Birlik İlmi
  İLİM 2, 2. AKIŞ
 

26.NİSAN.2017 TARİHLİ İLİM 02

AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ – 2 AKIŞ

Canlarım, Kuran-ı Kerim der ki; Sistem, Nizam ve Düzen görevi, ilimle kodlananlarca yürütülür. İlimle ve hakimle ve kontrollü olarak çantanızı taşımanız gerekir. Hepinizin yüreğinde biliş çantaları var. O çantalara, kelamı koyduk. Ve biz o çantalara, kulluk ilminin koyduk. Her birimizin yüreği var, o çantalarda.

Değerliler, o çantalar, Birler Kapımız olarak bizim yüreğimizdedir. Birler Kapımız olarak… Bir dava, insanlık davası açtıysa yaşam bize, biz yaşama insan olup, ilimle dava açtık… Her birimizin davası, kendi yoğunluğumuzun Kuran-ı Kerim-i olarak tüm insanlığın kaydı oldu. Yaşamın ilmi, Allah’ın ilmi…Ekmek, İsrafil’in…Yaşamı tınıyla tohumlayan ilim, bilişimiz.

Bugünden sonra daha güçlü bir dönem için karşılıklı açacağımız davalarda olacak. Biz, dünyayı dava edeceğiz. Dünya, bizi dava edecek….Her açılan dava, toprak toplumun kulu, kuranı ile kontrol kuracak. İki Mikail, bir tek kelam ama her Mikail, KAHA.

Bugüne kadar sessizlik hakimdi artık sistem kontrol kuracak ve ses, hak kapıyı açacak.

Karanlık, ekip kuranlarca kodlanır. Ve bu ekip, karanlığı kodladı. Muhakim ve hakiki insan, kelam olarak o karanlığa, karanlık tınıyı tohumlattırdı. İsmail-i Kapıların hepsinde yalın ve hakim insan sırrı, kontrol kurdu.

Her insan mesele diye bakar insanlığa… Mesele… Ama asıl mesele yaşamdır….Eğer insanlık bir meseleyse anlaşmaya göre insan, en ve boyunu kontrol ettiği zaman… O mesele, hakkın kapısında yok olur. Ama eğer yaşam meseleyse ve her şey orada kontrol dışıysa yaşamın yokluğu, kodlanmış toplumların, yokluğu olur.

Değeriler, dünyayı kul sayarım, yol sayarım, yarın sayarım da aktığımda hakkın kapısını açıp, yalına hakim olduğumda…. Ve bütünün kültünde kulluk yaptığımda bilirim ki her şey her şeyden teşekkür eder.

Benim nesiller boyu, “günah sevap” demeden, her bilgiyi dünyaya çektiğim bir günde…. Gördüm ki günahı sevabı dilleyenler artmış. Yakışır mı yaşama, günah sevap kavramı? Hangisi günah? Hangisi sevap? “Çamur yoğuran bir dünya için günah” dediler…Yolu kodlayamayan için Kübra ilminde kırıldı ve yolu kaybetti diye güne gün eklenmeden yol kapatıldı.

Eğer bu dünyada her şey günah ve sevaptan ibaret ise neden yaşam yaratıldı? Günah sevap ya ha kim günahsızdır ki dünyada? Bakın bakayım… Günaha kelam devresi kattıkça siz, her şeyi günah saydıkça bütün kötülükleri yaşattıkça bu dünyada, her sistem kendi yolunu kaybetti.

Çalı çırpı mıyım?...Asıl bedenli benim. Çalıda çırpıda beden yoktur ama yoğun ışıkta, bedenim vardır. Ben doludizgin dünyayı kulluk için çatıştırırken yüreğe yüceler cümlesinde hakkın kapısını açtığımdan beri verdiğim aldımsa da…. Benim yolumu kaybettirmeye çalışanlar, kendi yaşamlarını yıktılar.

Sel, sistemin gücüdür. Aç kapıyı izle. O sel, seni sürükler. Ama o güç, seni sürükler. Eğer sen o gücü, hak eder, o güç olursan, sen o gücü kodlar, koklar, kontrol edersin. Bütüne hizmetçilik, insana hizmetçilikten öte değildir. Hepimizin gönüllere görevi vardır.

Umut olur ki gövdenizi güçlendirerek gönüllere güç katarsınız.

Değerliler, resmi çalışmalar, hepimiz için önemlidir. Bu resmi çalışmaları yapabilen birlik, bu birliktir. Her insan, resmi çalışma yapma çabası içinde olsa da…. Yarınları kodlayamadığında çatışmaya girdiği her an kendi yüreğini kontrol altında tutamaya, yolu kapatabilme ilmini kontrol edemeye ve yolları kayıtlardan çıkabilir.

Hepimiz, size sizi verdik. Ayrı gayrı yok ki….Cennetin adı ilim, yolu, kalemdir. Sizden beklentimiz, bütüne hizmettir.

Canlarım, deşmeyin yürekleri… Deşmeyin, bırakın acılar dinsin ama siz dümenin başına oturtulanlar, hep deştikçe yürekleri, yığınlar kırıldılar… Deşmeyin.

Bunun için size hepimiz seslenmek istedik. Herkesi kırma imkanınız var ama yaşamı hak ettirin. Yarınları hak ettirin ki rahmi kapıların kulluğu, kontrollü olsun. Sizden dileğimiz budur.

Canlarım, tek bir şey söyleyeceğim ve yolu kapatacağım. Buraya gelmeniz zorluklarla oldu bilirim ama bize gelirken, hepinizin daha güçlü olmanızı beklerdim. Benim adıma görev taşımanıza iznim yoktur...Bu kesindir…Burada olanlar, benim yüreğimdekiler, bu görevi net yapabilirler…. Ama bu güçte olmayanların beden alıp, mektep kurmalarına iznim yoktur.

Şuandan itibaren de buna hiç kimse razı olmasa da bizler bu şekilde çalışmak istiyoruz. Eğer dünyayı yok edecekseniz çok ama çok öz geçiş yapmanız gerecek yüreğimize…. Buna izin veremeyiz. Dünya biziz, canlar…

Yok ettikleriniz, yok olanlar, sistem gücünü dürümleyecek yücelikte olacaklarında onları mutlaka kontrol altında tutabiliriz….Ama iyi anlayın ki burada olmanıza izin verirsek her şey sizin yüreğinizde yok olur.

Aşık olmadığımız, ilim kalemleri olduğunuzu görüyorum ama cennetten kovmaya niyetiniz olanlar, cennettiler. Bunu iyi bilin…Ve bundan sonra burayı gelmenizi engelleyeceğim. İznim yoktur, gelmenize.

Zırhlı biçimde gelebiliriz diye düşündü yüreklerden birisi. Yaradan insan, yarattığında zırh, toprak için kodlar…. Ama topraktan öteye varanda artık zırha ihtiyaç yoktur… Ama iyi bilin ki o zırhı kuşandığı zaman yürek kınanır… Eğer kınanmak istiyorsanız zırhınızı kuşanın, gelin. Ama inanın ki burada bulunuşunuz muktedir olmanıza yetmeyecek.

Aha bu!

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ


https://vimeo.com/214896012
 

 
  Bugün 205 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol