Birlik İlmi
  BEDEN İNSAN 2-1
 

BEDEN İNSAN (2/1)
07.12.2016

(Dünyadan ışık çekenlere hitaben:)

Yaratın!... Yaratın ama hasatla kodlayıp yaratın!... İlimle yaratın!… İnsan Soyu (Biliş halindeki insan) olun… Mutlak Işık olun… Kuran’la yaratın!… Yaşatın!... İlmin Kapısı olun… Akın!… Et kemiksiniz!... Bunu bilin!... Bizi bilin ki biz, Dünyalı’yız…

Dünyadan ışık çekenler anlamadılar!… Kimlerle çalıştıklarını kestiremediler!… Bilmek istediler ve dediler ki siz, bizi dinleyin ama kendinizi de bize anlatın!...

Anlatalım!…Kul-An, Kuran olan insanız…

Sevgililer, bana sordular “ne yapıyorsun dünyada!?” diye… Dava açtım insanlığa!... Dava sürmekte… Ben, Dünyalı olarak, insanlığa dava açtım… Dünyanın, insan soyuna kul olması için çalışanlara dava açtım… İnsan, kontrol kurduğunda; yarın, nefese vardığında; dava neticelenecek…

Bilinsin isterim ki Dünyalı olmak için herkesin, kendini bilmesi gerekir… Dünyada, akıl vardır… Nihan olan yarın vardır…

Nihan, Sistem’in insanlıktaki, kapalı kalan bilgileridir… Bu bilgileri açmadıkça, yol açılmaz… Açıldığında, insan soyu kontrol kurar ve insanlığı hak eder, anlar.

Dünyaya, insanı indirirken, bilip geldik!… Kendimizi hak ettik bildik!… Ağır yükü hak edip insanlığa indirdik… Neydi ağır olan!? Ağır olan KELAM’dı, KALEM’di ve AKIL’dı… Bizler, kalem olanlar, insan soyuna nefes olduk ve yolu bulabilmeleri için yaşamı hak ettirdik…

Dünya üstünde, dünce çalışanlar var… Güçlü yarınları koruyanlar var… Ve bugünü hak edenler var… “En, boy” deriz ya hani!... Hepsi Sistem’de mevcut olan yarınların Nefes Kayıtları’dır…

İnsan soyu, en-ce kodlanır ve kodlandıkça, boyu uzar… Boyu uzadıkça, yolu bulur ve bilişi hak eder…

İşte dünyada yaşamla dans edenler, insan soyu için yaşam kayıtlayarak diri yüreklerini hak ederler… Dans; yeşilin, insan soyundaki kodlanmış ışığının dansıdır… O ışık; herkesin insansal kalemindedir; kaleminde değilse, yolunda danstadır…

Bizler; den dence (tekrarlarca, ezberlerce), dince, in-ce değil, ilimce konuşanlar, biliş ile her anda hallere, durumlara göre yarınları kodlarız. Durumlara göre kimin neyi hak ettiğini bilir ve bildiklerimizi hasat ile kodlar ve kodlattırırız.

Canlar, iyiniyetlile, artniyetliler, herkes; bilin ki Mesih Bilinç, zamanlara İNSAN’dır… Yolu vardır… Umutları vardır… Yarınları vardır… İnsan Soyu, her anda o Can Kapı’dır. O BİR TEK’midir!? Her bir insan, biliş halinde ocak yakarken O’dur…

Mutluyuz ki bizler, cennetlere cennetlileri kodlayanlarız… Aslan Kapılar’ı açanlar, kalem olanlar, hakim olanlarız…

İsim sordular… “İsim zikret!” dediler… İNSAN!… İsim İNSAN!… Başka isim yok!… İNSAN!… Bu Meclis, İNSAN MECLİSİ’dir!... Burada, tahdit yok!... Burada, Kuran olan yaşamlar var. İsrafil İlmi’nden kelam olan yolcular var!… Rahmet olan kaynaklar var!… Vakit geldiğinde, Hak İlmi’ni diri yüreklere çekecek olan muhakim ve hakiki kaynak olacak.

Çorba (ilim çorbası) piştiyse, şimdi yeniden akalım… Bakalım neler diyeceğiz!…

(Devamı sesli olarak yayınlanacak)

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 67 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol