Birlik İlmi
  NİHAN İLMİ 10, 1. AKIŞ 1. BÖLÜM
 

19.EKİM.2016 TARİHLİ NİHAN İLMİ 10

AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 1 AKIŞ-1.BÖLÜM

Yoğun bir döneme girildi. Muhakim ve hakim olan ilmin kapıları açık. Toplu çalışmaların son sözü söyleniyor, bugün. Bugün öfke aşılmalı, yarınlar, kontrol kurabilecek dürümde mutlulukla kodlanmalı, birler kapısında herkes, biz olmalıdır.

Aşkla kaleme varan birliklerin bugün buraya girişlerine engel kondu. “Çürük çarık kalmadı dünyada” dendi…. Ve yarınların kulları olan ilim kalemleri mutlak kutsal ışıklarını kaynağa aldılar. Suyun, altın ışığın gücüyle kodlandığı, bilinmelidir. Suya, ilmin kalemini koydum ve dedim ki “öfkeyi aş ve geç.”

İmparatorluğun görevlileri bugün buradaydılar. Kontrol dışı bilişlerini kodlayacaktılar. Yığınlarını kayıtlayacaktılar ve çığlık çığlığa kodlandılar. Çorbalarında, Tusunami vardı… Çorbalarında, tohumlarında, kutsuzluk vardı. Çorbalarında, Tanrı kelamı olan kaynak değil tufan vardı. Toprak tufan….

Ve dedim ki “onlar, sevgi değiller. Onlar, yaşam değiller. Onlar, yol değiller. Onların kontrolleri yoğun ama kaynaklarında kısır kayıt değil kırık kayıtlar mevcut”….Öfkem çoktu… Döndüler, dünyayı göklerden söz söyletmeyen yaşamlara kodlamak istediler.

Çabuk yoruldular, çabuk yoruldular. Rahman kapıların hepsini açtım ve dedim ki “kalemini al ve yaşamını kodla.”.. Muhakim, hakiki ve yaşam ilmini tohumlayan, bilişi hak eden, imparatorluk kuranları çıktılar…. Sığdılar ve kırıldılar, kırık, kısır kalemleriyle, dünyanın yaşamını hak etmeye çabalayan onlar, kontrol dışı bilgilerini, insan sistemleşmesiyle bütüne indirmek isteyerek, kaç kapıyı kırdılar, bilseniz.

Ve ben dünya olan insan... Ağır yük taşıtmadım hiç kimseye. Ve bunun sonrasında Sultanlık toprağına tohum için inenlerin hepsi…. Kaynak dışı bilgilerini, “Kare, Küp, Küre”, denilen o sistemleşmiş kayıtlara kattılar.

Eminim ki bu dünya, Allah’ın dediğini diyecek gücün hakiki ilmidir. Eminim ki bu dünyada muktedir insanlık vardır. Ve insan soyu eminim ki kontrol dışı olmayacaktır.

Neden, Süper İnsanlık Sistemleşmesi gerekir? Bundan… Kulu, kulluk ilmiyle dillemek, insanlık levhisi için öz geçişte muktedir kalemlerin kontrol edilebilmesi nedeniyledir.

Ama iyi bilin ki Medine’nin gözü insanın gücünden öte değilse de Medine’yi öksüz, yetim bırakmalarına da izin veremezdim. Ve dedim ki “burada Rahman Kuran’ı var. Ölümlü olan yaşamda her şeyin gücünü hak edip dürümlemem gerekir. Dince dillenmeme gerek yok. Toy dünya… Bu dünya, toy… Ve ben, bu dünyada, kontrol kurmalıyım.”

“Ismarlama çalışma yapılmayacak”, dediğimden beri dileğim buydu. Istıraplı bir döneme girilmekte dünyada… Herkesin yeniden ve yeniden kendini tohumlayacağı bir dürümde ızdırap kapıları açıldı. Dedim ki “bu kapıları kapat.”.. “Yok”, dedi. “Kapat”, dedim. “Yok”, dedi..

“Oğul, ben dünyaya, ölüyü diriltmeye geldim,” dedim. Dedi ki “yoo, yoo, ızdırap”… Kanat kırdılar, kırık kapılarda kısırlaştırdılar insan soyunu. Kupalarında kusur vardı. Reşit olamadılar ve yaşamda kısırlaştırıcı, gök çözümlemeleriyle, bütünün kültlerinde, kanatları yıktılar ve kervanın kuranını kontrol etmek istediler.

“Aşk”, dediler. Aha aşk.. “Yaşam, aşkla kodlansın”, dediler. Dini kapıların tümünde yer ve gök sözcülüğü vardı. Biz, o görevlilerin kontrolünü sağlayarak, bütün kötülükleri aşacak, kök geçişleri yaptıracak…. Ve miraç kapılarında herkesi kodlayacak ve tohumlayacak olanlardık.

Sevgililer, Esmaların, gökteki çözümlenişleri farklıdır. Yerdeki çözümlenişlerini farklıdır. Esmaları çözümlemelerle kodlayanlar, kelamlarında, kendilerini koklattıkları anda hasatları olacaktır.

Muradım, dünyanın yoğunluğunun kontrol edilebilmesi ve bütünün kötülüğünün önlenmesidir…”Beş görevim var”, dediğimde her diri kendi yüreğinde bunu dinledi… Ve som altın ışığın kodlanışı için kaynak dışı bilgilerini diri yüreklere çekti.

Devinim artıkça arttı ve mutlak kapıların tümünü kodlayarak, karanlığın tınısında bilişi kayıtladık.

Cennet, etkin kalemdir. O kalem, Allah’ın ilmiyle kodlanmış ve bütünün gücünü koklatmış bir safhadır.

Evren, ekmek istedi.. İlim, istedi. Yaşamın görevini dürümleyip, dillememi istedi… Evren, beden istedi. Mektebin göklerdeki sesini dillememi istedi. Çok kolaydır… Çok kolaydır, bunların tümü…. Ama Evren, bana beni verdi ki kendini hak etsin diye.

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

https://youtu.be/4hJjIwRlRbY

 
  Bugün 213 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol