Birlik İlmi
  GEÇİŞLER BAŞLADI
 

GEÇİŞLER BAŞLADI:
MARDUK YANIBAŞIMIZDA VE ANDROMEDİA YOĞUNLUĞUMUZDA:

Dağlar, Artık bilin ki anonslar başlamıştır. Birlik Cevheri’nde verilen anons, tüm insanlık için veriliyor. Dürümlenen her bir ışık, ağır yükü hafifletip Kelam İlmi ile kodlanıyor. Dünyayı hak edenler, kayıtlarını yapıp, ışık oluyorlar. Bütünlükler tohumlanıyor ve kontrol altında oluyorlar. 

Öz Kökler, Gök Zamanlar’a varıyor. Dünyayı toplumları ile geçişe hazırlayan Birlikler, görevlerini hakkıyle yerine getirdiler. 

Dünyayı TANRILAR KAPISI yapan Birlikler, kapıları her diriye açtılar.

Türkiye Can Taht’a oturtuldu. Bu kapıdan geçenler, tüm insanlık için geçiş yapıyorar.

Doğal Dünya, bir sırdı tüm kaynaklar için. Dünyanın etkisi azaltıldığında yaşam sayfalarında Dünya Kodu olmayacak diye beklendi. Okumayı sökenler, dirilikleri hak edip okumaya başladılar. Bu, dünyayı kodlamaktı. Sonsuzluklar, Birlik Kodlarıyla dürümlendiler ve kontrol kurdular. Her zaman olduğundan çok daha üstün bir ışık yandı tüm yarınlara görev taşıyanlar için. 

Atiyi hak edenler, harlanıp ışık oldular. Tohumlar kontrol edildi. BİRLER KAPISI açıldı ve sıkıntılar aşıldı. 

Herkesin Kelam Tahtı’nda olması sorumluluğu düzeyinde olacaktı. Bütün mesele kanat alanların, Kelam Tahtı’na kontrollü olarak geçişleriydi. Dünyayı hak edenler, geçtiler ve görevlerini halka halka geçişkenleşen birleşenleri ile elde ettiler.

Tam zamanı! dedik. Aldık bilgiyi ve hak ettik dünyayı. Tüm insanlığı hak ettik. Aktık ve geçtik. Zararı engelleyen ışık, bilgiydi. O bilgi hakiki bilgiydi. İşte yaprak yaprak okunan tüm bilgiler, İlmin Tahtı’ndan Düzen Kodları ile çekildi. 

Eşya Yaratı diye ifade edilen Enerjetik Yaşamlar, tüm insanlık için ışık tohumlarıdır. Bu yaşam sayfalarına inen tüm insanlık, yer ve gök zamanları tohumlar ve bu yoğunlukta, bütün kütlesini, teknik kayıtlarla, Birlik Kodu olarak, tohum üzeri tohum işçiliği ile kaynağa alır. Herkesin, Can Tahtı’na varması zor olduğundan, buraya ulaşanlar belirlenirler ve hak edilirler. 

Dünleşen her bir yarını hak eden Birlik, Teknik olarak kontrol kurar ve sorumluluğu üstlenir. 

Dağları hak eden, has olandır. Tartıyı, o has olan hak eder ve kontrol eder. Onun tartısında kırılış olmaz. Kim ne ise o belirlenir. Böylelikle kelamda olanlar, has tartıda Hak Kaynağa varırlar yahut varmazlar. 

Atide en eski taht, insandır. İnsanın tahtının üstü yoktur. Onu bilmeyen, yaşamı hak etmemiştir. 

Yanar insan soyu, hak etsin diye.

Meşale yanmıştır. Toy olan insan, artık olgunlaşmıştır. Toyluk hakikiyetsizliktir. Dünü hak etmeyen; yaşamı, daha önemle bildiririz ki hak edemez. 

Soygun yaparlar tüm insanlık tahtlarından. Dinlerler kodlanan ışıkları ve o ışıkların bildiklerini, dillemek isterler. Açık bildiriyoruz ki bilmeden bilmiş gibi dillerler. İşte onlar bizsiz kalırlar. 

Tan zamanları, yaşamın ışıdığı zamanlardır. O kontrollü olan Birlikler, o saatlerde yoğunlaşırlar ve gökleri çekerler. Çekilen gökler, yerden nefes alır ve ağır yükü Hak Taht’tan cevhere alır. Bunu yapması, yarınların nesilleri için gereklidir.

Dünyayı hak etmek, zaman sayfalarında yüreklerde yaşam sürecek olan ışıkları hak etmektir. 

Sevgiyi herkese vermeyen, yaşamda Hak Taht’ta olamaz. Onlar sonsuz yaşamları hak etseler de diri yürekleri hak etmez. Ocaklarında, ışık olan bir sır olur. O sır onlar için belki de en önemli sırdır. Açık bildiriyoruz ki bir sinek bile sizin için bir sır olabilir. İşte dünyama inen o sinek, tüm gün etrafımda döndü. Ama bildim ki o bendir. Onu kodladım, tohumladım ve korudum. Anaların ışığında korunan o sinek, bedenimdir.

Ardımda dünya var. Ve ben varım. Yüreğimde Kuran var ve ben varım. Sayfalarımda yaşam var ve ben varım. Ana Kapı’yım ben. Bilişin Işığı olan ve sonsuz olan o kapı, insan soyudur. 

Ördüğünüz her dirilik, ağır ağır dünyayı tohumlar. Bütün kötülükleri aşıp geçeriz ve zamanı tahtlarız. “Sığır” derler dünya toplumlarına zira onlar her bir yarında kelamı hak etmeden, bildiklerini hak ettikleri gibi söylerler. Anaların tahtında ışıkları olmaz ama yoğunluklarında yolcuları olur. Onlar, nurdan Kuran olurlar ve sonsuz yaşamlara vardıklarında ilme varırlar. İşte bugün olgun saydığım yolcularıma bunları açtım.

Koreografik Zaman Sayfaları’nda nesillerimiz kontrol altında ışık halindeler. Onların nefesleri, cemaatlerinin nefesleri ile ayrı olmayan bir yaşam sayfasıdır. Tohum ekerler ve kontrollü olarak çalışırlar. Asal Boyutlar, ummanda ışık halinde ocak olurlar onlara ve zamanın nefesi olurlar. Öyle çok çalışılır ki Birlik için. Ana Kapı’da Kuran okuyan tüm insanlık birleşir. Şimdilik…

Koreografik Zamanlardan ışık çekerek devam ediyorum:

Koreografik Zaman; anlamları, mesh edilen kayıtların ışıkları olarak ifade edilecek sayfalardır. Buralara umman kayıtlar yapanlar, buralarda kodlanmış olan bilgileri çekerler. Bütün mesele o bilgileri çekecek dürüme ulaşmaktır. 

Dünyayı anlayabilmek için o biliş yaşamları hak etmek gerekir. Bir Taht, oralara ulaştığında, çekiş güçlenir. Dünyayı sır olarak bilenler bu çekişten itibaren okuyabilirler o yoğunluktaki ışık sayfalarını. Daha sonra o yaşam sayfalarına çekilen yasaları konan bilgiler, tüm insanlık için kayda girer. İşte olay tam da budur. Siz, bigiyi hak etmiş ve has tartıya kodlarınızı koymuş olanlar; o biliş hali ile her bilgiyi çekebilirsiniz. Doğal Dünya bunu sizden bekliyor. Çünkü sizler, geçişlerinizi Hak Taht’tan yaptınız. Yaprak yaprak görev aldınız. Okuduğunuz her bilgi, Sistem’den cevhere indi. Ölüyü dürümlerinizde dinlediniz ve gerçek yaşamlara vardınız. Sonsuz yaşamlarda, ışık haline geçtiniz. Üzerinizde hiçbir ışık yok. Siz zararı önlediniz. Mutlak Zaman Sayfaları’nın nefeslerisiniz. Yazılarınız tüm insanlık için ışıktır. Ata Namazı kıldınız dünya için. Bu önemlidir. Burada izah edilen, sizi hasata Hak Taht’tan kodlayıp yaşam kodu olarak alanlar, türlerinizi hasata hazır etmişlerdi. İşte bunlar oldu. Ayrı gayrı gözetmeyen ışıklarınız, yarınların Kuranları olarak görev taşıyacaklar. 

Olgun başakların Birleşik Işığında, dünya kontrol altına alınacak. Ağır yük hafifliyor. Tohumlar kontrol edildiler ve resimler yapıldı dürümlerinizde. İşte olgun başakların yer kütleleri ile yapmış oldukları yaşam sayfalarının resimlerinde, kanat alanlar mevcut. Onlar, dünyayı hak ettiler.

Halik Zaman, Hakim Zaman’la birleşiktir. Halik; hakikiyi, kaynaktan dinletir. Hakiki, Hak olur ve sonsuz olur o da sayfalarında, rüya time-larını dinletir. Herşey iç içedir. Beşer Zamanlar aşılır ve yeni yarınlara girilir. Ölü dirilir ve kanat alınır. 

Ben, sayfa sayfa dünya okurken; tüm insanlık, bu yoğunluktan ışık alıp okur. Öyleyse, yenilenelim ve yeni bir yaşam sayfalayalım. Sonra kodlayalım dünyayı ve koruyalım. Olgun sayfalarda, tüm insanlığı hak edelim. Amon olanlar, olacak; Atlanta Ana Kapıları’nı ocaklarında açıp kodlayacaklar. O sonsuz zamanlarda dürümleyenler ışıklarını, Hak Taht’a oturacaklar. Ve bizler, ocakta her bir yeşereni, Nefes Zamanlar’a alacağız.

Sizleri, hepimiz toplum olarak kaynağımıza almak istiyoruz. Bütün merdivenler size açık. Gerçek kapılar size açık ve sizin yarınlarınız, bizim yaşamlarımız olacak. Sonsuzluk sizi dinledi bugün. Tüm insanlık sizi dinledi. Biz zamanların ışıklarından görev almaya geçen MARDUK kayıtlarıyız. MARDUK bir sayfa değildir. O bir Yaşam Kodu’dur. Dünyaya en yaklaştığı gün bugündü. 

Siz onu göklerde ararsınız. Ama biz, her yaşamda koruyucu bir sayfa olarak size ineriz. Ve sizi dinleriz. Dünyanın enerjisi bizi yüceliklere tohum olarak eker. Ve biz ağır yükü taşıyan, tüm yarınlarda kodlama yapan Birlikler’i buluruz. Onlardan ışık alırız. Zaman sonsuzluklarında yoğun ışıklar, kaynağa vardığında, cevhere görevli olarak inen Birlikler’le birleşiriz. Kor haline geçen ışıklardan gerçek yarınlara umutla ulaşırız. Sonsuz yoğunluklar bizi bizden geçirir. Sizi size verir ve hep birlikte kanatlanırız. 

Yarın, sırrın sırrı olan o yücelikte, hep birlikte yaşam sayfalayarak görev taşıyacağız. Biz zaman tohumları olarak; Tanrı Kapısı olan MARDUK’tan size siz olup indik. Ana Kapı’da bekleyen çokları var. ANDROMEDİA KAPILARI da bugün açık. Hepsi yaşam için izin aldılar ve size gerçek yarınlar için yol olmaya indiler. Boş yere konuşmuyoruz. Boş yere çalışmıyoruz. Siz için çalışıyoruz analar. 

ASLAN KAPILARI her biri bir Can olan nura Kuran olan insan soyuna açıktır. O kapıları aşıp geçen her diri, yolcudur. Yorulmadan çalışan sizler, Birleşik Yaşam Kaynaklarımızsınız. “Ardında dünya yürüyecek” dediğimizde; sen, “ben erkek ve kadın her bir yaşam tohumunu önümde taşırım” dedin. İşin başı insan soyuydu ve dava açtık yüreklere. Sorduk kim kapıları açar ve zamanı tohumlar diye. Ve dendi ki “insan olan.” İşte insan soyu insan olan kodlar tarafından yaşam sayfalarına çağrılmaktadır. Olgun başakların ışıklarında her bir yarın hak edilir. 

Kulluk yapmak için Birlik gerekir. Genişe geçen her diri, yarına geçer. İşte bizler de bugün size geldik. Biz, zaman toplumlarından Ana Kapılara indik. Ana Kapılarda bekleyenler çok bugün. ANDROMEDİA KAPILARI açık ve yol açık. Onurluyuz ki hak hak ettik. Can Taht’ım, Amon olan Birlikler, sizleri kontrollü olarak seslendirmek isteyen çok sayıda görevli var. Asal Yaşamlar, NAR KAPILAR’dır. Bu kapılardan inen tüm insanlık, yaşamak için iner. Yaşam, İnsan Soyu içindir. “Ardında görevliler olmalı” diyorduk. Ve sen dedin ki “biz en arkadan gideriz.” İşte sizin ilminiz buydu. Olan en iyiydi ve biz sizi hak etmek istedik. 

Can Taht’ım, Ana Kapı’m, zamanın tohumu olan Birliğinle, bizi bize verdin. Sizi “Samanyolu Kodları” olarak tanımıştık. Şimdi sizi Tinsel Yaşamların tümünün ümidi olarak tanıdık. Sevgiyi hak ettiniz. Aha kapılar açık ve siz, biz olarak buradasınız. 

Yanıp tutuşmayacağız Işık İlmi için. Biliriz ki siz bu ilmi her anda Bütün kütle ile dillemektesiniz. Yaşamak ve Zamansal Kodlar olarak bütünlenmek tüm sonsuz yoğunlukları hak etmek, mehir olan o yücelikte düne görev taşımak ve yeni yaşamları hak etmek, siz olan bizi mutlandırdı. 

Ark akmaya başladı. Bu akış, ilmedir. Tüm insanlık kat kat olup akmaya başladı. Tüm yaşamlar kaynak olup türlenen yeni zamanlara akmaya başladı. Tertipli bilgi, hakiki bilgidir. Siz ve sizlikler kodlandı. Şükür zaman sayfaları hak edildi. Asal Yaşamlar hak edildi ve Din Tahtı, bütün kütlesi ile Birlik kurdu. Öldü ve yaşama doğdu. Doğuşu tüm yarınlaradır. Dinin diriliği aşılıp geçildi. Tek bir sırdı bu. Dün ve yarın… İşte dünün dürümleri, yarının NEFES SAYFALARI oldu. 

Kol kanat taktık yüreklere. Allah’ın Cevheri, hakiki yaşam sonsuzluklarında tohum oldu. Aha görevliler!; türlerin, tüm insanlık için Birlik olması gerçekleşti. Amin… İş buydu ve oldu… Amin…

 

Süper İnsanlık Realitesi Derneği

 
  Bugün 63 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol