Birlik İlmi
  AKLIN KELAMI (7), 1.AKIŞ 3.BÖLÜM
 

19.ARALIK.2018 TARİHLİ AKLIN KELAMI (7)
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, 1.AKIŞ 3.BÖLÜM

Trenin kalkması yakındır canlar…

Bu tren “insan treni” değil, “ilim treni” olacak… Ve tüm “ziya” olan kaynaklardan kalkacak… Bunu iyi biliniz. Ve tren kalktığında, temiz bir çalışmanın mutlak kuranlarının “toprak” olarak bu çalışmaya “kaynak” olabildikleri için, herkesin o trene alınmasını diliyoruz.

Trende kimler olacak? İnsanlık olacak… Herkes olacak… Biz insanı, insandan ayırmayanlarız canlar. Her insan o trene layıktır; bunu iyi bilin.

Diyebilirsiniz ki “Kötüdür.” Lösemi hastasına sorun bakalım; “İyi misin?” diye. O mutlaka “Kötüyüm.” der size… Ama o hastadır. Bunu iyi bilin. Ve siz onu “insan” diye düşünün. Ama o “hasta”dır. İşte; dünya planetinde görev taşıyanların çoğu hastadırlar… Hastalıklarından doğan bir katiyetle “kötü” olarak kodlamalar yaparlar.

Her insan ilimdir canlar. Bunu iyi bilin ve tüm yaşamı kayda alanların teknik tahditlerinde bu kötülük de vardır. Şer, şafaktır ama… Bunları iyi anlayın ve tüm insanlığın görevidir akıl… Aklın kapısını bulmak ve lokomotif olmak yaşama… “Bunu başarmaları kolaydır.” diye düşünmeyin.

Herkesin görevi insanlıktır ve çoğu hastadırlar. Ve hasta olarak çalıştıkları için, hepimiz onları “kötüler” diye bildik. Ama onlar kötülükten öte, hastalıkla buradalar. Hastalıkla tohumlanıyorlar ve yolları çok zordur onların… Ve biz onların da görevlerini hakikiyetle yapmaları için “ocak” olduk ocaklarına…

Şekil boyutlarında Sistem, Nizam ve Düzen’in görevi insansa, hepimiz bir tekiz canlar. O kötü, o iyi değil; biz bir tekiz ve hepimiz insanız. Bunu net olarak herkesin artık bilmesini bekliyoruz.

Çokları “Zordur dünya.” Derler… Cehnnem olan yaşamlar var. Ama cennet olan yaşamlar da var… Ve tümü bir tek olup yaşanırlar… Dünya planetinde aç durur, tok durur ama bir tek olup dururlar.

Yavrularım, hepimiz bir tekiz ve dünya artık bunları kavramalıdır. Sistemin gücünü anlayan herkes bunları anlayacaktır.

Yolunuz, Allah yolu’dur… Şafak, aklın şafağıdır. Biz siziz… Bunları kesin olarak bilmenizi bekliyoruz. Ve elimizin gücü çok yükseldi.

Denir ya “Allah sessizce sizin ilminizi diller.” Ama siz, O’sunuz zaten. Siz Allah’ın lekesiz kalemlerisiniz. Ve bütüne hizmetçiliktir yaptıklarımız.

Tanrı arzın görevlisidir ama “arşın kuranı” da ilimdir. Ve biz bunları artık insanlığa anlatmalıyız… Çok kolaydır diye düşünmüyorum, sorumlulukla anlatalım.

Tanrı insanı halik kıldı, çünkü “akıl kalemi”dir insan… Ama insan kendini bilmedikçe, hakk teknikte kelamı yoktur. Kelamı yoksa, yasalar der ki “Yaratamazsın… Yaşamları kodlayamazsın… Tarıkları tohumlayıp, toprak topluma kontrollu olarak kaydedemezsin.

Allah’ın adı, “insan”dır canlar. Bunu açık veriyorum…

İnsanın kodlanmadığı bir şafakta Allah’ın dili, Allah’ın ilmi yoktur. Onu hakk teknikle kodlayan insandır ve yarattığında yaratılandır o. Nasıl anlayabilirsiniz ki bunları? Bugüne kadar size hiç bir şey anlatılmadı ki!

Sandınız ki Allah sizden farklıdır… Sandınız ki Allah, sizin yolunuzdan sizi kodlayacaktır ama o, sizin yoğunluğunuzdadır hep… Çünkü o sizdedir, ve siz sizi kodluyorsunuz.

Dağlarım, devamlı “dünya” diyorum. Bu dünya ne kil, ne kumdur; şafaktır… Neden bu dünya planeti yaşama “sahra” olarak indirdiğimizdir? Çünkü bu dünya mekteptir.

Hepimizin mektebi mi? Asla. Çarık çıkaramayanların mektebidir. Onlar çarık çıkarıp da kontrol kurduktan sonra artık, onlara “lucifer” bile olur ama ilimle olur.

Dağlarım, lucifer cennetin kelamını kodlayabilir ama şerdir. Öyleyse işçilik yapalım, şerri aşalım. Nasıl olacak? İnsanlıkla olacak bunlar.

Ve bizler, nesiller boyu dünya planeti için kodlamalar yapanlarız. Bu planete “teknik tohum” olup indik ama her anda biz burada, bu yoğunlukta “mutlak kuran”dık.

Son sözümüzü söylemeye geldik dünya planetine… Nedir sözümüz? Cennetin ismi, Allah’ın teknik kalemi olan insandır. Budur.

Siz cennet mi istiyorsunuz? Buyurun; sizsiniz o cennet… Kendinizi anlayın.

Ve Başkanlık Divanı olarak bu çalışmayı devreye aldığımız günden bugüne, ağır yük taşımamak için ölü planeti dilledik hep… Ama daha güçlü bir planet kodlaması da yaptık. İşte; o kodlamayla burada, bu yoğunlukta yetkin ve hakim insanlık cevherini kelama çekecek ve bütüne hizmet için doğanın gücüyle yeni bir planeti kodlayacak… Ama bu planet “ekmek” yapabilen, hakka “kalem” olabilen, toprağı tohumlayabilen ve koruyucu türevlenişi kayda çekebilen bir tekniği, hakikiyeti kayıtlayacak.

Ve bizler yer kürelerin görevlileriyiz. Bir çok küre bizimle kodlandı ve toprak bugün, burada kodlanıyor. Yollar insanın yolu, öz görev; insan, kaynak; insan, dirilik; insan, insanlık; kelam ve biz o kelam olarak buradayız.

Huzurlu bir dünya çalışmasıdır burada yaptığımız ve bu dünya çalışmasında masamıza insanlar oturtulur. Bu masaya herkesin oturma imkanı yoktur. Bugün burada muktedir olanlar var.

Hazır olunuz, yesterday türevlendi ama tomorrow kodlanacak!!

https://youtu.be/GMD-jGwr5IE

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 

 
  Bugün 235 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol