Birlik İlmi
  KARANLIĞIN TINISI OLAN İNSANLIK 11, 2. AKIŞ 1. BÖLÜM
 

8.MART.2017 TARİHLİ KARANLIĞIN TINISI OLAN İNSANLIK 11
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, 2. AKIŞ 1. BÖLÜM

Canlarım, bugün topraklarımızı tohumlayanlar buradalar... Çoğu kontrol dışıydı onların ve bizimle olmaya geldiler. Teknik tohumlama yapacaktılar.

Öz görevleri bilgi kalemi olmaları gerekenlerin, bilgi kalemi olabilmeleri için bitişkenlikle BSUİ'nin gücüne indirilmeleri ve yoğunlaşmalarının sağlanması talepleriydi. İstenen... Yapılması beklenen.

Neden bilir misiniz? Çorba tuzlu geldi onlara... Onlar yolu umutla beklerlerken, kulluk yapamayacaklarını gördüler. Ama çorba tuzluydu onlara... Onlar tuz istememiştiler aslında... Çalı çırpı ilim beklediler. Biz çalıyız çırpıyı dillerken, hologramdan görev yapmaya çabaladılar.

Hepsi yıldızların sırrını anlayacak güçte saydılar kendilerini nesillerini tohumlayacaktılar... Nesiller boyu yoğunlaşmaya çabaladılar. Tanrılık yapacaktılar... Ekip kuracaktılar... Ve gördüler ki hiç birisi hakiki levhiyi hak etmemiş.

Mutlaka ummanlar kodlama yapacak ocaklara... Mutlaka, yolu bulup görev taşıyacaklar. Mutlaka ellerinden tutulacak mutlaka... Mutlaka ama yarınlarda olacak bunlar... Bugün bizler, çorbalarına tuz koymadık bugün... Ölüleri diriltmek için çabalıyorlar... Öfkeleri yok..

Kodlanamadıklarını bilerek geldiler bugün buraya... Öyle çok ilim istediler ki... "Kardeş ben dünyadayım!.." demene rağmen; "sen bilgi kalemisin, bizi bize kapı yap" dediler...

Yarı yarıya insanım ben. Ama yarı yarıya insan... Çok özel bir dürümle buradayım... Dinlediler dediler ki "yahu sistemin gücünü hak etmişsen yeterlidir bize..." Cennetten kovduklarımız diye düşündüler kendilerini... "Ölülerin diyarında, ölümlü olmak var mı ki" dediler...

Öyle çok, öyle çok kontrol kurmaya çabaladılar ki... İnsan der ki neden dünya?... Niye buradayım? Hayırda mıdır dünya?... Aşk da mıdır?.. "Sırdan öte bir sır mı var?.." deyip, nihan olandan kodlanmış bir zamanda dünyanın yolunu açmanın en ve boy için manası ne?... Hiç bir soru sual yok sadece kendilerini kontrole çabalıyorlar.

Yedi dünya... Yedi insan... Hakiki ilim, yaşam... Her biri levhi... Ama hiç birinde kelam yok. Öyle çok, öyle çok sorular var ki... Ama nesillerimiz sormayı bilmediler... Anlamaya çabalamadılar. Ruhi Kapıların tümünü kelam saydılar... Kaynaktaki dini, kalemdeki dinden ayrı tuttular.

Sandılar ki din, din insanlık dilidir. İnsanın dili ayrı, dini ayrıdır. Din kontrol içindir. İnsanlıksa ayrıdır. Ama hakiki insanlıktır ayrı olan.

Hiç kimse hiçbir şeyi dinlemedi dünya da... Saltanat'ın gücünü bile anlamadılar. Temel direk insan olduğunu hiç ama hiç hak edip duymadılar.

Temel direk insan ama insanın halik olduğunu anlayamadılar. Hatayı bağışlayacak gücü olduğunu bilemediler.

Deli dedim yüreğime... Dili halik olanla deli olanlar, kulluk yapacaklar. Nihanda kelam olsa da, hakka varmasa da aklın kaynağında tende bulunmasa da çorbası olmasa da nisan insan, kelam kalem ve biz sistem olarak dünyalıyız...

Cennette ekmeğimiz var ilimde halik olan kelamımız var. Karanlığın tınısıyız bizler canlar. Siyahın en siyahı olan o tını...

Umut olur ki insanlık bu tınıyı duyabilecek güce varır... Umut olur ki insanlık tohumlarını kodlayacak kültlerini Ka Ha yapacak güce varır...

Eli tutulasılar olur da bir gün görev isterlerse öfke olmadıkça ocaklarıyız onların. Eli tutulasıların yoğunluklarında kontrol olduğunda, kalemleriyiz ocaklarında.

Yaşamlarında halik oluşlarında... Ama onlar kurullarını toplayıpda sessizce gelip İsrafil'in gücünü kürzi kapının yüceliğinden geçirip, telif hakkı dedikleri bir hakkı kelamımızdan çekip biz bunu, biz olup dilleyelim dediklerinde, kurtarılmış dürümler kelamdan çıkar canlar.

Çünkü bizim yüreğimizi alıp bizsiz çalıştıklarında, anlatın ki ocakları yoktur onların. Saygılar sunuyorum tüm insanlığa canlar. Saygılar sunuyorum hepinize..

Bedeni, bedenli olanları, hakim olanlar... Sanal boyutların yolunda kulluk yapanlar. Aşkın sırrını anlayanlar ve umman olanlar. Semaya ses verinde hak edin yürekleri...
Korkmayın dünyalıyız bizler... Mutlaka dünyalıyız.. Ama şunu iyi anlayın ki bu dünya huzurla çalışmalıdır. Eğer huzur bozacaksanız yolu bulamayabilirsiniz. Eğer yolun kulluğunu hak etmemişseniz toprakta olmanızın manası yoktur.

Eşyada ki ses budur. Ve bugün artık dendiğinden öte bir denişle; denişle dedim deyişle değil. Dendiğinden öte bir denişle, insanlaşmak gerekir.

Salı çalışması bekliyorlar dünyadan!.. Sayın bayanlar, sayın baylar, salılar ilimsizdir bilinsin!.. Salı çalışması bekliyorlar... İlimsiz olanın kelamsız olduğu da bilinmelidir.

Seyredin dünyalılar, tüm insanlığı seyredin... Saltanatı dilleyin ama seyredin. Bizim salı çalışması yapmamız çok özel bir nedene dayandırılıyor. Deniliyor ki "siz salıları kodladığınız zaman, kontrol dışı hiç kimse kalmayacak".

Canlılar, sultanlık yapma niyetimiz olsaydı yapardık. Biz bu dünyaya sultanlık yapmaya değil, sel olan yaşamı hak edip kontrole geldik.

Eğer biz dünyaya sultan olmaya gelseydik, çerçeveli çalışırdık. O çerçeve dahilinde herkese bilgiyi ezberletirdik ve onlar bildiklerini zannederek, kontrol dışı kayıtlarla yetinirlerdi.

Biz insana ilmi vermeye geldik. Ölüler diyarı olan bu dünyaya yolu göstermeye geldik. Özge dürümlerde, ziyan olanları kalem yapmaya niyetimiz var.

Aşırıya kaçmadan yolu açmaya niyetimiz var. İsrafilin gücünün örtüsü olmaya, öksüz insan bırakmamaya niyetimiz var...

Kurulların toprağa indirilişinin sebebi bugün budur. Süper İnsanlık Realitesi Derneği olarak, bugün tüm insanlık sistemleşmesinde görev taşıyan kurulları dünyaya çektik. Onların robotik timlerle çalıştıklarını bilerek, çatışmaya girmedik onlarla. Hepsi robotik timlerle çalışırlar. Dünyada bedenli görünseler de İsmaili kalemlerin türevlerinde hepsi robotturlar. O bedenleri kontrole niyetimiz var. Ama kaynaklarını hak ettirmeliyiz ki öz geçişlerini yaptırabilelim. Dünyalılar "Ruhi Sistemleşme" budur.

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ


https://vimeo.com/207676119
 

 
  Bugün 5 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol