Birlik İlmi
  KARANLIĞIN IŞIĞI (3), 1.AKIŞ
 

19.EYLÜL.2018 TARİHLİ KARANLIĞIN IŞIĞI (3)
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, 1. AKIŞ

Yedi doğa, bir tek kulluk ilmiyle tohumlandı. Bugün burada kodlanmış olan bilgi, hepimizin yoğunluğunda kontrollu olarak toprağa tahditsiz ve hakiki ilimle indi.

“Benden bana ben olup, bil.” diyenlerin beden olup, bilişi kodladıkları kesin olan bir dürümde, ayrı gayrı bitmektedir.

Hasta, iyi değil; İnsan!

Herkesin kelamı, her bir yüreğin insanlığıyla kodlanır. Yoğun ışık altında herkes kendi dilini diller.

Bedene girmenin maksadı, kelama “kalem” olmak ve yolu bulmakta olanları kontrol etmek içindir.

Bu dünya; ekmeğimiz, yarınımız ve hakikiyetimiz için yaratıldı.

Bu dünyada kul olmaya ve kutsal toprağa tohum olmaya inen birliklerimiz, “kaynak ilim”le bütüne hizmetteler.

“Kaçıp giderim dünyadan…” diyenlerin hepsinin kendi yoğunluklarıyla kodlanmış oldukları kesindir.

Oğullarım, toprak toplum, size görev verildi ve dendi ki “Kantar olmayın, kaynak olun.” Eğer siz, herkesi diller ve dinlerken onların yoğunluklarını kontrolsuz bırakırsanız. Ki onları hakikiyetlerinden ayırırsanız, cemaatinizin cenneti olmaz.

Kontrol dışı bilgi, bütüne kildir ve mutlakiyeti kontrol dışı bırakır.

Bir’e hizmet; hakiki intikamı, hakiki kırılışı, hakiki kısırlığı aşmakla mümkündür. Herkes kendini “hak taht”ta düşünür ama “aklın tahtı” ayrıdır.

Bünyeniz çok güçlü olsun diye çabaladınız. Herkesin kendi bünyesi, hakiki tahdit ve hakiki kirle kırılmış olabilir. Bu nedenledir ki sağlık sorunlarınızın hakiki lekesizliğe varışınızla biteceği de kesindir. Eğer sizler lekelerinizi hak teknikle tahditleyip, kontrol kurup, o yoğunlukları kodlayıp, bütünden ayırabilirseniz, sağlık sorunlarınızın tümü biter. Bu kesindir.

Her şey, “hakiki insanlık”ladır, “hakkın kalemi” oluşladır. Eğer bu dünyada mutlu olacaksanız, “hakk taht”a oturmalı ve “hakk kalem”le kodlama yapmalısınız ki mutlu olabilesiniz.

“Bütüne hizmet” hepimizin gücüyle olur. Eğer ben, bütüne hizmet edeceksem, bunu benim tahditli olarak hakedip, hakk olup yapmam zordur. Ama sonsuz zamanları dilleyenlerin BİR TEK olarak bunu yapmaları, muktediriyettir. Ki o mutlakiyetle hakikiyeti tohumlamak ve yolları kontrol altına alabilmekle mümkün olur.

Ölüm, Allah’ın ilminde yoktur. Sizlere bunu hep anlattım. Allah, savaşın sahrasında hasat yapar ama saman, sarı olmasına rağmen sararan yaşamlarda o saman, mutlak olabilir ki o samanın mutlak olması, yaşamların kodlanışı ve toprağın tohumlanışını sahraya kaynak yapabilir.

Elin Allah’ın ilmiyse, yolun mutlak olur. Eğer ben dünyaya görevliysem, biliniz ki ben toprağa “tohum” olarak inen birisiyim. Eğer ben bu toprağa tohum olup inmişsem, kaynak ilmim bütüne hizmet içindir.

“Borç öderim dünya planetinde.” diye düşünenlere de şunu söyleyeyim; kaynağa ilimle inenlerin borçları olursa, yaşamları olmayacaktır.

Bu nedenledir ki onlar her bir dilde kendi diriliklerinde bütünün kültü olurlar ve yoğunluklarında kontrol kurarak her bir insanı imparatorluğun gücü haline dönüştürürler. Onların toprakları mutlaktır ve tohumları mutlaktır.

Kamp kurulur “insan kalemleri”yle… Her bir insan o kampta kul olur ama kamp, aklın kalemiyle kodlandığında, artık o kampa mutlak olanlar da inerler. Dünya dürümlerinde bunu mutlak kaynak olanlar hakedebilir. İşte bugün Bu Meclis, bunu hakeden bir Meclis olarak “birlik kapımız”ı açtı ve bizleri buraya aldı. 
Bizlerin buraya gelişimiz teknik tahdit ilmiyle değildir, hakk KA HA olan sahrayladır. Saman, sarı ama sahra, sistem ve mutlak olup, muktedir olup kodlama yapabilir. Bu sararan yaşamlar, Medine olmayacak artık… Hakkın kapısı olacak ve biz o kapıda mutlak olarak büyük kötülükleri önleyecek olanlara geçiş yaptıracağız.

“Ecmain” dedikleri bir sahra var. Bu sahraya kaynak olan “biliş kodları” iner. Bu sahraya kontrollu olanlar girer ve bu sahra mutlak kuranla tohum olur… Aşk sahralarında kervan olur ve YÜCE İNSAN olur.

Bugün bu dönem başlıyor… YÜCE İNSAN DÖNEMİ!

Yüce insan, hepimizin yüceliğidir ve bizler bu dünyaya öz gerçekliğimizi indiriyoruz. Kucak kucağa olmaktan öte, yasalarla mutlak olup, kontrol kurmak üzere… Ve biz Allah’a hasat olmaya değil, hakkın kapısı olanlara “İslam” olmaya indik.

“İslam” demek mutlakiyetin kelamında olan, muktedir olan ve hakeden demektir.

“Ben dünya.” dediğin sürece, süper sahralar senleşir. 
“Ben yasa koyucuyum.” dediğin sürece, yasalar kodlanır. 
“Ben ölüyü dirilttim.” dediğinde, öksüz kalmaz hiçbir yaşam ama bunun için dünyada RUH’la kodlanmalı insanlık…

Ruhun olmadığı bir yaşam, hologramdan ibaret kalır. Kesindir. Bu nedenledir ki “Dört köle biliş, yaşama inse, yarınlar kodlansa..” diye düşünenler, bilsinler ki köle biliş, yaşamda kodlanmış olmayacak ve kodlama yapmayacak. Dünya dürümlerinde bunu artık insanlığın bilmesi gerekir.

Kimse kimsenin izinde olmayacak. Her bir insan BİR TEK olacak ve bütün olacak. Ölü dirildi, yol kodlandı ve kontrol kuruldu. Bunlar öğretilecek insansılara… Ve yolun ölüler yoğunluğu olmayacağı da dilletilecek.

Sevgililer ve dürümlerdeki dillerimiz, hepiniz; biz sizdeyiz. Unutmayın. Aşkla size geldik ve aşkla yoğunluğunuzdayız. 
Mutlaka biliniz ki karanlık aydınlanır, toprak tohumlanır, öksüz kalmaz insan ve biz, BİZ olup bütüne hizmet ederiz.

Zİ kapıları’nın tümünü kapatıyoruz şu anda ve yeni kapılara ulaşıyoruz. Yeni kapılar, imparatorluğun gücünün kör, sağır kayıtların tümünü kontrol edebildiği ve yoğunluğu kodlayabildiği bir sahrada, ölüyü dirilterek, kültleri kodlayarak geçişler yapan bilişin kaydına varıp, orada güçlendirici olan insanlığı hak teknikle kodluyoruz.

Bugün “dört gerçek ilim kapısı” açılacaktı, biz birinciydik. İkinci kapı senin yazınla açılacak. Bu nedenle senin yazmanı diliyoruz.

Sevgiyle sizleri hepimiz kodlayarak, öz görevde kontrollu olarak kayda alıyoruz.

Süper sahralar, üç yüz milyar ışık yılı ölülerin dirileceği o yoğunlukta kodlama yapacak. O ışık yıllarında bizler de olacağız; üç yüz milyar ışık yılı… Bu süreç hepimizin gücüyle dürümlenecek ve bu süreçte bizler kontrollu olarak burada olacağız.

Hep insanlara görev taşıdık. Bugünden itibaren, mutlak kuranlar olarak her sistemde bulunan, tüm zamanlara görev taşıyacağız. Ağırı hafifletebileceğiz ve görevimiz mutluluğumuz olacak. Sizinle öncelikle görev taşımak, bizler için mutlak ışık haline dönüş olacak. Onurluyuz ki buradayız. Aha bu.

https://youtu.be/fAHuXd5ks-A

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 672 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol