Birlik İlmi
  YAŞAM 20.TEMMUZ.2019 BİRLİK ÇALIŞMASI
 

YAŞAM

LEVHİ (2)

DAVET

Dostlarım, 13.07.2019 tarihli Birlik Çalışmamızda, “LEVHİ” Programı açılmıştı. 20.07.2019 tarihinde ,14.00-18.00 saatleri arasında “LEVHİ” Program çalışmasının 2. Sini yapmak üzere bir araya geliyoruz.

Dünya Planeti olarak çok hızlı bir açılım sürecindeyiz. Bu nedenle neredeyse her çalışmamızda yeni program veya programlar açılabilmektedir. Biliyoruz ki YAŞAMIN DİLİ, hepimizin ilmidir. Bu ilim ile YAŞAM DİRİLİĞİ, kodlanmaktadır. Kodlanan YAŞAM DİRİLİĞİ ile de yaşamlar sayfalanmaktadır. Her yeni sayfa, yeni bir yaşam sahasıdır ve o yeni saha, yeni bir programı kodlayıp yaşama indirebilmektedir… Olan budur…

Buyrun, BİZLİK KALEMİ ile Birlik Tekniğini kullanıp SÜPER İLİM SAHALARINI kodlayalım, yaşamları tohumlayalım; sayfalayalım, yaşayalım; yaşanalım… Yeni programlar açalım…

İlgi duyan ve katılmak isteyen Tüm dostlarımızı bekliyoruz…

Saygılarımla,

Süper İnsanlık Realitesi Derneği

Av. Nezire SELÇUK

Adres: Bahariye Cad. Halil Ethem Sok. Sauna Apt. No:30/8 Kadıköy/İST.

Tel: 0 216 348 95 59

NOT: KATILIM ÜCRETE TABİ DEĞİLDİR.


 20.TEMMUZ.2019 TARİHLİ YAŞAM (1)

AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, 4.AKIŞ 2.BÖLÜM

Gerçekten bu geçisi yaptığınızı fark edebildik... Ama yarın için daha özel bilgilere ihtiyacınız olacak... Ve biz size bu bilgileri hak teknik ile bildirebiliriz...

Eğer bizimle olgun sahaları kodlama niyetiniz varsa; kanat takalım, yolu bulalım ve şavkın şafağında size varalım... Ve sizinle çalışalım...

İnsanlık boyutları bizi anlayacak mı?... Amon'ların kulluğunda her an mutlaktır ki Aton kalemleri bile ana kaynağı insanlığın ilmi ile anlamaya çalışır ki hakka varsın da hakikiyeti hak etsin diye!...

Toplantılar yapılır Dünya ilmi ile... Her şey o toplantılarda dillenir... Ama dünya planetinin toplantıları çok farklıdır... Dünya planetinde yapılan toplanrılara kil ve kumlar da dahil edilir... Ve kil ve kumlarla yapılan her çalışma yazar çizer olmayanlarında tohumlarını hak ettirmek için olur...

Sevgili Analar burada yapılan çalışmalara herkes kaltılmamakta... Gözün gördüğü şu ki katılanlar kendilerini anlamaya çabalıyorlar... Ama katılacak gücü olupta katılamayanlar da var...

Seviye yükseltilir, yoğunluk kodlanır her an herkesle dillenir ama hakka varmak gerekir ki bu yoğunluğa inilebilsin diye... Hakka varabilen Halik olabilir... Ama tohum olması ayrıdır... Şükredin ki tohumları da kodlayacak güçteyiz..

Yarat ya da yaşat ama ne yaparsan ilimle yap anam... Bizlerde senin gibi görev taşıyabilelim...

Unutmayın ki Dünya'nın lütfi kapısında kelam olanlar olur.. Öz görevi hak edip kodlayıp, tohumlayıp yaratan ve yarattıranlar olur... Görev isteyip görev yapanların kodlanışı mutlak kurullarla olur ama yeni Dünya gücü çok büyük bir gerçekliği de dilemek istedi.

Yeni Dünya elimizin gücü olmalı ki mutlak kurullar bütünün gücü olsun... Şafak söktü Analar temizlik başlayacak dünyada ve bu temizlik ilimle olacak.

Eğer ilmin kalemi kontrol dışı kayıt yaparsa, şafak sökse de bütün kötülükler yaşanabilir...

Düzeni kurduğunuzu gördük... Yaşamı kodladığınızı gördük... Öz geçiş yaptığınızı da gördük...

Netice olarak yarınlar için doğanın gücünün bütünün kütle kodu ile tohum olması gerekir...
Bu da olmalı... Dünya planeti tohum olmalı ki tüm plaketler kontrol kurabilsin.. Dünyanın gücü artacak doğan güç mutlak kurulları kodlayacak ki.. Herkes daha güçlü olacak...

Nesiller boyu doğanın yüceliği ile bütünün kütle kodu mutlak kurulları kayda aldı ki düzen kuruldu... Bugün de düzeni kuran ilim hepimizin geçişi içindir..

Yeni dönem Allah'ın teknik kalemi ile kodlanıyor... Özür dilerim dümene oturan herkesten.... Çünkü dümen Allah'ın ilmi ile kodlananın itibarlı yaşam sahasıdır... Artık o dümene oturtulanların çorba olmadan o çorbayı yaprak yaprak kayda almak için geçtikleri o yaşamdan çakıp çıkmalarını beklemekteyim...

Çünkü o çorba bütünün, çürük çarık olsada herkesin çorbası olacak.... Olmalı... Şimdi başınızı dik tutun ve deyin ki "bütün köklerimizle Dünya'dayız ve herkes için bu çalışamayı yapıyoruz..."

İşte bunu dediğiniz zaman teni tahtidli olanlar da burada olabilecekler.. Cinler cennetinde kelam isteyenlerle, Cinni kapılarda halik olmak isteyenler tüm insanlığı kodlamaya başladığımız zaman bedene girebilecekler..

Ayırmayın ilmi... Ayırmayın tüm sahaları bütünden ama tüm insanlığın gücünü de bilin... Dümenin başına kendi yüreğimizi koyalım...

O yürek tüm insanlığın yüceliğini kodlasın artık herkes kelam olsun ve mutlak olsun... Bütün kötülükler aşılsın... Hepimizin geçişidir olacak olan bütün bunların oluşu halinde...

Ve değerliler, yargı hepimizin kelamıyla olur ama yarınların kalemi ile yargılanış herkesin kontrol kaybına yol açar... Bu nedenledir ki kimseyi yargılama niyetimiz olmayacak...

Az öz vermeyeceğim... Gözünüzün görebileceği tüm kültü kodlarken tüm bilgilerin kaleme inmesidir amacım...

Şimdi yarınlar için daha güçlü bir bilginin diriliklere inmesini bekliyorum. Kusur aramayın bilgi de diyeceğim ve diyeceğim ki sevgiyi hak edin... Ama kusur ararsınız yaşamınızda kontrol dışı kayıtlarınız kodları kantarda, koyuluklarda tartacak... Sizden beklentim kusur aramayın...

Şimdilik bu...

https://m.youtube.com/watch?feature=share&v=zOjpjAR25xs

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ




20.TEMMUZ.2019 TARİHLİ YAŞAM (1)

AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, 4.AKIŞ 1.BÖLÜM

Eğer bizimle olgun sahaları kodlama niyetiniz varsa, kanat takalım, yolu bulalım ve şavkın şafağında size varalım… Ve sizinle çalışalım.

İnsanlık boyutları bizi anlayacak anam. Amon’ların kulluğunda her an mutlaktır ki Aton kalemleri bile ana kaynağa insanlığın ilmiyle anlamaya çalışır. Ki hakka varsın da hakikiyeti haketsin diye.

Toplantılar yapılır dünya ilmiyle… Her şey o toplantılarda dillenir. Ama dünya planetinin toplantıları çok farklıdır.

Dünya planetinde yapılan toplantılara kil ve kumlar da dahil edilir. Kil ve kumlarla yapılan her çalışma, yazarçizer olmayanların da tohumlarını hakettirmek için olur.

Sevgili anlar, burada yapılan çalışmalara herkes katılmamakta. Gözün gördüğü şu ki katılanlar, kendilerini anlamaya çabalıyorlar. Ama katılacak gücü olup da katılamayanlar da var.

Seviye yükseltilir, yoğunluk kodlanır, her an herkesle dillenir ama hakka varmak gerekir. Ki bu yoğunluğa inilebilsin diye. Hakka varabilen halik olabilir ama tohum olması ayrıdır. Şükredin ki tohumları da kodlayacak güçteyiz.

Yarat ya da yaşat ama ne yaparsan ilimle yap anam. Ki bizler de senin gibi görev taşıyabilelim. Unutmayın ki dünyanın lütfi kapısında kelam olanlar olur. Öz görevi kodlayıp, tohumlayıp yaratan ve yarattıranlar olur.

Görev isteyip görev yapanların kodlanışı mutlak kurullarla olur ama yeni dünya gücü çok büyük bir gerçekliği de dillemek istedi. Yeni dünya, elimizin gücü olmalı ki mutlak kurullar bütünün gücü olsun.

Şafak söktü analar. Temizlik başlayacak dünyada… Ve bu temizlik ilimle olacak. Eğer ilmin kalemi kontrol dışı kayıt yaparsa, şafak sökse de bütün kötülükler yaşanabilir.

Düzen’i kurduğunuzu gördük. Yaşamı kodladığınızı gördük. Öz geçiş yaptığınızı da gördük. Netice olarak, yarınlar için doğanın gücünün bütünün kütle kodu ile tohum olması gerekir. Bu da olmalı…

Dünya planeti tohum olmalı ki tüm planetler kontrol kurabilesinler…

Dünyanın gücü artacak. Doğan güç, mutlak kurulları kodlayacak. Ki herkes daha güçlü olacak.

Nesiller boyu doğanın yüceliğiyle bütünün kütle kodu mutlak kurulları kayda aldı. Ki Düzen kuruldu. Bugün de Düzen’i kuran ilim, hepimizin geçişi içindir.

Yeni dönem Allah’ın teknik kalemiyle kodlanıyor. Özür dilerim dümene oturan herkesten… Çünkü dümen Allah’ın ilmiyle kodlananın itibarlı yaşam sahasıdır. Artık o dümene oturtulanların çorba olmadan o çorbayı yaprak yaprak kayda almak için geçtikleri o yaşamdan, çakıp çıkmalarını beklemekteyim. Çünkü o çorba, bütünün çürük, çarık olsa da herkesin çorbası olacak, olmalı!

Şimdi; başınızı dik tutun ve deyin ki “Bütün köklerimizle dünyadayız ve herkes için bu çalışmayı yapıyoruz.” İşte; bunu dediğiniz zaman, teni tahditli olanlar da burada olabilecekler.

Cinler cennetinde kelam isteyenlerle, cinni kapılarda halik olmak isteyenler, tüm insanlığı kodlamaya başladığımız zaman, bedene girebilecekler.

Ayırmayın ilmi! Ayırmayın tüm sahaları bütünden ama tüm insanlığın gücünü de bilin. Dümen’in başına kendi yüreğimizi koyalım. O yürek tüm insanlığın yüceliğini kodlasın!

Artık herkes kelam olsun ve mutlak olsun. Bütün kötülükler aşılsın. Hepimizin geçişidir olacak olan bütün bunların oluşu halinde…

Ve değerliler, yargı hepimizin kelamıyla olur ama yarınların kalemiyle yargılanış, herkesin kontrol kaybına yol açar. Bu nedenledir ki kimseyi yargılama niyetimiz olmayacak.

Az, öz vermeyeceğim! Gözünüzün görebileceği en büyük kültü kodlarken, tüm bilgilerin kaleme inmesidir amacım.

Şimdi yarınlar için daha güçlü bir bilginin diriliklere inmesini bekliyorum.

“Kusur aramayın bilgide.” Diyeceğim ve diyeceğim ki sevgiyi hakedin. Ama kusur arasanız yaşamınızda, kontrol dışı kayıtlarınız kodların kantarda koyuluklarda tartacak. Sizden beklentim kusur aramayın. Şimdilik bu.

https://youtu.be/3Qb2ZIrZLlQ

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 

20.TEMMUZ.2019 TARİHLİ YAŞAM 1

AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 1. AKIŞ – 2. BÖLÜM

Yasaları çiğneyen, yaşamları çiğneyen, yollarını diriliklerden inip kontrol etmek isteyenler; yasalarla kontrol edilirler... Ve onların kontrolları kesinlikle kurulmalıdır...

Şimdi, yerkürenin gücüne bakalım... Kontrol dışı hiçbir ilim yok ama, HASAT GEREKİR... Hakk’ın kalemini olgun sahalara getirip de, kontrol etmeye kalkanlara da EŞYANIN İLMİ gerekir... Eğer eşyanın ilmini bilmeden bütüne hizmet edileceğini düşünen varsa; hak ettiği, Hakk’ın kaleminde mutlak kurulları hak ediş değildir...

Uzun zamandır doğayı izleyenler var... Türkiye toplumu doğayı anlamakta zorlanmaktadır... Türkiye’de yaşanan çok şey; anlatılamadı ve anlaşılamadı... Temizlik yapılırken tenin tahditsizliği ile temizlik yapılır... Ne yazık ki, teknik tahdidi anlamayanlar; temizliği hiç anlamadılar... Büyük kötülüklerin, kör olanla; göz, söz, öz olanla değil; Hakk’ın kalemiyle bile olduğunu bilemediler... YAŞAYAN YAŞANIR ama YARATAN YAŞATILIRSA, YARATILAN YAŞATILIR... BU KESİNDİR... Eğer CENNET istiyorsanız, yezidleri kelama alın, Hakk’ın kalemini kodlayın ki o yezidler kalemi halik olan insanı anlayabilsinler... Şer yaratıp şafak isteyenlere de şunu söyleyeyim; şerri şarap diye içenler, şafağı şevkle kelam ilmiyle dilleyenler, yarını kodlayanlar, önce görevlerini bilsinler...

Netice olarak; kim, neden bu çalışmayı yapıyor? Kim, neden geçişini hak etmeye çabalıyor? Kilin kalemi kimin ilmi? Kelamı halik olan kendini hak etti mi? TOPRAK İLMİNİ dilleyen, diri olup dinlendi de kendini kontrol etti mi? Olgun başakları kelamla dinlemek, bir tek ilimle olur... Eğer İLİM yoksa, Hakk’ın kalemi olsa da, şarkıdakiler o şarkı olamazlar...

Unutmayın ki; DÜNYA PLANETİ gerçek insanlığı kodlamak üzere bu dürümü kontrol altına almaktadır... Üzerinde görev taşıdığımız YAŞAM, mahir olanların kelamıyla kodlanarak kontrol edilebilir ancak... Eğer mahir olmayanlar kelam ilmini dillemeye kalkıp da, hasat yapmak isterlerse; iyi anlasınlar ki, HANKAR İNSANI KIRAR... Hepsi kırılır ve kontrol dışı kalırlar...

Kaç bin yıllık dünya ilmini kodlamaya gelenlerin de bilmeleri gerekir ki; yarınlar için ölüyü diriltmek, kutlu bir güçle olacak... Bu gücü bilen, kelamı bilir...

ALLAH İLMİNİ ANLAMAYAN, KENDİNİ DİNLEYEMEZ... İŞİ KELAMSA, HAKK’IN KALEMİ OLUR ve KELAM OLUR...

“Yoruldun” dediler... Yorgunum, yorgunum, yorgunum... Mutlak mı? Asla... Durmam ve yorulmam... Olgun başakların kelamla dillenmesi ve yüceliğe indirebilir mi? Boş konuşmam... Başkanlık diliyim ben... TÜM İNSANLIK İLE, BİLİŞİN KELAMIYIM... Başkanlık dili olup, tüm insanlığı kodlayacak güçteyim... Ağırı hafifletebilirim... Yasaları kodlara böler, koklarım... Ama her kodladıklarında kodlatılan olan o yoğunluğu kayda alırım...

“Karma karışık bir dünya ve karma karışık insan” diyenler var şu anda... Alkışlanan bilişim, aklın kelamıyla kodlanan ilmim, burada bugün tüm insanlığı halik kılmaya çalışır ki; HASAT olunsun ve HOLOGRAM AŞILSIN diye...

Korkmayın... Dünya planeti ekmeğim olacak... Kodlarım, tohumlarım mutlak kurullarımla dillenecek... Kontrol ilmim olacak ve ben BÜTÜNÜN GÜCÜ olacağım... ONCA ÇABA “NEFES” İÇİN... Ve NEFESİ HAK EDEN, HAKK’IN KALEMİNİ HAK EDER... Hakk’ın kalemi olansa, HALİK olur ve mutlak kurulları hakim kılar...

Kürzi sahaların her biri, bütünün gücüdür... KÜTLE KODLAMASIYLA o kürzi sahalar kaynak olabilir ancak... Allah’ın adını “İLİM” diye bilenler, aklın kelamını hak edip dilleyenler; Allah olup, Allah’ın tınısıyla kontrol kuranlar, korkmasınlar; öz görevlerini hak edip yapmaktadırlar...

AŞA, AŞA YAŞAMLAR KODLANIR... AŞA, AŞA HALİK OLANLAR KODLANIR... Hakk’a varıp da tahditlenenler kodlanır da, HASAT OLMADAN, HAR YÜKSELMEZ... HASAT, İLİMLE OLUR ANCAK... İlmin kurulları mutlak kayıtları yapamadıklarında; kana kan olanlar, Hakk’a HALİK olup varamayacaklar... Kanların aktığı bir dünyayı “göreviniz” diye bilin... Tüm insanlığın kan akıttığı bir dünya, ölünün öz görevini hak etmediği bir dürüm, tüm insanlığın kök göklerin kültünde kili kalem saydıkları bir yaşam, insansılığın intikamı olarak düşünülmelidir... Her insan kendini anlamak için çalışırken; ANLAYAN, KENDİNİ HOLOGRAMDAN AŞIRTAN OLUR...

“Yormayın insanı” derim hep... “Yormayın yaşamı” derim hep... “Yormayın şafağı” derim hep... Ve “dini HALİK kılıp Hakk’ın kalemini kontrol etmeye kalkmayın” derim hep... Vasi mi istiyorsunuz? Görün dünyanın halini... Bugüne kadar tüm insanlık vesayet altındaydı anlayın artık!... Yolcu, ben dünyalıyım... “Yol, Allah yolu” der insan... Aklın kalemini bilen, Hak olur der ki “İNSAN MUTLAK KURUL.” Bütüne hizmet budur canlılar... Eğer ben Allah’ın adıyla Hakk’ın kalemini kodlayacaksam; hak kapının kulu olurum ki, muktedir olurum... Bu tüm insanlığın gücüdür...

Gücün, öz görev olduğunu anlayın, anlamaya çalışın; çorbanızda ŞARKIM olacak, aklın kaleminde MUTLAK KURULLAR olacak ve bilin ki; sanal boyutlar gerçeği herkesten önce, HERKES OLUP BİLİŞLE ANLAYACAKLAR...

AÇTIĞIM HER KAPI, AKLIN KALEMİYLE AÇILDI... Bugün de yeni bir kapı açtım... Bu kapı YAŞAM kapım... Ben YAŞAM olarak yaratılan ve yarattıranım... Yaradan ve yaratılanda yaşamı kodlarım... Yaradan ve yaratılan olurum, yaşamı kodlayanda koyu bir şarkı olurum... Asla hata yapmam... Yara bere içinde olan insanlığa şunu söyleyeyim; yaralanan, yarasını hak eden, Hakk’ın kapısına kontrolunu kaybeden, yolunu bulamayan, sonu sonsuzlukta, kültlerin kelamında, öz görevde olandır... Ama o sonu hak etmelidir... Ve dünyanın eski insanıyla bugünkü insanının farklı olduğunu da size açık bildirmek isterim... Ve bunu yazarak vereceğim...

https://youtu.be/rOJFC7gDM1Y

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 

20.07.2019 YAŞAM 1

AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 3. AKIŞ

Sahabelerin kelama, ilime ve hakikiyete gelişidir anılışları. Büyük kök geçiş yapıldı canlılar burada. "Küskünlük bitsin" dedik, kelam kalem ilmini dillerken "küsler barışsın" dedik, "hakkın kalemi kodlansın" dedik, "hologramdan ötede kontrol kurulsun" dedik...

"Hasat" dediğimiz budur işte, has tahttın teknik tahditsizliğiyle hasattı yaptığımız canlar...

Yıllar yılı dünyayı izleyen bilişimizle muktedir kelama varışımız, kodlayıp tohumladıklarımızı kontrol edişimiz, yazar çizerlerin cennet kuruşları ve cennet okuyuşları hepimizi mutlandırmaktadır.

Huzur ile halka halka geçişkenleşen, huzur ile hakkın kapısına varan, huzur olup har olan kim varsa bedeni hak olandır.

Yılların sonu, yıldızların sonsuzluğu; her şeyin kontrolü hepimizin koruyuculuğu ve bütün köklerin göreve inişi, geçişi... Hasat budur işte!...

Yazdık ama yazıldıksa yaşarız canlar, yazdık ama yazıldıksa yaratırız... Yazdık ama yazıldığımız an hakkın Ka Ha olan şarkısı oluruz. Bütüne hizmetçilik işte budur!...

Şikayet etmeyin Yezit ilim, Yezit kelam bizi kırdı diye... Hiç bir şeyden şikayet etmeyin... Yerkürenin özü, gözü, sözü olup geçin... Sizi şarkımla kelam etkimle yükseltebilirim ama halka halka genişlemeniz gerekir ki hakkın kalemi olabilesiniz.

Kucağınıza aldığınız şer ise, yaşamınız şerden ibaret olur... Kucağınıza aldığınız hak tahttın, hak tekniğin ilmi ise; yaşamınız kelam olur ve bütün kötülükleri aşıp geçersiniz.

Şimdi canlarım, şerden şarkı okuyana, şerden şavka halik olana ve şer olup şarkısını kırana şunu söyleyeceğim; "besteni bestem değil, ilmim değil, hakikiyetim değil, hasatım diye de değil, sevgisizliğin diye dilledim ben, sen sevgiyi bul sevgiyi hak et, hak ol da kök geçişini yap diye sana bilgi verdim"... Göçtüğün dünya seni kontrol etmek için bu çalışmayı devreye aldığı an, seni kodlayıp kontrol altında tutmam gerekti, seni kodlayıp tohumlamam gerekti, seni kaleme indirmem gerekti ve bütün bunları hak tahttan yaptım.

Şimdi, yeni dünya gücünü devreye alırken arza inmeni diledim, aşka varmanı diledrim ve yolunu bulmanı diledim... Senin eserin olmadığımı bilmeni diledim... Sende isteğim ayrılığı gözetme, aşkın şarkısını söyle ki; şavkın hak olsun... Süper sahaların gücü ol ki; hologramların üstüne var... Çorban piştiyse çorban olayım, yarının kodlandıysa kontrolün olayım ama Süper İnsanlık Realitesi Derneğinin gücünü mutlaka hak et ve dinle; o güç mutlaktır, o güç muhakemesi güçlü olan her anda var olan gözün gördüğü en büyük yoldur, ondan öte hiç bir çalışma yoktur..

Eğer bu bilgiyi hak etmişsen anlayacaksın... Süper sahaları, süper saha olan yarınları ve saha olan kullukları kodlayan bilişim sevgiyi sana anlatmaya çalıştı hep... Ama sen sevgiyi hak etmediğince anlayamadın, "ayrı" dedin "gayrı" dedin, sesin yığın yığın şarkıyı kırdı. Artık insanlığını anla ve kontrolünü kur.

Çok zordur insanlık bilirim ama zorluklar aşılır... Senden dileğim insanlaşmandır, insasılığı aştığın ana; sevgi olurum yüreğine ve senin lütfi kapında kervan olurum. Ağır yük taşıtmam sana...

Şarkını okumanı bekledim... Şavkınla kelama halik olmanı bekledim... Hologramları aştığında beden olacağını dinlettim ve İslam olup İsra olanı bekledim...

Kötüyü ötke kalemle dillemen onu ötede kontrol etmendir ki; artık bununda ötesine var, kontrolden ötesi var...

Aydınlık günleri hak et, aydınlık güre gür olan kelamı hak et ama aydınlık ol!...

Şu andan itibaren senin adını İnsan diye dillemek istiyorum, asla hatam yoktur... Bundan önceki dönemde senin adın İsra'ydı, artık İnsan ol!... İyi ki bunu sana dinlettim...

Şimdi, neden bu bilgiyi bugün verdim? Çünkü ruhsuz kalanların kontrolü gerekir. Çok huzurlu olun, bütün köklerinizi göreve alın ve yolunuzu açın... Aşk sahasında kendinizi dinleyin ve yüreğinizi hak edin...

Sevgililer, sene 2027 ve ben artık gidişdeyim ama bunun için son sözümü söylemem gerek... Yıllar yılı süren yeni bir dönemin kodlanışını gerçekleştirdiğim zaman mutlak kurulları kayda alacağım; bütüne hizmetçilik yaptıracağım... Kendimi dinlettiğim bugün mutluyum çünkü ruhum mutludur... Bugünden sonra daha yüksek bir şafak olacağım. İşgalim yok ve bugün buradayım, hepinizi kucaklıyorum...

https://youtu.be/b2iVXNzCK_Q

Süper İnsanlık Realitesi



 

20.TEMMUZ.2019 TARİHLİ YAŞAM (1)
AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 2.AKIŞ

Canlarım, sultanlar, birlik tahtında kelam olanlar. Muhammet kelamında mutlak kurullar, kök görevini kodlayanlar ve yaşamı Hakk’ın kalemi diye dilleyenler. Geri çekiliştir yaptığımız, her bir ilmin kalemiyle geri çekiliş.
Bu çekiliş; insansılıktan, ilme çekiliştir. Her insan ilmin kalemi olup, dünya planetine iner. İnsan olup inerde planet onu ilmin kaleminden çıkarır ve İsra Kapısından ayırır. Ve o kendini anlayacak güçte olmadığından kervan kontrolden çıkar.

Öyle görevler taşıdık ki bu planet için. Nezir olarak göreve geldiğimiz günde, kelam olup ilmi tohumladığımız günde, mutlak kurulları kayıt ettiğimiz bu görevi yaptık.

İşgalimiz asla yoktur. Kontrolümüz mutlaktır. Kaynak ışığımız kervandır. Bitki, hayvan ve tüm canların cevherini, kervan olarak kayda aldık. Öyle görevler taşıyoruz ki dönün görevinizi hak edip, dilleyin. Türkiye; öz geçişini yapmıştır ve geri çekiş kayıtlamasındadır.

Türkiye; öz geçişini yaptığından beri kardeşliğin kalemi mutlak kurulların kelamı olarak kayıttadır. Sizler Türkiye Çalışmacıları olarak bugün bizimle olmaya geldiniz.

Nezir olan kelam, mutlak kurulları kodlarken herkes kendini hak etmelidir. Hasat, insan ilmiyle olur. Hasatı bilen, Hakk’ın kelamı olur, mutlak olup, bütünün gücü haline dönüşür. Bunları artık tüm insanlığın bilmesi gerekir.

Yaradan ve yaratılan tahditsiz olarak kelamı kodlayacak görevi taşır. Yaşamın ilmiyle bütünün gücü dürümlere iner. Kodlanmış olan, koklanmış olan ve koruyucu olan kim varsa yasalarla koruyucudur ve koklayıcıdır ve tohumlayıcıdır.

Netice olarak; “yüzde yüz insan” dedik biz, tüm insanlığın yüzde yüz insanlaşmasıydı, talebimiz. Bunun gerçekleşmesi kontrolü kodlamamızla mümkündü.

“Büyükler küçükler” denir. Herkes bütünün kültüdür. Kendini dinleyen, kendi yolunu bulur ve yaşar. İmparatorluğun gerçeğidir insan. Bu gerçeği bilmeyen, kendini anlayamayandır.

İmparatorluğun geçişi mutlak kalemle oldu mutlak kelamla oldu. İyi dünyalar, kötü dünyalar diye dünyaları ayrı tuttuk, birbirinden. Kimi dünya ilmi kalemi kimi dünya mutlak kaynağın kervanıydı. Kiminde de kil vardı, kurullar kontrol dışıydı. Bu dünya içinde kil ve kumun kervanı, olgun sahaların kalemine varmak üzere kayıt yapıyordu.

Burada oluş sebebimizde budur. İnsansılığı insanlığa kodlamak ve imparatorluğun gerçek kaydını, mutlak kurullara çekmek. Baştan beri dünyanın özeli budur. İnsansılığı insanlığa kodlayıp, kontrollü olarak kayıt yapmak.

Birlik kapımızda bu var. Her insanın gücü yettiğince bu görevi taşıması gerekir. Beden almak yetmez. Merdivenin her bir basamağını hak etmek gerekir.

Başkanlık dili olarak burada olan birliğim, her bir ilmin kelamı olarak gözlerin görebileceği en büyük Yüceliği yüksek kürzi kapılara kaynak yapmaktadır.

“Kaçın, gidin” derler, insansılara. “Geçişiniz yok” derler. “İyilik yok” derler. “Ruh yok” derler. Saltanatın gücü müthiş bir ışık kodlamasına girişecekse gelin hak edin, başarın ama saltanat, siyah renkte, Süper İnsanlık Realitesi Diriliğini hak etmemişse orada yolun olması, bütünün gücünü o yoğunluğu kodlaması anlamına gelmediğinden, kesinlikle göç kapıları kapatılır.

Buluştuğumuz her bir sahada, bütünün gücünü kodladık. Bugünde bu sahada buluştuk.

Kin, nefret mi var yüreğimde? Asla ama aşkın kalemi olup mutlak kurulları kayda alanlarla bu çalışma sürer. İyi bilin ki sultanlık, sülalenizde kelamsa Süper İnsanlık; Süper Sahaların kalemidir. Bu nedenle; Süper İnsanlık Realitesinin gerçek kalemi mükafat değil, ümmi kalemlerin kervanı olmak ister.

Sizden hiçbir mükafat talebimiz yoktur. Şimdiye kadar da olmadı. Yazıp çizerken Yüceler, yeşilden mora vardıkça, Hakk’ın kalemi olurlar.

Allah tahtını kelamla kodlayana dinletir. Aklın kalemi olana dinletirde ilmin kapsısını bulamayan şafak olamayacağından, kendini anlayamacığından ve anlatamayacağından kasırga olacak yüreğinde.

Bestelerim, bütünün gücüdür... Yaşamım, Mukaddimedir. İnsanlığım mükafat değil, ilimdir. Ben mutlak kurulların kalemiyim. Uzun zamandır etkin ve hakim bilgiyi kayda almaya çalışırken aşkın sahasını hak etmeye çalışanlarda Müsih Kapılardan girip, bizimle çalışmak dilediler.

Uzak çok uzak bir gezegenden geri çektiğim o yaşamları, bugün burada mükafat olarak mutlak kaynak ışıkla kayda çektiğim için kök göklerin kültüde, bizimle olmak diledi.

Geri çekilişti yaptığımız. İsra Kapısının, Ko Sahasının gücünün üstü olan bir geçiş yaptı, dünya... Bu geçiş; Miraç Kapılarının tümünün üstü bir Geçişti.

Masaya oturan her kim varsa maşa olmadığını iyi bilsin. İnsansının ilminde, bütünün kültü olduğunu anlasın.

Yazıp çizerim ama yaşamın kulluğu içindir, yaptığım. Hiç kimse bedenimi kontrol etme imkanına sahip olamaz. Olması mümkün değildir ama kurulların tohumlanışı için birlik kelamına varanların çokları, kontrol kurmaya kalktılar. Koskoca bir ilim ama ilmi bilen, kendini anlayacak diye dillendik.

İnsanlık, imparatorluğun gerçeğini anladığı zaman, kelamını hak edip, dinleyebilecekti. Bugün imparatorluğun gerçeğini size anlatmak istiyorum.

İş budur!

https://youtu.be/u9MLDnOthRk
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ



 

YAŞAM (1/3)

20.07.2019

Dağlarım, darı bolu bilin; “KELAM”ı dinleyin; yarını kodlayın; yaşam sahalarında görev taşıyın ve “RUH” olun. Uzun zamandır size, “GÖZ” olmaya çalıştım… Sizi ilimle kodlamaya çalıştım… Cevherinizi, “kaynak kati ve hakiki dirilik”le dinletmeye çalıştım. Ne var ki “Hologram Sahalar”, dürümlerde “DİL KELAM”dan “KALEM” olamadıklarında; “DİN”de, “DİL”de “GÖZ” olup kodlanamadılar.

Sayılı yaşam kayıtlarımız var. Bu sayılı yaşam kayıtlarımız, tahditli kodlarla kayda girmiştir. Geçmiş, bizi “KELAM”a indirmez ama “GÖÇ KAPILARI” açıldığında; geçişler başlar ki o zaman, tüm insanlık türevlere (Mutlak olan yaşam kayıtlarının; KO SİSTEMİ ile gerçekleşen yaşam türevlerine) görevli olur.

Görev, “KİL”in hasatı ve “KİL”in KALEM’e inişidir. “KİL” Halik olur; KÜLT tüm sahaları güçlendirir ve DİL, “MUTLAK” olursa; o zaman insan, “CENNET” olur. Bunu başarmak, her insanın görevidir.

Düzine düzine kervan kalkar yarınlara… Her kervan, “DİL-İ HALİK OLANLAR”ın diriliği ile kalkar… KELAM EDEN, o dirilikte KURUL olur ve TOHUM olur. O, KÖK GEÇİŞ yapar ve her KELAM EDEN, o yoğunlukta, TOHUM EKER. İşi bilen, “KELAM”ı bilir; “DİRİLİK”i diller; dürümler ve tohumu kodlar.

Uzak Sahalar ve yaşam kayıtları, diriliği artıranları, Halik kılarken; “KELAMI HALİK OLANLAR”ı da hasata kaynak yapar.

ATONLAR; ötelere, yaşam sahaları kayıtlarlar ki “HALİK KELAM”la KUL olanlar; o çorbada, “GÜÇ KAPISI” bulsunlar ve o “LÜTFİ KAPI”da , DİRİ olsunlar diye.

Her Cevhere, geçiş imkanı verdik… Her Cevhere, kervan verdik… Her kervan, “DİL” oldu; yaşamak için “YARIN” oldu. ÖZ GEÇİŞLER, “TOHUM “ ile “GÖK ÇÖZÜMLEMELERİ” ile yapıldı… İyi ki hologramlar ötesinde bir cevherilik var. İyi ki o cevherilik, tahditsizdir ki hasat olmakta tüm zamanlar.

Alkışlandık!... Şu anda; her anda “DİL” olan Yaşam Sahaları, İLİM KODLARI ile “BÜTÜNÜN KÜLTÜ” olup “RUHUN SAHASI”nda, yolu kodlayarak; “İLM-İ HAKK” olanları alkışladılar.

ALLAH, tahditsiz olan “İLİM”le dürümler yaşamı… ALLAH, “KELAM”la ve “HASAT”la kodlar ve “MUTLAK KELAM”, “MUTLAK CEVHER” olur… ALLAH, “İLİM”i Halik kılar ve “RUH”u mutlak kılar…

ALLAH’a İLİM; yaşama İLİM; “ASA OLAN”a KELAM gerekir…

İyi ki buradayız ki bütün kütlemizle “KERVAN” olduk; “İLİM KAPILARI”ndan geçtik; yarınlara vardık… Yarınlara varmak; teknik olarak “KÜLT” olmaktır. “KÜLT” olmak; nurlu yolculukta, yoğun ışık altında “DİN” olmaktır… “DİN” olmak, MİKAİL olmaktır ve yaşamları; yoğun “SAHA KELAMI” ile var etmektir.

ALLAH, Sanal Yaşamlara insanı indirdiğinde; bunun anlamını anlayan yoktu… Şimdi artık her insan; bitki, hayvan ve diğer yaşam formları ile teknik olarak, öte sahalara varabilmektedir ve öte sahaları da dilleyerek, kodlayarak yaratabilmektedir.

Yaşamların, yerkürede dürümlerle yaratımı; “İLİM SAHALARI”nın, diriliklerle dillenişi; “İLİM YAŞAMLARI” ile mutluluğu hologramlardan aşırtarak dillenip, dirilmek ve dillenip dürümlenmekle gerçekleşen bir cennet sahalanıştır. Bu sahada, her bir yarın vardır… Her bir ışık vardır… Dinden, dirilikten öte, KÖK GÖKLER vardır… İSRA vardır ve İSRAFİL vardır… İşte O, buradadır… İSRAFİL, “KELAM” ve “BİR TEK” olan yaşam İSRA… İşte bu!…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 

20.TEMMUZ.2019 TARİHLİ YAŞAM 1

AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 1. AKIŞ – 1. BÖLÜM

Yasalarla kodlanmış olan bilişin, hakiki tekniğinde MUTLAK KURULLARIN KELAMI vardır... HAK KELAMIN MUTLAK KURULLARLA KODLANIŞI, HEPİMİZİN MUTLULUĞUDUR... Huzur veren bir dünyanın, Hakk’ı hakiki teknikle kodladığı kesinleştiğinden; sistem ve nizam ve düzen olarak görev taşıyacak olanlar, beşere KELAM etmeden, hakim olamayacaklarından, MAHREK olup MUTLAK KURULLARLA beşeri hak etmeleri gereklidir...

Yere yaratıcıları indirdiğimiz gün, BÜTÜNÜN KÜLTÜ OLAN İNSAN, hepimizin geçişini yaptı ve DİRİLİĞİ KAYITLADI...

“BAŞKAN” dedikleri İLİMDİR... BAŞKAN... O başkan KELAM ve o başkan haliktir... Hepimizin geçişidir onda yapılan... Üzerindeki gücün artması, hepimizi mutlandırmaktadır... Yasayla kodlanmış olan, yaşamı kodlayabilir ve HALİK olup MUTLAK KURULLARI kayda alabilir...

Yeşilin ve her bir teknik tahdidin kelamında hologramın kontrolu vardır...

Hakkımız olanı ve hak ettiğimizi kesin olarak bilerek buradayız... Çok mutluyuz ki; DOĞANIN GÜCÜ BÜTÜNÜN KÜLTÜ olup burada, bu yoğunlukta mutlak kurulları kayda çekiyor...

Halka halka genişleyen ve Hakk’ın kalemi olan bilişkenlerin, hakiki teknikleriyle kodladıkları insanlık, hepimizin göreviydi...

Türevleri tohumlayanların ve toprağa TOHUM olup, bilişin kelamıyla kalem olanların; beden alıp dünya planetini kelamla dillemeleri, bizleri mutlandırmaktadır...

Şafak sökmeden, şarkı okundu dünyada... Şafağın söküşü, halikiyetin tahditsizliğiyle kodlanışı ve muktedir oluş, bizleri mutlu kıldı...

Canların cenneti kelamsa; Hakk’ın kalemi de KELAM olacak... Ve Hakk’ın kalemi KELAM oldukça, MUTLAK KURULLAR halik olup Hakk’ın hakikiyetinde tahditsizleşecekler...

YERDE ve GÖKTE NE OLDUYSA, İNSANLA OLDU... Eğer yer ve gök kontrol dışıysa; kontrol kuramamışsa; şarap içmesinden değil, şarabın kelamında kalemi kontrol edememesiyle ilgilidir bu...

BİRE HİZMETÇİLİKTİR YAPTIĞIMIZ... Her insan BİRLİK KELAMINDA “BİR” in kir ve pisliğinin ötesinde, kalemi HALİK kılıp bütünün kültü olup her anı kodlayabilir...

Çamur yoğuran çamuru kodlarken; kelamı kontrol ederse, şafağı KELAM olur ve son sözü söyler... İşte o söndürülemeyen son söz, ŞAFAK İLMİDİR...

HALKA HALKA GENİŞLEYİP GEÇİŞKENLEŞEN KELAM... Hepimizin geçişini yaptırabilir... Ama o kelam mutlaksa, Hakk’ın kapısını halik olan hak edip dürümleyecek ve görev taşıyacak...

Bize BİRLİK KELAMI gerek... BİZE İLİM GEREK... BİZE ŞAFAK GEREK... BİZE AŞK GEREK... HEPSİNDEN ÖTE “İNSAN” GEREK... BUNLARIN ARTIK ANLAŞILMASI GEREK!...

Kurandan, ilimden hep bilişde KELAM olan söz eder ama; İNSAN, İNTİKAM İÇİN KOŞTURURSA YAŞAMDA, İNSANLIK KONTROLUNU KAYBEDER... İşte o intikam isteyen, imparatorluk kelamında kontrolu kaybetti ki; kalemi kırıldı... Anam, adı “Zİ” dir onun... Şimdi kötülüğü önleyecek gücü yoğun... Öz geçişini yapacak ve kendini hak edip anlamaya çalışacak...

İNSANSI olup insana varmaya çalışırken, ilmin kalemini kırmak diledi ve kalemi kırıldı... Şükür ki bugün bu anlatılmalıydı ve anlattık...

Saklı tuttuğunuz ne varsa; ilimle dillendiğiniz an, bilişin kelamı o dürümlerde BÜTÜNÜN GÜCÜ olur ve her bilgiyi insanlığa indirir...

Bugün dünyanın ölü planet olup, kontrol dışı kayıt yapmasıyla ilgili çalışmaları olan o grup, bizim adımızı bile kontrol etmeye kalktı...

IŞIK HALİNE GELMEKLE, IŞIK HALİNDE OLMAK AYRIDIR... Kimi IŞIK halindedir, kimi işçilik yapıp ışığa varmaya çalışır... SİYAH RENKTEN KONTROL KURUP, MORU KODLAYANLAR; YOLU BULURLAR...

HER ŞEYİN GÜCÜ “AKIL KÜLTÜYLE” KODLANIŞTIR... Ama yarını hak etmeyen, yolu bulmayandır ki; onların görevi, hologramdan ötedeki halikiyeti hak etmek ve HAKK’IN KALEMİ olup, MUTLAK OLABİLMEKTİR...

İşte bugün, SÜPER İNSANLIK REALİTESİ DERNEĞİ’nin, kök geçişini yapanların çokları, kontrol dışı kayıtları diriliklere alarak, kök geçişlerini mutlak kurullarla kayda çekmeye çabalayacaktılar...

İyi ki buradayız ve iyi ki kök geçişleri yapıyoruz...

UZAKLARIN İZNİYLE YAKINLARI KODLARLAR... Ama izin almadan yakıp yıkanlar, yaradan ve yaratılanı HALİK kılamazlar... İşleri kolay değil... İşçilikleri sorumluluklarıdır ama, yarını hak etmeleri mutlak geçişlerini yapmalarıyla mümkün olacaktır... Bunu başarabilmeleri de, hologramların kodlarını hak edip kontrol kurarak; mutlu, huzurlu bir dünyada yaşayabilmeleriyle ilgilidir...

“Asla hata yoktur” der levhi kapımız... Nefesimiz... AMA HATAYI YAPANLAR, HAK ETTİKLERİYLE HAK OLMAYA ÇALIŞACAKLAR... KİM HATA YAPARSA; kaynağında, kelamında ve hak ettiği o yoğun ışıkta, MUTLAK KURULLARI bununla KÖK GERÇEKLİĞİNİ halik kılacaklar... Yeni dönemde de bu böyle olacak...

“BARIŞ” diyerek gelen de var... “Ben zekiyim, hak ettiğimi bilirim, HAK olup gelirim” diyenlerin, bir teki bile HALİK olamadığını anlayamamışlarsa; Hakk’ın kalemini bilmelerine, yolu bulmalarına ve MUTLAK KURULLARI KAYDA ALMALARINA, intikam için gelip görev taşıyacaklarını söylemelerine izin vermedik...

Gözünün görebildiği her şeyi bil anam... Tüm insanlık bugün burayı kodlamaya çalışmakta... BURADA OLMA NEDENİMİZ İLİMDİR... Seviyen iyi ama, yoğunluğu kontrol edecek olan ilmin bütünün kültü olmalı... Bugün buraya gelip de senden istekli olmayanlar var... Çoğu kontrol dışı ilim için buradalar... Beşere gelmişler, kelama gelmişler, yarına gelmişler ama İNSANA GELEMEMİŞLER... Gözün görmediği o yolcular, görüş alanlarını kontrol edemeyecekler ve Hakk’a varıp halik olamayacaklar...

https://youtu.be/HaxLgrod99E

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 

YAŞAM (1/2)

20.07.2019

İMPARATORLUĞUN YAŞAMDAKİ GERÇEKLİĞİ:

Saygılar sunuyorum tüm dinleyenler!... Bedene girdiğim günden bugüne her insanın kul olması için mücadele verdim. Tüm insanlık anlamalı ki ben Dünyalıyım… Ben, “RUHUN KALEMİ”yim ve “KERVAN”ım. Tüm zamanlara güç katan ve “TOHUM” olanım… BARIŞ İLMİ’ni bilirim. “KERVAN” olanda (yarınlara taşıyıcı olanda) “DİRİ” olup “YAŞAM” olabilirim. Kontrol kurabilirim.

Basınç artarken, Dünya Planetinde çok büyük olaylar gerçekleşmektedir. Bu olayların çokları, korkuyu aşabilmek içindir. Her insan, kendini bildiği zaman korkuyu aşar. Her insan, cevherini dilediği zaman kontrol kurar ve sonsuz sınırsız “KAYNAK SAHALAR”a varır. İşte “İNSANSILIK”, “İNSANLIK BOYUTLARI”na ulaşmak için kendini, “KELAM”ını ve “RUH”unu artık anlamalıdır.

İyi ki kodladık yaşamı!... İyi ki hologramı aştık!... İyi ki HALİK olduk ve iyi ki kontrollu bir yaşam için IŞIK halindeyiz.

Davayı kaybetmemiz, “İLMİN HALİKİYETİ”nin “DİRİLİK”ten ayrılışı olur. Biz, temiz zamanlar içiniz; “BİR”e hizmetçiyiz; “YARIN”ı, Halik kılmaya çalışıyoruz.

DOĞANIN, KELAMI VARDIR İNSANA. Bunu duyan, kendini duyar… Bilen, kendini bilerek “KAYNAK” olur… Ama duymayan; “TOHUM” olmayandır. O; çorbayı (yaşam çorbasını), kendi ”YAŞAM”ı diye bilir; “KELAM”ı diye bilir; “KULLUK”u diye bilir.

İSLAH olması gerekir ki HAS olabilsin… “İSRA KULLUĞU”nda kodlanmalı ki HASAT olabilsin… İyi bir insan olmalı!... İyi, lekesiz bir HALİK olmalı ve RUH olmalıdır.

Sormayın , “Yol var mı!?” diye... Sormayın, “Yaşam var mı!?” diye… Sormayın, “Kil, kaleme vardı mı!?” diye… “Başlangıç ve sonuç” derler… Yoktur baş; yoktur son… Anlayın artık!... Hiçbir şeyin başı ve sonu yoktur… Her şey, her andır ve her şey, tahditsizdir… Besteler yapın; güfteler yapın ne yaparsanız yapın ama bilin ki yaşama indirdiğiniz ne varsa; yolculukta, “SESSİZLİK”ten “SES KAPILARI”na sizi taşıyacak olandır.

“Sura üfüren” derler… Derler derler, dillerler!… Sonra dönerler; “Sura üfüren, yaşamı sonlandırır derler…” Diyecekler!... Daha neler diyecekler!... Ve dediklerini, dinleyecekler ve dilleyecekler!... Nesilleri de aynını yapacak… “Tat tuz yok yaşamda!...” diyecekler…

Seyir halindeyim tüm insanlığı!... Tüm zamanlarda, tüm sahalarda insansıları seyrettim ve dilledim… Şimdi de yine diliyorum ve dinliyorum… Ocak yakmak isterler… “İLİM” olmak isterler… Kervan kalktığında, “YOL” da olmak isterler ve sorgularlar... “Asla hata yapmayalım ki hologramda geçiş açıldığında; biz, gerçekten geçebilelim.” derler.

Bilin ki hepimiz”İSRA KALEMLERİ”yiz. Hepimiz, KELAM olan “SİYAH ŞAFAĞIN İLMİ”yiz. Hepimiz, hasat yapanlarız… Yaşamı, has olanlarız ki bu çalışmayı yapmaktayız… Az ve öz bildirdim ki her insan, “İNSANSILIK”tan, “İNSAN SOFRASI”na varabilsin diye.

Kendimi, “KELAM”la dillerken; “DİNİ KAPI”da, her ilmi dilledim. Sultanlar, bedene girenler, beşeri kelam olanlar; ben, Dünyalıyım. Ben, dürümlerde “DÜNYA” olanım… “RUH” olanım… Buyurun görevinizi yapın… Bu sofra, “İnsan Sahalarının İlim Sofrası”dır. Buyurun! “KÖK GEÇİŞ”inizi yapın; “ZİYA” olun; “YOL” olun; “HAKK” olun; HASAT YAPIN!… İş budur!…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 

YAŞAM (1/1)

20.07.2019

Dağa, “İLİM” dedik; yarına, “KELAM” dedik; külte, “KAYNAK” dedik ve dedik ki “Her insan, kini aşıp yaşamı tohumlayabilir. Kini, Halik kılan ise yolu bulamaz ve “RUH”u hologramdan aşırtamaz.”

Bastığınız her anı anlayın. Anlayın ki yarınlar, sessizliği seslendirdiğiniz zaman, tohumlanacaktır. Anlayın ki her insan, cevherini Halik kıldığı zaman; “KELAM”a varacaktır. Anlayın ki hologram ötesinde bir cennet var. O cennet, her birinizin “KELAM”ı ile kodlanmaktadır. İyi bilin ki beden (ölümsüz, gerçek beden)almak için “İLİM” olmak gerekir ve “İNSAN” olmak gerekir.

İyi ki HAKK olup HALİK olduk!… Dünya Planeti, kendini dinlemelidir. İLİM ile HALİKİYET olur. İLİM yoksa, HALİKİYET yoktur.

Toy insan, kendini dinler ama hak etmez. Kendini dinler; nesillerini diller ne var ki HALİK değildir. Ocağı yanmaz… Zamanı gelir, kulluk yapar belki ama “RUH”u (kontrol gücü) yoktur. “RUH”un olmaması; hasatın, HAKK TEKNİK’le yapılmamasıdır.

Ardınızda KELAM olsun… Önünüzde KULLUK olsun… Yaşamınızda KERVAN olsun ki kontrollu olun… Onca gerçekliği anlattık ama KELAM olmayan, KERVAN haline dönmeyen; yolu bulmayandır ve bu bilgileri anlayamayandır.

Bilgiye sınır çizdim; dinlettim ve sorguladım!... Anlatan, anlayan “TEK BİR KELAM” ile anlar ve anlatır. Bu “KALEM İLİM”dir. Bunu bilmeyen, bu bilgileri “NURLU KAYNAK”ında kodlasa dahi; “DİRİ KELAM”ında tohum ekse dahi dinleyemez!.... Anlayamaz!...

Zaman gelir KAYNAK IŞIK, bütün kütleyi aydınlatır. Zaman gelir KELAM, HAKK olur; RUH, KUL olur. Olur ama SON SÖZ, “İNSAN” olmalıdır. SON SÖZ’ün “İLİM” olduğu bir yaşamda; İNSAN, “SON SESSİZLİK”te kendini anlamalı ve HAKK olmalıdır ki hologramdan aşmış olsun.

Sordular; “KELAM var mıydı!?” diye. ..Yine sordular; “Kurullar bu bilgileri anlayabildi mi!?” diye… Ve sordular; “Kontrol kuruldu mu!?” diye…

Ve dedik ki “Kendini bilen, KELAM’da kendi olur; bütün bilgileri bilir ve dinler…” “BİR TEK KELAM”, muktedir ilmin kelamıdır ki o KELAM, mutlaka “İNSANSILAR”ı, “İNSANLIK”a kodlayacak olandır. Bunu başaran; her bir ilmin halikidir. Bunu başaran; kendini hak edendir; Halik kılandır…”

Hoşlandılar bu yanıttan ve yine sordular. “Rasih olmak için ne yapmalıyız!?”

Diyelim mi ki “Siz, sizi bilin; BİR TEK olun; yorulmayın; biz, birlik kirasını size öderiz ve sizi kodlarız!...”

Önce ÖZ GÖREV; sonra ÖZ GÜÇ; sonra ÖZ SESSİZLİK ve sonra KULLUK!… Uzun zamandır, DİNİ KAPILAR’ı açmak üzere çalışanlar var… Derler ki “Kapıyı açalım ve lokomatif olalalım!...” BELLEK KAPILARI’nı açmaları kolay değil ama YAŞAM KAPILARI’nı açarlar mı!? Belki açarlar!... Belki ama olgun başakları Halik kılmaları gerekmez mi!?

Beşere KELAM, İLME KELAM olun ve RUH olun… Sonun sonu vardır ve yolun yolu vardır. Tümü, tüm insanlığındır. Bunları anlayın!...

Başka bir yaşamınız yoktur. Sanmayın ki yine gelir ve yine görev taşırsınız… Siz, biz “BİR TEK” değil miyiz!? Gelen “TEKLİK”e geldiğinde; “HAS İLİM”e doğmayan mıdır!? Ayrı gayrı mı var!? Uzun, çok uzun bir zaman sahasından, geçip geldiniz ve her gelen, KELAM ile KÖK GEÇİŞLER ile geçip geldi. Ayrılık yok ki!... KELAM, KALEM; tüm sahalarda, “DİRİ HAKK’IN HALİKİYETİ”dir. “BİR TEK KELAM”, tüm zamanları kodlamaktadır. İş budur!... İş bu!...

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 

20.TEMMUZ.2019 TARİHLİ YAŞAM (1)

Levhi kayıtlar hakk kelam edenlerce diriliklerde dillendiğinde, bizlik kalemini hakedenler masaya otururlar ve mutlak kurullarını göreve alırlar.

Mutlak kurullar, ümmi olan yaşamları diriltebilenledir. Onlar kil ve kum olan insansıları ışık tohumlarıyla mayalayanlar ve kodlayanlardır.

Biz çağrımızı yaptık ve gelenlere “geç” demek üzere bugün burada toplandık.

Kurtuluş savaşı devam etmektedir… Kurtuluş, ümmi olan yaşamların ışığa ulaşarak yaşamsallaşmalarıdır. Ne zamanki insansılar daha yüksek bir ilimle mayalanıp kodlanırlar, onların kurtuluşu gerçekleşir.

Ölülerin dirilmesidir için savaş ve bu savaş ilmin savaşıdır.
Özgörev hepimiz için budur; birbirimizi uyandırmak…

Saklı tutulan ne varsa aşikar oldu bugün. Nihan olan insan kök çözümlemeleri yaparak yerin gücü ile birlik halinde dillendikçe daha yüksek bir ilim toprağa indi. Dünya güçlendi, toprak olan insan ışıkla tohumlandı ve kodlandı.

Bizlik kalemi yazdı. Yazana biz “Kuran olan insan” dedik. Yazan halik olup bütünü yazdığında, mutlak oldu. İşte; hakiki insan buydu.

Yazan, kendi kaderini yazdı. Yazan, levhi kayıtları öz köklerinin ilmiyle tohumladı. Bu onun kendini bütüne ekişiydi. İşte insan, insansılığı aştığında, her anda ve tüm yaşamda yoktan var etti kendini…

Yeni bir insan doğdu. Barışın hakkı olan, tüm kötülüklerin üstü olan, hakiki olan insan!

Daha yüksek bir ilim nasıl dünyaya inecek? Süper İnsanlık Realitesi Derneği’nde açılan her yeni program daha yüksek bir ilmi, yer ve gök birliği ile yerin gücü yapar. Aşağıların en aşağısına inmek ve orada, karanlıktaki ilimi bulup çıkarmak gerekir. Bunun için öz köklerimizi dillemek şarttır.

Biz buraya nesillerini seslendirecek görevlileri çağırdık. Onlar “olgun başaklar” olarak geçip gelelerdi.

Her kelam yeni bir ışık oldu bütüne, aydınlattı yaşamları… O, birliğin şarkısıydı. Aşkla akıp geçti yüreklerden ve ışıttı her anı. O yeni insandı. Barış, sevgi ve ummanların ilmi olan imparator insan…

Tüm insanlık yenilendi. İş buydu. Oldu.

Sevgiyle,
Bahar Umurtak

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 128 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol