Birlik İlmi
  KARANLIĞIN IŞIĞI (3), 2.AKIŞ
 

19.EYLÜL.2018 TARİHLİ KARANLIĞIN IŞIĞI (3)

AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 2.AKIŞ

Devletlerin diriliklerinde, ilmimiz var. Bizler, üç kök gerçeğin tohumuyuz. Biri akıl, biri zeytin olan insan, diğeride halik olan insan. Üç kök, bir tektir.

Bugün buraya gelmemizin yegane nedeni, arza hakim olmak ve hakiki ilmi, hak teknikle indirmek, içindir. Şuanda öz göreviniz, bizimle yoğunlaşmanız ve hakim olmanız, sizi, size tanıtacak.

Netice şu; nerede ne olursa, Bu Meclisle, oluyor. Bunu iyi bilin. Bu Meclisin yapmakta olduğu her şey, her şeyi etkiliyor.

Dönem sonlarında, böylesi çalışmalar, her zaman devreye alınmaz. Ama bu kez, alındı. Bu çalışmanın, nesiller boyu sürmeleri imkan olmayacak ama sizlerle, bu çalışma sürecek.

Kimin elleri, kimin yüreğine ulaştıysa orada, onun toprağı oğullayacak ve kodlayacak. Emperyal olan ilimle, emperyal olmayan ilim, dillenecek ve birlik kurulacak.

"Sahra" dediğiniz yaşam, sizin öz görevinizdir. Ve bu sahra, mutlu, huzurlu, bir dünyayı kodlayacak. Yeni dil, Allah dili, olacak. Yeni yol, aklın yolu olacak ve sizler, mutlak olacaksınız. Bunca çaba, bunun içindir.

Yaradan, tahtını yaşama çektiğinde, yarattıklarının tümü, insanlaştı ama iyi bilin ki yanıp tutuştuğunuz herkes, sizin yeryüzündeki görevliniz oldu. Önce ölüydük. Oh, ala!.. Şimdi, dirildik!. Hah, işte!. Maya oldu, dünya. Mutlak, oldu. Halik, olduk. Aha, oldu!.

Peki, ne olacak, bundan sonra? Kontrol kurulacak. Ellleriniz ellerimizde, yaşamınız yaşamımızda, ilminiz ilmimizde olacak...

Metcani kapılar, metcani yaşamlar, yoktur. Bunu iyi bilin. Her bir yaşamın, bedeli vardır. Ama beden ilmiyle, dürümlere inenler, her zaman bedel ödemeden, inerler. Çünkü onlar, ruhla, kuranla ve halik olan, mahrekle inenler...Mustafa Kemal Paşa gibi.

O, bütüne hizmet eden, yüce bir has, sahradır. Onun ruhu, vardı. Bunu kimse bilmez. Onun sofrasında, şafak sökmüştü. Onun özü, sözü, gözü, tüm insanlığındı. Ve O, mahrekti. Masaya konduğu zaman, O yaşam, ekmek olur, tüm zamanlarda. En ve boydan ibaret kalmayan bir Yaratandı O, yaşatandı O. Ve enkarneleri, ekmeğiydi.

"Esma, Esma" derler, ya hani. Hani, nerede, Esma? İnsandır, esma mutlak olan insan ve onun ruhu, mutlaktır. Olur dünyalar, olur yaşamlar, olur halik olanlar, oldurulur topraktakiler ama Yaradan ölürse, yaşam yoktur.

Yaradanın ölülüğü, ne demek, izah edeyim. Mit olamayış, itibar kodlanışı yapamayış. İslamda, kelamda olmayış. Peki, bunlar olmadan, yaratıcı olur mu yaşam?... Olmaz mı?

Sofraya bilişi koyun. O biliş, anda yaratır, aşkla yaratır. Her bir ilim kalemi, Sistem olur, Nisa olur, Keriman olur, kelamda kalem olur, Sistemli çalışmalarla, biliş olur. Yaratan olur...Her insan, bir dildir. Her insan, bir diridir. Her anda yaratır ama yaşamda, ölüdür.

Mutlaka, bunlar net anlaşılabilir ama anlamak istemeyen, anlayamaz. Bedene girmenin nedeni, herkesi hak etmektir, canlar. Ben bu bedene girdim, herkesi hak etmeliyim. Peki, ben, herkesi hak etmezsem, neden, neyi, diye sorarmıyım? Asla. Çünkü benim, beni hak edişimdir, herkesi hak edişim... Çünkü ben, her anım. Çünkü ben mutlak olan, hasat yapanım. Hasat olandan öte, hasattayım ben.

Peki, nerede dünya? Hani, nerede? Niçin gözler, onu izlemeyemiyor? İnsanlık boyutları, iyi bilir ki herşey her şeyleydi ve hala öyledir. Kimle ne yaptınızsa, o yaptığınız, sizden ve size olandır.

Bir tek şunu da anlamınızı beklerim; korkuyu aşmadan, yasaları anlayamazsınız. Mutlaka korkuyu aşmalısınız.. Korku, saltanatın gücünde yoktur.. Sizdede olmamalıdır... Acaba ne olacak? Öz göreviniz, bilmektir. Acaba olmayacak artık yüreğinizde, olmamalıdır. Ama ben, acaba bunu nasıl yaparım ya da bu nasıl olur, acaba derseniz, sizin hakikiyetiniz ve sizin hakimiyetiniz, oluşmamış, demektir.

Sevgililer, maya tuttuysa ki tuttu. Artık hepiniz, bir teksiniz. Bunu iyi bilin. Kimsenin kimseyi eleştirmesi artık olmayacak, olmaz. Çünkü eleştiri de bitmiştir. Çünkü o siz, siz osunuz. Biriniz birinize kırgınsanız, biriniz ki kırdığınız sizsiniz..Kırılan yine sizsiniz. Ya da yaman bir dünyada, yara bere içindeyseniz, yaralanan ve yarayı kodlayan, yine sizsiniz.

Peki, ne yapabiliriz? Yapmamız gereken, ben, imparatorluğun gücüyüm. Ben, tüm insanlıklayım. Ben, bir tekim. Ve ben, bütünün gücü olarak, dünyalıyım. Onun içindir ki ben, bütüne hizmetçiyim... Ben bir tek canı demediğim ve hakikitenden ayrı tuttuğumda, o benim yolumda olmayacağından, ben hakikiyette tahditlenirim ve bir tek sayamam yüreğimi.

Bunu, herkes, ayrılığı kaldırıp, dinlesin. Ben, ona kızgınım. Ah, be canım, ah.. Sen, sana kızdığın için, ona kızgınsın. Sen sanma ki o, sende değil. O sendedir ve sana, seni anlatmak için, sana kendi diriliğiyle dillenmiştir.Bunu net bilin.

Bugüne kadar size, kim ne yapyıysa, sizin yüreğinizle yapmıştır. Bunları iyi bilin. Ben çok özür dileyerek, şunu söylemek isterim ki Bir'in Bir'inin, Biri olsamda yasaları çiğnediğimde artık ben, bir tek değilim.

Kara ışık hasatçı olduğunda, hak tahta, insan oturur. Ama kara ışık, yasaları koymadan, yol olduğunda artık orada, aşk oturur. Aşk olduğunda, hak olunur ve yol olunur. Bunları anlayın.

Devinimi artırmadan bu bilgileri vermiş oluyorum. ya devinim artıktıktan sonra nasıl verilir?.. Şimdi şu aşamada, o döneme geçiyorum ve bunu yazarak veriyorum.

https://youtu.be/v3xQyCspFrg
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 355 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol