Birlik İlmi
  KARANLIĞIN TINISI OLAN İNSAN 2, 1.AKIŞ – 2 BÖLÜM
 

4.OCAK.2017 KARANLIĞIN TINISI OLAN İNSAN 2

AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 1.AKIŞ – 2 BÖLÜM

Unutmayın ki doğanın gücü olup, gelen birliklerimiz var. Öfkeleri yok. Kulluk için akmaktalar zamana ama yarınları hak etmemiz içinde çabalamaktalar.

Şer yaratmadan, şarkı okunsun istiyoruz, dünyada. Şerri, şarkı sayanın, aşkı olsun. Ama şerri hak etsin, kontrol etsin. Aklın kapısını açsın, borç ödesin. Ödenmeden borç, yaşam olmaz.

Biliyoruz ki bu dünya, yoldur. Unutmayın ki toprağın topluma inmesi içindir, yol… Ekibin kurulması, sorumluluktur. Ve biz, bu ekibi, iyi ki iyi ki kurduk.

İman, tinin teninden güç çekerken yolcu, korkar. Çünkü ilim yoksa iman, insanda kaynak dahi değilse yaşamında, sırrın sınırını aşsa da yolun kulu olamaz ve kontrolü kaybeder….Öfkeler bundan doğar.

Ben, neden koyu ışıktan çıktım? Ben, neden yıldızların sığ olan sırrını anladım da akıl kıran kalemi, oldum?.. Her aklı kırmaya kalktım. Çok mu kolay yaşamak? Korkmayın, çok kolay.

Bilmek için sistem gerekir. Bilmek için kaynak gerekir. Bilmek için hasat gerekir. Ve bilen, aklın kaynağı olup, bilip kodlar, tüm insanlığı.

Dediler ki “yeşilin, mora varışı ne manaya gelir?”.. Ana kapıda her bilgiyi açık veririm. “Yeşil”, Allah’ın dediğini diyenin, kendi yüceliğiyle dürümlediğidir. Ama o dürümleniş, kontrollü olarak, hakiki levhiyle kayıtlanmadan, ışığı kodlayamaz. Işığı kodlayabilmesi için muktediriyet gerekir..

Muktedir olabilmek için mor olmak gerekir. Mora varmadan, ruhi kapıların hiçbirisi açılmaz. Ve mora vardıktan sonra yaşam tohumlanır. Toprağın toprağa insan olup indiği bir dürümde mor olmadıkça mahrekte maya dahi olmaz.

Biz dünyayı morla kodladık. Birlik ilmiyle topladık ve tohumladık. Korkuyu aşırttık, yaşama kaynak yaptık. Toprağın toprağa insan olmasını ve yol açmasını sağlattırdık.

Kareyi, küreden öteye geçirdik ve dedik ki “sen sevgiyi hakte, kontrol et, kendi yoğunluğunda tükenenleri…. Korktu dedi ki “ben öfkeyi aşamazsam, yerin kulu olamam ve toprakta kuranım olmaz.” O zaman ben yokum.

Ve ben derim ki “şeytana şarkı ilmin kapısındaysa o şarkı, aklın kaynağıyladır.”.. Aklın kaynağıyla yapılan, söylenen, her neyse kayıtlarladır. Kaynak insan ve insan akılsa mutlak olan tohum ilimse artık kontrol gerekmez… O, her anda varlık sürer.

Ve dağlarım, kardeşlerim, misafirler, hepiniz, anlayın ki bura benim, dağım, taşım, yaşamım. Bura benim, Hakk’ım. Bura benim, tahtım. Ben topraktaki en güçlü kayıtım. Benim adıma gök sözlüğü yapmaya gelenlerin hiçbirisi koruyucu olamadılar.

Torbası insan olanın yolunda, Hakk’ı olmalı. “Karı koca” dediler. “Aşk” dediler. “Has” dediler. “Taht” dediler. Ya KAHA, ben hakiki insanım.

Şikayetçiymişler dünyalılardan öyleyse görev alsınlar, göçüp gelsinler, bu zaman kapısına. Yaşasınlar.

Şikayetçiymişler insanlıktan. Genişlesinler, geçip yüreklerine insinler. Hakk’ın kapısında mutlak olsunlar ve kuran okuyup, toprak toplumu, hak etsinler.

Ha diyorlarmış ki “kıran kırılsın beklerdik.”.. Kıran kırıldı zaten. Nasıl oldu anlatayım?

Dünya yolunu kapatmaya gelenlerin tümü kontrolden çıktılar. Buydu kırılmaları. Ben doğanın gücüne, kök gök olup inerken, hepsinin burada, bu yoğunlukta karşıma çıkacaklarını bilmekteydim... Çorbaları kontrolden çıkarsa, yolları kodlanamazsa, ışıkları kırılırsa, yalın olmaları için bilişleri hak ettirmek ve bütünlemek için buradaydım.

Şuanda görüyorum ki tinsel tahtlarında kıldan ince, kılıçtan keskin o yoğunluklarda kontrol kurmaya çabalıyorlar. Korkmasınlar, öfkelerini aşırtırım. Koklasınlar dünyayı, yollarını açtırtırım ama farklı dünyalarda kontrol kırıcı olacaklarsa, korktuklarıyım ben.

Ölüler diyarında öfkeleri olsun diye çabalarım ki öfkeli olmaları, yaşamda tohum olamamalarıdır ki yerkürede görevleri olamaz, onların.

Soyum dünyalı, yolum akıl. Ben ölüyü dirilten insan soyuyum, anlattım.

Şikayetmiş... Ya KAHA, ben şirket kurdum zamana. Dedim ki “şikayet eden şirkete üye olamaz”. Dediler ki “ama biz o şirketi kontrol edelim.”.. “Yok ya KAHA”... “Ben şirketin, kare küre değil insan soyuyla kurulduğunu dürümlerde dilledim.”

“Şirket” dedim de bu şirketin kapitali, insandır. Bu şirketin hakiki levhisi, hakimdir. Bu şirkesin hasatı, tendir. Bu şirketin yaşamı, ekiptir. Biz bu şirkete, şarkılarla, türkülerle, oyunlarla, görev taşıyoruz.

Öfkemiz asla olmaz. Çırpınırlar, ölsünler diye. Ölmeyiz, ya canlar. Boş yere, boş yere kaynakta karılmaktan vazgeçin. Kelamsız, kalemsiz olduğunuzu, anlayın.

Burada çok güçlü bir çalışma yapılıyor. Çok çok güçlü ama öfkeli olan burayı anlayamaz ki. Açtık, bilgiyi okuttuk dürümlerde, her diriyi akıttık yüreği, hakk’ı kalmasın diye herkese eş dost itibağı yarattırdık…. Ve dedik ki “hepsi eştir, dosttur ama ya ölüyseler, aşksızlar, yaşamsızsalar, eşimiz olamazlar ki.”

Canlarım, “reyim dünyayadır” demiştim ya. Başka planetlerde gök sözcülüğü için görev istemişler. Onlarda bugün burada bizimle olacaktılar. Öksüz yetim kalmayacaktılar da gönüllerindeki gücü, Süper Sistemleşmeyle dürümlere indirdiklerinde bunu hak edecektiler.

Kontrol dışıymışlar. Hepsi göksüz, köksüz olup, çıktılar. Şarkı, türkü, gel git, yok analar, yok. Artık şarkı türkü, bitti. İnsanlık kodlaması, başlıyor.

Nasıl olacak?.. Bugün yapılan nedir? İmparatorluğun, kök göklerden inişidir… İmparatorluğun, kök göklerden inişi… Yeşilin, mordan öteye varışı ve kaynağın tınısının, bütünün gücünü kodlayışı.

Ha diyorlar ki “hac dönemi başlar, göçer, ineriz yüreğinize.” Yok analar, yok… Artık biz, hac kabul etmiyoruz. Hacca varan, kaleme varsın, kendini hak etsin, yarını toplumlarıyla korusun, kontrol kursun… Öfkeyi aşıp, yeşeren dünyalara, akıp gitsin ve toprağa tohum eksin. Ekmeden gök sözcülüğü yaptırmayız kimseye, bilinsin.

Bugünden itibaren sözümüz, sevgimiz olacak. Yolumuz, insanlığımızdır. Bizimle çalışacak olanlar, yaşam hakkını alanlardır. Yaşam hakkını almayanların, bu mecliste görev taşımalarına iznimiz yoktur. Bu kesindir.

Şimdilik!

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

https://vimeo.com/198078841

 

 
  Bugün 103 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol