Bugün burada bulunan bizler belki farklı yönlerden bütünü anlatacaklar. Bugün hepimiz için alışveriş yönünden önemli bir gün. Ben de konuşmama güzel dileklerimle başlangıç yapmak istiyorum. Beraberliğimizle güç duyuyor ve sizleri çok yakın hissetmenin huzuru içindeyiz. Zaman içinde tatmadığımız bir sevinci yaşıyoruz. Bize lütfedilmiş ve verilmiş anlamları daha güçlü hissediyoruz. Zihnimiz heyecan ve sevinç dolu. Düşüncelerimiz coşkulu bir mutluluğa büründü. Bilmediklerimize, içlerimize doğacaklara açık olmayı diliyoruz. Bize bu apayrı bir kıvanç verecek. Artık, her şey eskisinden çok daha farklı. O’ndan içlerimize dolanla şifa bulacağız. Tertemiz yüreklerimizde sevgiyi yaşayacağız. Sevgi sözcüğü kolay söyleniyor ama çok derin bir anlam. Yaşanmadıkça yücelik bağımız oluşmuyor. O’nun hayrımıza verdiklerini ve içlerimizi arındıran sevgisini duyacağız. Üzerimizde bunu taşıyabilecek hazını duymayı ve isteğinde kalmayı hak edelim.
Hep beraber olmak ayrılmamak üzere yolunda olmak. Bu içten dileğimiz olsun, bir başlangıç olsun. Çünkü o muhteşem mekanizmadan bütün üzerinden birleşip şu an kelimelere dökülen anlam dünyamız, çok büyük bir derya. Çok derin, sonsuz bir düzen.

Varlık sistemi bilindiği üzere tarifi bir yere kadar duyulabilen bir ifade ve biz bu ifadenin içine çok şeyler yüklüyoruz. Öyle ki icabında en sade anlatımlarda varlığımız diyoruz veya en büyük varlığın yaratıcı kudrete ait olduğunu söylüyoruz. O zaman burada bir müşterekliği, bütünlüğü hissetmemiz mümkün. Yani varlık değerimiz ile o yüce bağlantıyı fark edince ve bir kere kurulduğunda arkası geliyor. Çok istemek, gönülden istemek, bağlantıyı her zaman içinde kurmak ihtiyacındayız. Bunu sağladığımız zaman zaten o hoşluk, o güzellik bizi hiçbir zaman bırakmıyor ve dilerim bırakmayacak da.

Bugün konuşmalara sizlerin katılımı, bambaşka bir aurayı meydana getiriyor ve bunun içinde gerçek dostluğun bir anlamı bulunmalı. Pek çok şekilde dostluk bilgilerine sahibiz. İcabında bir yakınımıza samimi olunca dost diyebiliyoruz. Bir de düşünün evrende o kadar geniş kapsamlı dostluklar var ki. Evrende bir dost sesi var. Bunu duymak lazım, bununla yaşamak lazım. Bu esas ruh dünyamızın içine girmek oluyor.

Bilgi çağı diyoruz. Gerçekten bilgi çok güzel bir giriş. Ama hemen arkasından bunu eyleme dönüştürmek gerekiyor. Lakin eğer bilgi eylem şeklini almıyorsa o zaman bu bir şuurlanma meydana getirmiyor süreklilikten yoksun kalıyor ve devamlılığı sağlayamayınca da kesikliğe uğruyor. Bu da akışı, yaşamımıza geçirmemize engel teşkil ediyor. Bulunduğumuz düşüncelerden, alışkanlıklarımızdan ve gereksizi terk etmemenin neticesi bulunuyor. Bu durumdan kurtulmak, bir çaba ve gayreti de beraberinde getiriyor. Kısaca bir arınma gereği söz konusu. Arınma üzerinde gayret sarf edilmezse üzerimizde bazı değerlerin de kolay korunması mümkün olamıyor. Anlatımlar bir yere kadardır. Bunu kabul ediyoruz. Zira bazı şeyler aslında bizde süreklilik kazandığı zaman yücelik dahil oluyor. Yani bağlantılar son derece önem arz etmektedir. Bilgiyi daha geniş bir perspektiften karşılamak imkanımız var ama bu arada da kendi metotlarımıza sahip olup bir aşk içinde bunu götürmemiz lazım. Bilginin bizdeki kalıcılığını başarılı olduğumuzda yaşamımızda görmekteyiz.

Ruhsal konularda gerçek bir ışık içinde olmak bize bir görev olmakta. Belli bir zamandan sonra da bunu kesintisiz yaşayıp hissettiğimiz değerleri yani ruhsallığımızı yaşamımıza katmamız lazım. Bu ruhsal bir bütünlük içinde olmalıdır. Bunu engelleyecek etkileri ortadan kaldırdığımız zaman olumlu değişim yapılanarak yaşamımıza yansıyor. Bu ifadeleri kolayca söyleyebiliyoruz ama bilgilerimizi uygulamak kolay olmuyor. İşte burada ruhsal gücümüz söz konusu. Bu gücümüz bir yerde ışığımız oluyor. Işığı yakabilmek bize bir vazife olmalıdır. Duyduğumuz anda hemen bu titreşimimizi yükseltmeye başlayıp, sonucunda oluşan huzuru görebilmeliyiz. Başarımız bizleri varlığımızın eşsiz aydınlığına kavuşturacaktır.

İnsanlar aslında pek çok şeyin farkındalığında olamıyorlar. Ruhsal yaşamımızın önemini sayılı zihinler duyabilmekteler. Dünyamızda çok yaygın cazibeler, teknolojik imkânlar, yaşam şartlarımızın son derece dikkatli kullanılmasını gerektiriyor. Dolayısıyla, biz ne kadar bunu hayatımızda aktif edersek yani bunu her türlü örnek yol gösteren eylemin şartı olarak kullandığımızda her şey bizlere çok farklı gözükecek. Bunun içinde bilgi ayrımcılığını katiyetle yapmamamız lazım. Beraberlikler saygınlıkla yaşanmalı, hiçbir şekilde tabi etmeden ve kendi enerjilerimiz yönünde doğal olarak götürülmelidir. Bir spiritüel beraberlik ancak bu şekilde meydana gelebilecektir. Yoksa geçici arzular ve yönlendirmeler üzerinden ruhsal ışığımız hiçbir zaman bize yön gösterici etkide bulunmayacaktır. Burada yön göstericilik anlamı hakikate olan yolculuğumuzun seçilmesidir. O yolculuk öyle bir çekimdir ki, bizlerde karşılık bulanla ruhsal gücümüzün farkındalığını sağlayacaktır. O zaman ruhsal ışığımızla buluşmak ve onun içlerimizdeki ışığını yakmak mümkün olur. O zaman arınmış ve yön bulmuş kalplerimiz kendi mumumuzu büyük bir güneşe dönüştürecektir. “Birleşik Işık” sempozyumu daha sonra beraberliğimize çok farklı anlam ve güçler verecektir. Ve beraberliklerimizin bize ifade edeceği pek çok şey olacaktır.

En küçük düşüncelerimiz, arkasından sezgilerimiz, arkasından tebliğ ve niceleri, belki birtakım fiziki hadiseler, çeşitli şekillerde ifade edilen yeni beden ağırlıklarımızın son derece kontrol edilerek belli bir hafiflik kazandığı zaman bizlere çok farklı duyguları gösterecek. Bizler geçmişten ders alarak daha doğruda olabilmeli ve sevgiye kenetlenebilmeliyiz. Yoksa gölgemize girer ufkumuzu karanlık ederiz. Sürekli bir ışık arayışında olmak ve bulduğumuz değerleri birleştirici olmak kazanç getirir. Kendi ışık değerlerimizi bilmek ve onlarla birleşimin nasıl meydana geleceği üzerinde çok çalışmak gerekiyor. Egosal bulunuşlardan kesin biçimde sıyrılarak ruhsal bir örgü meydana çıkarabilmeliyiz. Ancak bunu başarmanın sonucu bir birlik tablosunun oluşması mümkün olabilir. Bu hiçbir şekilde tahammüllerimizle bulunacak bir durum değildir.

Şimdi burada ruhsal bir ışık altında beraberiz. Böyle olmasaydı belki de bir arada olabilmemiz de mümkün bulunmayacaktı. O zaman bu beraberlik bağımızın kopmaması, sürekliliğin daim kalması için bundan böyle de güçlerimizi her vesile ile yakın tutalım. Beraberliğimizdeki sevgimizi eksik etmeyelim. Sevgi çok yüce ve değerli bir gücümüz.
Bugün gönüllerimizden uçuşanlarla burada bulunuyoruz. Şu anda her birimizden yayılan o sevgi etkilerimiz beraberliğimize yansımakta. Bu yansımaları sadece burada değil, tüm ona ihtiyacı olan dostlarımızla paylaşmak üzere uçuralım. Gelin şu güzel auralarımızdan meydana gelen güzelliği dostlarımızın sunacaklarıyla hep beraber yaşayalım. Hepinize Zaman Dostluğu’ndan selamlar, sevgiler.