Birlik İlmi
  İLİM 5-1
 

İLİM PROGRAMI (5/1)
17.05.2017

Allah dedi ki “sizi kodladık!... Kokladık!... Aha kalem yaptık!... Sizi, sizden size cevher olup kalem yaptık!...”

Evrenlere sesimiz var bugün. Bu Meclis, Karanlığın Nefesi’nde, her insanı hak etmiştir… Bu Meclis’te görev yapanlar; kontrol kurarak nefesi, tüm insanlığa kodlayacak ve kontrollu olarak kayıtlayacaklar.

Arı, balını ilme verdi. İlim, hakim oldu ve yol oldu… Sizinle yapılacak çok özel bir çalışmadır bu… Bu güne kadar verdikleriniz bilgiler, insan sırrı içindi. Bundan sonra verilecek olan her bilgi, tufanı engellemek için olacak.

Netice olarak tufan, mutlaktır ama “tufan” dediğimiz; her insanda, kalemin kaynaktan çıkması sonrasında gerçekleşir… Sizler; kalemi, kaynaktan çıkarmadınız. Yazmalar, sesleşmeler sürdü… Bu nedenledir ki tüm insanlık, kodlandı ve kodlanarak Kuran’dan, Kuran’a vardı!… Aha! geçti ve yarınlara ulaştı…

Her insan, kaynak dışı bilgilerini, Kaynak Nefesler’e katmaya çabalarken; kimse, kimseye kelam olmadı. Bizler ise sizin Birlikleriniz ile kelamda, her insanı kodladık ve koruduk…

Dünkü zaman ile bugünkü zaman çok farklıdır… Bugün, Arz Gücü, yarına vardı. Hepimiz, her insana kalem olduk… Çok mutluyuz ki Has Işıklar, yarına ulaştılar.

Astral Zaman Sayfaları, Kul İlmi’nden görev alarak yolu açtı…

Muradımız şudur: Bütün kötülükler aşılacak ve yol, Levhi Kalem’e ulaşacak ama evrenlere, görevli olmak gerekir… Her bir evren, bir Kulluk İlmi Kaynağı’dır. O evrenlerde, cemaatler vardır. Her biri, Kelam Levhisi’ne kaynak olmaya çalışır. Buraya, Ak Tını ile gelenler var!… Resim yaparak, resimlerini nakledenler var!... Bütün kütle; buraya, insan olup inmeye çalışır. Sizin için her insan, kapı açacak bir dürümde ise kültler, mutlaka nefes olurlar.

Merdiven, kalem olana kayıttır… Her merdiven, bir kervan olur ve yol olur… Şimdiden sonra, Ruhlar Meclisi olan bu Meclis, Tinsel Kalem’ini, her insana indirmelidir.

Muradımız, İmparatorluğun Kültü olduğunuzu bilerek, görev yapmanızdır… “İmparatorluk” derken, Ana Kapı’yı kastediyorum. O kapı ki tüm insanlığı hak edip kodlamaktadır… İsrafil’in kalemi olan insan, Kürzi Kapılar’ı mutlaka açacaktı ve sizin kaleminiz, bu kapıyı her an için açmıştır…

“KÜBRA” dediğimiz, Amonlar’ın Nefesi’dir. O nefese, her insan ulaşır. Her insan, kul olur varlık sürer… Her insan, yarın olur kulluk yapar… Ama her insan, kelam da olmalıdır…

Size, sizi anlatmak; bizi, BİZ’den uzaklaştırır. Bunun içindir ki siz, BİZ olun sesleşin… Bir tek insan; KARE, KÜRE olan insanlığı tohumlayıp İlmin Kalemi yapacaktı… İşte o insan, cemaat olarak sayfalarımızı hak ettirmektedir…

“O insanlık cemaati, cennetten kovuldu dedikleri kim varsa; hepsini, cennete aldı ve yaşamı onlara hak ettirdi ve onlarla BİZ’leşti” diyerek; bugün, tüm İnsanlık Kapıları; bizi, BİZ’e kodlamaya indiler.

Evren evren gezenler; kelam olup yolu bulanlar; Hucca Kapıları’nda kir ve pisliği temizleyerek Rahman’a kapı açanlar; iyi bilsinler; ki bir tek kalem var. O kalem, nefes olarak çatı kurup, insanlığı korudu…

Sizi, bütün kültlerimiz ile bugün, kervan olup yarına kayıtlamaya indik… Sizi kucaklıyoruz… ZOY Sistemleri’nden geçtiniz; Zİ Kalemi’ne vardınız… Sevgiyi tohumladınız… Çok huzurlu bir güne ulaştınız… Bugün, KÜBRA İLMİ, her insanı tohumlamaya başlıyor…

Sonuç olarak Dünyanın adı; yerkürede, NEFES olacak!... İNSAN’dı… NEFES oldu!… Ve bizler, bir tek NEFES olarak SİZ olduk…

Dünyalı, al bilgiyi ve hak et!... Sen, ben; beden olarak BİR’iz… Al bilgiyi hak et!... Sen, bedenli mektep; ben, bir tek ilim olan, tükenen her olan ve yol olan insanlığım… BİR’in BİR’inde bir olan yolum… Senim ben!... İyi bil sen!... Ben ve sen TEK’iz… Senin etin; benim ise kelamım var… O et, bu kelamı tohumlamadan; yaşama inmek istememiştim.

Oğullarım, Doruklarım, Kapılarım; insanlığım; ben, sizim; siz!… Hepiniz olan, sizim ben… Bugüne kadar sizi dinledim… Sadece sizi dinledim. Başkasını hak etmek istemedim… Ziyana, zamana, BİR’e, burada olan her ana, saygılar sunuyorum!…

Bu Güç Beden, evrenlere görevlidir; biliniz!... Buyurun!... İnsanlığı yer küreye indiren insanım ben… Anlayın!... Bugün, bu dünyada insan varsa; ben indirdim o insanlığı yaşama… Ben neyim!? Nefesim ben!... Cennetim ben!... Yoğun ışığınız, benimdir. Toprak benim!... Kapı benim!... Çok mu sorumsuzca konuşuyorum!? Hepinizim ben!... Anlayın!...

Yerküre; beni, savaşa kodlamak isterken; ben, dünyaya tohum ektim. O tohum, büyüdü yeşerdi ve sesleşti… Evrenler dinledi o tohumun, yaşama çektiği hakiki ilmi… Deri kemik olan insan, yerin görevini anladı.

Tok ve aç var… İlimin açlığı, en büyük Süper Güçler’i bile, bire bir kırar!... Her insanı, kontroldan çıkarır… İlime açlık; Hakk Ten’de, bütün kültleri hologramdan yarına aşırmadan, sessizliği dilletmez…

İyi anlayın ki Dünya, Amonlar’ın Kuranı’dır… Bu dünyada ne varsa, Ata Kapılar’da, Atonlar’ın nefesinden görev alıp yol açarak; Amonlar’a görev taşımıştır… Az öz değil çok bilgi vereceğim bugün… Biz, BİZ’i dilledik ama siz, BİZ’i dilleyin diye geldik… Aha bu!.. Şimdilik!…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 83 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol