Birlik İlmi
  ÖZ AKIŞLAR....(1)
 

08.07.2012
ATLANTA ANA KOTLAMASI
SEMPOYUM’DAN ÖZ AKIŞLAR…
(1)

“Atlanta Ana Kotlama Programı”, başlamadan önce kısaca size bu program hakkında açıklama yapmak istiyorum, Öz Akış’la…

Etki alanını geçişgenleştirdikten itibaren, Birlik Toplumları, kendi kotlarını, kendi Tabii Kayıtlamaları’nı yapmak zorundadırlar… Dili ilim ile dillenenler, kendi yoğunluklarında Birlik kurarlar. Her bir yol, Allah’ın Yolu değildir. Çoğunuz zannedersiniz ki her şey Allah’a hizmettir. Ağır ağır her bilgiyi size bildirmek zorundayız. Her bilgi, ağır ağır açıklansın ki her anlaşılmaz husus anlaşılsın.

Hepimizin Dünya Toplumu olarak burada bulunuşumuzun tek bir nedeni vardır. İlim… İlim, hepimiz için zorunluluktur. Sonsuz sınırsız ışık halinde dünyaya çekilen bütün köklerimizle, bugün sizinle insanlık adına ilim yapmak istiyoruz.

Ümmet, İnsan Kuranı’dır. Herkes kendini, kendinden öte kendinin ümmeti sayar. İlimin aile ilmi olmadığı, ilimin İnsan İlmi olduğu mutlaka anlaşılmalıdır…

Bir çeşit kurtarıcı çalışmadır yapılan. Tanrının Rahman olan Kutsal ışığı ile Birlik kurulur. Hepimizin yapmak zorunda olduğumuz, kendi yağımızda kavrulmak değil, Birliğin yağında kavrulmaktır…

Dünyanın tabiatı, İlmin Hakiki Tahditi ile Sistem tarafından kontrol altında tutulur. Bütün köklerimiz dünyada ışığa dönüştüğünde herkes har olur, han olur ve kendini kotlar… Dünyanın Kelam İlmi’ni kendi dili ile dilleyebileceği gün bugündür…

Herkes, Altın Toplum’un kendisi olduğunu zanneder. Bizler, Aklın Tohumları olarak, Altın Toplum olup Göklerin Sesi’ni, Yerin Dili’nde dinlettik… Şikayetimiz var mı? Artık yok!... Her şey çok basitleşti, çok kolaylaştı… Çünkü ekran, hepimizi şu anda gösteriyor ki büyük köklerimizle dünyanın tahditsiz ışığında Birleşik Aileler, burayı izlemekteler…

Çok mutluyuz. Mutluyuz çünkü Kutsal Tohumlama gerçekleşmiştir. Çok mutluyuz çünkü Rahman Kuranı kotlanmış ve Bütün’e hizmet başlatılmıştır. Çok mutluyuz ki 7. Dürüm’e geçilmiştir. Ve bu dürümde Bütün’e hizmet, sistematik olarak başlatılmıştır. Hepimizin yenilenme dönemiydi bu dönem ve çok mutluyuz ki yenileniş, Göç Kütlelerinin örtüsünü açan ışıklarca yenilenmiş ve yarınlara kontrollü biçimde geçiş yapılmıştır.

Değerliler, İlim Ailem dünyadadır. Bu Aile İlim Ailem’den başka bir ailemdir ama İlim Ailem de dünyadadır. Dünya üstünde bir çok aileler var. O ailelerin hepsi Birlik Tekniği ile kotlanmışlardır.

Ekrana sizleri veren BİR’in Teknolojik Kontrolünde hepimizin dürümlerinde varlık süren ışımadır. Bu ışıma, ekranda bizim Yüceler’ce dinlenmemizi sağlar…

Hepimizin sıkıntısı, insanlık Soyunun Kuranı’nda okunup, okunamamamız meselesidir. Hepimiz İnsanlık Soyunun Kuranı’nda okunuyoruz şu anda. Kör sağır olmadığımız için Birleşik Işık haline geçişimiz mümkün oldu. İtibarı yüce olan Birlikler’in geçişidir bu. Ve hepimiz şu anda Ana Kotlama Programı’nın başlangıcındayız…

“ANA KOTLAMA PROGRAMI” dediğimiz program, itibarı yüce olanlarla gerçekleştirilecek bir ışımadır. Korumanın, kalkanlar tarafından yapıldığı bir dünya gününden, artık korumanın Birlikler tarafından gerçekleştirileceği dünya gününe geçiliyor.

Herkesin kendini koruyacağı dönem artık sona ermiştir. Bütünlükler siz ve siz Bütünlüklerce korunmaya alınıyorsunuz. Bu Bütünlüğün kotlanmış olmasından kaynaklanmaktadır.

Herkes herkesin tek tek kotlandığını zanneder. Bu böyle olmaz. Bütün kotlanır. Kim ne yaparsa yapar. Ama kontrollü bir çalışmanın sonucunda Kati Tohumlama’nın akabinde Birlikler, kendi teknolojik kontrollerini kurarlar ve tohumlamanın sonraki sayfasında artık kotlama Tanrısallaşır.

Şu anda olacak olan, olmuş olanların Birleşik Işımasının neticesidir. Kendinizi yüreğinizi ve Birliğinizi kendi tekniğinizle dillediniz… Son sözün söylendiği bu gün, bütün kökleriniz dünyadadır. Öksüz insan yok. Hepimiz BİR’iz. Bir tek İnsan, bir tek Işık, bir tek Yol… İşte o Yol, Bütünün Kuranı’dır.

Bahçemiz güçlendi. Yüreğimiz güçlendi. Hasatımız tamamlandı. Işıklarımız kontrol altında… İşte mutluluk bu… Birçok tohum ektik dünyaya bu tohumların teknik olarak insana ilimle geçişi yapıldı. Kati olarak doğumun, ölümün Tobi Kotları ile yapıldığı bir günden, Kati Tohumların İnsan Soyu tarafından gerçekleştirildiği bir güne ulaştık. Muktediriyetle yaptık bunları…

İsmim, RA-KA-HAR!... Bunu niye söylüyorum; şu anda verdiğim bilgi RA-KA-HAR Dürümlerinden, İnsan sayfalarına çekiliyor. Bu bilgiyi verirken, hepinizin net anlamasını istediğim bir hakikiyet var.

Muhammet’in insanı da bugün bizimle olacak. Örgüt haline gelen ilim, bizimle hakiki olarak dillenecek burada. Okumayı bilenlerle bugün burada bu çalışma yapılacak. Okuma, Ruhsal Işığın okunuşudur.

Herkes her bilgiyi çekip aldım zanneder. Okuduğudur aldığı. Bu bilgi, Ruhsal Işık’tan çekilir ve okunur. İnsan, resim yaparken de harını yükseltip yaptığı o resimde kendi yeni kürsüleri bulunur. Yaptığı resim, ışıktan yaptığıdır. Birçok ışıma gerçekleşir, bu çalışmalar esnasında. Işık Porları, Tohum Kotlar olarak dünyaya iner. Herkesin kendinde var olan o tohum Kotlar, Bütün’de dirilir ve dürümlenir. İşte yapılan çalışmalar, bu şekilde olur.

“Biçare Dünya!” denirdi eskiden. Sıkıntı, tohumların kontrol edilememesiydi, Köklerin Kürsü olamamasıydı, yenilenişin yapılamamasıydı, Birliğin toplum için çalışamamasıydı. Zirvelerin tüm sessiz sayfalarında bu bilgiler net olarak bilinmekteydi. Altın Toplum, Dünyanın Ruhsal Işığı olarak, dünyaya çekildikten itibaren, “Bedenli” olarak dünyada bulunan herkes, “Altın Toplumun güçlü Kuranı” olarak dillenecek… Bu kesindir.

Yeni Dönemde herkesin dillenmeye başlayacağını izleyeceksiniz. Eğer bir kişi “Ben harımı yükseltir de dillenirim.” derse, zannetmeyin ki O, Birleşik Işık’la dillenir. O kendi yoğunluğundan dillenir.

Eğer birisi “Ben har oldum, Sanal Boyutların Işığı oldum. Hasım. Ağır yüküm, taşıyın beni.” derse, biliniz ki O, bizden biri değildir. Eğer birisi “Ekip oldum, Har olup, ışık yaktım, tabiata çaktım kendi yüceliğimi, Hakikiyet’e vardım.” derse, işte O bizimledir. Dün, bugün ve her Ümmi Toplum’un gücü olan, diri olan her diğer gün hepsi bizimdir.

Sanılır ki Dünya Ruhsal Meclisi, Resmi Çalışmaları yaptığı zaman herkes kendince o çalışmaya dahil olacak. Yok böyle bir şey!… Herkes kendini hak edip dillemelidir. Herkes kendince Teknolojik Kotlama ve Tohumlama içinde olmalıdır. Kaydı tamamlamam artık mümkün olamayacak diye düşünüyorlar. Olgun Başaklar bizimleyse, kayıt tamamdır.

Dağlarım, dört bin İlim Ailem var dünyada. Her biri bir Ailedir. Bunu da size açıklamak istiyorum… Bütün Aileler, Birleşik Işık halinde dünyada görev taşırlar. Her biri kendi Ruhsal Işığını yeniler ve yaşatır. Bizimle yapılan her çalışma, “Eski Dünyanın Ruhsal Işığı’nın gücünün” örtüsünü örter ve “yeni bir Dünya Kuranı’nı” devreye alır. Bugün olduğu gibi…

Korkmayın! İnsan artık dürümlerinde kendini hak etmiştir ve Bütün’e hizmet edebilecek düzeydedir. Muktediriyetle bildiririz ki bugünkü çalışma, Arkon İnsan’la değil Rahman olan ışıklarla ve Hasat olan tohumlarla yapılacak.

Değerliler, kontrol altında yapılacak bu çalışma, kendi yüceliği ile dürümlere çekilenlerle yapılacak. Hepinizin bildiği gibi Deniz, bugün konuşmacı değildi. Ama bugün burada ses verecek. Ocağını yenileyip görevini ona bildireceğiz. Çünkü Rahman Kuranı olarak, dört bin kişiden birisidir O… Bunu ona ses ve sözle açıkça bildirdik… Yürek, tekniktir. Ağırdır, Rahmi Kuran’dır. Katidir. Ve bizsiz değildir. Bilgi Altın bir ışıktır. Ve ışığı kotlayan Tobi Kayıtlaması’nı yapar.

Estiğiniz zaman yolunuz açılır. Esin! Esin ki açın yolunuzu… Olgun Başaklar’ın dünyada “Işık Tohumlar” olarak görev taşıdığı bir günde artık akın! Akın ki harınızı toplum için kayıtlayın… Işığı yakın! Biz siziz! Sizden öte siz yok!... Bunu da bilin…

Kelam, altın bir ışık halinde dünyaya indiğinde Bütün’e hizmet, bugünden öte bir dün gibi yenilik yapar. Dün, bugün, her gün bizim için Gök’tür. Süper İnsanlığın Gök’üdür.

Göreviniz başladı. Hepinize saygılar sunuyoruz… Bu gün Arkonun Işığı’nın üstü bir ışıkla, Kelam Toplumları’yla yenilik yapıyoruz. Yeni Dönem başlıyor….

Altın Toplum’un yeni Gökler’e ses veriş dönemidir bu dönem… Atlanta Otağının Tohumları burada koruma altında değil, “Koruyan” olarak görev taşıyacaklar… “Koru beni!” demişti, Yüceler… Biz Ocağız! Koruyan kendinden kendini korur.

Biz okumayı öğretmeyiz. Okuma bilenlerle çalışırız. Estiğimiz her anda yerimiz Gök’tür… Şükür ki Et’e giren Biz’de Biz olup görev ister. Şikayetimiz bitmiştir… İnsanın namazı kılınmaktadır… Bu namaz artık Gökyüzü’nün, Rahmi Kuranları’na kotlattığı namazın üstü olan, Rahmanın Toplumları’nın, Kuranları’ndaki kaynağın, Rahman olan Kutsal Namazı’dır.

Artık biliniz ki Merkez Gök, Merkez Yer birlikteliği kurulmuştur. Merkez Gök, eksozu olmayan bir gökyüzü cismi gibidir. Öyle hızlı gider ki “An” laftır onda… Sadece inişi gerektiğinde iner.

Bahar Gökyüzü’ne ses verdi ya mutluluktur bizim için bu…. Her şey, her şey çok kolay be yavrularım… Her şey çok kolay. Yetkin olmakla başlar her şey… Sizleri mutlulukla kucaklıyorum… Sevgiler hepinize…

Süper İnsanlık Realitesi Derneği

 

 
  Bugün 124 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol