Dağlarım, “Arka Zamanlar” ve “Sonsuz Yarınlar”, Biz dünyadayız!... Kini aşan; yarını tohumlayan; İNSAN SAHRALARI’nı kodlayanlanlarız bizler… El girdaplarından İLİM’e inerken; herkesin, kendi tahditi ile KELAM’a inmesidir amacımız.
Bizi dinleyenler, bizi anlamalıdırlar... Toy bir dünyaya, İLİM ile geldik. Bizi dinleyenler; “BİZ” olmalıydılar; ocak yakmalıydılar… Ulu bir SAHRA olup kodlama yapmalıydılar…
Eski Dünyaların tanıkları bizlerdik. Her şeyi görürdük; gözlemlerdik… Gördüklerimizi size anlatsak, anlatacak ve anlanacak dürüm, henüz yaşam sahranızda yok!... Ama iyi bilin ki “DÜNYA” dediğiniz, İNSAN SAHRALARI oluşturan bu planet, itibarı yüksek olan yaşamları kodlamış bir SAHRA’dır. Burada, dürümler görev taşıdılar. Bizi, bize dilleyen; KÜLT olan yarınlar oluştu. Ne yazık ki ZİYA olamayan SAHRALAR’dakiler, KELAM’ı kırdılar ve RUH’u sunsuzluktan çıkardılar.
Kılı kırk yaran bir ZİYA KAPI açtık. O kapıda, itibarı yok edenler, kontrol kurdular. Onları, koruduk ve kontrol altına aldık. “Ayrılık bitsin!” dedik. Dedik ya!... Herkes, KELAM’ı HALİK kılan IŞIK’ı kırmaya kalktı.
Biz, bu dünyayı İNSANSILAR’a terkedip gidebilirdik. Ne var ki İNSANSILAR, “kulluk yapmak”tan, çok farklı şeyler anladılar!... Sandılar ki İKİ BİLİŞ, BİR TEK olduğunda ve RUH, kontrol kurduğunda; her an, TOHUM olacak.
BİLİŞ, ilimsiz olursa; yarın, kodlanmaz. Bunları anlamadılar!...
Bizi, bizden dilleyenler; bizi kodlarlarken, BİZ olup kodladıkları; BİZLİK KALEMİ’nde, KUL oldukları ve RUH oldukları kayıtlar; MUTLAK KALEM’imizdi.
“BİZ” olmayan; bizde olmayan ve “DİRİ” olmayan kayıtlar ise bizi kodlarlarken, kontrol ettikleriydi… Bu şekilde kayıt dışı kodlar, SİSTEM’i tohumlardan kontrollu olarak çıkardılar…
ŞİMDİ ARTIK YERKÜRENİN YENİLENMESİ HADİSESİ BAŞLADI… Ne olacak!?
Nereden ne olursa, İLİM’le olacak. İNSAN SAHRALARI, İLİM’i tohumluyorlar. Bundan doğan hadiseler var. Birçok kontrol dışı olay ve doğanın kontrolunda olan olaylar!...
Doğa, sonsuzlukta TOHUM ekerken; elinde görevi olanların, kodları ile eker. İşte bunlar, BÜYÜK KÜLT olarak çorbaya iner. Herkesin yaşama indirdiği ne varsa, o çorbada olur. O çorba, İLİM ÇORBASI olur ve RUH’UN KULU olanların, İLM-İ KOD’u olur. Bütün mesele; çorbanın, İNSANLIK ÇORBASI olması için gerekenin yapılmasıdır…
Eğer DÜNYA ÇORBASI, senin çorban ise İLİM, SAHRA’n olur ve RUH’un, MUTLAK olur… Sen, DÜNYA ol ve RUH ol ve “SONSUZ ZAMANLAR”ı kodla; “YARIN”ı kodla!... SEN OL!... BİR OL! ve RUH OL!... İstenen budur…
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ
