PROGRAM : KAYNAK
KOD : 12/ 21 – 66
TARİH :03.09.2012
CELSE SAATİ : 14.00-16.00

(09.09.2012 Tarihli Sempozyum’la ilgili açıklamalar)

Savaş bitmiştir. Hasat, kayıtlarınızda tamamlanmıştır. Dürümlerinizde ilmin hakikiyeti vardır. Kibri olmayanlar bu Meclis’te bulunurlar.

Temmennimiz şudur ki hak edin ve sonsuz kayıtlarınızla dürümlenin. Ekip halinde yeni bir çalışmaya adım atarken, şikayetimiz yok sizlerden. Erken sayfalarınız, Atlanta Tohumları olarak kotlanmış ise de sizleri “yetkin hakikiyetliler” olarak dillemek mutluluktur.

Şükredin ki hak ettiniz ve sonsuz ışıklarınızla dürümlendiniz. Zavallı Dünya, harını, Hak Teknik ile güçlendirip Yücelikler’e iş yapacaktı. Ne var ki Dünya, Kutsal Işığını kayıtlayamadı ve sonsuz ışıklarda dünyanın tohumları kurumaya başladı… Bu bir önermedir. Hadi bakalım düşünün doğru mu yoksa hatalı bilgi mi?… Değerliler bu tür bilgiler, dünyanıza yağış halindedir. Çokları, hediye zannederler aldıkları bilgiyi. Hala hediye zannederler…

Hasat maksadı ile sizlere mümkün olduğunca sizleri sınırlayacak olan bilgiler verilir. Sizler hala kötü ümmet ve kısır hasat bilgileri bekliyorsanız, sizlere bu şekilde bilgi verdiklerini hatırlayın ve niye verdiklerini sorgulayın. Ha “biz bu bilgiyi hak ettik mi? Birlik Kayılarımızda, bu bilgi yaşamlara indirildi mi?” diye sorun. (Son dönemde yaygın olarak felaket senaryoları ürettiren kanallıkların kapatılması bu nedenle talep edilmiştir.)

Mikail, mesajlar verir ve sorgular “acaba insan soyu verdiğim önermeleri ne şekilde kabul etmektedir. Alıcı, verdiklerimi olduğu gibi kabul ediyor mu yoksa bu bilgiler; noksan, yanılgılar var ve koruma altında verilmemiş. Herşey karışık. Hiçbir kesinlik yok” diyebiliyor mu?

Yarınları hak edip hasat yapabilmiş olan dürümler; değersiz bilgileri bilip temizlerler. Değersiz olan, ışığı olmayandır. O tür bilgiler, herkes tarafından net olarak bilinebilir.

Mikail, bilgiyi Sistem’den verdiğinde, Sistemin Işığı yangına dönüşür. Örgütler tohum ekerler ve sınırlar kaldırılır.

Herkesin bilişte olduğu zannedilir. Bilişe varmak, ilme varmaktır. İlim, hakikiyetin tohumudur.

Öksüz insan, ışıksızdır. Olgun değildir ki o kendini, “Has Tahditli Birlik” diye bilir. Onu, Kuran’dan dinlemek gerek. Ocağını hak ettirmek, kibrini aşırtmak gerek.

Değerliler, Dünya Umman İlmi’ni hak etmiştir. Bu ilmi, Has Teknik ile dürümlemektedir. Uzak zamanlardan buyana dünyada ekmek yapılmaktadır. Ekmek, insanın tahditli diriliğidir. Ki o dirilik, herkesin ışığını tohumlamak için BİR’e hizmettedir.

Mümkün olduğunca en az bilgi vermeye çalışıyorum ki bilişi alışı olmayan yürekler de bilip alsınlar diye.

Korkmayın insan nurdur. Okuma bilirse yolunu bulur. Okuma, biliştendir. Bilip de hak ettiğinde; nurdan kotlanır, birleşir ve sonsuzlaşır. Onun kotlanması kontrol içindir.

Eğer bir çalışma hak edilmişse, o çalışma tohumdur. Tohumu ekdiğiniz zaman tohum ya yeşerir veya kurur. Sizler tohum ektiniz ve tohum yeşerdi. Sema sizi her an izlemekteder. Sizden ilmin hakkını vermeniz beklenir.

Tobi Kayıtları vardır bilirsiniz. Zirveleri hak edenler o kotlamaları yapabileceklerinde; herkes, tohum ekmeye girer Yücelikler’e. Köpük köpük olan Birlikler de olur. Onlar korunmak isterler. Mikail onlara sorar eser yaptınız mı diye. Eser yapılmamışsa kontrol kaybı olabilir. Eser, insanın kontrolu için gereklidir. Hediyeler beklenir Yücelikler’den ve Sonsuz Işıklar, size Kürzün Kürsüleri’nden iş verirler. Sistem, Nizam ve Düzen Kotları olarak çağrılar yapmanız istenir. Zararı engellemeniz veya zamanı hak etmeniz istenir.

Koruma altında çokları vardır. Tanrılar Meclisi’nin kaynakları olarak çalışırlar. Hak ettiğiniz her ne ise kontrol o hak ettiğiniz ışık ile gerçekleşir.

Çakıl taşları sizi zorda bırakamazlar. Nefesleri yoktur. Ölgün sayfalarında kayıt yaparlar ve koruma kalkanları istenir, ocaklarını hak etmelerini sağlayacak Kürsülerin, ışık halinde görev taşıyabilmeleri için.

Cemaatiniz; zirvelere, Kürz’ü kotlayıcı ışık kayıtları yapmaktadır. Bu ışık kayıtları, zirvelerin en güçlü yüceliklerinde, süper diriliklerle Kürz’ü kayıtlamaktadır.

Altona Kaynakları sizlerle:

Dilledik yoğunluklarınızı hak ettiniz ve Zaman Kotlaması yapıldı. Değerliler kürzün İlmi, hepimizi malumudur. Dünyaya, iyi ve kötü eşit dilde (iyi ve kötünün örüm potansiyeli) indirildi. Hepiniz, ilmin hakkını verebilmek için bilgiyi sonsuz ışıklarınızla dillemeniz gerekmekteydi. Şükredin ki ilmin hakkını verebileceğiniz bu geçişler, son sözün söylenmekte olduğu bugün yapılmaktadır.

Denir ki “hala dünya Kuran okuyamıyor.” Okumaktan öte yaşamlara kayıtlıyor o Kuranlar’ı. “Özgür ve kırık ışıklar var” deniyor. Ve diyoruz ki hak ettiğimizi yapmaktayız. Şu anda Birlik halinde Gök Sözü söylüyoruz. Kökün kökü vardır. Ve köklerin en eski kökü vardır. Hepiniz; birlikte, en eski olarak, yeniyi yaratıyorsunuz. Yeni, hepimiz için ışıklı bir yaşamdır.

Topluyoruz Kuranlar’ımızı ve hak ediyoruz. Topluyoruz korkusuzlarımızı ve hakediyoruz. Kotluyoruz tohumluyoruz ve topluyoruz. Topladıklarımız bizim için İlim Hakimleri’dirler.

Ertelenen dünyalar vardır… Bu nedenle hala dünyanın yaşamlarının tabiata kotlanmaları devam etmektedir… Her gün yeni bir kaynak dünyaya çekilmekte ve her gün yeni bir yasa devreye alınmakta. Bütün amacımız insana Kuran olmaktır.

“Dört Gök Sözü Sözleşmesi” yapıldığından beri Dünya, yeşil rengini aşıp maviyi kotlamaktadır. Dört Gök Sözü Sözleşmesi iyi ve kötünün ışığının üstü bir yücelikten yapılmıştır. Okumayı bilenler, o dürümde kendi yüreklerini alıp Düzeni kurdukları için birleştiler. Ete giren yüksek soylar, göklere güç kattılar.

Buyurun bilin ki biz dünyadayız. Dünyanın ışığını yaktık ve sonsuz Kuran Tohumları olarak kotlanma ve tohumlanma çalışmaları sonucunda, kendimizi tohumladıktan itibaren Düzen’i kurduk. Yaşamları hak ettik.

Sultanlık, Birleşik Işık içindi. Sultanlık yapmadık ve Sultanlık yapmak isteyenlere kotlama yaptık. “Has Din” dedikleri hakiki din, insanın ışığındaki hakikiyettir. O dini bilen, Altın Tohumu bilir. Bilişi, işçiliktir. Zirvelere kaynak olur ve zarar önler. Koruma altında koyu bir yasa koyar. Emin olun ki o yasa konmuştur. Yasa, Altın Işığın hakiki Kürsüler’inin koyduğu yasadır.

Temennim şudur ki herkes kendi yüreğini burada dillesin. Sizleri dinliyoruz. Ve sizleri Has Tohumlar olarak kotluyoruz. Hata yapmanızı asla istemeyiz. Zemzem içtiğinizi şu anda görmekteyim. İçilen zemzem bilginini hakikiyetidir. Nefesiniz çok güçlü bunu da görmekteyim. Hala birleşemedik diye üzülüyorsanız. Şunu ifade etmek isterim ki bizler, tek tek Birlikleriz. Dünyaya insan soyu gök sözü söylemek üzere indirildiğinde, kendi yüreği ile Bütün’ü kotlayıp indiğinden, o insan bütün olarak dünyadadır. Onun kendini kotlaması ve tohumlaması muktediriyetledir.

Ona sorarsanız “ben bir cemaatim” der. Ne var ki o tek kişidir. Onun kendinde kendi zürriyeti ve sessiz ilmin hakikiyetinde kendi değerleri vardır. Gerçekten o Bütünlüğü ile BİR ve TEK olarak dünyadadır. Örtüleri açmışsa eğer biliştedir. Bilişi hak edişi ise has olup ilim yapmaktadır.

Dünyaya insanı çektiğimizden beri, bu şekilde çalışmaktayız. Dünden beri bu sorgulanmakta. Yapılacak son çalışmaya (09.09.2012 tarihli Sempozyum) kimler katılacak. Diğer Bütünlükler katılıp hak ettikleri tohumları kotlayacaklar mı? Dinleyiniz! Onlar, kendilerinden ayrı olmadıkları takdirde, (kendilerini hak etmeleri, en az Rabbi Biliş halinde olmalarıdır.) o koruması olan yürekler, Bütün’ü güçlü şekilde temsil edebilirler.

Hepiniz, teknik olarak zaman sayfalarında Işık Kotları’sınız. Sizlerin, yaprak yaprak çalışmalarınız, Kök Süper Dirilikler içindi.

Artık bilişte olanlar, bu çalışmalara alınacaklar. Bilişi hakikiyetle tohumlayamayan ve kotlayamayan, o mektubu okumayacak. Mektup, dünyanın ışığının kayıtlarıdır. Önemli olan o mektubu okuyacak olanların oraya gelmeleridir.

Geçişlerini istedikleriniz olabilir. Vallahi billahi onları sizin hak etmediğiniz söylemiyoruz. Ve demiyoruz ki onlar sizden ayrıdırlar. Ne var ki o güçlü çalışmaya sınırları aşıp, gerçek Küsrüler’ini hak etmiş olanlar alınacaklar.

Organlarınız Ocak İlmi ile kotlanmış ise de kotlama işlemleri herkesle birlikte yapılmalıdır. Nur yağar Işık Kaynakları’nda sizler güçlendiğinizde ve sizler o güçlü çalışmaya kaynak olduğunuzda.

Değerliler, biliş halinde olanlar, o gün oraya girecekler. Birlik halinde olanlar o gün oraya gelecekler. Akış halinde olanlar, o gün Rahmi Kuran olarak tahtlarına yerleştirilecekler. Cevheri Kaynak olanlar, Tanrılar olarak korunacaklar. Oğul verip oğul alanlar, kaynakta Kutsal Işıklar halinde olacaklar.

Müsbet, menfi herkesin hak etmesi gerekir. Ekip haline gelmek yetmez. Eser yapmak gerekir. Oğul vermek gerekir. Eşikte bekletilirsiniz bunlar olmadığında.

Nur yağar ışığınızda, tohumlarınızda dünyaya ne yazık ki hakim olamamışsanız, zarardasınız. Sizi Tobi Kotları olarak korumaya alırız. Eşiğiniz aşkla tohumlanır ve Zaman Kaynakları kaydını, Has Toplumlar’la yapar.

Ören Dünya, Örülen Dünya olduğunda; siz, yasaları koyarsınız.

Eğer bir ışık sönerse sizin yüreğinizde; siz, yüksek kaynaklarda, toplumlarda Kuran’dan çıktığınızdandır.

Emin olun ki sizler, bize güç vermektesiniz…

Süper İnsanlık Realitesi Derneği