ALTIN İNSAN SEMPOZYUMU (12.08.2012)

SORU VE CEVAPLAR BÖLÜMÜ: ATLANTA ANA ARŞİVLERİ

 

“Atlanta nedir?” sorusuna cevap olarak öz akışla bildirilmiştir;

 

Atlanta, Ana Kaynak’tır. Bütün kötülükleri aşıp da yoğunlaştığınız zaman bu kaynakta, kendi tohumlarınızı koruma imkanına sahip olabilirsiniz.

 

Arşiv kayıtları var orada. Cevheri Kotlar var orada ve Birlik Kaynaklarının Tabiat Kotları’dır orada olan. Geçmiş dünyalar orada kayıtlıdır.

 

Bugün orada hiçbir can yoktur. Bu kesindir.

 

Oraya gittiğiniz zaman bu arşivlere girersiniz. O arşivlere girdiğiniz zaman; sevgi, saygıyla oraları tohumlayabilirsiniz. Koruma altında iseniz oralara girmeniz asla mümkün olamaz. O arşivlere, kendiniz ait olarak girersiniz. (Koruma altında olan, koruyana aittir.) Hiç kimse korunarak o membaa girme imkanına sahip değildir.

 

Biliniz ki yaşam boyutlarında kendi yoğunluğunuzda koruyucularınız bulunur. Ve her şey kontrol altındadır ve kontrollu olarak Beşir Kaplara (yani Beşir ilim kayıtlarına) girebilirsiniz. Ancak, Atlanta Ana Kaynakları dediğimiz o yoğunluklara girdiğiniz zaman, siz size aitsiniz orada.

 

(Sirius ile Atlanta ilişkisi soruldu.)  “Sirius” dediniz; “Sirius’la Atlanta’nın ilgisi nedir?” Sirius ve Atlanta’nın mutlak ilgisi vardır ki Atlanta Ana Kayıtları, Sirius ve diğer kaynakları yaratmıştır. Kati Tohum olarak Bütün’e katmıştır ve Birlik İlmi ile kendi tekniği ile İlim Ailemiz’e ekmiştir bütün bu bilgileri. Hak Bütünlüğü’müz dahilindeki, Sirius ve diğer Bütünlükler; ve diğer tüm Hak Bütünlükleri, Atlanta Ana Kayıtlarıyla, Varlık kotlamaları neticesinde yaratmıştır.

 

“Atlantalıların Ataları” dediklerimiz; Atalantalılar, “Yaşam Kotlamaları”nı çok net biliyorlardı ve bildikleri içindir ki yaratabilecek Kürsüler’iyle öz geçişlerini yapmışlardı. Cevheri düzeyde yaşam kotlamaları yaparak, Atlanta Ana Arşivleri’nin kaydına bu bilgileri katmışlardı.

 

Atlanta Ana Arşivleri, Atlantalılar’ın ataları tarafından devrede tutuluyor. Halen biliş halindeki o canlar, ölmüş olsalar dahi ekmek yapabilecek dürümdedirler. Yani hiçbirisi beden taşımasa da kendilerini kendi yoğunluklarıyla hak edip yarattırabilirler. Bu çok önemlidir.

 

Ve hepinizin net bilmesini istediğim diğer husus da Ana Arşivler’in yenilik yapabilecek dürümde oluşudur. Bu ana arşivler, Yeni Sayfalar’ı kayıtlayabilecek dürümdedir ki bugün yapılan da budur. Burada yaptığımız her çalışma; Ana Kotlarla, Atlanta Kaynakları’na varır, oralara katılır ve oralardan dillenir. Atlanta Ana Arşivleri ve Kotlamaları bugün buradan devreye alınabilmektedir.

 

Bilir misiniz ki Atlanta Ana Arşivleri “Muda Kotlamaları”yla da devrede tutulmuştu çok önceleri. Atalanta’dan da önce Muda vardır. Muda Kayıtları’na da girdik. Oraları da dilledik, dinledik. Oralarda da çok sayıda bilgi vardır ve o bilgilerin de okunuşu gerçekleştirebilecektir. Ama bugün bizler, Ana Kaynaklar’a girmekle; “Ada Kayıtları”nı devreye almakla timsal bir çalışma yapmaktayız. Bu çalışma çok önemlidir.

 

Durgun Toplumlar, bugüne kadar hiçbir sayfalarında bu çalışmaları yapmamıştır. Bugünü bile bilmeyen onların, geçmişi ve geleceği anlayabilmeleri imkanı yoktu.

 

Bugün yaptığımız tüm çalışmalar amacı, geçmişi tinsel olarak okumak ve geçmişin diriliklerini geleceğe kayıtlamaktır. Bunu çok açık yapabiliyoruz.

 

Bütüne hizmet Ümmi Toplumlar’da olmaz. Okumayı bilenlerle olur. Okuma ise artık biliniz ki arşivlere girmekten öte Birlik Tekniği ile kendi yoğunluğumuzdaki bilgiyi çözümlemektir ki bizler bunu da yapmaktayız.

 

Dünya tılsımlı bir yer olarak bilinir. Herşey burada örtülüdür. Çok ama çok sınırlı bilgi okunabildi dünyada. Ve bu sınırlı bilgilerin okunmasıyla birlikte toplumlar kendilerini Bilgi Kaynağı saydılar.

 

Oyun oynanıyor Dağlarım biliniz.  Çünkü bilgi, en son 2. dirilikten itibaren hakiki olarak algılanmaya başlanmıştır. Ölünün dirilmesi değil amacımız ama ölünün bilmesidir. Bilişe varmayan, hak edip de oğullayamaz bilgiyi. Bilginin oğullaması, tohum olarak yarınlara katılması hepimizin görevidir. Çok zordur biliyorum ama bunu mutlaka başaracağımız kesindir. Bilen ilmi bildiğinde, kendi yüreğinde her şeyi bilir. Biz bunu yapabiliyoruz.

 

Ölüm, Allah’ın dediği değildir, ilmin hakikiyetinde de ölümden söz eder. Orada ölüm, Altın Toplum’un kotlarının kapatılışıdır ki biz o kotları açık tutmak istiyoruz. İşte mutluluk o kotların açık kalışıdır. Eğer sizler kendi yüreğinizi, kendi tabiatınızla dileyebilirseniz; işte siz artık açılmışsınız demektir.

 

Biz, hepinizden kendi yüreklerinizi okumanızı bekliyoruz. Ümmi Toplum kendini hak ettiği zaman, har olup ışıyacaktı. Işığı güçlendiğinde, Bütün’ü Kütlesinde tabiata katacaktı ve Aydın Dönemler başlayacaktı. Tabiat sizsiniz. Dünyanın ışığısınız. Hepinizi kucakladık.

 

(Teşekkür ederiz…..)

 

Süper İnsanlık Realitesi Derneği