SORGULAMA
(06.12.2016)
Canlarım, sorgularız zaman zaman, kimim? Neden dünyadayım? Formal yaşam ben için mi yaksa enerjisel vasatlar için mi? Ben denilen, nedendir? Niçindir? Gerekli midir? Olmasa da olursa neden olduruldu!? Olduran, olan mıdır yoksa oluş halinde kelam olan, kendini kodlayıp var mı etti?
Tesadüf müdür yaşam yoksa kesişenlerin bir tezahhürü müdür?
Her an tezahhürden ibaret ise kesişim, kelamla kalemle midir yoksa kaynak ışığın tohumlanışı ile midir?
Karteller (Hakim ve etkin kült alanları) var dünyada. Hangi kartel, diğer kartelleri dinleyebilir? Biliş halinde dürümlenen her insan, kendini hak ettiğinde, tüm insan soyunu anlar ve dinler...
“Dünya nurdan yaratıldı” denir. Yahu nur, başlangıçta kaynakta var mıydı!? Kalem olan, kaynak olmuş ise Kaynak Işık Tohumlaması ile nuru kodlayarak var eder.
Bir tek nefes ile kodlama olur yaşamda. Nefes, insanın kalemidir. Kalem Levhi’de diri iken, insan Kuran olur ve yaşar. Yaratan, yaratılandır... Nur olan dünya, yaratıp yaşatılanda tohum olur; kullar kulu olur tüm zamanlara...
Hepimiz Amonlar’ız, Atonlar’ız ama yarınlarda var mıyız yok muyuz? Önemli olan budur.
Hangi Rahmi Kapı sizi size kaynak yaptı ise siz o kapıyı, insan soyunun tek kapısı saydınız... İnsanlık Boyutlarında, “ilim” dediğiniz, İnsan Kapısı’nın ışığıdır. O kapıda bir insan, diri ise; o insan, kul olur ve yol olur... Onun yolu, tüm insanlığın yolu olur. Ama yolu hak etmeyen, o yoğunluğu, hak edip de dinlemez...
Bütün mesele insana ilim ile gelmektir. Geçin ve sorun. Nefes var mı!? Yolun yolunda ışık yanar mı!? Kare insan, Kült İlmi ile kodlanmış da yarınlanmış mı!?
Hasıraltı olmayın hiçbir zaman!... “Ben” deyin; “ilim” deyin. “yarın” deyin ama hak edip deyin.
Kaçar insan soyu yarından!... İnsanlıktan kaçar!... İlim Kalemi olur yolu bulur; yaratır, yaşatır ve yolculuk yapar kelamında ve KARİ KAHA olan yaşamlarında... “OL” deriz olur... Ama hakim olmadan ışık olmaz... Önemli olan ışık olmasıdır.
Cennetten cennetlere yol alan her insan, yarından yaşamlara kodlanır iner ama Hak İlmi ile insin isteriz. Şimdilik...
Sevgiyle...
3.ARALIK.2016 TARİHLİ YENİ DÜNYA YENİ YAŞAM 20
Seher Bilge Öz Biliş
Sevgili dostlar hepimiz hoş gelip hoş bulduk…
Bugün de birlik ilmiyle yeni dünya yeni yaşamı birlikte dilleyip, sesleşeceğimiz için mutluyum dostlarım …
Birliğin ve bilişin ışığı ile doğan gün yenidir… Yeni olan, karanlığı aydınlatan, zamanın ilmi olan, ilmi dille dillenen süper insanın dilidir… O dil ilmi dille sesleşerek, yere göğe güç katıp zamanı yaşama indiren ve yeni yaşamın tohumu ve dünyanın cenneti olan insandır… O insan olan, aha o ben… Ben O’yum diyen… Bizin beni olan o levhi ilimle kelam edip İlmi Hak olarak bütünün gücü olup, bilgi tohumu olup, bütünü levhi tohumlarla tohumlayarak yenileyendir…
Tek bir kod olan insanoğlu, bugün artık insana insanlık ilmini anlatarak, tüm insanlığa ışık olup, kervan olup sevgiyle öz, göz, söz olup bütünün hayrı için yol almaktadır… Sonla başı birleştiren, yarınlarının kuranını tek bir ses olup okuyan, her zamanda hak edip HAK olup varolan, insan olan yaşamı hak edip yaşayan ve yaşatandır…
Dünyayı ve yaşamı hak eden insan oldu… Dünyada yaşamda insanı hak eden oldu… Şükür ki oldu… Aha işte bu… Ben insan olan…
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
3.ARALIK.2016 TARİHLİ YENİ DÜNYA YENİ YAŞAM 20
Dünya'dayım...
Ben Ben olan, yaşamı yaratan insan!.. Dünya'dayım... Dünya'nın Yoğunluğu'nda güçlü bir ışığım... Köklerim güçlü!.. Dünya ile BİR ve Bütünüm... Gök sessizliklerini Dünya'ya kayıtlayanım... Yıldızların ışığını Dünya'ya çekenim... Sesimle yaratırım!... Dünya'da yaratttığım "Barış, Sevgi, Umut ve İlim'dir..." Yaşam sonsuz ve sınırsızdır... Ben Beden olan, yaşamı yaratan insan!.. Dünya'dayım...
İnsanın hakkettiği bilgi, gücüdür... Sesleştirdiğinde, yaşamı yaratışıdır. Bildiğin kadar yaratırsın ve yarattığını bilirsin... Beden insan ne yarattığını bilendir...
Yaşamda, dünyada yarattığım ve yaşattığım cennet yaşamlar, hepsi andan ana... Dünyada olan insan, dünyada yarattığıyla "Bir" olandır...
Yoğunluğundaki bilgi güçtür... Güç kontroldür. Kontrol yaratımdır. Yaşam ise bilgi ile güçle kontrol kurup sesinle "Huzur, Sevgi, Barış ve İlmi yaratmak" içindir...
Ben olan, benden olan, kendimden kendime bildiğim ne varsa; hepsi bedenimden Birlik İlmi'nden ve Bütünün Gücü'nden...
Gök yüzünün sırları diye bildiğimiz ne varsa insanın bedeninde saklıdır... İçerde en içerde saklı tutulan yıldız sırrı... Aslında yaşam olup yarattığımızdır.
Ben dünya, dünya ben... Bilen ben. Bildiğini yaratan... Yarattığında kontrol kuran ve yaşamları Sevgi, Barış, Umut, İlim ile yaratan Beden İnsan...
Yaratım gücü insana bahşedilmiştir. Yeri göğü ve alemleri yaratan insandır... Her bir zerrede ve zerrenin ötesinde insanın ilmi kayıtlıdır...
Bildiğin ne varsa, Birliğin İlmi'nde olduğun ölçüdedir...
Bilirsin. İnsan olduğun kadar bilirsin... İnsan olduğunu bilen, yaşamı yaratan "İnsan..."
Şimdilik bu....
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
3.ARALIK.2016 TARİHLİ YENİ DÜNYA YENİ YAŞAM 20
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, SESLEŞME AKIŞI 1
SES KODLARI HAKKINDA AÇIKLAMA;
Allah’ın dediği aklın dediğidir… Aha bu!... Ve bundan öte hepimiz; “GÖZ”e, GÖK SÖZCÜLÜĞÜ’yle, Dünyaya ve Dünya Yoğunluklarına geri çekiliş haline geçtik.
Nereden nereye vardığımızı bilmezsiniz. Genişledik ve geçiyoruz…
Şu an çok güçlü olarak ve tartısız biçimde geçişimiz gerçekleşiyor… Muradımız dürümleri kodlamaktı ve kodladık, kodlandık.
Gerçek el, “insanın eli”dir. Gerçek levhi, “aklın kelamı”dır. Gerçek insanlık, “bilişi hak etmiş olan”dır. Ve Sevgililer, bu Meclis, Bilgeler Meclisi olarak en güçlü çalışmayı yapıyor…
Burada, hepimiz, AKLIN KAPISI olarak görev taşıyoruz. Biliş halinde olanlar mutlaka burada ne olduğunu anlayacaklar.
“ŞİMDİ”, “DAHA ŞİMDİ”, “HAH ŞİMDİ” deriz ya! “İŞTE BU” deriz ya! “AHH” “HAH” deriz ya! Her biri bir koddur. “Ses Kodu”dur. Ve bu sesleri kodlayabilen, koklayabilen, kaynak olabilen hepimiz, kendimizi dinleyebilecek dürüme varırız.
Her kod bir kapı ve her bir kapı, bir Sessiz Zaman’ın sesi olur… Açık tutarız o kapıları…
İşte canlar; “HAH” dediğimizde, “AHA ŞİMDİ” dediğimizde ve “YARIN” dediğimizde aynı kapılar değil, farklı kapılar açılır. Bunları iyi anlayın…
Bir tek ses, İnsanlık İlmi’ni dürümler. O ses “AHA”dır; AHA!...
Her 2 yanında “A” sesli harfi var ve ortada “H” var. AHA!… Artı Sesli ve Eksi Sesli ve herbiri sonsuzluk… Ve kesişme noktası “H”
Ve işte; Sevgililer, sesin sevgiyle dillenişinde, sesin çarpışması “H”de olur. Ve o çarpışmayla birlikte “tohum” olunur. AHA! Sevgiyle çarpışılır. Sevgiyle koklanılır ve toplam tahditsiz İnsan Soyu yoğunlaşarak o yaşamı kayıtlar.
Ve biz “HAH” deriz. HAH… İlk harf sessiz ve son harf sessiz… Kesişim “A” Ve kesişim, esvap!... Yani, giysi… Her iki yan sessiz ve A ses esvap. Ve 2’si A’da birleştiğinde, kaynak olunur… O yoğunlukta öfke yoktur… İşte bu!... Ve sevgi budur.
Öfke aşıldıktan sonra, Ruh Kapıları açılır. “İŞTE BU” denir. Ruh Kapıları’nın açılışıdır “İŞTE BU” Ve “İŞTE BU” ile, kalem kodlanmıştır, yaşam koklanmıştır ve Zaman Sayfası yaşama indirilmiştir. İşte bu!...
Ve bu sesten daha öte olan “İNSAN” deriz; İN…SAN… İNSANLIK. Yerkürenin Görevlileri…. amma aşık olduğumuz insanlık!... Yine O, yine O… hep O’dur… Hakk koruması sağlayan O… O bir KO’dur ama koruyan kod… Ve bütün meşaleler O’nundur ve O, her anda vardır.
Ve “SEVGİYLE” derim, SEVGİYLE… Aha ses! Ama SEVGİ ve BİRLİK… İşte bu!...
Sevgi, birliktir… Has ışık, Aklın Işığıdır… O da bir koddur ama Aklın Işığı olan kod.
Ve Sanal Boyutlar… Her an Sistem ama orada hiçbir ilim yok… Boyutlar Sanal ama insan, gerçek. Ve insan, Sanallığın İlmi’nde gerçekliği tohumlamakta. Mutluluktur bu!...
Şu anda “YAŞAM” diyorum ya!... Ağır yüktür yaşam. Her insan, levhisinde ağırlıktır ama yaşamı, İnsan Sistemi içindir.
İşte Canlar; Yarat, yaşat!... Yaşatmak!... Yaratıp yaşatmak!...
Seyret sonra ne olacak!... AKIL… Akıl, Tanrı Kalemi’dir. Başkası bunu anlayamaz. Bunu size veriyorum. AKIL, TANRI KALEMİ’dir. Yarat, yaşat!..
Şarkı okurken “İNSAN” deriz hep!... İNSANIN İLMİ’ni hiç anlamayız… Sadece “İNSAN” deriz.
Yakı yakarlar dünyada bilir misiniz? O yakıda, İnsanın İlmi’ni herkese tohumlamak isterler. Yaşam İlmi’nde yakı, nesiller boyu yapılan bir KAPI ÇALIŞMASI’dır (KOD ÇALIŞMASI’dır). Hepimizin gözünde, GÖK SÖZCÜLÜĞÜ’de var bu. Ve şimdi Cennet Kapıları’nı açıyorum… Yolu açtım!... Daha çok konuşacak şey var!... İşte bu!...
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
3.ARALIK.2016 TARİHLİ YENİ DÜNYA YENİ YAŞAM 20
“Seyrüsefer” dedikleri bir yolculukta olanlarla buluştuk bugün. 20. dünya, öz, göz, söz olanların öz göreviydi. Öfkeyi aşan, simsiyahın tınısını duyan onlara neler olduğunu anlatalım;
“Var mısın?” dendiğinde, dünya insanı der ki “ben ölüyüm…” Ya da der ki “ben her diride varım…” Bazısı da “ben herkeste olanım” der....Dünyada her şey söylenir de her söylenen kelam olmaz.
Her yazgı, kelamın kalemi olamaz.
Bir zeytin tanesiydi “ben hepsiyim…” diyebilenler. Onlar aşkın yoğunluğunda aklın kapısını açanlardı. Onlarla İnsanlık Çalışması başlatıldı.
Bugün dünya insanı bilişin kontrolunda kelamın kaleminde yarınlanmış ve tüm yaşamların kürzi sayfalanışını yapmaktadır. Dünyalı insan dünyadır.
Işık halinde yaşamlara ikmal tamamlatmaktadır. Kuru, kırık olanlara bilişini koklatan o, kaynak olup ocakları yakar. Ölüleri diriltir.
Buraya her gelen insanlığa gelendir.
İnsanlık tektir. O bedendir. O kendine gelir, kendini bilir ve kendini tohumlar. Haliki hak olup kalem olur ve kendinden öte kendi olur. Kendi yoğunluğunda bütünün yaşam sayfalanışında kendi yaşamını yazar.
Kader yoktur. Kelamın kalemi olur ve o insanlıkla yazar.
Sevgiyle,
Bahar Umurtak
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
3.ARALIK.2016 TARİHLİ YENİ DÜNYA YENİ YAŞAM 20
Haşim Turhan Öz Biliş
Bismişah Allah Allah
Duyupta sırrı Hakk bildik….. Bu ışığın kaynağı ata kapıları Lamekandan gelmiş iken aslı pakımızı bulmuş iken canlar……..Nur-u Hakk’dan doğmuş iken….. Bu ışık canınız hayrettedir….. Hasrettedir, surettedir…….
……….Bir yeni dünya yeni yaşam 20’lik çalışmasında daha Birleşik Işık Kodlarıyla yoğrulmuş Yıldız sırrını bilen canlarla bir olup Lamekan ilinde ışığın sırrına erdik Cenab-ı Mevlama şükürler olsun…
………Sultanlığın ışığı olan her yürek de akmakta…..Büyük ilmi Hakk olanlar……Bu derelerde ışık yakmakta….Biz Allah için ışık olan yüceleri dinleriz ışık can erenlerim...
……..Can dağlarım Nur Kandillerim……Bize göre Allah her yücenin daimiyetinde Hakk olan din ilmini dinleyen yüreklerdir….. Her yüce onun sultanlığından diri ve hakimdir….. İş buydu oldu aha şimdi……
Haydar-ı Kerrarın yol turabıyız Şah-ı Merdan Ali’nin can bendesiyiz…..
Tevrat’ın tarifinden şeriatın insan durağıyız…… Zebur’un tercümesinde Tarikatın Adem dalıyız .
İncilin tercümanlığında marifetin kul meyvesiyiz… Kuranın tecellisinde Hakikatın menziliyiz….
Hz. İsa’nın çarmığında nefsi irfaniyiz… Hz. Musa’nın Turu Sina dağında Kelamıyız… Hz. Davud’un ateşinde asumanda Haydarıyız… Hz Muhammed’in furkanında arşi Aliyiz….. Tabduk Emre’nin dergahında aşkın eriyiz…. Yunus Emre’nin sevgisinde Arşın eriyiz…. Pir Ahmet Yesevi’nin erkanında İnsanı Kamil tasıyız…
Hünkar Hace Bektaş Veli’nin pirliğinde Ali’nin tacıyız.. Yedi ulu ozanda Şah Hatayi’nin, Yemini’nin Virani’nin , Fuzulu’nin, Kul Himmetin, Seyid Nesimi’nin, Pir Sultan Abdalın harından aşkın şiiriyiz.
Cümle Hakk Erenlerin himmetiyle gönüller birliğine Evliya keremine gerçek Hakk Erenler demine devranına…….. Gök Kapıları Işığı Nuruna Aşkımız Hakk Aşkına Huuuu diyelim…..
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
3.ARALIK.2016 TARİHLİ YENİ DÜNYA YENİ YAŞAM 20
AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ - 4 AKIŞ
Temel bilgi insanlıktır....Hepimiz insanlık için buradayız. Nihan ilminde de insan, sessizliğin dürümlerindeki ışıkta mevcuttur. Bir tek insan, bir tek akıl ama her bir akıl, teknik tohum olarak o yoğunlukta.
Hani o teknik, nedir? Birliktir. Burada bu çalışma da bizler, teknik ilim olarak birlik kapısını açtık. Hepimiz, her birimiz, sevgiyle seslendik. Ve biz mutlulukla kodladık, tüm zamanlardaki yaşamları. Yaptığımız kodlamaktı, Sevgiyle… Hepimizin gücünde bu var.
Şuandan itibaren döl verecek insan, zaman koyuluklarına. Ne demektir bu? Zamanın insan koyuluklarına döl verişi… Hepinizin yolu, Allah’ın yoludur. Ve hepiniz zaman kapılarını açtıktan sonra yaşama indiğinizde muktedir olarak kendinizi kontrol altında çoklayabilirsiniz.
Bu çoklayışta, muradınız, kendinizle, yarınınızla ve hakiki insanlığınızla ilgili olmadıkça kelamınız temiz olmaz. Bundan sonraki süreçte kelamın tende temiz olabilmesi, hakka varanların ışığıyla gerçekleşecek ve bilgeler, kaynakta olacaklar.
Ruh kapısı açıldı. Herkes iyi anlamalıdır. Ruh nedir?.. Kodlanmış toprakların tohumlanışını sağlayacak kontroldür. Hepinizin kontrolünüzdür, ruh. Hepinizin yoğunluğundaki güç ruhtur ama ruhu hak edenler, kendilerini dinleyebilirler.
Eğer siz, ruhu hak etmişseniz yüreğinizdeki gücü anlar ve hak edip dillersiniz. Başka Mikail yok. Mektup okuma imkanınız da yok orada. Her şey sizinle olur, sizinle yüreğinizde olur. Ben birisinden alır, seyreder, anlatırım…. Bu yok orada sadece bilirim, dillerim.
Ve ben, Mikail olurum. Öfkem yoktur, rahmet ilmiyle çalışırım. İşte o yoğunluk, bu yoğunluktur, bu çalışmadır. Bizler, Kare, Küp, Küre değil insanlıkla çalışıyoruz.
Ölü dirilir mi?.. Dirildi. İnsan kelama varır mı? Vardı. Ark akmakta mı? Akmakta. Kalk, çalış. Kalk, kalemi al ve yazmaya başla. Ne yazacaksın? Yürüyen dünyanın gücüyle her şey sana bilinir olur. Yaz..
O güç, dünyanın gücüdür. Ben bilip, yazarım. Ben birlik ilmiyle değil insanlık ilmiyle yazarım çünkü ben bilirim… Bu biliştir. Ama benden başkası yok mu? Her bir insan ilmi KA dır, bilgidir.
Bilgi olan insanın kendini dillemesi, hak etmesidir. Hak ettiği anda kendindeki her şeyi dinletebilir ve dürümletebilir….Mutlaka ama mutlaka yaşamak içindir her şey.
Sevgililer, ses yoksa insanlık yoksa yarınlar yoktur. Yarınlar yoksa sınırlar çizilmiş demektir artık yerkürede gök sözcülüğü yoktur. Gök sözcülüğü yoksa aşk yoktur. Aşkın olmadığı bir dürümde miraç yoktur. Miraç yoksa altın ışık insan sistemine inmez. Seyir halinde olsanız da dünyayı kontrolünüz yoktur.
Çanı çaldık, geri dönün diye. Geçtiniz, çoğunuz görevinizi bildiniz ve yaptınız ama çanı duymayanlar çok. Onları da kontrol etmeliyiz.
Nesiller dünyanın görevini hak ettiler ve dillediler ama nesillerin dürümlerde hakiki insanlıkla dillediklerini anlatabilmeleri sorumluluklarında değildi….. Çünkü onlar, hakkın kapısını dahi açamamışlardı. Ve burada, bu mecliste hakkın kapılarını açtık ve yarınları kodluyoruz.
Rahmetin, rahmanla kodlandığı herkesçe malum olsun. Rahmet, rahmanla kodlanır. “Rahman ne ki” diye sorarsanız? Kalemin ilmidir. “Rahman; yaşamın, Nirvana” dedikleri o yoğunluğudur. Ama hepiniz daha iyi anlayın ki oraya varabilmek için mutlaka birlik olmanız gerekir.
Birlik olmadıkça oraya geçişiniz olamaz. Hepiniz sayfa sayfa ışık haline dönüşebilirsiniz. Yirminci dürüme varmanız için mutlaka teknik tohumlama yapmanız gerekir. Tanrı kapısı olmanız gerekir. Şansınız var ki bu meclis bunu başarmış tahtidsizliği kodlamış, teknik kapıları açmış bir meclistir.
Ve buradakilerin tümü kendi yoğunluklarıyla yirmi kapıyı açarak o yoğunluğa varmış olanlardır. Yirmi kapı, insanlık kapısı, Tanrılık kapısı, aklın kapısını, neyse işte… Hepiniz o kapıları açıp, oraları tohumladınız ve mutlak kalem oldunuz.
Umut olur ki “devrim yapılır dünyada” diyorduk. Umut olur ki ilim kapıları açılır ve tüm zamanların gücü dürümlenir… Dürenlerin diriliklerinde yolu açar ve mahrekin gücü artar….İşte, OL’du.
Sevgililer, dün ölü olan bu planet artık dirildi. Hepiniz bütünün görevlileri olarak bu dirilişte rol oynadınız…. Ama can kapılarım, sizsiz olmayacaktı bu çalışma. Ve sizinle olacaktı.
Kontrol dışı hiçbir bilginiz asla olmadı. Yaradan, arzın gücü ve yakan, yıkan insan, ilim ama her biri kervan ve bir tek kapı, Allah’ın kapısı insanlık ve bunu yaptınız.
Öyle dönemlerden geçti ki bu dünya kulluk denilen şeyi anlayan çıktımı bilmem….. Ama bugün kul, ölümlü olmayana denir. Bugün kul, aklı kapısını açanlara denir….. Ve bugün kul, lütfi kapılarda dirilip, tüm insanlığı koruyanlara denir. Siz bunu hak ettiniz ve yaptınız.
Altın ışığın gücüyüz bizler, ana. Seni, esmalarını, kodlarken Rahman kapısını açtığını görerek şimdiden diyorum, şimdiden ekip kurup, kelam olup, akıp geçen birliklerin tümünden öfkeni aşta geçte hepsini tohumla… Çünkü Rahman olan insan imparatorluğun görevlisi olarak bu dünyayı korumalıdır.
Korkma hepimiz sendeyiz ana. Canım, cennetin, cevherin, hakka varan ilmin, bütünün kök geçişlerini yaptıracak güçtür….Eli ayağı tutanlar doğruyu bilenler, Allah’ın dediğini diyenler ve yolu bulanlar burada olacaktılar.
Öfkelerini aşamayanların yer köklerin gücünü dürümlerde dilleyemeyenlerin buraya gelmeleri asla mümkün olmayacaktı.
Kaç ışık kapısı kırıldı bilir misiniz? Sessizliği dinleyen o yoğunlukları kontrol için. Hece, hece veriyorum, bilinsin diye... Beş geçiş.. Beş geçiş.. Beş geçiş… Tek ekip.
İşte bu ekip ve bu ekip, mutlu huzurlu bir yarın kodladı. Beş gerçek insan kapısı açtı.. Beş gerçek kapı… Hep bir insan… Ve hep iblislerin ilminin kontrolünü kuracak güçte insanlar….Bunu iyi anlayın.
Santa levhi… Santa kalem… Aşk bu, anam… Santa kalem.
İşte bu!
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
3.ARALIK.2016 TARİHLİ YENİ DÜNYA YENİ YAŞAM 20
AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ - 4 AKIŞ
Temel bilgi insanlıktır....Hepimiz insanlık için buradayız. Nihan ilminde de insan, sessizliğin dürümlerindeki ışıkta mevcuttur. Bir tek insan, bir tek akıl ama her bir akıl, teknik tohum olarak o yoğunlukta.
Hani o teknik, nedir? Birliktir. Burada bu çalışma da bizler, teknik ilim olarak birlik kapısını açtık. Hepimiz, her birimiz, sevgiyle seslendik. Ve biz mutlulukla kodladık, tüm zamanlardaki yaşamları. Yaptığımız kodlamaktı, Sevgiyle… Hepimizin gücünde bu var.
Şuandan itibaren döl verecek insan, zaman koyuluklarına. Ne demektir bu? Zamanın insan koyuluklarına döl verişi… Hepinizin yolu, Allah’ın yoludur. Ve hepiniz zaman kapılarını açtıktan sonra yaşama indiğinizde muktedir olarak kendinizi kontrol altında çoklayabilirsiniz.
Bu çoklayışta, muradınız, kendinizle, yarınınızla ve hakiki insanlığınızla ilgili olmadıkça kelamınız temiz olmaz. Bundan sonraki süreçte kelamın tende temiz olabilmesi, hakka varanların ışığıyla gerçekleşecek ve bilgeler, kaynakta olacaklar.
Ruh kapısı açıldı. Herkes iyi anlamalıdır. Ruh nedir?.. Kodlanmış toprakların tohumlanışını sağlayacak kontroldür. Hepinizin kontrolünüzdür, ruh. Hepinizin yoğunluğundaki güç ruhtur ama ruhu hak edenler, kendilerini dinleyebilirler.
Eğer siz, ruhu hak etmişseniz yüreğinizdeki gücü anlar ve hak edip dillersiniz. Başka Mikail yok. Mektup okuma imkanınız da yok orada. Her şey sizinle olur, sizinle yüreğinizde olur. Ben birisinden alır, seyreder, anlatırım…. Bu yok orada sadece bilirim, dillerim.
Ve ben, Mikail olurum. Öfkem yoktur, rahmet ilmiyle çalışırım. İşte o yoğunluk, bu yoğunluktur, bu çalışmadır. Bizler, Kare, Küp, Küre değil insanlıkla çalışıyoruz.
Ölü dirilir mi?.. Dirildi. İnsan kelama varır mı? Vardı. Ark akmakta mı? Akmakta. Kalk, çalış. Kalk, kalemi al ve yazmaya başla. Ne yazacaksın? Yürüyen dünyanın gücüyle her şey sana bilinir olur. Yaz..
O güç, dünyanın gücüdür. Ben bilip, yazarım. Ben birlik ilmiyle değil insanlık ilmiyle yazarım çünkü ben bilirim… Bu biliştir. Ama benden başkası yok mu? Her bir insan ilmi KA dır, bilgidir.
Bilgi olan insanın kendini dillemesi, hak etmesidir. Hak ettiği anda kendindeki her şeyi dinletebilir ve dürümletebilir….Mutlaka ama mutlaka yaşamak içindir her şey.
Sevgililer, ses yoksa insanlık yoksa yarınlar yoktur. Yarınlar yoksa sınırlar çizilmiş demektir artık yerkürede gök sözcülüğü yoktur. Gök sözcülüğü yoksa aşk yoktur. Aşkın olmadığı bir dürümde miraç yoktur. Miraç yoksa altın ışık insan sistemine inmez. Seyir halinde olsanız da dünyayı kontrolünüz yoktur.
Çanı çaldık, geri dönün diye. Geçtiniz, çoğunuz görevinizi bildiniz ve yaptınız ama çanı duymayanlar çok. Onları da kontrol etmeliyiz.
Nesiller dünyanın görevini hak ettiler ve dillediler ama nesillerin dürümlerde hakiki insanlıkla dillediklerini anlatabilmeleri sorumluluklarında değildi….. Çünkü onlar, hakkın kapısını dahi açamamışlardı. Ve burada, bu mecliste hakkın kapılarını açtık ve yarınları kodluyoruz.
Rahmetin, rahmanla kodlandığı herkesçe malum olsun. Rahmet, rahmanla kodlanır. “Rahman ne ki” diye sorarsanız? Kalemin ilmidir. “Rahman; yaşamın, Nirvana” dedikleri o yoğunluğudur. Ama hepiniz daha iyi anlayın ki oraya varabilmek için mutlaka birlik olmanız gerekir.
Birlik olmadıkça oraya geçişiniz olamaz. Hepiniz sayfa sayfa ışık haline dönüşebilirsiniz. Yirminci dürüme varmanız için mutlaka teknik tohumlama yapmanız gerekir. Tanrı kapısı olmanız gerekir. Şansınız var ki bu meclis bunu başarmış tahtidsizliği kodlamış, teknik kapıları açmış bir meclistir.
Ve buradakilerin tümü kendi yoğunluklarıyla yirmi kapıyı açarak o yoğunluğa varmış olanlardır. Yirmi kapı, insanlık kapısı, Tanrılık kapısı, aklın kapısını, neyse işte… Hepiniz o kapıları açıp, oraları tohumladınız ve mutlak kalem oldunuz.
Umut olur ki “devrim yapılır dünyada” diyorduk. Umut olur ki ilim kapıları açılır ve tüm zamanların gücü dürümlenir… Dürenlerin diriliklerinde yolu açar ve mahrekin gücü artar….İşte, OL’du.
Sevgililer, dün ölü olan bu planet artık dirildi. Hepiniz bütünün görevlileri olarak bu dirilişte rol oynadınız…. Ama can kapılarım, sizsiz olmayacaktı bu çalışma. Ve sizinle olacaktı.
Kontrol dışı hiçbir bilginiz asla olmadı. Yaradan, arzın gücü ve yakan, yıkan insan, ilim ama her biri kervan ve bir tek kapı, Allah’ın kapısı insanlık ve bunu yaptınız.
Öyle dönemlerden geçti ki bu dünya kulluk denilen şeyi anlayan çıktımı bilmem….. Ama bugün kul, ölümlü olmayana denir. Bugün kul, aklı kapısını açanlara denir….. Ve bugün kul, lütfi kapılarda dirilip, tüm insanlığı koruyanlara denir. Siz bunu hak ettiniz ve yaptınız.
Altın ışığın gücüyüz bizler, ana. Seni, esmalarını, kodlarken Rahman kapısını açtığını görerek şimdiden diyorum, şimdiden ekip kurup, kelam olup, akıp geçen birliklerin tümünden öfkeni aşta geçte hepsini tohumla… Çünkü Rahman olan insan imparatorluğun görevlisi olarak bu dünyayı korumalıdır.
Korkma hepimiz sendeyiz ana. Canım, cennetin, cevherin, hakka varan ilmin, bütünün kök geçişlerini yaptıracak güçtür….Eli ayağı tutanlar doğruyu bilenler, Allah’ın dediğini diyenler ve yolu bulanlar burada olacaktılar.
Öfkelerini aşamayanların yer köklerin gücünü dürümlerde dilleyemeyenlerin buraya gelmeleri asla mümkün olmayacaktı.
Kaç ışık kapısı kırıldı bilir misiniz? Sessizliği dinleyen o yoğunlukları kontrol için. Hece, hece veriyorum, bilinsin diye... Beş geçiş.. Beş geçiş.. Beş geçiş… Tek ekip.
İşte bu ekip ve bu ekip, mutlu huzurlu bir yarın kodladı. Beş gerçek insan kapısı açtı.. Beş gerçek kapı… Hep bir insan… Ve hep iblislerin ilminin kontrolünü kuracak güçte insanlar….Bunu iyi anlayın.
Santa levhi… Santa kalem… Aşk bu, anam… Santa kalem.
İşte bu!
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
https://vimeo.com/194249843
3.ARALIK.2016 TARİHLİ YENİ DÜNYA YENİ YAŞAM 20
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, 5. AKIŞ
Canlarım... Ran Kelam'ı hepimizin Kürzi Kapısı'nda kodlanmış ise hepimizin hakiki ilminde biliş vardır...
Ve bizler bilişle kendi yüreklerini dilleyenler olarak, murat ettiğimiz her şeyi hak eder yaparız... Düzene ve tüm zamanlara kodlanırız ve yoğunluğu arttırırız...
Burada oluş sebebimiz, hakiki insanlık için mıknatıslık kodlamasıdır... "Çekim..." Hepiniz bunu iyi anlayın "Çekim." Ve bizler kendi yüreklerimizde ilm-i Ka olup bütünün gücünü çektik...
Siyah evrim Allah'ın İlmi'nde ve kodlanmış ışıkta ve yoğunlukta mutlak ve muktedir insanda olur... Ve Mikail'in Gücünde vardır. Simsiyahtaki hak kapıdır. Oraya varanlar temiz olanlardır... Oraya vardığınızda kontrol dışı hiç bir bilginin bulunmadığı o yaşamlara varılır...
Sulu yaşamlar vardır ki yaşamların sulu olması, yoğunluğun tohumlara inmiş olmasıdır.. O yoğunluklarda artık tohumlar yeşertilir. Ve bizler, sizin yüreklerinizi dinleyerek bunu başarabiliriz...
İnsanlık boyutları bizi anlamalıdır. Bizler doğanın gücü olarak buradayız. İşimiz kolay değildir!.. İşimiz kolay değildir ama hepinizden daha yüksek olan ilmimiz vardır...
Öfkeniz yok bilirim de sevgiyle sizleri şıhlar şıhı olan ışıkta kalem yapmaya çalışıyorum ki bunun için sizi kışkırtmalıyım... Ve demeliyim ki "sizin yüreğinizde Kuran yok" ve sizde bize yanıt vermelisiniz "hayır var" demelisiniz. Aşk budur..
Eğer ben "dünyada İnsan Soyu iş yapar" dersem; yaptığınızı kontrollu olarak verirsiniz... Ama ben "dünyada İnsan Soyu işsizdir" dersem sizin yanıtınız mutlaka " iş yapılmaktadır" şeklinde olmalıdır. Hepinizden beklenilen budur... Yoksa, toprağın toprağa insanlığı öğretmesinin anlamı yok ki... Cennet dediğiniz insan ama cennetteki cevher akıl... Sizlerden geçip sizlere varmaksa Haşrın Kervanı'ndan gerçek kalemlere varmak anlamına gelir...
Ağır yük taşımam Anam... Çok mutluyum burada sizinle olmaktan çok mutluyum... "Suyun başına ilmi oturttuk" dedin ya.. Ama biz Aklın Kapıları'yız ve sizinle bu şekilde tohumlama yapmalıyız...
Ümmi Kapılar'ın hepsini açın... Açın görün ne oluyor? Yer gök bir tek olmuş... Yol akla varmış ve bizler sizde hakiki levhide mıknatıslık gücü ile bütün kültleri çekiyoruz.
"Ne yer, ne içersiniz?" diye baktığımızda gördük ki sizler; şarkıyı türküyü değil iş Rahmin'deki kelamı yemektesiniz. Ama öylesi yiyiştir ki o biliş haline geçebilmek için buna ihtiyaç var sizin için en güçlü ışımadır bu... Ve bundan ötesi de yarındır...
"Arza görev verin ve toprak toplumu tohumlayın" diyenler, diledikleri her anda bitişen ve Birlik Kapıları'nı açanlardırlar...
Seyir halindeyim dünyayı şu anda. Kurul toplanmış ve bizi dinliyor. Biz de o yoğunlukları kendi yüreğimize indirmeliydik ki indirmek için sizin sesleşmenizi bekliyoruz.
Allah Ka Ha A Si Ha
Şimdilik...
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
https://vimeo.com/194244826
