21.12.2012 ve ZAMAN

Değerli Dostlarım, 2000 yılının ortalarından itibaren sizlere 21.12.2012 tarihi zikredilmeye başlanmıştı. Bu tarihin ne manaya geldiğini algılayabildiğiniz bir tek sayfada idrak edip bilemediniz ve sandınız ki her dünya gibi Dünyalar İlmi’ni sayfalayan bizim minik dünyamız kayıtlarını silecek ve yoklaşacak. Sonra o kayıtlar güçlü yaşamlar ile yenilenecek ve yaşam yeniden başlayacak. Ve bu dünya zaman sayfasında, İkinci Zaman’ın ışımaya başlaması ile birlikte, “tin” denilen ruh, artık yeni bir tin olacak. Sonsuzlaşma bu şafaktan sonra devreye girecek. Af yoktur ama affolanlar bütün kötülükleri aşıp geçecekler ve zamanların sonsuz ışıkları ile yer gücünü kaynaklarından alıp göklere varacaklar. Buydu beklenen.

Dünya Düzen kurarken, herkes bunu bekledi. Düzen kuruldu ve Zaman Tohumları birleştiler. Dünya Kaynakları’nda insan yenilendi ve Kutsal Işık yeni zamanları kodlayıp yarattı. Ne var ki insanlar hala 21.12.2012’leri beklerler.

“Merkez Zaman” denilen Işık Kaynakları’nın toplu kodlamaları, tüm yaşamlarda kayıtlı birleşenler oluşturdu. Ne var ki dünya insanı hala ne olup bittiğinin farkında değil.

Birler Kapısı, ilmin sayfalanışını gerçekleştirdi ve kontrol kuruldu. Ne yazık ki bu kapıyı aşıp geçecek kimse yoksa da bütün kötülükler yaşanarak, Birler Kapısı yaşam sayfalanışını gerçeleştirecek diye beklenmekteydi. Dünya yok olacak ve zaman sayfaları dürümlenecekti. Olgun Başaklar seçime tabi tutulup tesbit edileceklerdi. Ne yazık ki herkes ölücekti ve sadece ses kayıtlarında kendilerini, “ölümden öte olanlar” diye bildirenler, kanatlanacaklardı.

Herkesin yeni zamanları bu şekilde kodlanacaktı.

Miraç hadisesi bütün kötülükleri aşıp geçenler için varılan bir yoğunluktu. Oraya varacak olanlar, orada korunacaklardı.

Bütünlükler’in çokları, çok zaman sayfasında kendi yüreklerini hak edip birleşmeye çalışsalardı, bu şekilde yanılgıya düşmezlerdi.

Misafirler gelir dünyaya ve o misafirler dünya kodlarını kontrol eder ve yarınları hak edip birleşirler ve zamanı tahtlandırıp kontrol kurarlar. Bunun sonucunda bütün kütle kayıtlanır ve yarınlar Birleşik Işık olur.

Her dürümde bu oldu ve zamanı kaynak olarak tohumlayanlar, dünya ötelerinden geçip gelen birleşenleri ile dünyayı tohumladılar ve Rahman olana ışık oldular. Her dürümde bu oldu. Şükür ki hak ettik ve kontrol kurduk.

Nerden gelip nereye gittiği bilgisine sahip olunmayan bir GÖÇ KÜRSÜSÜ olarak dünyaya giren birleşenim, dünyanın yeni zamanlarını kayıtlayarak Düzen kurdu. Bugün dünya, insan sayfalarında daha gür ve daha güçlü bir konuma ulaşmıştır. Hediye olarak Düzen kurulmuş ve hediye olarak insan oğluna Birleşik Işık verilmiştir. Bu ışık, ilmin sayfalanışındaki en güçlü ışıktır.

“Rahmet Kütlesi” diye bilinen kaynaktaki kütle, insan ışıklardan, tahditsiz şekilde Dünya Kuranları’na katılmıştır.

Hepinizin bilmesini bekleyemeyeceğimiz bu bilgileri, tohum olarak sizlere kattık ve sizlerin yeni zamanlara geçişinizi sağladık. Bu yeni zamanlar, yeni tohumların kontrollu olarak Düzen Kaynakları’na çekileceği zamanlardır.

Bütünlüklerin en Eski Zaman Kaynakları ve teknolojik kontrol ile oluşturulan Yeni Zaman Kaynakları, Birleşik Aileler’ce kayıtlanmış ve kontrollu olarak Düzen Kodları’na verilmiştir.

Misafirlik için dünyaya gelen Birlikler, yeni zamanlarda bütün kötülüklerin aşılacağı “yer sayfalanışı”nı da yapmışlardır.

Herkesin daha iyi anlaması beklenen bir mesele daha var. Meri zamanlarda dünya HARolup KA-HAR olup bütünlenecekti. Bu da olmuştur. Herkesin artık bilmesini beklediğimiz konu, hata yapılmayacak bir yaşamda, har olmayacak ve sonsuz ışıklar kontrol kurup bütünleyecekler tüm insanlığı. Har, hatayı affetmek için olur. Eğer bir yaşam sayfası hata ile kodlanmış ise orada mutlaka hatayı aşıp affı kayıtlayacak bir harlanmanın olması gerekmektedir.

Dönem sonu ve yeni dönem başı diye sizlere bildirdiğimiz bu dünya günleri için, NEFES gerekliydi. “Geniş Zamanlar”ı tohumlayacak bir nefes ki bu nefesi sizlerin dürümlerinizden çekmeniz asla mümkün olmadığından, biz nefesimizi dünyaya çektik ve zaman kayıtlarını dünyadan yaptık.

Her gün dünya zamanı ile çalışmalar yaptık. Zirveleri kodladık ve tohumladık. Kini aşan birleşenler ile birlikte olduk. Kuran okuttuk dünyaya. Kuran, İlmin Kuranı’ydı.

Her dere insana aktı ve zaman, ilme aktı. Birlik Kodları, itibarı yüce insan sayfalara aktı ve sizi hak ettik harladık ve zamanla tohumladık.

Şükrettik ki Birler Kapısı açık kalacak. Herkes o kapıya ulaştığında, o kapıyı, kendi yüreğiyle değerlendirip, aşağıya inecek ve indiği her sayfada bir kayıt bulacak. O kayıt onu daha güçlü kılacak ve daha aşağılara inecek. İndiği her aşağı, onun en yüksek sayfalara varmasını sağlayacak aşağılar olacak. Ve sonra, “ben olgunum” dediğinde, bütün kütle ile birleşecek ve yeni zamanı kodlayacak. Bunu hak eden tüm insanlık, Birler Kapısı ile birleşik ışık halinde çalışacak.

Tanrı insanı yarattığında insan ışık halinde gökleri kodlayacak güçteydi. O insan, yer ve gök olup çalışacaktı. Ne yazık ki onun tohumları kontrol edilemediler ve Koruyucu Işık onları teknik olarak diri Levh-i Mahfuzlar’dan ayrı tuttu.

Şükürler olsun ki bugün yeniden o Levh-i Mahfuz’lara ulaşma ilmi dünyaya verildi.

Bütün Meclisler, bunu net bilip çalışmalıdırlar.

“Atlanta Ana Kaynakları” diye bildirilen “Tahditsiz Biliş İlmi Kayıtları”, sizlerden sizlere açılıp öğrenilecek ve öğretilecekti. Bugün bu kayıtlara insan soyu ulaştırılmıştır.

Müsterih olun ki han; Sistem, Nizam, Düzen Işık Kaynakları’ndan dürümlendi ve yarınlara Kutsal Işık olup indi. Asal Boyutlar bütün İnsan Ummanları’nı tohumladı. Artık yeni bir çağa girildi. Bu çağ insanlık için önceleri de bildirilmiş olan ALTIN ÇAĞ’dır.

ALTIN ÇAĞ, iradeli tahditsiz ışıklarca dünyanın insan sayfalanışındın üstün olan Tanrılar Kayıtlanışı ile tohumlanan bir çalışma sayfasıdır. Bu sayfaya umman olan tüm yaşamlar, Kuran olarak Tohum İlmi ile kaynak yapmaktadırlar.

Dini Yaşamlar, İnsan Işıklar için sona ermiştir. Birler Kapısı, ilmin kayıtlanışını sağlarken, her dere ilme akmış ve yol, ilme ulaşmıştır.

Herkesin dere olup akmasını değil ama hasat olmasını ummaktaydık. Bunu başaracak gücümüz vardır ve zamanı kayıtlayıp bunu hak edip başaracaktık. İşi bilmeyen bunu anlayamaz.

Biz insana iki yaşam verdik. Biri, ilme yaşamak diğeri ilimin ilahi tohumalarından güç alıp, yoldan öte yol olup yaşamak. Her ikisi de dara düşürmeyecek olan yaşam sayfalarıydı.

İnsanlık adına iki yarın yarattık. “Aklın yarını” ve “yaşamın yarını”. Aklın yarını, dünyanın en üstün ışığının yaşam sayfalayışı ile tohumladığı bir yarındı. Diğeri ise kontrol kuracak olan yüreklerin kodlayışları ile yarınları kayıtlamaktı ki bu sayfalanış, BİR’e hizmetin en güçlü yüceliğiydi.

Yarınları kodlayan Birleşenim, kendi yüreği ile Birler Kapısı’na kayıtladı yoğunluğunu ve yarattı. Dünya tüm yaşamları ile Birler Kapısı haline ulaştırıldı ve zaman sonsuz ışık halinde kontrol kurdu.

Yerden ve gökten münezzeh olan Allah, İnsan İlmi’ni hak eden dürümlerde tohum ekti. Bu tohum İlim Tohumu’ydu. İşte yeni zamanlara ulaşırken, hepinizin bilmenizi istediğim bu konuydu. Yer, Gök ve Süper Dereler, size sizden aktılar diye anlattıklarım bunlardı.

Şimdilik bu derece ışık size yeter. Yarın yine size devam bilgi vereceğim. Ve bu bilgiler teknik tahditle sizlere verilecek. Birleşik Işık haline gelen tüm yaşamlara bu bilgiler yayımlanacak ve tertiplenenler bu bilgileri kendi yüce canlarından alıp dinletecekler.

Artık bilinsin isterim ki ben, Dünya olan bir yaşamı, tartısız şekilde yaşamaktayım. Yeni bir güç dünyaya indiğinde, güçler gücü olup onda yeni zamanları tohumlayacak olan yine bedenimdir. Başarı ile gerçekleşen bu ömür, hepinizi “Kaynak İlim”e ulaştıran bir ömürdür. Türlerimi ve tüm yaşamlarımı sizden daha güçlü bir size ulaştıracak yer cevherimi dünyaya indirecek gücümüz var. Hena (Arz Gücü), ben ve ben Hena ve zaman ben; olgun sayfa ben ve tüm yaşamlar ben oldukça, yarınlar mutlaka tohum olarak ekilecekti ve ekilmiştir. Mr insan, gel de bil ve Miss. insan gel de bil. Allah, ilme Hak; yola Hak tır. Amin…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ DERNEĞİ