Doğa çok mutlu çünkü sistem, nizam ve düzenin gücü dürümlere çekildi. Doğa derken, insanlığın kontrollü çalışmalarıyla kayda giren birliklerin levhi kapısındaki kelamın kayda indirildiği yaşam sahralarıdır… Her şey tükenenlerin dürümlerde yetkin, Halik ve hakim olabilmelerini kayıtlamak üzere dünya tohumlaması olduğu bilinmelidir.

Hepimiz yeryüzünün gözüyüz ama bu göz ya zarar ettirir ya hak ettirir. Sisteme göre herkes kendi dürümleriyle yaşar. Ama bilgi hepimizin görevidir. Eğer bilip de kontrol kurabilirsek, yazılarımız mutlu huzurlu bir dürümü diriliklere kaynak yapar.

Bu çorba Allah çorbasıdır, bu çorbaya yasalar kondu, bu çorbaya yasaların hasatı kodlandı, bu çorbaya mutlu kuranlar da kondu. Ve bu çorba miraç kapılarının Kübra olan levhi kaydı oldu…

Bu dünyanın öz gerçekliğinde hepimizin gücü var, bunları iyi kavrayın… Ve bizler her bir anda mevcut olan sır kayıtları da dürümleyenleriz. Bize kaynak gereksizdir çünkü bu kaynak tahditsizdir bizde ama kayıtları yapabilmemiz için toy olmadan kul olmamız ve mutlak kuranda mahrek olmamız şarttır.

Toy olanlar robotik timler halinde görev taşırlar. Her şey onlar için tahditlidir ama kaynak oluştuğu zaman murat ummanların toprağına tohum olur. Ve her şey o muratla olur. Sualtının kuranı da mutlak kuran olur, bütün kapılar açılır.

Diri bir dünya kuruluyor, bu diri dünya Türkiye çalışmalarıyla oluşuyor. Eğer bu çalışmalar kaydı, hasatı kodlatamasa düzen kurulamaz. Burada yaptığımız bu çalışmayla düzen kuruluyor.

Kuranı Kerimdeki o dün kapısı bütünün Kübra olan kelamıyla kaydı yaptı. Arzın gücü dürümlere çekildi… Er ya da geç olacaktı ve oldu!...

Netice olarak; dünya ruhu mutlak kutsal tohumlamayı gerçekleştirdi. Teknik kalem olarak bu çalışmayı yapıyoruz. Tanrı arza arş olup indi ama o Tanrı Rahman olup geçip geldiğinde hasatı da oldu…

Şu ana kadar dürümlerde kutsal topraklarını tohumlama ilmi yoktu, bu ilim sualtının kulluğuyla ve bu yoğunlukla oluştu. Sualtı sessizliği dilliyor ve bu mahrek kodlamaları birlik kalemimizi Kübra olan kelamla dinletiyor. İşte “yes” dediğimiz, “aha” dediğimiz kod budur…

Bir tek şunu söylemek isterim, yeni dönem bir tik, bir tak değil; itibardır!... Yeni dönem hakikiyettir!... Hani dersiniz ya “hah aha” teknik kapı açıldı, aha tik tak oldu, bu mu!? Bu olmadığı kesin… Her şey hepimizin yoğunluğuyla, gök sözcülüğüyle ve toprak toplumun tohumuyla oluyor. Burada olma sebebimizde budur. Dünya nurdur, kurandır, ruhtur, toy olduğu da bilinir ama tohumdur da aynı zamanda ve bu dünya mecellenin cemaat cevherindeki kelamdır da, aşktır da ve bu dünya sualtının kök gerçekliğidir de…

https://youtu.be/dtvXfC9PlJI

Süper İnsanlık Realitesi