Birlik İlmi
  13.02.2013 Tarihli Kayıt Sonrası Sohbet
 

13.02.2013 Kaynak Kayıt Sonrası Sohbetler:

 

BÇ hakkında yapılan açıklamalar:

 

Birlik kotlaması yapmak istemedi. Sesini kotlayamadı. Hasat olamadı. Olmak istedi mi? Olmak istedi ve olamadı. Koruyucuyduk ona. Sonsuz sırdı bilgi. Okumayı bilmedi. Bilmek istemedi. “Ben bilgiyi okumam, bana bilgi verildiğinde o bilgiyi dinletirim” dedi. OL’mak, Allah İlmi’yle, hakikiyetledir. İlimden uzaktı. İlim bilişte olur. Bilmeden ilim olmaz. 

 

Eğer ben size bilgi veririm de siz de o bilgiyi, bilmeden alır dinlerseniz. Bu bilgi sizin için hak değildir. Ben, size bir bilgi bildiririm de siz o bilgi için, “oku anam, oku!… Biz seni dinleriz” deyip; dinleyip ama anlamayıp, içselleştirmeyip, kendinde olmayanı başkalarına bildirmek günahtır. Zira o, bilmeden bildirmiştir bilgiyi. Şimdilik size vereceğim budur. 

 

CB ile  ilgili de şunu söylemek isterim;

 

Kati, hakiki ve güçlü bir ışık halinde dünyaya inmesi gerekli olduğu için inişinde güç verdik ona. Çap genişliği büyüktü. Özgeçişini yaptı. Hasatını yaptı ve dünyaya geçti. 

 

Dünyaya özgür ve hakim biliş olarak geçti. Sessizce bildiriyorum; Dünyaya geçmeden yapıldı hasatı. Hasatının yapılışı; ona, Bütünün Kürzi Kayıtlar’ını indirişti. Herkeste  bu yoktur. Çok önemli bir olaydır bu. 

 

Bir Tanrı, dünyaya inerken; Kürzi Kayıtları’yla iner. Ve biz de Kürzi Kayıtla’rımızla dünyaya indiğimizden, hasatımız yoktur dünyada. Daha da önemlisi biliş halinde gerçekleştirmekte olduğumuz bu kayıtları, dünyada  yapabilecek olan da yoktur. Verdiğimiz tüm bilgiler bu şekilde verilmektedir. Şimdiye kadar bunu sizlere da anlatmadım. Zaman sayfalanışında bunun bilinmesine gerek yoktu. 

 

Neyse C....’a dönelim…O da bu şekilde geldi. Dünya bilişi, okumayı öğretti ona. Okuduklarını dünya bilişi ile okudu. Ancak kendini okuyamadı... Zira bilişle her dürümü okumak istemedi. Sadece uzayı okudu. Eskiden olsa mutluluktu bu ama bugün için değil. Bugün uzaydan daha güçlü olan yeni “Daimiyet Kodları”mız var ki yerdedir o Kodlar. Yerin okunması, kirin temizlenmesiydi. Biz, ona bunu dinlettik ve dedik ki “okuyacaksın ama önce kendini okumalısın”. 

 

Zarar etmek istedi. Dedi ki “ben zarar edeyim, kapıları açıp herkesle birlik kurayım, daha da güçleneyim. Çünkü ben biliyorum ve bildiğimi, hak ettiğimi de biliyorum”. Doluluk boşluk değil, oğul verdiğimizde okutuştu bu. Önünü açtık ve dedik ki “hadi oku!...” Korktu. Okudu, okudu, okudu ve okudu!... Dedi ki “ben, seni okuyorum”. Ve dedim ki “bendim seslenen”. Zaman sayfalanışına indi. Yeni dönemlere kendini kattı. Toplu çalışmalara indi ve dedi ki “seninleyim yine”. “Ha ben her yerim, sen de öyle” dedim. Ve dedi ki “sen, ben değil; ben sen olmalıyım”. Dedim ki “sen dünya olacaksın, ben dünyada Kuran olacağım. Öyle şey yok! Hepimiz birlik halindeyiz”.

 

89. Düzen’i kurdu. Bu önemliydi. Koruyup kollayacaktı herkesi. Önemliydi. Ne piraye ne de katiyet vardı onda. Ama biliyorsunuz ki kaynaktaydı. Netice olarak ocağını yıktık; koruduk onu. Yıkmasaydık ne olurdu? Kontrolu yoktu. Kutsal Işıklar’ı kırıp geçirecekti. Ve biz onu, ondan dahi koruduk. Şoktu bu, şok!….ve o şu anda dahi korunduğunu bilmemekte. 

 

Pehriz yaptığını düşünür. Sesinde iş yok. Of canım off, of!…” onurluyuz, guruluyuz. Hasatımızı yaptık” diye düşünür. Kapıları kapattı... 

 

V...., bütün çabasına rağmen öksüz. Onu da kotladık. Öyle çok çalıştık ki onları kotlayıp, tohumlayıp kontrol için. 

 

Netice olarak, Dünya görevlilerimiz olan Yüce Cevherilerimiz, bizzat kendileri geldiler bugün. V.... bizde kendini hak etti. Ve bir kez daha ışık oldu. Onu sonsuzlukta koruduk. Verdiğimiz her şey buydu canım. Herşey buydu. İşte bu…

 

 Süper İnsanlık Realitesi Derneği

 
  Bugün 185 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol