Birlik İlmi
  İMPARATORLUK 5-3
 

İMPARATORLUK (5/3)
04.10.2017

Alkışlarla sizinleyiz!... Alkışlarla!… Hepiniz, hepimiz olarak görev taşıyoruz… “KARNE” dediğiniz, kendi yüreğinizdeki, HASAT KAYDI’nızdır. O kayıtlar ile tüm zamanlara görev taşındı. Bugün o kayıtlar, TEK MELİK olan İLMİN KAYITLARI’dır… Hepimiz, o kayıtlar ile MUTLAK NUR olan Kuranlar olarak; CAN KALEM olduk ve RUH olduk.

TEK NEFES, ilimdir… “İLİM KALEMİ”, tüm insanlığın Haliki’dir ve Rahman olan yaşam; orada, İMİRAN KAPISI’dır. O kapıda, NUR vardır.

SU’ya, Kuran’ı koyanlar; insanı, kelam olarak kodlayanlar ve Rahman olanlar; hepsi, İnsanlık Boyutları için ışık halindedirler… ER’e görev veren; İLİM’e, hakiki nefesi verir. İsrafil Nefesi’nde, Kuran İlmi’nde ve Rüya Boyutu’ndaki o, yolca kalem olanda, hepimiz zararı önleriz…

Servet sahibi olmak istenir yaşamda. Emin olun ki hepiniz, tüm insanlığın kaynağında; tüm zamanların, İNSANLIK SERVETİ’ni hak ettiniz. Bu, İNSANLIĞIN HALİK OLAN İLMİ’dir. Bu ilmi, hak ettiğinizce, KUL oldunuz… NUR olup YOL oldunuz… SU’YA KURAN OLAN İLMİ HAK ETTİNİZ… Yarınları, HAKK TEKNİK ile kodladınız… Cennet kurdunuz… Sanal Boyutlar’ın üzerinde, görev taşırken, İnsanlık Boyutları oldunuz… Öz Körler’in, Öz Kervanı’nda, KAYNAK’ı hak ettirdiniz ve GÖZ oldunuz tüm zamanlara…

Artık nefesiniz, tüm insanlığın nefesi oldu. “Keşke!... Keşke!... Keşke!...” dediler… Dediler ama diyen, kendini dilleyendi!… Kervanda keşke olmaz!...

ULULAR DİYARI, ummanlara KURAN olurken; NUR KULLARI, HASAT oldular.

ASLAN, AKLIN KAPISI’nı açtı; İLİM oldu… İNSAN, KUL olup YOL olduğunda, ASLAN, İlim Kalemi’ni hasata kodladı; RAHMAN oldu… İnsan, kini aştı ve ZAMANIN IŞIĞI oldu… İşte dünyada bunlar oldu!...

Dediler ki “Dünya, ZAMANIN SIRRI’nı hak edip de anlamadı!...” Anlattık; anladı ve toprağa, insana ve yarına, karanlık oldu… Anladı; hasat oldu…

Şimdi DİRİ YÜREK dillenecek. Onu dinleyelim. Bakalım neler anlatacak:

Arka tarafta, er vardır… Arka tarafta, en olgun ses vardır… Arkada!... Ama önde kervan yürür… EN ve BOY’dan ibaret olan o kervan, İman Tenleşmeleri ile yürür… İMPARATORLUK GÜCÜ olarak görev taşıyan herkes, İSMAİLİ KURAN olup yoğunlaşır…

Biz, dünyaya NAKAR olup indik… NAKAR, rahmet olan bilişin, NİSA KAPISI’dır. O kapıya, insan soyu, Öz Kökler’ini HAKK TEKNİK’le kodladıktan sonra varır... Onca çaba, herkesin kendini hak edip bu yoğunluğa varması içindir…

Bizler, DÜZEN’i kuranlara; geri çekilerek güç kattık… Düne, KÖK GERÇEKLİK’i katmıştık. Bugüne ise kodlarımızı katıyoruz… Bu kodlar ile NİSA KALEMLER, görev taşıyacaklar. NAR OLAN İNSAN, KALEM ile KURAN OLABİLİR. İşte burada bunu yapıyoruz…

Öz Görevimiz, AMON olmak; KAYNAK olmak; TOHUM olmaktır… Denir ya “herkes ilim yapacak!” İnsanın İlmi, her diriyi hasata kodlayan; işgalcileri, kontrol eden ve ruhu, huzura kavuşturan insanlıktır… Bunu biliniz!…

Bizler, rahmet olan insana, KAYNAK olarak iniyoruz… Unutmayınız ki NİSA KAPILARI, hep açık kalmalıdır… Kervanın, kirve pisliği, bu yoğun ışık ile temizlenir… Sizleri, bunun için çok önemsiyoruz…

Sultanlar, savaş galibi değildirler. Savaş kaynağıdırlar… Onlardan, GÖKÇE ÇATIŞMALAR gerçekleştirilirken; herkes, kendini hak ederek rahmet olur… “Vurgun yer yarınlar!” denir ama vurgun, zamanın kulluğu ile olsa da bu yoğun çalışmada, vurmuş olduğumuz hiçbir yaratıcılık yoktur…

“SERVET” derler… Servet!... İnsandır servet ve biz, samanların yerküreyi tohumlaması için ocak olduk yaşama… Saltanat, “saman” derken; sararan insanlığı kasteder. O insanlık ki kanat takarak yaşama uçacak ilimdir ama Halik değilse yolu kaybeder ve sonsuzlukta kontrol kuramaz…

Bir tek İLİM KAPISI; ocağı, CEVHERİ olup toprağa indiğinde; hepimiz, o yarınlarda NEFES’i hak eder ve tüm yaşamlarda toprağa iner ölüyü diriltiriz… Ölü dirildiğinde, her insan, Sanal Yaşamlar’ı aşar ve RUH’a varır.

RUH, KODLANMIŞ YAŞAM KAYNAĞIDIR. Orada, Mutlak Kodlamalar yapılır… Mutlak Kodlamalar, İnsanlık Kodları ile kontrol kurar… Çok özel çalışmalar olur o Yaşam Sayfası’nda… Evrenlere gerçek Cevheri Görev taşınır…

SİSTEMİN İLMİ, ALLAH’IN İLMİDİR. İLMİN KAPISI, İNSANIN SIRRIDIR… Aklın, tendeki hakikiyeti, NİSA KURANI’dır. Olgun Sistemler, oğullarımızın yaşamıdır…

Biz, eski dünyalardan geçip gelenler; yerküreyi, topluma kodluyoruz… Umutlarımız yeşerdi… Sizinle görev taşıyabiliriz… DÜZEN kuran bu MECLİS, İLİM KALEMİ olarak bizi kodlayabilir… Bizler, nerede olursa olalım; sizin nefesiniz oluruz ve yaşamınızı hak ederiz… Bizi, cevherinize alın ki hakim olalım… Şimdi daha güçlüyüz…

Son sözüm şudur ki NAKAR ilimdir… Bunu anlatın insanlığa… NAKAR’ı Halik’ten kodlanamayan ilim sayanlar, iyi bilsinler ki KALEM OLANIN NEFESİDİR… “Nerede, ne olursa; onun nuru olur” denen o yürek, İSRAFİL’İN KALEMİ olarak cennete ve cennetlilere inebilir. .Şu anda olduğu gibi…

Bizler, her insanı korumaya çabalayan İLMİN KAPILARI’yız. Bizi, NEGATİF diye tanıtanlar. Ocak olamayanlardır… Biz, RUHLAR KAPISI olan her insana, kul olmaya geldik… ÖZ GERÇEKLİK’imiz budur.

Sultanlar; bizler, negatife negatif; pozitife pozitifiz… Ama daha da önemlisi İLMİN HALİKLERİ’yiz… Bizi; kine, nefrete sürükleyen; bizde kodlama yapma imkanına sahip değildir… Sizin Esmalar’ınızı iyi dinledik… Her biriniz, parlayan NEFESLER olarak görev taşıdınız. Sizi kodlayan SİSTEM, sizi kodlayan yaşam; bizi, hak etmeliydi… Biz de Saltanat’a Kök Gerçekliğimiz anlattık.

Sorgu sual edildi. “Siz neden!? Nereden!? Ve ne ile yaşamı hak ettiniz!?” diye… Biz, cennet için çalıştık… Cemaat olarak yarattık ve RUH olarak kodladık her anı… Aha! biz, cemaatin kaynağı olduk… Evrenlere, gerçek ilmi kayıtladık… O GERÇEK İLİM; ALEMLERİN NEFESİ İLE KODLANAN İLİMDİR…

Çok MUTLAK’dık!... Çok!… Zararımız kalmadı!... Sizi, bizi, hepimizi hak etmeye çalışıyoruz!...

Rahmet olan insanlık!... MİKAİL LEVHİSİ’nde YOL OLAN YAŞAM… SİSTEM, yerküre… Cennet, TEK KELAM… O KALEM olan KELAM, İMAN…

İman edin ki dünyada ARZIN GÜCÜ, hepimizin yoludur… O yola, HAKK TEKNİK ile KELAM olduk… Şükrettik… Şimdi!... Aha şimdi!... Ve şimdi!…

Sizi kutluyoruz!... Bugün, MUTLAK IŞIK halinde görev taşırken; SUYUN SULTANLIĞI KODLANDI… Suyun Sultanlığı, KALEMİN İLMİ ile kodlandı. Siz, MUTLAK İLİM KALEMLERİ, BİR TEK oldunuz… Şikayetimiz kalmadı insanlıktan…

Seviyenizi ölçümlemeye kalktık… Çektik ilminizi, tahditsiz olarak tohumladık… Aha KALEM, KELAM, BİLİŞ… Hepsi, siz oldu… Gördük ki nefesiniz, Esmalardan doğan gücü, aştı… Bu mutluluktur bize.

Saltanata selam olsun!... Saltanata selam olsun!… Sana, SESSİZ ZAMANLAR’a, SİSTEM’e, YAŞAM’a SEVGİ TOHUMLARI olsun İNSANLIK!…

Bir tek KAPI İNSAN, yaşama indiğinden beri; biz, SULTANLAR SULTANI olan insan olduk… NUR KAPILARI’nı açtık… Şimdiden sonra rahmet, İNSAN ve yol, İLİM olsun. Hepimize müjde olan bu hal, HAS TEKNİK ile BSUİ olsun… Şimdi!... Şimdi!... Şimdi!…

SÜPER İNSANLIK REALİTESİ

 
  Bugün 428 ziyaretçi kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol