Birlik İlmi
  İNSAN (8), 2.AKIŞ
 

8.AĞUSTOS.2018 TARİHLİ İNSAN 8
AV.NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 2. AKIŞ

Tende ilim yoksa, imparatorluğun Kübra olan kelamının ten olmasının anlamı yoktur canlar... İNSAN, ALTIN IŞIĞINI KODLADIKTAN İTİBAREN, KELAMA VARIR VE KENDİNİ HAK EDER... Dürtülerle yapılan her çalışma, muhakim ve hakiki olan insanlığın kontrol dışı kayıtlarıyla da tohumları kodlayabilir ama ete girmeniz, hakim olmanıza yeterli olmaz...

Buyurun, bunun içindir ki bu çalışmayı bütüne hizmetçi olanlarınızı, hakikiyeti dilleyebilenlerinizi hakedip bu yoğunluğa aldık... Bereket ki, toprağın toprağa tahditsiz kelamı oluyor... Bereket ki, halikin halikiyetiyle hakimiyeti oluyor burada... Ve bizler; cemaat olan ve hakim olan ilim kapılarının tümünü hak ettik ve açtık...

Yeni dönemde dünyanın ruhunun kontrollu olmasıdır amacımız... Ruhun kulluğu gerekir... Herkes iyi anlasın ki, RUH dediğiniz şarkı değildir sadece... Ağır yükü hafifletebilen ve tohumları kontrol altında tutabilen HAS SAHRA KURANIDIR... Bizler, dünya dediğiniz bu planeti kontrollu olarak tohumlarken, yazı yazan herkesin hakikiyette kendini dinletmesini de bekledik...

Hem DOĞANIN KURANI olmalı, hem YARININ KODLANMIŞ SAHRASI olmalıdır insan... Ama doğanın hakikiyetini de hak edip anlamalıdır... NEDİR DOĞA? YARADANDIR... YARATILANDIR... YASALARI KOYANDIR... YAŞAMI KONTROL ALTINDA TUTANDIR... Dert midir insana doğa? Deminden beri anlatıyorum, İNSAN DOĞAYA DERTTİR!... AMA DOĞA İNSANA DERT DEĞİLDİR...

Değerliler!...

Seyredin dünyayı... YEŞİL, MOR HER RENK kontrollu olarak kodlanmış halde sistem olup sizin yoğunluğunuza HASAT oluyor... Seyredin tüm yaşamlarda oğullarınız olan o yolcuları... Bakın neler olmuş doğayla... Hepsi doğaya çalışmaya indiler...

DOĞA NEDİR? ZARARI ÖNLEYEBİLEN TAHDİTSİZLİKTİR... Ve siz doğaya inenler doğayı kontrol ederken kodlarınızı kontrolsuz bırakabildiniz... Peki doğa size sizi anlatmadı mı? Siz doğayı hak ettiniz de, doğa sizi hak ettirmedi mi dürümlerinizde bütüne hizmetçi olduğunuzda?

Başınızı eğmeyin... DOĞANIN GÜCÜ VARDIR... O GÜÇ BİLİŞTİR... DOĞA BİLİŞ HALİNDEDİR... SİZİ BİLİR... DOĞA, İNSANLIK BOYUTLARININ KONTROLUNU KURAR... YARINI DİLLER... Doğa, alıp götürebileceğiniz bir şavk değildir... Siz doğayı kodlarsınız, doğayı tohumlarsınız ama DOĞA SİZDE SAHRA OLUR... Ve sizi kontrol altında tutar...

Dert midir ilim? Deve kalktıktan itibaren, her şey her şeye ilimdir ama deve kalkmadan evvel, insan insana bile derttir...

BARIŞ, ALLAH’IN İLMİDİR... SİZ DÜNYAYLA BARIŞIK MISINIZ ACABA? Hangi dünya sizi sizde dilledi de, siz o dünyayı tohumladınız? Boşuna konuşmuyorum... BU DÜNYA MUTLUDUR... ÜZERİNDE GÖK ÇÖZÜMLEYİCİLERİ VARDIR... AMA BU DÜNYA KUTSALDIR AYNI ZAMANDA... KONTROL DA KURAR... YARINLARI HAK EDER... YAŞAM SÜRDÜĞÜNÜZ BU YOĞUN IŞIK SİZ OLUR... Ve rahmi kapıda İbrahim soyu olur... Neden İbrahim soyu? İNSANLIK BOYUTLARININ YOLCUSUDUR İBRAHİM SOYU... Her anda şarkıdır... Ve yarındır... Bu soyla yol oldu dünya... BU SOYLA MUTLAK KURAN OLDU SAHRA... Ve bu soy, oğullarını tohumlayacak gücü kodladı...

KELAM KALEMDİR AMA NEFES DE GEREKİR...

Sevgili sahra kodları!...

Size “İNSAN” dedim ben... Çünkü siz insansınız... Dünyanın ruhu hepimizin kuranında var... Ama bizim ruhumuz hakiki midir acaba? Hanginiz gerçeksiniz? Hanginiz yaradansınız? Hanginiz yaşar yaşanırsınız? Hanginiz görevinizi kontrollu olarak yaptınız? Soyunuzu kodlayabildiniz mi? Ölüyü dirilttiniz mi? Yorulmadan çalışan kaç kişi? Kaçmak isteyeniniz kaçıp gittiğinde yüreklerden, şeytan olan o şavk aşk mıdır ocağında? Şafak oldu mu ona?

Gelin, dünyayı izleyelim birlikte... BUGÜN NE OLUYOR DÜNYADA? Buyurun izleyelim... Bugün dünya yoğun... Çok yoğun... Suriye’de kırılışlar var... İmparatorluğun kuranıdır Suriye... Ama kırılışlar artmakta... İsrail kapısını kapattı ve diyor ki “benim adım insanlık için çarpıyor yüreğim, aklım, her şeyim çarpıyor insanlık için... Ben adımı zikretmeyeceğim” diyor... Ama adını bilmeyen yok ki... Ve yarınları kodlayan, Mikail’in kübra olan kelamı olan, sonsuzluğu tohumlayan İSLAM KAPISI İNSAN!... Ne diyor? Adı ZAMANDIR ONUN... “BEN RUHUM” diyor... “Yorulmam” diyor... “Öksüz kalmadım ki” diyor... “Ağır yük hafifledi, ben dilledim” diyor... Ve bugün AVRUPA kutsal bir insanlık ilmiyle dillenecek... Hangi çalışmayla? SEVGİYLE YAPILAN HER ÇALIŞMAYLA... PEKİ, SEVGİYLE YAPILAN KAÇ ÇALIŞMA VAR? BİR TEK BU ÇALIŞMA!... “BENİM ADIM İNSAN” diyebilen bir çalışma... Ve bu çalışma, herkesin kalemi olabilsin diye buradayız... TÜM İNSANLIK İÇİN... Ve bizim yapmadığımız, bir tek çağrı var... “YARINLARA VAR!...” çağrısı... AMA YARINI HAK ETMEYEN, YARINA ULAŞAMAZ... BU KESİN... Ve dünyanın ruhu mutlu huzurlu bizimle... Bunu iyi bilin...

BİZLER, TERTİPLİ VE HAKİKİ İNSANLARLA ÇALIŞIYORUZ... BU ÇALIŞMA, DOĞANIN KURANINI KODLUYOR... HERKES KENDİNİ HAK ETSİN DİYE YAPILAN BİR ÇALIŞMADIR... BUGÜN BEŞ KELAM, BİR TEK KURAN olduğunda mutluyuz ama yaşamlar tohumlandıkça, yenilik kodlanacak ve DÜNYA İNSANLIĞI ÇOK DAHA YÜCELECEK... Öyle yücelecek ki, her şey yenilenecek... Ve bilinecek ki, zaman sahralarında ilim olduğu anda kalem hep imparatorluğun kalemi olup yazacak yaşamları... Ve imparatorluğun gücü dürümlerde olacak hep...

Peki, savaş olacak mı dünyada? Savaş, bitmez ki canlar... Hangi savaştan söz edeyim size? İNSANIN İLİMLE SAVAŞINDAN MI, İNSANIN YAŞAMLA SAVAŞINDAN MI, imparatorluğun kuranındaki o tohumların kodlanıp kelamla savaşından mı söz edeyim size? AMA YERKÜRENİN GERÇEK SAVAŞI ŞİMDİ BAŞLIYOR CANLAR... Nasıl bir savaş olacak bilir misiniz? AKLIN SAVAŞI OLACAK... Herkes “BEN VARIM” diyecek... “BEN” İN “BEN” DEKİ SAVAŞI OLACAK... Herkes “BEN HALİKİM” diyecek... “BEDENİ HAK ETTİM” diyecek... “YARINI KOKLADIM, TOHUMLADIM, OĞULLADIM” diyecek... “BEN BİR SAVAŞÇIYIM” diyecek... “Yerkürenin KÜRZİ KAPISI olarak, her anda savaşmaktayım” diyecek... Dedik ya “ASLA HATA YAPILMAYACAK!...” Ama dünya süper sahralarında, sükunet olacak... Bu sükunet, asla bozulmayacak... HERKESİN “BİR” E HİZMETÇİLİĞİ OLACAK...

Başlangıçta insan doğanın kuranında yoktu... Sorumsuzluktu başlangıç... TOHUM YOKSA, İLİM YOKTU... Ve başlangıçta, SİYAHTAN ÖTE SİSTEMLER YOKTU... İnsan yoktu ya... AŞK yoktu... Ve doğal dürümler mutlak kuranlarını dünyaya çekememişti... Ve dinledik ve dilledik ve sorguladık ve sonlar ve başlar... Bilişin kalemi olsun, yaradan tahtında yaşamı kodlasın istedik... Ve dünyayı kontrol edelim istedik... Bu nedenle dünyaya “GÖR ÖZGÜRLÜĞÜ” diyerek ilimi gönderdik... İNSAN, İLİM OLUP İNDİ... ÖZGÜRLÜKTÜ YAŞAM... Aha yaşam özgürlüktü ama insan özgür olamazdı yaşamda... ÇÜNKÜ YAŞAMI KODLAYAN, DOĞADAN ÖTE BİR DOĞAYDI...

Doğada özgürlük nedir? Doğayı kodlamadan... Doğayı hak etmeden, hakiki hak olup tohum olmadan, doğanın halikiyetinde, doğanın yağmurunda, HAŞR’ın RAHMİ KAPISINDA insanlaşmak sorumsuzluktu aslında... İşte, bu nedenledir ki; dünyayı kontrol için lütfi kapıların tümünü açtık ve RUH OLANLARI KODLADIK... Mutlak kuranları tohumladık ve DÜNYAYI YEŞİLDEN, MORDAN ÖTE OLAN SAHRALARA ULAŞTIRDIK... GENİŞ ZAMANLARA ULAŞTIRDIK... Yine de doğal dünyanın kuranı okunacak burada... AMA BU KURAN, ESKİSİNDEN ÇOK FARKLI OLACAK... BURADA YENİ FORMAL SAHRALAR OLUŞACAK... YENİ KODLAR, YENİ KOKULAR OLUŞACAK DÜNYADA... İMPARATORLUĞUN GÖREVLİLERİ, BU DÜNYAYI HİÇBİR ZAMAN YAŞAMSIZ BIRAKMAYACAKLAR!... VE BU DÜNYADA HAS, TAHDİTSİZ İLİM KAPILARI OLACAK!...

Seviyemiz çok iyidir canlar... Bunu sakın unutmayın... Burada oluş sebebimiz öz gerçeklikle kontroldur ki bunu hak ettik, başardık... Denir ya dünya “dünya ekmeğimiz değil bizim.” Biz dünyaya ekmek olup geldik canlar... Ama bu dünyanın kontrolu gerekir ve bunu da hepimiz kendi yüreklerimizle, hakikiyetimizle ve ruhumuzla sağlayacağız... Dünya ruhu mutlak ama bizim ruhumuz muktedirdir, bu kesindir... Ne yeni dönemde altın ışığımız kontrollu olarak bu dünyayı yoğunluğunda ve yağmurlarında yaşatacak...

MAYA TUTMUŞTUR... AŞKLA KALINIZ... İŞ BUDUR...

https://youtu.be/tBeALXNt_1k 
SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 146 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol