Birlik İlmi
  BİLİŞ 3-2
 

BİLİŞ (3/2)
23.08.2017

Temizlik yaptık canlılar… Hepimiz, ilimle temizledik insanlığı. Buluştuk; kodlandık… Hasat yaptık… İnsanlar, ilmi dillediler. işte bu!…

“Vermedan alınmaz” derler. Anlayın ki verdiğiniz insanlıksa, hak edip alacağınızı insan soyu olacak… O soy, insanlığın ilmidir.

Kör müyüm; göremez miyim ilmi!? İnsan olarak doğan kim varsa, ilmi bilir; bildirir; alır; okur!…

“İnsan olarak doğan kim varsa” dedim. “İnsansılar”dan söz etmedim!... İnsansı olan, kendini anlamaz; dillemez; savaşır ama hakim değildir. Bilmez, okumaz!...

“Okumak” dedim. “Okutmak” demedim… “Okumak” dedim… Kim, kimi okur!? Kendini okur her insan… Ama kendini hak etmemişse, okuyamaz…

Kimdir kalem olan!? Kimdir kendi olan!?... Bunları iyi bilmek gerekir.

Bütünlüklerin kültlerinde çok bilgi vardır ama “Sende, ben olurum. Ben seni korurum…” bilişi vardır orada. Oradaki bu biliş, sizi sizden çıkarır… Kesindir bu!…

Ben insan değil miyim!? Ben Rahman değil miyim!? Neden ben, beni dinlemeyim de seni dinleyim!?… Bunları, herkesin sorması gerekir. Sizi, sürü yapan zihniyetinizi artık aşıp geçmeniz gerekir… “Ben bu dünyayı hak etmeliyim!” deyin… “Ben yarınım!” deyin… “Ben tendeyim; yaşamım!” deyin. “Ben, namaza kalkarken, ilme kalkarım!” deyin. “Namazı İsrafil olan, insanın kelamıdır!” deyin.

A-T’ın İlmi’ni bilin. A-T insandır… ALLAH ve TANRI bileşkesindir o. A ve T harfleri!... Hepimiz, Allah’ın İlmi’ni dillerken, biliş halinde olabilmek için bu bileşkede, tohum halinde olmalıyız.

Sığ bir dünyada, bu bilgileri hak edip de anlayanlar mutlaka çıkacaktır. Şimdiden sonra “ruhlar” dediğimiz; Ruhi Hakikiyet’i dilleyebilenler, mutlaka kontrol kuracaktır. Atlanta Kuranı okundu yaşamda… Ana Kalem’dir ATLANTA ama onun da üzerinde bir MUDA vardır. bunu iyi bilin… Onun adına, kalem denir. MUDA, Atonlar’ın karanlığıydı. Şimdide aydınlandı. İşte MUDA’da temiz zamanları hak ettik.

Özgür ve hakiki bir zaman için bilmek ve bildirmek gerekir ki her “daha ve daha” dediğimizde, “daha!” dedikçe; herşey artar. Bugün “daha” diyoruz. Daha!… ve diyoruz ki “hah şimdi!...” Ve diyoruz ki “Sistem, Nihan olan kelam!...” İşte bu!..

Vükele Heyeti olarak bu çalışmaya dahil edilen çokları var bugün burada.

“VÜKELA HEYETİ” dediğim, dünyada yaşam sürmüş ve dünyayı kodlayarak görev taşımış; sonra da bedeni, hak edip yarına KAHA yapmış olanlardır. Onlar, Dünyanın Vekilleri’dirler. Dünyada, Güç Kalemleri olarak görev yaparlar. Kendi ruhları, Öz Geçişler’ini yaptığında; Öz Geçişleri ile bize geri çekilebilirler…

Onlardan görev alanlar olur. Onları, kontrol etmek gereksizdir. Hepsi aşkla çalışırlar. “Bir tek mektep kuruldu” yarında dediler. İşte bu mektep, “İsmaililer’in Mektebi”ydi. O mektepte görev taşındı bugüne kadar. Onlar, ruhsuz olmayanların (Rahman bilince varıp kontrol gücü olan ruha hakim olanların), insanlığıyla çalıştılar… Arkaları insanlardı. Önleri ise imparatorluktu…

Bugün buradaydılar. Öz Kökler’ini dillediler… Sessizlikleri dillediler… Bizi dillediler… Kuran’dan gözlemledikleri bilgileri bize anlattılar… Bizler de onlara kelamla mukabelede bulunduk…

Sura üfüren, İnsanlık Boyutlarının Nefesi olan biliş, ocaklara çekildi… Herbiri ile kontrol kurduk. Öfkeleri kalmadı. Anladılar ki hasat tamamlandı… Anladılar ki hakiki insanlık kontrol kurdu… Anladılar ve Atlanta Kodları olanları, kodlamaya inenleri izlediler. Soylarında, Kuran okuyanlar vardı. Hepsi yarını okudular…

Bugün, üzerinde durdukları mesele, bizlerin çalışmamızdı. Bu çalışmanın neden yapıldığını anlamaya çabaladılar. Görev gereği mi yoksa güçsüz Kürzi Kalemler’den geçenlerin, Güç Kodlamaları yapmaları için mi!?

Dince konuşmadık. İlimce kodladık onları ve onlara; kendi nursuz, kutsuz olan ilimlerinden, gerçek Kalemin İlmi’nden ve yolda, gerçeklere varışlarında gerekenden söz ettik…

“Bir tek insan, kini aşar” dedik. Sordu “ne ile anlayacağız onu!?” diye. Dedik ki “kendi yarınınız ile!?” Bakınız ne oldu!... Her biri, kendini anlamaya çalıştı!… Kendi yarınlarını izlettik onlara… Baktılar ki ocakları yanıyor. Baktılar ki hasatları bitmiş ve hepsi hak edip hasat olmuşlar… “Dünya, bunu başaramazdı. Zaman Sayfaları’nda kir ve pislik vardı. İnsanlık boyutları bu yoğunluğu hak edip dilleyemezdi.” Dediler… “Demek” dediler. “Dünyada kini aşan var!” İşte olan buydu…

Bundan sonra RUHLAR KAPISI tüm insanlık için açık kalacak… Akıp geçenler, yerkürede yenilecekler. Masalar, artık tek olacak. Tüm masalar (dünya planında kendi öğretileri kapsamında tasarruf yetkileri olanlar), ki her biri bir İlmin Kalemi olanlar olarak, o tek masa haline geçecekler…

Yaşam yenileniyor. Ölüler Diyarı, hak etti ve yerküre yenilendi… Ak ve geç!... İşte bu!…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 190 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol