Birlik İlmi
  KARANLIĞIN TINISI OLAN İNSANLIK 14, 2. AKIŞ
 

29.MART.2017 TARİHLİ KARANLIĞIN TINISI OLAN İNSANLIK 14
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 2. AKIŞ

Derim ki "hayırda, şerde, ilimde, BSUİ'nin kulluğunda ve tümde ve müthiş cevheri insan sisteminde, her şeyde akıl var... " Akıl insanın kaynağıdır... Kim ki oraya varır, orada kontrol kurar...

Sultan Süleyman Han hep bizimledir. Toprağın toprağı olan insanın, hakkın, hakimin ilmi olması için çabalar...

Muhammet Mustafa bizimledir... Kodlar, koklar tohumlar... Murad eder ki hakk ilmi, hakim ilim olur... Murad eder ki Mustafa Kemal Atatürk, akıl tınısının kutsal ışığını yaşama akıtır ve yol olur...

Ve tüm İsa'lar, Musa'lar, Mustafa Kemal gibileri; Bütünün kütlesi ile birlik halinde çalışırlar... Bu meclis derken tümünü kast ederim aslında...

Şu anda beden taşıyan bu derecede yoğun bir çalışmada kodlama yapabilecek kişi azdır... Ama onların yoğunlukları ile buraya inişleri her birimizin yüreğini kodlar... Bütün insanlık muktedir olarak hakk ilmini diller. Burası bunun içindir ki çok ışıklı bir yerdir...

Işığın, kılın kırk yarıldığı bir yoğunlukla tohumlandığıda kesindir... Sessizliğin dili vardır. Ama seslenmeden o dil dürümlere çekilmez...

Ses insanın rahmet insan olmasını sağlar... Hakim olmasını sağlar... Bunun içindir ki beden gerekir. Her bir bedenin mahrekte kul olması imkanı olsa keşke ama yoktur...

Ve bütün kötülükler, bütün kültlerin gücüyle kodlama yaptığınız zaman aşılır...

Devrin kuranı okunduğunda, hayrın tınısı tohumlara iner... İşte mukaddime de bunlar verildi insanlığa... Her insanın, halik olma, hakim olma, potansiyeli olduğu... Ve Hira'nın kulluğunda, herkesin karanlığı aşıp geçebileceği...

Değerliler... Selin tüm insanlığı taşıyabileceği bir gündeyiz... O sel, her insanı taşıyabilir. Ama hangi yaşama? Bunu hiç birimiz şu anda bilmiyoruz. Bir sel ki insanlık tınısını duyanları dahi alıp taşır. Öyleyse o selin hepimizce engellenmesi gerekir. Kontrol edilmesi gerekir.

Burası Nuh Kapı'larının kilitlendiği meclistir. Nuh dendiği zaman size Kuran-ı Kerim'de İslam Dini'nin ilk kaplarından birisinden söz edildiğini düşündünüz hepiniz de... Yani tüm dinler İslam'ın dinidir ve Nuh'ta bir İslam peygamberidir... Bu büyük bir akıl kaybına yol açtı... Çünkü Nuh diye bir peygamber yaşatılmadı... Olmadı!.. Sadece, sadece yazıldı... Yazdı... Yazıldı... Bir an olduğunu hak ettiğinizi düşünün. O gün geldiğinde, hepinizin yarınlara kalem olma imkanınızın kalmadığını anlayın... Ama o gün huzurla beklenmedi... Hep hep sistemin kulluğunda kontrol kırılışlarıyla beklendi...

Ve kıyam geldiğinde, herkes herkesi koruyamayacak... Ben benim geçiş yaptıracaklarımı alıp taşıyacağım, sen senin geçiş yaptıracaklarını alıp taşıyacaksın. Herkes kendi geçiş yaptıracaklarını taşıyacakta; kelamda olmayanların çoğu halikte olamadıklarından o gün tüm insanlık, kıranın kırdıranın kaleminde yığınlarını yok edecek...

Bu hep verildi insanlığa... Kutsal metinlerde hep var... Ama yasa koyucu bunu böyle yaptı... Yasa koyucu dünya soru sormadan, kendini bilsin istedi... Ve dedi ki " biz dünyaya yer ve gök olup inebiliriz... Biz dünyayı koruyabilirz... Biz Allah dedi diye değil hakk kalem olduk diye geldik!..." Akın... Hakka varın ve tanrı olup, yarınları hakk edin ve sayfa sayfa yaşatın...

Dört kök görevliyi dünyaya geçirdik... Dört kök görevlinin, bilgi kalemi olarak bu yoğunluğu kodlayabileceğini biliyorduk. Eşyada birlik kurmak, ilim kodlamalarıyla kontrol kurmak ve sultanlık yapmak zor değil...

Her insan, kardeşini koruyabilir. Ama temel direkt olan, levhi kapı olan, hakim olan, muktedir insanlığı korumak gerekir.

Koku yükselmedikçe, kimse kimseyi dinleyemez... Koku yükselir ve kendini, kendi yüreğini dinleyebilenler, bütünü dillerler...

Doğanın kulu olmak, tohum olmak için yetmez... Koruyucu olmak da gerekir... İşte bu görev bu meclise hakk ilmiyle verildi.. Ve bu meclis her insanı korumak üzere kaynak ışığını yerküreye çekti... Bu meclisin kontrol dışı hiçbir ilmi yoktur. Silahımız insanın kelamıdır... Başka silahımız da yoktur..

Hakkımız, halik olmaktır. Hasatımızsa aşktır... Ama iyi biliyoruz ki tek ekmek, insanın kendi yüreğindedir. O ekmek kendi yoğurduğu ilimdir...

Eğer o ilimi halik olup kontrol altında tutarsa; insanlık sırrı tüm insanlıkça kodlanabilir ve hak edilebilir.

Uzun, çok uzun bir metin hazırladım yüreğimde; bunu size bugün sadece bugün vermek dilerdim ama bu uzun metin bugün üzerinde çalıştığımız diğer konular ile birlikte yarına kodlama yapamayacağı için kesmem gerekiyor... Bu metni sonra, daha sonra ve daha sonra devamını getirmek üzere kodlayacağım ve dilleyeceğim...

Deliler, diriler ve yoğun İlmi Ka olanlar, Seyfullah olanlar... Şanslıyız ki masamızda da kırılış yok. Şanslıyız ki bu masaya kim oturursa kendini hak edip oturur...

Ve şanslıyız ki bu masada simsiyahın yolu var... Ve her öfkeyi aşan, hakka varamaz ama yok olmadan aklın kapısına varan, hakkın kapısı olur...

Bunları net anlamak gerekir... Önce üzerimizdeki yükü taşıyor iken çoğu birliğimiz buradaydı... Sonra o yük hafifledi ve çokları kodlarını alıp çıktılar. Bugün bu yük Allah'ın ilmi ile tüm insanlığın yükü haline dönüştü ve herkes kendini taşıyacak...

Daha da özel bir şey söyleyeyim. "Tabuları yıkmayan, kendini dahi anlayamaz..." 
Önemli olan, ilk olgu tabuların yıkılışıdır... Tabu size, hepinize bir engeldir... "Ben dinciyim..." Aha dincilik bir tabudur... "Ben kübrayım... Öksüz bıraktım dünyayı..." Tabu!... "Yığınım!... Ama ışık kıranların, kırıldığı bir yığın..." Tabu!...

Canlılar sizin, size özel bilgileriniz, size özel olduğu sürece, her kim o özele kök güç olup inmek isterse, sistemin gücünden sizi ayırır...

Yani sizin özelinize bir diri kodlanarak inerse, sizi kendi yüceliğinizden çıkarır... Bunun için hepinizin, her bir yoğunlukta, kelamınız hakiki insanlığınız ve bilişiniz gerekir...

Birlik ilmi ile bunu başarabildik. Herkesin kendini hak edişi birlik ilmi ile olduğunda; Süper İnsanlık Realitesi, kaynağın ilmini tüm insanlığın ilmi yapar... Ve bunu yaptık... Çok mutluyuz.. Çok çok...

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ


https://vimeo.com/210832129?ref=fb-share&1
 

 
  Bugün 106 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol