06.HAZİRAN.2018 TARİHLİ TURANLARIN KURANI (15)
AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 4.AKIŞ-2.BÖLÜM
Netice olarak; bizler, doğanın kuranları olarak, merdivenin en aşağısındakiler ve en üst sahradakilerle birlikte, o Bozkurt’un toprağını tohumlayarak, büyük köklerimizi, göreve aldık.
Her şey hepimizde, mevcuttur. Ama her şeyi, hepimizle dillemek, kolay değildir… Ve suptil tahdit, suptil kalemle, olacaktı. Suptilite de levhi kapılar olacaktı. Ve biz, o levhi kapıları, muktedir kaynakla, kodlayacaktık. Ve biz, öz gerçeklikle, buradayız.
“Din” dediler. “Biz, insan” dedik. “Kervan” dediler. “Biz, halikiyet” dedik. Yazı yazmak, az, öz, ilimledir. “Yazan, Allah’ındır, aklındır, hakkındır, dediler. Biz, aklın kapılarını, hakiki levhisiyle kodladık ve Allah olanla, ak kalem olduk. Şükredin ki dünya, öz gerçeklikle, bütüne hizmetçidir.
Ve zor bir dönemden, dünyayı kodlayarak, öz köklerimizle, bu dünyayı, muktedir kıldık.
Şimdi; “cennet” dediğiniz, bir yaşam kodlanıyor, sahralar için. Bu cennet; insanlıktır… Yığın, yığın insan ve hepsi cennet. Netice şu; beden; ilmin kalemi… Ve beden; nefes… Ve beden; yarınlar ama bu beden, toplulukların, kurulların enkarnasyonlarının, tüm sahralarını kodlayan, bir mahrek...
Ve bu bedende, Mesih Kapıları var….Aşk sahralarındaki o kapıları, tohumlayanlar ve bizle mutlak kuranları kodlayanlar... Hep bir tek olup, çalıştık, canlar.… Bir tek olup.
Kendi yüreğini hak etmeden, yoğun ilimle, kontrol kuranlar, emre itaatle bitişken olup, muktedir olacaklar... İşte, bunların tümü, olmakta...
Zaman, hepimiz için dört kalemle, kodlanır. Bir teki bile kutsuz olmayacak... Bu dört Kalemin, tüm zamanları kodladığı bilinir.. . Ve her kalem, imparatorluğun ilmiyle, kalem olup, kaynak kodlama yapıyor.. Ve yapacaktır…Dört kübra ve tüm insanlık, mutlak kuran olacak... Kürzi kapıların hepsi, yaşama inecek...
Darboğazdan geçti dünya, bunu iyi anlayın.. Bu dar boğazda, şer ve hayır, tekti. Ve dar boğazda, şer, hayrı kodladı... Ve hayır, kontrol kurdu. İşte, dünya üstü varlıkları, tüm insanlığı hak ettiler ve hakikiyetlerini, o yarına kodladılar.
Şerde, şekil yoktur. Ama hayırda, şeklen kaynak kodlama yapıldı. Ve ziya olan, levhi kapı açıldı... İşte, Yaradan ve yarattığında yasaları koyan, yaşam…. Olan buydu!.... Ve bütün kültler, bu yoğunluğu, kontrolü olarak, hakikiyetlerine çektiler.
Barış, sevgi ve mutlak umman olan Mikail ve kelam ve kuran, hepsi ilim oldu ve itibarı yüce bir insanlık, doğdu. Bu insanlık, çok huzurlu bir dönemi başlatıyor.
Bu dönem; sahranın, yüce canlarla gerçekleştireceği, bir Türkiye Çalışmasıyla, dürümlerde, kontrol kuruyor.. Bu Türkiye Çalışması, maya olacak, tüm insanlığa.
Bugün, siyah renkteki çalışma, sistemin kültünde, moru tohumlayacak ve tohumlamakta.
Aton Kapılarının tümü açık ve diri kapıların tümünde, kesirleşmeyen bir yasa, kodlaması yapılacak... Her şey her şeyi yasalarla kodlayacak.
Devinim arttıkça artacak, kübra olanlar, kütle kodlamaları yapacaklar ve saltanat sessizliği dilleyecek.
Sevgililer, Çok huzurlu bir dünya dönemine geçilecek, bu kesindir!.
Tüm insanlık, başka dünyalardaki yaşamları, hak tahtlarından dinleyebilecekler ve başka dünyalardaki yaşamlar, bu dünyayı kodlayabilecekler… Ve her dünya, bütüne hizmet için bir tek olacak. Ve dürümlerdeki yoğunluk artacak.
İşte yasalar, bunu gerektirdi ve bu olacak. Tüm insanlık, bilişin kalemi ve bütünün kübrası olacak... İnsan, insanlığını anlayacak… Ve bu olduktan sonra yağmurlar inecek, insan sahralarına… O yağmurlar, Nisa Kapılarını kodlayacak.
“Elim, Allah’ın eli” diyenler, “ölüyü dirilttim” diyenler,” ruhta kuranım” diyenler ve muktedirim” diyenler, bastıkları, her anı, hak edecekler. Ve zaman, mutluluk zamanını, kodlayacak. Buyurun, dünyayı anlayın.
Yevlen yekünle dürümlenen ilim; KA HA olanda, kelam oldu ve kardeş kardeşi kodladı ve dirilik arttı. Ve tüm insanlık tohumlara indi, tohumlandı. Ve resmi çalışmalara geçildi.
Resmi çalışmalar; kevlen yekün çalışmalarıdır. Kevlen yekün; nefessiz olmamak koşuluyla, mutlak kutsal tohumlamayı, kayıtlarda yaptı. Ve din, Allah’ın ilmi oldu ama dini kodların mutlak kuranları, kontrol kurdu ve diriliğe geçildi.
Dirilik; kayıtlara indi ve muktediriyet devreye girdi.. İşte muktediriyetle, her şey yetkinleşti… . Muktediriyet; mutlak kalemi, kontrol etti….Ve mutlak kalem, ruh oldu... Arzın gücü, aklın kübrasında, kürzi kalemleri kodladı ve kontrol kurdu.
Köprü kurduk, insanlığa ve insan sahralarına… Köprü; insandır. İşte bu insan köprü, müthiş bir şafak oldu, dünyaya… Biz, insan olana, imparatorluk kübrasıyla, kütle kodlaması yaptık.
Hem dünya ve hem de diriliğin en büyük sahrası olan kayıtlar ve yoğunluk...
https://youtu.be/dpAvjKUfvt0
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
