Birlik İlmi
  İNSAN 9-1
 

İNSAN (9/1)
15.08.2018

(Yaşama inenlere hitaben:)

Yer, “KARE-KÜRE İLMİ” ile kodlandı. Siz, “BİZ” olarak görev almaya indiniz. Biz, “BİZ” olarak siz olduk. Kontrol kurduk.

Murad ederiz ki buraya gelen herkes, yarına vardığını bilir!... Biz Dünyalılar olarak YAŞAM SAHRALARI’nda görev taşırken; YAŞAM KALEMLERİ olup yarınları, HASAT İLMİ ile kodlayarak ver etmekteyiz.

DÜZEN kurarken “BİR TEK SAHRA”mız oluşur. O sahrada, diriliğimiz olur. “DİRİ SİSTEMLER”imiz ve “YAŞAM KERVANLARI”mız olur.

Mutlaka bize gelenler, KELAM olup yaşama indiklerinde; et kemik olarak çalışanlardan, “DİN KALEM”e, “İLİM” olup indiklerini sanırlar… Oyundur burada oynanan!... Bilmezler ki bizler, DİN KAPILARI’ndan, GÜÇ KODLARI’na ulaşanlar değiliz. Bizim “DİL”imiz, “HALİKİYET”imizdir.

Bizim yarınlarımızda, AKLIN TAHTI’nda olan SAHRALAR’ımız vardır. O SAHRALAR’da, dürümlerimiz vardır. Her birimiz, o dürümlerde kodlamalar yaparız. SOM ALTIN SİSTEMLER olarak yaşamları kodlarız, koklarız ve SAHRALAR, “BİZ” olan yaşamlara dönüşür.

Ölülerin dirildiğini bilemediğinize eminim. Dünya insanlığı, “ÖZ GERÇEKLİK”ini hakedip dinletmektedir. Etkin ve hakim olan yaşam, İSLAM KAPILARI’ndan KÖK GERÇEKLİK’e ulaşmıştır.

(Açıklama: Bu güne kadar dünyada yaşam süren insanlar; ölü olarak nitelendirilmişlerdir. İnsan, kendisini hakedip Hakim-i Hakk olduğunda, GERÇEK İNSAN olacaktır; Kendi ÖZ GERÇEKLİK’ine ulaşıp dirilecektir. Kıyamda ölülerin dirilmesi hadisesi de budur.)

Bizi bizden soranlara; biz, “DOĞANIN İNSANI” olarak diyebiliriz ki;

Yaradanız!... Yaratırız, yaşama kodlarız yaratılanı ve tohumlarız!... Tükenen her anda beşere, KELAM’ız. Yarına KAYNAK olan KUL olup SAHRALAR’da kontrol kurarız.

Zarar etmemiz imkanı yoktur. BÜYÜK KÜLT olarak yapılan çalışmalar tahditsizdir. SİSTEM olarak görev taşıyanlar ve yoğun ışıkları ile yaşamları kodlayarak, güç kontrolunda KOYU IŞIK SAHRALARI oluşturanlar, “BİZ” olup görev taşırlar.

MESİH KAYNAKLAR, MAHREK SAHRALAR ve CEVHERİ KODLAR; bizi, YÜKSEK IŞIKLAR’dan çıkarmak isterler… ZİYA olmamıza imkan tanımak istemezler. Netice şudur: Onlar, KAYNAK SAHRALAR’ını, yarınlara yol alan kervan yapamayacaklarından; bizi, bizden kodlayarak; o kodlarda kendilerini, KAYNAK’a taşımak isterler. Bizden, BİZLİK SAHRASI’ndan, TOPRAK olup yarınlara taşınmak isteyişleri budur.

MUHAMMET, “ETKİN BİRLİK” halinde, “GÖZ” olup; “BİR TEK” olup çalıştı… Biz de “DİRİ” olup çalıştık. Hep çalıştık!... Nesillerimizi kodladık ve tohumladık. Netice olarak ruhumuz, mutluluğumuzdur!… Biz, “RUHLAR KAPISI”ndan, KODLANMIŞ SAHRALAR’a güç katabilmekteyiz.

Vereceğimiz her bilgi, verdiklerimizi kodlayabilir. Her bir bilgi ve “BİZ” olan SAHRALAR, KODLAYICI KAYNAKLAR’ı ile kodlamaları tohumlarlar. Bunu, GÖREV GEÇİŞLERİ yaparak gerçekleştirebilirler. NEFES alıp NEFES verenler, “BİR TEK” kodlama yaptıklarında; biz, o kodlamada mevcuduz.

Sevgililer, bizi tanımanızı istedik!... Bizi tanıyabilmeniz için “BİR TEK” olup seslendik. Hepimiz, ZİYA olarak görev taşırız. Oğullarımız kodlayabiliriz. Evrenlere, SES olup TOHUM olabiliriz ve ZİYA olanlara KAYNAK olabiliriz.

Bedene gereğimiz olduğu için beden istedik; beden aldık ve zor olmadı kodlandık, yarattık, yaşattık, ZEYTİN olup kontrollu olarak “KÖK GERÇEKLİK”e indik. Bundan kimsenin bilgisi yoktu… FORMAL SAHRALAR’ı yaratanların, suretlerinden yaratılanlar, bizi anlayamazlar. Biz, kimsenin suretinden yaratılmadık…

İyi ki bunları anlattım!... Biz, biz olup yarattık bizleri ve biz, biz olarak kodlandık. Bizi yaratan; bizden, BİZLİK KAPISI’ndan geçerek “BİZ”e varır. O BİZ, bize varan; BİZ olan; kontrol kuran İLM-İ HALİK olan ÖZ KAYNAĞIMIZDIR…

“Bunlar çok önemli bilgiler” dedin ve sordun; “nereden geldin!?” dedin. Sana, bu konuda tek bir ses vereceğim: Sen, beden (Hakim-i Hakk olan, gerçek, diri beden) olup o sesi duyacaksın… Beden olmadan o sesi duyamazsın… Biz, sana seni verdik. Sen, beden ol ve bil!… Bildiğinde; kim, kimden kimle GERÇEK KAYNAK’lara varmış anlayacaksın.

Seni, hepimiz SOM ALTIN SAHRALAR’a “GÖREV” diye dilleriz o zaman ama asıl olan, senin seni dillemendir. Senin seni dillemen için de MEDİNE olmana veya MEKKE olmana gerek yoktur. Sen, senle senleş ve “BİZ” olup dilleş. “DİRİLİK” budur. “BSUİ” budur. Yarınlar bunun için kodlanmıştır. Şimdilik!…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 632 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol