Muradınız insanın herkesle bilişi kodlaması idi ki insan herkes olup bilişi kodladı...
Hep "İNSAN, iİNSAN, İNSAN" dedik... İNSAN... Birlik kuranı olan İNSAN... Yasayı koyan, yaratan ve tanrı Ka Ha Sahra'sının güçlü Kürzi Kapısından geçip, İnsanlık Kuranı olan İNSAN...

Hep İNSAN dedik... Daha ne İslam, ne Hıristiyanlık yokken, İnsan Sahraları vardı dünyada... Bunu bileceksiniz...

Müşt Sistemleri vardı... Müşt Şüfret Sistemi idi... Dünyanın tayinleri yapıldığında; Dünya'nın geçişini yapacakların BSUİ olmaları ve diri olmaları beklenmedi çünkü o sistemlerde yasalar vardı... Ve yasayı koymaya inmek yaşamı kodlamaktı... Ama yarın içindi herşey...

Kervan, kervan, kervan.... İlim kervanda Bilişin kulluğunda ve tohumun kaydında vardı ama insanda kelam var mıydı?.. Asla yoktu... İşte dünyaya yaşam ilmi ile indirilen insan kalemi halik olmayandı... En aşağı dürümde...

O dönem yüzbinlerce yıl önceydi... Hani dersiniz ya 300 bin yıl.. Beş bin yıl... Bunların manası yok bizim dürümlerinden söz ettiğimiz o yaşam sahralarında...

Ama iyi bilin ki eski en eskiden söz ediyorum... Ve dünyaya indirilenlerin çok görev kodu olarak mutlak kalem olarak ve yasa koyucu olarak dünyaya inme imkanları o dönemde yoktu...

Ziya olabilmeleri çok zordu... Dünya daha güçlü bir dürüme varmalıydı ki şarkı türkü olabilsin yaşamda...

Ve insan formal yaşamları kodlayabilecek dürüme varabilmek için çok büyük bir süre geçirdi yaşamda... Bugün bu dürüme varıldı... Artık insan yerkürenin gerçeği oluyor.. Bunun sorumlusu olan birlik bu meclistir...

Sorumludur bundan bu meclis çünkü bu meclis bunu hak etti ve yaptı ama her yaptığını her yapan hak edebilmelidir... Ve onun neticelerini kelamında hak tınıyla kodladığından sorumlu olmalıdır bundan...

Ve bu meclis bunu yaptı bu sorumluluğu üstlendi... Bundan daha üstün bir sorumluluk yoktur... Yaratan, yarattığını yaşama Sahra olup indiren ve yoğunluğu arttıran bir çalışma...

Bu yoğun ışık tükenen her çalıştırıcıyı da kodlayabildi... Mucize buydu canlar... Mucize buydu!... Biz zirvelere insanlığı kodladı... Kendi yoğunluğundan öte bir yoğunluk mutlak kuran olup dünyaya insin diye çalıştı...

Ve dünya yasalarını kelamla kodlayanlara göz oldu... Dünyanın nuru, mutlak kuranı insan oldu...

Düzen kurmak buydu işte... Yaşam düzeni kuruldu... Herşey yeniden başlayacak... Ama bu yenileniş ilahi görevin yenilenişi anlamına da gelir..

Herkesin kendini kontrol edebildiği ve kelamı hak ettiği bir çalışma... Temel diri olmak ve temel yarın oğullaması yapmak...

Dert değil yaşam dediğin zaman Anam, sormaktaydık neden diye?... Bugün biliyoruz... İnsan dert... Ama yaşam, bütünün kürzi kapısı ve ilim mutlak...

Artık dert diye bir hal yok... Bunu anladık... Ve sizi çok ama çok özellikle bilmek üzere kayda almıştık.... Bilmek...

Neyi bilmek?... İlmi bilmek için... Ve ilmi seslendirecek bilişin toprağa indirilişini kodlamalıydık... Ve bunu yaptık... Bu biliş dünya tohumu olabilmeliydi ve bu oldu... Ruh olmalıydı ve bu oldu....

Mahrek olmalıydı ve bu oldu... Muhammed muradına en sonunda erdi... Muhammed'in muradı buydu canlar... Bilir misiniz?... Herkes insan olacaltı... İşte İslam olmak buydu...

Ve Dünya' nın yasaları buydu canlar... Ekip kurmak kolay olmadı... Ama bu ekip hepimizin kelamı oldu.... Bizler sizi öz köklerinizle tanıdık... Sizi halik kayıtlarınız halik kervanınız ile bildik... Ve sizi çok ama çok mutlu etmeye çalıştık...

Bugünden sonra çok daha mutlu bir sahranız oluşacak canlar... Ve bu sahrada mutluluktan öte mutluluğunuz olacak... Bunları iyi bilin...

Hepimiz size gerçek kervan olup ineceğiz... Ve bütün kötülükleri aşıp geçmeniz için her insan sistem olabilecek sessizliklerde...

https://youtu.be/tH9ZGVEKFdI

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ