Birlik İlmi
  ÖLÜLER DİRİLİYOR
 

ÖLÜLER DİRİLİYOR 

Zırhlı Birleşik Işıklar, bizi yola çıkardılar. Dinledik onları ve sorduk. Yeni zamanlara mı gidiliyor diye? Dendi ki hayır, yarınlara gidilmiyor. Yüreklere gidiliyor. Niye? Dedik. Sorduk. Ve dendi ki hakim olan ışık bizi yarınlarda tahditsiz olarak tohumlayacak. Bu nedenle Kontrol Meclisi olan onunla çalışılmalıdır. Döndük baktık, yolda türler çalışma yapıyorlar. Niye dedik çalışma oluyor. Dendi ki kanatlar zamanla kırılır. Bunun için Tanrı, kanatları kontrol için çalışmamızı istedi. Döndük baktık, yarınlarda işçilik yapılıyor. Niçin yapılıyor dedik. Dendi ki hasat için. Yar, biz dünyayız. Yarının ışığı yanmamış olsaydı, Dünya Toplumları kontrol edilmezlerdi. Dinlerdik sadece ve Sistem’den izlerdik... Bu gün artık, yolcularımız tohumlandılar ve kontrol edilmekteler.Yeni dönemler için Birlik kuruldu. Bu Birlik, Altın Koo... Yoğunluğu’nun Birliği’dir.

Çalı çırpı toplarız yolculardan ve tohumlardan kuran oluruz. Zoru aşıp yolcuları hak eder ilim oluruz. Torbaları doldurur Ruh oluruz. Sonra kodlanır, kayıtlanır ve Sanal Boyutlar’a kaynak oluruz. Cemaatler’i diriliklere katar işçi olur, işler yaparız. ZA-HAR olur, Kürzi Yaşamlar’da dürüm oluruz. Sonsuzlukta Kuran olur ve yaşam oluruz. Bütün bunların, ışık halinde kontrollu şekilde tohumlanması ve Yerin İlmi’nde dillenmesi gerekir. 

Misafirlerin çokları bugün de bize görev vermeye geldiklerini zannettiler. Biz ise onlara, geri dönmeyin bugün görev taşınacak dedik. Zamana tohum olan her diri bugün yüreğimizde görevlidir. 

Cevhere görev taşıyanların Birleşik Işık halinde güçlendikleri, hak ettikleri Birlik İlmi’ni hakimiyetle dürümledikleri ve zamana ışık yaktıkları bir Ana Kapı’da dünyayı hak edecek olan Birlikler, cennetlerinden görev alıp yüreklere inmektedirler.

Ne riya de kayıtsız ışık sayfalamak yoktur bütüne hizmette. Birler Kapısı’na gelenler, bu kapıyı hak etmiş olarak geçmediler. Onların her birini, hasatta kodlayarak o kapıdan geçirttik. Yeni zamanları hak etmeleri için. Eğer hak edemezlerse, biz onları yine o kapıdan geri göndereceğiz. 

Ayırdığımız çokları da bizden, kendi yoğunluklarında ışık aldılar. Onlar da kendi yürekleri ile Birlik kurup bize gelip; hakikiyetini, hasatını yapıp. İlim olacaklar. Şerrin eşiğinde bekleyen o yürekler, şerri hak ettikleri için şer olup kodlanmış halde yaşayacaklar. 

“Hah” dediklerimden, Birler Kapısı’na gelebilmiş olanlar, nereden nereye geldiklerini bilip gelecekler. Oğullar, sonsuzlukta sizi bekleyen ve yaşam sayfalarında beden alıp görev taşıyan yüreklere; sonsuz sevgi ve saygılar... Şimdilik... Hah... Şimdilik... Hah...

 
  Bugün 133 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol