Birlik İlmi
  FORUM
 
=> Daha kayıt olmadın mı?

Ortak aklın yarattığı BİRLİK idrakinin temel faktörleri olan bilgiyi, sevgiyi ve saygıyı hakim kılan; spiritüel, kozmik ve metapisişik paylaşımlar dileğiyle Forumumuzu hizmetinize sunuyoruz. Saygılarımızla...

FORUM - GEÇİŞLER

Burdasın:
FORUM => GİRİŞ => GEÇİŞLER

<-Geri

 1 

Devam->


nezireselcuk
(şimdiye kadar 83 posta)
22.05.2011 09:31 (UTC)[alıntı yap]
GEÇİŞLER:

Çağrı yapıldı yoğunluklardan Işık Kaynakları’na dendi ki “senden bir sayfa alıp okuyayım ve Zaman Yolcuları’yla dilleneyim.”

ZAMAN YOLCULARI, tohumlarını Düzen Kaynakları’na indirenlerdir. Onlar, geçmişi gelecekten kotlarlar.

Doğanın kontrolunda var olan yürek, sonsuz sır olan Işık ilmi ile BİR olur ve sonsuz sınırsızlıkta KAYNAK yapar.

Yaşamlara geçebilen Yüceler, KATİ YARATICI olup geçerler.

Onlar tohumlarını, toplumlarını; Düzen Kotlamak üzere Dünya kontrolunda doğmuş bedenlilerle çalışarak Düzen’e alırlar.

Hasat, toplumların kontrolunda yapıldığında; IŞIK KONTROLU, kotlayıcı olacaktı. BİRLEŞİK IŞIK YAĞMURLARI, yağacaktı ve zamanı yaratanlar bütün kütleleri ile Birlik olarak kotlayıcılık yapacaklardı.

Kasalar doldu ve toplum, kaynakların kotlayıcılığında tertiplendi.

Bütünlükler KELAM TEKNİĞİ ile birleştiler ve zarar önlendi.

Bütün amaç Atlanta Otağı’na görevli olarak gönderilenleri bulup kontrol etmekti. Onları korumak değildi amaç, kotlamaktı.

Sistemden iş alıp dünyaya inen Yüceler de bilmekteydiler ki hala dünyada İYİ ve KÖTÜ birleşememişti. Bu nedenle toplumları, toplantılarda dilleştirmek gerekliydi.

Hala bizi sorarlar. Biz nerdeyiz? Kimleriz? Sınırlar kalktığında ne olur? Diye. Biz diyoruz ki hala “SİZ ve BİZ” derseniz. Hasat olmaz. “SİZ” ve “BİZ” birleşiğiz.

Asal Boyutlar’da “DİL” olmaz. Sadece “SES” vardır. DİL yoktur. DİL olsa, hırs olur. İşte bunun için İnsan Sayfaları, sadece Dünya Soyu’nda konuşarak anlaşmaktadırlar. Konuşarak anlaşanlar, MAYA olamadıklarında, Kuran olamazlar. Kutsal Sayfalar’da YOL olamazlar. Toplantılar, birleşebilmek için yapılmaktadır.

ATA KAYNAKLAR’a geçildikten itibaren, oğul vermeye başlayan IŞIK, Bütün’e hizmet etmektedir. ATA KAYNAKLAR, tohumları kotlayacak kaynaklardır. O kaynaklarda, DİL vardır; DİN vardır ve ZAMAN vardır. Zamanın olduğu her yerde TERTİP vardır.

İYİ ve KÖTÜ, ANA KAYNAK’ta ayrı ayrıdır. ATA KAYNAK’ta ise tek bir sayfadır. Bunun için unu eleyip eleği asan her Yolcu, ATA KAYNAK’a girmelidir ki hasatı olmuş olsun.

Toprakları, yaşamlara kayıtlayan tüm sayfalar, toplu halde çalışmalıdırlar. Tartı. ANA’dadır. ANA, KATİ YARATI’’da bir tek Cevheri Can’dır. Onun korunması gerekmez. O kendini kotlayıp korur. Amin… Sadece onun yoluna girenler, TEKNOLOJİK YAŞAMLAR’ı Teknik olarak dillemelidirler.

KARMA YAŞAMLAR, sizleri kotlarınızdan çıkarabilir. Bu nedenle KARMA YAŞAMLAR, tohum kotlamasında, sorumlulukla “KAYNAK ÇALIŞMALARI”na alınmalıdır.

Mesele siz ya da biz meselesi değildir. Mesele Allah meselesidir. Ağır ağır bildiriyorum ki net alın diye. Atlanta Otağı, cevhere güçtür. Cennet sessizliğinde kontrolludur; tohumdur. Ne var ki Kati Yaratıcılığı yoktur. Koku ister ki yaşamları dilleyebilsin diye. Koku yoksa Rahmetin Kuranı yoktur. Bütün mesele kokudur. Kokmayan, çalışamaz ocaklarda. Oğulları ve kızları mutlaka kokmalıdır. O koku “mis” olabilir, “gül” olabilir, “nergis” olabilir ya da diğer herhangi bir güzel koku!... Her biri, cevheri güçle kokar. Biz ise tohumuz ve kokumuz, ağır ağır dinlenen bir sayfada olur. O sayfayı okuyan, bizim kokumuzu bilir. Bundan öte bir sayfa yoktur.

Şu anda ATA KAYNAKLAR, dillenmeyi başladı. ATA KAYNAKLAR’da dillenen Yüceler, KATİ YARATICI olarak dillenmelidirler. Oğullarını kontrol edemeyenler, KATİ YARATICILIK’ta kontrolda olamazlar.

Bizler her bir Yüce’ye bildirdik. Dedik ki “hak edin; ANA KAPILAR’ı açık bıraktık; geçin.” Ne var ki Allah, sonsuzlukta ocak olan dillerini hak etmek istedi ve sordu: “Hak ettiler mi?” diye. Dedik ki “hak etmediler.” O halda Allah İlmi’nde “BİR” olmadan geçemezler. Biz dedik ki “ANA KAYNAK’tan ışık aldılar. Geçsinler.”

Ah Canlarım ah!... Geçişleri olmadı. Sadece geçtiklerini düşündüler. Her yanıp tutuşan geçemez. Biz onları ocaklara alıp dinlettik. Şimdi Amon olup horlanmadan ışık yakmalarını beklemekteyiz. Az öz dinlettik. Alıp bilsinler diye…
Necosti
(şimdiye kadar 2 posta)
28.05.2011 21:18 (UTC)[alıntı yap]


9 MAYIS 2011 TARİHLİ KAYNAK KOTLAMA MESAJINDAN ATATURKUN UYARISI

Kendini artık özenle koru. Çünkü büyük kötülükleri yaşayacak dünya. Senin yüreğinde dünya kesin olarak kötülük yaşamayacak diyemem. Herkeste ne varsa sende de o var. Bu nedenle kötülüklerden mutlaka kendini koru. Senden dileğimiz budur. Bunu mutlaka yap.

Değerli Kemal, sana şunu ifade etmek isterim ki Birlik Kotlaması burada yapılmakta ise eğer, korku yok bize. Bu kesindir. İyi ve kötüyü aşkla kaynağa çektik. Bizim adımız RA’dır. Bunu biliyorsun. Bütün’e hizmet; Birliğe hizmet, insana hizmet ve bize hizmet, iyi ve kötünün yoğunluğunun kontrolunda gerçekleşmektedir.


23 MAYIS 2011 TARİHLİ KAYNAK KOTLAMA MESAJINDAN

Kıskanç Cinniler vardır. Her ne yaparsanız yapın, kısır İlim Hakimi olan onlar, kıskançtırlar. Sizi kıskanırlar ve derler ki “o yaptı, ben de yaparım.” Oğulları ve sonsuz sayfalardaki yolcuları, kendi kontrolunda değilse, kıskançlık iki kattır ve zaman sayfalarına indiklerinde, beden sonsuzluğunda, ışığı kontrol edemiyeceklerini anlayan onlar, Birleşik Aile’nin kotlanmasına mani olmak için her bir şeytanlığı yaparlar. Nefes alıp vermek dahi zor iken onlar için; büyük kötülükleri yaşatmak için sınır aşıp, sonsuz sayfalarda kendi yoğunluklarını kotlamaya çalışırlar. Kalben bilirler. Derler ki “Hak Teknik’te bu yoktur.” Bilseler de yaparlar; çünkü, yarınlarda kendi yürekleri yoktur.


ŞİMDİ BURADAN ANLAMAMIZ GEREKEN ÇIKARILACAK DERSLER NEDİR?



12 Eylül 2010 Referandumunda Atatürkçülük adına ve Bütünün Hayrına Dernek oturumunda HAYIR OYU vermemiz kararı ile önlediğimiz ne kadar kötülükler varsa tümden kazanımlarımızı yitirmek üzere olduğumuz konusunda Atatürk tarafından yapılan çok ciddi uyarı ciddiyete alınmalıdır.

Referandumda HAYIR diyenlerin hepsi CHP Yönetiminden kovuldular ve yerlerine ve görevlerine EVET diyenlerin Genel Başkan Yardımcıları oldukları ve Yönetimi tümden ele geçirdiler ve HAYIR oyu veren üyeler pasif görevlerde bırakıldılar ve Parti Teşkilatı ve Cumhuriyet Halk Partisi içinde Parti Meclisinde ve MYKK yani Merkez Karar ve Yürütme Kurulu ve Genel Başkan Yardımcıları hepsi EVET oyu verenlerden üstelik Sahte Muhalefet yapmak görevindeki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu aslında bilerek Referandumda oy kullanmadı.


Siz Bütüne Hizmet diye Kendine Hizmet Odaklı Apocu Fethullahçı kimselerin Parti Kadrolarını ele geçirdikleri ve Partinin Bütüne Hizmet Odaklı HAYIR diyen Yurtsever Solcu üyelerin dışlandıkları veya seçilebilecek sıra yerlerde Milletvekili Adayı bile gösterilmedikleri CHP Partisinde kayıtlı üye olduğunuzdan oyunuzun CHP olduğunuzu söylüyorsunuz.


Atatürkçü olduğunuzu söylüyorsunuz ancak en uçta Anti-Kemalistlerin toplandığı Kürtçülük sevdası ile yanıp tutuşanların CHP Partisine oyunuzu vereceğinizi epostanızda yazıyorsunuz.

Kıbrıs doğumlu olduğunuzu söylüyorsunuz Kuzey Kıbrısı AB üyeliği için Faşist Rumlara verme koşulunu içeren Avrupa Birliğine taraftar CHP o partiye oy vereceğinizi yazıyorsunuz. En başta kendi yurdunu ve toplumunu sevmedikçe Evrensel olunmaz gerçeği ortadadır.

Spirituel kimliğinin Bütüne Hizmet Odaklı olduğunu iddia eden kimse Kendine Hizmet Odaklı olanları ayırtedemiyorsa veya Atatürkçü olduğunu iddia edip en koyu Anti-Kemalistlere oyunu vereceğini yazıyorsa çok ciddi kuşkular yaratan çelişkiler benim yerimde kim olsa kafasında oluşur. Anlayacağınız bu durum basit bir sosyal veya siyasi tercih meselesi hiç değildir. Sevgiler
nezireselcuk
(şimdiye kadar 83 posta)
31.05.2011 18:41 (UTC)[alıntı yap]
Sevgili Dost,

Oyumu kime vermemi istersiniz MHP'ne mi? kusura bakma her görüşe saygım var ama oyumu verecek kadar değil. Ben CHP'nin avukatı değilim. Ama her duyduğunuza inanmayın. Başta Prof. Dr. Süheyl BATUM olmak üzere CHP MKYK üyeleri'nin bir kısmını yakından tanırım. Ve onların Anayasa oylamasında Hayır oyu çıkması için ne büyük efor sarfettiklerine ben tanığım. Ayrıca her birinin ne derece vatanını sevdiklerini ve Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünden yana olduklarını bilmekteyim. 09.05.2011 tarihli mesajdan yapmış olduğunuz alıntının ikinci paragrafı benim Ata'ya izahatımdır. Bunu hatırlatmak isterim. Ve orada korkmamız için bir neden olmadığını söylüyorum. 23.05.2011 tarihli mesajda ise bambaşka şeylerden söz ediyor. Orada anlatılan, hak etmedikleri henüz yeterince ergin olmadıkları halde ve İlahi Plan tarafından görevlendirilmeden, Birlik Çalışmaları benzeri çalışmalar yapmaya çabalayanlardır.

Değerli Dost, Ben sizi yargılamıyorum, kendi oğullarıma dahi bu güne kadar ne yapmaları gerektiğini söylemedim. Söylesem onların özgür iradelerine saygısızlık yapmış olurum. Evet Anayasa Oylaması öncesi bir yazı yazdım. Sonradan öğrendiğime göre benim bilgim dışında da yayınlanmış ve binlerce kişi okumuş. Ama lütfen dikkat edin. Ben orada kimseye ne yapması gerektiğini söylemedim. Sadece bilgilendirdim. Bilgilendirirken de bu konuda Başkanı bulunduğum Yargı Reform Komisyonunun görevi kapsamında yapmış olduğum çalışmalar neticesinde; TBB'ine ve İstanbul Barosu'na bu konuda rapor sunmuş ve konuyu enine boyuna incelemiş birisi olarak kendimde bu hakkı görerek yaptım.

Dikkatinizi çekerim, Yargı Reform Stratejisi ve Eylem planı kapsamında Anayasa'da yapılan değişiklikler çok teknik konulardı. Siyasi Partilerini ise her birinin çizgisi daha bilinirdir. Elbette ki gizli niyetlerin olmadığını söylemiyorum. Ama lütfen kendi inanmak istediklerinizi paylaşmamı beklemeyin.

Değerli Dost, sizden bir ricam olacak. Bu siyasi konulardaki görüş ve düşüncelerimizi başka platformlarda tartışabiliriz ama bu site bu amaçla kurulmadı. Bu konuda hassasiyetimi anlayacağınız umudu ile

Teşekkürler, Sevgiler,
Nezire


Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 189
Bütün postalar: 351
Bütün kullanıcılar: 146
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
  Bugün 347 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol