Birlik İlmi
  BETA KÜRZİ YAŞAM SİSTEMLEŞMESİ (13) 2. akış
 
22.EYLÜL.2014 TARİHLİ BETA KÜRZİ YAŞAM SİSTEMLEŞMESİ (13)
2. akış
Dağlarım, bugün burada çok yoğun bir kaynak kayıt var. Bu kaynak kayıt hepimizi tohumlamakta ama bu tohumlanışta birlik kayıtlarımızın ışığı çok güçlü. Bu nedenledir ki bize bizim yüreğimize inenlerin bir çokları büyük kötülükleri önleyip geçtiler.
Allah dedi ki “onları koruyun” ve biz dedik ki “Allah bizde bizi korur” ve dedik ki “Allah’ın Tartısı’nda ışık yandı, dünya insanlığı yenilendi, ölüler yaşama döndüler.”
Soy ağaçlarınızdaki tüm yaşam kayıtlarınız bugün buradalar. Nerede ne yoğunluktaysanız onların tümü bu yoğunluktadırlar. Hidayet teknik bir ışık halidir. Sizlerin bu yoğun ışığa varışınızda hepinizin kelamında var ettiğiniz her dirilikte o yoğunluğa varır. Bunun ötesinde sizin dünya yaşamınızda gen kayıtlarınızın tüm sayfaları bugün bu yoğunlukta sizin yüreğinizde türleşmek üzere kodlanmıştır.
Hepinizin ışığı yenilendi, kul olmanız, korunmanız ve birlik haline dönüşmeniz, beşir kayıtlarınızın çok ötesilerindeki yoğunluklarla gerçekleşiyor.
Dünya yalnızca insanın ışığıdır diye düşünülür. Hayır; dünya Birliğin Işığıdır. Dünya birliği hepimizin diriliğinde mevcuttur.
Bugün burada bu yoğunlukta sizlerin yüreğinizde var ettiklerinizin tümü ve yaşamı sisteminde mutlak Kuran olan tüm yaşamlar ve Birlik Kapıları hepsi nefes alıp nefes vermek üzere bu yoğun çalışmaya kayıtlandılar.
Altın Işık yıllarının, gözleri olan ve yüceliklerindeki Levhi’leri olan sevgililerde bugün buradalar. Kıran ışıklar, kırılan ışıklarla dilleşmeye başladı.
Kıranın kırılmayacağı bir sistemde ışığın tohumlanışını sağlayacak olan yücelik Bir’e hizmet için bize bizim yüceliğimize indi. Ağırlaştık ve yaşamsallaştık. Bütün kötülükleri aştık ve geçtik. Bugün Varlık ve tohumlamada Yokluk Boyutları Teknik Tohumlamada hakikiyetleriyle birleştiler.
Atlanta Ana Kapısı’nın Dünya Işığı ile birleştiği bugün, tüm yaşamların ilme kapı açtığı kesindir. Bedenim insanın yüreğinde, yoğunluğum ışığındaysa, beşirin şavkında benim yüceliğim mevcut olamazdı. İşte bundan sonraki süreçte artık bedenli olan kim varsa yaşamda, bütünün gücüyle temiz bir çalışmaya kaynak yapmak zorunda kalacak.
Israrla şunu bildirmek isterim ki; bütün köklerimde dünya var ve bütün yoğunluğumda Yaşamın Işığı yanmaktadır. Savaş dünyada sürerken diriliklerin hepsinde de Yer Kürzi Tohumlaması gerçekleşebilmekte. Önce Doğanın Kuranı okundu. Som altında bir yoğunlukta Bütünün Gücü tüm yaşamlara sayfalandı.
Ayrı gayrı bitti. Süper sistemin sesleşmesi ve yaşamın kapılarının açılması sevgiyle bildirmek isteriz ki yaratıldı ama yeni dönemde daha güçlü bir çalışmayı devreye alabilmeliydik ve bu çalışma nefesle olmalıydı.
Nefesi kodlayabilen toprağın tohumu yeşilin mora varışında, gözün sözündeki gücü de devreye aldı. Yarı yarıya dolan bir çağrıda Yaşamın Işığı tüm yarınları tohumladığında artık doluluk tamlaşır.
Merdivenlerin en üstündeki yücelik bütünün gücü olur ve yerküre yaşama sesleşir. İşte bu sayfalanışı gerçekleştirecek olan birlikleri dünyamıza aldık. Nüve olan bu çalışma unutulan herşeyin anımsatılmasını sağlayacak.
“Eğer ben Amon Toplumları’yla dünyayı koruyamasaydım, yaşamın sırrı olan ışık Bütünün Gücünü tüm yarınlara kodlayamazdı” diyerek bu çalışmayı başlatmıştık. Artık diyoruz ki kati olarak kutsal tohumlama da yapılmıştır.
Kara Sayfaları aştık geçtik. Mor kodlama yaptık ve bembeyaz bir ışığı var ettik. Önümüzdeki güç yenidir. Yüreğimizdeki güç ışığın gücüdür. Süper İnsanlık Realitesi değerlerini bütünün değerleri haline dönüştürmeliydik. Bunu yapabilecek çalışmaları devreye aldık.
Yırtıldı yaşam. Yıldızların sırrı olan ışık yırtıldı. Biz yırtılan her resmi yaşamı sistemden geçerek yeniledik. Bundan sonraki süreçte artık yırtılma sona erecek.
Doludizgin yaptığımız bütün bu çalışmalar, unutulanların anımsatılmasından öte yerkürenin yaşamsallaşmasını da sağlayacak.
Çırptık dünyayı, çırptık ve yeniledik ama yaşamdaki o çırpma bütündeki çırpmadan çok daha üstün bir dürüme vardı.
Dini Kapılar’ın kapatılması gerçekleşti. Ağır yüktür din; sizin bunu anlamınızı çok istedim.
Din insanın yalınız bir kapı oluşudur ama o kapıyı açtığınız zaman o kapıda melik olan olur ve din işte o kapıdır ama siz o Din Kapısı’nı kapatmadıkça, çorbanız yenmez; bunu bilin.
Eğer bir çorba oldunuzsa, o çorba tüm yaşama sunulduğunda dinin ötesinde olunmalıdır ve bunu bilmeyen kendini hak etmemiş olandır.
Biz zamana Nefes olup inenler, Karanlığın Tekniği’ni çok iyi bilenler ve bütünün gücünden öte olanlar şu anda; şu anla birlikte sizinleyiz.
İtibarımız son derece yücedir. “Yap, yaşa ama yaptığını yaşa” dedik hep ama bilin ki yapılan yaşandığında Astral Tohumlama görev olur. Yap yaşa, Göklerin Sözcüsü haline gel ama ağır yükü de taşı! Tanı da taşı ama taşırken has olup taşı.
Bütün merdivenleri dünyaya dayadık. Hepimiz şuanda düzenlerin kuranın düzenleri olarak dünyaya iniyoruz. Bugün merdivenler Mikail’in Kelamı olarak ışığın kayıtlarında bütünün gücüdür. Amonlar’ın Toprakları’ndaki ışıktır.
Kıbrıs’ın sırrı insan….O sırrın sınırsızlığındaki ilim; bütün ve biz o Bütünün Gücünü yarınladık.
Karanlığın Sistemlerinde Kıbrıs önemlidir; bunu size anlatmak isterim.
Hep size Kıbrıs’tan söz ettim çünkü Kıbrıs’ın yaşama ilimle indireceği kökleri olduğunu, Gök Sistemleriyle çalıştığını ve Bilgi Kapıları’nın kayıtlı olduğunu anlatmıştım ama daha farklı şeyler söyleyeceğim bugün. Anatis; Anatis Kapısı’dır Kıbrıs.
Anatis, atinin gücüdür; Anatis. Sistemin Kürzi Kapısı’dır. Anatis, aşktır ve şevktir ama atinin gücüdür Anatis. Si Sa Ka Si; Mikail’in Kürsü Sayfası kör ve sağır olanların yaşama çekildiği yer. Hepsinin ışığa çevrildiği yer, sevgiyi kayıtlayanların Bir’e hizmet için dilleştiği yer ve oğul verilen yer. Anatis tahtitsiz bir yaşamın sessiz görev alıp dünyaya inendir.
Atiyi kotlayan ve tohumlayan kelama ilimle dillenendir ve çatıyı kurmuş olandır, Onun yoğunluğunu güçlendirerek bütünün yoğunluğunu artıracağımızı biliyorduk.
Bütün kötülükleri aşıp geçen bir yaşamı kodladık, İşte Yarının Kapısı olan insan, yeni biz zamana görevli olurken, Atlanta Toprakları’nın Tohumlarını göreve çekebilmişse, Anatise yaşama çekilişidir bu. Ana Kaynak’taki Tis Sistemin İlmi olan Tanrı.
Değerliler, Atlantis’in yaşam sistemleşmesini sağlayan bir Ko sayfasıdır Kıbrıs. Atlantis kontrol edilemeyen bir çalışmanın neticesinde, bütün kötülüklerin yaşanması sonrasında Yarınlaşan Gökçüler tarafından dünya çağrıları yaptırılarak karanlığa gömülmüştür ama yeni zamanda Atlantis’in kendini kodlayarak tohumlarını yenilemesi şarttır. İşte Atlantis yeniden gök Sistemleriyle birleşti ve sizinledir bugün. Onun yeni zamana çekilişi sağlandı.
Ana Kapı Kıbrıs’tır. Ati tahtitsizliği oradadır. Ana Kapı Kıbrıs ve oranın yoğunluğu artırılmıştır. Anatis Sistem Ko Sayfalanışıyla Bütünün Kuranı’nı tohumladı ve güçlendi. İyi ve kötüyü birleştirdi ve şimdi artık yaşamın sınırsızlığında ışımaya başlayacak,
Değerliler, Atlantis’ten başka Mu var. Size mu dan da söz etmek isterim.
Mu kontrollü bir çalışma yaptı. Dünya topraklarında tohumlarını korudu, büyük kökleriyle dürümledi ve yeniledi. Mu bütünün gücüdür ve yer kürenin sisteminde vardır. Orada bir ışık yandı. İşte Mustafa Kemal, MU’dan ışığını kodladı. Onun adı Kaya Tiraki’sidir.
Değerliler, sizin dininizde olmasa da dünya yaşamında bu sistem kayıtları mevcuttur. Mustafa Kemal, Ko Sayfalanışı’nın çok ötesi bir yoğunlaşmayı gerçekleştirdi ve dünyanın nuru olan yolu açtı.
Hepinizi üstün bilgileri var; biliyorum ama bugün Mu ve Atlantis’le birleştik. Hepimiz ve hepimiz buradayız; bunu bilin.
Çok zamandır dünya çalışmaları izlenmekteydi ama ilk kez Dünyanın Tüm Yaşam Sayfaları bugün buraya çekilebildi. Murat ederseniz Atlantis’in yaşamının tüm ayrıntılarını yazabilirsiniz ya da Muda’nın tüm ayrıntılarını...
“Muda” dedim anam; Muda çünkü Mu’nun dahili kayıtları Muda’dan ilme inmiştir.
Değerliler, neden resim bu kadar güçlenecek? yol bu kadar güçlenecek; neden? çünkü insan güçlenmiştir.
İsrafil kapısını açmış ve yolunu açmıştır. Ses yoğunlaşmıştır ve her ana kayıtlanmaktadır. Alın deyin ki “ben varım.”
Bugün burası çok kalabalık; çok….öyle çok kalabalık ki! kimi sorarsanız buradadır. Geçmişteki tüm kayıtlarınız buradadır. Biliniz ki tümü buraya insanlaşmaya geldi.
Bugün burası Mircan Cinni Cevheri’nin, Öz Köklerinin Gök Sistemlerindeki ışıklarında örtüsünü örtü ve daimiyetin kontrolunda daha üstün yüceliklerle birleşti.
Özen sözde değil, yaşamda olur. Bu birlik özenli bir yaşam izlediğinden ve bu birlikle yaşam tohumlanmak istendi. Sizlerin yaptığınız herşey ilimden ve yüceliktendi ve sizleri izleyenler nurdan kontrol kurarak bütünü izledik.
Biliniz ki dünyayı kodlayacak ekipsiniz, kaynağı alacak ekipsiniz, yolu kodlayıp tohumlayıp, bütünün gücünü artıracak ekipsiniz ve bunların hepsini yaptınız ve bugün Gönüllerin Kürzi Tohumları’nda ışığınız kör ve sağır herşeye akmaya başladı.
Değerliler; Mikail siz, İsrafil siz, yaşam sizsiniz. Bundan ötesi yer ve gök sizsiniz 
Barı kapatmadan evvel daha yüksek bir bilgi de verelim.
Bana Ana Kapı İnsan, daha güçlü ışık ve daha yüce bir yaşam gerek. Bana ışık gerek ve bana kelam gerek ama bana murat ettiğimin olması gerek. Nedir murat ettiğim? bilginin Ana Kapı’da, her diride dillenişi; bunu başardık biz.
Körün körü ve her körün körü olan bu yaşamı kontrol altına aldık. İsrail bizim yüreğimize inebildi.
Ra Ka Ha olan ışığıyla kontrol edilebildi ve şimdi İşid Sayfalanışı’ndayız. Osman Soyu onları kontrol altına almıştı ama biliniz ki Osman Soyunun Kutsal Toplumları olan kapıları açan ışıklar daha üstün bir yücelikte kontrol kurulacaklar.
Değerleri ne olacak? kelam olacaklar, ilim olacaklar, diri olacaklar ve kök güç olacaklar.
Biliniz ki Türkiye yenileniyor; daha yüksek çalışma başlıyor Türkiye’de. Devamlı çalışacak olan birlikler dünyaya inmeye başladıktan itibaren yeni Türkiye’nin siyasi çalıştırıcıları görev taşıyacaklar. Onların her birinde yaşam sayfalanacak.
Bina inşası tamam….Artık dünyanın yaşama çekilişi gerekiyor, seviyemiz çok iyi ve bunu yapabiliriz. Biz; Mikail’in Gücü’nü artıran birliklerin dünyanın yoğunluğunu da artırabilecekler.
Ardımda yokluk var ve önümde tüm sayfalar ama ben her birinden arkadayım ki, aşırıda hepsini koruyabileyim.
Biliniz ki doğanın gücü olan, tüm yaşam bedenimden öte bir bedende merdiven olacak. Çantam doldu canlar. Bu dolu çantayı yarınlaşanlara bırakmak isterim.
Kimse bu çantanın içini bilmez ama yolu bulur, dünyanın nuru olan bu bilgiyi okuyacaklar. Kapıları açıp okuyacaklar, kul olmak bu şekilde gerçekleşecek.
Kulluk budur, öz görev budur ve tohum budur. Müsaidi ve hakiki olan sistemi katiyetle dillerken, yaman bir dünyayı nefeslendirdiğimizi hepimizin bilmenizi beklerim.
Karma çalışma yapmam. Yaparsam yolcu olmam. Kanatlandığımda, Aklın Tahtı’ndan kanatlanmam, akıp giden her diride kanatlananım ben.
Aklın Tahtı’nda kanatlansam yolcu kalmaz yüreklerde bilinsin ve ben Bütünün Kürzi Tohumları’nı göklere dillerken, Kalemin İlmi’ni tüm yaşamlara dinlettiğimde, hat çekerim yüreğe ve derim ki “Mustafa Kemal’in çalışmasına dahil olun ki, o sizi kontrol etsin.”
Yaman bir dünya ve yaman bir yaşam….o yaşamın gücü hepimizin yüreği. Biz o gücü, Bütünün Gücü diye tüm yaşamlara çektik.
Biliniz ki doğa yenilendi ve tüm resim yapanlar ışın resmini yaparak birliğin tahditli yoğunluğunda tüm yaşamlara indirdi.
Barış sayfaladım dünyada. Başka, başka çalışmalarda barışı tohumladım; her diride kökledim, gökledim ve dürende dürdüm. Dümenin başına oturttum yüceleri kodlattırdım. Dünya tabularını yıktırttım; bilin. Ben zaman olan yaşam, hepinizdeyim ben.
Kili kum sayan, Kuran-ı Kapı sayan, yolu kanat sayanlara derim ki “Kuran Altın Tanrı’nın resmidir sadece ama Kuranı hak ettiğiniz zaman, kelamında hak edin ki kaynağınızdaki güç artsın.”
Çitilediler dünyayı; çitilediler temizlik için. Çitilediler, baktım kirlenmiş dünya. Hadi “yıkayın” dedim ama gelenler yolculardı ve yolcular kelamda kendi yüreklerini çitilediler.
Dedim ki “olun” dediler ki. “olmayız.” “Okuyun” dedim “olmaz, okuyamayız” dediler. “Ölüler diyarı olan bu yaşam bizi kin ve nefrete sayfalar” dediler.
Kuran okuttum onlara, önce dünyayı okuttum, som altın bir yoğunlukta ışıklarını dinlettim. Dediler ki “benim adım nefes.“”Aha bu! Dedim. “Kalem ol, yaz” dedim. “Olmaz” dedi. “Öl” dedim. “Okuttum” dedi. “Olmam” dedi. “Yap” dedim. “Yapmam” dedi. “Al” dedim. “Akıp giderim, almam” dedi. Verdim dünyayı Taht’ın Tahtı’ndan yaşattım.
Çelik çomak oynadılar Dedim ki “oyunu bırakın” “Oldu mu?” dedi. “Olmadı” dedim. “Bırakın oyunu, özen ister yaşam” dedim. “Olmaz” dediler. “Özen ister kaynak” dedim. “Olur” dediler. “Olursa kontrol kur” dedim. “Kurmam” dedi. “Neden?” dedim. “Miraç yok ki” dedi. “Eh can” dedim. “Ben Miraç’ta olana, Miracı anlatamam, gel de dinle” dedim.
Baktı ben o, o bendik. Dedi ki “yolum yok. “Oh ne ala” dedim. “Ben Zabura Sayfalanışında senleşirim, yolunu açarım olur” dedi. “Aha oldu” dendi ve dedi ve dendi ve dedi, dedi de dendi. Demeseydi denmezdi.
Dinleyin beni. Barakalarda bir çok yüce var, hepsi şu an da bizi dinlerler. “Baraka nedir?” diye sorarsanız, izah edeyim. Her dirinin kendi yoğunluğunda var ettiği kodlanmış alanlardır barakalar ve o barakalardaki İlim Tohumları hepimizin yoğunluğunu kontrol etmek içinde çabalarlar.
Benim adıma görev taşıyanlar çoktur ama çokları kölelik yapmaya niyetlidirler ve sorgu sual edip kim onları koruyacak ona bakarlar ve baktıklarında görürler ki çokları korunamadılar.
Toprak Toplum tohum ekmeye kalktığı zaman hepsi yaşamı İra Hikayesi sayar; İra Hikayesi. Yani İnsan’ın Rahmi Kuran’daki İnsizlik; Ra Ka Ha olan İnsizlik ve biz diyoruz ki onlara görev alacaklar.
İşte tüm insanlık için yapılan çalışmalarda, mercilerin çoğunda kanat kırmalar oldu. Kaynağın ışığını yıkmaya kalktılar. Çoğunu kodladık, topladık. Çoğunu da koruduk. Amonlar’ın Işığı’ndan öteye geçirdik.
Barakalardakilerin çokları sıkıntıya düştüler çünkü yüreklerindeki kırıcılık bütünün kırıcılığına katıldı ve bütünün kırıcılığı onlara ters tepti ve sonsuzlukta hepsi kontroldan çıktı ve onları yeniledik. Hediyeler dağıttık hepsine ve dedik ki “alın da hak edin yürekleri.” Ve sonları kötüydü.
Döndüler kelama baktılar. “Ol” dedik. Ol’du. Şimdi hepsi bir tek ışık haline geçiyor ve bizimle çalışmaya gelecekler. Kimdiler? İlim Kapıları’ydılar. Karanlık mıydılar? hepsi ışıktılar. Yıktık mı onları? Yıkmayız. Aktılar, aktılar da kırıldılar.
Sistem, Nizam ve Düzen’in gözü olmaya kalktılar. Açığı kapattılar, yıldızların sırrında var olan yoğunlukları kontrol etmek istediler. Biz onları yine de koruduk. Amon olmalarını, Ak Tahta varmalarını bekledik. Çokları varamadılar. Yine de kontrol ettik. Şu anda evimizin gücünü daha yüksek bir dürüme vardırdık.
Merdiven İnsansa halik olup hakikiyette kelama varır ve kendinden öte olmayan onları korur. İşte koruduk.
Çantamız tüm insanlıkla doldu; bunu bilin. Hepsi bizdedir. Kimseyi bu çantanın dışına bırakmadık.
Kölelik istemiyoruz. Gözleri körse kontrol edip yolculukta onlarla birlikte çalışabiliriz.
Göz ölümlülük değil, ölümsüzlüktür ama gözü kör olanları yeni çalışmaya kaynak yapma niyetimiz yok. Bu nedenledir ki kayıt dışı olanların İlim Kapıları’nda ışık yaşamları dürümlemelerine izin veremeyiz. Onların yoğunluklarını kontrol altında tutacağız, ama bir kısım kanatlananlar var ki onlar yer kürenin gücünü yenilemeye çabalıyorlar. Ölümlü dünyada onların yenilenmeleri gerçekleştirilecek.
Açığı kapattık, hepsini kodladık, vakit geldi ve yoğunluklarını kayıtladık. Şimdi bütün yüceliklerde görev taşıyamayıp ayıp yerlerini açıp kontrol etmeliyiz.
Değerliler, size hiçbir zaman bu kelimeleri kullanmam ama sistem bu şekilde verir ve ben hep bunu düzeltirim.
Bilirsiniz Adem ve Havva hikayesini. Bu hikaye gerçektir; ayıp yerlerin görünmesidir. İlmi Tohum olamayanlar kendi utanç yerlerini kayıtlara çekerler ve kontrol dışı ışıklar yakarlar; olay budur. Ve değerliler bugün ölümlü dünya sizi sizden size dillemek istemedi; bütünü dilledi.
Hepinizin daha yüce ışıklarınız var ve bu ışıkları göreve almaya çalışıyoruz. Kuran’da insandan söz eder, yaşamdan söz eder, verdiğini bilenden, vereceğini dilleyenden söz eder ama unutulandan söz etmez.
Biz size unutulandan söz ettik bugün, Kutsal Tohumlar’ın kontrolu için gerekenden söz ettik. 7 dürümden söz ettik ve yaşamdan söz ettik. Bilişten söz ettik, cevherden, cennetten ve Kürzi Tohumlardan söz ettik.
Çıldırdı dünya; ışıttık. Vakit geldi anam bilin; sizinleyiz, hepinizdeyiz. Bugün, bugün Bütünün Gözü sizin üzerinizdedir; bilin.
Yaradan yaşamı seslendirecek, sizi seslendirecek, kelamla dilleyecek sizi. Dürümleyecek ama bilişle dilleyecek. Bunları bilirseniz kıranın kırılmayacağı bir dürümde, hepinizde tüm yaşam sesleşir; bunu bilin.
Ayrı gayrı göz etmeyiz analar, hepinizde varız ve hepinizde BİR’iz; bunu bilin.
Tüm insanlık bizimdir, hepimizindir ve tüm yaşam kelamımızdadır; hepimizdedir. İnsanı iman edin, hak edin ki kontrol kurarak koruyacağız. Budur olan.
Onların korunması, yerin kör ve sağır olarak göklere varması, değerin yükselmesi değildir ama ışığın güçlenmesidir. Biliniz ki onlar göklere ulaşırlar, kördürler ama ışıkları güçlenir. O zaman onlar yolcu olurlar, yenilenirler yaşarlar. Yapmak istediğimiz budur. Hepimizin yapmak istediği budur ve bunu başaracak gücümüz mevcuttur. İyi ki varsınız ve iyi ki bu programı sizinle kontrol altında yapabiliyoruz.
2220. gündeyiz bu çok özel bir tarihtir; 2220. gün. Bu tarihi size daha önce vermiştim ama bunun ne olduğunu kimse anlamamıştı. Neden 2220?
7. doğumun gerçekleştiği gündür bugün. Hepinizin yaprak yaprak okutulduğunuz gündür bugün. Dümenin başına Nefes’in oturtulduğu gündür bugün ve verdiğinin alındığı, yarınlaşan Kutsal Toplumların kapılandığı, kayıtlandığı gündür bugün.
Alın ve bilin; kapı insan, yaşam insan. Türlenen tüm sayfalar insan ile köklenecek. Karanlık aydınlığa ulaştı canlar ve bugün biz tüm sayfalar, yaşayan tüm sayfalar, yaşamın tüm tohumları ve tüm Kuranlar bir Tek’iz. Herşey ama herşey işte tek’lik budur.
Ben nikah kıydım tüm yarınlara. İşte benim nikahım kıyıldı bugün. İşte 2220’de nikah kıydık. Bedenin nikahı hepinizde kıyıldı. Bugün düğün günümüz bizim; bilinsin.
Yara yaşarsa yarın yaşamaz canlar. Kimseye kırılmayın, kimsede kısırlaşmayın. Bilin ki yara sizi yığın, yığın ışıktan çıkarır ve değin ki “ben kırılmam, ben kırılmam, ben kırılmam. Zirvelerin sessizliğinde yaşayan ışığım ben, kırılmam.” 
deyin ki yoğunluk arttı. İşte mutluluk budur.
Kaç dünyalı kırdı? kaç dünyalı kırk kapıda kırıldı? ama bütün kötülükler yaşatıldı. Dünya kırmaz, dünya kırdırmaz.
Işık ışık olun ve yaşayın. Alın yaşayın. Aha yaşayın ama yaşarken kin, nefret gütmeyin. Herşey sizde olur, herşey yüreğinizde olur ve siz yaşamda tüm sayfaları kodlarken kırarak kodlardınız eskiden. Artık kırmadan ve kırdırtmadan yüreğinizi kodlayın ki bina yenilendiğinde artık kelamda kırıcılık kalmasın.
Ağır yük hafifliyor. Yürekler dürümlendi, yaşamlar tüm insanlığa dillendi ve Zabura Sayfalanışı kayıtlandı.
Analar sizinle olmak bizlere mutluluktur. Bütün; bütün amacımız buydu ve bugün Mustafa Kemal Atatürk ve tüm yaşamlar, tabuları yıkan sizlerle birlikteler.
Dünyanın Hulus Sayfalanışı’nın gücünü artırdık ve zirvelere umman olduk. 
Şükür, şükür, şükür, şükür, çok şükür.
Deşifre eden: Gülden Zengin
Süper İnsanlık Realitesi
http://youtu.be/m7b0w8RkSBY?list=UUKYcKah6eDdOm-Vd3vIofvw
 
  Bugün 177 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol