Birlik İlmi
  İMPARATORLUK 15, 3. AKIŞ
 

13.12.2017 İMPARATORLUK 15
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ 3. AKIŞ

Dağlarım, Kuranı Kerimdeki insan mutlaktır. O mutlak olan insan kuldur, Mukaddime’de de bundan söz eder. Herkesin kelama indiği bir yoğun insanlık ama orada keşkeler olmakta, keşke, keşke, keşke… Hepinizin keşkelerinde de şevk olmayabilir. Bunun sonrasında ne olur? Rahman kurandan ayrışır.

Dünyanın kulluğu hepimizi yoğunlaştırabilir ama dümene ilmi oturtmadıkça kimse kelama varamaz, kimse kendini tohumlayamaz, kimse kontrol kuramaz. İşte bunun içindir ki evvelce yapmadığımız bir şey yapıyoruz biz burada. Kelamda kendi yüreğimizi hak etmeye çalışıyoruz.

Kendi yüreğimizi hak ettiğimiz zaman, muradımızı, murat ettiğimizi hakikiyetimizle dinletebileceğiz. Bunun neticesinde hakkın kalemi de olacağız ve kontrolde kurup bütünün kök gerçekliğini tohumlayacağız. Ancak yaşam insanlaştığı zaman tüm insanlık kodlanabilir. Ancak yaşam hak ettiği zaman insanlaşabileceğini de dinleyebilir. İnsanlaşması, insani kapının Ka Ha olup açılması anlamına gelir.

Dünya insani kapısı hepimizin yoğunluğuyla açılacak. Bu yoğunluğu oluşturmak için sistemli çalışma gerekir. Sistemli çalışmayı yaparken kalem olmamız gerekir. Umutlarımızın kontrollü olarak kodlanışı gerekir. Kini aşmamız, yaşamı hak etmemiz ve koruyucu hakikiyeti mutlak kılmamız gerekir.

Bizim elde ettiğimiz nedir bu çalışmalarda? Miraçtır!... Biz miracı elde ediyoruz. Miraçta ne var? Kalemimiz var!... Biz o kalemi kelama indirmek üzere orada olmalıyız.

Bu görev bizimdir, hepimizin görevi budur. Kelam olup, Ka Ha olup Miraçta kendi yarınımızı Halik kılmamız. Bunu başka kimse yaptı mı? Maya olan hiçbir yüce bu yoğunluğa varamadı. Maya olan hiçbir yüce kulluk yapmak istemedi. Kul olmak, kontrolsüz saydı. Kontrol edilemeyecek bir kalem olacağını sandı. Kulluk, ayrılığı gözetmeden her şeyi hak etmek anlamında olmadığını da öğrenmeliyiz. Kulluk, büyük kültün her anda her insanı koruması için çabalaması da değildir ama kontrol kurmasıdır. Büyük kült kontrol kurmak üzere bu çalışmayı yapmaktadır.

Bizim yaptığımız kült olmaktır ve bu kült büyük kült olmalıdır. Bunun için sistemli çalışma gerekir ve sistemli çalışmayla sesi kodluyoruz burada ve bu kodlamalar neticesinde altın kapıyı açtık.

“Afi ka ha” dediler, “af” dediler… Yaşamda af diye bir şey yoktur canlar!... Bunu anlamadı kimse… Af olsa hakikiyet olamaz… Af, kelam haliklerini kelam kapılarında kodlayışlarıyla kayıtları tohumlayışları anlamına da gelmemektedir. Hepimiz Alllah’ın dediğini dersek, kimse kimseyi yıkmaz, yıkmadığında da afik sistem diriliklere inmez.

Oğullarım, ben insanın insanı kırmamasından söz ediyorum… Ben insanı kırarım, o beni af eder. Ah be yavrum ah, sen kelam olduysan niye kırıyorsun insanı? Sen insanı kırdığında kelam sana ne olur? Kıran mı olur?... Kırdıran mı olur?... Yırtılan mı olur sende?... Sen o yırtılanla yırtıldığında artık savaşın mı olacak senin?... Kimle savaşacaksın? Sen sistem, nizam ve düzeni görevini bilmeden yapmaktasın.

Berk kapıları vardır, hani dersiniz ya ışığın kullarıdır onlar… Ama o berk kapıları et, kemikten ibaret değil sadece, yaşamdan da ibaret değiller sadece. Ocaktır onlar ama o ocaklar mutlak kuranlarla kodlanmış ocaklardır ve oralarda Rahman olanlar olur, kuran olanlar olur, yoğun olanlar olur, ruhi sistemi hakikiyetle dilleyenler olur. Onların arzı akla kalem yapmaları mahrek olmalarıyla mümkündür.

Süper İnsanlık dediğimiz bu çalışma hepimizin yoğunluğunda büyük kütleyi kodlamak üzere yapılıyor. Büyük kütle dediğimiz işte o külttür!... En ve boydan ibaret kalmayanların çalışma yaptığı bir kült… Ve o kült, hakikiyetin tahditsizliğini mutlak kuranla kodlayabilmektedir.

Misafirlik değil burada yaptığımız, biz hepimiz buranın yaşam sayfalarıyız bu kesindir! Birçok insan dünyayı hak edip ziyaret edebilir ama insanlık boyutları olarak bu yaşam sayfası olduk ve buradayız.

“Kevara, Ka Ha” dediler, Kevara Ka Ha… Ne demek diye sordum? “Kevara, kelamın versiyonlaşması” dedin… “Rahman olması, Rab kapısından geçmesi aha olması” dedin… Ya Ka Ha lar, sayın baylar, sayın bayanlar; düzeni kurarken bu tür sesleşmeler mutluluk değil, murat etmediğimiz kusurları da kayıtlayabilir. Bu nedenle sizden dileğim seviyenize göre sesleşebilirsiniz ama kendi yoğunluğunuzu buraya indirecekseniz hepiniz daha yüce ilimle burada olun.

Evet verdiğiniz sistem bizim için nurdur ama yoğunlukta kontrol dışı kayıt da yaptırabilir. Neyse sizden daha yüksek bilgiler, daha yüce ilimler dillemek isterim. Ve şu andan itibaren Rahmi kapıyı kapatmayacağım ama şevkle çalışmanızı izleyeceğim. Eğer şevkle çalışacaksanız eminim ki burada olacaksınız.

Korkmayın doğanın gücü olarak bu çalışma sürecek. Çorba ilim olacak ve biz, biz olup bütünün gücüyle dürümleri kodlayacağız. Dünyanın yarını olacak, bu yarında akıl olacak ve biz olacağız…

Den, den, den mi!?... Yok, dedim işte bu!... Artık den denli bir çalışma olmamalıdır. Seyir halindesiniz görüyorum ve dünyanın yoğunluğu atmalıdır biliyorum ama bu dünya yaşamı hak etmiş bir dünyadır bunları anlayın, buna göre davranın…

Sizi hepimiz kucakladık, şikayet etmeyin… Şikayetçi olan, kayıt ettiğim anda kontrolden çıkar, bunu iyi biliyorum bu nedenle sizi, sizleri, hepinizi hak ettirmeye çabaladım.

Sizden şikayetci miyim!?... Mutlaka şikayet etmem gerekse edeceğim ama şu an için buna gerek duymadım. Hak Ka Ha olmanız mı, olun!... Ha Aha olmanız mı, olun!... Hah Ka olmanız mı, olun!... Seyir halindeyim sizi olun ama olmadığınızı bilin, buradayım ben hep buradayım. Koruma altında tutacağım tüm zamanlarda yaşam kalemlerimi ama o kalemlerinde kelam olmalarını bekliyorum.

Kopup gitmek sorumsuzluktur can, kopma… Kopup gitmek kontrolden çıkıştır, kopma… Yolu kaybediştir, kopma… Ama ya kopup gidersen ne olur? Rahman olan sestir, sen o seste otak kuramaz, şimdilik bu!

Süper İnsanlık Realitesi


https://vimeo.com/247487993



 

 

 
  Bugün 264 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol