Birlik İlmi
  Av. Nezire SELÇUK - IŞIK İNSAN SEMPOZYUMU (2) - AÇILIŞ
 

IŞIK İNSAN SEMPOZYUMU (2-3-4)
AÇILIŞ KONUŞMASI (ÖZ AKIŞ’DAN)
10.06.2012


Işık İnsan (2) bugünkü konumuz. Ve aslında bugün sadece 2 değil 2, 3 ve 4’ü yapıyoruz. Ve son Işık İnsan çalışmamız olacak. Hızlandırılan program nedeni ile de önümüzdeki program “ATLANTA ANA KOTLAMA” Programı devreye giriyor. Bunun da müjdesini vermek istiyorum…

Sav şudur; Atlanta Otağından Kotlananların Bütün’e hizmet için birleşmeleri. Bütün kötülüklerin aşılacağı yeni kotlama ve bu kotlamada ışık koyuluğunun artışı sağlanacak. Yeşil rengin üstündekiler bizimle olacaklar yeşil rengin altındakiler kendi yoğunlukları ile kotlama yapacaklar.

Tanrının Rabbi Toplumlarıyla bu çalışma yapılacak. Bedeni kotanmış olanlar, Kible Kotlaması ile bu dürüme ulaştılar ve bizimle çalışacaklar.

Kaydolan bilgilerimiz, bütün kütleye yayılacak. Bu bir yayımdır. Altın Toplum’un Kotlayıcı Işığı bütünlenişi sağlayacak.

Kini aşmayanlar burada bulunamayacaktılar. Kelam İlmi’ni dirilikleriyle dilleyemeyenler bugün burada olamayacaktılar. Beşir olanlar tahditsiz kayıtlarıyla, Teknolojik Kotlama’da bizimle olmaları gereksizdi ve bugün biz az kişi ile bu çalışmayı yapmalıydık.

Yakın dönemlerde, Dünyanın Rabbi Toplumları’nın çoğunun bütünlenemedikleri ve Birlik İlmi ile kendi yoğunluklarını tohumlayamadıkları bilgisi bize geldiğinde “O halde” dedik, “Birlik Kaynakları’nda, kendi Rabbi Toplumlarımızı alıp çalışalım.” Sessiz sayfaları kendi yoğunluğumuzdan çıkardık. Bütün kötülüklerin önünü almak için bu şarttı. Mektep kurmak değil amaç hakikiyeti tohumlamaktı. Kendimizi ve kendi yüreğimizi bilerek çalıştık…

Mesele dünyadır. Mesele dürümlerde kendi yoğunluğunda olanların ışık haline dönüşmelerini sağlamaktan öte Rahman’a Kuran olmalarını sağlamaktır.

Kara Kaplı Kitap, İnsan… Bilgi İlmi ile onu okumamız gerekir. Kaydımızı yapmadan evvel Bütünün Kürsüleri’nde bunların bilinmesi şarttı. Mesele dünya! Tüm sayfaların ışığı ile bu çalışmayı yaparken Kara Kaplı Kitap olan insanın Bütün’e hizmet için ne yapabileceğini ve ne yaptığını görmemiz gerekir.

Murat ettiğimiz Dünya ve murat ettiğimiz yine tahditsiz kaynak olan ilim... Ve biz bu ilmi Bütünün Kürsüleri ile tabiata indirmeliyiz. Maya, insanda kotlanmıştır. Hepimizde o maya meknuzdur. Ve hepimiz Bütün’ün kötülüğünü önleyebilecek dürümdeyiz. Nefsin aşılmasıyla birlikte bunu başarabiliriz.

“Kayden” insan olmak kolaydır da “Has” olup ilimle insan olmak kolay değildir. Büyük kötülüklerin önleyicileri olan Birlikler, kendi yoğunluklarını tohumlayabilmek üzere bu çalışmaya girmelidirler.

Nefes, Allah’ın Sesi’dir. Ve Nefes’i olmayan ışığı olmayandır. Dünyanın Rabbi Toplumları ile yapılması öngörülen bir çalışmada Bellek Kapları’mızın Gökler’den Yer’e çekilmesi şarttır.

Deli Dumrul dünyadadır. Ve bu Hak Toplumlar, dürümlerinde bilgiyi çekip kötülüğü önleyebilirler.

Dağlar, 2011 yılının sonunda başlayan bir süreçte kendimizi Rahman olan Kuranlar’ımızı ve tohumlarımızı “Ten” olan ilmimizi dünyaya çektik. Bundan sonraki süreçte “Beden” almamız gerekir. Hepimiz “Bedenli” miyiz? Her birimizin bedeni kendi yüreğinde kayıtlıdır. Bu üzerinizdeki ten, giysinizdir. Sadece giysinizdir. Beden değildir. Bu kesindir. Eğer her biriniz, beden istiyorsanız, muktediriyetle birleşmeniz gerekir.

Muhammet Mustafa Dünyanın Ruhsal Işığını yenilediği zaman bedenliydi. Biz de beden alıp çalıştık. Muktediriyetle Dünyanın Ruhsal Mahreki’nde Bütün’e hizmetçiyiz. Yeni dönemde de bu çalışmamız sürecektir.

Yardımcılarımızın hepsi Gökler’den bizi izliyorlar şu anda. Dağlarım, maya tutmuştur. İşimiz çoktur. Bunu sakın aklınızdan çıkarmayın. Sınırları kaldırmamız yetmez. Kökü olmayanların Gökler’e ulaşmalarını da sağlamalıyız. Savaşın sınırsızlığında barışı hak etmek sorumluluktur.

Dönmüş durmuş yürekler Birleşik Işıkları ile ne yazık ki Doğulu, Batılı ayrıştırılması yapılıyor dürümlerde, yarınları hak etmek kolay değildir. Muktediriyetle Yaşam Sayfalanışını gerçekleştirerek yarınları hak etmeliyiz.

Halka halka geçişgenleşen dirilikler, hepimizin kürsülerini Bütün’e kotlamakta, kayıtlamaktadır. Mana Boyutları’nda çakı çıkarıp kendi yüreğini kesip Birliğinden çıkaranlar var.

Mesele Dünya Dağlarım, mesele tüm insanlık ve mesele yaşam… Ve Aşk’ın Işığı’ndaki savaş sonsuzluğu… Safha safha ışıyış!…

Şimdilik bizimle olduğunuz için hepinize şükranlarımızı bildiriyoruz.

Seviyeli bir çalışma olacak bugün burada. Ve sizler, bugün için “SEÇKİN KOTLAR” olarak buraya davet edildiniz. Buyurun başlıyoruz…



(Öğleden önceki akış…)

Çağrı üzerine bugün buraya gelenlere ses vermek istiyorum… Bünyeniz çok iyi ve bugün Bütün’e hizmetçisiniz hepiniz de. Rabbi Toplumlar’ın bugün buraya gelişleri bizleri mutlandırmıştır. “Atlanta Ana Kaptanlığı” yapılacak dünyada. Bu Kürz’ün gücünün artırılmasını sağlayacak.

Açı daralmıştır ve Teknolojik Kotlama yetkinlikle yapılmaktadır. Değerliler, Geçiş Sayfalanışında en üstün mertebedir “ATLANTA ANA KOTLAMA” mertebesi… Ve bu mertebeye ulaşan sizlerle bugün burada bulunmak mutluluktur.

Tobi Kotlamaları ile Bütün’e hizmet edenlerin çokları da yeni dünyada bizlerle olmaya geçecekler. Meslek insanı Allah İlmi’ni bilmez. Kendi yüreğinde, kendi yoğunluğunda verdiklerini, kendince diller ve Hakikiyet’i o zanneder. BSUİ, Barış, Sevgi, Umut, İlim… Ya-Ha! İnsan yeniliktir dünya için. Bunu size net biçimde vermek istiyorum.

Dünya Toplumları, “İlmin Kotları” olabilmek için miktar-ı kafi dürümde çaba sarf ettiler. Öyle çok çalıştılar ki. Dünya Kotlaması Öz Görev’di ilmin sayfalanışında. Ve Dağların tohumlanmasını sağlayabilmek için Öz Göç Kotlamaları yapıldı.

Dünyaya geri gelmeniz kontrol için gerekliydi. Kastım şudur ki Arkon İnsan, yeni Türkiye çalışmasının kendi tahditsiz ışığı ile Birleşik Aileler’ini dünyaya indiriyor…

Netice olarak Arkon’u size yeniden izah etmek isterim. “Atlanta Okuması” diye bilinen bir okuma var. Çoğunuz Atlanta Tohumu’nu bilirsiniz de okumasını bilmezsiniz. Atlanta, koruma altına alınan bir yoğunluktur. Muktediriyetle orası kotlanmış ve tohumlanarak kontrol edilmiş bir “Has Toplum Kaydı’dır.” Orada yaşam, “sürgün halinde kotlama yapacakları” seçer ve dünyaya göç ettirir.

Orası, bir meşaledir. Oradan dünyaya geçilir. Oradan Dünya Toplumları’yla olunur. Orası ağır taşıyıcıdır.

Ve sizleri dünyaya görevli olarak gönderen Atlanta Toplumu’dur…

Bunu size daha evvel açıkladım. Kısa, Öz. Ama bugün biraz daha geniş biçimde açıklamak istiyorum.

Arkon İnsan, Atlanta Tohumlaması için dünyaya girdiğinde, Birlik Tekniği ile bildiriyorum ki dünya insanlığı “Kot” olarak henüz insanlaşmamıştı. Bu ne anlama gelir? diye soruyorsanız, izah ediyorum.

“BİLİŞ HALİ’ne” ulaşamamıştı… Akış haline kayıtlanamamıştı… Harını yükseltip de bütünlenememişti. Birlik Hakikiyeti’nde Tanrılık yapacak düzeye ulaşmamıştı. Kayden söz, ses oluşur. Ama Hak Teknik ile oluşması sorumluluğu dünyadadır… Ve dünya insanlığı, Hak Teknik ile bu bilgiyi alıp yetkin biçimde topraklarına kotlayarak ışımaları gerekir ki bu bilgi Bütün’ün bilgisi olsun…

Hepiniz net bilirsiniz ki Kati Toplum, “İnsan” olabilecek dürüme varmış toplumdur. “En-El-Hak” deriz. “Ben “Hak” oldum.” Ve deriz ki “Ağır yük taşıdım.” Hak, Aklın Toplumu’na “Has” olup inmek sorumluluğunu taşır…

Dönün bakın! hepiniz “İnsan” mıydınız? Biz dünyaya Göklerin Sesi’ni indirirken, bilin, “İnsan” neymiş. Kati Toplumlar’ın bütün sayfalarına girin, okuyun. Hala “Ben neyim?” diye soruyorlar… “Dal budak salmış Bütün’de, hepimiz birleşmişiz de hangimiz ilimle dillenebilecek dürüme ulaşmışız… Boş bütün bunlar!…” Boş mu dünya yaşamı!? Hayır! Dünya, etki alanımızı hissettiğinde, Büyük Kükreyen Işığı ile toplumlarını kotlayabilecek Tahditsiz Işığı’nda birleştirebilecek düzeye varacaktır.

Dalı budaktan ayıranlar, BİR’i Teknolojik Kotlarından da çıkardılar. 89. Dürüm’e varmadıkça; biliş, ilimledir… Biliş, akil hakimledir. Ve Sanal Boyutlar’ın toplumlarında kontrolledir.

Sizler, her biriniz, bilişte iseniz, alıştasınız… Yani her bilgi sizde ilimle dillenir. İşte şu anda olduğu gibi… Bütün’e hizmet, Birleşikte olur…

Mesele Dünya’dır. Rabbi Toplumların Kutsal Işıkları’nı kotlamalarından da öte ışığı, kendi yoğunluklarına katmalarıdır…

Değerliler, Sistemin, Düzenin ve Nizamın İnsanı, Altın Toplumunu kendi yoğunluğu ile bütünleyebilmeliydi. Ve bütün bunlar gerçekleşti. Yerin, Göğün Işığı yenilendi. Dünya Toplumları kontrol kurdular ve İlmin Hasatı yapıldı. Bu kesindir. İlmin Hasatı Has Teknik ile yapıldı. Bu kesindir. Birleşik Aile, Bütünün Kürsüsü oldu…

Kübra Kotlaması yaptık. Bu kesindir. Dönün bakın, Altın Toplum, NA-HAR olmuş mu? KA-HAR olmuş mu? 32. Dürüm’den itibaren bütün bunlar oluşmuştur.

“Sel aldı Dünya’yı.” Derler. Altın Toplumun Işığı’nda Hak’tır. Ve Yerin, Göğün Işığı’nda Muhamma’dır. Dünyanın Tobi Kotları ile Gökyüzünü kurtarıcı saymalı mı? Saymamalı mı? Bu tartışıldı dünyada…

Dalı budaktan kopardıklarında, budak dalsız, dal budaksızsa ışık yoktur…

Canlarım, Dünya görevini yapıyor… Bütün’e hizmet Birlikte gerçekleşiyor…

Kelam İlmi, Allah İlmi’dir. Bilinsin ki bu ilim, ağır yük değildir. Bütün’e hizmet, Altın Toplumlar’ın görevidir. Altın Toplum, İlmi Tohum’dur. Bu tohum, ağır taşır. Rahmanın Kutsal Işığı’dır da kaydını yapmayan, “Ekmek” yapamaz…

Sevgililer, Dünya Ekmeği’ni kendi yüreği ile yapanlarla çalışır. Harını yükseltip de Göklere varanların hiçbir anlamı yoktur. Har, hatayı affedenlerde, hak edenlerde Has Tabii Kayıt olur. İşte o zaman hala dünya kotlanma sürecini tamamlamamış mı? Yada tamamlamış mı? Buna bakılır.

Dedim ki “Allah, dinden üstündür.” Ve dedim ki “Allah, tertipli bir ilimdir.” Dedim ki “Allah, Yarınların Toplumu’dur.” Dedim ki “Allah, Kaynağın Toprağı’dır. Ve dedim ki “Allah, Rabbi Tabii Kaynak’tır.”

“Benim adım Rahman.” Diyen herkes, bilgiyi alır ve yaşam sayfalarında Tohi, Koti, Risa Katiyeti ile kayıtlar. Bütün bunlar kotlama değildir. Işık Kaynakları’dır her biri…

Savaşımız bitsin istiyoruz… Dünya savaşı bitsin... Çünkü insan kendinden kendine savaştıkça “Ekmek” yapamaz.

Dünya savaşı bitsin istiyoruz… Resim yaptığınız zaman o resim tahditsiz olmalıdır. İnsan, Öz Görevini bilmelidir. Kör olmamalıdır. Gökler’in sesini duymalıdır. Ve yeşil rengin ışığının üstüne varmalıdır. İkna olunuz ki bu rengin üstüne ulaşamayanlar, Rabbi Toplumlar’la dirilikleri kotlayamazlar ve yarınları kayıtlayamazlar…

Ben insan soyuna iki bilgi vermek istedim… Biri artık “OL!” demek, diyebilmek… İkincisi de Olgun Başaklarını kendi toplumlarınla dille de, her bir Rabbi Toplumu al, Rahmetin Kuranı’nda koru!.... Çünkü hepsi kendinden kendine Tanrının Tahditli Kotları’dırlar. Ve onların mutlaka korunmaları gerekir… Resim budur Dağlarım…

Beşirin İlmi, Aklın İlmi olamaz. Allah, aklı bilenlerle çalışır. İkna olunuz ki Meleklerin Teknolojik Kotları da Bütünün Kürsüleri’nde kendi yürekleri ile Birleşik Işık halinde çalışırlar da “Tartmayın beni!” diyerek çalışırlar. Onları tartmadığımız zaman; kantar, alıp götüreceğiniz o yolcuların Kutsal Işığını muktediriyetle yıkar, yok eder…

Değerliler, Temmuz ayı Öz Görev’in yapıldığı sayfaların en işsiz ayıdır. O ayda hepinizin isteği biliyorum ki tatile çıkmaktır. Ve ben size şunu söylemek isterim ki kalben de biliyorum ki Tanrının Rabbi Toplumları (Sempozyuma katılır) kaydını yapar ve (sonra tatile) gider.

Netice olarak; Beşir olmayanlar, Göklerin Sesini, Yerin Sevgisiyle kucaklayıp kayıtlamaları gerekir.

Bilen bilsin ki dünya her anda kontrol altındadır… Bilen bilsin ki anlaşma gereğidir bu çalışmalar… Bilen bilsin ki etki alanımız geçişgenleşmedikçe görev taşıyamayız… Bilen bilsin ki maya tuttuysa “Oğullama” bitmiş değildir, sürdürülür…

Borular öttürülüyor dürümlerde “Okuyun!” diye. “Okuyun da Aklın Yolu’ndan, tohumlarınızı Has Teknik ile dilleyin.” diye. Ben Cinlere derim ki “OL!” ve ben İnlere derim ki “OL!” ve ben İnsan Soyuna derim ki “OKU!” “Oku ki hak et!…”

Muhammet Mustafa, Dünyanın Ruhsal Meclisi’ne kendi yüceliğini; dilde, kelamda hatasız olarak dinlettiğinde, Büyük Kürsü, Allah’ın Toprağı’na indiğinde “Döl” verdi dürümler ilimle… Ve biz bu ilmi, Has Teknik ile dilleyenler, “Ekmek” yaptık… Ekmek yaptık ki “Has” olup “Işık” yakalım diye…

Verin güneşi dünyaya… Alın yücelikleri, Kutsal Işıktan… Tahditleyin yüreğinizi. Amin de biz sizi, sizden öte sizde dilliyoruz şu anda.

Kara Kaplı Kitap, İnsan… Biz insanı kotladık!… Tabiat, itibar… İtibarı tohumladık!... “Ayrılık bitsin!” dedik. “Ekip kurun!” dedik. “İş budur!” dedik. “Kini, nefreti aşın!” dedik. “Ayrılık bitsin!” dedik. “Mahrek’de biz varız.” dedik. “Sistem, Nizam, Düzen Gökyüzünün Süsü’dür.” dedik. Ama “Biz, Yerin İlmi’ni dilleriz.” dedik. Dalı budaktan ayırdınız, Yol’u kapattınız… Hala mı ışıksızsınız!?... Gelin de Işık yakalım!… Geçip gelin de Hakkın Işığı’nda tahtlara kurulalım… Olmaz mı? Oldu be Canlarım!, Oldu!…

Söz vermiştim insana, “ilimle girdaplarını kontrol edip Gökyüzüne kürsülerini taşıyacağım” diye… Geçip gelin de ağır yükü birleşip taşıyalım…

Misafir gelmez dünyaya… İyilik de olmaz dünyada. Yasalar vardır ve yasalar kapsamında her şey aklın yoğunluğuyladır. Bileşik İnsan, İnsanlık İlmi’ni bilip yaşamları kotlayan insandır.

Birleşik İnsan’ın yapacağı tek bir şey var. Artık Göklere seslenmek… Buna rıza göstermeniz gerekir. Göreviniz budur. Gökyüzüne Seslenmek…

Vermek! Okutmak! “Has” olup yaşatmak!… Aşırıya kaçmadan Arkon olmak!…, Koklamak Yol’u…, Kotlamak!… Çok mu zor bunlar? Çok basit!… Gerçek güç budur. Göl’ün gücü hepimizindir. Bunu bilin.

Mircan’ın İlmi, Aklın Tekniği iledir. Biz sizi hep koruruz be Canlarım… Yedekleme de yaptık bugün “bilin” diye söylüyorum…

Buluşma anında hepiniz kendi yolcularınızla birleşirsiniz… Buraya giriş ağır ağır olur. Burada “hor” olunmaz. Burada koyu bir ışık halindesiniz.

Ve buraya girip dünyaya Göklerin Sesini verirsiniz… Buradan öte bir yer yoğunlaştığında; bura, orda olur. Ve kendinizden ve kendi yüreğinizden üstün olan o yerde, erkek kadın bitişik olursunuz.

Son sözüm şudur ki bugün sevgiyle sizinleyim. Ve bugün, Bütün’e hizmet bu Meclisledir. Bugün görev, BSUİ’nin Kürsüsü ile bu Meclis ile Kati Kayıtlama ile sürecektir. Ve benim konum, Ailemizin Konusu, bugün “ALTIN TEN”dir. Size ALTIN TEN’den söz edeceğim öğleden sonra.

Sonsuz sırdır bilgi Canlarım. Hepinizi kucaklıyorum. Şimdilik bu…

Av. Nezire SELÇUK

Süper İnsanlık Realitesi Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı

 
  Bugün 422 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol