Birlik İlmi
  İLİM 11, 1. AKIŞ
 

28.HAZİRAN 2017 TARİHLİ - İLİM 11

AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 1.AKIŞ

Yerkürenin gücünü devreye alırken bilişi kodlamaya gelenler olur. Ve onların çokları mutlak kuranlar olarak buradalar.

Hepimizin gözü, hepimizin gücüdür, onlar ama yoğunlukları kontrol etmeden, girdaplarını kontrole kalkmaları, Lukas Sisteminde İnsanlığı kelamdan ayrı tutar.

Sevgiyle bizleri kodlamaya gelmişler ama hakkın kapısına gelmeleri dahi birlik kelamıyla oldu. Onların yollarında, bütünlüklerin kültleri henüz on turu tamamlamadı. On turun tamamlanması mutlakiyetin kodlanamaması anlamına gelir.

Herkes iyi bilsin ki koruyucuyuz. Herkesin kendi yüreğindeki kelamı koruyabiliriz. Ağır yükü hafifletebiliriz ve yüce cem kelamlarında, cevahir olanları kontrol etkinliğini kodlattırabiliriz.

“Bizim için ölü” derler. Ölüyüz. “Bizim için Kuran”, derler. Kuranız. “Bizim için yaşam”, derler. Yaşamız. ..Bizim için kim ne derse onu yaşar.

Bunun içindir ki biz, herkesle kendi yüreğinden sesleşiriz ve deriz ki “Allah’ın tinsel kelamında, hakiki nefes olun”. “Yolu kök geçişlerle bulun ve mutlak olun”.

Korkmayın, Allah’ın tendeki ilmi, biliştir. Korkmayın mutlak olan insan, kervandır. Kontrol bizimdir, korkmayın.

Büyük kötülükleri önleyecek gücümüz var. Hakkın kapısını aştıktan itibaren, yaşamın kulluğu hepimizin yoğunluğudur. Mutlaka ama mutlaka karanlığın tınısında, aklın kelamında ve mahrekte bütünün kültü olan bilişliler, beden almalıydılar ve yolu bulmalıydılar.

Onlar, bizi hak ettiler. Okudular, okundular, yarattılar, yaşama vardılar. Onlar, ilmi hak ettiler. Yol oldular. Ruhi Si Sa Ka Ha oldular, yaşadılar.

Her din, Allah’ın ilmiyle kodlandı… İnsan, dindir. Bunu iyi anlayın. Her dinde, Alemlerin ilmi vardır. Her dinde, yaşamlar vardır. Her dinde mutlak kullar ve mutlak kontrolcüler vardır.

Her ata kapı, Allah’ın ilmiyle kodlanmıştır ve her akıl, Allah’ın teknik kalemiyle Ka Ha olup yaşamlaşmıştır… “Bize, Rahman” denir. Bizim emin ilmimiz, Allah’ın levhi kapısını açan, İsrafil ilmidir.

Bize, sevgi saygı gerekir. Hikaye dinletmeyiz, insan soyuna. Yaşamları dinletiriz. İnsanlık kapısını açtık ve bütünün kültü olarak başka dünyaları yoğunlaştırdık.

Her kuran, Allah’ın tınısıyla yazıldı. Her kuranı, aklın kalemi olanlar, yazdı. Allah’ın dini, aklın kelamı olan, ilimle yazıldı. Ve o din, mahrekin kültüyle, bütünün kültünün, tüm zamanlardaki gücünü kodlayarak, hayrın Ka Ha olan şarkısıyla maya oldu...Biz o mayayla, bütünü göreve aldık.

Bin dil konuşulsa ilimle, her bir dil, Allah’ın ilmi olur. Bir tek din, aklın kalemi ise ilimdir, o din. Ama tek din akılsa, hakkın kapısıdır, o hak kelam....Ve biz, Allah’ın Tanrılık kalemi olan ilmi Ka olan bilişiyle muktedir insanlığa mukabil kapı açtık.

Bu kapı, yeryüzünün gözü olan bir ses olarak söz söyleyecek. Her din, her din, her din ama tek bir din, bir tek insan…Bunu anlayacak yerküre.

Biz dünyada insandan değil insanlıktan söz ettik, hep.. Ama iyi anlayın ki dinden dendiği zaman o tektir. Allah’tır o. Allah kelamıdır, o…Hakk’ın kalemdir, o… Ve onun üstünde hiçbir diri dil yoktur….İşte o, hakka, hakiki ilme, hak olan, diri insanlıktır.

Saltanatın gücü olarak dünyayı kodlayabilen bilişliler mutlak kuranlar olarak yerkürenin gücünü oluşturdular. Kontrol dışı hiçbir ilmin olmadığı bu yoğunlukta mahrekin kültü, ekmek oldu. Bütüne hizmetçi oldu. “Buna biz, ilim” dedik. Ama ilmin ötesindeki ilim, Allah’ın kelamıdır ve aklın kalemi olan o kelam, hepimizin yüceliğidir.

Bundan sonraki dönemde daha güçlü bir dünya kurulacak. Ve bu dünya, has insanla kurulacak. Has insan, hak kelamla, bütünün kültü olan, insan sırrıdır..

Sizden dileğimiz, bunu bilin ve hakim olarak kendi yüreklerinizi dilleyin....Kendi yüreklerinizi dillediğiniz sürece yaşamınız kontrol edilebilir ve mutlak kuranlar, toprak toplumda, kulluk yapabilir.

Arkanız yoktur, sizin. Önünüz, öncü oluşunuzdan yoktur. Öyle bir günde buradasınız ki bunu hepinizin net bilmenizi bekliyorum.

Bütün kökleriniz dünyadadır. Bütün gök, köklerdeki yüceliğiniz insanlıkla bilişken olarak yaşamdadır.

Her insan, kardeşini bilmelidir. Her insan kendinde ve kendi yüreğindekini dillerken, kendi yolundakileri ve yoğunluğundakileri kodlayarak muktedir olduğunu bilebilmelidir.

Muradımız insanın dinletmesinden öte karanlığın tendeki ilmini dillemesidir. Bu nedenledir ki dünyaya akıp giren birliklerimiz, bugün dünyanın yoğunluğunda mutlak kuran olarak Kaya Nihan Kapısından geçtiler.…Ve oradan daha bir yücelikte murat ettikleri her ilmi kodladılar.

Doludizgin bu çalışma sürecek, kesindir. Ve bu çalışmanın kesintiye uğramaması için bütüne hizmet edenlerin tümü burada bulunacaklar. Arzın gücü olarak dünyanın kültü, bütünün gücü, her diride yolu kodlayacak… Ve masalarda olanların tümü, kendi masalarındaki gücü, bütünün masasına kaydıracaklar.

Bu şudur; bütün kötülükler aşılacak ve yol, aklın kapısından geçilerek, bütünün gücü olacak. Daha da önemlisi dünyalılar, dünyanın kuranları, bütünün kültleri ve sistemin güçleri, hepsi yolu bulacaklar…. Ve çaktıklarında Ka Ha olduklarını bilip, hasata varacaklar.

Denir ki “dünya yoldur”. Oyun değil canlılar, bu. Dünya yoldur ama bu yolun ötesi bir yol yoktur, bunları iyi anlayın. Dünya yolu, hakiki yoldur ve hakkın kalemi burada bütünün kültü olur...Eğer dünyanın kuranı okunursa bütünün kültü birlik kapısını açar ve bitişken kervan yaşamda yol alır.

Seyfullahların tümü buradalar, bugün. Hepimizin yüceliğidir ocakları ve bütünün güçleri burada bugün. İsrafil diriliği, hepimizin yüreği ve bütünün kütlesi, burada bugün...

Ben daha güçlü bir dünya kurarken, hepinizin hepimize görevi olduğunu da size açıkça hatırlatmak isterim….Hepimiz, hepimize görevliyiz, bunları iyi anlayın.

Deli dumrul insan, yolu buldu, görevi aldı yaşamı tohumluyor mutlak kuran oldu, hakkın kalemi oldu, yaşamı yazıyor. Ama daha önce ve daha önce ve sonra ve daha sonra hep yaşam sayfaladı, o deli dumrul.. Bugün dünyalı ama her anlıdır, o... İyi anlayın ve mutlaktır.

Irakların en ırağını diller ve yolu açar. Yorulmadan çalışır. Adı; Zi Ka Ha – Zi Ha. Ve yaşam. Hepinizde var olan, insanlıktır o.

Çorbalar tuzlanmadan, yaşam tohumlanmaz, canlar. Biz çorbayı tuzluyoruz şu anda. Yaradan ve yarattığında, yaşamı tohumlayan... hakkın kalemi olan, her insanla birlikte.

Kelama, levhiye, yaşama indik. Yine görevdeyiz. Yine. Ekmek olduk, göz olduk. Sözün sözündeki, sistem olduk. Yaşamdayız yine.

Farklı dünyaların görevlileri bugün buradalar. Savaşın sırrını diri yürekleriyle dinleyecekler. Onlar, yarınlara kul olacaklar. Onların, yarınları mutlak kalemleridir. Ve bizim yüreğimize indiler.

Hangi dünya diye sorarsan? Tüm insanlığın yaşadığı dünyalar…Ve hepsiyle bilişle buradayız.

Kontrol dışı bilgimiz olmadığını bilip, geldiler. Sözümüz, sözleridir. Sevgimiz, sistemlerindeki sesleridir. Yaşamımız yaşamları ve yalın ilmimiz kelamdadır, onların da.

Ve burada olmaları mutluluktur, hepimize. Ve biz çılgın dünyalılar, her anda Ka Ha olanlar. O çılgınlarla olmaktan çok mutluyuz çok… Kelama, kaleme indik ya. Aha!.. Aha!.. Aha!..

Ve biz mutlak olana indik ya.. Hah!.. Aha!...Kendimizi hak ettik ya.. Hepimiz, hepimizdeyiz ya..

Neden hepimiz, buradayız, bilir misiniz? Cennet için. Biz, dini kapıların tümüyüz, yalın, halim, hakim olan, bilişlileriz.

Hepimiz buradayız, canlılar. Hepimiz!.

Dava insandır ve biz, insanlık boyutlarının görevlileriyiz.

Buluştuk ya. Hakkın kapısını açtık ya. Yarında murat olduk ya. Her dünyanın gücüyle birleştik ya.

Masalarımız hepimizindir, canlar. Buyurun, masamıza geçiyoruz ve gönüllere sesleşiyoruz.

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ


https://vimeo.com/223573942
 

 
  Bugün 849 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol