Bugün, DURGUN TOPLUMLAR, İMPARATORLUĞUN NEFESİ’ne KELAM olup IŞIK oldular. Buraya varanların çokları, KÖK GERÇEKLİKLER’i ile HALİK oldular ve bizi, bizden ayrı tutmaya kalktılar…

Bugün, DÜNYANIN IŞIĞI YANDI… Bu IŞIK, İLİM’dir. Biz, dünyayı hologramdan aşırttık.

“TANRI”, NEFESİ KODLAYANA DENİR… NEFES’i kodladık… NİHAN olan yoğun ışıkta, KUTSAL HALİKİYET’i kodlattırarak AŞKIN IŞIĞI’nı kontrol ettik…

Büyük kötülükler koklattırıldığında; asla HALİK olup IŞIK yakmadık o YAŞAM SAYFALARI’na…

“Ben Dünya!” dedim… Dediler ki “ben de Dünya!…” “Ohh ala!...” dedim… “ÖZ GERÇEKLİK”i dille!...” Dedim. Dedi ki “ben, dürümlerde HER AN olan insanım!...” “Hah!...” dedim… “Aha İNSAN, BİZ oldu!… Dünya, CENNET oldu!...” İşte bu!…

Huzurlu bir çalışmadır burada yapılan… Herkesin KELAM’ı, KENDİ YARINIDIR… Burada KELAM olanlar bulunurlar. UZAK ÇALIŞMALAR dürümlere iner ve RUH olunur burada…

Uzaklar, yanıp tutuşurlar ki yanlışlar kodlansın da KELAM, HALİK olsun diye. Biz de deriz ki “HALİK olup hakim olun ki kendi yaşamlarınızı kodlayın!...” Bundan sonra sizden budur beklediğimiz!...

Mesafe mutlaka kapanır… Her bir mesafe, insanın KELAM’a varması ile birlikte kapanır… Tahditli Dünya, NUR olur ve kodlar yarınları… Ne yazık ki kulluk yapmak, NEFES almaktır.

DÜZEN kurarken, DİN’den söz edilir… DİN’in, dürümlerde DÜZEN’i kurduğu sanılır. Alıp götürdükleri her insanın, o DÜZEN’de kodlandığı sanılır. Yarınlara kodlanacağı düşünülür ama gerçek farklıdır!… Her insan, kendi yaşamı için IŞIK olur ve YOL olur…

İnsan, BİLİŞ’i hak etmedikçe YARIN’ı hak etmez… Her bir insanın, KURAN olması da gerekir. Hepimiz, UZAKLARIN EN UZAKLARI’yız. Ve HER ANIN, EN ve BOY’uyuz. Tüm İNSANLIĞIN KURANI’yız. NEFES’imiz KÜLT’tür.

Tüm insanlık, kendi yarını için çalışmalıdır… Aksi halde, RUH’u hakkedemez… ESRAR (GİZ) ve ESMA, hepsi yaşamdan kodlanmıştır… Murad ederiz ki HAS OLANLAR, yarınları kodlasınlar da bütün kötülükler, HAKİKİYET’le kontrol edilsin. Buyurun hakedin ve HAKİM olun!... Buyurun olun!... Şimdilik!…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ