Birlik İlmi
  İMPARATORLUK 7, 4. AKIŞ 1. BÖLÜM
 

18.EKİM.2017 İMPARATORLUK 7
AV. NEZİRE SELÇUK 4. AKIŞ- 1. BÖLÜM

Görev gereği burada olan bütüne hizmet ilmiyle dürümlenenlerin çokları kendi yoğunluklarını kontrol etmeye çabalıyor şu anda… Her dere aklın kelamı ile akar ama mutlak olmalı ki, Hak Tını’yı tohumlayabilsin… Bütüne hizmet budur… 
Örtü örtmeden bu çalışmayı yapmalıyız ama örtüyü örtmeye çabalayanlar kendi yüreklerini kontrol etmelidirler… ÇÜNKÜ YOĞUNLUKLARINDA KENDİ YAŞAMLARI OLACAK!...

İmparatorluğun görevidir insan ama ilmin kapısını açmadan o insan bütünün görevini tohum olarak kendi yüreğine çekemez…

BİRE HİZMETÇİLİK ALLAH’IN İLMİDİR ama BİR olmadan ilmin kalemini hak edip almak ve ilimle mutlak kuran olmak imparatorluğun yoğunluğuyla olacak ki, bunu hak etmek kolay olmaz…

Deri kemiktir insan bilirsiniz… Ama bu deri kelamda yoksa kendini hak etmemiştir… İlimin kapısını açın ve deyin ki “GEL…” Gelmek gerekmezse gelmem ama geniş zamanları kontrol etmek için geliş de gerekecek…

Şimdi Dağlarım…

RUHA HİZMETÇİ OLMAKTAN SÖZ EDECEĞİM SİZE BUGÜN… NEDİR RUHA HİZMETÇİ OLMAK? “İNSANLAŞMAKTIR!...”

HEPİMİZ BİRLİK KALEMİYİZ… HEPİMİZİN YOĞUNLUĞUNDA “RUH” VAR… AMA RUHUN KURANI, KELAMI İNSAN İLMİDİR… EĞER İNSAN İLMİ YOKSA KONTROL YOKTUR RUHTA…

Dünya dışı ve Dünya hep teknik kapıdır ama İNSANLIK KENDİNİ HAK ETMEDİKÇE KENDİ YARININI KONTROLLU OLARAK YARATAMAZ!...

BİRE HİZMET İNSANA HİZMETTİR ASLINDA… HEPİMİZ O BİRLİĞİ TOHUMLUYORUZ BURADA… Beden almak için önemli olan insanlıktır… Eğer insanlık halini hak edip de İLMİ KA olup bilişkenlikle kodlamamışsak insanlaşamayız…

ÖNCE İNSANIMSISINIZ… Ama insan değilsiniz… Daha sonra kontrol kurup, yarını kodlayıp, aklın tınısını duyup, bütünün kübrasına kelam olup insanlaşır yoğunluğunuz… Ve dersiniz ki “AŞKIM BEN!... AŞKIN AŞKI OLAN İNSANIM BEN!... VE BEN İMPARATORUM!... “ BUNU DEDİĞİNİZ ZAMAN HERKES SİZİNLE OLABİLİR… YETKİN VE HAKİM OLABİLECEK GÜCÜ ELDE EDERSİNİZ… VE DAHA DA ÖNEMLİSİ KAYNAK DIŞI BİLGİLERİN TÜMÜNÜ KALEM YAPABİLİR VE KAYNAK OĞULLAMASIYLA TOPRAK TOPLUMDA ONLARI TORBA TORBA KAYNAĞA ALIP, DEĞERSİZ OLSA DA ONLARI DÖNÜŞTÜREBİLİRSİNİZ… Bütüne hizmetçilik budur!...

Düzen öz, göz olup kodlanarak elde edilen bir yaşam kaydıdır… Ama düzen kurmak ayrıdır… “Ben düzeni kurdum, yolu okuttum dünyaya, tohumlattım” dediğiniz zaman “SİZ KENDİ YÜREĞİNİZİ HAK ETTİNİZ” demektir bu…

Cennet diri ilmi KO olan bilişle kodlandıktan sonra insan kendinin dilleyebilir… EĞER SEN KENDİ CENNETİNİ HAK ETMEMİŞSEN, İLMİN KAPISINI AÇIP DA KENDİ YÜREĞİNE İNEMEZSİN… Bütün köklerin, göklerin sessizliğini dillese de, kendi yaşamını hak edemezsin…

Darboğazdan geçiyor insan soyu şu anda… Öylesi bir darboğaz ki, kat-i olarak ilimle geçiyor… Ama bilişle geçiyor… Öz köklerinizi gök sözcülüğüyle sessizliği dilleyerek kodladıktan sonra sevgiyi kontrol ederek bütünün Kübra olan ilmiyle kayda alabilirsiniz… Ve betkin halde olmamanız, dürümleri kodlamanız ve yolu bulmanız durumunda kendi yaşam sisteminizle o dar boğazdan geçip mutlak olabilirsiniz…

Bedene ihtiyacım yok diye düşünmeyin… Hepiniz bedenli olmalısınız… Beden sizi kelamdan keşkelerin toprağa tohum eken o yoğunluğundan kök gerçeklikle diriliklere taşıyabilir… Ama daha güçlü olmanız gerekir…

Bugün bedeniniz mutlak… Öyle bir bedene sahipsiniz ki, DİN DİRİLİĞİNİN ÖTESİ BİR BEDEN!... Öyle çok kodlama yaptık ki bu meclisle, her şeyin gücünü mutlak kaynağa çaktık!... Ama daha da önemlisi, RUHLA YAPTIK BUNLARI!... Ruh yoksa ummanlara kutsal ışık olmamız mümkün olmaz… Ve biz ruhi kalem olarak yaptık…

Esrarlı bir dirilik var dünya tüm kayıtlarını kodlayan insan sırrını dilleyen bilişken hakikiyette… Bu nedir? İnsanlıktır… Herkes kendini dinlerken; kendi yarınını kodlayarak mutlak kuran olup, toprak tohumla kodlama yaparken MASİVA diye ifade edilen bir yaşamı kalem yapabilmektedir…

İmparatorluğun göreviydi bu… Ve bunu başarabildik… 
Sormayın “dünyanın nuru, kelamı,halikiyeti ve hakikiyeti dirilikte var mı” diye… Hepinizin yüreğindedir o… Ve sizinledir…

AĞIRI HAFİFLETTİĞİMİZ SÜRECE MUTLAKIZ… AMA HAKİKİYETİ KODLAMADAN İNSANLIK YAPAMAYIZ… EMİN OLUNUZ Kİ, DÜNYANIN NURU AKILDIR!... Ama ruhun kulu olmadan kutsal ışığı tohumlara çekip Mikail’in kültü olup akli hakikiyete varma imkanı olmaz…

CENNET DİYE BİLİNEN İNSANLIKTIR ASLINDA… Hepiniz “ben cennete kondum” diye düşünebilirsiniz ama siz yüceler cümlesinde cemaatinizle birlikte kendi yaşamınıza kondunuz… DOĞANIN GÜCÜ SİZSİNİZ!... BUNU ANLAYINIZ!...

KURUL KARARIYLA BÜTÜNE HİZMET EDİLİR… Ama kurul her dürümde var mıdır? Asla yoktur… Koruyucu Mikail kelamda hakikiyette kendi yüceliğini dillemeden size kendi tahditsizliğini indirmez…

Bana durgun toplumların kuranı gereksizdir… Bu dünya Allah’ın ümmi kapısıdır… Ama ben bu dünyayı mutlak kuran ile kodladım… Cennetin can kalemiyim ama ya KAHA yoksa? Yasalar şöyle der “BEN DÜNYA VE DÜNYA BEN DİYEBİLECEK GÜCE VARMANIZ GEREKİR… ASTRAL DÜRÜMLERİ KODLAMANIZ GEREKİR… YERKÜRENİN GÜCÜYLE BÜTÜNE HİZMET ETMENİZ GEREKİR… ARZIN GÖREVİNİ KODLAYAN VE YOĞUNLUĞU KAYITLAYANLARIN BİLİŞLERİYLE KELAMI KALEM YAPMANIZ GEREKİR…”

Darboğazdan geçiyor insanlık ama et kemikten ibarettir. Et kemik imparatorluğun gücünü kök gereklilikle dürümlere çekmedikçe yalın ve hakim olma imkanına sahip değildir…

Karanlık aydınlanır… Tanrı kalemi hepimizin yüreğine inebilir… Evimiz Allah’ın ilmiyle dillenebilir… Yarınlarınız kodlanabilir… Rahman olan Rahmi kalemde bütünün hükümran ilmini tüm zamanların gücüyle dilleyebilir…

Ya Canlarım…

Ben nur olmadan kul olamayacağımdan sizinle ve sizin yüreklerinizle kendimi dillemek istediğimde hepinizin kendinizi hak etmeniz gerekir. Aksi halde daha güçlü bir dünyanın kontrollu olarak kurulması imkanı kalmaz…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ


https://vimeo.com/238979485
 

 
  Bugün 110 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol