04.04.2018 TURANLARIN KURANI 6
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 4. AKIŞ – 2. BÖLÜM
Çemenlerin çerçeveli olduğunu bilirsiniz ama o çemenlere insanı koyduğunuzda çerçeve ilim olur… Hepimiz az öz biliriz dünyayı… Ama olur da bir gün kuran olursak mutlu olacağız diyerek çalıştık… Bugün dünyayı ilimle dilliyoruz… Çok mutluyuz çok…
Kendini Allah diye dilleyen, kendi olup mutlak olduğunu anlayan, kelama hakim olan ve hasat yapanlar, işçidir… Ama hangi işçilik? En azın işçiliği… Hani derler ya “KİLİN İŞÇİLİĞİ.” Ama KİL ilimse, mutlaksa ve hulusi kalemle kodlanmışsa, o kil her anın kalemi olur ve mutlakiyette kodlanır… Bütünün kübrası olur… Her şey olur…
Dünya insanlığı bunu hiç anlamadılar… Adem Havva boştular… Kodlanmak istediler… Koklanmak istediler… 39. DÜRÜMDEN İNDİLER İNSANLIĞA… Nasıl anlatayım size? 39. DÜRÜM TÜM KÜRZİN LEVHİ KAYDIYDI… Ve onlar kervan olup indiler… Sanki kovulmuşlarcasına kodlandılar… Sanki kontrol kurup da, kayıt yapamamışcasına kısırlaştırıldılar ve dediler ki “AŞAĞILARIN EN AŞAĞISI SİZİN YASALARINIZI KOYACAK… En aşağıya iniş sebepleri yaratmaktı… Yerkürenin yaratkanlığını kodlamaktı… Sahra olabilmek içindi… Ve sevgi içindi… Ve dünya insanlığı dendi ki “KOVULANDIR…” İNSAN KURANDIR CANLAR!... KOVAN, KOVULAN, HAKİKİ İLİM, KELAM, HER ŞEYİ BİLİŞ VE BİLİŞİ HAK ETMEYEN, KONTROL KURAMAYAN, KOVDUĞUNDA KOVULAN… TEK OLAN… AMA O TEKLİK KULLUK… BÜTÜN MERDİVENLER O KULLUĞUN KODLANIŞIYLA KAYITLANDI… VE SEVGİLİLER, İŞTE YAŞAM BUYDU!... DÜNYAYA İNMEK BUYDU…
Sandılar ki, zeka düzeylerine göre en aşağı indiler… EN AŞAĞISI, EN ZEKA DÜZEYİ YÜKSEK OLANIN KALEMİYDİ!... KAYDIYDI… BUNU KİMSE ANLAMADI Kİ… ORADA KAYITLARIN TINISI VARDI… AZ OLAN AMA ÖZ GERÇEKLİK OLAN O TINI… Ki ona “KAYNAK” denir… Ve insanlık kaynağa vardı canlar… Yaşama indiğinde… Ve kaynak da kulluk için çabaladı…
EVRİM dediler… Esmalarda evrim kelam ama kelamı kul olan bilir… Biz, evrimden öte kelamı kaleme indirdik… Orada evrenler kervan, insanlık kulluk ve o kulluğu kodlayan toprak… VE İNSAN KURAN OLUP GELDİ YAŞAMA!... O SAHRA, O RAHMİ KA HA… VE DÜNYA CENNETİNİ KURDU… Dünya cennet miydi? Asla değildi… Dünyada yaşam dahi yoktu… Hiçbir şey yoktu… Ne vardı? SESSİZLİK VARDI… Sahrada sessizlik neydi? Kesirlik ve kasvetti… Kesafetti… İşte dünyanın kuranında bu vardı… Ve insan kupasını alıp geldi… Ona insanlık ATEM dedi… Ya da NİSA dedi… Ama has tahtında kelamdı… Yaşamdı… Büyük kötülükleri önleyecek görevliydi… DÜNYA DEDİĞİNİZ PLANET, KÜÇÜK BİR IŞIKTI SADECE… VE BU IŞIĞA RUH İNDİ… İNSAN RUHTU!... Kodladı, kodladı, kodladı… Kokladı, kokladı, kokladı… Toprağa tohum ekti… ENDİ, BOYDU VE “OL” DEDİ OLDU… YAŞAM BUYDU… Yaşamı kodladı…
Değerliler!...
FORMAL SAHRALAR DÜNYAYA ÇEKİLDİ İNSANLA… Formal sahralar… Yaşam kontrolu içindi hepsi de… “EŞYA” denilen bu yaşama, bu sahraya her forumda fakih kelam indi… Hepsi kelamdı… HER FORUM BİR KELAM… Ve çalışmalar bu şekilde yönlendirildi… Önemliydi bu… Ha diyeceksiniz ki “Dünya dışındakiler ne oldu?” DÜNYA DIŞI, DÜNYAYI HEP KODLADI, KOKLADI, KODLADI, KOKLADI VE “SAFRA” DİYE BİLDİKLERİNİ DÜNYAYA KATTI… Neydi olması gereken? AZ OLANIN, KÖK GÖKLERİ GÜÇLENDİRECEĞİ YOĞUNLUĞU OLUŞTURMASI… Sahraya SAFRA kondu… Her şey, her şeyle olacaktı ya… NEGATİF POZİTİFİ TOHUMLAYACAKTI YA… Başka şekilde olabilir miydi? Size ilim indirenleri, insanlık kalemine, biliş kelamına kök gerçeklikle kodlayacak olanlar negatiftiler… Negatif olmasa, “POR” ları kim tohumlayacaktı? Porlar nasıl tohumlanacaktı? İşte dünya ruhunda bunlar da vardı… Hepinizin yüce ilminde POR DİYE BİLİNEN O YOĞUN İLİM KAYITLARI BSUİ KODLARIYLA DİLLENDİ VE BİZ DÜNYALI OLDUK…
Hasıraltı ettiğimiz şeyler çoktur… ÖNCE DÜNYA İNSANLIĞININ KENDİNİ BİLMESİYDİ MAKSAT… KENDİNİ BİLDİĞİNDE, HER BİLGİYİ ANLAYACAK GÜCE VARACAKTI… İŞTE BUGÜN BU OLABİLMEKTEDİR… Bu oluşabilmiştir bu hal… Ve yolun kontrolu kuruluyor…
Hepimiz bu dünyaya GÖZ olup inebileceğiz… Bizler kimiz? DÜNYA DIŞINDAKİ VARLIK KALEMLERİ… Dünya üzerinde sistem kalemlerimiz var… Bu sistem kalemleri bizimle büyük çürük kalemleri kontrol altında tutabilecekler… Çürük kalem şudur… İNSANLIK BOYUTLARINA KODLANMAMIŞ AMA İNSANLIK YAPMAYA ÇALIŞAN… Sonra kök gerçekliğini kontrol edemediği için kırılan… İşte hepsiyle bilişi kodlayacağız… VE DÜNYANIN RUHU KODLANACAK… Ama sahra içindir her yaptığımız… SAHRANIN KURAN OLMASI MUTLULUK OLACAK…
Dünya öz gerçekliği kodlarken diğer planetlerde de gök sözcülükleri kodlamaları tohumluğa dilleyecek… Ve bizler her planette bilişi kayıtlayacak olan bilgelerle birlikte olacağız… BÜTÜN PLANETLER, MİRAÇ KAPISINDA OLACAKLAR VE HER KAPI ET KEMİK OLANLARA AÇILACAK… Bütün mutlak kuranların kontrollu olarak bu çalışmaya dahil olmaları, öncelikli bir gök çözümlemesi sağlayacak… Bu gök çözümlemesiyle birlik kapılarının tümü kontrol edilecek…
BİR TEK ATI, BİR TEK YAŞAM KODLAR… O BİR TEK AT, İNSANDIR… İNSAN ALLAH’IN VE İLMİ KALEMDE, TAHTINDA KELAM OLANIN KASASINDA BULUNAN, “TARIK” OLAN İNSANLIKTIR…
Dünya ruhtur canlar… Bunu da iyi bilin… Biz dünyaya kul olduk… Şükür ki, olduk… Bu güpsüz, köksüz dedikleri görevli kaynak, bizim yolumuz oldu… GÜPSÜZ… DAĞIM GÜPSÜZ… BU BİR KOD!... Sadece kod… Ama senin için mi? Hayır… BİR İÇİNDİR BU KOD… MUTLAKA AMA MUTLAKA “BİR”İN KALEMİDİR BU… SAHRA, İSLAMDIR… İNSANDIR… BİZ, BİR TEKİZ… VE BU TEKLİK, KARDEŞLİKTİR…
KARDEŞLİK, HEPİMİZİN ŞAVKIDIR… Hepiniz kardeşlerimiz olarak, bugün buradasınız… Ve biz kardeşleriniz olarak sizinleyiz… Sizi hepimiz kontrol etmeye gelmedik mi? Geldik… Ama ana kızdı… Anacığım gelmekten öte geldik ki, sen ki bizden öte biz olup bizi kontrol etmediğini mi söyleyeceksin? Başım eğilmez be anam, senin kontrolunda olmaktan… Buna lütfen, lütfen kırgınlık yapma…
Sevgiyle kalın…
https://youtu.be/QJwKxa48adg
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
