1.KASIM.2017 TARİHLİ İMPARATORLUK 9
AV. NEZİRE SELÇUK ÖZ BİLİŞ, 1. AKIŞ 1. BÖLÜM

Gelenler söz aldılar;

7 dünya, 7 yarın, 7 Kuran…hepsi biliş için. Seviyeniz yüksek. Bütünün kültü olarak burada olmak, bizi mutlandırıyor.

Karşı karşıya kalınan mesele şudur; İlmin Kapısı. Kim o İlmin Kapısı’na ulaştı ve o kapıyı bulup açtı.

Seyir halindeyiz yürekleri…hepinizin yüreğini seyrediyoruz.

“Büyüğe saygı, küçüğe sevgi” dersiniz hep ama lekesiz olanların kelamda kalemleri bütünün kültü değilse, her şey her şeyle kaynağa iner ve kelam, kalemi kırar. Bunlar nettir canlar.

Bizlere “doğanın gücü” de derler. Kulluk yapmak, Bütünün Kuranı olmak, ruhun KAHA olan şarkısını söylemek ve yarınlanmak. Bizim için doğal olan, insandır.

Sayın bayanlar, Sayın baylar; efradınızı kontrol etmeniz mutluktur olur bize ama efrat dediğiniz, kelamınızsa, onu kontrol etmeniz daha kolaydır.

İşçilik yaptık dünyada. Nedir işçilik? Kendi yüreklerinizi hak etmek için yaptıklarınızdır. Ama siz, sizi hak etmeden Mutlak Kuran olup, bütünü hak etmeye kalktığınız zaman, hiç bir şeyi hak etmezsiniz.

Medine ekmeğini yediniz. Ekranda kelam olduk. Sizinle olduk ama Medine’deki görevi hak edip anlamayanların, kendi yüreklerini anlamaları sorumluktur.

Çok önemli bilgiler var dünyaya verilecek ama bilgi kontrol altında verilmelidir. Eğer; siz o bilgiyi hak etmemişseniz, onu kontrol edemeyecekseniz, bu bilginin yeryüzüne inmesinin manası yoktur.

Daha da önemlisi, sizin vereceğiniz bilgiyi anlayacak olanların bulunması, anlatacak olanların olması gerekir. Eğer; o bilgiler anlaşılmamışsa, yaşamın kulluğunda kaynak olmanızın anlamı yoktur.

Sevgililer, leke sürmeyin insanlığa. Bu kesindir. Hiç kimseyi kırmayın. Bu kesindir. Ölüyü diriltin ama yolu da kotlayın. Önce kontrol kurun. Som altın ışıkla bütüne hizmetçilik yapın. Akıl tınısını mutlaka dinleyin ama hak edip dilleyin.

Herkes, herkesi dinleyemez. Dinleyenler, kendilerini dinleyip bütünün kültü olarak bütünü dillemelidirler.

Kardeşlerim; dünya, ölü bir planet değildir. Bu kesindir…ama bugüne kadar dünya için “ölü planet” ifadesi kullanıldı. Dünya yaşamın sırrıdır. Bunu anlamayan dünyaya “ölü” dedi. Hepimizin gözü açık ve biliyoruz ki dünyada yarınlar kotlandı. Yarını kotlamayanın, yolu koklaması imkanı yoktur.

Çamur yoğuran bir dünyanın daha güçlü olarak ilim yoğurması gerçekleşmeliydi ve bunu sizinle yapmaya başladık. Kanat kırmadan, herkesi hak edip, hak ederek bütünün kürzi kapılarını kotlayarak, mutlak olarak, her şeyi hak edip, Hak İlmi’yle dillemeniz mümkündür.

Sofra kurulur dünyada. O sofraya insan oturur. Ama sofranın üzerinde ne var? Bu önemlidir. Eğer; bir sofraya insanı oturtamazsanız, sofra üstündeki yaşam kayıtlarının ne manası olabilir? Ama bu sofra kurulduktan sonra, siz bu sofranın tüm zaman sayfalarını kotlayacak ilimle, tohumla kotlandığını ve orada bunların bulunduğunu bilerek çalışırsanız, iyi anlayın ki o sofra size, hepimizin yüreği olur ve sizin yolunuz olur. Şükür ki bunları size anlatabiliyoruz.

Er veya geç, bütün bu bilgiler okunacak, okutulacak. Bugün anlamayan kim varsa, yarında kült olanların kontrolunda ümmi kapıların kaleme indirilişiyle birlikte, hepsi okunup, anlatılacak ve hak edilecek. Daha da önemlisi, sizin yaptığınız herkesin yapması gerekmeyendir. Bunları iyi anlayın; çünkü herkes kendi yüreğini dilleyemez…herkes kelamda kendini kotlayamaz, toprağa tohum olamaz ve Kuran olamaz. Sizler bunu başarabiliyorsanız, kin, nefret, hırs duygularınız bulunmamasından değil, kaynak dışı bilgileri hak etmenizden dolayıdır. Her bilgiyi hak ettiğiniz içindir ama o kaynak dışı bilginin kontrolu sizdedir. Onları tohumlayarak, bütünün kontrolunda hakikiyetle bütüne hak ilmiyle dilletebilirsiniz. Ve diyebilirsiniz ki “burada şu hata var, burada bu hata var” ve bunlar dürümlerde, ilimle kontrol gerekir.

Canlarım, dünyanın nuru olan ilim, hepimizin yaşamıdır. Bizler bugüne kadar dünyanın yoğunluğunu artırmak için çok çalıştık. Kontrol dışı bilgileri bütünün hizmetine sunduk. Ama iyi biliyoruz ki o bilgilerin hiç birisi bütüne kaynak olmadı.

Sultanlık yapmak sorumluluktur ama Sultan olmadan, Sultanlık yapanların, Mikail Kübrası’nda kelama inme imkanları olmadığı kesindir.

Hakka varmak, hakla olur. Hakk İlmi’yle olur. Eğer; siz hakka varansanız, Hakk İlmi’yle varmışsınızdır ama Hakkın Kapısı’na hakk olup inmek, müthiş bir hadisedir. O kapı açılır. O kapıdan girilir. Orada yol açılır, yol olunur ve toprak toplum tohum olur, bütüne hizmet eder.

Kıranın kırılmayacağı bir zamanın kaynak ilmi, bütüne hizmet için gerçekleştirilirken, siyahın en siyahındaki yüceliğin bütünün gücüyle bütüne hizmetçi olması, şahlanıştır insanlık için.

Seviyeniz yükseltilmeye çalışılıyor şu anda…bütüne hizmet için Mutlak Kuran olan insansıların devreye alınışı sağlanacak. Onların yarına varabilmeleri için buna gerek vardır ve İbrahim Soyu olarak bilinenlerin, ekmek olabilmeleri için, her birinin yer kürenin kültü olması, şahlanışları ve yorulmadan çalışmaları muktediriyetle gerçekleştirilecek. Seyredin dünyayı o zaman! Neler olduğunu, hepiniz seyredin!

Ey canlılar, NAKAR’ın Kalemi inmedi yaşama, insan indi. O kalemi insan kullandı; bilir misiniz? Hepinizin daha iyi anlamanız gereken “NAKAR” diye bilinen o planet, Mikail’in Kuranı olanların planetidir. Ama orayı herkese negatif diye kotladılar.

İyi anlayın ki negatif pot, kelamdır…pot kelam; topraktaki kelam ama pot kelam. O kelamı kontrol, bütünün kültüyle olur.

İşte; canlar, negatif, pozitifi tohumlar. Bunları iyi bilin. Pozitif Kalem, İnsanlık İlmi’dir. Her insan kendini dillemedikçe, pozitifin hakikiyetini anlayamaz ve negatifi kotlayamaz.

“Cennet” dediğiniz insan, iş rahmi olan ve yolu kotlayana kaynak olandır. O cennet insan, cevhere cen olup indikten sonra, herkes onda hasat olur. Orada mutlakiyet olur.

Şu andan itibaren, daha güçlü kaynak kayıtlama başlayacak. Mutlaka iyi bilin ki “kaynak kayıtlama” dediğim, hepinizin yoğunluğunda, kontrollu olarak bulunan ışığın, bütüne hizmet için, türevlenerek yeşilden mora varışı anlamına gelir. Her insan yeşili bilir ama moru dilleyemez. Mor, bütünün kübra olan ilmini diller. Sizin için önemli olan budur.

Sokakların ışığını yakmak yetmez, sokak olmak gerekir. Yaşamın levhisini kotlamak yetmez, yaşam olmak gerekir. Elinizin gücü yetmez, ekmek yapmak gerekir ve bilmek gerekir. Ki bizler, dünyanın ölü planet olduğu gibi günde, Mustafa Kemaller gibi yüreklerle çalıştık.

Hepimizin yüreğinde insanlık var. Hakka, hakk olup yürümek, hasat olmak, mutlaka ümmet kelamdan mutlak kaleme varmak, yaratmak ve yarattığını hak etmek…yazar, çizer olmak, herkesi yazmak, herkesi yarınlara tohumlamak… sizlerin yapmanız gereken budur. Çorba pişirmek kolay ama o çorbaya kontrollu olarak kaynak olmak…

Sizler dünyanın rüya boyutlarını çalıştırdınız dünyada. Hepinizin yüreğinde o rüyalar vardı ama daha öncelikle ikmal da tamamlattınız, Mutlak Kuranları kotladınız. Soyunuzun sonsuzluğunu hak ettiniz. Hasat yaptınız, Hakkın Kapısına hakk olup varanlarsınız ama çarık giymeden burada olmak mutluluktur.

İnsan, el ayak olabilmeli, yarın olabilmeli, Kuran olabilmeli ki koruyucu olabilsin. Soyun sonsuzluğuna gelin de koruyun yaşamı…Eminim ki korursunuz. Bizim için önemlisiniz. Bunu iyi anlayın.

Hepinizi hepimiz kucaklıyoruz. Aşkla hepinize ilim… ilim olarak giriyoruz. Sizi hepimiz kucaklıyoruz.

https://vimeo.com/240874306

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ