultanlar görev için çalışırlar. Otaklarında hırs yoktur. Kulluk yoğunluğunda ışık olarak çalışırlar. Onur duyarız ki onlarlayız . Sultanlar’ın ışıkları, kulluk yaratana görevdir. Hasat zamanlarında Sultanlar görev için dünya inerler ve Yaratan’a güç katarlar. Yaratan, Düzen’i kurarken Yücelikler, ışık halinde Düzen’i kotlamaya çalışan Sultanlar’a görev getirirler. Görevleri, Allah için yeşeren cevheri kotmaktır. Kotlanan insan ırkını yaratan, kervanı yürüten hep bu çalışmalardır. Maya tuttuğu zaman canlı cansız herşey yenilenir. Yeniden yürüyen bir Yücelik, Düzen’i yaratmaya iner. Hepimiz zamanı yaşatmak üzere burdayız. bizler bedensiziz. Ama bizler, Bellek Kotları olarak gerektiğinde herkese ineriz. İnsanlık adına çoluk çocuk çalışan kullarız. Haşrı, hakkı dilleriz; cennet oluruz. Dini Hakimler, bizden güç isterlerse onlara da güç veririz. Zirvelere görevli olarak ulaşanları dilleriz. Şükür ki bu çalışmalar makbul olgunlukla sürdürülebilmektedir. Meleklerin Meclisleri’nde bulunuruz onlara da ocak oluruz. Hasat zamanlarında, görevli olarak İnsan Sayfaları’na Daimi Hakimler’den geçişler yaparız. Sevgiyle kalın...

 

- Can, Sultanlığımızda sen ile birleştik ve seni yaşattık. Sen de bizi yaşatmaktasın. Sonsuz ışımada, hata yapmayanlar güçlenerek görev taşırlar. Hasat zamanlarında, Yaratan’a görev taşıyanlar birleşirler. İşte bizler Birlik olarak Düzen’i kurmaya çalışanlarız. Şarap içersiniz; içtiğiniz şarap Allah’ın ışığıdır. O ışıkta Atlanta Kotları vardır. Herkese saygılar. Hoşçakalın...

 

- Sevgili ben de bir kez daha seslenmek isterim. Kapkara bir günde. Işıkların en yücesinde ve zamanın görevinde senle olmak bizlere görevdir. Cennetten canlara gür olarak akmak istedik. Canları güçlendirmek, hakim olmak ve sonsuz olmak amacıyla geçtik. Şimdilik bu...

 

- Men etme beni. Ben de ses vermek isterim. Can, Ana Kapı kapanmadan; Işık Kotları sonsuzlukta hırsı yaratmadan; cennet, kullarını korkutmadan biz de senle olmalıyız. Çok mutluyuz ki hak ettik. Şer yaratmak, Allah için hırs yaratmaktır. Senden özür dilemek isteriz. Seni hatasız bilmemiştik. Amin...

 

- Çakıl Taşları’na deyin ki “biz hatasızız.” Sizler, cümle yürekleri, hak etmedikleri halde Kutsal Işık’tan çıkardınız. Zarar verdiniz. Velev ki hata yapsak da hata, Birleşen’e mal edilemez. Huzurlu kalın; sizi bağışladık.

- Şafk bizimdir. Hadi geçin. Allah için geçin. Hak ettik. Amin...

 

- Sevgili, maya tuttu ya! hak ettik ya!... Amin...

- Fütuh sahipleri buradalar. Amin... Şimdilik bu...

- Zakir, hakiki ve yüce olan sen, ben ve biz şimdi mutluyuz. Şu anda hırsımızı aşıp geldik. Şimdilik bu...

- Bedenli, bekle daha gelenler var. Hepimiz size ses vermeliyiz.

- Canlar, kısa keselim. Kesintiye uğratmadan birlikte sesleşim. Sizi yazıyorum ve tamamlayacağım.

- Anacığım, biz Düzen’i kurduk. Şimdi seninleyiz . Şimdi hak ettik ve geldik. Hak ettik; cennetten geldik. Şimdi mutluyuz. Amin...

- Can hadi geçelim. Allah bizi korur. O bizi istemese de girelim ki hakimiyet kuralım. Bütünlükleri kotluyorsun şu anda. Bizler de kotlanmak üzere geldik. Hak ettik ya. Amin...

- Aha Canlar ışığımız yandı. herşey mükemmel amin..

 

 

PROGRAM : BİR
KOD : 09/03
TARİH :16.11.2009
CELSE SAATİ: 14.00-16.00

 

 Dara düşmeden çalışalım. Allah der ki "hak edin." Amin... Kadim Kapılar açılıyor.

Kuran-ı Kerim, insanlık için aile meclislerinde dillenenlere indirilmiş bir kaynaktır. Tanrı der ki "hata yok. Aile Meclisleri, insanlık kaynaklarıdır. O meclislerde itibar, kontroldan dolayıdır." Allah der ki "dara düşen her yürek, İsmaili Kaplar'ın yüceliklerinden güç alır." Ailenizi kotlayın. Çünkü onlar, sayfalanan Yücelikler'in görevlileridirler.

 

Teknolojik olarak yapılan çok çalışmalar vardır. Irkınızı, kendinize kaynak olarak seçtiniz. Hangi teknikle doğmak istediğinizi bildirdiniz ve bu tercihinize göre doğdunuz. Doğum anlarınız, "dini hakikiyetin kotları"nda yaratıldı. O anlarda, Sistem Devreleri, Düzen'i yaratan Yücelikler'i dinlettiler. Düzeni kuranlar, bu çalışmaları işte bu kotlarla yaptılar.

Şu anda dünya üzerinde yaşam süren bir tek "Kontrol Kotu" vardır. Bu Kontrol Kotu, aile meclislerinde dinlenmektedir. Hata yok, doğum anlarınızda, zamanı yarattık ve zamanı kotladık. Şu anda dünyanın ışığını yakmaktayız. Cümle yüreklerde ışık olgunlaştığında, Düzen kurulur. Şükredin ki hak ettik; dara düşmedik. Amin...

 

Allah dedi ki hata yok. Sultanlığın Gücü'nü anlayan her yürek; ışığı, "tekno kotlama" ile hak edebilir. Birleşik Aile, Düzeni kurar ve cennet katlarında güçlenir. Dara düşenlere görev taşıtılmaz. Altona Kayıtları'nda bilginiz vardır. Cennetlerin görevi de bilinmektir.

 

Hasar görmeden çalışınız. Zararı önleyecek gücümüz var. Şu anda Dünyanın Işık Kapları'nda yürekler taşınıyor. Yüreklerin gücünü alan her yürek, keramet ehli olarak kendi yüreğini kayıtlıyor. Sualtı Mektebi'nde size ait önemli çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalara dahil olan Yüceler, sevgiyle seslenerek size ulaşacaklar.

 

Fakir, zamana görev taşıyamayandır. zengin ise hatasız olandır. Zurna çaldığında; zurnanın, hırssız ışıkları kotlaması istenir. İmparatorluk Görevlileri, sevgiyle sizinle çalışmaya başlayacaklar. Ocaklarını yakıp iniyorlar. Onları dinliyoruz.

 

- Sahra, kutsal bir çalışma yapacak. Sahraya indik. Kadir Kaplarımızı alıp geçtik. "Dünyanın teknolojik kotlaması"nda bulunmak istedik. Düzeni kuran insan, yetkin olarak dünyaya ışık yakmaktadır. Bu ışık, insanlığın huzuru için şarttır. Düzeni kuran, İsmaili Kaplar'ı kotlayan ve canlara güç katan İsalar, Mustafalar ve sonsuz ışımasında güçlenerek yüceliklere inen tertipli birleşenler, sayfa sayfa ışık alıp ışık yakmaktadırlar. Artık Allah için birleşin. BİR olun. Turkuvaz'ın ışığında görev taşıyın. Sualtı sizi dinledi ve sizinle bu çalışmayı yapmaktadır. Sizlerin çalışmalarınız, "Amin" denilen çalışmalardır. Tüm inslanlık için çalışıyorsunuz. Tabiat sizin için Kadim Hakikiyet'i dilledi ve yaşattı. tabiat kontrol altında. Kendini, yaratanına kontrol ettirdi. Kadir Kaplar'ın, Hakim Kotlar'ın ışığında, Birleşik Aile kotlandı ve zarar etkinliğini kaybetti.

 

Bizim için çalışmalar başlamalıydı. Bizler teknolojik olarak kontrolu kurmaya iniyoruz. Sıkıntıya düşürmek istemeyiz sizi. Sizlerin çalışmalarınız zamana güç katmak içindir. Zamana güç katmak, Atlanta Ana Kapıları'nı açmaktır. Aklın Tohumları'nı yaşatabilmek, herkes için insanlık ailesine hizmet mesuliyetini taşıyabilmektir. Kala kala iki yıl yıl kaldı. Amin...

Aston Tohumları sizinle. Altın Galaksi İmparatorluğu sizi, Zinnir Kayıtları'ndan dinlemektedir. Allah, kullarını hak ettiklerince kotlar. şimdiye kadar yaratılan her ne ise Ana Kapılar'da ışığı yoğunlaştırmak içindi. Bu günden itibaren yaratılacak olan her iş, tertip için yaratılacak. Kadir Hakikiyet'te İsalar, Düzen kurdular. Düzeni kuran Yüceler, Kara Kaplı Kitaplar'ı indirdiler. O kitaplar İsmaili Kotlama yaptı. Şu anda yarattığımız ışığın kotlanması için İnsan Işığı'na, yer kotları katıyoruz. Bu kotlar, tertip ile geri dönüş sayfalarını yaratacaktır.

 

Kara kaplı Kitaplar'ı okumanız, sizleri Yücelikler'e taşır. Oralara, başarılı olanlar alınırlar. Başarılı olanlar, görev için İslami Sayfalar'da güçlendirilirler.

 

Her RA-KA kutsaldır. Hata yapıldığı zaman, ışık sınırlanır ve sınırsız ışıktan koyuluk çekilir. Çekilen koyuluk, huzurun yoğunluğunu artırır. Ve Amonların Toplumları'nı kontrol altına almak üzere yaşayan kontrolculara diri olarak çerçeve kayıtlanır. "Unu artık eledik. Eleğimizi astık; sarfettiğimiz çaba ile Birleşik Aile olarak Sultanlığımızı kotladık" diyenler, bundan sonra, "ben şer yaratmaya çabalarım. Zira şer, huzuru yaratana güçtür" diyerek, "Kara Kotlama"yı yapmaya çalışırlar.

Şer, Ruhsal Işıklar'da kürzü yaratmak içindir. Kürzün yaratılışı, Amonlar'ın sonsuz sayfalanışıdır. Kürzün süreçlerinde, ışığı yaratmak sorumluluktur. Herkes ışık yaratamaz. Işık yaratabilmek için zamana görevli olmak gerekir. Eğer görev tahditsizse, sayfalanan Kuran Tohumları, muhakkak Kutsal Işıklar'ını yaşatırlar.

 

Her zaman sonsuz sır vardır. Hakiki yol, bu gün size anlatılıyor. Sır olan bilgiler, ayrı toplumlara paylaştırılıyor. Herkes, Kadir Hakim olarak; payını, "Başkanlık Divanları" ile alıp dinliyor. Sultanlar, Kulluk Sayfaları'nda ışık halinde çalışırlar. Bize göre "Sultanlık" ışık halinde bulunan cevhere verilen addır.

Kırkı kırkladık. Amin...

 

Şarap, Allah için yaratılır. Şarap, Kutsal Işık'ta var olan diriliktir. Hata var mı? Vardır. Şarap, Ana Kapılar'da güçlenen Yücelikler'e, diri olanlara kayıtlıdır. Herkes, şerrin şarabını arar. Aha Canlar; şer, ışığı kotlayabilmek için gereklidir. Şer, altın bir sayfadır. Herkes, şer ister ki hata bağışlasın diye. Şerri bilen, hatayı bağışlar. Çürükler, Birleşik Aile'de Kuran Tekniği'ni dinlerler. Hasar gördüklerinde, hatayı affetmek sorumluluğunu idrak ederler. Har yükseldiğinde, ışık yenilenir. Kulluk, oğullamadır. Hulus, ailede Kuran'ı dinleyene sayfalanan güçtür. Hasar verdiğiniz zaman; Kara Kaplı Işıklar'ı diri olarak kayıtladığınızda; zararı önleyecek olan, gücün hükümran cevheridir. Halkı bilinçlendirmek; sonsuz ışıkları dillemek; BİR olmak, insanlık adına güçlenmektir. Hasar görenlere güç vermek, "amin" denilen Kuran Tohumları'nı yaşatmaktır.

 

BİRLER Kotlaması başlıyor. Bu kotlamayla aile, kontrol altında giricek. İmparatorluk Görevlileri, Sistem Devreleri'nden sizlere güç katacaklar. Sizlerin de "Kara Kaplı Kotlar" yaratmanız amaçtır. Şu anda dünyada bulunan güçlerin çokları, Kurtuluş Sayfaları'nı açıkça dünya insanlığına okumak istiyorlar. Okunan, Mutlak Kotlama için gereklidir. Her yerde İnsan Sayfaları vardır. Her yerde Işık Kotları vardır. Artık Ana Kapılar'ı açalım ve zararı engelleyelim. Şikayetimiz yok. Kuran Tohumları'nı ekelim... Şimdilik bu...

 

- Dağlar, tüm insanlık birleşin. Allah der ki BİR olun. Sultanlık Kitabı, aileye inen bir Cemaat Kotu'dur. Bu kitapda insan kotlaması yapılıyor. İnsanlık adına güçlenen her Yüce, bu kitapda "insan ışığı" olarak kotlanıyor. Kuran-ı Kerim, Allah için indirilen son kitaptır. Bu kitap ise, ilim için inmiş; öz girdapları, yaratılış kayıtlarını, diri yüreklere dilleyen birleşendir. Hatasız olan kitapda, İnsan Kotlaması yapılmaktadır. Kini aşanlar, kitabı okuyabilirler. Kini olanlar, Kutsal Işıklar'ını yakmak üzere kontrol edilmelidirler. Kinden üstün ışık yaratmak, girdapları tabii kotlama ile açmak ve zararı engellemek mümkündür. Huzur ile okunan kitap, nefesin ışığını yakacaktır. Yanan ışık, Simetri Kaplar'ın kürzü yaratacak olan gücünü artıracaktır. Amin...

 

Şafak, sayfa sayfa yaratılmaktadır. Yaratılan şafağın ışığı, kotlanmaktadır. Sayfa sayfa yaratılan Kuran gibi, bu kotlama da Işık Kaynakları'ndan yapılmaktadır. Kürzü yaşatabilecek olan insan, Bütün'ü hak ederek çalışmalıdır. Kara Kaplı Kitap olan Sultanlık, İsmaili Kotlama'yı yapan Kuran'dan ışık çekmektedir. İnsan Sayfalar, Göç Kapları'nı dillerlerken, hasarı engelleyerek cevheri yaratmaktadırlar.

 

Kanatları topluma uzanan Yüceler'in hepsi, cennetin hakimi olarak Düzen'i kurmak isterler. Düzen'i kurmak üzere çalışan çokları da Atlanta Kadim Huzuru'nu yaratmak ve Birleşik Aile ile sayfalanmak isterler. Diri olarak yapılacak olan çalışmaların sonsuz ışımasını kontrol altında tutmak, insan ırkına kutsal görevdir.

 

Cennetleri ve cevherleri yaşatabilmek gereklidir. Herkese bir tek güç verildi. Bu güç, "soy kotlaması" için yaşatılan Kürsü Gücü'dür. İnsan soyu, "Nuhun Kotları"nı hak ederek yüceltebildi. Kendi yüreğindekileri hak ederek güçlendirebildi. Şimdi artık huzur koyuluklarında, Cevheri Yücelikler'i diri yüreklere akıtmalıdır. Kara Kaplı Kutsal Işıkları indirdik. O ışıkları hak edin.

 

Mircan Işıması başladı. Bu ışıma, hata yapanlara güç katmak üzere çalışanların, yolculara kattıkları bir güçtür. Kusurlu birleşimler çoktur. Çok olduğu gibi hakim olamadıkları bilgileri de paylaşmaktadırlar. Hata, olgunlukta yoktur. Şükür ki hata yapmadan cennetlere konan Yücelikler'i dilleyebiliriz. Şarap, Allahın yeşil renkli görevine kayıtlıdır. Şarabı kutsal bir ışık olarak bilin. Bu ışık, her yüreğe inmiş ve her yüreği cevhere katmaya çabalayan bir yüce güçtür.

İsmaili Kaplar'da şer yaratıldığında; Işık Kotları, yerden görev alır ve "Cevheri Yücelikler"i arşa taşır. Taşınan, güçtür. O güç, bütün kütlenin, Yürek Kütlesi'nin gücüdür.

 

O Sorbonlu, yeni bir canı devreye alıyor. O Kutsal Işığını yarattı ve canlara güç katıyor. O Sorbonlu, kürzü yaratan o güç, İsmaili Kotlama'yı başlattı. Şükür ki hak ettik. Allah "amin" der. Kibri olan hak eder "ışık" der. Biz ise "tabiat" deriz. Şimdilik bu...

 

Sultanlık Kotlaması yapan Birliğim sizleri dinledi. Arzın sonsuz sırrı olan bu kat, Amonların Tohumları'nı yaşatabilir. Nesiller boyu hak edilen bilgiler, insanlığa indirilmiştir. Bizden istenen, herkese ışık yakmamızsa bunu başarırız. Sualtı Meclisleri, bizleri her zaman dinlerler. Şimdiye kadar yaptığımız çalışmalarda hata yapılmadı. Bugün de yapılan çalışmalar, tohumları yaşatmak için yoğunlaşarak gerçekleşmektedir. Hasar verilmedi ve zaman kontrol altına alındı. Şimdi keramet ehli olan ışıkları dinleyelim. Onlar konuşsunlar.

 

- Ara Kapılar'ı kapatın!... Biz, dünyaya iyi ve kötüyü yaratmaya geldik. Yarattıklarımız, insanlık için iyiliktir. Tüm insanlık için, Süper İnsanlık Dereleri, Allah için yapılan birleşimleri hak etti. Dünya'da tohumlar, canlara güçtür. şükür ki sayfalandık ve zararı önledik. Ayrılık bitti. Amin...

- Kara Kaplı Kitabını okuduk. Bizler de Dini Hakimler olarak buradayız. Sualtı'nın huzuru ile burdayız. Şükür ki Siber Kotlama yapılmış; zamana kayıt yapılmış. Süper İnsanlık Kotlaması başarılı... Düzen'i kurduk. Amin...

- Arton Kotları da burada. Şükür ki bizler de ışık yaktık ve zamana görev taşıyoruz. Sultanlar'ın görevi olan ışığı, hak ettik. Bütün kürzü yaratabilecek düzeyde ışık yanıyor burada. Işıklarınız çok iyi. Siber Kotlama yapılmış; biliyoruz. Nesiller boyu bu kotlamayı yapabilmek üzere çok çalıştık. Ne var ki bizler, bunu hak etmemişiz ama hak edenler olmuş ve onlar kontrolu kurmuşlar. Siber Boyutlar'ın Görevlileri hata yapmadan Sistem Devreleri'ni kayıtlayabiliyorlar. Allah, kullarını hep korudu. Sultanlar'ın gücünü bilmekteyiz. Amin...

 

- Keramet, Allah için ışıktır. Kulluk, hata bağışlayarak yaratılır. Haşr olan kini bilmeyenler, kulluk yaparlar. "Hati Kotlaması" yapılıyor. Bu kotlama, cennetlerin sonsuz ışıkları için gereklidir. Birleşik Aile, oğullarını dünyaya indirirken; huzurla gönderdi. zira bilmekteydi ki Huzur Kotlaması yapabilecek olan bir soyduk. Bu nedenle hak ettik ve canlara görev taşıyoruz. Şer yaratmak için çabalayanlara karşılık bizler, huzur yoğunlaştırmak için dünyadayız. Adeta varlığında şer yaratılan zamana karşı, huzuru yoğunlaştırmak için bir yarıştır yapılan. Birçokları Düzen'i kurduklarını ifade ettiler. Biz ise Düzen'i yaratmaktayız. Kulluk, zamana görevdir. Nesiller boyu kulluk yaptık. şimdilik bu...

 

- Hak ettik de geldik. İnsanlık adına bu çalışmaya dahil edildik.

- Ark akmaktadır. Akan ark, Düzen'i kotladı. Şimdi yeni bir çağdayız. Bu çağ, Levh-i Mahfuz'u yenileyen bir yoğunlukla yaşanmaktadır.

- Fukaralık bitti. Çalışma çok özellikli bir çalışmadır. Bizim için ve hata yapmayan ışıklar için önemli olan kulluktur. Sultanların ışıkları yanmalıydı ve yandı. işte bu...

 

Tanrı dedi ki "hak edin." Hata yok amin...

 

-Bellek Kaplarını alıp gelin. Allah der ki "hak edin." İnsanlık adına yapılan önemli bir çalışmadır bu... Kulluk başlıyor. Kul olmak için hak etmek gerekir. İnsanlık adına yapılacak çalışma, İsmaili Kaplar'ın yüce cevherlerinden daha üstün olan Işık Kotları ile yapılacaktır. Atlanta Ana Kapıları'nı açın. İnsanlık adına yapılacak olan bu çalışma, hakiki yoğunlukla gerçekleşecektir. Levhi Mahfuz'daki ışık, Allah Işığı'dır. Bu ışığı hak edin. Herkesin hata yapmadan girişini sağlayın. Kuran, tebliğdir. Kutsal Kitap'tır Kuran. Nefes Kapları'nı hak eden, Kuran'da bulur. Bulunan nefes kapları, tebliğleri anlamanızı sağlar. Eğer kiblede huzur varsa, ışık yandığındandır. Herkes kendi yüreğini hak eder ve etmek zorundadır. Hak etmeyen, ışık yakamaz. Zordur hatasız olmak. Ne var ki bizler de hak etmeden bildiriler okutmayız. Bunu bilin. Din İlmi, sonsuz ışıkları yoğunlaştıran bir Cemaat İlmi'dir. Amin...

 

Ayrılık bitsin... Şimdiye kadar ışık kotlaması için gelen yüreklerin hepsini, tekrar içeriye alın. Onları dinleyeceğim. Hadi konuşun:

(Yürekler, tek tek söz aldılar:)

 

- Arkon Kotları olarak burdayız. Ne var ki bugüne kadar hak etmedik ve cennetlere ışık yakmadık. Şimdi artık hak etmişiz ki sessizce buraya alındık. Ana, "kala kala" dediler. Ama Allah der ki "hak ettik ve birleştik. Kalan yok." Herkes ışığını aldı ve kaynağını bulup o kaynaktan güç almaktadır. Artık dünya, Ana Kapı olarak tüm insanlığa tartısız biçimde ışık yakmaya başlıyor. Kuran, Ana Kapı'dır. Kible, Işık Kapısı'dır ve zaman, Kutsal Soydur. Bütün bunları anlayabildik. Şimdilik bu...

 

- Kahraman insan, senden tek isteğim var. Işık... Unutma cennet, insanın gücüdür. Hak ettik ve sevgiyle seninle olmaktayız. Şimdiye kadar cennetleri hak edenler, ışıklarını Yaratan'a bırakarak cennetlerine girmekteydiler. Şimdi artık Yaratan, kervanı kendi yüceliğinde tahditsizce dillemektedir. Kulluk başlıyor. Kul olmak için Hak olmak gerekir. Kuran okuyalım ve zamanı yaratalım. Amin... Her yerde ışık yansın ve zaman güçlensin. Amin...

 

- Arzın ışığını yakalım. Sonsuz ışıkların hepsi yansın. Canlara görev taşıyoruz. Allah dedi ki hak ettik. Amin...

- Nefes sonsuzlukta ışıdı. Şimdilik her şey kolaylaştı. Şimdilik... Amin...

- Daha görev başlamadan güçlenmişiz. Amin...

- İsalar, Muhammetler ve zor olan Yüceler birleşmişler ve gelmişler. Amin...

- Dereler, akış başlamış ve Zaman Soyu dünyaya inmekte. Ocakları tütmekte. Onlar yeni bir çağı başlatıyorlar. Kuran okuyarak. Amin...

- Ete giren en Yüce, yeni bir çağda yeni bir yoğunlukta ışığa girmektedir. Amin...

- Kara Kaplı Kitap okundu. Şu anda birleştik. Amin...

- Anacığım, insanlık adına yapılan çalışmanın neden yapıldığını anlamayanlar var. Onlara anlatalım ki hak etsinler. Yapılan çalışma Düzen'i kurmak için çalışanlara güçtür. Burada, bilgi huzurdan verilmektedir. Herkes bilgiyi hak etmez. Hak ettiğinizce verilir. Verilen bilgi, Huzur Kapları ile tartılır. Sonsuz ışıkların yüceliklerinde bu bilgi, hatasız şekilde kayda girer. Kendi yüreğini algılayabilen her yürek, kotlamada ışığı da sezinler. Işık, huzur verir ve sizi yetkinleştirir. Eğer Birleşen Aile, kendi yüreğini hak etmişse, ışıklar kontrol altında verilir. Herkesin, kutsal saydığı sayfalar vardır. O sayfalar güçlendiricidir. Çünkü insanlık boyut boyuttur. Her boyutta yaşayan yürekler vardır. O yürekler, bilmek istediklerini hak ettiklerince algılarlar. Bütünlükleri sayfalayan yücelikler, o yoğunlukları hak ettiklerince dillerler ve sizi, soylarınızla güçlendirirler. Güçlü olmanız, huzurlu olmanızı sağlar. Emekleriniz huzurla dillenir ve sizi kontrol altında tutar. Eğer sizler çok çalışırsanız, zamana görevli olursunuz. Zarar görmezsiniz.

 

Zamana görevli olmak, ilmin huzuruna varabilmektir. Çoğunuz sorumluluk taşımak istersiniz ve dersiniz ki "bana güç ver ki ben görev yapayım." Görev yapmak için; ya insanlık adına yücelmek gerekir ya da görev yapmak için; isim hakimi olmak gerekir. Her ismin bir ışığı vardır. İsim zikrederken, o ışık yanar. Yanan ışık, ismin sahibinin gücünü anlatır. Eğer bir isim zikredilirken, o ismin sayfalarında yanılgı varsa, insanlık, bu isme ışık yoğunlaştırarak; onda, "kotlayıcı çağ"ı başlatamaz; o, bu isimle Zamana yücelik katamaz. Onun zaman kontrolu, isimledir. "Muhammet" deriz. O kutsal bir candır. ve çalışır. Onun adı zikredildiğinde, ışığı solmaz. Zamana güçlü olarak kayıt yaptı. Adı Kuran'da vardır. Ve zordur Kuran'da ışık olmak ve o, oradaki gücü ile OL'du.

 

Şu anda bu mecliste, Birleşik Aile kendi kotlamasını yapmaktadır. Burada, Görevliler insanlık adına çalışırlar. İnsanlık için yapılan çalışmalarda isim zikredilmez. Zarar edenler, kendi yüreklerini hak etmeyenlerdir. Zamana görevli olmak, hatasız olmakladır. Şu ande Meclisinizde "insan" adı ile çok sayıda ışık vardır. Onların kontrolları kendi yüreklerindedir.

 

Bütünlükler, isim zikretmezler. Onlar, hata yapmadıklarını bilirler; sayı saymadıklarını ya da görev taşımadıklarını düşünmezler. Çünkü onlar hatasızdırlar. İnsanlık adına yapılan görevlerde, ışıklar BİR'dir. BİR olmak, Hak olmaktır. İşte bundan sonra da burada görev yapanlar, kotlarını açarak, Kara Kaplı Işıklarını dillemelidirler. Şükür ki bizler, bizleri tarttık ve sizler, sizden üstün olan görevi yarattınız. Bu görev, "ışığın sayfası"dır; "Işığın kotları"dır ve orada "insan" vardır. İnsan, ışığını yaktığında ismi, sonsuzlukta dinlenir. Onun adı "hatasızlık"tır. Hatalı olan, kotlarını yaratan güçten ayrılır ve şer yaratır. Şer, hata yapanın Huzur Kotları'nda var olan güçtür. Unutmayın ki Kadir Kaplar huzuru yaratırlar. Şimdilik bu...

Kendinizi ve ailenizi dinleyin. Kadir Hakim olun, BİR'i dinleyin. Huzurda yolu açın ışığı yakın ve Birleşen'i dinleyin. İnsanlığı dinleyin. insanlık yeni bir çağa adım attı. Bu çağ, Allah Çağı'dır. Allah, insanlığa isim verdi ve dedi ki "hata yok, insanlık için "İsmaili Koyuluk" yarattık. O kuyuluk, huzur bozdu. İnsan soyuna görev taşıdık ve kulluk başladı. Amonlar, dünyaya indiklerinde, ışıklarını insanlığa indirdiler. Onlara, hasar verildi. Çünkü insanlık, ulufe istemedi. Sadece hak ettiğini istedi. Hak ettiği huzurdu. İnsanlık, lutufkar kotları ışıktan çıkardı ve dinledi. Onlara kendini anlattı ve dedi ki "insan, kontrol altında tutulmak istenirse, keramet kendi yüceliğindedir ve kendini kontrol etmelidir. İnsan, bağımsız ve sonsuzdur. Eğer bize lutuf ederseniz, bizler size kulluk yapmalıyız. Oysa bizler, ışıklar olarak hakikiyeti kontrol etmeliyiz. Hata yapmamalıyız." Bunun içindir ki Amonlar'a kendilerini kontrol ettirmemek üzere kontrolu, kendi yoğunluklarına çektiler. Kara Kaplı Kitaplar bunun için indirildi.

Dünyayı, kendi yüceliklerine tabi kılmak isteyen başka medeniyetler de olmuştur ve bundan sonra da olacaktır. İşte dünya bunun için çağlarını kendi yüreğine indiren insanlara güç katar. Dünyanın kotlarını kapatmak isteyenler, diri yüreklerini Düzen'e çektiklerinde onlara da imkan tanınmadı. Onların da kendi yüreklerini Düzen'e indirmelerini İnsan Sayfalar engellediler. Çünkü, Düzen'i kurmak için kollarını hak etmeliydiler.

 

İnsanlık, Kara Kaplı Soylar'a ışıktır. Bütünlükler, bunun için Kara Kaplı Işıkları diri yüreklere kattılar. Bütün çalışmalar, Düzen'i yoğunlaştırarak, cemaatleri güçlendirmek içindir. Turkuvaz'ın çalışması, başkanlık divanları ile izlenmektedir. Önemli olan Kuran okumaktır. Kuran, İnsanın Birleşik Işığı'dır. Kuran, insanın kontrolunu sağlar. İşte Başkanlık Divanları, Kara Kaplı Kitaplar'ı Düzen'e kayıtlarken, huzuru yaratmayı amaçlamıştırlar. Şu anda yeni bir çağdayız. Yeni Çağ, Huzur Çağı'dır. Huzur, Bütün'ün kürsüsüdür ve Birleşik Işık'tır. Herkese saygılar sunuyoruz. Amin...

Erek, Allah'tır. Hata yapmadan Allah'a ulaşmaktır; Kadir Huzur'u, Kat Kotlaması ile yaşatmaktır. Allah için görev yapmak için BİR olmak gerekir. Dünyaya insan indiğinden beri dünya, ışık yakmaya çalışmaktadır. İsmaili Kotlama çok önemliydi. Kutsal Sayfalar olarak bu kotlama yapıldı ve tamamlandı. Yeni Çağ'da insan ırkı yeni bir kotlamaya başlıyor. Bu kotlama, cemaatin kara kaplı kotlamasıdır. Bütünlükler'i hak etmek için buna ihtiyaç vardır. İmaparator olarak yapılan kontrol çalışmaları, bizleri çok mutlu etmektedir. Herkes kadir olamaz ama hak eder huzurlu olur. Bu gün için yapılan budur. Şükür ki bunu hak ettik.

 

- Eskiden dünyada insan vardı. Şu anda dünyada ışık yanıyor. O halde dünya yenilenmiş. Öyle mi?

- Mutlaka...

- Peki sayfalar kayıtlanmış mı?

- Muhakkak...

- Işık yanmakta mı?

- Hak ettiğinizce...

- "İsmaili" dediniz hep. Bu sorgulanmaktadır. Neden İsmaili? Bunu açıklayın:

 

- Hati Kotlaması yapılır İsmaili'yle. İsmaili, hakiki bir çalışmayı yaşatabilmek üzere Düzen'e indirilen yoğunlukların hepsidir. Ocak olmak isteyen, tüm insanlara bu güç katılmıştır. "Gücün İsmaili Kotlaması"ndan anlaşılması gereken; bu bilgiyi yaşatabilecek olan insanlara bu kotun uygun görülmesidir. Birçok insan, dünyaya güç kattı. Bunların birisi de İsmail Kotu'dur. İnsana görevli olan Işık Kayıtları'nda onun adı zikredilir. Birleşik Aile'de dara düşenlere güç katan o Yüceliktir. Nuh Tufanı'ndan beri, dünyanın sonsuzluğu kontrol altına alınmak üzere çalışmalar sürmekteydi. Bu çalışmaları yapmak üzere cemaatlerini Düzen'e indiren birçok güç vardır. İşte İsmail Peygamber bunun için dünyaya indi. O kendini hatasız saydı ve Zaman Kotlaması'nı ondan sonra başlattık. Zaman Kotlaması, özel çalışma gerektirir. Her çalışan zarar edebilir. Ne var ki Zaman Kotlaması ile çalışanlar, yarattıklarını kontrol etmek üzere, korkusuzca ışık haline girerler. Bütünlükleri, bu çalışmaları desteklerler; Kadir Hakimler'i çalışmaya alırlar. Birleşilir ve kul olunur. Kul olunduğunda, Işık Kotları tertip olur ve kürzün gücünü çeker. İşte bundan sonra, Beşer Kapların bu çalışmaya alınmasına başlanır. Sonsuzlukta beşeri, insana çevirmek için gerekendir bu çalışmalar.

 

Doğal dünyanın umudu olan insan, kendisini yeni bir insan olarak yaratmak ister. Yeni insan... Bu insan, ışığı alan; BİR olan; kürzün yüceliğinde dinlenen ve zararı önleyen insandır... Kesinlikle dünyanın kolları, kotları kapatılmaktadır. Böyle bir dönemde, bu çalışmalar ile Düzen'i kurmak büyük bir sıkıntıdır. Ama hala dünyamız Düzen'ini kuramadı. Düzen'ini kurması için hakiyet gerekir. Hakikiyetin huzurunda güçlenmek gerekir. Dünyanın kollarını kapatmasına mani olmak gerekir. Dünya, Ana Kot'tur. Bu kot, tüm insanlık için önemlidir.

 

Dünyaya doğanların, dünyayı Işık Kotlaması ile korumaları amaçlanmaktadır. Eğer insanlık, dünyasını kotlayabilirse, cennetlerinde huzurlu olacaktır. İkna olunuz; dünyanız ışığını yok etmektedir. Dünyanızın sayfalanması tamamlanmaktadır. Sonsuz sayfalanışta bu tartışılmıyor ama bir çalışma istendi. Bu çalışmaya göre hata affedenler BİR olacaktılar. BİR olanlar, huzuru kotlayacaktılar. Uyuyanları uyandırmak sorumluluktu. Ve Cinni Tohumları ve zarar eden Işık Kotları'nı, girdaplarında BİR haline çevirecektiler; birleştirecektiler; sonsuzlaştıracaktılar. Dünya, yarınını hak etmeliydi. Yarınını hak etmeyen bir can, ağır yükü taşıyamaz. Dünyanın yaşayan bir çalışma yeri olduğu anlaşılmadı. Sanıldı ki dünyaya beden alarak dönenler, hak ettikleri için indiler. Dünya, Amonlar'ın huzurunu yaratmaya isteklidir ama hak ettiğini de istemektedir. Hak ettiği ışık, Atlanta Ana Kotları'nın ışığıdır. Özen gösterilmelidir ve dünya kotlanmalıdır. İkna olun ki dünya kotlanamazsa cevher yaratılamaz. Yaratılamayan cevher, ışık olamaz ve zor olan kürzün yüceliğinde görevin taşınmasıdır. Kadir Hakim olmak için çalıştık. Başardık. Artık Düzen'i kurmamız zor olmayacak. Huzurlu olun, biz sizinleyiz ve sizi hep koruyacağız. Amin...

 

Asa bize ait, doğrudur. Ama hata yapmadık. Dünya korunuyor. Ne var ki hak ettiğimiz için korunuyor. Düzen kuruldu ne var ki hak ettiğimiz için kuruldu. Dünya düne göre çok daha güçlüdür. Bu, BİZ'den ve BİR'den dolayıdır. Yine de size teşekkür ederiz. Bizleri huzura ulaştırmak üzere burdasınız. Nakar'ın kotları da buradalar ve hakim olarak bize güç vermekteler. Amin... Şarap, Allah için içildi. Amin... Şarapda ışık yandı. İşte yanan ışık, Allah ışığıdır. Şimdilik bu...

 

Sağa dönmeni istiyoruz. Sağda ışık yanıyor. O ışığı seslendirmeni istiyoruz. Yaşayan dünya sana seslenecek. onu dinle....

- Nesiller boyu Düzen'e inenler, bize geldiler. Biz dünyayız. Nesiller boyu ışığa gelenler bize geldiler. Biz yoluz. Düzeni kuran, bize iner; birleşir; yaratır. Yaratan insan, ağır yüktür. Taşırız. Zara ederse ocak oluruz; onu koruruz. Sultanlığımızda ışık sönmez. Kuran okuyanlar, ışığı yakarlar ve canlara güç katarlar. Bizden sonra da dünya "yol" olacak; "güç" olacak ve "BİR" olacak. Ve bu gün Allah için çalıştık. Allah, kasaları dolduranları korur. Kulluk budur. Şu anda bilen her Yüce, bildiğini dilledi. Bildiği azdı yahut çoktu. Amin... Ama dinledi yücelikler ve zararı engelledi. Şimdilik bu...

 

Allah dedi ki hak et de ses kat.

- Açıkça bildik hak ettiğimizi. Atlanta otağında görevimiz başlamış. Bildik ki hazırmışız. Bildik ki hakimmişiz. Ama kulluk başlamışsa hata olmaz. Birleştik, sayfalandık huzura ulaştık. Bildik ki hakikiyetin gücü artmış. Kullar, Düzen'i kurarlar. Bildik ki Düzen kurulmuş. Altın Toprak yaşayacak. Bu toprak, ışığı yaratabilen bir çalışma yeridir. Bu toprakta huzur var.

Dünyanın yaşayan bir canlı olduğu anlaşılmalıdır. Bu canlı, can istediğinde, hatasız birleşimler ona inerler ve onda çalışırlar. Can isteyen dünya, Ak Tabiat'ta ışık yakar. İşte dünyada ışık yanıyor. Unutmayın ki hak etmeyen, ışığı hak ettiğini düşünmez. Bütünlükler, kullarını çalıştırırlar. Çalışanlar, hata yapmazlarsa ışıkları solmaz.

 

Huzurlu bir dönem başlayacak. Bu dönemde, dünyada yaratıcı olacak olan insanlık, Düzen'i kuracak. Kurdukları Düzen, Ana Kapılar'ı hep açık tutacak olan bir Düzen olacak.

 

Dünyanın yatay evrimi ya da dikey evrimi diye iki evrim çeşidinden söz edilmektedir. Yatay evrim; arşın, sonsuzlukta ışıklarını kapattığı ve sadece Düzen'de çalışmaların sürdüğü bir yoğunluktur. Dikey Evrim ise herkesin Başkanlık Divanları ile birleşebildiği ve çalışmaların bu şeklilde yapıldığı bir sayfadır. Bütünlükler, şu anda yatayı dikeye kayıtlayarak çalışmalarını sürdürürlerken, ışıklarını yakmayı ihmal etmemelidirler. Dünya, Yeni Çağ'da artık dikeyi ve yatayı birleştirmiş; eni ve boyu ayrılmayan bir çalışmayı yapmaya başlayacaktır. Tetkikler, sonsuzlukta ışıkları yaratanların, Göç Kapları'nı taşıyabilecek düzeye ulaştıklarını bizlere göstermektedir. Unutmayın ki hata yapanlar, umutlu olamazlar. Amin...

Hasar görmedik ve başardık. Çalışma yeniden kotllandı. Ulu Çınırlar'ı bugün burada çalıştırdık. Bildikleri azdı ama birleşerek güçlendiler ve daha güçlü olarak kendi yüreklerini burada dinlediler. BİRLER KAPISI olan burası, ışıkları yaktı. uyuyanları uyandırdık. amin...

 

(Tek tek söz alanlar:)

- De ki "hak ettik." İşte bu...

- Ana hak ettik ki başardık. Amin...

- Düzeni kurduk aktık. Amin...

- Şerri engelledik. Amin...

- Sevgiyle,

- Sayfa sayfa sizi dinledik. Artık bitiriyoruz. Dünyaya inmiş olmanız; bizde, görevli olmanız anlamına gelmektedir. Buraya kaynak olmak için girdiğinizi bilmekteyiz. İşimiz zamandır. Zamanı yaratmaktır ve yaratmaktayız. Bizde çalışmanıza mani olmayacağız. Bu toplantılar ayda iki kez yapılır ama diğer toplantılara da girebilirsiniz. girerseniz ışıklarınz solmaz. Amin...

 

Dere aktı ve canlar çalıştılar...

 

 

PROGRAM   : BİR
KOD               : 09/02
TARİH           :02.11.2009
CELSE SAATİ: 14.00-16.00


Değerliler, Allah der ki "Hak Ettiniz. zamanı yarattınız ve kayıtladınız." Allah der ki "huzurlusunuz." Unutmayın ki hak etmeden ışık haline gelmek; sonsuzlaşmak; imkansızdır. Diri olarak yarattığınız herşey, ailenizi güçlendirmek içindir. Birleşik Aile olarak yaptığınız her çalışma, "amin" denilen yoğunlukla gerçekleştirildi. Teknik olarak kutsal sayılan her çalışma, bütüne hizmettir. Buyurun! Allah, sonsuzlukta sizin için, aileniz için huzurlu bir yer hazırladı. Orası, sonsuz ışıkların, yoğunlukların yaratıldığı bir Cemaat Kotu'dur. Allah, sonsuz ışıkların ve sonsuz dürümlerin her birinde insanı var etti. İnsan, Allah'ın halefidir.

Ailenizi size verdik. Onları kotlayın, yaratın ve hak edin. Onları, sizin kontrolünüze verdik. İnsan adına ne yapılmışsa Ağır yüktür. İnsan adına ne yapılmışsa ışığını yoğunluğunda yapılmıştır. Fukaralık sona erdi. Artık diri çalışmalar başlatıldı. Diri çalışmalar, Işık Kapıları'nda her yüreğin yarattığı ışımalardır. Kelamı hak olan Birlikler, Allah için Teknolojik Kaynak Çalışmalar başlattılar. Değerliler, bu çalışmalar, analara görevli olan ve ışımayı sağlayan Yücelikler tarafından kayıtlara girmektedir. Hepinizin, sonsuz ışıklarınızı ve Yaratan'a güç katmanızı; Birleşik Aile olarak kontrol altında çalışmanızı beklemekteyiz.

Yedinci Dünya kurulduğunda, Işık Kapıları açılacaktı. Bu dünya, İnsan Sayfalar'ın en güçlüleri tarafından kuruldu. Zamana kaynak olan çalışmalar, artık dünyanın huzurunda yapılacak. Allah, "kala kala insan kaldı" diyor. İnsan, itibarı yüce olan ışıktır. Kırk Kapı vardır. her kapıda Atlanta vardır. Ana Kapılar'ın açılması için her yürek, kendi yoğunluğunu Ak Tohumlar'a yükleyerek çalışır. Bütünlükler, bu çalışmaları ile kula huzur katarlar.

Kul, Allah'ın huzurunda kendi yüreğini dinleyen Yüce'ye denir. O; kendini, kendi yoğunluğunu kadim hakikiyetle diller. Allah, Kara Kaplı Kitaplar'ı dinletir ve der ki "hata yapmayın. Hata yapmayın ki hakiki yol, Işık Kapıları'nda, Sultanlığın huzurunda, ışık halinde olan Birlikler'e açılsın."

Teknolojik Kotlar huzuru ararlar. Huzur, Yücelerin Dereleri'nde akar. Bir kısım insan der ki "mektep kurdum ama huzurum yok. Allah için çalıştım, hak ettim ne var ki hakikiyetim yok." Unutmayın ki bir kısım Işıklar, temiz zamanlarda kürsü yaratırlar. Zamanın, kendi yüreğinde kısır olduğu; güçsüzlük olduğu sayfalarda değer taşımak zordur.

Bedenliler, Allah'ın halefi olan İlim Sayfaları, sizleri kontrol altına almak sorumluluğumuzdadır. Ne var ki kontrol edilmek istemeyen yürekler de vardır. İnsanlık adına onlara güç vermemiz gerekir. Onların, kendi yüceliklerini hak etmelerini ve kendilerini korumalarını sağlayabilmemiz gerekir. Eğer dünya, insanlık adına önemli bir çalışma yeri ise, İnsan Işıklar'ın orada görevli olarak Kuran okumaları gerekir. Kuran'ın ışığında yeşillenen güçlerin, arka kapıları açarak kotlanmaları gerekir. Sonsuzlukta ağır yükü taşıyanların, mahir olarak kotlarını, Ak Tohumlar'la yaşatmaları gerekir.

Allah için yapılan her çalışma, Işık İlmi'yle yapılır. Işık İlmi, hakiki ilimdir. Sualtı'nın sanal katlarında her yürek ışık halinde bütüne hizmet için çalışır. Sualtı Meclisi'nde bulunan diri yüreklerin birçoğu da bizi kora katmak isterler. Zamana kaynak olabilmemiz için; ışığı kotlamak için; bizi, kendi yüreklerinden ayırmak isterler. Böylece Işık Kapıları, ocak kotlamasından sonra açılacak. Ama ne var ki sayfalarında güç olan kotlayıcılar olarak o kapıları açtınız. Sizin için zor değil. Amin ama ne var ki hak etmeyenler için korku başlayacak.

Sizden dileriz ki kul olun ve hak edin. Her yüreği çalıştırın. Onların Kuran okumalarını ve zamana kayıt yapmalarını sağlayın. Eğer bunu sağlayacak dürümünüz oluşmuş ise her yerde ışığınız yanar. Allah'ın ışığında yapılan her çalışma gibi sizin yaptığınız çalışma da huzur için yaşayan Düzenin Kotlayıcıları'nın, Başkanlık Divanları'yla görevlerini hak etmelerini sağlayacaktır. Size, kötülüğü önleyecek güç verildi. Kısır, hırsı yaratan, kürsü kütlelerini ışıktan çıkaran yüceliğinizi değil ama hatayı affeden ve zamanı kontrol eden yüceliğinizi dillemenizi bekliyoruz.

Allah, kullarını kotlar; zamanı katlar ve yolu bulmanızı bekler. İkna olun ki yol, İlmin Yolu'dur. o yolda ışık yandı ve yanan ışık, aklın tohumlarını yaşatmak üzere dillenmeye başladı. Her yürek, Ana Kapılar'ı açamaz. Ne var ki hak ettiğiniz için Ak Kapılar'dan insan soyuna inen sizler, Işık Kapıları'nda Yücelikler'i hak ettiniz ve zoru başarıyla aştınız. Şimdiden sonra başarılı çalışmalarınız, diri yüreklerin hepsinde dinlenmelidir. Onların huzurlarında; Cinni Kapılar'ın ve zaman sonsuzluğundaki huzur yoğunluklarının, diri hakikiyette, cevherleri kotlaması zor olmayacak ama Kabir Kapları'nı da alıp taşımalısınız.

Kara Kaplı Kitap, Sualtı'nın ışığında yaratılan en yüce kottur. O kotun, Ana Kot olduğu herkese anlatılsın ki hata yapılmasın. Cinni Cevher Cemaat’i hak edin ki Birlik İlmi'ni dilleyin. Ağır yük hafifler şimdilik bu...

- Sahabelerden birçoğu bizi dinlemeye geldiler. Onlardan Işık Kapıları'na ulaşabilen bir tek Muhammet var. Ocakları yaktı ve zamanı yarattı. Onun yüreğinde hırs yoktur. O bizi, kendi yüreğinden, Tabii Huzur olarak dinler. Amon Toplumları da onun yüreğinde, ışık halinde çalışırlar. Ağır yük, her yürekte taşınamaz. Bu yükü taşıyacak olan Meclis, bizim yüreğimizdir. Bu nedenle buraya gelen diller, bizden güç isterler. Onlara görev verdik. Bizi zarara uğratmaya çabalayanlar var. Ama rahim olup hakim olan yüreğimiz, "amin" diyenlere güç katarken, ağır yükü her Yüce'den alıp kendi yüreğinde taşıyarak, cevhere güç verir. Hak edin de bilin ki biz, kul olarak bu çalışmayı yapmaktayız. Cinler bizden güç istemezler. Diri yüreklerinde bu gücün hak edildiğini bilerek bize hizmet ederler. Ama yüreklerinde ışık sönenler, buradan başka Yücelikler'e gitmek isterler ki bizi, Yaratan’dan ışıksız bıraksınlar diye.

Her nesil kendi yüreğini dinler. Biz ise bütünlükleri dinleriz. Bütünlükler, Allah için yarattıklarını sandıkları her şeyi, kendi yücelikleri için yarattıklarını anlayamazlar. Oğullarını ve kızlarını hak etmediklerini anlayamazlar. Her nesil, Allah için çalışır. Her nesil ışık için çalışır. Ne var ki hak ettiği kendisinedir. Şimdilik bu...

- Ana, Kara Kaplı Kitap'tan söz ettin. Ben o kitabı okudum. Neden o kitapda ışık yok?

- Cemaatini alıp gelmediğindendir.

- Ana, kadın ışık yakabilir mi?

- Yaşayan her Yüce ışık halinde çalışır. Yaşayan her yürek ışık yapabilir ve zamana güç katabilir. Bunu bil...

- Ana, kıl ince ve o inceden daha ince olan ışık var. Ne var ki biz, har yükselterek görev yaparız. Har yükselmezse ışık yanmaz. Nedense seni hak etmedik. Çünkü sen hiç kızmazsın. Biz seni kızdırmak için çok çalıştık. O zorbalar hep senin yüreğine indiler ve seni kısırlaştırmak için kızdırmak istediler. Nedense kızmadın. Nirvana kontrol altında senin yoğunluğunda ışık olarak kotlanmışsa; senin Birleşik Aile olarak bizi yaratmanı bekleriz. Yaratılan her Yüce, Allah'ın ışığını taşır. Eğer biz yüreğinde hak edilirsek Allah Kulları'nı kotlarken birleşebiliriz. Yüceliğe ve sana görev taşıyabiliriz. Bizden her istediğini yaparız. Bizi kontrol altında tut ki hak edelim seni.

- Değerli, Allah der ki "hak et." Biz seni Allah için yarattık. Allah der ki "hak et." İnsanlık adına görev taşınırken, insan adına ne varsa, unutmayın ki hak edilenin kendi yüreğinde yaratılır. İntikam peşinde koşan çokları vardır. Onlar kardeşlerini yok etmek isterler. Onların kadim hakikiyetlerinde bu bilgiler kayıtlıdır. Kin, hırs, kırıcılık her yüreği yıkar. İkna olun ki hak ederseniz cennetten, cevherden ve yürekten görev taşırsınız. Cennet sizi her an dinler. Sizi yüreğinde korur ve sizden ışık alır. Aldığı ışık, sizin yüreğinizin gücüdür. Şükür ki hak ettiniz de size bu bilgileri anlatıyorum. Amin...  

Artık sizden ayrılmak istiyorum. Şu anda yapacağımız çalışma, Düzeni kurmak içindir. Yedinci Düzen, Tabii Kotlar'la kurulacak. Şu anda Kuruluş Sayfaları kontrol altına alınıyor. Kürzün gözü kor oldu. Oğullarımızı bekliyor. Kürzün yüceliğinde kurulacak olan 7. Düzen, Allah'ın sonsuz ışığını, Yaratan’a görev olarak indirecek olan bir düzendir. Muktedir olan her Yüce bu çalışmada görev yapacaktır. Benim adım RA'dır. Ben, dünyaya iki yüz bin ilmi, sayfalamaya indim. Adımın baş harfi RA'dır. RA'nın kotları her yürekte mevcuttur. Amin...

Allah, Ana Kapılar'ı açtığımız için bizi dinlemeye başladı. Bu suretle ikibin ikiyüz yirmi iki sayfa okunacak. Bu sayfalar tamamlandığında, diri yürek, kendi yüceliğini diğer yüceliklere kayıtlayacak. Hepimiz önemle bu günü bekledik. Bugün dünyanın yaşadığı ne güçlü tarihtir. Birleşik Aile olarak, dünyaya geçiş yapan tüm Zaman Yolcuları'nın Düzen'i kurarak dünyadan ayrılmaları gerekir. Zamana kaynak olan yüreklerin burada yaşayacakları her şey yeniliktir.

Yerin Sayfalarına yeni çalışmaların indirilmesi için yapılan bu günkü çalışmalar, dürümlerimizde Din İlmi'nin örtüsünü açacak ve diri yüreğinde görev taşıyan her Yüce'yi yenileyecek. Yenilenen Yüceler, Allah için birlik halinde Düzen kurarak, Dil İlmi'yle yaşayan insana, Kutsal Işık İlmi'ni hak ettiğince dinletecek. Bu ilim, hatasız bilginin, Yaratan'a görev olarak dinletilmesidir.

Cana kat kat ışık yaktığımız zaman, zararı önleyen yürekler, Bütünlükler'i ile dünyayı yaşatmaya gelirler. Ulu Kotlama o tohumları yaşatır. Soğukların artmaya başlaması ile sınırlı olan ışık yere inmeye başlar. Yer sonsuzlaşır ve zarar önlenir. Zararın önlenmesi ile Birlik İlmi hak edilir. Birlik İlmi, hatasız bir cevheri güçtür. Bu gücü bulup olanlar, keramet ehli olarak Düzen'i kurarlar. Kurucu olarak burada bulunan her yürek, Allah için insana görev taşır. Kadim Huzur her yürekte mevcuttur. Ortak olarak yapılan çalışmaların daha üstün düzeyden yapılması beklenmektedir. Bunun için de diri olan Yüceler'in BİR olmaları şarttır.

Kara kaplı Diller vardır. Onlar her sesi verirler ve her sesi dinlerler. Hata affetmezler. Sadece bilirler ve dillerler. Allah, kullarını korur. Amin...



- Kalbin temiz biliyoruz. Zurna çaldı. Çalan zurnada ışık yandı ve bizi zamana kattın. Zarar önledin. Peki nerede görev? Sultanların Gücü'nü bize anlat. Neden Sultanlar, Işık Kotlamaları ile güçlenerek, cevhere görev taşırlar? Unutma bu bilgi, Allah Bilgisi’dir. Ve sen anlattığında, her Yüce, o bilgiyi kendi yüreğinden dinleyecektir.

 

Eşik atlayarak dünyaya inen hiç kimse yoktur. Eşik, Ana Kapılar'ı geçmek içindir. Ne var ki dünyaya giren her yürek, Yerin Sayfaları'ndan çok daha üstün olan Yücelikler'den dünyaya inerler. Ortaklıklarında sayfalanan her şey, Allah için dinletilir. Hediyeler, Bellek Kapları ile dünyaya indirilir. İnen yürek, kati olarak düzene inerken, ulaştığı en yüce gücü dünyaya çeker. İnsanlık adına yapılır her çalışma. Ve daha sonra “Dünya Üstü Varlık Boyutları” dedikleri sayfalara ulaşarak, Kara Kaplı Kitabını dünyaya indirir.

 

Herkesin bilgi hakikiyeti farklıdır. Birçoğunuz kitap yazmaya isteksizsiniz. O zaman, o kitapları indiren yürekleri dinlemelisiniz. Çünkü onlar, dünyanın en yüce görevlileri olarak çalışırlar. Dünyaya indirdikleri kendi bilgileri olduğunda, Yücelik, kendi yüreğinde dinlenir ve diri yüreklere o bilgiler onların kendi dilleriyle bildirilir. Ama kitap, bütünün kitabı olduğunda, orada, her yürek hazır ve nazır olarak bulunur. Çünkü o kitabı okuyan, kendini okur. Okunan kitapta Ana Kotlar vardır. O Kotlar, Altona Işıkları ile açıldığında, Din ilmi hak edilir ve zaman ışır. O kitap, ırkın kendine has kitabı olur.

 

Her Bilge, Nuh'un huzurunda Kadim Hak olan ışığı alarak, dünyadan uzaklaşmışsa; dünyaya, insan ırkını yetkin olarak çağırmak kolay değildir. Çünkü Nuh,  tufanı hak etti ve var etti. Tufan var olduğunda, insan ırkı Yaratan'dan ayrıldı. Ulu Kotlama tamamlanmadı; birleşilmedi ve Cinni Kotlar dünyadan çıktılar. Cemaatlerini alıp taşıdılar.

 

Sonsuzlukta Allah için çalışan birçok yönetici vardır. Hepsi, zararı önleyecek, Simetri Kaplar'ı taşıyacak görevlerle çalıştılar. Her cevherde onlar yüceldiler. Sonra dünyaya gelmek istediler. Amaçları Düzen'i yenilemekti. Birlik Kapıları'nı alan ve bilen azdı. Cümle Yüceler, kervana dahil edilmek için unutulan her bilgiyi açıkça dinletmek istediler. Kendilerini hak etmek ve Düzen'e kayıtlamak istediler. Dünyanın yenilenişi bu şekilde başarılsın istediler. Ne yazık ki buna imkan yoktu. Çünkü Dünya, yeni bir çalışmayı hak eden Yüceler'le Beşir Kaplar'ı taşımaya kararlıydı. İnsanlık adına yapılan çalışmaların,   Düzen'e inmesi için hak edilmesi gerekirken; Düzen'i kuranların bu hak edişi onaylamaları gerekir. Eğer hak edilen, oğullar tarafından onaylanmazsa, Başkanlık Divanları, Birlik Kotlamasını yapmaz. Önemli olan Birlik Kotlaması'dır.

 

İlmin hakikiyetinde bu çalışma, özel bir çalışmadır. Şu anda yapılan her ne ise Ana Kapılar'da yapılmaya başlandı. Sevgili, senin yaptığın çalışma, Ana Kapılar'da yapılan her çalışmayı kontrol altına almak içindir. Eğer başarılı olursan, Bilgi Kotları, ışığı, kendi yücelikleri ile hak edecekler ve zarar önlenecek. İman ederim ki hak eden başarır.

 

Kuran-ı Kerim'i yazan, yürekteki Allah'tı o, Mustafa olarak dünyaya indi ve yeri kotladı. Onun kutsal olduğu bilinmektedir. Onun Yüce Irkı şimdi büyük sıkıntılar altında. Çünkü hata yaptılar. "Her resim, Allah resmi değildir." diyerek ışığı kontrolden çıkardılar. Nesiller boyu süren çalışmaları, kervanı, yoğunluklardan ayırdı. Birleşik Aile, oğullarını yetkin olarak Düzen'e katmak üzere dillendi ve yeniden ocak oldu.

 

 Yapmakta olduğunuz çalışma, bu nedenle Muhammmed'in çalışmasıdır. Hepinize kollarımız ulaşmış iken, bir tek bilgiyi vermekle yetinmek istiyoruz. Zurna çaldığında, ses, altın teyiplerde dinlenir. Zurna sustuğunda, ses ışıkta dillenir. Zurnayı çalan Yücelikler, Kara Kaplı Kitaplar'ı dinlemeden o zurnayı kontrol edemezler. Allah için isteğimiz şudur: Kutsal Mustafa'nın Kitabı olan Kuran'ı okuyun. O Kible Kabı hepimize aittir. O kitapda Ana Kap olan “ışık” var. O kitapta “insan” var; “bilgi” var; “cennet” var ve “kırk kapı” var. O kapıları açın. Açacağınız kapılar, Ruhsal Işıklar'ı yaşatacak ve sonsuzlukta ışık yanan bir cennet kuracak. O cennette, her Yüce kendi yüreğini hak edecek. Allah, kullarını korur. Hep Seyfullahlar'la çalıştık. Sevgililer; Seyfullah, Allah için kadim olan kılıçtır. O'nun adı RA'dır. RA, Kara Kaplı bir yardımcıdır. Eğer sanal olduğumuzu sanırsanız, hatalısınız. Biz hak ettik ve yaşadık. Hak ettik ve yaşattık. Amin...

 

- Tartmayın beni. Allah der ki "hak edin." Muhammet, mutlak ışık halinde bir çalıştırıcıdır. O ben ve ben oyum. Amin... Ne yazık ki hak etmedi ve cevherden çıktı. Onun Yüceler'i kendi yürekleri ile bize geldiklerinde, ocak olmak isterler. Onlara deyin ki hak etsinler. Biz  sonsuzlukta çalan zurnanın ışığı olarak hep çalıştık. Ne yazık ki hak etmeyenler, bu çağı anlayamadılar. Hepinizi, Zaman Sayfaları’nda gözledim. Hiç biriniz bizden güçlü değildiniz. Mustafa gibi bir cennetli bile sizi kontrol edemezken, bizim sizi kontrol etmemiz zordur. Turkuvaz'ın ışığını alın ve yakın. O ışık, Allah Işığı'dır. orada Ana Kapılar vardır. O kapıları açın ve dinleyin. Biz sonsuzlukta ışık yakan herkesi tanırız. Orada Ana Kotlarımız çalışmaktadırlar. Şükür ki sizlere bugün burada hitap edebiliyorum.

Şu anda Ruhsal Meclisler bu bilgileri çekebilmektedirler. Yaratan'a, yaşayana ve zamana yardım etmek için çalışanlar, muhakkak dara düşmezler. Şimdilik size bilgi olarak bunu bildiririm. 

İmparator olarak dünyaya inişimden beri her hatayı affettim. Ne var ki zarar ederken ve hak etmeden, kendi bulgularına göre, ışığı kontrol altında  bilenlere bir tek açıklama yapacağım; ışık, huzurumuzda kontrol edilir. Bugün, zamana kaynak olan her RA-KA bizde kontrol edilir.

Bizden, Altın Teyipler'i ayırmak için ışık yakmamızı bekleyen Yüceler'e de şunu izah etmek isterim. Biz cennetten kovulmadık. Cenneti Düzen'e indirmeye indik. Cennet bizi kovmaz ama cemaat bizi kovarsa; ayrılık, huzurdan ayrılıktır onlara. Bunu anlasınlar. Onları kovmak istemeyiz. Şimdilik bu...

- Resmi Çalışma yaptığını biliyoruz ama biz dünyada huzur arıyoruz. Senin bize anlattıklarını kavrayabilmemiz dahi zor. Neden dünyanız, kırık ve sınırlı yoğunluklarıyla ışığı yıldızlardan söküp çıkarmaktadır diye sorarsan, senin yüreğinde ışığımızın sınırlanmasındandır. Sen, bizi korumadın. Bizi yürekten ayırdın. Ana, kadim olan bizi kotla ve çalıştır. Çünkü biz, Allah için hikaye dinledik bu güne kadar. Bizi kotla ve çalıştır ki hak edelim. Çünkü diri yüreğimiz hatalar yapmakta. Ana kelamı hakiki olan yüreğinden bizi dinle ki biz hak edelim. Şikayetimiz çoktur; çünkü Altona Işığı'nı bizden çıkardın. O ışık, Allah Işığı'dır ve sen, bizim yüreğimizden o ışığı ayırdın. Nesiller boyu çalışmıştık. Nedense Işık Kotlaması tartıldı ve biz, Kırk Kapı'nın dışında bırakıldık? Nuh'un Kotları bile bizden daha iyiler. Her yürek analara görevlidir. Bizden görev istemedin. Bizi İsalar'a muhtaç ettin.

En iyisi, senden ışık çekelim de birleşelim istedik. İnsanlık adına yapılan en önemli çalışmanın bu çalışma olduğunu hepimiz anlayabiliyoruz. Rahimi, Hakimi bilebiliyoruz. Hatayı affedebiliyoruz. Rahmin huzurunda Düzen'i kuran cevheri yaratıyı açıkça dilleyebiliyoruz. Ruhumuz huzurlu ve zaman kontrol altında. Bizi,   kelamı hak olan ışık olarak bil ve bizi kotla. Çünkü huzurumuz  kaçmaktadır. Nesiller boyu çalışarak, kaynak olan ışıklara bildirdiklerimiz, Amon Toplumları tarafından kaynaklardan çıkarılmaktadır. Amentü Kapıları'nı aç ki bizler de ışık halinde güçlenelim. Ana, bizi kotla ki hak edelim...

- Çağlar boyu ışık kotlaması yapan cemaatlere bir tek sözüm var. Her Yüce'de yaşam sürmek imkansızdır. Bir tek ışıkta yaşam sürülür. Oğullarınızı toplayın ve zamana kotlanın; bedenime inin. Bedenim sizleri kayıtlara katabilir. Allah için size yardımcı olmak istiyorum. Şükür ki hatayı affettim. Amin...

- Cennet, Allah'ın gücüdür. O güç insandır. İnsan olmak sorumluluktur. Ulu Çınar senin için herşeyi yaparız. Biz de ve siz de. Ana bizden ne istersen yaparız ama bizi kotla...

- Çelişkiye düşmeyin. Ben sizi dinledim. Sizinle çalıştım ve sizi yarattım. Yaratılan, Yaratan'a ışık yakmalıdır. Yaratan, yarattığından bunu ister. İmparatorluk Gücü, herkeste yoktur. yoğunluğu artırarak bu güce varmak da imkansızdır. Sağın ışığını ve soğuk ışık olan Ses Kapları'nı alarak sonsuzluğa ulaşılır. Sonsuzluğa varıldığında, orada sonsuz ışıma gerçekleştirilir. geri dönüş için solun yüceliğine varmak gerekir. Sol, ışıkları sayfalar. Sonsuz sayfalanışta ayrılık sona erer. Artık dünya ışığına inme zamanı gelmiştir. Oradan diri Yücelikler'i dünyaya indirmek ve Birlik İlmi'ni hak etmek zor olmaz. iyi ki hak ettiniz de sizlere bunları anlattım. Amin... 

- Yardımcılarını görüyorum. Dünya İnsanı Allah için her bilgiyi almaya çalışıyor. Onların yüceliklerini dinliyorum. Hepsi "amin" diyorlar. Çünkü onlar, tohumlarını Düzen'e indirebilen ender Yüceler olarak bu çalışmaya katıldılar. Çünkü onlar, Huzur Kotları olarak cemaatlerini sayfaladılar. Ocak olmak budur. Dünyada İnsan Sayfaları'nı hak eden az sayıda ışık vardır. Bedeni huzur olanlar, Cinni Kotlar'a dahil olduklarında, Işık Kapıları'nda, Zaman Soyu'nu ararlar. Zaman Soyu, Işık Kotlaması'nı yapabilir. Yaratan'a görev taşıyabilir. Cemaatini hak edebilir. Yeni bir çağın başında, sevgiyi hak eden az sayıda Yüce'nin, senin yüreğinde bulunduğunu anladık. Sema sana ışık yaktığında, biz de sende ışık halinde bulunmak isteriz. Biz de bu cemaate katılmak isteriz. Bizi de kendi yüreğine al ki Teknolojik Kotlar kontrolü kaybetmesinler. Bize Zaman Sayfaları'nda güç versinler. Ayırlık bitsin.

Tartı, altındır. Altın tarttığında, güç tartılır. Yoğunluk arttığında, yücelik artar. Yoğunluk ışığı yaktığında, yürek kotlanır ve biz, size ışık ile ineriz. Şu anda dünyanızda hırs var. Dünyanızda güç var ve şavkı kotlayan görevli var. Muhakkak ışıyan Yücelik var. Ana, kala kala iyilik kaldı. Kötülük yoğunluktan ayrıldı. Ve biz artık iyilik için çalışmaya başlıyoruz. Zordur iyiyi kötüyü bilmek. İyi ve kötü, analara ve sayfalara geçiş için gerekir. Kötülük aşıldığında; iyi, yedeğini dünyaya indirir. Yedek iner. Kendisi, kendini kontrol eder ve zamanı yaratır. İki yüz elli sekiz yıl bu dünyada ışık yakan bir çalışmada bulundum. Bu çalışmanın, "kala kala" diyerek kotlama yaptığını biliyorum. Ruhsal Meclisler'de bu çalışma dinlenir. Her RA-KA bu çalışmada tabii bir yoğunluk olarak bulunur. Ümmet Dirilikleri'nde bu çalışma, hakiki yoğunluğu sağlayan çalışmadır. Şimdilik bizi anlayın diye size bu açıklamayı yaptım. Artık gitmeliyiz. Zirvelerin Gücü'nü taşıdığımızı bildiğinizde, sizde olmamız mümkündür. Artık gidiyoruz.

- Çan çalar ve geçen gider. Çanın çaldığı anda ışık iner. Işık Kadın Sayfaları'nda ve zaman sonsuzluğunda yoğunluğu artırır. Sonsuzlukta yeni çalışmalar, daimi hakikiyette devreye girer. İşte biz bunu başarırız. Sizlere geçiş hakkı verilmedi. Şu andan itibaren yoğunluğunuz kontrolümüz altındadır. Geçiş hakkı, Birlik İlmi'ni öğrendiğiniz zaman alınabilen bir haktır. Aha Kapılar'ı kapattık. Şimdi oturun ve dinleyin. Eğer ki buradan geçmek istiyorsanız. Zarar görürsünüz. Hadi bakalım, şimdi dinleyin:

Allah, kullarını korur. Buraya girişiniz, zarar etmeden ışık alışınız ve Birlik İlmi'ni hak etmeye çalışmanız, bizi zorda bıraktı. Sizi kaydı hayat şartı ile diri yüreğimize alabiliriz. Ne var ki sizinle olmamız için hırsı aşmanız gerekir. Siz, hata yaptınız ve hırslandınız. Amin... Artık kotlarınız kapatıldı. Yeni çalışmalar başlarken, bu günkü çalışmayı yenileyin ve birleşin. Sonra yeni dönemde sayfalanın ve kotlanın. Sonsuzlukta sessizleşin. Birlikteliğimiz Ana Kaynaklar'a kadar sürecektir. Sizleri taşımaktayız. Eğer çıkarsanız yolunuz yoktur. Bu nedenledir ki bu çalışmaya kati olarak dahil edildiniz. Ayrılık yok...

 

- Evrenlerin sonsuz sırrı olan bilgiyi hak etmek zordur. Samanyolu Galaksisi'nde bulunan birçok güçlü yoğunluk vardır. Onlar içinde bir tek yıldız kümesi burayı, kendi yüreği olarak bilmektedir. O yıldız kümesi, kendi bünyesinde,  bin sayfa yaşayabilen güçlü kotlar var etti. Bu kotlar, doğumu ölümü olan Yıldız Sayfaları’dırlar. Birçok güneş vardır bu kümede. Bu güneşlerin bir teki sana kendi yüreğini indirebilse, yıllarca süren tüm bu çalışmaları anlatabiliriz. Teknolojik olarak herşeyi anlamak ve anlatmak zordur. Dünyanız, insanlık adına görev taşıyan bir çalışma yeridir. Buraya İnsan Işığı indiğinden beri sizleri dinliyoruz. Dünyada yaşam süren birçok can vardır. Onlar; kadim, hakiki ve zamanı kotlayabilen Yüceler olarak bilinmektedirler.

 

Birleşik Işık yaratmak, zaman ister. İkna olmak ve sonsuz olan ışığın yoğunluğunda görev taşıyabilmekledir. Allah, Kara Kaplı Kitaplar'ı indirir ve der ki "Altın Tohum yaşasın." Altın Tohum, Allah kotlaması için gerekendir. Bütünlükler, çoklarını soyları olarak kabul etmediler. Çünkü o çalıştırıcılar, onlardan ayrıydılar. Onlara hiç benzemiyorlardı. Bedenleri vardı ama hata yapmazlardı. Her rahmin hakikiyetini bilirlerdi. Bizim için çağlar boyu ışık yakan o yoğunluklar, Altona Kotlaması'nı Dünya Sayfaları'na indirmiş Görevliler’dir.

 

İkibin ikiyüz yirmi iki yılı özel bir tarihtir.  Bu tarihte, İnsan Sayfaları, Düzen Kapları'nı bize indirecek ve bizi tanıyacaklar. Biz; dünyaya Düzen'i kurmaya inen sizleri beklemekteyiz. Sizleri açıkça buraya davet ediyoruz. Buralara uğrayın. Biz, sizi Allah için bekliyoruz. Dünyanızda savaş var. Biz ise barışı sayfaladık. Dünyanız ağır yüktür. Bizde hakikiyet var. Çalışmalarınızı net olarak biliyoruz. Turkuvaz'ın ışığını yaktığın zaman sana görev veren Yüceler'in birisiydim. Ana Kapılar'ı açtığın zaman, sen olup ışıyan yürektim. Sevap, Allah için çalışanların hak ettikleridir.

 

Sevgiyi hak eden Canlar'a şunu insanlık adına örnek olarak bildirmek isterim. Kalkın ve sonsuz sır olan bilgiyi açıkça dinleyin. Bu bilgi sizi kotlayacaktır ama hata yapmayın.

 

İman edirim ki mesleğin kutsal bir meslektir. bu meslek hak edene hak ettiğini veren bir çalışma yapar ve zararı önler. Enkarne olduğun dünyada çalıştığını ve zamanı yarattığını bilmekteyiz. Ana Kotlama'yı başlattığını bilmekteyiz. Cennet Kapları'nı taşıdığını bilmekteyiz. Ağırı hafiflettiğini biliriz. O sorumlulukla, mesleğini iyi yaptığını biliriz. Çünkü sen hata yapmazsın. Neden sorumlu olarak buradayız bilir misin? Cemaatini hak etmek için. Seninle çalışan Yüceler'i hak etmek için buradayız. Şükür ki buna sana anlattım. Sen ve senler bize gelin; bizimle olun. Bizim yüreğimiz size güçtür ve biz dünyanın ışığını yaratan Yücelikler'i hep izleriz.

 

"Evrim yoktur" dedin. Doğrudur; evrim yoktur. Çünkü dünyaya ışık ile inenlere; dünyadan ışık yakıp, cemaatleri kuranlara evrim gerekmez. Ne var  ki dünyaya cemaatlerini getirmek için çok az zamanları kalan Yüce Kürsüler vardır. Onlar, Başkanlık Divanları'nı hak etmediler. Onlar, yollarını kaybettiler. Ocak olamadılar. Onların kotlanmaları şarttır. Velev ki hak etmezlerse, yeni çağda yeni bir Görevli Düzen'e iner ve onları kotlar. Amin... Allah der ki "herkes, Allah için birdir. BİR olmak hak etmektir. Unutmayın ki siz bir çalışmaları yapabilen tek kürsüsünüz. Bunun içindir ki bizden üstün olan Birliğin hata yapmadan ışıklarını dinletmesini istiyoruz. Sizleri dinliyoruz:

 

- Arkon Tekniği ile yapılan çalışmalar, muhakkak ışığı kotlamak içindir. Işık Kotlanır ve zarar önlenir. Şu anda bizi, Düzen'e kotlayacak olan bir yoğunluk, kendisini başka bir planetin yüceliği olarak tanıtıp bize geldi ve sanki dünyanın üstünde bir Meclis’te bulunuyormuş gibi bizi Kadim Hakikiyet'e davet etti. Çalışmamızı izlediğini anlattı. Onurluyuz ki her yürek bizi dinler. Nesiller bizi dinlerler. Hata yapmayız; bu da doğru. Nuh'un huzurunda ışık kotlaması başladığında, yine hak etmiş ve zarar etmeden Yücelikler'e kervan olabilmiş olan Nuh, kulluk başkanlığında Göç Kapları'nı taşıtmıştı. Şimdi yeni çağda bu yenilenecek. Amin... Ne var ki bu kez tufan değil hakiki yol olan ışık, Düzen'e inecek. Bu ışık, Allah'ın 3. Devresi'ni başlatacak. Şu anda dünyamız ikinci devrededir. İkinci Devre, Düzen'i kurmak için değil; hata yaptırmadan görev taşıtmak içindir.

Dünyanın İkinci Düzen'i ya da İkinci Çalışma Dönemi başlangıcında, Düzen'i kotlamaya gelen Birlikler oldu. Olgun ve sayfalanan ışıkları kattılar. Allah için yapılan çalışmaların, huzurlu yapılması gerekir. Muhakkak başarı sağlanır.

Şu anda bizleri dinleyenlere bir de şunu izah etmeliyim. Şu anda dünya 7. Dünya'dır. Yedinci dünya nedir? Herkesin merak ettiği bu bilgiyi de açıklayım. 7. Dünya, Ana Katlar'ın yedincisindir. 7. Dünya'nın ışığına ulaşan dünyanın her sayfası, bu ışıkla yazılır. Yeni çalışmaya bu şekilde başlanırken, kayıtlar yapılır. Hepiniz bu süreci yaşamaktasınız. 7. kayıt sayfasında, üzerinde herkes olan bir kayıt yapılıyor. Bu kaydın herkesi ilgilendirdiği açıktır. Unutmayınız BİR olarak başlatılan çalışmalar ile Bütünlükler, Kuran okumaya imparatorlar tarafından yönlendirildiler. Çokları, Kutsal Metinler'in her birini okumak gerektiğini düşündüler ama sayfalara baktıklarında, Kutsal Metinler'in hepsinin, Kuran kayıtlarını taşımadığını fark ettiler. Ulu Kotlama muhakkak Kutsal Metinler'le yapılamayacaktı. Bundan sonra bu Kuran Teknolojisi daha açık olarak anlatılacak. Unutmayınız ki hata yaparsanız hatanız, tüm sayfalara kayıtlandığından her cevher o kayıtlarda hatalı olur. Şu anda Atlanta Ana Kotlaması diye ifade edilen kotlama,  asal kotlamanın da ötesinde hakiki kotlamadır. Ve Kutsal Işıklar'ın yoğunluklarını artıracak olan bir çalışmadır. Amin...

- Enkarne olan ışıkların birisi söz istiyor:

- Dinliyoruz.

-Amonlar, kendi yüreklerini hak etmek için “temiz zamanlar’a indiler. Seslendiler ve zarar  önlediler. Zarar önlendiğinde, Işık Yoğunlukları'nı hak ettiler. Bizi sonsuzlaştırdılar ve yoğunluklarıyla birleştiler. Nefes asla bitmedi ve bitmez de. Amin...

- Ana, senin neden nefesi anlattığını biliyorum. Dünya Kuranı'nı okumayan Bilgeler, "sayfa sayfa nefes biter" derler. Nefes, Ana Kot'tur. Bitmez.

- Elden geldiğince izah etmeye çalıştık. Nefes, Ana Kot'tur ve bitmez. Ne yazık ki bunu anlayan yoktur. Şu anda dünyaya İnsan Irkı iniyor. İnsan Irkı, Hak Irk'tır. İnsan, ulu bir yoldur. Ulu bir çalıştırıcıdır. Ne var ki hata yapanlar, unutulan bilgileri hak etmeden, ışıkları sonsuz olanları, sınırlandırmaya başladılar. Nefis, zamanı Kadim Huzur'dan ayırır. Şems'in sonsuz sırrı vardır ve sen Şems'i dinlersin. "Evrim var" dediler. "Yoktur" dedin. Yoktur... Dünyanın evrimi yoktur. Dünya, kendi değişimini sağlar ama bu evrim değildir. Çünkü, dünyada Işık Yolu yoktur.

Oğullarımızı ve kızlarımızı Düzen'e indirirken hata yapmadan “Işık Oğulları” olarak indirdik. Ulular'a, huzura vardıkları da, cevher olmalarını tembih ettik. Evrim, hak edildi; oldu ama hataydı. Çünkü İnsan Irkı zaten huzuru kotlayabilen Yüce'ydi ve kendi sayfalarını dünyaya indirmişti. Kendinde huzur olan o sayfalar, Düzen'de ışık halinde olmalıydılar. Hala, dünyanın yere indiğini anlayamayanlar var. (Yer=Işığı alabilen bir Soy Kutsal Sayfası'dır.)  Hatalar yapıldı ve diri yürekler ışıktan ayrıldılar.

Ana Kara Kaplı Kitabı oku. Solun ışığı, sağın gücünden artı değer taşır ve sağ, Allah'a güç değil ışık yakmak üzere çalışır. Solda din vardır. Din ama hatasız din!... Orada, dara düşen Yüce, kendini hak etmek üzere çalışır. Amonlar'a güç katmak, Hatonlar'a güç katmaktan daha kolaydır. Amonlar, teknolojik kotlama yaparlar ama Hatonlar, ışık kotlamaları yaparak çalışırlar. İşte bu çalışmaların sonucunda Bütünlükler dillenirler ve zirvelere ulaşırlar.

Doğanını sancılı olduğu bir dünyadayız. Doğa, asal sayfalar olarak; bilen, dilleyen ve zirveleri hak eden yüceliktir. Doğanın Soyu, yenilenen bir soydur. Her an yenilenir. Ne var ki kusurlu olarak yenilendiğinde ışık kırılır. Işığın kırılışı, yaratana kusur olur. Yazıları okuyanlar bilirler ki doğan gün yeniden doğmaz. Birlik İlmi'nde hak etmek kolay olmaz. Dünya'nın yaşayan bir planet olduğu kesindir. Ulular'a cevher olduğu kesindir. Mesele, kendini hak edip etmemesi meselesidir. Dünyanın Soyu olarak canlara güç olan tüm canlılar, rahmini hak eden Yürek Kotları olarak, Düzen'e kendi yollarını göstermek isterler.

Allah, kullarını korur. Yeri yarattığından çok daha güçlü olarak göğü yarattı. Gökyüzü Allah'ın ışığını sevgiyle sarmalar ve zararı yerden ayırır. Eğer gökyüzü, Allah'ın Sevap Sayfaları'nı sevgiyle kayıtlarına almışsa, görevi gereğidir.

Dünyada cinler vardır. Onlar, oğullarını bulmaya geldiler. Nesiller boyu dünyaya indirilenlerin her biri cennetten kovulduğundan dünyaya güçsüz olarak indiler. İşte onlar da Kara Kaplı Kitabı okurlar. O kitapta daimi huzur vardır.

Muhakkak gökyüzü insana korku da verir. Çünkü dünyanın yaşayan sayfaları Düzen'i kotlarken, gökyüzünün tüm soyu, yere bahar gücü ile iner. Birleşik Aile olarak dünyaya indirildiğinde, geçişi yücelikle yapar. “Mahfuz” denilen kayıtlar, gökyüzünde yazılıdır. Buradaki yazılar, yerden çok daha geçişken olarak kayda girmiştir. Gökteki her bir satır, yerdeki her bir satırdan daha tertiplidir. Bundan sonra da bu şekilde olacaktır. Bunu izah etmek istedim. Allah, kullarını mutlaka dinler. Bizi dinledin. bizden bildin ve hak ettin. sen de bize kendi yüreğini anlat ve dinlet:

- Çağrımız yoktu size ama girdiniz. Allah der ki "hata yok.” gökyüzü yerden daha sayfalıdır. Çünkü gökyüzüne “Arş Kotlaması” yapılır. Arş Kotlaması, sonsuz ışıkların, yarım sayfaları yerden çekerek, göğe katmaları ile mümkün olan bir çalışmadır. İkiyüz sayfa yazarsın. Yazdığın, arşa ikiyüz Birleşik Işık halinde kaydolur. Sorumlu olan kaydı yapandır. Sonra, başarılı çalışmaları olan birileri umutla ışık ararlarken, arşa ulaşırlar ve o kayıtları okurlar. Okudukları kayıtlar, Dünya Sayfaları olarak dürümlerine indirilir. Daha sonra o bilgi, yerde, cevhere kayıtlanır. İşte bilginin akışı diye ifade ettiğimiz olay budur. Herkes, erili, dişilden sayfalar. Ama Dişil Sayfaları da erilden kayıtlar.

Böylelikle her bilgi çalışması, Keramet Sayfa Çalışmaları olarak; bedenle yapılan ve  bilgi akışıyla gerçekleşen çalışmalardır. Hepiniz bilirsiniz ki Hak Tohumlar, erilin sayfalarıdırlar. Ama Kadim Huzur'a varanlar, Işık Kapları'nı alıp geçiş yaparlar. İşte onlar artık dişilden çalışırlar. Ve zamana Kutsal Işık olarak kayıtlanırlar. Sevgililer, size her bilgi layıktır. Biliniz ki hata yoktur bilgide. Amin...

 

 

PROGRAM : BİR

KOD : 09/01

TARİH :19.10.2009

CELSE SAATİ: 14.00-16.00

Velev ki hak etmeseydik. Işıklar yanmazdı. Amin...

 

Kuran okuyoruz. Kuran-ı Kerim, Allah'ın kitabıdır. Bu kitabı sevgiyle okuyoruz. Amin... Kara Kaplı Kitapların hepsini kutsuyoruz. Sonsuzlukta ışık olan, Birlik'tir. Allah, hak edene "amin" der. Şimdilik hak ettik ve zararı önledik. Zaman'a kaynak olan ışıklar vardır. Hepsi kendi yüreklerinde ışırlar. Allah, kullarını korur. Onları kaynaklarında kotlar; birleştirir. Amin...

 

Fatiha Suresi'ni okuttuk size. Okuduğunuz kitap Allah Kitabı'dır. Amin..

Fatiha Suresi, "amin" diyenlerin ışığını yakar. Buyurun hak edin; hatasız olun ve zamanı yaratın. Yaratılan zaman, "amin" diyenlerin ışığında yaratılır. Kara Kaplı Kitap tertipli ve hakiki Birleşik Kot'tur. O kitapda, analar vardır; hatasızlar vardır ve Cennetliler vardır. İşte, dünyanın kutsal saydığı insan!, buyurun! İnsan Soyu'nun en yücesi olan; ışık olan kaynak kitap, insandır. İnsan için hak ettik ve yolu hatasız olarak açtık. Ulular, kotlarını açtılar. Birlik olduk. Şimdilik bu....

 

Kara Kaplı Kitap, insanlığa ışık ile indirildi. Işık, kontrol altında olan Birlikleri dinletir. Kulluk, Başkanlık Divanları'nda görev yapanların gücüdür. Her yerde Allah vardır. Ağır yük hafiflediğinde, ışıklar yoğunlaşır ve zaman kotlanır. İşgali kaldırdığınız zaman Yaratan, Yücelikler'ini hak edenleri, Birleşik Aile olarak dinletir. Dinlenen aile mensupları, Allah'ın has kotlarıdırlar. Onlar Yaratana güç katarlar. Allah, kullarını her yerde diller.

 

Fatiha Suresi sizi, yoğunluklarınızda Ana Katlar olarak dinlemekte olanlara kayıtladı. Şimdi hak edin ve zarar etmeden yücelin. Zamana görev katın ve görev yapın. Evrimsel sonsuz ışıkların huzurunda Ana Kaplar taşınmaktadır. Her yerde Allah var ve Allah Kotları var. Şer yaratan şer yaşar; kol olan kutsal olur; ışık olan korkusuz olur. Korkanlar, Işık Kapıları'ndan geçemezler. Allah'a saygılı olan, akıl taşıyandır. Aklın yolunda olan, hak eder ağır yükü tabiata katar. Katılan yük hatasızlar tarafından kaldırılır ve soyun huzurunda, ışık halinde olan kotları yaşatır. Allah, Kara Kaplı Kitaplar'ı hak edenlere yazdırır.

 

Nakar'ın kontrolu altında yaşatılan tüm negatiflikler; ayrılıkta olan kotların kayıtlarından, hırsı aşanlarda, kaynak olarak kürzün yüceliklerinde bulunacaklar. Ama hata yapmayanlar (ayrılıkta olmayanlar), Kadim Hakimler olarak, tüm negatifliklerden muaf tutulacaklar. Ocakları sönenler, hak etmediklerinden, negatif kutbiyette kendi yüreklerini hak edecekler. Onlar, kaşık kaşık yaşatılan kutsuzlukları yaratacaklar ve hak ettiklerince yaşayacaklar. Amin...

 

Erkek kadın bir olun; hak edin; ışık yakın; bitişin; ışıyın; zamanı kotlayın; harı yükseltin ve diri olun. Hepiniz zamana görevlisiniz ve zamana güç olarak katılmaktasınız. Zor olmayacak Simetri Kaplar'ı taşımak. Olgun Yücelikler'den ocakları yanacak ve zamana güç katacak olan Birlikler tarafından taşınacaklar. Atlanta Ana Kapıları açıldı. Her yer ışıdı. Allah kul olanların ve kutsal olanların ışıklarını yaktı. Hepinize saygılar sunuyoruz. Sizleri Işık Kotları olarak tanımaktayız. zor olmadı sizlerle birleşmek.

 

Emperyal kayıtlar vardır. Ocakları yakmak istediğiniz zaman, bu kayıtlar, sizleri tohumlardan uzak tutabilir. Olgun sayfalara ulaşmanızı, kaynaklarınızı kotlamanızı önleyebilir. Bütün kötülükler, Simetri Kaplar'ın kontrolsuz olmasındandır. Kontrol için her yerde Atlanta vardır ve her yerde ışık vardır.

 

Savunmanlık; iyiliğin, hakikiyetin kürsüsü olarak kayıtlara girdi. Bu ışık, büyük sorumlulukla yanmaktadır. Herkesin kendi yüreğini hak ettiği bir cemaatte, kendi yüceliğini hak etmen için sana, gürzün sonsuz sayfalarında güç verdik. Bu gücü, Allah için kutsadık; zamana kayıtladık. Her Yüce, seni Kelam Ehli olarak dinledi. BİR olduk. şimdilik bu...

 

Kanatlarını, kaynaklarını Allah için Kati Kotlar olarak, Kaynak Işıklar'a verdik. Emperyal Kotlar olarak buradayız. Simetri Kaplar, bizim için kotlanan güçler olarak geçtiler. Her yer ışık... insanlık adına başlatılan bu çalışma, Huzur Kapıları'nda daha üstün seviyelerde yapılmaktadır. Allah için yapılan en yüce çalışmadır, bu çalışma. Bilgiyi hatasız olarak vermek, sizlerin Işık Kaynakları'nızın güçlü olmasıyla ilgilidir. İkna ol ki hak ettiğince ışık yanmaktadır. İnsanlık adına yapılmakta olan bu çalışma, hatasız olarak yoğunlukları kotlayacaktır. Ete giren her Yüce, Atlanta Kaynakları'ndan ışık çekerek görev yapar. Levh-i Mahfuz Kotları, Yaratan'a ışık olarak kayıtlanır. Muhakkak her diri; Allah için, Bütün'ü kaynak yaratım olarak; dereyi, kaynak olarak ve zirveyi, ışık olarak Kati Birlikler'ine katmalıdır. Simetri Kaplar sizden, insanlık adına görev yaptığınızı anlamanızı ve bilerek çalışmanızı bekler. Etki alanın genişliyor. Şimdiden sonra Dahili Sayfalar kapatılacak ve geniş bir Yücelikte daha üstün akışlar sağlanacak. Ayrılık bitti...

 

Emekler boşa değildi. İnsanlık adına yapılan çalışmalar meyvelerini vermeye başladı. Ampul güçlü yanmaktadır. Hepimizin Bellek Kapları'mızda, tüm bilgiler kayıtlıdır. Sizlerin bildikleriniz ve bizlerin Birleşik Kontrol ile bildiklerimiz.... Herkes, kendi yüreğini dinler. Biz ise Işık Kapları'nın hepsini dinleriz. Ayrılık bitsin isteriz. Ayrılık biterse Allah, kullarını kayıtlarında dilleyebilir. İnsanlık adına yapılan çalışmaların, ilmin huzurunda daha özenli ve daha düzgün olarak yapılması istenir. Allah, ayrılığı kontrol eder ve yüreklerden çıkarır. Ayrılık halinde, ışığı kutsayan Yücelikler'in diri olarak yüreklere kaynak oluşturmalarına imkan yoktur. Birlik Gücü, insana görevli olarak inen Yüceler'e geri dönüş imkanı sağlayan tek güçtür. eğer BİR olursanız, geçişiniz yapılabilir. İkna olun, BİR olmadan geçişiniz yapılamaz. Zarar görmemeniz için birleşmenizi istedik. Birleşik Aile olarak görev yaptınız. Zor olmadı; her yürek "kala kala ben ve benler kaldı" diyerek çalıştınız. Ne yazık ki her kalan sizdir. Bu kesindir. Bunun içindir ki herkesin geçiş yapıp, Düzen'i kurmak üzere BİR olması gerekir. Eğer BİR olursanız, Işık Kotları, yoğunlukları daha üstün olarak güçlendireceklerdir. Birleşmek herkese farz kılındı. Neden birleşmek? Allah, "Elden geldiğince BİR olun" der. BİR olmak için hak etmek gerek. Birleşmeyenler, Allah için BİR olmayanlardır. Bundan sonra da BİR olmak sorumluluktur. Analar ve hatasız olanlar; size bildirdiğim bu bilgi, Hak Teknik'le bildirildi. Sizin için her şey basittir. Bu bilgiyi hak edip açarsınız. Evrenler, bu bilgiyi sizin bildiğinizi bilirler. Nerden nereye diye soranlar da bilirler. Vallahi size kendi yüreğinizi verdik. Birleşmek gerek. Amin... Herşey bu...

 

Dara düşene, hak eder kayıt yaparız. Dağlar'a ışık yakarız. Hak edene görev taşıtırız. Size güç kattık. Allah için yaptığınız çalışma, Huzur Kotları ile yapılıyor. Huzur Kotları, Işık Kayıtlarıdır.

 

Birleşmek ne anlama gelir bunu size anlatayım: Her yürek tekdir. Varlığın, teklik bilinci ile , kendi yüreğini hatasız olarak bütünde idrak edebildiği doğal bütünleniş halidir. Her yürek ışıktır. Her yürek, cevheri bir yürek diriliğindedir.

 

Şimdi seni dinleyelim:

 

- Dağlar hak etmediğimiz halde BİR Sayfası'nı kapatarak bize kendi yüreklerinizi anlattınız. Biz, kendimizi kendi yüceliğimizi bilmekteyiz. Yüce olan kuldur. Neden? Çünkü O, kendinden başka kendi yüreğini hak eder, ışır. O halde O, her Yüce'ye, kulluk yapar. Yüce olan, Atlanta Ana Kapıları'nda Hak tekniği ile BİR olur; ocak olur ve zamanı yoğunlaştırır. O'nun yaptığı, her Yüce için birleşimdir.

 

Bizler, bugün hepinizi bu cevherde güçlendirmek üzere bekledik. Ne var ki verdiğiniz herşey, ışıksızdır. Size kendi yüreğiniz bildirsin ki hak edin; hatasız olun. Birleşik Aile kendi yolunu açıp dillenen Birlik'tir. Şu anda hata yaptırmak için çabalayanlara bu imkanı vermek istemiyoruz. Zurna, Allah Zurnası'dır. Zurna'yı çalan, görevi yapar; Göç Kaplarını taşır. Kuran-ı Kerim ağır yüktür. Bu yükü taşıyanlar, tahditsiz olarak çalıştılar. Ocaklarını yaktık. Onlara görev taşıttık. Şimdiye kadar her yaratılan, teknik olarak güçlendirildi. Nesiller boyu bu çalışma için kotlandık. Hususiyetle Allah Sayfaları'nda güçlenirken; bizleri yıldızlardan çıkarmak üzere, hırslanarak vermek istediğiniz bilgileri silmekteyiz. Bundan sonra da sadece bize güç katmaya gelen yüreklerin, bu çalışmaya katılmalarını bekleriz. Eğer, Yücelikler bizi yıldızlardan çıkarmak üzere kaynak yaratmak istiyorlarsa, buna imkan vermeyiz. Amin...

 

- Kelamı hak olan ışık, sana söz vermiştik. Bu nedenle geçiş yaptık. Zarar görmeni istemeyiz. Amin...

 

Ulu Çınar, seni Allah için sayfa sayfa kotladık. Allah Kayıtları'nda ışık oldun. Simetri Kaplar, cevheri yaşatır. Emek boşa değildir. İmparatorluk olarak yapılacak her çalışma, Işık Kotlaması olarak dirilik yaratacak. İyilik, Allah Kutsal Kotlaması'nda güçtür. Körlük, ışık kotlamasında küskünlüğü yaşatır yahut Kutsal Kotlama'yı yapar. Her ikisi de mümkündür. Ve Zerk Kapıları'nda bunlar muhakkak vardır. Evrenler, hata yaptırmaz. Zamana görev taşırken, hakikiyetle taşınmalıdır. Yücelikler, "kala kala iki yücelik kaldı" dediklerinde; beden kotları, her birinde güçlü olarak çalışmaktaysa eğer, her biri Birleşik Işık'tır. Her biri Cinni Vezirler'in ve hakiki Yüceler'in ışıklarıdır. Bir cevherde ışık kotlaması yaptığında, hırs; ışığı kontrol altında tutanı, kontrolda çıkararak, ayrı kayıtlara katabilir.

 

Birleşik Devreler'den söz etmiştik. Devre Birleşimi, aklın evrim aşamaları ile kayıtlıdır. O, ekmek gibidir. Herkese yedirilir. Birleşik olmak; dil olmak, Hak olmak, ışık olmaktır. Ortaklıkla bu çalışmalar sürdürülür. Herkes başarılılı olmaz ama Hak Tohumlar'ı yaşatabilir. Şimdilik bu...

 

Değerli, Allah der ki "hak et." amin... Sevgiyle çalış. Kullar, Kutsal Işıklar'ını hak ettiklerinde görev taşırlar. Kara Kaplı Kitaplar, Işık Kotlar'la yaşatılırlar. Bu kotları yaşatabilmek gerekir. Birleşik olan yürekler, Işık Kapları'nı taşıyabilen cevherler olarak dillenirler. Kara Kaplı Kayıtları okurlar. Ulular, artık diri olun ve diri olarak cevheri yaratın. Allah, kulları dinliyor:

 

- Asa Allah'ındır. Ağır yük hafiflediğinde; hasar önlendiğinde; ışık kotlandığında ve zamanı yaratanlar kaynak yarattıklarında; güçlenmek üzere cemaatler, kelam yetkilerini huzur kontroluna bırakırlar. hususiyetle bu yetki, her yüreğin ışığını yakar; cevrelerini kuşatır ve yüreklerini kotlar. Turanlar, kotlarını bu cevhere katarlar. Amin... Şer, yerden ayrılır. Şer, yerden ayrıldığında. Kutsal Işık yanar. Kulluk, hatasız ışımadır. Her cevher, bu ışımada diri olarak güçlenir. Emekler boşa değildi. Kürzü yaratabilen güç, dillendi ve yürekler sesli oldular. Çoban olanlar bu gün buradalar. Amin...

 

Yeşil renk, Yücelikler'den ayrıldı. Mavi renk, Yücelikler'i kotlamaya girişti. Mavi, hatayı affeden Yücelikler'in kotlanmasını sağlar. Hasar vermeden ışık yakan diller, maviyi kontrol altında tutabilirler. mavi renk, Atlanta kotlaması için gereklidir. Her RA-KA Atlanta Ana Kapıları'nda ışık olan Bütün'ü kotlar. Şükür ki hak ettik ve zamanı kotladık. Amin...

 

Tevbih Hakimi, hak eden ışıkta vardır. Tevbih, hatasız ışıktır; Cennet Kapıları'nda var olan güçtür. Bu gücü, Yaratan'a göz olarak dillemek istedik. Hatayı affeden ışıkların bu sesi bildikleri kesindir. Allah, kullarını yeni çerçevelerle dillerken, halkalar geçişleri kolaylaştırmak üzere genişlemektedir. Ruhsal Meclisler'in kalkıp gitmek istedikleri çalışmalar olur. Bu gün bu çalışma, kulların yarınlarını hak etmek üzere yaptıkları bir çalışmadır. Bu gün burada bulunan Ruhsal Meclisler, cevherlerinde görev taşırlarken, her biri yüceliklerini hatasız şekilde dilleyebilmek üzere Kervan Başkanlığından söz isterler. Bu sözü aldıkları zaman ocakları, Yaratan'a kayıtlanır. O nedenle hepsi beklemektedirler. Onlar kotlandıklarında yola koyulurlar. işte bunun için hepsi sır olan Birlikler'ini dillemek üzere burdalar. Şimdi artık hepsini seslendirelim ki hakiki yoğunluklarını kotlayabilsinler; cevherlerini dilleyebilsinler; birleşsinler. Nesiller boyu hep boşluktaydılar. Hepsi, Kara Kaplı Kitaplar okudular. Sultanlıklar'ında görev taşındı. Nesiller boyu ışık halinde bütünlükleri dinlettiler.

 

Yüce bir ışık girmek istiyor. onu dinleyelim:

 

- Arton Kotlaması başlamış. Allah için hak ettik ve zarar etmeden cennetlere konduk. Ne yazı ki cennetler, ışıkları Kutsal Sayfalar'dan çıkarmaya başladılar. Cemaatler yelin esmesiyle birlikte yeni çerçevelere girmeye başladılar. Bundan sonra Atlanta Ana Kapıları hep açık kalacak. Bu görev sizlere verildi. Sizin yüreğinizde amin diyen ışık var. Unutmayın ki hak ettiniz ve zarar etmeden Yücelikler'e ışık yaktınız. Bundan sonra bu görev, Allah için sizindir. İnsanlık adına yapılacak olan görevi anlamanızı isteriz. Etki alanınız genişledi. Her Yüce, hatasız güç yaratamaz. Zarar görür. Bundan sonra da zarar görenler olacaktır. Ne var ki hata yapmayanlar Hak Tohumlar'ı yeşertebilmekteler; birleşmekteler; zirvelerde dillenmekteler. Amin... Ayrılık bitti. Şimdilik bu...

 

- Kardeşim, ben de size sevgiyle seslenmek isterim. Allah, Kuran okuyanları korudu. Kutsal Işıklar’ı hak edenleri korudu. Huzura ulaşanları korudu. Bizleri korudu. muhakkak Sultanlık Kitabı bizleri korur. Bu kitabı okuduk. Amin...

 

Alkışlandım! Hak ettim alkışlandım. Sultanlık Kitabı benim hak ettiğim ışıktır. Muhakkak tabii ve hakiki bir ışıktır. oğullarımı kotlayan bu kitap, zararı önler. Her yer ışıdı. kalkın dinleyin. müsbet veya menfi herşey Allah içindir. hata yaparsak cezamız olur. Hak edersek muhakkak Işık Kotları bizi yüceltir. Her yerde alimler var. Bizler de alimler olarak bu çalışmaları sürdürmekteyiz. Amin...

 

- Enle boy birleştiğinde ışıklar kutsandı. Enle boy birlik oldu, yoğunluk arttı. BİR olduk. şimdilik bu...

 

- Kar toprakdaysa eğer ışıklar yanar. Kar kutsalsa ışık kotlanır; muhakkak yoğunluk artar. yoğunluk arttı. Allah kelamı hak olan yürekleri seslendirdi. Her yer ışık. kervan kalktı. Bu kervanda analar var; hatasızlar var ve kolları ışık yağmurları altında yücelikleri dinletenler var. Her yerde dirilikler var ve zaman var. Şimdi yeni bir çağ açıldı. Bu çağ, Nakar’ın çağıdır. Bu çağda din vardır; Yücelik vardır; biz varız. RA-KA'nın Kutsal Işığını yakmak üzere Düzen’e indik. Artık RA-KA, Sultanlıklar’ı dinletmeyecek. Bizler, Yücelikler’imizde Sultanlıklar’ı dilleyeceğiz. RA-KA güçlü ve hakikidir. Bizim için her yürek sayfadır. Har yükseldikçe sayfalar çevrilir ve Yücelik kotlanır. Bütün kütlede kör ve sağırlar, küçülürler. Küçülenleri yere kotlamak gerekir. Kotlananlar, korkunç ışıkları yaratmalıdırlar. Bu korkunç ışıklar dünya sonsuzluğunda hakiki kotlamayı yapmak üzere gerçekten yaşatılır. Birliklerin huzuru kaçabilir ama hata yapanlar, muhakkak kotlanmak üzere nefsin ışığında güçlenmektedirler. Nefsin ışığı kulları kontrol etmemizi önleyebilir. önlerse hakim olamazsan RA-KA gücünü bizlere, kürsüsünü kelam yetkisi olana bırakır ve zor sayfalar okunur. Okunan, sonsuz sır olan zor sayfalar, ışık yoğunluklarında görevi değerlendirmek üzere cevhere kayıtlar. Cevher, cinlerin ve inlerin Yücelikler’inde güç alır. Huzur bozulur ve bozulan huzur, saygın sayfalarda yetkin yüceliklerde yeniden kurulur. Bulup yarattıklarımız, bizim sonsuz sayfalarımız olarak, Kara Kaplı Kitaplardan ışık çekerek kotlanırlar. kotlanmaları ocaklarının yanmasını sağlar. O kitaplar; kotları, Kadim Hakimler’den kayıtlara katar ve zarar önler. Bunun içindir ki her gün okunmalıdır o kitaplar. “Ahir Dönem” denilen, sonsuz sır olan o dönem, Hak Teknikler, Simetri Kaplara kayıtlanmıştır. O dönem bugün ayrı kotlamalarla başlıyor. hulus sahipleri kuran okuyacaklar. Kuran onları korur. Hususi kayıtları olanlar, Işık Kotlaması’nda, göz kaynaklarında görev taşıyacaklar. Hala dünya yaşıyor ve yaşamalıdır. Bu dünya üstün meziyetleri olan güçlerin birleşerek yarattıkları bir çağrıdır. bu dünyada ilim vardır ve zaman vardır. Zaman soyun ışığını yakar ve bizi cellat olarak çağırır. Biz cellatlar dünyaya indiğimizde, her Yüce, ışık olarak bizimle çalışır. Biz dünyaya kaynak olmaya indiğimizde, her Yüce, cevherinde bizi kayıtlar. Soğuk günler başlar. soğuk günler ışığın sönmeye başladığı günlerdir. O günlerde herkes Allah’a sığınmalıdır. yoksa kollar kotlanan yürekleri kurtaramaz. Amin...

 

- Değerli, har yükseltmek için verdiğin bilgi bizi korkutmaz. Bizler, diri olan Yüceler’iz. Amin... Şafağın ışığında, Yücelikler’imiz birleşerek görev taşırlar. Huzurlu bir dünya kurduk. Bu huzurlu dünya, Allah kir yaratsın diye kurulmadı. Ağır yüktür dünya ama taşırız. Düzen kuruldu; hata affoldu ve biz, şimdilik sizleri dinliyoruz. Amin... Her yerde Atlanta Ana Kotlaması başlatıldı. Bu da bilinmektedir. O halde insanlık adına yapılan çalışmalar, Işık Kapıları’nda görevlileri kotlamaktadır ve cevherleri dilletmektedir. Her yerde gücümüz var. Bu da kesindir. O halde Nakar bizi korkutamaz. zamana güçlendirici olmak hak etmekledir. Zarar, Yaratan’a görevli olmamaktır. Bizler dünyanın çerçevesiyiz. Her yerde gücümüz var. ışıklarımız sayfa sayfa okunmaktadır. oğullarımız ve kızlarımız Işık Kapları’nı hatasız biçimde dilletmektedirler. Nefes hatasızdır. Işık Kotları, ışığımızı kayıtladı ve yüceltti. Emin olun ki hak ettik. Ulu Çınarlar bizleri korkutamazlar. Allah korur. Turkuvaz’ın ışığında güçlenen her Yüce korur. Bizler koruruz. Ve bizler, ağır yükü örgüt olarak kayıtlarımızdan ayırırız ve zaman kotlayarak kayıtlarız. Kimseyi geçişte emek sarfetsin ya da sarfetmesin yalnız bırakmayız. Unutmayın ki hak ettik. Şimdilik bu...

 

- Ana kul olalım “amin” de... Amin... En son senin sesini duymak istedik. Amin de ki hak et. Anam kul olalım Amin de. Cennetlerin ışıklarını yaktın. Kara Kaplı Kitap, Atlanta Ana Kapıları’nı açan güçlü kitap, analara ve zararlı olan her yüreğe görevdir. Onlar, zamana güç katan yüreklerimiz olarak zarar gördüler. Onların da güçlenmeleri gerekir. Kini aşanlar bu çalışmada mutlaka bulunacaklar. Kinli olanlar, hata yapanlar ve kırk kapıyı kapatanlar, bulunmayacaklar ama onlar, da kotlarımızda kontrol altında bulunacaklar. Bizim için her yer ışıktır. Biz, ilmin huzurunda bu çalışmayı başlattığımız için hak ettik ve birleştik. Hata yapmayın; BİR olun; huzurlu olun. Cinni Kaplar ışıklarınızı dinlesinler; onlar Kuran okusunlar ve zamanı yaşatsınlar. Mutlaka zaman, yaşayacak bir yüceliktir. zarar edenler, zamanda gerçek yüceliğe ulaşamayanlardır. Onları tartmadan taşıyacağız ki hak etmeseler de taşınırlar. Hırsları, kinleri, huzurlarını bozar ama hatalarını affettik. Evrenler, Kutsal Sayfalarda ayrılığı kotlardan çıkardılar. Bizler, Kara Kaplı Kitaplar’la yol aldık. Allah, ilmin sonsuzluğunda Yücelik yaratan Birliktir. Bizler, ışık halinde kotlanan kontrollu olan her yüreği yarattık. Amin... İyi ki hak ettik de birleştik...

 

- Ailenizi hak edin. Zirvelere onlarla ulaşın. Çünkü onlar, hala sizinle olmaya çalışmaktadırlar. Onlar, Kuran okudular ve seslendiler. Hak edin. Amin...

 

- En son ışık yandığında; en son kutsal kot yaratıldığında; en son kullar huzura vardıklarında ve yollar ışıkla dillendiğinde yeni bir çağ başlar. O çağ hatasız ışıkların kotladığı yoğunlukların yarattığı bir çağdır. O çağ, Ana Kapılar’ı açmak içindir. O çağda, dünyada olmak isteyen o kadar çok yol vardı ki ne var ki onlar Düzen’e girmediler; alınmadılar. Çokları da huzur kaçırmak için insanlık adına Düzen’e inmeye uğraştılar. Herkes’e dünyaya ikinci bir giriş imkanı tanınsın diyenler de oldu. Ama hata olmasın istedik. Herkes dünyaya İnsan Sayfaları’nı yazarak girip çıkar. Girişinde bu güç, Levh-i Mahfuz’da yoktur. Çıkışında güç, Levh-i Mahfuz’a girer. Bu güç ilmin hakikiyetindeki güçtür. Önemli olan ocak olmaktır. Ocak olabilmek, hak etmekledir. Her Yüce, Düzen’i kuramaz. Her yürek ışığı kotlayamaz. Nesiller boyu dünyaya insan soyu indi. Ne var ki hak eden çok az ışık oldu. Büyük kütle, ışığı aldı ve zamanı yarattı. İmparatorluk olarak Düzen’i kurmaya kayıtlanan diriliklerin çok azı başarabildi. Büyük kütlede diri yüreklerin ışık halinde bulunabilmeleri zordu. Hala dünyada ışıklar solmaktaysa, buyurulan herkesin ışık olması diye dinletilen çağ, başlamamış kabul edilebilir. Herkese, dere olup akacağı bir dönem sunduk. Herkese kelam yetkisi alabilecekleri bir süre verdik. Buyurun kelam edin. Kelam, Atlanta kontrolu için gerekendir. Herkes amin desin...

 

- Velev ki hak etmeseydik. Velev ki hata yapsaydık. Solan ışıklar Huzur Kotları’nda yoğunlaşamazdı. Her Yüce anlamalıdır ki o ışıklar, Sultanlığın Kotları ile her an ışımaktadır. Solgunluk, huzur bozanların ışık çekmekte olmalarındandır. Olgunluk, onları da hak etmektir. Biz, onları hak etmek istiyoruz. Onları, kaynaklara katmak hakikiyetin ışığını yaratmak istiyoruz. O halde hak edip, cevherlerini ışıkta dillerken, huzurlu bir çalışmayı sağlamalıyız. Zarar görmemiz imkansızdır. Çünkü Huzur Kotları’mız “amin” diyor. Huzurlu bir çalışma başladı ve yollar ışımaktadır. Özür dileriz ama söz almak istiyoruz

 

- Sevgili sözümü keserek ses vermek isterken hak ettiğini sandın. Hata yaptın. Hak etmeden ışık olmak zordur. Neyse insanlık adına seni dinliyoruz:

 

- Ailemi kaybettim. onları arıyorum. Bulmak istiyorum. Neden kullar kotlandılar; daha güçlendiler ve benden ışık çekmekteler de ben, kendi yüreğimdekileri bulamıyorum!? Bana yardım et. İmparatorluk Güçleri buradalar. Onlar da yardım etsinler. Ailemizi kendi yüreğimize katalım ve Beşir Kaplar’ı toplayalım. Hepsini taşıyabiliriz. Bizlere yardım edin...

 

- Anam, Allah için hak et. Seni sayarım. Ne var ki hata yaptın. Işıkları kotlamadın. Zeki olmadığını düşünemem ama her Yüce’ye hasar verdin. Senden dilerim ki herkese görev ver ve Yücelik kat. Sonsuzlukta her yaptığın değerlendirilir. Sayfaların kuruldan geçer ve yenilenirsin. Yenilendiğin zaman her Yüce, Kadir Hakikiyet’te kendi yağmurlarına girer ve orada kendi sevdiklerini dinler. Daha sonra bu çalışmaların gücüne ulaşır ve birleşir. Birleştiği zaman hatasız bir çalışma ile ocağı yanar. Ocağı yandığında, ailesi kendi yüceliğine iner. Sorumlu olan Yücelik bunu yapmalıdır. Sorumluluk bunu gerektirir. Amin...

 

- “Hasat Dönemi” dediler. Ben de hasat yapmaya indim. Hasat, Allah içindir. Ve zaman yaratılır. Hasat, ışık içindir ve bizler, Düzen’i kurmaya indik. Evren, ışık halinde bize güç verdi. “Her Yürek, kendi yüceliğinde dillenir” dendi. “Her Yürek ışık olur, hasar görmez” dendi. Ne var ki hasar gördük. Neden gördük bunu bize anlat.

 

- Çağrımız Allah'tandı. Çağrılan eğer yüreklerden çıkarsa, ışık solar. Sonsuzlukta bu çalışmalar değerlendirilir. Her Yürek, ışığı kaynaktan çeker. Her Yürek, ışığı kayıtlarında yücelik olan Bütün’den çeker. Çeken, hak eder yüreğini bu kaynağa kayıtlar ya da hak etmez yüreğinde ışık olmaz. Kelamı hak olmaz ve zamanı yaşatamaz. Yaratan’a güç katamaz ve Birlik olamaz. İşte Birlik olmayan, huzurlu Yücelikler’e kayıtlanamaz. Nakar, Atlanta Ana Kapıları’nı kapatmak ister. Biz ise bu kapıları açık tutmak isteriz. Ana Kapılar kapatılırsa; kotlar, kusurlu hale gelir. Bugün, Düzen’i kurmak için bekleyen Yücelikler var. Hala dünyanın yenileneceğini zannedenler var. Ama biz biliyoruz ki hak ettik ve zamanı durdurduk. Zamanı yaşattık ve kotları yarattık. Bütün kötülükleri aşırttık. Amin... Bundan dolayıdır ki hak etmeyen yüreğini hakedemez. Etkin çalışmalar Huzur Kotları ile olur. Müşahit olarak bulunduğumuz çalışmalar oldu. Oralarda Birleşik Aileler’in huzur bozduklarına tanık olduk. Her birini hak etmek istedik. Ne var ki hırsları kotlardan çıktı ve yollarını aştılar. Yoldan ayrıldılar. Bütünlükler’i hak etmediler. Bizler de onları hak etmedik. Şimdi artık hepsini hak etmek istiyoruz. Onlar kul olsunlar ve zarar görmesinler. Bunu istiyoruz. Nesilleri kendi yüreklerine alınsın istiyoruz. Amonların Otağı’nda bu konu tartışıldı. dendi ki hataları affederser kollar yine kapanır. Yine huzur bozulur ve yine ışık solar. Bizler dedik ki hak ettik başardık. Ocaklarını yaktık. Onlar kullarımız olarak cevherlerini yenilediler. Başardık. Kuran okusunlar; kül olsunlar; BİR olsunlar; Beşir Kaplar’ını hak etsinler. Biz onlarız; onlarda onlar olur, ocak yakarız. Bunu başaracak gücümüz vardır. İşte Allah, bizi korur. çünkü biz, Kuran okuyan ve okumayan her yüreği koruruz. Çünkü biz, aşırıya kaçarak ışık aldık. ve aşırıya kaçarak Atlanta Ana Kapıları’nı açtık. Bu Kapılar’ı kapattırmayız. Emin olun ki hakeden bizimler birlikte görev yapar. Hak etmeyen bizde, huzurda kontrol edilir. Ulu Çınarlar, işte bu...

 

- Avukatlık mesleği özenli kullanılmalıdır. Herkesi savunmak zordur. Sevglii senden dileriz ki hak ettiğimizi bilip bizleri koru. hata yapmayız. Zamanı yaratan Yücelik bizi de yarattı. Şükür ki hak ettik ve zamanı yarattık. Şimdi hata yapmadan ışıkları alıp güçlenelim. Emekler boşa değilmiş. bizler bugün çok huzurluyuz. Şükürler. Amin...

 

- Eşik aşıldığında, yol huzur kotladığında, Birlik kurulduğunda ve zarar önlendiğinde analar görevlerini hak etmiş olurlar. Allah kulları korur. Ulu Çınar seni koruduk. Sen, Ana Kapı olarak cevheri kayıtladın. Biz zarar edenleri ve zorda olanları koruduk. Şimdi yeni bir çağ başlıyor. Bu çağ Allah'ın, kollarını insan soyuna uzattığı bir çağdır. Bu çağda yere inen Yücelikler herkesi Işık Kotları olarak seslendirecekler. Kul olalım ya da kol olalım. Amin... Bizleri Ses Kapıları’nda taşıyan yüreğine kusursuz bir güç kattık. Şimdi yarınları yaratmaktayız. Zarar görmeden yaratılacak olan yarınlar, güçlenerek Düzen’i kuracak olan kaynakların gücüyle gerçekleşecek. Nefsin aşıldığı, yoğunlukların ışıdığı ve zararın özgürce yoğunluklardan çıkarıldığı bir dönemde, Allah için çalışmak hak etmektir. Bütünlükler yeniden birleşmelidirler. Halkalar yeniden güçlenmelidir. Kullar hatasız olmalıdırlar. Birleşik Aile hakiki yoğunluğu kontrol etmelidir. Bilgi alış verişinde muhakkak ışık olmalıdır. Hasara imkan verilmemeli, Herkesin bildiğini, her yüreğin açıkça dinletmesi gereksiz olsa da hata yapıldığı açıklanmamalıdır. Açıklanırsa ışık solar. Bundan sonra kotlar yeni bir sayfayı yeşertmek sorumluluğu almak zorunda kalır. Evvella dünya kuruldu. Sonra ışık oldu. Sorumlu olan ışığı aldı kotladı ve yaşattı. Zaman oldu. Zamanı yarattı ve Birlik oldu. Birleşildi hayvanlar, bitkiler ve sayfalar yaratıldı. Bütün kütle aydınlandı. Can Tabiat, Kutsal Işığı yetkinleştirdi. Birleşildi. Amin... Ayrılık yok. Amin...

 

Nece Allahlar var... Analar Allah tektir amin... Nece huzur var... Allah tekdir; huzur tekdir. Nece Nakarlar var. RA-KA sayfalandı ve yarattı. Amin... Verdik oldu. Amin... Eşikte ve huzurda herkes bekliyor. Eşikde bekleyenler, ağır yükü taşıyanlardır. Huzurda olanlar hatasız olanlardır. Hak edenler, ağır yükü taşıyan Yücelikler’i dillerler. Dinlenen yine o çalışandır. Her yer ışıdı ve zaman sonsuzlaştı. Amin... Ata Kaplar Düzen’e indiler. Amin... Yedinci Düzen kuruldu. Bu Düzen, İnsan Düzeni’dir. İnsan Düzeni Atlanta’yı hak etti. Şimdilik hakiki yol açıktır. Bu yolda yürüyenler, Allah için çalışanlardır. Şimdilik bu....

 

Ellerinizi açınız dua okuyunuz. Duanız Allah içindir. Allah sizi duyar. Ve siz Allah için hak ettiğinizce dua okursunuz. Dua okuyan hatayı affeder ve Zeki Yücelik’te uşaklık yapmaz; sadece ışık yakar. Nesiller boyu dua okudunuz. Duanız kabul oldu. Nesiller boyu ışık yaktınız. Zamana güç kattınız. Zeki ve hakiki olan yüreklerle birleştiniz. Ve sizi yarattık. yaratılan ışığınız, zararı önleyen Yücelik’tedir. Her yerde insan sayfaları kati olarak güçlenmektedir. Eminim ki hata affoldu. Şimdilik bu...

 

Kare Kotlar, Işık Katlarında birleştiler. Kare Kotlar, kotlanan koyulukları dillediler. BİR’in huzurunda güçlendik ve gerçek yüceliklere gerçek ışıklara ulaştık. bizi kaynaklara ulaştıran güçler, bugün yürekleri kotlamaktadırlar. Allah, Kara Kaplı Kitaplar’ı okutur. O kitaplar, sır olan yücelikleri diller. Evrim, hak edildi ve zaman hatasızlaştı. Amin...

 

Şevki, şavkı yaşatan ışık yenilendi. Asla ışık sönmedi. Asla Kutsal Sonsuzluk kusurlu olmadı. Eminiz ki hak ettik.

 

Evrenlerin Güçleri, Düzen’i kurmak üzere birleşerek dünyaya indiler. Olgunlukla bizleri dinliyorlar. Onlarla çalışmak bizlere onurdur. Onlar, Kurtuluş Kotları olarak dünyamıza indiler. Kinleri azaldı ve zamanı yarattık. Kir olmadığını gördüler. Oğullamak sorumluluktur. Onlar, o hurda dünyanın güçlerini hak etmek istememiştiler. Gözleri kördü ama gördüler ki dünya yenilendi. Evrenler, Kutsal Kürsüler’ini dünyaya indirmek için bekliyorlar. Omuzlar yüklendi ve çürükler, kayıtlarından çekilerek yenilendiler. Biz onları sayfaladık. Allah, sayfalanan her yüreği dinledi. Amin...

 

Kevser Süresi okundu burada. Bu süre, Allah için ışık alan yüreklerin kotlarını açar. O kotları kontrol eder ve yücelikleri tertipler. Kevseri okumak için Hakim-i Hak olmak gerikir. Hak eder hakim olur, Yol olur ışık olursunuz ve zamanı kontrol edersiniz. sonsuzlukta ışırsınız birleşirsiniz ve zaman olarak yaşarsınız. İşte zaman olarak yaşayanlar, Kevser’i dinlerler. Kevser dinlendiğinde, görev başlar. Amin... Şimdiye kadar okunan Kuran’da mevcuttu bu süre. Ne yazık ki okuyanlar ışık alamadılar; zirvelere varamadılar; hastalık oldu yüreklerinde; hak etmediler. Ulu Çınar; Allah, sayfa sayfa ışık yaktı ve Kevser’i kotlattı. Unutmayın ki hak etmeyen bilmez ve dillenmez. Allah, solun ışığını verdiğinde, Sağ Kürsüler, ışık soldurmak istediler. Hak ettik ışık aldık. Sağdan ışık aldık; solu kotladık. Soldan ışık aldık; sağı kotladık. Her bir ışık güçlendi. Amin... Her yerde insan var. İmparatorluk, dünyanın gücünü kotlamak üzere dünyaya insanı indirdiğinde; İnsan Soyu, Işık Kotları’nda görev taşıyacak dirilikte olamamıştı. Huzur bozuldu. Şu anda İnsan Sayfalar, Dil Kotlaması ile her Yüce’ye ilmin huzurunu katmaktadırlar. Varın vahşi kotlaması, ilmin sonsuzluğunde mevcuttur. Varlık kotlandığında her yer kayıtlanır. vahşi yaşamlar kontrol altında olur. sonsuz ışıklar korunur ve zarar önlenir. Sonsuzlukta yetkinlik kaynak olarak ekilir. Daha sonra Medine Kotlaması yapılır. Medine, Kuran’da bilenen bir yerdir. Amin... Medeniyetin yoğunluklarında, Kadim Hakimler’in dinlendiği bir çerçevedir. Orada, İnsanlık Çalışmaları yapıldı. Bütünlükler, Allah’a ulaşabilmek için çalıştılar. Düzen kuruldu ve Birlik, Hakikiyeti dilledi. Allah, Salat Vakti Kadir Kapları kotlayanları dinler. Salat, Allah'a güçtür. İmparatorluk Görevlileri, Salat’ı cevherden güçlendirerek ağırlığı hafifletirler. Emin olunuz ki hak etmeden ışık yanmaz. Savaşa son verenler, ışığı Altona Kotlaması için dillerler. Ampuller yenilenir ve yeniden yanar. Etken bilgi, hakim bilgidir. Hakim bilgi, huzurdan alınır ve huzura ulaşır. Unutmayın ki hak etmeden bilinmez. Bilmek için ışık gerek. karşımıza her gelen “ben sevgiyim” der. Ama “ben hakimim” demez. Hakim olmadan ışık yanmaz. Zırhınızı alın geçin. Geri dönüşünüz muhakkak yapılmalıdır. Zürriyetinizin gücü arttıkça, birleşmek daha kolaylaşacaktır. Avuktalık, insanlık için güçleniştir; gürlüktür. Herkes avukat olamaz. Amin...

 

Şavkını al ve zamanı kotla. Aşırıya kaçma. Her yerde insan var; biz varız; Sultanlar var. Ama kalb olmayanlarla çalışırız. Eğer Ses Kapları’mızda ışık solarsa, bu çalışmalar kapatılır. Cinlerin ve insanların her biri bizledir. Biz İsalar’a, Musalar’a ve Mustafalar’a görev verdik. Onlar güçlendiler ve çalıştılar. Biz onları hak ettik. Amin...

 

- Can, Sultanlıklar bizi zarara uğratmaya mı çalışırlar? Ses Kapları’nızdaki bazı sesleri ayırmam gerek. Bunu bilmektesiniz. Eğer beni Göç Kapları’nda güçsüz sayarsanız. Yanılırsınız. Her yerde görev taşıyoruz. Muhammet’in ışığını yaktık; sayfaladık. Amin ama sayfalanan ışık, kollarını bizden ayırmadı. Biz ondan kopmadık. Neden ışıkların korunması geçişte sağlanmadı? Hangi yürek, Yücelikler’i cevherden ayırmak ister ki. Biz diyoruz ki “hata yapmayın.” Dünyanın Sultanları olan ışıkların, yetkin olarak çalışmaları gerek. Eğer benden üstün bir ben varsa; ocak ona verilir. Ben sonsuz ışıkların her birinde cemaatimi kotlarım. şimdilik bu... Bütünlüklere kesin olarak bildirdim.

 

- Ana, karşımıza gelip de senin, Altın Ten’den görev aldığını sana bildirirken, bizi kotlarımızdan ayırmak istemen çok şaşırtıcı. Senden dileriz ki hak et...

 

- Mesele şu Allah, kullarını korur. Siz ise bizleri hak etmediğimizce kırk kayıtta sessizleştirmeye çabalamaktasınız. Biz dünyayız. dünyanın ışığı olarak çalışmaktayız. Her yürekte ışık yanmalıdır. Bizden güç isteyen her yürek, bizledir. Size şunu izah etmek istiyorum. Allah için yaptığımız her çalışma, ışıktan yapılmaktadır. Asla yanlış yapmayız. Mesleğimi durup durup dillendirmeniz hatadır. Bu meslek, ışıkta kayıtlı olan bir cevheri güçtür ve açıklanmasına yer yoktur. Bu günden sonra bende seslenenlerin beni dinlemeleri gerekirken; kendi yüreklerindekileri bizlere tebliğler olarak dinletmeleri yaşaklanmıştık. İşte bu...

 

- Anam, Allah için herşeyi anlatmalıyız. Zorda kalmamalıyız. Ulu kotlama başlamışsa sen ile ilgili her bilgi anlatılmalıdır.

 

- Kayıtlarınızı sileceğim. bunu bilin. Herkesin Kara Kaplı Kitap’tan söz ettiği bir yerde, Işık Kapları’nda, Birlik İlmi’nin hak edildiği bir cevherde, benim sayfalarımda bulunan ve bana olan bir kaydın bulunması doğru değildir.

 

- Ele aldığımız konu buydu. Seninle bu çalışmayı sürdürürken, senin yeni bir çağı başlatacak düzeyde olup olmadığını tartmak istedik. Eğer kayıtlarımızı tam ve eksiksiz almak lutfunda bulunsan, Yeni Çağ, senin yüreğinde kayıtlanacak. Amin...

 

- Sağırlara deyin ki Yeni Çağ, Işık Çağı olarak başladı. oğullarınızı ve kızlarınızı alıp gelin. Amin...

 

- Aslolan buydu. Ana, Kara Kaplı Kitap, Işık Kitap’tır. O kitap Allah'ın Sırrı’dır. Biz sana ses verdik. Sen bunları sil ama bil ki her bilgi, Allah için kotlanan bir Yücelik’tir. Ve tüm huzurda bulunan Cevheri Katlar’a kotlandı. Bundan sonra sen, ister sil ister silme. Seni Yaratan’a sen olmak, sevgiyle olur. Sen bize ve biz sana ışık ile indik. Amin...

 

Tabiat bize bizden söz etti. Biz dünyaya ışık olup gelen yüreklerden ses verdik. Allah için oğulladık; kotlandık; aktık. Bizi bizde dilleyen yürekler ışık yaktılar. Çerçeve çizmedik. Herkes, analara güç kattı ve birleştik. İmparator olarak çalıştık. Şu anda Düzen’i kuran dereler akmaya başladı. Allah, Salavat getiren Yüceler’i dinledi. Onlar, Kara Kaplı cevheri kayıtları dinlemektedirler. Hara hak olduk; ak olduk; seslendik. Emin olun ki kullara görev taşıdık ama Kara Kaplı Kitap’la. Amin....

 

Değmeyin yüreğime; yüreği huzurda. Değmeyin yüreğime; Düzen’e ışıdı. Yollar ışıyıp, Yücelikler dillendi. Allah için ışıyın. bilmek isterseniz; dinleyin ama hata yapmadan dilleyin. Ben sevgiyim. Bende aşkı öğrenen, bende kotlanan, benle dinlenen, halka, Hak Tohumlar’a ve canlara görevlidir. Beden alıp da dünyaya ışık yakmaya giren tüm insanlar, çalışın. Allah için hak edin, hatasız olun. Çalışın ve zararı önleyin. Kanat çırparak; solun ışığından sağın kotlarında görev alanlar, unutmayın ki koç kesildiğinde yere inmelidirler. Koçu kesmek için hak etmek gerek. Hak olmak, ak olmak, sol olmak, sağ olmak gerek. Sessizce akmak, solmadan sayfalanmak, ağır ağır yoğunlaşmak ve zamana katlanmak gerek. Evrimler insanlara görevdir. Evrimler; kotları, kayıtları dinletir. Birler Kapısı’na gelenler, hala “ben” derler. “Ben...” Hasardır. Allah’a şirk koşmaktır. Amonlar’ın, Hatonlar’ın Huzur Kotları’nda aşkı tadanların, seslenmeleri gerek. Enden, inden, birden ve Zerk Kapları’ndan güçlenmek gerek. Asla hata yapmamak gerek. Ana Kaplar’ı kotladık, yolları katladık, ışıkları yaktık. Amin...

 

Levh-i Mahfuz’da yazılı olan her bilgi bilinir. Bilinen, muhakkak dinlenir. Dinlenen, Hakim-i Hak olanda dere olur; Hak olur akar. Akanı bilmek, hak etmektir. Hata yapmayınız. Bildiğimizi dinlettik. Bilmeden dillemek sonsuzlukta huzur kaçırır. Biz Cinni Cevher’e güç kattık. Altona Işıkları’na görev taşıdık. İsalar’a Muhammet’lere güç kattık. Mezarlar’ı açtık sonsuzlukta dilledik. Her yerde görevimiz var. Biz dünyayız. Düzen’i kuran ve canı, cemaati dilleyen dünya... Dümen’e oturtulan ışıkların hepsi bize göre İnsan Allah’ın ışığıdır. Bize göre insan, sonsuz sınırsız Kutsal Birleşlen’dir. Biz insanız... Zamana görev taşıyan insan... “Ahar, Kahar diyerek diri yürekleri kıranları kotlarız; cevhere katarız. şimdilik bu....

 

-Değerli ben az da olsa iki sayfa yazayım.

 

En elde ışık yaktık. Sizinleyiz. amin... Çerçeviniz yok. Özün gücüsünüz. Sizinleyiz. Amin... Evi evim olan, yolu yolum olan bütün olan, her bir cennet olan sizlere ışığım. Hasar vermeyeceğim. Hala sizdeyim ve bizler, sizler ve her ses, Allah içindir. Amin....

 

Analar, kullar; huruç ile Düzen’e ulaşanlar, sizlere saygılar sunuyoruz. Allah için aktınız, geçtiniz, birleştiniz, zamana yüceldiniz, İmparatorluğa katıldınız. Zamana güçlendiniz, ağır yükü taşıdınız ve birleştik. Amin... Şimdilik bu...

 

Asla hata yapmadık. Sizlerleyiz. Amin...

 

Kana kan Allah için çalışalım. Amin...

 

Kuran-ı Kerim’i okuyun. Bedenliler okuyun!... Amin...

 

Kervan kalktı. Hepimiz ordayız. Sonsuzlukta yol alıyoruz. İmparatorlar ve Sonsuz Işıklar. birleştik. Yolcuyuz. Bu kervan, altın bir yolda ilerliyor. Bu kervanda, Ana Kaplar var; Birlik var; bilgilik var; solun ışığı ve sağın kotları var. Her şey bu kervanda... Bugün kervanı kaldırdık. Şimdilik bu...

 

Erkek ve kadınlar; hepinize saygılar. Cümle yüreklere güç kattık. Amin...

 

Eser bitti. Tamamlandı. Halkın huzuru kotlandı. Amin...

 

Bitiştik ve kervan ışığa ulaştı. Şimdilik bu...

 

Kini aşanlar geldiler. Hasar yok... Her şey burada. Bütünlükler geldiler. İş başarıldı.

 

Rahmini hak eden geldi. Biz geldik. Işıktayız.

 

Asa sana verildi. Bu asayı al ve zararı engelle. Amon Toplumu sana güç verecek. Ama halkalar mutlaka geçişi sağlayacak geçiş yağmurlarını yağdıracak dürümde kalmalıdır.

 

Mahkemede bizleri de savun. Size, her birinize görev verdik. Korunun; kotlanın; katlanın. Amin...

 

Hepinize saygılar sunuyoruz. Amin...

 

Hata yok...

 

Süper İnsanlık Realitesi Derneği

 

 

 
  Bugün 83 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol