30.KASIM.2016 TARİHLİ BEDEN İNSAN 1
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, 3. AKIŞ

Dağlarım, bugünü dünden bilmekteydik.

Bugün bana gelmek, bana, benim yaşamıma inmek sorumluluktu. Bana, bedenime inmek mutluluktu.

Bugün burada mutlak yaşam var.

Sanal boyutların gözünün görebileceği en güçlü ışık yanar bu mecliste. Burası Turkuazın Kuranı olan şarkının ötesidir.

O şarkıda BİZ yoktu… BİZLİK yoktu… İsrafil yoktu…. İnsanlık yoktu… siyahtan öte siyahların kulluğundan öte kulluk da yoktu. O gün biz mutlulukta çatıştık.

Her çatışmamız şarkılarla kodlandı. Aşkla kayıtlandık. Burada, nurdan yoğun ışık yandı. Simsiyahın yaşama çekilişini sağladık.

İnsan, etkin ve etken olmadıkça, yalın olmaz. Bunu iyi bilin. Yalın olmadıkça, yarın olmaz; mutlaka iyi bilin.

“Öfke yoksa, ekmek yoktur” denir. Öfke, aklın kapısını kırar canlar; anlayın. Öfkeyle yaşam tohumlanmaz. İyi bilin.

Bugün, dünyayı ölüler idare ediyor. Doğru ama o ölülerin kök geçişlerini yapan İlim Kalemleri olduğunu iyi bilin. Bugün dünyayı öfkeliler idare ediyor; biliyoruz. Ama o öfkeleri kodlayan, koklayan, toprak toplum var burada ve o toprak toplum, tohumları kodlayıp yaşamı Tanrılık Kelamıyla kalem yaptıktan sonra ışığı kayıtlıyor.

Seyredin dünyayı….. insanı seyredin. 20. dünyanın görevi olan aşkı sistemli olarak kodlayan bilişi hepiniz anlayın.

Dünyada emilim var…..İnsanın emilimi var dünyada…ve bu emilim ilmin kapısının açılmasından itibaren devreye girdi.

İnsan, yerin gücünü artıracak olan kaynaktır. Ve bunun için insanın kendi yoğunluğunu bu meclisle birlikte yer kürenin kontrolü için kayda inişi gereklidir. Bu gerçekliyi hak eden anlayacaktır.

Eğer bu insanlık, emilimle tüm yaşamların tohumlanışını sağlayacak gücü kodlayamamış olsaydı, bu yoğun sayfalanış bitişte olacaktı.

Süper İnsanlık Realitesi olarak Merdivenin İlmi’ni biz tüm yaşamların ve sessizliklerin ilmi haline dönüştürdükten sonra, arzın gücünü dürümledik. Mor kapıları açtık. Yaşama şarkılarla indiler yürekler….Sonra marka çalışmayı devreye aldık.

Marka çalışma, siyahın ilmiyle oldu. Yer kürenin gücünü artırdık. Şikayet etmedik. Şimdi; daha güçlü bir yaşam devreye giriyor ve bu yaşam insanın ilmi olarak tükenen dürümleri kodlayacak.

İşte; o İnsanlık Boyutlarının gücünün yere çekilişiyle mutlak kapıların açılışını sağlayan sırdır. Ve bizler, burada bulunanlar, muradımız insanın gücünün artmasıdır.

Şu anda “beden” dediğimiz o yaşam sayfalanışı devreye girdi.

Beden nedir? İlimdir. Hepimizin ilmidir. Ve o beden mutlak kapımız, mutlak sayfamız olarak kontrol kurucu bir yoğunlaşmayla dürümlere inmeye başladı.

İşte; “emilim” dediğimiz de budur; bedenin tüm insanlık kayıtlarına indirilişidir bu.

Bu şekilde bedenin yaşama çekilişi ve bütünün gücünün tükenen tüm zamanların gücünü kodlayışı ve yerin yarınlarda yenilenişi…hepsi bu emilimle gerçekleşecek.

Çantam doğanın gücüdür. Buraya ben doğanın gücüyle geldim. Astral boyutların gücünü de kodladım ama doğanın gücünü mutlak kullukla indirdim. Adım “nesiller boyu cevhere inen insan soyu”dur.

Burada yokluk yoktur. Burada kontrolsuzluk yoktur. Burada hasat mutlak ve yol muktedir insanlık yoludur.

Hepimiz doğanın gücü olarak, bu meclis olarak, buradayız. Bunu iyi anlayın; doğanın gücü olarak, bu meclis olarak…..

“Doğanın gücü” dediğim zaman, her şeyin yoğunlaşmasını sağlayacak ve toplantılarda o sayfalanışların tümünü kontrol altında tutacak bir Akıl Kaleminden söz ediyorum.

Birlik Kapımız’da, Aklın Kelamı var…. ve kelamı kodlayan Aklın Kapısı var….ve o Aklın Kapısı’nda Kalem var. O Kalem, İnsanlıktır. İyi anlayın.

Tel tel olan bir çatışama….. tel tel olan bir yaşam….. her bir telde bir levhi….ve her levhi bir sayfa. İşte canlarım, mutluluk o yaşam kapılarının tümünün açık kalacağı, süper sayfalanışın mutlak kullukla kodlanacağı bir döneme girilmesidir.

Hep “dünyalı” dedik. Hep insanlıktan söz ettik. İnsanlığın ötesinde ne var? İnsan soyu…Bu önemlidir.

Ala ala verdik….bile bile verdik…aka aka geldik. Hakk’a vardık. Hatayı affettik. Şanslıyız ki Rahman olduk ve kontrol kurduk. Oturduk. Doğduğumuz bu yüreğe indik…aktık…Aha! Aktık. Ki Hakkın Kapısını açtık.

Alın bilgiyi ki oğullarınızı kodlayıp, toplayıp, gelin.

Alın bilgiyi ki koklayıp, toprağı tohumlayıp inin. Aşkın şıhlara aşk olduğunu değil, insanlığa aşk olduğunu bilin.

Siyahın en kökte, en gökte olduğunu anlayın ve anlatın.

Çetin, çok güçlü bir dönemden bugüne geldik. Eh işte bu!

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ


https://vimeo.com/193828107