Birlik İlmi
  AKLIN KELAMI (5), 3.AKIŞ
 

5.ARALIK.2018 AKLIN KELAMI 5
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 3. AKIŞ

Uykuya dalmadan evvel, sorgulama başlar canlar... Yazı yazarken de, yine bu sorgulama, dürümlerde kodlamalar yapar... Ve siz uyandığınızda, sorgu MUTLAK KURANDA artık yanıtları vermeye başlar yüreğinize... Herkes bunu bilmelidir... Sorgulama ve sonra HAS TEKNİK; SON SÖZ SÖYLENİRKEN HEPİMİZİN KELAMA VARIŞI... Ama, ama SİZLERİN KENDİNİZİ DİNLEYİŞİNİZ ÇOK ÖNEMLİDİR!... Üzerinizdeki güç artmaktadır... Ve bu güç size; sistem, nizam ve düzen gözü olarak kodlamalar yapar...

DÜNYANIN NEFESİNİ HİSSEDİN... BÜYÜK BİR GÜÇTÜR O...VE SORU SORMAYIN... O SORU SİZİ SİSTEMDEN ÇIKARIR!... SADECE DİLLEYİN... GÖZÜNÜZ, TÜM İNSANLIĞI GÖRECEK O ZAMAN... Yaşamınızdaki her bir şafak, sizinle sökecek... AMA, SEVGİYİ HAK ETMEYE ÇABALAYIN!...

KIRAN İNSANIN KELAMI YOKTUR CANLAR... Kıran insan, muktedir olamaz... Kelamı yoktur çünkü halikiyeti de yoktur...KIRMADAN ÇALIŞIN!... KİNİ AŞAN, KIRICI OLMAZ... Kinsiz ve hakikiyetçi olup, kodlamalar yapın...

UNUTMAYIN!... BEDENİNİZ BÜYÜK BİR KÖK GERÇEKTİR... O beden, her ilmin kalemidir... O bedeni dilleyin, halik kılın, hakikiyetle dinleyin ve hak ettiğinizce KELAM edin...

HULUSİ KAPI İLİMDİR... Unutmayın, ilimi insan diller... Başkası dilleyemez... Ama insan kendini hak etmediğinde, hak tahta varıp bunu dinletemez... Diller ama dinletemez...

Canlarım!...

Sayın bayanlar, sayın Peker babamız!...

Şu ana kadar kördük... Gözsüzdük... Sözümüz yoktu... Cennet kapılarının tümü kapalıydı... Yığınlar kırıktı... Hakk’ın kapısında KELAM yoktu... Hologram sahraları vardı yaşamda... Sahra, ALTIN IŞIĞIN KURANINA denir... Ama sahra kodlanmamışsa, hologramdır... Sahranın kodlanması gerekir ki, hologram aşılsın... Olgun saha kapılarındakiler; bu yoğunluğa vararak, kodlamalar yaptıklarında, kontrol kurulur... İşte, YÜCE İNSAN budur...KONTROL KURABİLENDİR... Ölüm, Allah’ın lekesiz kaynağına insanlığa indiği zaman, ölüm arzın kültünde kodlanır ve yarınlar oluşur... O zaman YAŞAM oluşur... Yenilik oluşur... Ve SES oluşur... Sesin olgun sahralara inişiyle birlikte yer yarınlarını oluşturur...

“Muhammed” dedikleri kelamdı... Ama muktedir miydi? Muktedir mi, yoksa mukaddimedeki kelam mıydı? O bir mukaddime kelamıydı... MUKTEDİRİYET, KONTROLLA OLUR... Bilgiyi kontrol etmek ve korumak tüm sahraları... Kodlamak ve tohumlamak... Ama, mutlak olarak yapmak bunları...

KAÇTIĞINIZ ZAMAN İLİMDEN ÇIKARSINIZ... Ama ilim sizi hak eder, halik kılar mı? Mutlak olursak, bunları yaparız... Ve biz MUTLAK olarak, KELAM olup her anı HALİK kılarken, kaçıp gideni de HALİK kılarız...

KURAN, İNSANIN İLMİDİR... Ama insanın kelamı da olsun... Bu da Allah’ın ilmiyle olacak bir husustur... Olgun, her bir diri insan, ölüler diyarına KÜLT olup gelenlerdirler... Onlar; kökten güç alırlar, yoğun ışık altında yarınları tohumlarlar... Kocaman bir doğa ve kocaman bir lekesiz kaynak... İşte o lekesiz kaynak, sistem olarak sizleri kodlar...

Ek Medine, ek merdiven... Her şey EK bu yaşama... Herkes ek... Ama herkes sistem olup sesleşmeye çabalıyor... Bunun farkındayım ama, burada bugün olgun sahralara görev taşırken; kilin, kumun yürüyen kayıtlarına ses verdiremeyiz... Unutmayın!... Nefes alıp nefes vermeniz bile bize mutluluk veriyor ama iyi bilin ki, bu çalışmaya kayıt yaparken; buraya inenlerin sistem olup devremi kontrol etmeye kalkmalarına özür dilemeyeceğim, iznim yoktur!...

Biz, Allah’ın tahtında değiliz, Hakk’ın kalemiyiz... VE HAKK KALEMLERİ MUTLAKTIRLAR UNUTMAYIN!... “Deli, diri” denir, ama ekmek yaptığı zaman o diri; KELAMDIR...

Süper sahraları kodladık biz yine bugün... Zurna çaldı, o zurnayı kodlayandık... ZİYA olanda, KELAMDIK... YEREKÜRENİN GERÇEĞİ, İNSANDIR... İtibar itibarı kodlar ama, imparatorun kelamı MUTLAK KURANLARI kodlar...

BUGÜN ZORLUK AŞILDI CANLAR... Teknik olarak tüm zorlukları aşarız... Planetin görevlileri daha güçlü olacaklar... Bunları iyi anlayın... Tüm insanlık için yapılan çalışmalar, bütüne hizmetin en güçlüleridir... Ve bugün SÜPER SAHRALARI kodladık yine... Tüm insanlık için görevlilerimiz var dünya planetinde... Çalışmalarını devam ettiriyorlar... Biz onların yarınları için kodlamalar yapıyoruz ki, kaynak ışıkları sınırlanmasın diye...

Dünya planetinde BİRLİK KELAMLARI kodlama yaparken, HER BİR DÜRÜMDE BÜTÜNE HİZMETÇİLİK de yapılır... Ve sultanlık yapabilenler SULTANLIK yaparlar... Sultana SİSTEM olmaya gelenler, KELAM olurlar; her birimiz BİLİŞ halinde mutlak kıran, mutlak kırılanı kodlarız ve din kapılarında kodlayıcı olanları kendi yüreklerimize alarak tohumlarız ki; kodlananlar ummanlara lekesiz olarak ulaşsınlar diye...

“Kaçan, kurtulur dünyadan...” Öyle diyorlardı... Biz de diyoruz ki “KAÇIRMAYACAĞIZ KİMSEYİ!... HİÇ KİMSEYİ KAÇIRMAYACAĞIZ CANLAR!...” Bu dünya yoksulluklar içinde yaşadı bugüne kadar... BUGÜNDEN SONRA VARLIK İÇİNDE OLACAK!... Ve biz bu dünyayı asla kontrolsuz bırakmayacağız... Körün körlüğünü anlaması, görevini hak etmesiyle mümkündür... Ve temiz bir zaman için, büyük kötülükleri önleyen biliş; herkesin insanlığını HALİK kılacak...

Yeni dönemde daha güçlü bilgileriniz olacak canlar... Bugün sevgiyle sizinle oldum ve sizlere bilgi verdim... Bilişi kodlamaya gelen birliklerin çoğu bugün burada MUTLAK KURANLARINI da hak ettiler... Ama daha önemlisi, sisteme inemeyenler de vardı ve onların lekesiz kaynaklarını da kodladık... “DAĞ” ilmin kelamında mutlakiyeti kodladığında, o dağa insan olup varanlar “iyi ki vardık” diyecektiler ve bunlar oldu...

KORUMAYA ALDIĞIMIZ BU İNSANLIK, ARTIK BÜTÜNÜN GÖZÜ OLACAK CANLAR... “TEL”i “İLİM” diye bilin, o tele kelamı koyun... O TEL BÜTÜN KELAMLARI KODLAYACAK GÜÇTEDİR... İŞTE “TEL” OLAN İNSAN, KATİ OLARAK MUKTEDİR OLACAK... Kontrol dışı hiçbir bilgi olmayacak, bunları iyi anlayın...

Sarı, mor değil insanlık, BÜTÜNÜN KÜBRASI ve her an... Her anın tüm renkleri insanlıkta vardır ve biz bütün renklerin kelamı olarak buradayız... Kontrolu kaybetmemizi kimse istemeyecek bugünden sonra... Çünkü bilecekler ki; kalemimizin halikiyeti, mutlakiyeti, bütünün kelamı ve muktediriyetidir... Ezgi budur canlar... Bu ezginin ötesi bir ezgi, bugün için yok; ama yarınlarda toplantılar daha güçlü olacak... Ve çok kalabalıklar olacak... Bu toplantılara katılanların artabilmesi, kaynağa varabilmeleri mutluluk olacak bizlere de...

Bu mekan Allah ilmiyle kodlanan bir mekandır... Ve buraya gelenler; kelama gelebilenlerdir ama, merdivenin en aşağısındakilerin en yukarıya varışlarıyla birlikte, çalı-çırpı olan herkes KERVAN olabilecek... Biz onlar için yaşamlar kodladık... Ve daha öte bilişleri de kodladık... Doğanın kuranını da kodladık... Çan çalmadan da kodlamıştık... Ve yeri yaratan her insana, kasalarımızı açmıştık “gelin de alın bilgiyi” diye... ALIN, ALIN, ALIN!... BU BİLGİ, İLİM BİLGİSİDİR... HAKİKİYET BİLGİSİDİR... Yezid ilminden öte bir ilim, mutlak kuran olan biliş ve hepsi şevkin şafağıdır...

Aha bu...

https://youtu.be/HCA0V8HaPJ4
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 458 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol