KARANLIĞIN TINISI OLAN İNSANLIK (10/2)
01.03.2017

(Dünya çalışmaları hakkında bilgilendirmeler ve sorgulamalar:)

Bal toplarım; ilimde, kalemde, Yer bilişinde; Gök Kürzi Sessizliği’nde… Bal toplarım; nihan kelamı, her insanın kaynağı olan Yaşam Sistemleri’nde… Beden olurum; Kuran olurum; oğul veririm; yaşam olurum. Murat ederim ki hakim olurum; BİZ olur, kör sağır olan her insanı; kodlar, koklar ve korurum…

Vasi tayin ettiler dünyaya. “Vesayet altında olsun” dediler dünya… Ama ya dünya vesayet altında olmak istemezse ne olacak!?

O halde sorun dünyaya; insanı vali olarak dünyaya gönderelim mi yoksa velayeti hakim mi kılalım!? İnsan Sistem olsun; Dünya, insana vasi olsun… Hangisi!?

Çok özel bir soru!… Bana sormayın. Ben yanıt vermeyeceğim ama iyi anlayın ki Dünya dışı dünyalar, çok kere kelamı hak edenleri, Kelam Tahtı’na oturttular ve onları Yaradan sayıp ocaklarını hak ettiler… Yollarını hak ettiler… Bilişlerini hak ettiler… Onlarda, BİZ olup Kuran oldular ve sayfa sayfa yaşam oldular…

Biz, yok muyuz orada? Yokuz!... Çünkü onlar, kul olanlar, Kelam Tahtı’na oturttuklarından, kulluk istediler. Kul olan, ocak oldu ama onlara kul oldu…

Çokları da dünya gibi olan ve pirinç tanelerine benzer ışıklarla, kelam ettiler ve her an-a Yer Kültü oldular; kul oldular… Ama bu şekildeki oluşumda dünyada, tartı yoktu… Kült, siyah ile kodlanmıştı ve yol, her insana, aynı siyahlıkta açılmıştı…

Bütün dünya, tartısız bir kült istiyor ama diğer planetlerin o yoğun sırrı, bu planette yoktur… Dünyada ölü diriliyor ama tüm insanlık için çalışmayacak… Yaşam kodlanıyor ama Kuran kodlanıp; tohumlanıp nefes kontrolunu kurmayacak…

Bizden bilgi isteniyor. Daha neler olacak dünyada diye… Çok huzurlu olun. Herşey, herşeyden sorumludur. Ben, her insandan ve her insan, her insandan sorumludur. Bugün dünyaya çatı kurarken, bu şekilde kurduk… bizler, cennet ilmini hak edenler, Hak Kelam ile kul olduk ve yol olduk…

Simsiyah ve mor olan yaşam… İlmin Kapısı insan… Bizler, insanlık için çalışmaktayız… Dünyalar, çok farklı sayfalarla kodlandılar ama bu dünya, pirinç tanelerinin her kelamını, hak ederek kodlama yaptı… Bütün Kült, tüm insanlık tarafından kodlanarak tohumlandı…

İnsanlık ne yaptı!? Sevgiyle dillendi… Ne yaptı başka!? Sırrı sınırsız olarak anlamaya çalıştı. İnsanlık, kelem oldu… Yol oldu… Kült oldu ve Birlik kurdu. Öz Kelam oldu… Teknik Tahdit kondu dünyaya ve her insan, tinsel olarak kontrol kurdu. Öz geçişler yapıldı. İşte yapmakta olduğumuz çalışma, bunun içindir…

Hepimiz dünyadayız!... Aha! hepimiz yol için çalışıyoruz ama hepimiz ışık halindeyiz… Hepimizi hak etmek gerek… Sizden istenen budur!… Bizleri hak edin ve hasat olun… Sizin hasatınız, bizi hak edişinizledir… Öyle çok istiyoruz ki bunu!... Aha bu!…

Canlarım sizin hasatınız; bizi, bize kalem yapar ama bizi, bizden dürümlerken; hepinizin, kendinizi hak edişinizi istiyoruz…

Dünya İlmi, hakim ilimdir. Vermiş olduğunuz bilgi, kesindir ama eksiktir… Size cennet verdik… Size yaşam verdik… Size yarını verdik ama tüm insanlığın tohum ekmesi için Halik olması bekleniyor…

Çok daha önemlisi, bu Meclisi yok etmek isteyenler var ki onların, tende olmalarına istekli değiliz. Çünkü yolları yoktur onların… Kalem olmaları halinde, gök çözümlemeleri ile biliriz ki yollar kapanır… Bu dünyanın akıbeti, sizin kelamınızdan çok hakiki ilminizle bağlantılıdır… Bu nedenledir ki buraya gelip bizi kontrol etmeye kalkmayın. Cennet isterseniz, cevherinize inin ve kelamınızı kodlayıp cevherinizde cennetinizi kurun… Dünya için başka seçeneğiniz yok. Şükür ki anlattım… Şimdilik!…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ